Tip:
Highlight text to annotate it
X
- Gözüm neden böyle anne?
- Doktor ''tembel'' diyor. Ama...
... seni çok güzel yapacağız
- Kaşındırıyor
- Arkadaş edinmek istiyormusun?
- O zaman gizle onu.
- Sen korsanmısın?
- Mutlu yıllar sana...
- Herzaman dediğim gibi...
- Eğer arkadaş bulamıyorsan...
... sen bir tane yap.
- Mutlu yıllar tatlım.
- Rezil ediyorsun.
- Onun adı Suzzy.
- Suzzy, ilk yaptığım bebekti...
- en iyi arkadaşımdı, şimdi senin.
- Hayır hayır. Onu çıkaramazsın, o çok özel.
- Korsan bantım hakkında ne düşünüyorsun?
- Eminim ne yaptığımı merak ediyorsun.
- Peki söyleyeceğim...
- Bugün birini gördüm.
- Bir çocuk...
- Biriyle karşılaşıyorsun
- Senden hoşlandığını
sanıyorsun. ama yanılıyorsun!
- O banktaki çocuk gibi...
- Ve bazen...
- Seni hiç fark etmiyorlar bile.
- Ama bugün gördüğüm çocuk farklıydı.
- Onun herşeyinden hoşlandım.
- Özellikle ellerinden.
- Çok güzellerdi.
- Kızma
- Sen tüm hayatım boyunca arkadaşımdın.
- Gerçek bir arkadaşa ihtiyacım var.
- Sarılabileceğim birine.
- Gözlerin alışana kadar bu
güneşlikleri kullanmalısın.
- Lenslerim cumaya yetişir mi? - Belki.
- Heyecanlı gibisin.
- Bir randevum var.
- Lenslerle gözüm kaymaz değil mi?
- Tabii ki.
- Bunlar gözlük yerine geçecek.
- Tembel olan gözünün
biraz yardıma ihtiyacı var.
- Bulabileceğim tüm yardıma ihtiyacım var.
- Bu çocuk müthiş!
- Ooo sıkı gözlükler...
- ''Neştir'' de nedir? - ''Neşter''
- Köpeğiniz iyileşecek hanımefendi.
- Neşter tabii ki! sağol bebek.
- Neştir!
- May bekle!
- Yarınki ameliyat için daha büyük neşter lazım.
- Benim için hazırlamayı unutma sakın !
- Hey May, bekle!
- Sana birşey soracağım.
- Cadılar bayramında ne olacaksın?
- Değişik birşey bulamazsam çıldıracağım.
- Senin bir fikrin var mı?
- Boynun çok güzel.
- Sağol.
- Akşamları beni arasana...
- Takılır, birşeyler yeriz.
- Tamam.
- Tatile çıkarken... ...köpeğimin dört ayağı vardı.
- Şimdi ise...
... sadece üç ayağı var.
- Heryer baktım ama bulamadım.
- Ne yapacağım? - May...
- Bu baya yardım edermisin?
- Durumumu anlamalısınız.
- Artık sopa atınca geri getiremiyor.
- Tanrım, ne yapıyorsun?
- Rahatlıyorum.
- Acımıyor mu?
- Hayır.
- Deli kaltak! Neden yaptın bunu?
- Aslında...
... biraz da hoşuma gitti.
- Tekrar yapsana.
- Güllerin altındaydı.
- Geri dikemezsin, değil mi?
- Yapabilirim.
- Merhaba.
- Beni kullanabilirsin...
... yani benimkini.
- Sağol.
- Adın nedir? - May.
- Memnun oldum, ben Adam.
- Sigara içermisin?
- Elbiseleri sen mi yapıyorsun? - Evet
- Çok iyi.
- Sağol Adam. - Birşey değil May.
- Ellerini seviyorum.
- Bence çok güzeller.
- Eskiden El Modeli'ydim.
- Tahmin etmiştim. - Şaka ediyordum.
- Yarış arabaları. - Ne?
- Ah evet...
- Kızarkadaşım almıştı...
- Herneyse.
- Eski kızarkadaşım demek istemiştim.
- Çalışırsın.
