Tip:
Highlight text to annotate it
X
www.paylashturk.com
iyi seyirler diler
Londra, İngiltere
- Lanet olsun.
- Burada değil.
- Mutfakta, bıraktığın yerde.
- Nasıl kaçmayı başardın?
Güzel bir ailen var.
Onların durumu iyi.
Hayattalar, uyuyarak...
Beni öldürecek misin?
Seni öldürmek isteseydim,
bu sabah sen arabana binerken yapardım.
Bedenin kaldırıma çarpmadan önce de,
ordan gitmiş olurdum.
- Peki niye burdasın?
- Konuşmak için..
Ama Mike, kendini öldürtmeye zorlarsan beni,
yalnız olmazsın.
Otur.
- İyi bir insan mısın dedektif?
- Sanırım.
- İnsanlar öldürmene rağmen.
- Evet.
Sana bir soru soracağım.
Vereceğin cevap, bu akşamın nasıl sona
ereceğini belirleyecek.
İyi bir insan, öldürmeye nasıl karar veriyor?
Peşinde olduğunuz adam,
bir katil.
Shanty Şehri, Nijerya
Üç Ay Önce
Dedikodulara göre, adam 'Organizasyon'
adındaki bir gruba çalışıyor.
Ancak grup o kadar gizli ki, kimse varolduğunu bile bilmiyor.
Hiç iz bırakmıyor.
Ama yine de her hükümetle bir bağlantısı var.
Tek amaçları insanları eğiterek,
birer profesyonel katile dönüştürmek.
Bu adamlar doğuştan seçiliyor.
Evsizler, yetimler.
Hepsi, istenilmeyen ve kullanılabilecek olanlar.
Her biri, dövüş konusunda
uzman olacak şekilde yetiştirilir.
Ve tek bir amaç için eğitilir,
öldürmek.
Son yıllarda aradığınız adam, dedektif,
onların arasında en iyi olanı.
Buraya koy.
Benden çalmamalıydın, kardeşim.
Şimdi ödemek zorundasın.
- Sesine ne oldu?
- Bir adam...
Sesine ne yaptın?
- Hiçbir şey, Ovey.
Onu bulamadın mı?
- Müteahhit değil, bir Amerikalı.
Kaçın!
Nijerya Elçilik Merkez Bürosu
- Tüm teorilerinizi duyduk.
- Bur bir teori değil. Bu aradığımız adam.
Motif yok, kanıt yok,
tanık yok.
O bir...
O bir hayalet.
Ve ne kadardır bu 'hayaleti' arıyorsunuz?
- Üç yıldır.
Neyseki, sizi destekçiniz olan
Interpol yanınızda.
Görüyorsunuz ya dedektif,
dünyadaki bunca şeye rağmen,
Buradaki polislik görevimizi en iyi
şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz.
Ve bize göre, Juan Abir
kendi kardeşi tarafından öldürdüldü.
Yani, C4 patlayıcısını ona yutturup,
sonra da evine aldı.
Muhtemelen.
- General...
Görülüyor ki, bu adam yaptığı işte
en iyisi.
Yüzlerce ölümden o sorumlu.
Size ne demek istediğimi göstereyim.
Bu, Ovey denen adam.
Ve bunlar da sadece bildiklerimiz.
Anlamaya başladınız mı?
Bunun için seni öldürebilir.
Viskiye yaptığın şey için.
Viskiye, buzla acımasıza davranıyorsun.
Üzgünüm.
Eski kocamadan kalan kötü bir alışkanlık.
Ben June.
Ve sen de?
- Şimdi ismini söylemen gerek.
- Özür dilerim.
Afrika işi tamamlandı.
Para, hesabında aktarıldı.
İyi iş.
Maalesef, sıradaki hedefin tarihi ileriye alındı,
müşterininin isteği ile.
Müşteri, işi halkın olduğu yerde yapılmasını istiyor.
Ben farklı bir şey düşünmüştüm...
Daha kurnazca bir plan.
Hazırlıklar yapmıştım.
Sebep Rusya Başkanı, Mikhail Belicoff,
Son günlerde olan siyasal değişiklik,
direkt olarak müşterimizin ilgileriyle zıt düşmektedir.
Ve Rusya hükümetinin kontrolünü tehdit etmektedir.
Müşteri, işin aleni yapılmasını istiyor.
Yeni parametrelerini kabul ediyor musun?
- Evet.
- Normal protokolünü değiştirdiğin için minnet duyuyoruz.
Açıklamalar yüklenmeye başladı.
Afedersiniz. Yeni siyasal isteklerinize göre,
insanların halen sizi destekleyeceğini düşünüyor musunuz?
Yapılması gereken tek...
Merkez İstasyonu ST. PETERSBURG,
Rusya
Bir problemimiz var.
