Tip:
Highlight text to annotate it
X
-Devam filmleri?
-Ne?
-Hayatımda öyle koy verdiğim tek zaman.
-Ama bazen stüdyonun yolundan gitmelisin.
-Neyden bahsediyorsun sen?
-''Kaybol'' mu?
-Muhteşem film, muhteşem.
-Başka ne var biliyor musun? İyiydi.
-Ben ne düşünüyorum Tomy.
-Film işine geri değil de, eski
işime geri döneceğim galiba.
-Ne tefeci mi olacaksın? Neden?
-En azından dürüst olmamak
konusunda dürüstler.
-Ne diycem ne. . . neden
dürüst olmak istiyorsun?
-Hey merhaba.
-Bak gördün mü, bu şehirde. . .
-Bak sen ve ben. . .
-Hollywood'a geldik.
-Havayı kokladık ve bak
bize adamım, başardık.
-Neden biliyor musun? Çünkü
nasıl dolandıracağımızı bildik.
-Devamı çekerken ben dolandırıldım sanki
-Bu berbat.
-Biliyor musun R derecelendirmesi olurken
sadece bir kez S kelimesini bir kere kullandı.
-Şaka mı?
-Hayır.
-Ne dedim biliyor musun?
-S.ktir onu. Bitti.
-İşten ayrılmadan önce sana bir şeyim var.
-Neymiş?
-NTL hakkında
-NTL ne?
-NTL ne mi? Ne şaka mı yapıyorsun?
-Hayır.
-Zincirimi çekiyorsun.
-Kaybedecek bir şey yok.
-Hadi bak bu esas marka.
-Gruplar, yapımcı albümleri,
-Dağıtımı ana şirketlere satıyorum.
-Şimdi de film yapmak istiyorsun.
-Evet kim istemez.
-25 kelimeden az ile resmedebilir misin?
-Tek kelime ile yaparım. Ben!
-Sen mi?
-Ben, merhaba ben.
-Annene bile seyrettiremem o filmi.
-Müzik işindeki hayatım.
-Hadi, gangster rapçiler bile var.
-Rus mafyası.
-Burası vahşi batı gibi adamım.
-Kurşundan kaçıyorsun, ok yiyiyorsun.
-Ve kız da var.
-Hep vardır.
-Adı Linda Moon
-O işte büyümek isteyen kızı oynuyor.
-Ben de olmasını sağlayan plakçıyım.
-Müzikal ve sonra beni ondan beri zorluyor
biliyorsun, seni Charley Rose'da gördü.
-Ki orda çok pürüzsüzdün.
-Seni tanıdığımı öğrendi
-Ona yardım edersin dedim ve. .
-Seni listesine aldı, gelmeni bekliyor.
-Anlat bakalım karın nasıl?
-Edie?
-Kimin umurunda.
-Nereye gidiyorsun?
-Mendez'e gitmem gerek
-Bak film nasıl göründü sana?
-Filmin yok daha, sadece
ön görüş ve mekan var.
-Karakter ve konu yok.
-Tamam ama yine de. . . bilirsin.
-Kim oynayacak beni, bunu bir düşün.
-Caret Tob'a ne dersin?
-Güle güle.
-Hey Marla, uzun zamandır görüşemiyorduk.
-Organize suç nasıl davranıyor sana?
-Bir yıl daha şehirdeyim.
-Bunun bir çete saldırısı
olduğunu düşünüyoruz.
-Güven bana eğer çete olsa, nasıl ateş
edileceğini bilen bir adam kiralarlardı.
-Onu göğsünden vurmuş.
-Sonunda. Benim Cady'mi vurduktan sonra.
-Ne kötü.
-Bu adamın peruk taktığını
onaylayabilir misiniz?
-Steve Wonder bile onun
peruk taktığını onaylayabilir.
-Birden bay Athens, numarana
bakıp ve seni arıyor öyle mi?
-Onu ben ayarladım diye
düşünüyorsun Marla ama gerçek şu ki,
-Onun hakkında bir film
yapmamı istedi benden.
-Ama. . .ilk sahneden ana karakterin
beyni patlarsa film yapamazsın değil mi?
-Evet kötü bir açılış da değil hani.
-Biliyor musun haklısın.
-''Amerikan Güzeli'' için işe yaradı bu.
-''Gün batımı bulvarı''
-Ya da ''Casino''
-Bay Palmer, ben Glen kurtarma ekibinden
size aracınıza kadar eşlik edeyim.
-Tabi ki.
-Marla, dedektif.
-İşte efendim.
-Bu da ne?
-Ben Cadillac istedim.
-İçerisi Cadillac ile hibrit bir tür.
-Sadece benzin tasarrufu
sağlamıyor, çevre için de çok iyi.
-Tom Hanks - Bay Aşkeğlence
-Ben alırım.
-Teşekkürler.
-Hey, Martin.
-Chili nasılsın?
-Seni görmek güzel.
-Bak Gordon.
-Chili Palmer be.
-''Kaybol'' için soundtrack yaptı.
-Üzgünüm
-Biraz araştırma yapıyorum.
-Yeni bölümüm için. Johny'i oynayacağım.
-Siyah giyen adam.
-Merhaba ben Johny Cage. . .
-Evet Johny ama o. . . altı ayak uzunluğunda.
-Tamam da bak aşağı açılardan falan çekilecek
-Filmleri bilirsin.
-Chili bu senin araban mı?
-Evet içerisi. . . Cadillac hibriti.
-Senin gibi kocaman bir adam için biraz dar.
-Çevre için ödenecek ufak bir bedel.
-Bir galon ile 57 mil.
-Peki yaz hız?
-Martin bak önemli biriysen
insanlar bekleyeceklerdir.
-Ne diyorum anladın mı. . .
-Linda.
-Bak buraya otursan iyi edersin.
-İnsanlar buraya bunu
görmek için para ödüyor.
-Bir saniye
-Sana elbiselerini giy dedim değil mi?
-Giyemem.
-Sana söylemedim mi bunu?
-Bak.
-Bir daha bak de bakalım.
-Bay Palmer
-Bana Chili de.
-Seninle tanışmak benim için büyük zevk.
-Teşekkürler.
-Lütfen otur.
-İçecek bir şeyler?
-Bir şey geliyor. Peki
-Tom gitti ha?
-Evet
-İnanamıyorum.
-Sanırım bu filmi yapmayacağız demek oluyor.
-Linda, film işinden ayrılıyorum.
-İşte
-Sorun ne?
-Bundan yoruldum bay Palmer.
-Eğer para bulabilirsem kontratımı
satın alırım ve müzikten ayrılırım.
-Şaka mı yapıyorsun?
-Az önce gördüğümden sonra
mı? Neden yapacaksın ki?
-Berbat mı?
-Bakın aynı şeyi üstsüz de yaparım ve haftada
iki bin dolar alırım ayrıca da bahşişler.
-Neden bunu yapmıyorsun?
-Ben babhtistim. Babam izin vermez. . .
-Ayrıca da, o zaman kilisede şarkı
söylemeyi öğrendin o zaman.
-Babamdan öğrendim.
-Babam Jazz grubundaydı. Büyük bir şey değil.
-Müzik ile ilgili öğrendiğim
her şeyi ondan öğrendim.
-Beraber yapacaktık ama sonra. . .
-Öldü ve. . .
-Linda bak
-Benim zamanımdasın.
-Bu menejerim Rogie.
-Bak bırakmak istediğimi söyledim ve,
-Sen beni bırakırsan kızım seni şişletirim dedi.
-Öyle mi konuşuyor?
-Kendini zenci zannediyor.
-Adı aslında Roger Luin Thon
-Nick Carr adında biri ile ortak.
-Müzik girişimcisi.
-Nicky'i tanıyorum.
-Beni direk Teksas'dan aldılar.
-Beni bu büyük yıldız
haline getirdiler, aptal gibi.
-Onlara inandım.
-Linda, hile mi yapıyorsun?
Geri getir buraya k.çını.
-Seninle henüz bitmedi işim.
-Bak beş yıl daha dayanamam.
-Bu adamlarla olmaz.
-Büyük adam kim?
-Bu Elliot Lilam, Rogy'nin koruması.
-Tek kaşını kaldırabilme olayı var.
-Bakışı yapıyor.
-Filmlerde olmak istiyor.
-ama bu mu sadece tek kaş olayı mı var?
-Bildiğim kadarı ile aynı zamanda da Gay
-Ona öyle dedi diye birini
otuz katlık binadan atmış.
-Delirmiş olmalı.
-Linda, enerjini oyuncaklara harcamasan,
-Belki de sesin böyle düz çıkmaz.
-Düz ses ne anladınız mı?
-Evet bu benim içindi, sen sakin ol.
-50 centlik kucak dansı
yapacaksın yakında bu tip gibi.
-Chili bekle. Bu adamları
tanımıyorsun. Onlar kötü adamlar gibi.