- Görüşürüz May.
- ''Tamam'', ''Görüşürüz May''
- Kahve dükkanı için özür dilerim.
- Görüşürüz... görüşürüz.. Tamam?
- Merhaba, mutlu!
- Dr. Sarkisian, şey istedi...
... ''ködeye kontral'' et.
- Sen anladın mı?
- Kediyi kontrol et. Tamamdır!
- Oh afedersiniz.
- N'aber May?
- Ben de tam.. eee yemek yiyecektim.
- Çok iyi görünüyorsun.
- Aç mısın?
- Ne iş yapıyorsun May?
- Hayvan hastanesinde çalışıyorum...
... ve dikiş yapıyorum.
- Hayvan hastanesi ha? -
Bazıları bunu çok iğrenç bulur.
- Ben bulmam. - Gerçekten mi?
- Hadi beni iğrendir lütfen.
- Birkaç hafta önceydi...
... yaşlı bir adam geldi ve köpeğinin
ölmekte olduğunu söyledi.
- Onu kurtarmamızı istiyordu...
- Ona bazı testler uyguladık...
... acilen operasyona alınması gerekiyordu.
... midesinde bir cisim vardı.
... karnını biraz kesip organlarına baktık.
Sosis büyüklüğünde bir cismi aldık.
- Herşey yolundaydı...
- Fakat birşeyi atlamışız...
... bu boyutta olan köpeklerde...
... doktorun tecrübesi azdı...
Ve o da bildiği şekilde ameliyatı bitirdi.
- Birkaç gün sonra yaşlı adam aradı...
- İşten eve geldiğinde...
köpeği arka bahçede
tüm organları dışarı çıkmış ve...
kangölünde yüzerken bulmuş.
- Demek işin bu kadar zor. - Çok.
- Neden o çocuklar herşeye dokunuyor öyle?
- Kör çocuklar. Apartmanın oradaki okuldan.
- Kahretsin gitmeliyim.
- 15 dakika önce montaj işime dönmeliydim.
- Bir film mi? - Travma'yı görmedin mi?
- Gitme.
- Ne?
- Yok birşey. Zaten ben de işe dönmeliyim.
- Sandviç ve sigara için teşekkürler.
- Şimdi bu filmi görmeliyim.
Ama belki gene görüşürüz.
- Bu gece nasıl?
- İşim var gibi ama... akşamüstü... - Harika!
- Seni arayacağım.
- Öğüdün için teşekkürler.
- O gün kahve dükkanında
bana ne yapıyordun?
- Çok utandım.
- Neden?
- Daha önce erkek arkadaşım olmamıştı...
- Benden hoşlanıyormusun Adam?
- Tabii ki hoşlanıyorum.
- Tuhaf olduğumu düşünmüyormusun?
- Tuhaf olduğunu düşünüyorum.
- Biliyordum. - Tuhaf şeylerden hoşlanırım.
- Çok hoşlanırım.
- Çok güzel olurdu...
- Ne olurdu? - Biliyorsun.
- Evimi görmek istermisin?
- Bunlar seni korkuttu mu?
- Beni hiçbirşey korkutmaz.
- Denemeye değer değil mi?
- Artık benimsin.
- Ben bir psikopatım.
- Çok iyi değil mi?
- Oh tanrı aşkına!
- Öpüşeceğimizi sanıyordum.
- Suzzy...
- Kim sana öpmeni söyledi!
- Sorun nedir bebek?
- Eline ne oldu?
- ''Neştir''
- Komiksin.
- Dosyamı görmek ister misin?
- Tüm burası bize ait.
- Haydi dans edelim.
- Tek yapacağımız dans etmek.
- Lütfen, lütfen...
- Dans edecek misin, etmeyecek misin?
- Pisi severmisin? - Ne!
- Kediler, kedileri severmisin?
- Seni küçük yaramaz...
- Loopy'den hoşlandın mı?
- Ev sahibem tam bir kaltak!
- Ondan kurtulmam gerekiyor.
- Ev sahibenden mi?
- Hayır sadece kedimden!
- Sen onun tek umudusun.