St. Petersburg'da bir tanık vardı.
- Kaynaklarınız ne kadar güvenilir?
- Her zamanki gibi, son derece güvenilir.
Interpol, tanıkla buluşma ayarladı.
Engel olacak mısın?
- Evet.
- Bilgi yükleniyor.
Ne kadar?
Pulkovo Havaalanı
ST. PETERSBURG
Emin olunamaz.
O, bu kadar hızlı çalışmaz.
Ama Rusyalılar, Belicoff'un 4 km öteden tek kurşunla
vurulduğunu söyledi.
Bu kesinlikle onun işi.
Beni rahatsız eden yönü,
ıskalamış olması.
Evet efendim, bu soruşturmanın nelere mal olduğunu biliyorum.
Anlıyorum...
Sadece biraz daha zaman ihtiyacım var.
- Bunu görmelisin.
Üzgünüm efendim, sizi tekrar arayacağım.
Pekala, adam, Belicoff'u rahatça vurabilmek için
önce korumayı ortadan kaldırıyor.
Bir kaç mille, kurşun şu iki sivili es geçiyor.
İzlemeye devam et. Korumaya odaklan.
Gördün mü?
- Geri sar.
Bu bir ıska için epey fazla kan sıçraması.
- Telefonun var.
Ben, Whittier.
Onu bulmuşları mı?
Kapıcı mı? Nerede?
Resim?
Resimi nerden bulmuşlar?
Tamam, hemen geliyorum.
Onu bulmuşlar.
St. Petersburg'daki Rusya gizli polisiyle irtibata geç,
ve onlara Interpol'ün, müdahele etme yetkisi olduğunu söyle.
Adamı sadece izlemeliyiz.
Oraya gidene kadar kimse harekete geçmesin. Kimse!
Hedef, buluşma yerinde değil miydi?
- Kız oradayıdı fakat o tanık değildi.
Beni daha önce hiç görmemişti.
Belicoff görevini tam olarak yerine getirmediğin için,
parayı hesabına aktaramıyoruz.
Hayır, adamı ölümcül bir atışla vurdum.
Kendim izledim.
Lütfen bekle.
Canlı haberleri aktarıyorum.
BELIKOFF YAŞIYOR
Müşteri kimdi?
Cevap ver!
Belicoff'u vurmayı kim emretti?
Eğer beni tuzağa düşürürseniz...
Sizi bulurum ve yaptıklarınıza pişman ederim.
Mike Whittier, Interpol.
Şüphelinin durumu ne?
Geleceğini söylemişlerdi dedektif.
Ben Kaptan Gudnayev, St. Petersburg Askeriyesinden.
Rahat ol.
Adamlarım pozisyonlarını aldı.
Ne için pozisyonlarını aldılar?
- Bize, şüphelinin kaçma niyetinde olduğu bilgisi verildi.
Benim emirlerim...
- Ne emirleri? Kim emri?
Interpol'ün burada müdahele etme yetkisi var.
Bu opersayondan polis sorumludur.
Korkarım ki, Kaptan Gudnayev burada sorumlu değil,
sorumlu benim.
Şej ajan Yuri Marklov, FSP'den.
- FSP mi?
Neden Rusya gizli polisi bu işe karıştı?
İçeri giriyoruz...
- Kaptan, adamlarınızı oradan çıkarmanızı öneririm.
Neyle uğraştığınız hakkında hiç bir fikriniz yok.
Sizi temin ederim ki, dedektif, bu adamlar durumu
kontrol altına alabilecek türden.
Gördüğünüz yerde vurun.
Bu emri vermeyin.
47, ben Diana.
Seninle direkt olarak irtibata geçtiğim için kovulabilirim.
Müşteri Belicoff.
Bulunduğun yer tespit edildi.
Burada kal. Asansörü bekle.
Beni ara ve hangi katta durduğunu söyle.
Asansörde beş ceset var.
Hiç biri aradığımız adam değil.
Üçüncü katta.
Güneydeki şafta doğru gidiyor olmalı.
Dur!
Yere yat
- Orada kal.
Yat yere!
- Ayakta kal.
Onu yakaladık.
Kaç adam kaybettiniz?
- Onaltı.
Hayır, hayır, hayır...
Bekle... Dokunma ona!
Lisansınızı nerden aldınız?
- Oda bana lazım, Kaptan.
Bu eşyaları nereden alıyor?
- Çalıştırabilir misin?
Muhtemelen.
Neden?
Bende sizi arıyordum, Dedektif.
Bence yanlış bir şekilde başladık.
Size, adamımın nerede olduğunu kim söyledi?
- Bence konuşmamızın vakti geldi, sen ve ben.
Katilin... Benim birliğimin söylediğine göre,
katilin serbest çalıştığını düşünüyormuşsunuz.