-Güven bana Linda, onların yaptıklarından
çok daha iyi yaptığımı biliyorum.
-K.çın öyle aşağı yukarı oynayacak işte.
-Böyle
-Ne diyeceksin?
-Chili bekle.
-Adamım elbise
-Bir toplantıya mı gidiyorsun?
-Öyle olsam, görmem gereken
adam sen olursun değil mi?
-Neden böyle aptal bir şey söyledin.
-Giyinişine göre ya pezevenksin
ya da limuzin şoförü.
-Şaka mı yapıyorsun?
-Komedyen misin?
-Bak bana
-Bakıyorum adamım.
-Bana baktığını söylüyorsun ama
gerçekten bana bakıyor musun?
-Gerçekten bakıyorum sana.
-Söyleyecek aptal bir şeyin mi
var? Söyle de işim bitsin senle.
-Linda bıraktı işi, piliçlerden çıktı.
-Uğraşma benle, daha beş yıllık kontratı var.
-Ben iptal ettim az önce.
-Böyle geliyorsun da sen kim oluyorsun?
-Seni emekliye ayıranım. Ben
Linda'nın yeni menejeriyim.
-Gel tatlım.
-Git kıçını indir.
-Tamam.
-Daha önceden tanıyamadım Aktörsün.
-Üzgünüm Chili Palmer.
-Ben prodüktörüm.
-Leo'yu Yakala'yı yaptım hatırlıyor musun?
-Evet seninle tanışmak müthiş.
-Klübe girdim ve bir adam
gördüm, çok iyi görünüyor dedim.
-Ama oynayabilir mi dedim? Oynayabilir misin?
-İzle şunu.
-Elliot. Elliot!
-Ne yapıyorsun adamım? Ne?
-Nefes al al. . . İyi misin?
-Evet. Ondan daha iyisiyle olabilirsin.
-Seçmeler ayarlarım.
-Will Smith binasındayım.
-Benle konuşsan iyi olur.
-Güle güle.
-Böyle olacak ha. . . Tamam.
-Tamam
-Seçmelere gireceğim. Resimlerimi istedi.
-Edie
-Edie?
-Chili?
-Sen misin?
-Gelmene sevindim.
-Üzgünüm, yapabileceğim bir şey varsa.
-Teşekkürler.
-Peki nasılsın?
-Bilirsin.
-Olduğunda ordaydın değil mi?
-Erkekler tuvaletindeydim.
-Son zamanlarında onlaydın ama.
-Ben. . .
-Onu yaktırdım ve külleri ile
özel bir şey yapmak istiyorum.
-Belki seveceği bir şey.
-Fikrin var mı?
-Hiç anlamlı değil.
-Edie. . .
-Bu arkandaki Aerosmith dövmesi mi?
-Evet
-Biliyorsun turlarına düştüm.
-Bilmiyordum.
-Joe Peri çok ateşli diye düşünürdüm.
-Grup mu yaptın?
-Hayır adamım daha da kötüsü. Çamaşırları.
-Kendi yıkama makineleri ve kurutmaları var.
-Steven'ın sahne kostümleri dışındaki her şey.
-Edie düşünüyordum da.
-Belki de NYL plak şirketi ile
ilgili sana yardımcı olurum.
-Senin yardımına ihtiyacım
olduğunu nerden çıkardın?
-Neyse. . .
-Bak Chili.
-Sana bir şey söyliyim.
-Ben NTL'i Tommy ile başlattım.
-Evet.
-Eşit ortaklar.
-Doub MD'leri kim buldu sanıyorsun? Ben
-Tommy gitti.
-Ve mahvoldum ama yuvarlanmayacağım
kendi şirketimi yürütürüm.
-Eğer biri yapabilecek olsa bu sensin.
-Neden elbiselerini gitmiyorsun
ve burda gitmiyoruz.
-Tamam mı bak daha iyi hissedersin, bu arada
-Linda Moon adında bir kız var onun
hakkında konuşmak istiyorum.
-Linda Moon?
-Evet şarkıcı.
-Giy şunu.
-Biliyor musun. . .
-Aerosmith'deki adamlardan
hiç biri ile birlikte olmadım.
-Bir keresinde Tom Hamilton
ile tenis oynadım ama.
-O zamanlar sadece kızdım.
-Edie her zaman kız olacaksın.
-Chil, teşekkürler.
-Bu kim?
-Tiffany, Tommy'nin stajyeri.
-Nasılsın? O da ne?
-Pizza
-Vazoyu kastediyor dahi.
-Tommy
-Polisler geldi NTL'e geçen gece.
-Seni sordular bana.
-Öyle mi ne dedin?
-hiç bir şey, Tommy
hakkında bir film yapacağını.
-Kısa olmalı
-Bir şey aldılar mı?
-Bir kaç kutu ve dosya.
-Ne arıyorlardı ama. . . İşte bunu.
-Teşekkürler.
-İşte
-Bunu nerden buldun?
-Rus aksanı olan birinden.
-Santiel
-Bir ay önce uğramaya
başladı. Tommy'i arıyordu.
-Tommy haftada üç saat falan gelir ofise.
-Son seferinde, resmini çekti,
-Geldi ve Tommy'i sormadı bile.
-Yaktı
-Sonra da masama atıverdi.
-Soru yok, hiç bir şey yok.
-İki gün sonra geri geliyor,
bu sefer Tommy var.
-Ben de toplantısını bölüyorum.
-Ofisinden çıkıyor.
-Adama doğru ilerliyor ve gözünü çekiçliyor.
-Şu sahneyi ekle.
-Adamı k.çından sürükleyip
sokağa atıyor sonra.
-Tommy bu da kimdi?
-Sigorta satıcısı.
-Tamam
-Sigorta satıcısı
-sigorta ha
-Bunu ben bile bilirim.
Adam resmini çekiyor işin.
-Edie öde yoksa yakarım yerini
-Bak Edie Brooklyn'de bu
Tommy'nin özel alanıydı.
-Koruma satardı, bunun işlemesi
için farklı kitaplar bile yazardı.
-Bu adamın peruğu var mıydı?
-Tommy ona vurduktan sonra olmadı.
-Günaydın, Carlson eğlence
-Bu kız bir sonraki en iyi olacak. Dinle beni.
-Naber Ned
-Bak ne diyorum Linda Moon
-O bir G-String Diva nesi?
-Naber adamım şimdi konuşmam lazım senle
-Esmer canım
-Kim umursuyor şarkı
söyleyip söyleyemediklerini
-Bak adamım Chili Palmer klübe geldi.
-Hala kaltağımsın, seni seviyorum.
-Chili Palmer hakkında konuşacak mıyız?
-Robin üç tekim var?
-Üçte Robert var.
-Marty de dörtte
-Marty seni pezevenk. Gülümset beni.
-Nick cidden.
-Ciddiyim adamım konuşmam gerek senle.
-Hayır hayır yapmadın.
-Nick!
-Marty bir saniye bekler misin?
-Ne istiyorsun.
-Gazetede diyor ki, Chili
Palmer eskiden gangstermiş.
-Kiralıktı.
-Onu tanıyor musun?
-Ne istiyorsun?
-Ayrılacağını söyledi ve Chili
Palmer menejeri olacakmış.
-Böyle mi dedi sana?
-Adam kendi söyledi bana
-Ne yaptın?
-Ona kızın 5 yıllık kontratı olduğunu söyledim.
-Ona açıklama yapmak mı
istedin. Kıçını tekmelemedin yani.
-Elliot'ın boğazına vurdu. Onu yere indirdi.
-Ne sürpriz. Elliot bir ibne.
-Sence böyle birinin koruma
olması hoş mu? Ne işe yarıyor ki?
-Palmer bir menejer değil. O konuşur.
-Ağzına vurmalıydın.
-O tefeciler gibidir, çünkü tek olduğu şey bu.
-Bir tefeci.
-Ama şu ''Kaybol'' filmini yaptı.
-O benim bokum adamım, çok sıkıydı.
-Linda Moon'u kaybetmek
gibi bir şansımız yok.
-A kontratı var. B kontratı var.
-Ne oluyor o zaman?
-Joe Lou'yu istiyorsun
-Tek istediğim Chili Palmer'ın yok olması.
-Joe Lou'yu istiyorsun
-Evet? Joe Lou
-Aramam gerek diye düşündüler.
-Evet.
-Birini halletmen gerek
-Hayır hayır anlamıyorsun.
-Zevkle yaparım.
-İşte kahvaltın tatlım
-Yine mi krep?
-Evet krep yine.
-Bebeğim, şu kıza biz çocukken
tek elimizdeki şekerli sandviçti.
-Lütfen nelere sahip olduğunu bilmiyor o.
-Güle güle bebeğim.
-Güle güle.
-Krepleri ye.
-Üzerine yağ sür ve tazeler.