- Hadi ama. Hem sana arkadaş olur...
ayrıca... daha sık görüşürüz.
- Tamam. - Oh harika!
- Saate bak, gitmem gerekiyor.
- Kızlarla çıkıyoruz, gelmek ister misin?
- Biliyorum... güzellik uykuna yatacaksın.
- Aslında pek ihtiyacın yok.
- Lütfen çığlıktan sonra mesaj bırakın.
- Merhaba Adam, ben May...
- Tekrar görüşmek istermisin
diye merak ediyordum...
- Görüşmek istermisin bir ara...
- Geçen gece çok iyi vakit geçirdim...
- 7425663 bu benim numaram...
- İstediğin zaman arayabilirsin...
- Umarım yine görüşürüz.
- Oh aman tanrım! May ne işin var burada...
.. beni korkuttun. - Hiçbirşey...
- Ne zamandır bekliyorsun?
- İkiden beri.
- 2 saattir burada beklemiyordun değil mi?
- Sen ne dersin?
- Mesajını almıştım
arayamadığım için üzgünüm.
- Şu filmle çok meşguldüm.
- Bir film mi yaptın? -
Kolejdeyken başlamıştım...
- Seyredebilirmiyim?
- Sana peynirli makarna yaparım.
- Bu bir randevuya benziyor.
- Evini beğendim.
- Gerçekten hoş.
- Bu Gatorine'mi?
- Bugün işteyken ne yaptım
asla inanmıyacaksın.
- Hazır mısın?
- Başlat. - Hazırsın.
- Ne düşünüyorsun?
- Çok sevimliydi.
- Sevimli?!
- Tek ısırışta tüm parmağı
ısırma kısmı saçma olmuş.
- O bölüm biraz zorlama olmuş.
- Nefes alamıyorum.
- Oh kahretsin!
- O kahrolası da nedir?
- Kahretsin, kanıyor!
- Biliyorum...
- May ne yapıyorsun?
- Lütfen yapma, bana bir havlu lazım.
- Sanırım ben gitsem iyi olacak.
- Ne?
- Sonra görüşürüz.
- Ama filmindeki gibiydi...
- May, bu çok garipti...
- Sen gariplikleri seversin...
- Bu kadar garip olanları değil.
- Sana duvara dönmeni söylemiştim!
- Ops, düştü! Yardım etsene...
- Doktor, teslimatçı bunu imzalamanızı istiyor...
- Ameliyat yapıyorum Poly lütfen...
- Evet, evet bu çok iyi kedicik yaşayacak.
- Ne yapıyorsun? Dışarı çıkarsana dostum.
- Eee sen ne dersin? - Kahretsin...
- Sevimli... ama filmde oynayabilir mi bilmem.
- En azından senin kaçıktan iyidir...
- May hakkında konuşmayalım.
- Zaten delinin elinden
zor kaçtım. - May de kim?
- Adamın becerdiği deli bir piliç.
- Dudağın nasıl oldu? - Kes şunu tamam mı?
- Açsana bebek, ben Poly...
- Geceliğimle oturuyordum...
- Aklıma kedi geldi...
... buraya gelip alabilirsin, tamam mı?
- Neye üzülüyorsun bebek?
- Bu evde surat asmak yasaktır.
- İlk gördüğümden beri öpmek istiyordum.
- Sadece birine kızgınım.
- Bana değil umarım.
- Hayır sana değil.
- Garip mi hissediyorsun?
- Garip olan benim.
- Gariplikleri severim.
- Bundan korkarmısın? - Evet.
- Yani benden?
- Ne istemiştiniz?
- Parkta oynayan, çocukları gördüm...
- Ve gönüllü olmak onlarla çalışmak istiyorum.
- Ne tür çocuklardı? Sakat, sağır, moron?
- Körler. - Körler Merkezindekiler mi?
- Aynı çocuklarmı bilmiyorum.
- May Kennedy? - Ben Lucille.
- Sizi çocuklarla tanıştırayım.
- Yalnızlığı tercih ediyor... -
Kimse bunu tercih etmez.
- Hey Pitty, sana birini tanıştırmak istiyorum.
- Git buradan salyangoz kafa.