Birliğiniz size ne söylüyor?
- Onun CIA ile bağlantılı olduğuna inanmıyor musunuz?
Neden soruyosunuz?
- Sebebi yok, sadece bana biraz saflık gibi geldi.
Bu bir teori.
- Evet, bir teori.
Ama, Moskova ile ortak bir teori.
Yasaların 1764.3 maddesine göre,
Herhangi bir birlik, kendi ülkesi dışında
istihbaratlara eriştiğinde, misafir ülkede yargılanabilir.
Özür dilerim, ancak anlayabiliyorum.
Bana defolup gitmemi söylüyorsun.
Tabii ki değil.
Sen iyi bir insansın, Michael.
Interpol'ün en iyi adamlarından.
Ama bırakta bu istihbaratlar FSP için çalışsın.
Ve Belicoff?
Pardon?
- Biliyor musun, bu fotoğrafta iki yanlış şey var.
İlki, bu fotoğrafla oynanılmış olması.
Birisi, bu sivili gerçekte,
ne olduğunu saklamak için resime yerleştirmiş.
- İkinci olarak?
- Benim adam, ıskalamaz.
- Kargo.
- Onu masaya bırakman gerekirdi.
Bay Belicoff gönderdi.
Bir ses yap ve bende hayatını sonlandırayım.
Anladın mı?
İçeride başka kim var?
- Seni tanıyorum. Gündüz sokakta görmüştüm.
- Benimle geliyorsun.
Hayır gelemem. Tamam, tamam. Ceketimi alayım.
- Beni nereye götürüyorsun?
- Güvenli bir yere.
- Gir içeri.
- Olmaz, oraya girmem.
Beni öldürecek misin?
Sana bazı sorular soracağım.
Bugün, beni o sokak haricinde başka bir yerde gördün mü?
Neden oradaydın?
Erkek arkadaşım... Bana, onun şoförüyle
köşede buluşmamı söyledi.
Belicoff mu?
Nasıl?
Kafasının ortasına kurşun sıktığımdan sonra,
seninle nasıl konuşabildi?
O zaman benim işime yaramazsın.
Bekle.
Bir şey daha var.
- Benzeri var. Mikhail'in kendi yerine kullandığı bir benzeri var.
- Vurduğum adam sahte olanı değildi.
Belikoff öldü.
Neden yüzüne dövme yaptırdın?
Çünkü yüzüm, Belicoff'un vurmadığı tek yer.
Bana, Udre Belicoff hakkında bir şeyler anlat.
Mikhail'in kardeşi mi?
Onun işi kızları köle gibi kullanmak, uyuşturucu ve silahtır.
CIA ve FSP onun ölmesini istiyor.
Mikhail onu koruyor.
Kalk ayağa, benimle geliyorsun.
Gelemem. Eğer daireyi terkettiğimi öğrenirse beni öldürür.
Belicoff beni, seni öldürmem için kiraladı
ve beni tuzağa düşürmek için seni kullandı.
Bagajdaki ceset senin şoföründü.
Onu sana karşı kullanacktı.
Ben olmadan ölü sayılırsın.
Nereye gidiyoruz?
Kiralanma nedenim olan işi bitireceğim.
Ve bunun arkasında kimin olduğunu bulacağım.
- Seninle konuşmam gerek.
- Benimde kahve içmem gerek. Takip et beni.
Üç tane yol barikatımız var. Burada, burada ve burada.
Uluslararası hava yollarını tamamen kapattık.
Tüm güvenliklerimiz alarmda.
Şehirden çıkamaz.
Peki tren istasyonları?
Geçici olarak kapatıldı.
Ya St. Petersburg istasyonu?
Rusya'dan ayrılan hiç bir tren yok o istasyonda.
Sadece Argentirer'a giden trenler.
Rusya'nın merkezine gideceği fikrine nerden kapıldın?
- Çünkü onu herkesden daha iyi tanıyorum.
Kahve için teşekkür ederim.
Son platforma git ve bekle.
- Neden?
- Şimdi.
Jenkins, bir şey var mı?
- Hayır.
Dikkatlice gözle.
Bilemiyorum, efendim. Onun buraya gelmesi biraz garip olur.
- Güven bana, geleceği yer burası.
Jenkins, banklara bak.
- Gördüm onu, patron.
Peşindeyim halen, patron.
Platform dokuz.
Yaşlandın mı?
Söyle, neden?
Neden ben bir hedefim?
Burada kal.
Bırakın da biraz saygınlıkla ölelim.
Bittiğini sanıyorsun.
Bu sadece bir başlangıç.
- Sana beklemeni söylemiştim.
- Biliyorum.
Üzgünüm.
Biliyorum.
Dur!
