Tip:
Highlight text to annotate it
X
Yurt dışındaki
USA askeri birliğindeki...
...barakalarda bugün bir...
...bomba patladı.
Dahran, Suudi Arabistan'da.
Uluslararası güçler...
...askeri barakaların önünde
patlayan bomba US ordusunun...
..bazen ne kadar zayıf
kalabildiğini de gösteriyor.
Denizciler bu sabahın
dehşetini...
...üzerlerinden atamamış
gibi görünüyorlar.
Gelen haberler bu saldırının...
Şeyh Ahmet Bin Talal'ın
işi olduğunu gösteriyor.
Kökten dinci bir terörist
olan Ahmet...
Patlama teröristlerin işi
gibi görünüyor.
Ve bu saldırı sonunda...
Tüm Amerikalılar gibi
ben de kızgınım.
Bu suçu işleyen korkaklar...
...cezasız kalmamalı.
*** lideri, burası kartal gözü.
Bir paketimiz var.
Bir Mercedes'in içinde.
Güneye doğru gidiyor.
Koordinatlarınızı veriyorum.
Bir, sekiz, sıfır, beş, sıfır.
Paket hedefe yaklaşıyor.
Tahmini varış süresi
1 ile 4 saniye.
Yallah! Yallah!
Bir daha söyleyeyim.
America bizimle ilgileniyor.
Bunu yapanlar cezasız kalmamalı.
Kartal gözü, burası *** lideri.
Şeyt bizim gözetimimizde.
Yaşıyor ve...
Yarın sekizde merkeze
getirilecek.
FBI. Günaydın.
FBI. Evet. Günaydın efendim.
FBI.
Anti terörist gücü.
O NYPD idi.
Brooklyn South az önce
mavi kod alarmı verdi.
İşin içinde rehine
olduğunu düşünüyorlar.
- İş yeri mi ev mi?
- Bir otobüs.
Otobüste bomba
olduğunu öğrendik.
- Perimetre var mı?
- Çalışıyor.
Ara bulucularımız?
- Adamlarımız yolda.
Tamam.
- Peki bomba ekibi?
- Şimdi devredeler.
Oraya ne kadar çabuk
ulaşabiliriz?
Günün bu saatinde mi?
Belki yarın.
Lanet olsun.
Kapıyı aç!
Ne?
Yaralı var mı?
Bu ilk ve son uyarıız.
İsteklerimizin
karşılanmasını bekliyoruz.
Uzlaşma olmayacak.
İletişimin her türü yasak.
Hepsi bu.
Ne isteği?
Sen istek duydun mu?
- Belki de espridir.
- Değişik bir espri mantığı.
Bildiğim kadarıyla...
B.P., mavi kod...
Ses değiştirme teknolojisi.
Sen ne dersin?
Keskin imaj katalogunda olabilir.
Son baktığımda patlayıcı
boya bombaları yoktu.
Politik bir konuşma gibi.
Sanırım etkileyici.
- Hayır, onların tarzı değil.
- Frank?
İslami Cihat'ın espri
yeteneği yoktur.
Ve Hamas burada dünyanın
parasını topluyor.
- Anlaşma nedenleri ne?
- İyi bir nokta.
İslamın rengi yeşil, mavi değil.
İyi bir nokta daha.
Bu iyi noktaları bir araya getir.
Günün sonunda ortaya şüpheliler
listesi çıkacaktır.
- Anita!
- Evet?
- Bu işi sen hallet.
- Pekala.
- Laboratuar sonuçları geldi mi?
- Rapor henüz gelmedi.
Belli miktarda mavi boya satılıp
satılmadığını kontrol ediyoruz.
Danny, kurbanlarla ilgili
soruşturma nasıl gidiyor?
- İyi sayılmaz.
- Otobüs duraklarını kontrol et.
Belki biri onu otobüse
binerken görmüştür.
Sanırım bu iş için hafta sonu
tatilimizi feda etmeye hazırız.
Burada suç işleyen biri var mı?
Yani saldırının ölümcül
bir rengi var mı?
İşte hoşlanmadığım nokta.
Patlayıcıları biliyorlar.