-On dakikan var, geç kalmanı istemiyorum.
-Günaydın March
-Günaydın Sam
-Naber it.
-Stüdyo gibi çalmak
zorunda mısın? Kapat şunu.
-Burası şehir dışı. Bütün komşularım izliyor.
-Kim yaptı?
-Ben değil.
-Şu kaltak bana 300 bin borçlu.
-Göndermem gerekirdi.
-Şimdi çirkinleşmek zorunda.
-Çirkin mi?
-Neden?
-Sanki ihtiyacın var.
-Bak bu prensip.
-Bugün 300 bin olur yarın 3 milyon.
-Bir mesaj göndermem gerek.
-Yap adamım
-Sen PD ile konuştun mu?
-Polis?
-Program Direktörü.
-Şuna bak
-Merhaba bay Program direktörü.
-Bak benim kasetlerimi
çalmazsan ne oluyormuş?
-Günaydın millet.
-Kızımla konuşacağım.
-Günaydın
-Goodshan tatlım.
-Neden içeri geri dönmüyorsun. Tamam mı?
-Babanın ufak bir toplantısı var.
-Seni benim arabamla okula bırakırım.
-güle güle millet.
-Güle güle Goodshan.
-Tamam Bubu.
-Pekala.
-Çal çal çal benim kasetlerimi tamam mı?
-Aptal aptal.
-Gitti mi?
-Sana söylüyorum Edie.
-Sesi var, davranışları iyi.
-Onu seveceksin.
-Senmişsin gibi.
-Eğer bana yetenekli mi diye soruyorsan. Evet
-Buna inanamıyorum. İki tür var
ve yarısı eski kız arkadaşları.
-Bak Chili. . .
-Bir albüm prodüksiyonu film gibi değildir.
-İyi. . . Bence filmler çok şirketsel.
-Ben spontane ve yaratıcı olmak istiyorum.
-Ben diyorum ki müzik işi, çok kaltak.
-Tehlikelidir. Zorludur.
-İnan bana biliyorum. Bu yüzden
Momo klüpteyim. Anlarsın ya.
-Ne yapıyorsun Momo'da,
grupları mı birleştiriyorsun.
-Aslında değil.
-Dayakçı mısın?
-Aslında değil.
-Gerçekten de tefeciydin değil mi?
-Kendi müziklerini de
yazdığından bahsettim mi sana?
-İşte o
-İşte, şova hazır mısın?
-Çok üzgünüm, yerime gelecek olmadı. . .
-Sakin ol.
-Edie, Linda, Linda bu Edie. . .
-Tanıştığımıza sevindim.
-Çok üzüldüm kaybınıza.
-Endişelenme.
-Chili sesinin çok iyi olduğunu söylüyor.
-Cidden?
-Ama öyle
-Çok tatlı teşekkürler.
-Burda mı çalıyorsunuz?
-Kendi piyanom için param yok,
o yüzden çalmama izin veriyorlar.
-Hadi gel dinleyelim.
-Etkilendim.
-Sen mi yazdın bu şarkıyı?
-Evet, inanan koydum adını.
-Bize bunun gibi dokuz tane
daha olduğunu söylüyor.
-Daha daha fazla.
-Ama kendi bildiğim gibi yaptığım sürece.
-Bu hoşuma gitti.
-Hadi stüdyoya.
-İyi kız.
-Şaka yapmıyormuşsun Chili,
kızda bir şeyler var, inanılmaz.
-Söylemiştim.
-Tek sorun, birini kırmak için
çok paraya ihtiyaç var. Bilirsin.
-Mixer var, halkla ilişkiler.
-Bak.
-Bak Tyler burada.
-Aerosmith çalıyor.
-Bana ''Dream on'' un en iyi Rock'n
Roll şarkısı olmadığını söyle.
-Onu aramalıyız.
-Kimi?
-Steven.
-Neden?
-Linda'nın müziğini dinleyebilir.
-Kendisi muhteşem olduğunu duyar.
-Belki de bu konserde onu öne
sürmemiz için bize yardımcı olur.
-Güzel bir fikir bu.
-Belki de Bono ve Sting de gelir ve. . .
-Hepimiz bir yılbaşı albümü yaparız.
-Onu tanıyorsun değil mi?
-Tanımak mı, Steven Tyler, Chili
ben onun çoraplarını tanıyorum.
-Beni asla hatırlamayacak.
-Edie, kıçını Aerosmith dövmesi var.
-Onlarla toplantı ayarlayamaz mısın?
-Steven Tyler'ı istersen, Steven Tyler'ı alırız.
-Müzik benimle konuşsun.
-Sözler aynıydı.
-Önceden yazılmış bir şeyim de yok.
-Sadece müzik bu, sözler müzik uyar.
-Biraz erken değil mi?
-Pazar sanıyordum açık ev.
-Evet?
-Ben Chili Palmer
-Ne kadar çabuk buraya gelirsin.
-Sabah 2 ve trafik var 405'te
-Arkadaşın kim?
-Bilmiyorum, eve geldim böyle kanaması vardı.
-Tomy Athens gibi mi?
-Hayır o adam esmerdi, paltosu vardı.
-Bak bunda da ne var. Peruk.
Bundan nefret ediyorum.
-Doğal olmalı adamım.
-Çok ilginç. Yardım edecek misin?
-Bu yüzden mi çağırdın beni?
-Evet koca adamsın yalnız yapamam.
-Hadi kaldır.
-Tamam oturt.
-İşte
-Ivans. . .
-Rusmuş
-Beş aydır burda.
-Tomy'i öldürdü.
-Evet.
-Bak gazetede çıktın bu adam
da seni öldürmeye geldi.
-Beni beklerken de depresyona
girdi ve kendini arkadan mı vurdu?
-İyi nokta.
-Kim bütün bu seni
öldürmeye çalışan insanlar?
-Bilmiyorum.
-Müzik işindeyim artık. Herkes olabilir.
-Mugambo kardeşim,
Chicks grubuna baktın mı?
-Sana ne diyorum bak şu Linda Moon, çok iyi.
-Mugambo kapatmam gerek.
Seni seviyorum kardeşim.
-Ragi'yi bağla
-Naber, ben Roger
-Joe Chili Palmer'ı harcayacaktı.
-Onun yerine lanet olası Rus'u öldürmüş.
-Daha iyi iş yaptır yoksa sıradaki senin kıçın.
-Aptal kıç
-Ben ateş ettim.
-Böylesini görmedim.
-Bu adamı sıraya dizmişler.
-Kaç dakika bekledin Joe
-Bir sonraki mi olacaksın?
-Sana soruyorum çünkü yanlış adamı vurdun.
-Bak bu iyi bir yemek.
-Çok geç yeme çünkü gaz yapıyor.
-Aklımda tutarım.
-Nerdeyiz Joe?
-Hiç biryerde.
-Ben şimdi gidip doğru adamı bulacağım.
-Olay şu ki.
-Sana 5 bine daha malolur.
-Neden bahsediyorsun
adamım sana ödedim ki.
-Sen yanlış adamı vurdun.
-Kimin hatası bu?
-Senin hatan.
-Zor bok, nası iş bu.
-Bak sen yeni kontrat
yaptır bana beş bin lazım.
-Senle konuşmam benim kontratım.
-O yüzden burdayım.
-Sen ve Nick kızsınız.
-Biz ortağız.
-İşin her bölümünü beraber konuşuruz.
-Müzik olsun, şimşek dünyası.
-Kızlar.
-Bak soru. . .
-Neden sana kaltağım diyor? Neden kaltağım?
-Ne lanet. . .
-Sana, şişko aptal, kaltak desem.
-Kaltak
-Sanırım şu Cadillac'ımın arkasındaki var ya.
-Ağzını patlatırım onla
-Eğer sana bunu desem dedim ya ben.
-Sadece bir senaryo. Aslında
sana söylemiyordum.
-Doğru adam mı diye baktım ben.
-Şimdi doğru adam, doğru adamı vurmalı
-Beş bini istiyorum, bu gece madende
-Ne?
-Kulaklarından çıkar lanet tıpaları.
-Şehir dışında madenler
-Ben hiç gitmedim oralara,
nerde bilmem gerek.
-Duymadın mı
-Tamam
-Hadi defol.
-İyi miyiz?
-Hadi adamım.
-J Lee Z naber?
-Adamım
-Tamam hissettim bunu.
-Saygı yoksa saygı yok.
-Sana ne diyeceğim, şu
J D boklarından yapma.
-Ama isim bu.
-Yapma.
-Maden klübünde görüşürüz.
-Buna ne dersin?
-Kızın sesi var tamam. Ama
bir sound'a ihtiyacı var.
-Söyleyemez mi?
-Chili ben diyorum ki o bir yıldız.
-Ne demek?
-American Hile'ı al.
-Bütün o kızlar söyleeyeeeebilir.
-Ama kimin umurunda, kim onlar?