Beni takip eden sendin.
Bir rehineye ihtiyacın var.
Beni al.
Hadi. O yüzünü görmedi, ölmesi gerekmiyor.
Onun yerine beni al.
Lütfen...
Dur.
O, senin hayatını kurtardı.
- Kaburgalarının kırıldığını söyledi
- Şanslıyım.
Onca şeye rağmen çok sakin gözüküyorsun.
- Katilin öldü.
Neden bu işi kapatmaya çalşıyorsun?
Biliyorsun, ölen adam aradığımız katil değildi.
Size önceden de söylemiştim, dedektif.
Bu iş daha fazla sizi ilgilendirmez.
İzleyeceğimiz iki yol var :
İlk olarak, adamlarım sizi bir hastaneye götürür,
Ve sen ve ortağın seyahat edecek duruma geldiğinizde,
adamlarım sizi havaalanına kadar eşlik eder.
Ve daha sonra bende,
Interpol'e yardımları için övgü dolu bir rapor hazırlarım.
Beraberinde madalyalarda olur muhtemelen.
Ya da, senin ne kadar beceriksiz olduğunu rapor ederim.
Ve ülkemin kanunlarını, bulunduğunuz mevkiye rağmen
nasıl hiç saydığınızı da eklerim.
Ve daha sonra şüphesiz Moskova'da kendini mahkemede bulursun.
Pekala, sence hangi yolu izlemeliyiz?
Şuna ne dersin...
Cehenneme kadar yolun var.
Beni daha ne kadar oraya tıkacaksın?
- Dramatik olma
- Dramatik mi?
- Cesetten kurtuldum.
- Saatlerce bagajın içindeydim.
Sana kahvaltı getirdim.
Sanırım, sana o kadar kızgın değildim.
- Bana bak.
İstasyondayken araya girdin.
Üzgünüm, buna izin veremem.
Yemin ederim ki ben...
- Konuşmayı kes.
Beni öldürmemek için bir neden arıyorsan,
benim bir tane bile yok.
İsteyerek bir fahişe olmadım ben.
Belicoff benim sahibim.
Benim için ne kadar ödediğini bilmek ister misin?
Üç bin... Amerikan doları.
Kaçmaya çalıştım...
Son kez...
Ölmeyi istemek çok garip bir şey.
Peki ya sen...
beni öldürecek misin?
Hayır.
Benimle yatmak istemiyorsun
ve beni öldürmek istemiyorsun.
Hayatımda hiç bu kadar ilgisizlik görmedim ben.
Eğer bir daha işime karşırsan...
- Karışmam.
Anlaştık mı?
- Evet.
Sandviçini ye.
Benim uyumam gerek.
Biliyor musun...
- Nika, konuşmayı kes yoksa seni yine bagaja koyarım.
FSB AJANSI
ST. PETERSBURG
Dışarıda bekle.
Bu hat güvenli mi?
Evet.
Onu istasyonda kaybettiğini duydum.
Eğer beni sinirlendirmeye çalışıyorsan,
bu gerçekten işe yarıyor.
Onu takip ederken biraz kendini gizle.
Halkın içinde gözükme ki,
o da sana ulaşamsın.
Yuri, onca gömdüğün adamlara rağmen,
biri çıkıp senden sıyrılmayı başarıyor.
Operasyon, o adam ve fahişe ölmediği sürece
başarıyla tamamlanmayacak.
Bu işi mahvedecek bir tek onlar var.
Bunu söylemesini seviyorum.
Mahvedecek lafını.
Bu aslında epey berbat bir fikir.
Eğer bu işi yaparken yakalanırsak,
bizi 20 yıllığına Sibirya'ya sürerler.
Ama halen buadayız.
Belicoff mu?
Kahretsin.
Buraya Şef Ajan Yuri'yi görmeye geldik.
Sorun nedir?
Şej Ajan yuri çok meşgul bir adam.
Size havaalanına kadar eşlik etmemi istedi, hemen.
Moskova - Rusya
Senin için.
Onca yıldan sonra bana biraz daha fazla
güvenebileceğini düşünmüştüm.
- Ne bildiğini söyle bana.
-Resmi olarak, hiç birşey.
Gayri resmi olarak, görünüşe bakılırsa,
çalışanların seni kurtlara yem ediyor.
- Neden?
- Belli ki, Belicoff'un siyasal durumu ve örgütlerle,
İş birliği yapmak istememesi bir çok insanı kızdırdı.
Böylece onlarda, Belicoff'u kendi adamlarıyla
değiştirmek istedi.
Sen ve arkadaşın, şu anki Belicoff'un
aslında taklidi olduğunu bilen tek kişisiniz.
Burada CIA'in pozisyonu ne?
- Şirket genellikle kazananın tarafında oluyor.