- Bana karşı çok kabasın Pitty.
- İyi şanslar.
- Ne yapıyorsun Pitty?
- Kültablası.
- Sigara içiyormusun? - Hayır.
- O zaman neden kültablası yapıyorsun Pitty?
- Sen içiyorsun.
- Evet içiyorum. - Bak ne yaptım.
- Nasılsın May?
- İyiyim... yeni arkadaşlar falan...
- Çok güzel.
- Loopy, bu Adam.
- Çok şirin.
- Sen nasılsın?
- Off bu alet bozulmuş.
- Beni ararmısın? - Evet tabii.
- Görüşürüz May.
- May, n'aber?
- Kimmiş Poly?
- O kim?
- Kaçıramayacağım bir fırsat.
- Bize katılmak istermisin?
- O zaman yarın gelirmisin May?
- Bu işi bitirmem lazım.
- Anlıyorum.
- Sen kıskanıyorsun!
- Ne oluyor tatlım? - Kes sesini orospu!
- İstiyorsan onu sepetleyebilirim.
- Gel pisi pisi.
- Hadi!
- Hadi kızım çok zor bir gün geçirdim.
- Kes sesini!
- Teşekkürler.
- Alo. - Adam orada mı?
- Hey ne haber? - Fena değil.
- Ben olduğumu nasıl anladın?
- Alo?!
- Kimsiniz?
- Ben May, aptal.
- Bu gece ne yapıyorsun?
- Alo
- Ben sadece, görüşüp birşeyler...
- yapabiliriz diye düşünmüştüm. - İmkansız.
- Sus!!!
- Alo kiminle konuşuyorsun.
- Yarın akşama ne dersin?
- Belki.
- Belki mi?!
- Pekala, kaçta? Bekleyeceğim.
- Bunu yapma. - Sorun değil.
- Kapatmam gerek.
- Tamam.
- O zaman yarın konuşuruz.
- Hoşçakal May.
- Senden nefret ediyorum.
- Kim bana bunun ne olduğunu söyleyebilir?
- Bilmiyoruz, nedir May?
- Pitty gel bakalım bilebilecek misin?
- Bilmem.
- Hadi Pitty dene biraz. - Bilmiyorum!
- Ne olduğunu söyleyeyim.
- Nedir o?
- Bu... benim en iyi arkadaşım.
- En iyi arkadaşım.
- Dün geceye kadar bunun
farkında bile değildim.
- Bu sadece bir kutu!
- Belki de içindedir. - Aferin...
- Çıkartsana.
- Yapamam.
- Çıkartsana.
- Yapamam.
- Neden? - Yapamam işte...
- Hadi çıkart, onunla tanışmak istiyoruz.
- Yapamam, o çok özel.
- O hep kutuda durur.
- Kesin şunu!
- Çıktı, yerde...
- Camlar!
- Ben May Kennedy, lütfen numaranızı bırakın.
- Merhaba, nerelerdesin bebek?
- Sanırım Dr.Sarkisian biraz kızgın.
- Neden o şirin poponu buraya getirmiyorsun?
- İki gündür kayıpsın, iyi misin?
- Seni özledim, öpüyorum.
- Ara beni tamam mı?
- Oh Loopy, sana dokunmayı özledim.
- İyi misin?
- Ne güzel parçalar...
- Adın nedir?
- Farketmez.
- Hey benimle, şekerleme yer misin?
- Ne önemi var ki?
- Sadece arkadaş olmaya çalışıyordum...
- Afedersin.
- Bunlar olmadan yaşayamam.
...sakıncası var mı? - Ne istersen yap.
- Burası ne kadar da sıcak,
tişörtümü çıkartmamın...
- Dövmeni beğendim.
- Sağol.
- Kahretsin! Ben hala yanıyorum.
- Biraz dondurma var mı?
- Dur!
- Bu kahrolası da nedir?!
- Arkadaşım.
- Bu çok hastalıklı birşey!
- Buzdolabımı gördüğüne
göre şimdi yakın arkadaşız.
- Sen hastasın!
- Senin arkadaşın mı olacağım?
- Daha fazlasına ihtiyacım var.
- Hey May!