-Sonra J-Lo'ya bak
-O kadar çok remix var ki
ben bile olabilirim Jenny
-Bunun prodüksiyonunu yapacak
mısın yapmayacak mısın?
-Tommy'e bak, kitaplar neden kitli?
-Çünkü boşlar.
-Bunların hiç birine sahip değiliz, batmışız.
-Doub-MD ile bir sürü kazanmış olmalı.
Tamamen yok etmeye hoş geldin.
-Kitaplarda bulamıyorum ne kazanmışsak.
-Ki onu kaydettirmeye paramız
yetmez. Master'lar yok CD'ler yok.
-NTL plak da yok demek oluyor.
-Merhaba
-Ne düşünüyorsunuz?
-Plağının prodüksiyonunu zevkle yaparım.
-Ben yapacağım için süper olacak.
-Güzel. Ne olacak bir kaç gin?
-Umarım anlaşırız.
-Capital ile birlikte miydin?
-ANR adamı ile buluşacaktım orda.
-Sonra Nick Carr ile imza attım.
-Affedersin Linda
-Nick Carr ile kontratın
olduğunu mu söyledin az önce?
-Hayır artık değil.
-Aslında Chili Rogi'ye iptal edildiğini söyledi.
-Linda, sen biraz mola versene tatlım.
-Chili böyle yürümez bu.
-Kontratı geri alman gerek, yoksa hala onun.
-Edie ben tefeciydim ve,
bu işler nasıl yürür bilirim.
-Nick'i yıllardır tanırım. Kontratını getireceğim.
-Edie. . .
-Ufak problem.
-Bu çirkin olabilir.
-O kim?
-Mesal. . . Doub MD'nin yapımcısı menejeri.
-Tomy'nin ona borcu mu vardı?
-Ben evet derdim.
-Tiffany telefonda ol.
-Ofise dönelim.
-Edie masa arkasında ol. Patron gibi ol.
-Bu adamlar NTL'in hala işte olduğunu görmeli.
-Tamam, nereye saklıyım kitapları.
-masada kalsın.
-Ruslardan hiç bahsetme.
-Ruslardan bahsetme tamam.
-Hayır. . .
-Hayır bu iyi olurdu.
-Bir saniye
-Sin tatlım
-Nasılsın?
-Yeter bu nezaket
-Para nerede Edie?
-Sin
-Sin Lasal
-Naber
-Hadi
-Tamam bak. . . anladım adamım
-Öncelikle NTL'e hoş geldin,
ikinci olarak kendimi tanıtayım.
-Merhaba Gordon, kim olduğunu biliyorum.
-Capital plak, bizim
demomuzu geri çevirmiştin.
-Hyman.
-Bak Sintek başıma değilim
orda sanat komitesi var.
-Ben kişisel olarak, tamamen hepinizi sevdim.
-Ciddiyim Capital'ı bırakmayı
düşünüyorum ben.
-Bak Sin bilirsin.
-Tommy, vesayetini dağınık bıraktı.
-Bize bir kaç hafta ver ve. . .
-Sonra telefona bakayım, boş çıksın.
-300 binlik birçek yaz bize,
biz de nazikçe gidelim.
-Sin o kadar para hemen
elimizde yok biliyorsun.
-Kitaplarına bakmam mı gerekiyor.
-Sin
-Sakin ol
-Sakin ol mu?
-Beni tanımıyorsun.
-Seni sandığından daha iyi tanıyorum.
-Ivy Lee zengin çocuk.
-Warden'a gidiyor.
-MBA alıyor.
-Timberland giyiyor, ve sonra birden
sokaklardan gelme mi oluyorsun.
-Hey
-Sin
-Bak sana gerçeği söyleyeceğim.
-Ruslar aldı
-Ne?
-Ruslar. . .
-Sigorta olayları ile. . .
-Bilirsin bize yarım milyon
ver biz de seni öldürmeyelim.
-Sin sen tanırsın Tommy'i.
-Hiç sorun istemezdi.
-Elimizdeki her şeyi verdik ama bu Ruslar
-Onlar canavar
-Hayvanlar
-Daha fazlası için sürekli geldiler.
-Tommy de kaybolun dedi.
-Kısacası
-Artık bir dulum.
-Affedersin Chucles
-Ufak bir şey.
-Bu hikaye cidden hoşuma gitti Edie
-Ruslar. . .
-Biliyorum zor ama. .
-Ben çok eğitimli, bir adamım,
-Ruslar hakkında bir hikayeye
inanmamı beklemiyorsun ya
-Şimdi, o kitapları açmanı öneriyorum
-Yoksa işler cidden çirkinleşecek burda.
-Sin, kitaplardan sana ne?
-NTL sahip olduğunda parayı alacaksın
-Daboo. . .
-Teşekkürler teşekkürler.
-Beni şişlemek sana bir fayda sağlamayacak.
-Ama cuma gününe kadar beklersen,
sana paranı ve faizini öderim.
-Faiz tamam. . .
-Tamam herkes sakin olsun.
-Daboo sakin ol.
-Yani, faiz de var diyorsun.
-Artı faiz.
-Tamam tamam sakin
-Bunu yapmayacağız.
-Kimseyi vuramıyoruz asla.
-Hiç izin vermiyorsun.
-Bak uzun bir gün adamım.
-Birini öldürme şansın olur tamam mı?
-Sakin ol, yapacak başka işlerimiz var.
-Tamam pekala
-bugün öldürmeyeceğim sizi
-Cömert olacağım.
-Cuma günü
-Param yoksa
-Eğer anlıyorsan, bir sonraki
toplantın Tommy ile olur.
-Anladım.
-Anladın ha
-Edie
-Daboo.
-Oyuncu.
-Faiz mi?
-O da ne?
-aman tanrım ne yapacağız.
-Ona ekipmanları vereceğiz, satış yaparız.
-Bir şey satmıyoruz.
-Nereye gidiyorsun.
-Nick Carr'ı göreceğim.
-Eğer ilgileniyorsan.
-Madenin orda dedin değil mi
-Neden bana surat yapıyorsun Elliot?
-Chili Palmer olayı mı?
-Hayır
-Beni arayacağını söyledi o kadar
-Seni geri aradı mı?
-Kafanı karıştırıyor adamım
-Elliot Wilheim adında bir
ibne ekrana mı çıkacak?
-Bir kaş mı kaldıracak?
-Bunu anlıyorum çünkü *** değilim.
-İbne olup kendine saygını kaybetmişsin.
-Neden durdurdun arabayı, deli misin?
-Çek arabayı da işe gidelim.
-Neden duruyorsun adamım ne yapıyorsun?
-Bin arabaya.
-Dövücem seni.
-Nooldu ne?
-Bir daha söyle de bırakayım işi.
-Ne dedim? İbne olayı mı? *** mu?
-Ben yürüyorum adamım.
-Ne dedim ne ha?
-Bak acını hissediyorum adamım.
-Bu geçici, dört yıl önce
imza attın ya dedim ben.
-Bu adam görebilir, büyük bir yıldız olacak
-Bu yüzden para yatırdım seni videoya çektim.
-Seni videoya çıkarttım adamım, para yatırdım.
-Başka kimin var
-Seni kardeş gibi seviyorum
hep senle vakit geçiriyorum.
-Neden yapıyorsun bunu adamım.
-İstediğini yap.
-Hadi yap
-Böyle olacak dersem olur.
-Ben de aynı sayfadayım.
-Bu şey seni delirtti adamım.
-Naber
-Seni seviyorum biliyorsun adamım.
-Hadi adamım.
-E V Z
-Hadi bebek
-E V Z hadi bebek
-Hadi bebek
-Dön bebek
-Katıl katıl hadi
-Mary
-Seni sonra ararım.
-Shean Penn burda yaşıyormuş diye duydum.
-Onu görüyor musun?
-İstediğim kadar.
-Nasıl girdin?
-Arka kapıyı açık unutmuşsun.
-Benim işte.
-Görülüyor.
-Hadi seni vurmadan önce çık.
-Nicky otur, saçmalama.
-Peki bay Red Hot Chili Pepper.
-Ne yapıyorsun yılan odasında?
-Demek Roger sana Linda Moon'dan bahsetti.
-Başka bir şey ha
-Ay gibi ateşli.
-6 yıl sonra büyük olacak.
-Nasıl olacak?
-Yetmişlerden şarkılar söyleyerek mi?
-Bak siz film adamları bilmez.
-Ama müzik işi tekrarlarla olur.
-Linda gibi.
-Kız gücü ölmüştü
-Şarkıyı yaz söyle idi.
-Ama şimdi dolu, plakçılar ne istiyor?
-Kız gruplar.
-Bana bak.
-Bakıyorum.
-Linda'nın kontratını istiyorum.
-Eğer albümünü prodükte edeceksen güzel.
-Eminim bir kaset yaparsın.