Kızdan zarfı al.
Udre Belicoff.
Mikhail'in kardeşi.
Dedikodukara göre, onun yok olmasını istiyormuşsun.
- Bu bir dedikodu.
- Yardım etmek isterim.
- Udre Belicoff'u öldürmek sana nasıl yardımcı olacak?
Bırak bunun için ben endişeleneyim.
Bu bir şeye değebilir işte.
Bu girdiğin bela için karşılığında ne istiyorsun?
Küçük bir iyilik.
Bu küçük bir iyilik mi? Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
İstedğin zaman içinde olmaz bu.
Okumaya devam et.
- Bana bunun düşündüğüm şey olmadığını söyle.
- Tamam, bu düşündüğün şey değil.
Ama sanırım istediğin son şey,
benim bu dosya ile tutuklanmam olacaktır.
Deneyeceğim.
Teşekkür ederim.
- Tabii, önemli değil.
Udre'nin Price adındaki bir silah tüccarı ile
bir şeyler planladığını biliyoruz.
İkisi hiç tanışmamış.
İşte bu giriş yolun olacak.
Price'ın yolunu kes,
ve Udre'yi vurabilecek imkanı yakala.
Sana onun dosyasını alayım.
İki gün içinde İstanbul'da buluşacaklar.
Günaydın.
İyi uyudun mu?
Biliyor musun, yatakta uyuyabilirsin.
Seni ısırmam.
Tabii bana para ödersen.
Beni dikizlemen hiç hoş değil.
- Bana ne zaman ismini söyleyeceksin?
- Üzerine bir şeyler giy.
- Ne için?
- Yemeğe gidiyoruz.
Sana yeni bir kıyafet almalıyız.
Biliyor musun, insanları öldürmediğin zaman
epey çekici oluyorsun.
- Burası hoş gözüküyor.
- Evet.
Sencede değil mi?
Burada bekle.
Ne yaptığını sanıyorsun?
Beni bırakıp gidecek miydin?
Benim çekip gitmeyeceğimi nerden biliyordun?
-Bilmiyordum. Hadi.
Saat sekizde rezervasyonumuz var.
INTERPOL MERKEZ BÜROSU
LONDRA
- Nasıl hissediyorsun?
- Gururum, kollarımdan daha çok acı veriyor.
Bir şey var mı?
Bu taslak Interpol'ün Avrupa'daki her bağlantıyı gösteriyor.
Tren isyasyonları, havaalanları, sınır geçişlerini...
Bu ne?
- Sana göstermek istediğim şey.
Belicoff'un son 12 aydaki her ortaya çıkışı.
Bu, Londra'daki 7 Mayıs'ta yaptığı konuşma.
Ve bu da, Georgia'daki bir okulda yemek yerken
cep telefonu ile çekilmiş resimi. Tarihe bak.
7 Mayıs
Bu nasıl mümkün olabilir?
Emin değilim. Tabii adam iki yerde birden
aynı anda nasıl bulunacağını çözdüyse.
Benzeri var.
- Adam yeteri kadar paranoyak.
Bu da kafasından fışkıran kanı açıklıyor.
- Umarım adamın sağlık sigortası vardır.
Küçük bir kızken, küçük bir sincabım vardı.
Sırtı siyah çizgiliydi.
Amerikan sincabı olmasın.
Evet, haklısın.
Adı da Tishka'ydı.
Üzgünüm efendim ama bu başka bir beyfendi için.
- Masa 26 için mi?
- Evet.
Benim hatam.
O masanın kaç numara olduğunu biliyor musun?
- İçeri girerken masalrın düzenini görmüştüm.
Gördüğün her şeyi hatırlıyor musun?
- Hayır, her şeyi değil.
- Günün çorbası ne?
- Kurutulmuş soğanlı domates çorbası.
İki masa arkanda oturan kadın,
ne giyiyor?
Kızıl saçlı ve ipek elbiseli olan mı?
O kadın değil.
- İç çamaşırım ne renk?
- İç çamaşırı giymiyorsun.
- Nika, hesabı iste.
- Ama ben daha bitirmedim.
O zaman acele et.
Çekici olduğunu söylemiştim ya, unut gitsin.
Pardon, efendim.
Süpriz. Udre Belikoff ile tanışmama yardımcı
olduğun için teşekkürler.
Biraz yardım edin lütfen.
Bu da ne böyle?
- Gidelim.
Şimdi.
Bu çok hoştu.
Beni tutup sürükleyene kadar.
Kıyafetlerimi çıkart.
Silahlarla aran iyi,
ama bayanlar ve giysileriyle pek iyi değil.
Dikkat et, iç çamaşırı giymiyorum.
- Nika, sen sarhoşsun.
Ve bu kötü bir fikir.