Bu o kadar önemli değil ama karşılık
verecekleri zamanı da biliyorlar.
Telefon edip uzaklaşıyorlar.
Bundan hoşlanmıyorum.
Sanırım bunu görmelisin.
Az önce faksla geldi.
"Onu bırakın."
Kimi bırakacağız?
- Bill Clinton mı?
- Bunu o yapmadı.
- Charlie Manson mı?
- Hamas'ın adamı nisanda bırakıldı.
- Neden bu kadar nazlı?
- Sanırım sahte mesaj.
Bu Floyd Rose.
Biri hükümet rozetini
gösteriyor.
Otobüsü inceledikleri ambarda.
Teknisyenlerimiz diğer
ajanlarla işbirliği...
...yapıp yapmayacağımızı bilmeli.
Cihazın kablo imzalarını arıyor.
Ve parmak izlerinin
kopyasını alıyor.
- CIA'den mi?
- Öyle görünüyor.
Ayrıca bazı yolcularla konuşuyor.
Hangisi o?
İşte orada. Masanın yanında.
- Nasılsınız?
- Merhaba.
Adım Anthony Hubbard,
Yardımcı özel ajanım.
Lanet olsun.
Sabahtan beri size
ulaşmaya çalışıyorum.
Elise Kraft,
ulusal güvenlik konseyi.
Sabahtan beri beni
bulmaya mı çalışıyorsunuz?
Telefon rehberine baktınız mı?
14 hattımız var.
Merhaba. Elise Kraft,
Ulusal güvenlik konseyi.
Nasılsınız? Colin Powell.
Otobüsümden ne istiyorsunuz?
Burada aynı ekipteyiz
ajan Hubbard.
Biz dediğiniz ekip hangisi?
Aslında bu soru sayılmaz.
Bu sadece cevap.
Bak ne diyeceğim Elise.
İşbirliği için bana resmi
talepte bulun.
Ben de sana elimizdeki her
şeyin kopyasını vereyim.
Bunun dışında, gitmenizi
istemek zorundayım.
Benim suç mahallimi daha
fazla alt üst etmeden önce.
ClA iç işlerine
müdahale edemez.
Bunu yapmakla federal yasaları
çiğnemiş olacaksınız.
İğrenç olmak için sebep yok.
İğrenç olduğumu mu sanıyorsunuz?
Benimle paylaşmak
istediğiniz bir şey var mı?
Maalesef henüz yok.
Ama bir şey olur olmaz...
Bana haber mi vereceksiniz?
Ne yapacağımı söyleyeyim.
Ekip arkadaşlarımdan size çıkışa
kadar eşlik etmelerini isteyeceğim.
- Şirin.
- Ukala.
Elise.
Teşekkür ederim.
Elise "A" ile mi
"E" ile mi yazılıyor?
Ben de tanıştığımıza sevindim.
Özel ajan yardımcısı Hubbard.
Anthony.
Peşini bırakma.
Peşindeyim.
Burada mı uyuyorsun?
Göçmen bürosu aradı.
Bunu bulduk.
Küçük banknotlar halinde.
Dünkü terörist saldırısını
düşünecek olursak...
...Frank'i arasak çok
iyi olacak.
Patronundan sayı
almaya çalışan kim?
Yasaları çiğnedi mi?
Hayır. 100 dolar sınırının
20 dolar altında.
Artık değil.
Bunun miras
kaldığını mı söylüyorsun?
Biri öldü. Ve onlara
para getiriyordun.
Hayır.
Çeyizi kastediyor.
Şunun boynuna bak.
Bir düğün için 10 bin
dolara mı ihtiyacın var?
Burada...
Bölgeler.
Onu oyuna sok.
Kuzeye, Belt otoparkına
doğru ilerliyor.
Güvenlik servisi bu adamın...
...canına okuyabilir.
Gitmesine izin verelim.
- Biraz geride kalın.
- Bu ilk randevum değil.
Paketi Brooklyn'e
götürüyor gibi.
Büyük olasılıkla.
Artık senin, Ray.
Ray, ona daha yumuşak davran.
Geçmesine izin ver.
Pasty, yansımalara
dikkat et.
Tamam. Onu yakaladın.