-Ana şeylere girdim kardeşim.
-Ona anlaşma yapmak üzereyim.
-Linda iki yıldır elinde ve ona
kaset anlaşması yaptıramadın mı?
-Chili, o üçlü bir gecede doğmadı.
-O üç gündür elimde ve ona
plak şirketi buldum bile.
-Sana ihtiyacımız yok takımda Nicky.
-Sunu direk söyliyim.
-Bu film olayı değil.
-Adama kendi yalanlarını
söyleyim, yol gösteremezsin.
-Bu müzik işi.
-Hepimizi zeki adamlarız.
-Pekala zeki adam, senle anlaşma yapacağım.
-Carusel, ki bir şirket için
duyduğum en aptal isim.
-Bana Linda Moon'un kontratını verecek.
-Ve eğer onu tehdit edersen
-Yaşadığın sürece buna pişman olursun.
-Ne anlaşma.
-Benim için ne var?
-Evimde ölü bulduğum Rus'un
senle ilgisi yok diye umuyorum.
-Neyle uğraştığını bilmiyorsun ahbap.
-Linda bizim.
-Ben varım artık.
-Rapçi misin artık
-Yinemi takıldın bana
-Hadi Joe stilimi bilirsin.
-Bu şarkıyı severim.
-Chu chu şarkısı ben de severim.
-Sürücümle tanıştın mı?
-Saymayacak mısın?
-Benden çalacak cesaretin yok.
-Gel bak arabanın arkasına.
-Bu hoşuma gitti.
-Bunlar garip işte.
-Senin hatan değil.
-Tut şunu bir.
-Bak böyle bir şey batırır.
-Ben bunla ana vuruculardan olurum be.
-Sanırım boğuluyor.
-Joe iyi misin
-Asla bana. . . saygısızlık etme.
-Rogi. . .
-Lanet
-Öldü
-Bu bok var ya
-Burdaki. Budur!
-Tek istediğim biraz saygı.
-Palmer Linda için ne kadar
çok çalıştığımı görmeli.
-Geri ne bekliyorum?
-CD'de ufacık ismimi.
-Bu ne? Dipte mi?
-Ufak harflerle Rogi yazsın.
Şimdi saygımı alacağım.
-Chili Palmer'ı uçuracağım.
-Edie
-Votka hayranı olduğunu bilmiyordum.
-Eski günlerden geliyor.
-Sen şarkıcı olmayı düşündün mü?
-Şarkıcı?
-Ben mi? Hayır.
-Ama bir zamanlar Vegas satış kızıydım.
-Cidden
-Sonra şanslıydım işte.
-Chili.
-NTL'i kurmak için çok çalıştım.
-Tekrar Vegas'a gitmek istemiyorum.
-Endişe etme.
-Steven Tyler ile buluşacağız.
-Dans etmeni görmek isterim.
-Hala edebiliriz.
-Nasıl?
-Dans eder misin Chili?
-Ben Brooklyn'denim.
-Tamam, CD ile içeri gireceğiz.
-Sonra ne?
-Steven'ın kafasına silah dayayacağız.
-Linda çalacak sizle diyeceğiz.
-Müzik işini seviyorsun değil mi Chili
-Sevdim.
-Ben de
-Tommy ve ben bir kaç kaset vardı.
-Bir keresinde, radyoyu açıp
-Bu benim şarkım demeyi severdim.
-Buna ben prodüksiyon yaptım.
-Ne şarkı ama.
-Saçların değişik olmuş.
-Evet
-Kestirmiştim
-İyi geceler Chili.
-Pekala...dikkatli kullan
-İşte tefecilerin mekanı
-Etraf Federallerce çevrilmiş. Bu Rusları izliyorlar.
-İşte
-Evet, adı Ruman Bolkin
-Ne yapıyorsun?
-Deli misin?
-Neye benzediğini biliyorlar.
-Ne diyeceksin onlara?
-Zorunda olduğumdan
fazlası değil. Eğer buysa.
-Yanlış girdin
-Yerinde olsam yapmazdım.
Dışarda yarım düzine gizli polis var.
-Onlara girmeleri için sebep yaratma.
-Hayır.
-Şimdi. Bu resmi sen mi çektin?
-Cehenneme git, seni lanet olası.
-Şimdi korumaya ihtiyacı olan sensin.
-Şimdi gidiyorsun.
-O göğüs kılı gerçek mi?
-Bana bak Roman
-Bir dahaki sefere beni öldürmek
için birini gönderdiğinde.
-Evde olduğumdan emin ol.
-İyi günler.
-Evet
-Bunu sevdim
-Yandı
-Bay Palmer.
-Naber
-Bir saniyeniz var mı?
-Ne yapıyorsunuz Bay Palmer?
-Çocukken Jimmy Hendriks
konserine gitmiştim.
-Ve bu dükkanda 68 tane çeşit vardı.
-Eskiden aynı gitar vardı.
Adam bana satacaktı.
-Bu adam size tanıdık geliyor mu?
-Belki de Brookly günlerinizden.
-Evet bu Joe Lupino
-Joe Loup bu kafa çekimi mi?
-Geçen gece parkta dövülmüş, şu
pezevenk şapkalı adamlardan varmış.
-Beyzbol sopası ile üzerinde çalışılmış.
-Joe Loup. Beyzbol ha
-Evet bir de yarım sandviç boğazına tıkılmış.
-Joe neyin peşindeydi bilmezsiniz değil mi?
-Hayır ama plak işinde
olduğunu duysam şaşırmam
-Çete vurmuş olabilir mi?
-Belki. Sadece sandviç dışında.
-İşte orda, iki sıra yanında biziz. Hadi
-Chili. Sence Stevens beni hatırlayacak mı?
-Edie, inan bana unutulması zor birisin hadi.
-Edie orada
-Hey bu koltukları nasıl aldın?
-Arkadaşım var.
-İnanılmazlar.
-Edie?
-Steven?
-Aman tanrım. . .
-Şuna bak
-Aman tanrım.
-İnanılmaz görünüyorsun. Nasılsın?
-Çok iyiyim. Şuna bak şuna,
-Şu bacaklara bak.
-Hala Aerosmith dövmesi var mı kıçında?
-Nereye gidecek ki?
-İşe yarıyor.
-Bak ne diyeceğim, gece park etsene.
-Kobiiiii Ryan
-Bana söyle, elbiselerimize
koyduğun o şey neydi?
-Lavanta kokusu mu?
-Evet lavanta. . .
-İnanamıyorum.
-Perry hala bu koku hakkında konuşuyor.
-Aman tanrım.
-Steven, iyi bir arkadaşımla
tanıştırayım seni. Chili Palmer
-Tanışmak büyük zevk.
-Tefeci!
-Evet
-Lary King'de gördüm seni.
-Sen ve. . . Arol Shyrone
-Ne şovdu ama.
-Teşekkürler adamım.
-Sorun yok.
-Kimse bırakmadı Chicks'leri. . . ödeyeceğiz.
-Güle güle.
-Adam çalacak
-Ne düşünüyorsun.
-Joe Loup nerede?
-Görmedim.
-Ona ödedim ama.
-Verdim istediğini.
-Tanrım.
-Chicks'i görmek istiyor adam ama Linda yok.
-Adamım
-Adamım.
-Bugün ne gördüm bilemezsiniz.
-Chili Palmer
-Onu görmeyen biri var mı?
-Sunset'teydim.
-Şu polisle konuşurken gördüm onu.
-Fırının orayı biliyor musunuz?
-Evet biliyorum.
-Ruslarla.
-Biri çıktı ve parmaklarını silah gibi yaptı.
-Chili'ye.
-Tanrım.
-Ölü adam, Chili'nin evindeki.
-Gazetede Rus olduğunu okudum.
-Eee
-Ruslar da Tommy Athets'i
öldüren kişiler muhtemelen
-Ve de Chili'nin onu teşhis
edebileceğini biliyorlar.
-Neden dans ediyorsun adamım
-Neden mi?
-Aslında. . . Chili Palmer'ın ölü olmasını
benden daha fazla isteyen birileri var.
-İstediğini verelim ona.
-Bam!
-Vay, iyiymiş.
-Şarkı söylüyor, kendi şarkılarını yazıyor.
-Devam etmeli.
-Sadece kendi yazmıyor, sesi de var,
görünüşü de muhteşem. Bu kız tam bir paket.
-Onu bir filme koyarım. Uğraşan şarkıcı.
-Büyük yapar bu onu.
-Kesinlikle.
-Bak, iyi göründü bana. Yanlış anlamayın.
-Ama ne diyeceğim size.
-Ben filmlerde görünen o şarkıcılardan değilim.
-Bu olmadan da buraya kadar geldim.
-Hayır Steve filmde onunla olmanı istemiyoruz.
-O zaman bütün bu ne hakkında?
-Bu bakışı biliyorum, Chili. . . Ne düşünüyorsun?