- Yani... Bunu mu diyorsun?
Eve, bu.
Peki ya bu?
- Kesinlikle bu da.
O zaman bu da...
Bay Price.
Demek randevumuzu değiştirmeye kara verdiniz.
Ne büyük bir ilerleyiş.
- Aşağıda adamlarınıza da söylediğim gibi,
Yakın zamanda bir deli tarafından saldırıya uğradım.
Tecrübelerimde bana...
Tecrübeleriniz, beni oyalamamanız gerektiğini söylemeliydi size.
Oturun.
Ben sadece rakiplerinizden kalma
cümleleri kuruyordum.
Cümleler. Analdın mı?
Nerede kalmıştım?
O adam Price değil.
Bu bir Decador, 9mm hazneli.
2 kg'dan az, beş şarjörlü, otomatik bir silah.
Boş.
Ve güvenli.
Eğer bir saldırı tüfeği bakıyorsan,
bende M203 silahı var, bomba fırlatabilecek türden.
Bir çok zorbada bunlara sahip...
Onlardan kurşun almak güvenlidir.
Burada her şey takım halinde alınabilinir, elbette.
Fiyatlarda pazarlık olmaz.
- Sorunuz var mı Bay Price?
- Evet
Peki ya şuradaki küçük olan?
Evet size göstereyim.
Bu bir Makarov 22.
KGB'nin favorisi...
Özellikle sağ elde kullanımı etkilidir.
- Ama gerçek bir hedefte narin bir hedef bulmalısınız...
- Dur bakalım.
Bu bir Decador değil, Çin taklidi.
Aslında, uyuşturucudan mı yoksa içkiden mi bilemiyorum,
Ama bu silahlar hakkında çoğunlukla yanıldın.
Eğer elinde tuttuğun silah böylesine ucuz bir mal ise,
Onu gözünden vurmayı başarabilsen bile,
ki başarabilirsin bile demiyorum.
Onu öldüremezdin.
- Bunu bana neden yapıyorsun?
- Bana kardeşin hakkında yardımın gerek.
Mikhail mi? Tamam.
Boşver onu, ne istersen yaparım.
- Benden ne yapmamı istiyorsun?
- Sadece bunu.
Burada ne yazıyor biliyor musun? Bir erkek penguen,
dişi penguen ile karılaştığında,
Dişinin kendisini beğenip beğenmeyeceğini
10 saniye içinde anlarmış.
- Dinliyor musun?
- Dinliyorum.
Onu okudum.
Bu dergi saçmalıkla dolu.
- Neden bunları satın alıyorsun?
- İlanlar için.
Neden böyle bir bavula ihtiyacın var?
- Çünkü Sniper 245 silahımı muhteşem bir şekilde taşıyor.
Ve senin gibi konuşmalarıyla sinir eden kızları güldürmek için.
Durup inmemi ister misin?
Bilmem.
Sence flört etmek için zamanımız var mı?
Biliyor musun, ben küçük bir kızken,
babam üzüm yetiştirirdi.
Ve bende ona, bir gün şarap mahzenimin olacağını söylerdim.
Çok hoş.
Yoldan ayrılmamız gerek.
Bu onun çantası mı?
Bunu nasıl aldık?
Adamımızın otelde bıraktığı eşyasını,
Kaptan Gudnayev bize teselli olarak gönderdi.
Bir şey var mı peki?
Pek fazla yok.
Bu var.
Bununla ne yapabilirsin?
Tanrı'ya güven ve O'da sana yolu göstersin.
Muskalar. Adamımızın dinci bir tip olduğunu
hiç düşünmemiştim.
Bu ilginç.
Gitmeliyim.
Mutlu sonlar için çok fazla.
- Bunu yapmanı istemiyorum.
- Belikoff'un ölmesi gerek.
Onu umursamıyorum.
Artık değil.
O hayatta olduğu sürece,
seni aramaktan vazgeçmeyecekler.
Bunu al. Sonraki istasyonda,
durur durmaz trenden in.
Kalabalıkla hareket et.
Ama henüz ismini bile bilmiyorum.
Büyüdüğüm yerde bize isim vermediler.
Numara verdiler.
Benim numaram 47.
Bu pek çok şeyi açıklıyor.
- Seni nasıl bulacağım?
- Merak etme. Ben seni bulurum.
- Ne yapacaksın?
- Yaptığım şeyi.
Bu prosedürü izlerken çekilen acıyı
tahmin bile edemezsin.
Yüzünün derisini soyarlar,
Ve kemiklere teflon bir yapı çivilerler.
Yüze ait özellikleri kopyalayabilmek için.
Merak ediyorum da, eğer bu acıyı bilseydim,
Halen bu ikiz yaratma işini devam ettirir miydim?