İşte. Yargıcı bul.
Günaydın yargıç. Nasılsınız?
Evet. İkinci
yarıda durum nasıl?
Sizi anlıyorum. Bakın.
Burada acil bir durum var.
Kiminle konuşuyor?
Bir dakika yargıç.
Bunu filme mi çekiyoruz?
Kiminle konuşuyor?
Onu tanımıyorum.
Onlara dinleme cihazı
taksaydık bunu bilirdik.
Evet yargıç.
Hayır efendim.
Hayır, henüz değil.
Henüz değil efendim ama...
Bunun için nedenimiz...
Lanet olsun. Geri çekil...
Lanet olsun. Onu ürkütecek.
- Lanet olsun!
- Bütün ekipler harekete geçsin.
Sizinle sonra konuşmam
gerekecek yargıç.
Lanet olsun.
Etraftan dolan Frank.
Onu buldum.
İşte orada.
Onu yakaladık.
Önünü kesin!
İşte orada.
- Hey, geri gel!
- Halil!
Halil!
Tüm birimler, kırmızı
bir aracın peşindeyiz.
Şu an Stuyvesant, Vernon
yolunda ilerliyor.
Plakasını aldınız mı?
Hayır. Ama bu hamleyi
sevmeniz gerekecek.
Plaka yok.
Aracı bulmuşkar. Üstünde
parmak izi yok gibi.
- Aracın kimliği?
- Çalıntı. Plakası sahte.
- Peki ya saç ya da fiber?
- Laboratuara gidiyor.
Kırmızı kitaptaki adamı
kontrol ediyoruz.
İyi iş Mike.
Floyd Rose.
Hadi Floyd.
Buna inanmayacaksın.
Kim geldi tahmin et.
Nasıl geçiniyor Floyd?
İçinde en az iki kişi var.
Köpeğiyle yürüyen
şu adamı görüyor musun?
İşini bir saat önce bitirdi...
...ve hala dolaşıyor.
Bir zamanlar öyle bir
köpeğim vardı.
Onun köpeği değil.
Onlar casus.
Köpek CIA için mi çalışıyor?
Tüm ekipler rapor versin.
Burası ekip bir.
Gitmeye hazırız.
- İki hazır.
- Ekip üç hazır.
Pekala, gidelim.
Federal ajanlar.
FBI!
Ellerini başının arkasına koy.
Merhaba. Sanırım delik
açmasını biliyorsunuz.
Olduğun yerde kal.
Merhaba.
Elise.
- Ona dokunmadım.
- Sahi mi?
Onu gözetim altında tutacağız.
Onu neyle suçlayacaksın?
Şehirde dolaşmakla mı?
Onunla ilk önce ben
konuşabilir miyim?
Sanmıyorum, Elise.
Bu hayatta olmaz.
Biliyor musun Hub...
Sana Hub diyebilir miyim?
Evet, diyebilirsin.
Keşif gezisini berbat
etmemiş olsaydınız...
...paranın izini sürebilirdik.
Sen ne dersin Halil?
Bizi arkadaşlarına götüreceksin.
Hangi arkadaşlara?
Onu götür.
Hangi arkadaşlara Elise?
Benim için neyin var?
Hadi. Benimle bir şeyleri paylaş.
Beni aydınlat. Bana şimdi
ya da merkezde söyleyebilirsin.
Bir tek telefonla onu alabilirim.
Numarayı biliyorsun.
Benim dediğim...
Sessiz kalma hakkına sahipsin.
Avukat tutma hakkına sahipsin.
Hadi.
Neden buradan başladığını
biliyor musun?
Bu nasıl bir
fırtınaya dönüşebilir?
Adam kaçırma, adaleti
engelleme, saldırı.
Onu buradan götürün.
Burada yaptıklarını seviyorum.
Arkada rahat mısın Elise?
Araba tutmaz öyle değil mi?
Kelepçeler çok mu sıkı?
Sarp dağlar değil mi?
Şii mi sünni mi?
Wow. Gerçekten iyisin.
Gerçekten iyi.
Burada neler oluyor, Elise?
Boya bombası bir uyarı mıydı?