- Ne haber?
- Fena değil.
- Ne okuyorsun?
- Organ Nakli.
- İş için mi? - Hayır...
... zevk için.
- Dinle May, yürümediği için üzgünüm.
- Anlıyor musun? - Şimdi anlıyorum... Adam.
- Dost muyuz?
- Pekala, şimdi gitmem gerek.
- Görüşürüz eller...!
- Kedi nasıl? - Parçalar halinde.
- Hasta mı oldu? - Mutlu görünmüyor.
- Ne yaptığını sorabilir miyim?
- Senin için bir bluz yapıyorum.
- Geçen gece için özür dileme hediyesi...
- Oh May bu çok tatlı. - Poly...
- Arka tarafta mısın? - Arkadayım.
- Yemeğimi getirdin mi?
- May yeni arkadaşımla tanış...
... adı Ambrosia.
- Güzel terlikler.
- Şunu aldırmayı düşündün mü?
- Büyükannem bunun
uğurlu olduğunu söylerdi.
- Sen ne dersin?
- Merhaba Poly, cadılar bayramın kutlu olsun...
... bluzunu vermek için
uğramayı düşünüyorum.
- Sana kostümümü de gösteririm.
- Ara beni, seni özledim.
- Arkadaş bulamıyorsan...
... sen bir tane yap.
- Merhaba May. - Merhaba Poly.
- Güzel kostüm. - Sağol.
- Bu akşam seni arayacaktım...
- .. ama meşguldüm. - Şimdi ne yapıyorsun?
- Hiçbirşey.
- Doktorun ne dediğini yeni
anlamaya başlıyorum...
... bu çok komik çünkü doktorların
yazıları bozuk sanırdım.
- Belki veterinerler farklıdır.
- Oh böyle daha iyi.
- Birini mi bekliyorsun?
- Bluzumu unuttun mu?
- Ambrosia yı kafana
takmıyorsun artık değil mi?
- Takmıyorum. - Ciddi birşey değil zaten.
- Sadece bir parça göt.
- Lütfen beni incitme May.
- Sana güveniyorum.
- Beni incitmeyeceğini biliyorum...
- Burada ne işin var?
- Poly nerede?
- Arka tarafta.
- Poly acele et, tüm gece votka içtim...
- Gerçekten çok güzel bacakların var.
- Terlikleri beğendin sanıyordum.
- Herneyse..
- Biraz dönsene... ... bebek.
- Benim için arkanı dön.
- Sen çok tuhafsın.
- Poly sende ne buluyor bilmiyorum.
- Poly birşey bulmuyor, arkanı dön.
- Bu nasıldı?
- Çok güzel.
- Güzel kostüm... ceset parçaları
da var mı orada? - Evet var.
- Ne arıyorsun burada?
- Merhaba.
- Onlara ihtiyacım var, Adam.
- Dinle güzelim, Adam benimle.
- Küpelerin çok güzel. - Sağol.
- Güzel kostüm.
- Teşekkürler, kendim yaptım.
- Filmindeki gibi Adam.
- May, burada ne yapıyorsun?
- Demek May bu.
- Bir içki alır mıydın?
- Teşekkürler.
- Önce aramalıydın. - Cevap verirmiydin?
- Evde olsam tabii ki. - Farketmez...
... buraya seni görmeye
gelmedim. - Votka olur mu?
- İyi olur.
- Birşey mi oldu?
- Dokun bana.
- Yüzüme dokun.
- Devam et, Adam... ... yüzüme dokun.
- Kes şunu! - Bu eller artık benim tatlım.
- Hayır onlar benim.
- Yüzüme dokun.
- Devam et serseri, istediğine dokunabilirsin.
- Pekala ben biraz sarhoşum...
... gitmeni istiyorum.
- Pekala gidiyorum. - Sen değil aptal.
- Yüzüme dokunmayacak mısın?
- Tamam dokunacağım.
- Mükemmel olacaksın.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Seninle konuşmama
gerek yok, hissetsem yeter.
- Sen de hissediyorsun değil mi? Tam burada...
- Beni göremiyorsun...
- Göremiyorsun...
- Gör beni!