Sen sarhoşsun.
Yeni başkanınla bir içki içmek istemez misin?
Tüm kanıtlar silindi.
Mikhail Belicoff.
Şu zavallı erkek kardeşi Udre bile.
Ve şimdi bir tek ben kaldım.
Senden öldürmeni istediğim adam...
Bizi açığa çıkaracak tek insan bu odada değil!
Söyle bana, Comrad.
Onu bulmak için tam olarak neler yaptın?
Görünüşe bakılırsa eğer yeteri kadar beklersek,
o sen bulacaktır.
- Bizi. Bizi bulacaktır.
- Organizasyon işinde en başarılı adamları yolladı.
Biliyorum.
Beceriksizliğin onları engellemesin,
Eğer bu konuşmayı tekrar yapabilmek istiyorsan.
Üç saat önce Belicoff'un kardeşi Udre,
İstanbul'da ölü bulundu.
Ceset, cenaze için Moskova'ya gönderiliyor.
- Michael, işler nasıl gidiyor?
- Belicoff'un kardeşi cinayete kurban gitti.
Bu o, efendim. Aradığımız adam.
Belicoff'u tuzağa düşürmeye çalışıyor.
Ama bizede Avrupa ve Bakanlık'tan
baskı uygulanıyor bu soruşturmayı bırakmamız için.
- Ama Rusyalılar onaylayacaktır...
- Asıl Rusyalılar bu olayda Avrupa'ya liderlik ediyorlar.
Senin şu hayaletin varolduğunu inkar ediyorlar.
Ve sayfalarca raporda şu an bakanın ofisinde,
Otoriteni aştığına dair iddialar içeriyor.
- Bunları kim yapmış peki?
- FSP. Özellikle de Ajan Jurij Markov.
- Artık durman gerek.
- Hayır, anlamıyorsunuz.
FSP tüm işi kapatıyor.
Adam, Belicoff'un kardeşini öldürdü. Neden?
Bunu neden yapsın, eğer...
- Belikoff açıklama yaptı, cenaze işleri ile,
- Yarın ki tören için ilgileneceğine dair...
- Cenaze.
Belicoff'u, Udre'nin cenzesinde öldürecek.
Bu jenaratör 3000 amperlik akıma sahip.
Gerekli olandan çok daha fazla.
Durumun ciddiyetini anlamanı istiyorum.
Saat 2:30'da koluna bantlanmış olan radyo
aktif hale gelecek.
Arkadaşın Belicoff'un vurulmasını emretmen için
sadece 30 saniyen olacak.
Eğer yapmazsan, jenaratör çalışmaya başlayacak.
Derin eriyip, kanın buharlaşacak.
Seni tanımlayacak pek fazla
bir şey geride kalmayacak.
Başına büyük bir bela açmakta çok başarılı oldun.
Ben sadece bir bürokratım.
Korkakım ki, senin için yapabileceğim hiç birşey yok.
Ben katılmıyorum.
Bu bir istek değil, bu durum kesin.
Ve sende olacakları biliyorsun.
Yaşa ya da öl.
Senin seçimin.
İşte, sana bakış açısı sağlayacak bir şey.
Dün gece senin evinden aldım bunu.
- Seni pislik!
- Eğer senin yerinde olsaydım, radyoyu kuru tutardım.
İstediğin kadar haykır,
seni burada Tanrı bile duyamaz.
Katedral'de yüz kişi aşkın özel eğitimli
alfa askerleri var.
Herhangi bir şiddet eğiliminde bulunmak,
aptallık olur.
Sizin katiliniz kadar eğitimli bir adam,
bunun farkına varacaktır.
Peki ya fark edemezse?
Etrafınıza bakın.
- Kaç tane sivilin kanı dökülecek?
- Bizler yeteri kadar hazırlıklıyız.
Gaz bombaları hazırlandı. Eğer herhangi bir olay olursa,
siviller hemen baygın hale getirilecek.
Şimdi eğer izin verirseniz.
Bir dakika, elli saniye.
Cevap ver. Cevap ver.
Kardeşim, sorunlu bir adamdı.
Ama her zaman öyle değildi.
Bir dakika 25 saniye.
Bir dakika 20 saniye.
Bizde tıpkı kardeşim gibi,
ölüm ve yaşam arasında seçim yapmıyor muyuz?
Ne gekirse onu mu yapmalıyız?
Sevdiklerimizi kurtarmak için ne zorluk varsa.
Bir dakika.
Ben bir daha başarısızlıpa uğramayacağım.
Bu ülke başarısızlığa uğramayacak.
Çocuklarımızın geleceği,
sizler uğramayacaksınız, benim halkım...
35 saniye.
Cevap ver!
Hedef değiştirin, Belicoff'u vurun.
Emin misiniz?