-Bir şarkı düşünüyorum,
seninkilerden bir tane Steven.
-''Sweet Emotion''
-O şarkıya bayılırım. . .
-Bir klasik.
-Bunu yazarken ne
düşünüyordun, sorabilir miyim?
-Ne düşünüyordum.
-Adamım
-Hayatımın o noktasında.
-Boğazımıza kadar bağımlıydık.
-Yani, uçuyordum.
-Şu uyuşukluk vardı.
-Bu inanılmaz his vardı,
daha önce hissetmemiştim.
-Belki de sadece Rock'n Roll'du.
-Bu ilginç.
-Ben ne düşünüyorum bilmek ister misin?
-Bence o Rock'n Roll değil.
-Bence kızının.
-Kızım ha?
-Liv?
-Hayır.
-O zamanlar bebektiler.
-Evet doğru.
-Ve sen de ilk defa babaydın.
-Daha önce hiç hissetmediğin şeyler hissettin.
-Müzik ve turlardan farklıydı bu. Saftı.
-Onlarla birlikte olmak istedin,
onları korumak istedin.
-Bu hissettiğin uçmuşluk, Rock'n Roll değildi.
-Değil miydi?
-Kızların için hissettiğin sevgiydi.
-''Sweet Emotion'' ''Tatlı His''
-Öyleydi, haklısın.
-Hiç bu şekilde düşünmemiştim.
-Bak sen ve ben o kadar
da farklı değiliz Steven.
-Bu yüzden, bu kızı bu kadar
önemsememizi anlayabilirsin. Linda Moon'u.
-Bir düşüneyim.
-Evet.
-Başka bir şey?
-İnanamıyorum Linda Aerosmith ile çıkacak.
-Dinle, Linda ve Steven düet yapacak.
-Sonra da CD'sinin promosyonunu yapacak.
-Tanrım bu dahice Chil.
-Bak uzun süredir yapmak
istediğim bir şey var.
-Neymiş?
-Hareket etme.
-TV'yi mi açtın?
-Hayır.
-Sanırım öyle. Dur.
-Elliot. Ne yapıyorsun?
-Seni bekliyordum bütün gece.
-Lanet olsun sıkıldım, çay
yaptım. Video'mu koydum.
-Evime mi girdin?
-Beni arayacaktın. Sana
iki gün önce mesaj attım.
-Elliot, sana seçme ayarlayacağımı
söyledim. Ve yapacağım.
-Ne zaman? Ne zaman?
-Ne bekliyorsun?
-Bak tavrını hiç beğenmedim.
-Şimdi özür dile.
-Üzgünüm Chili.
-Tamam.
-Yeni bir elbise getirdim.
-Yeni parlak botlar aldım.
-Yeni kafa çekimlerim var.
-Bir monolog bile hazırladım.
-O zaman yap.
-Millet eyalet turnuvasına gitmeniz gerek sizin.
-Ne bu sus parası mı?
-Sana ihtiyacımız yok.
-Neden bu kadar katısın?
-Sadece birliğim için sert olmaya çalışıyorum.
-Ben de doğru olsun istiyorum.
-Doğru mu olacak?
-Eyalet turnuvasına gidince. . .
-Getir bakalım.
-Getir. . . Endişelenme.
-Asla yapmam.
-Sahne
-Vay
-Bu tek monoloğun mu?
-Evet
-Tamam o kadar da kötü değildi.
-Ama unutmamalısın, monolog yaparken.
-Konuşmanın iki tarafını da yapmazsın.
-Bir tane devam eden konuşma seçersin.
-Ve de erkekler için yazılmış
bir bölümü seçsen iyi olur.
-Evet
-Şarkı söylüyorsun değil mi?
-Evet
-Rogi videoyu yönetti.
-Beğendim, beğendim.
-Erkek şarkısı.
-Tamam.
-Teşekkürler.
-Hadi bana şu kaş olayını yap.
-Şuna bak.
-Bak bu iyi işte.
-Ne zaman arayacaksın beni?
-Telefonun çaldığında.
-Tamam, pekala
-Kaset sizde kalabilir.
-Bende bir tane daha var.
-Teşekkürler.
-Görüşürüz Elliot.
-Kırmızı.
-Birbirimize yardım edebiliriz.
-on saniye kadar kaldım.
Bak görevdeyim dedim.
-Merhaba Aerosmith olayını duyduk.
-Linda nerede?
-Bilmem dünden beri görmedim.
-Nasıl gelmedi?
-Ben ararım onu.
-Hey Linda.
-Ben Linda mıyım kaltak?
-Kim o?
-Yo Vanilla Ice, ver onu lanet olası.
-Şimdi sahneye çıkmak üzere.
-Şovdan sonar beklersin. Kaltak.
-Ne yapacağız.
-Onu sahneye çıkartıyorlar.
-Ben hallederim bunu.
-Anlaşma falan yok.
-Hadi çık oraya.
-Bu gece çıkacaksın.
-Olmasa.
-Merhaba tatlım.
-Merhaba Chil
-Biz de seninkiyle konuşuyorduk, nasıl bir
Spice Girl olacağından. Eğer Chicks ile kalırsa.
-Bu giyinme odasından daha ilerdeki
gelecek iyi şeyleri görebiliyorum.
-Hey, en azından onu
kaydetmeye paramız yetiyor.
-NTL'in iflas ettiğini bilmiyorum sanma.
-Hadi gel tatlım gidelim.
-Bak biliyor musun bu saçmalık.
-Gitmek mi istiyorsun?
-Senin için bütün yaptıklarımdan sonra mı?
-İyi bak sana ne diyeceğim tatlım.
-Senden başkaları da var.
-Doğru
-Sırada şirketler var. Kayıtlar. . .
-Bir sürü kız var yerini almak isteyen.
-İşte, çok istemiştin.
-Buna ihtiyacın olacak.
-Bu ne?
-Kontratı.
-Bana tuzak mı Nicky?
-O isim yok artık.
-O zaman sana neden Joe Lou demiyorum.
-Artık o da ismini kullanmıyor.
-Neden bahsediyorsun?
-Nicky bana bak.
-Joe Loup nerede biliyor musun?
-Nerden bileyim?
-Neden ona sormuyorsun?
-Bu şeyi centilmenler gibi halledebiliriz.
-Ganster olayına da girebiliriz.
-Bilmediğin şeyler hakkında konuşmasan.
-Ne yani. . . Joe Loup'u sopayla
dövdün ve parkta mı bıraktın?
-Rog neden bahsediyor?
-Sadece konuşuyor.
-Bu kadar aptal olman mümkün değil.
-Muhtemelen de orana sokmuş
olduğun da onun silahı.
-Bak tek bildiğim, Rogi buraya gelmemi
söyledi, eğer paramı alacaksam.
-Şimdi bana ödeyecek misiniz?
-Ödemek mi?
-Kontratına uyacak mısın?
-Ondan sonra para alırsın.
-Senin için bir bok yapamam.
-Tamam o zaman, neden bu
haftasonu Aerosmith ile çıkmıyor?
-Ne?
-Evet. . .
-Aman tanrım.
-Size de bilet ayarlarız. Ararım.
-Bana söylemedin.
-Adam işinde kötüydü.
-Evet. Aynen senin gibi aptal kıç.
-Bak ne biliyor musun, çok üzgünüm Chili.
-Ne bu?
-Çünkü buraya gelmek bile istemedim.
-Rogi bana para ödeyeceğini söyledi.
Bana borçlu ve ben de bittim.
-Bak Elliot kontratımı geri getirecek.
-İnan bana tatlım kontrat falan yok.
-Bütün bu dükkan olayı düzmece.
-Nicky Carr kafamı uçurmaya çalışıyor.
-Bu da ne?
-Eee
-Şimdi sürprize bak. Parayı
alıp barbeküye gidiyoruz.
-Senin şu ezik arabana da baktık.
-Moğolistan'da yemek bıraktınız mı?
-Şu Hummer'larla ne kadar gidiyorsunuz?
-Bir galon ile 12 mil mi?
-9
-Daboo, teşekkürler. İyi konu.
-Cuma'ya kadar vaktin var dedim.
-Zamanın bitiyor.
-Haftanın günlerini bilirim.
-Paranı alacaksın.
-Bunu nezaketen arama olarak al.
-Çünkü yarın, daha az nazik olacağım
-Böyle nazik iken, seninle
Linda Moon'u tanıştırayım.
-Bu Sin.
-Ve Daboo.
-Daboo
-Evet.
-Kim olduğunuzu biliyorum. Siz. . .
-Sam Rise Soul'un remix'ini yaptınız değil mi?
-Linda Moon? Sen. . .
-Daboo
-Biraz yemek deneyimi alsan.
-Sen duyduğumuz koca sesli kızsın ha.
-Pazarlıktan çıkınca.