Yap hadi!
Hadi!
Kahrolası, yap hemen!
Gazı salın.
Kapıları kilitleyin.
- Sizin ve adamınızın beni izlemesini öneririm.
- Gidelim.
Adamınız hata yaptı.
Çıkış yok. Kapana kısıldı.
Hiç anlamlı gelmiyor.
Neden böyle bir şey...
Tanrıya güven... O'da sana yolu göstersin.
Kahretsin, başından beri hepimizi tuzağa düşürmüş.
- Bu anahtar nereyi açıyor?
- Son psikoposun kendine ait odasını.
Saat kulesi.
Orada.
St. Petersburg'de yaptığı gibi nehirden kaçacak.
Jenkins, gidelim.
Güney kulede. Silahlı kuvvetleri ara.
Kaçmasına izin vermesinler.
- Sanırım seni hafife almışım.
- Hemde sürekli olarak.
Rolümdeki yanlış bir hesaplama.
Kimsin sen?
Cevap ver bana.
- Bırak sana yardım edeyim.
- Bunu nasıl yapacaksın? Beni öldürterek mi?
Hayır bunun için özür dilerim. Bir hataydı.
Peki ya Nika, o da mı hataydı? Ya da sadece
kendi eğlencen için onun hayatını mı yok ettin?
Bunların nelere mal olduğunu biliyor musun?
Milyonlar, yıllarca yapılan planlar,
Sırf bu ülkenin iyiliği için.
Sende öylece yok mu edeceksin?
Sonra ne olacak? Yürüyüp gidecek misin?
Bunu yapmana izin vereceklerini düşünmüyorsun değil mi?
Eğer beni öldürürsen gitmene izin vermezler.
Tüm hayatın boyunca senin peşinde olurlar.
Sen işini yaptın.
Ve de epey iyi bir şekilde.
- Ve bunun için oğlum, gurur duymalısın.
- Bu kadar mı?
Evet, sana hayatını geri vereceğim. Sende
bu yüzden buradasın, evet, istediğin bu.
- Hayır mı?
- Hayır.
Başkanı vurdu!
Interpol, silahları bırakın.
Bu adam için tutuklama iznimiz var.
Kıpırdama.
Eller başın üstüne.
Dizlerinin üzerine çök.
Aptalca bir şey yapma.
Sadece bir tek şey,
sonunu bilerek, yaptığın onca şey değdi mi?
- Belicoff'u öldürmek.
-Sonunu bilerek... Kesinlikle değdi.
Bu da ne böyle?
- Siz de kimsiniz?
- Ben Ajan Smith, CIA.
- Tüm adamlarınızın araçtan inmesi gerekiyor.
- Burada müdahele yetkiniz yok.
Biz burada değiliz. Yani eğer size ateş açacak olursak,
hiç birşey olmamış gibi gözükür.
Sizin terörist aktivitelerine bulaştığınıza inanıyoruz.
Biz Interpol'üz. Yasaların 3. kısmına göre,
burada uluslararası bir suçluyu taşıyoruz.
Ne suçlusu?
Biliyor musun, kusura bakma.
Benim hatam, sizi başkasıyla karıştırdık.
Seni ahmak.
- A.B hükümeti adına sizden içtenlikle özür dileriz.
Gidelim çocuklar.
Şimdi ödeştik.
- Şimdi ne olacak?
- Şimdi sorumu cevaplamalısın.
- İyi bir insan mısın, dedektif?
- Sanırım.
İnsanlar öldürmene rağmen.
Peki, dedektif,
iyi bir insan, öldürmeye nasıl karar veriyor?
Eğer bir adam aileme ya da bana zarar verecekse,
onu durdurmak için herşeyi yaparım.
Ama bundan ötesi... Uyduruk bir atış.
Anahtar...
Müdahele yetkim olduğunu biliyordun.
- Ve ön kapıdan çıkmayı tercih ettin.
- Yalnız olmak istedim.
- Öylece mi?
- Evet, aynen öylece.
Bu adam, aradığınız adam.
Balistikler, senin silahın ile vurulduğunu kanıtlıyor.
Şarjör, hemen yatağının yanında.
Amirlerini ararken sakın onu unutma.
- Onu burada mı öldürdün?
- Saat beş.
Kızların okula gidene kadar bekle.
Böylece onlara bir şey açıklamak zorunda kalmazsın.
Aramakta neden geciktiğinin bahanesi de bu olur.
- Bununla yaşayamam ben.
- Umarım yaşayabilirsin.
İkimizin hatrına.
Hoşçakal, Michael.
Umarım seni bir daha görmem.
St. Petersburg - Rusya
Onu rahat bırakmanı söylemiştim.
Dinlemen gerekirdi.
Ecem ULGN
www.paylashturk.com