-Belki senin için şarkıya remix yaparım ben.
-Bizim için çok yüksek fiyatın.
-Kardeşin para kazanması gerek değil mi?
-Bayan Moon.
-Daboo.
-Adamım
-Lanet
-O şeyle oynamayı bırakır mısın?
-İki yolun var Elliot, neden mola
verip sevdiğin şeyleri yapmıyorsun.
-Bak Unicorn üzerinde uçmak gibi.
-Ben sana saygısızlık
etmedim Rogi. Nick yaptı.
-Ben değil. Nick.
-Nick patronum nasıl böyle yaptı bana.
-Ortak gibi olmalıydık biz.
-Lanet
-Rogi. Nick sana mesaj bıraktı.
-Eğer yaklaşırsan, o zaman çok acı çekeceksin.
Ve bundan sonra başka türlü yürüyeceksin.
-Diğer bir deyişle. Bacaklarını kıracak.
-Neden böyle şiirsel olmuş?
Sadece bacak kıracak dese ya.
-Otuz olunca kişilik sahibi ol.
-Ona ihtiyacın yok artık Rog
-Nick'i dışarı alma zamanın geldi bence.
-Ya Chili Palmer dahi?
-Sen plan hazırlama.
-Chili ile iyi vakit geçirirsin, endişe etme.
-Sorun Nick.
-Eğer Nick giderse bütün
yollar bana gelir Elliot.
-Saçmalama adamım.
-Gitmemesi kötü mü
-Anlaşma yap kardeşim.
-Alo.
-Sal?
-Evet kimsin?
-Kes gaganı.
-NTL'in sana 300 bin borcu var değil mi?
-Chili Palmer sana ödiyecek.
-Ama Nick Carr diyor ki,
-Sal'e sat. O Alaba
maymununda paramı alırım.
-Alabama mı? Nick mi dedi bunu?
-Duydun beni aptal.
-Chili'ye 300 bin ver dedi, bir
kontrat ile değişmek için falan.
-Bak adamım paralarını istiyor musun?
-İstiyor musun?
-O zaman Nick Carr'ı görmelisin.
-Carr
-Paralarımı evet istiyorum. Sen kimsin?
-Senin okulundan adamım.
-Bu çok güzeldi. Başardın.
-Hadi kutlayalım.
-Piliç? Hamburger? Waffle?
-Rasco severim.
-Neden seviyorum biliyor musun?
-Bir çubuk alıyorum.
-Ağzıma sokuyorum.
-Tek seferinde büyük eti
emiyorum. Ve de kemik çıkıyor.
-Benim piliç göğsümü de öyle emme.
-Bu şeyleri ayrı tut, ayrı adamım.
-Naber ben Rogi
-Hey bebeğim.
-Merhaba baba.
-Nasılsın?
-İyiyim.
-Okul iyi mi?
-Evet.
-Okulda iyi miydi günün?
-Bak bugün buz olayını geçeceğiz.
-Çabuk bırakalım seni.
-Dedektif.
-Kocam inanılmaz bir adamdı.
-Ama. . .
-NTL'i en iyi. . . finansal pozisyonda bırakmadı.
-Asistan Tiffany ile konuştuk.
-Bir sigorta satıcısı ile ilgili olaydan bahsetti.
-Evet
-İyi misiniz?
-Eve iyi
-Bayan Anthens.
-Lütfen bana Edie diyin.
-Edie. . .
-İnanıyoruz ki bu adam sigortacı değil.
-Cidden?
-Anlamıyorum.
-Kocanızın. . .
-Rus mafyası ile ilişkisi olabilir mi?
-Rus mafyası mı?
-Yani, ben bilmiyorum ama.
-Bir şey buldum.
-Belki bunun yardımı olur.
-Tommy'nin çekmecesinde buldum.
-Nick Carr
-Bu bir rehin bileti
-Rehin bileti mi?
-Bunu alacağım.
-Kara kıçını görelim hadi.
-Mor gözlü adamlara ne yaparlar
biliyor musun? Hiç birşey.
-Zaten iki kere anlatılmış olay.
-Şimdi ne için geldiysem onu vereceksin bana.
-Yoksa bir sorunumuz olacak.
-Tamam
-Bir zarf mı?
-Budur.
-Yediler, sende sıra.
-Bunun için ne verirsin?
-Endişelenme saçın iyi görünüyor.
-Yürüyorum adamım tamam.
-Sen. . .
-Kes be. . .
-Kapa telefonu Nick
-Güle güle Marty
-Sin
-Seni görmek güzel kardeşim.
-Otur
-Açıklayabilirim sana Sin
-Bize yalan söylemedin umarım.
-Ne olduğunu açıklarım. Aynı
sayfaya çıkarız adamım.
-Tanrım
-Neler oluyor?
-Yanlış anlama var.
-Kes sesini.
-Adamın diyorki bizim paramız sende.
-Açıklayabilirim sana.
-Rogi böyle mi dedin.
-Bir yanlış anlama.
-Kessene sesini.
-Bak ne diyeceğim sana
NTL'in bize 300 bin borcu var.
-Şimdi bugünden sonra,
-Chili Palmer o parayı aldı ve
sana verdi bir kontrat için.
-Öyle dedi, çünkü onun kıçını bırakacağız.
-Dışarı çıkartın.
-Sakin
-Porch'uma yaslamayın.
-Tamamdır adamım.
-Böyle olmaz adamım, yol çok uzun
-Hadi adamım çek beni.
-Yardım yardım edin
-Bu saçmalık adamım.
-Avukatlar naber. Avukat istiyorum.
-Beni görebiliyor musunuz.
Ben Rogi. Carusel'den
-Carusel.
-Beni asamazsınız böyle
-Sin kardeşim.
-Kardeş olayını kes,
anneme hakaret ediyorsun.
-Benim Chili ile işim yok,
onu çıkartmaya çalışıyorum.
-Lanet olası benim şarkıcımı çaldı
-O. . . çocuğu.
-Sen bana tuzak kurdun.
-Sen de kimsin?
-Sana bileti verdim ve dedin ki Chili Palmer
dükkanıma gelecek ve onu öldüreceğim.
-Ama hayır. . .
-Chili gelmedi.
-Hey ikile
-Polisler geldi biletle.
-Ne polisi?
-Affedersin Vladimir, Ukrayna'da
nasıl yapıyorlar bilmiyorum ama
-İnanıyorum ki önce ben geldim.
-Sakin ol zenci!
-Zenci!
-Bak
-Anlamıyorsun, Chili Palmer böyle iş yapar.
-Bizim aramızdaki oyun gibi, ona
tuzak kurmaya çalıştığımı anladı.
-O da aynen bana kurdu.
-O zaman oyun bitti.
-Başka tuzak yok.
-Başka. . .
-Zenci polis yok
-Sen aklını mı kaçırdın? Yani. . .
-Nasıl oluyor da, bir adamın
rengine saygısızlık ediyorsun.
-Beyaz Amerika'nın her yerinde varız biz.
-Müzikten, stil olayına,
-Aynen bizim olayımızı taklit
ediyorsunuz. Konuşmalar, yürüme tarzı.
-Giyinmeler, tavırlar.
-Bizlerin varoluşu çok zengin.
-Şirket Amerika'ya büyük katkılarımız oluyor.
-Bu şeyler beni rahatlatıyor.
-Bu hiçe sayan, korkak, acı tavırla karşılaşınca.
-Ki yeteneği, cesareti
olmayan senin gibi insanlar,
-Anlamadığı şeyleri böyle kirletince.
-Gerçek şu ki, teşekkürler adamım demelisin.
-Ve kendi yoluna gitmelisin.
-Ama açıkça, bunu yapma kapasiten yok.
-Yani
-Daboo
-Bende hata
-Bana sakin olmamı söyleme.
-Sakinim!
-Irksal tavırlar.
-Neden hep buna geliyor olay?
-Kızım için üzülüyorum.
-Paraya mı ihtiyacınız var? Bende var.
-Nick.
-Nick!
-Odaklan
-Sin, senin promosyonunu ben yaptım.
-300 bin papel alacaklı olmanın sebebi benim.
-Sana söylüyorum Chili Palmer lazım sana.
-Ne yaptım ki.
-Geri getirin kıçını.
-Tamam herkes alkışlasın
arkadaşım Linda Moon.
-O bir Diva
-Büyük olacağını söylemiştim sana.
-Linda Moon!
-Teşekkürler
-Hey iyiydi.
-İnanılmazdı, nefes bile alamıyorum.
-20 bin feet yapar bunu sana.
-Aman tanrım.
-Dinle çok iyiydin, iyi şanslar.
-Kalabalık daha da artacak.
-Teşekkürler.
-Kızımız nasıl ha?
-İnanılmazdı.
-Linda Moon'a.
-Sana
-Bak, öyle bir şey dedin ki, Elliot burdayken.
-Neydi o?
-Sanırım. . .
-Böyle bir şey olabilir.
-Müzik işine girmek için beni
kullanıyor olabilir misin?
-Edie, senden hoşlanıyorum.
-İyi
-Chil, uyan.
-Bak
-Ben müziği açık bırakmadım.
-Knock'n on heavens door çalıyor sanki.
-Bakarım bakarım.
-İyi geceler beyler.
-Müzik seçiminiz ilginç.
-Bu koca kara bulutlar aşağı iniyor.
-Bunu sevmelisin. Çok iyi albüm.
-O olmasa bu şarkı olmazdı.
-Delan daha önceden orjinal olarak
film için yazdı. James Cobra için
-Beni düzeltecek durumda değilsin.
-Bir soundtrack içindi. Billy the Kid için.
-Evet aynı şarkıyı, karısı için çaldı. Değil mi?
-Bu adam Western'leri biliyor.
-İyi filmdi.
-Beyler.
-Müzik tarihinde VH1 anı için teşekkürler.
-Zaman doldu. Paramı istiyorum.
-Tamam, yarın gel ofise. Halledelim.
-Bunu ne kadar çok istiyorsun?
-Bu ne mi? Linda Moon'un kontratı.
-Nick Carr sana mı verdi onu?
-Korkudan.
-Şimdi bana borcun olan 300 bin var ya
-İki katına çıktı.
-Ve senin paramla buraya
gelmen için bir dakikan var.
-O zamanın sonunda.
-Para akacak ya da kan. Senin seçimin.
-Sin
-Bir şeyi dinlemeni istiyorum.
-Bir bok duymayacağım.
-Buna bir dakika mı diyorsun?
-Diyeceksin aynı şeyi ama biliyorum biliyorum.
-Elimden gelmiyor adamım.
-Bana silah verme o zaman.
-Ne yapacağımı biliyorsun.
-Bak Sin sen müzik prodüktörüsün.
-Bunu duyman gerek, beni
sonra vur ama dinle bir.
-Neler oluyor burda.
-Edie
-Sin'e CD'yi çalıyorum.
-Evet?
-Farkettim.
-Seni uyandırdığım için üzgünüm Edie.
-Ama kızının sesi güzel.
-İlk şarkı iyiydi ama. . .
bu. . . çok güçlü sözleri var.
-Bana tam uyum olmuş.
-Bak Sin dedi ki herşey orda.
-Sadece kendisinin bir dokunması gerek.
-Ben de aynen böyle dedim.
-Peki. . .
-Sin bunu yapmak için nasıl
bir teklifte bulunuyor?
-Ben prodüksiyonunu yapayım.
-Ona sound yaratırım, keskin olur.
-Belki biraz. . .
-Biraz Blues gitarı ekleriz.
-Adam haklı Edie.
-Gordon'a verme, adam beyaz.
-Doğru Sin
-Ama. . .
-Bu bana neye malolacak?
-Prodüktörün kredisi, ve de arkada bir şeyler.
-Ki milyonlar olabilir bu.
-Sadece beşe
-Daboo. . . Çay
-Şu parmak da ne?
-Bu ganster olayı değil. Ganster değil bu.
-Anladım.
-Ne istiyorsun Rog?
-Sin şarkıcının prodüksiyonunu yapıyor.
-Eee?
-O kaltak beni pencereden attı.
-Şimdi de Sin prodüksiyonunu mu yapıyor?
-Olmaz.
-En azından artık gün ortasında
strip klüplerinde değil artık
-Beni dinle.
-Chili aradı, dedi ki Linda Aerosmith
ile çıkmış ve ortalığı dağıtmış.
-Onun promosyonu için
bana bir anlaşma teklif etti.
-Bu adamda ne cesaret var.
-Ne diyorsun, onu büyük bir yıldız mı yapacak?
-Eğer ölmezse.
-Onu uçuralım mı dersin?
-Sen ve Elliot halledin onu.
-Ben de senin, beni sallamaya
çalışmanı unuturum.
-Elliot!
-Ellie evde misin?
-Elliot!
-Elliot, Chili Palmer.
-Sana Nichole Kidman
filminde bir seçme ayarladım.
-Önümüzdeki salı saat üçte.
-Beni ara.
-Hayır arayamayacak.
-Silelim bu boku.
-Şu Blues gitara bayıldım. Güzel.
-Sözler uyumlu şimdi uydu.
-Video'yu görmek için sabırsızlanıyorum.
-Video'yu Shotgun'a yaptıralım.
-O sıkıdır.
-Asla ulaşamayız, adam müzik
videolarının Scorsese'si.
-Adam benim prodüksiyon asistanımdı,
''Get Leo'' 'da. Onu ayarlarım ben.
-Linda güzeldi ama şunu yaptığında,
-Daha eğil, daha büyük seksi olsun.
-Tamam?
-Geç oldu?
-Sen ve bebeğin uyuyor olmalısınız.
-Bu kadar mı?
-Selam Nick yok mu? Seni
gördüğüme sevindim falan.
-Kilo mu verdin?
-Çok iyi kardeşim.
-Bir şey var elinde.
-Her zaman yetenek var
-Sen ve Edie ile biraz
konuşma zamanı sanırım.
-İş konuşacaksan benle konuş.
-Edie'yi bunun dışında tut.
-Ben Edie ile anlaşmalara başladım bile.
-Sadece seni almaya geldim.
-Öyle mi?
-Edie
-Vay
-Kaçak Diddy mi bu?
-P Diddy o.
-Rap hakkında bir şey
bilmiyor muşum gibi yapma.
-Senden daha çok şey biliyorum ben eminim.
-Sugar Hook Gang kim onu bile bilmezsin sen.
-Ama, kıçını patlatan çete kim biliyorum.
-Sana bir şey diyeceğim Chili
-Birlikte çalışalım dediğimde cömerttim.
-Anlıyorum.
-Ama Linda kendi ismini yazıyor.
-Kariyeri için gerçekten bir
profesyonele ihtiyacı var.
-O kontratı geri istiyorum.
-Bak. . .
-Alın, sizin olsun.
-Büyük bir adam anlar ki, büyük
kütle, büyük malafatı sallar.
-Kimsenin malafatı senden büyük değil Nick.
-Bu da ne?
-Linda'nın kontratı.
-Umarım bu kinayeyi takdir edersin.
-Adil oyun oldu.
-Adil oyun. . . bunu sevdim.
-Bir sonraki kız grubumun adı bile olabilir.
-Al bunu Chil.
-Bana saygısızlık ettin.
-Ne utanç Chili.
-Karanlık bir arka sokakta
intihar edeceksin adamım.
-İşte seçmelerin gidiyor.
-Ne seçmesi?
-Sana mesaj bıraktım ya.
-Saçmalama adamım.
-Evinde kayıt cihazında.
-Mesaj mı kontrol ettim, kimse aramadı.
-Birisi silmiş gibi geldi bana.
-Kontrol et hadi.
-Saçmalama burda işimiz var.
-Yardım ister misin?
-Tamam
-İşte
-Bu kadar basit mi?
-Seçmen var, beni ara Chill
-Nasıl yaptın bunu Rog
-Neden bahsediyorsun adamım,
neden burda duruyorum ben.
-Mesajlarımı mı sildin?
-Salı günü seçmem var
-Ne?
-Lanet mesaj ne adamım,
-Neden yaptın adamım.
-Neden üzerime atıyorsun benim.
-Sakin ol.
-Elliot sakin ol.
-Nasıl yaptın bunu!
-Silahı geri koy adamım.
-Beni filmlerde görmek istemiyorsun.
-Sugar Tank mi?
-Bu kadar yıldan sonra, Sugar Tank mi?
-Hadi adamım, dikkat dikkat.
-Ben asım adamım asım.
-Yanıyorum!
-Yanıyorum!
-Salı değil mi Chili?
-Evet
-Üzgünüm yoldaşın için.
-Yoldaş
-Bu da ne?
-Bilmiyorum.
-Ne?
-Nick Carr
-Jeo Lou'yu öldürmekten tutuklusun.
-Ve şimdi, MTV yılın en iyi videosu adayı.
-Linda Moon.
-''Aint no reason'' isimli büyük çıkış parçası.
-Bu gece, beş aday şarkıyı dinlediniz. Daboo
-Evet ben büyük Daboo, Doub MD burada.
-en iyi müzik videosu ödülü. . .
-Söyle Daboo!
-Önce ''Believer'' ve şimdi de bu.
-''Aint no reason'' Linda Moon
-Vay
-Bu bu inanılmaz.
-Öncelikle prodüktörüme
teşekkür etmek istiyorum.
-Edie Athens. Ayrıca Gordon'a
-Ve de Sin Asul. Teşekkürler.
-Ve son olarak da, bana en
başından beri inanan adama. . .
-Bütün bunların olmasını sağladı.
-Chili Palmer. Teşekkürler.