Beyrut'taki Amerikan Üniversitesi.
79'la 82 arasında oradaydım.
Ciddi olamazsın.
Babam ekonomi dersleri verirdi.
Henry Kraft.
Şehirde teröristlerin
hücre evi var mı?
Ne büyük bir trajedi.
Orada büyümek cennette
olmak gibiydi.
Egzotik Paris gibi.
Değil mi Frank?
Evet, Rikers Adası da
çok egzotiktir.
Orada kadınlara na
yaptıklarını biliyor musun?
Evet.
Tamam.
Frank burada.
Hadi.
3 erkek, kesinlikle silahlı...
Ve bu sefer hala otobüsteler.
İletişim yok mu?
Hayır, bu tuhaf.
Oradalar.
Sadece oradalar. Tamam.
Bak bakalım otobüs sürücüsünün
telsiz frekansını bulabilecek misin.
Onlara telefonla ulaşmaya
çalışayım mı Frank?
Evet?
İki tane DAT telefonu alın.
Emniyet kiti ile birlikte.
Mükemmel.
arabulcuu oraya gidiyor.
İki de teknisyen alın.
Ses istiyoruz.
Otobüste çocuklar var.
Altı çocuk.
Bu konunun üstünde
çalışmalıyız değil mi?
Orada neler oluyor?
Kızı dışarı çıkarın.
Başka otobüs
kaçırmadılar değil mi?
- Hey, benimle konuş.
- Şimdi konuşmak ister misin?
Bu adamlar gerçekten telikeli.
Öyle mi? Nereden biliyorsun?
Brooklyn'de hücre evi var mı?
Evet.
Bu mavi otobüs bir uyarıydı.
Evet. Korkarım bu sefer
otobüsü patlayacaklar.
Otobüsü patlatacaklarını
nereden biliyorsun?
- Bilmiyorum.
- Bilmiyorsun.
Hiçbir şey istemediler değil mi?
Sürücünün ismi Larry Kaiser.
Adamların göğüslerinde
patlayıcılar olduğunu söylüyor.
Otomatik silahları varmış ve
arapça konuşuyorlar.
Arabulucu nerede?
Tünel 20 dakika ilerde.
Köprüler üstünde çalışıyorlar.
Cihaz hakkında başka
bir şey söyledi mi?
Tuşlarla kordonlardan
söz etti mi?
Bir şey söylemedi.
Oh.
Oh, Tanrım.
Buraya uzlaşmaya gelmediler.
Yani?
Kameraları bekliyorlar.
Herkesin seyretmesini istiyorlar.
Tetikçiler yerlerinde mi?
Evet.
Onları kullan.
Adamları şimdi öldür.
Bak, oynadığın oyunu
kaybedebilirsin.
Küçük oyunu mu büyük oyunu mu
kaybetmek istersin?
İşaretleyici adamım var.
Temiz atış için bekliyorlar.
Telefonu bana ver.
Alo, Larry.
Benim ajan Hubbard, FBI.
Bu işi bizim yöntemimizle
halledeceğim.
evet. Burada çeviri
yapabilecek bir adamımız var.
Ama sakin olmalısınız.
Pekala. Onları telefona ver.
Merhaba.
Benim adım Anthony.
Ekibin lideri olmadığımı
bilmenizi istiyorum.
Herhangi bir anlaşma konusunda
hiçbir yetkim yok.
Taleplere yanıt veremem.
Orada bir şeye ihtiyacınız var mı?
Sağlık malzemesi gerekiyor mu?
Yardıma ihtiyacı olan var mı?
Anlayıp anlamadıklarını
bile bilmiyorum.
Bak, benimle konuşmak
istemeyebilirsin...
...ama beni dinlemeye
istekli misin?
Amacınız ne olursa olsun,
davanız ne olursa olsun...
...çocukları bu işe
bulaştırmayın.
Sizden rica ediyorum...
Lütfen çocukları bırakır mısınız?
Lütfen.
Teşekkür ederim.
Çok teşekkür ederim.
Bu jestinize minnettarım.
İstediğinizi almanın
en iyi yolu...
...mantıklı olduğunuzu
herkese göstermektir.
Bunu hareketlerinizle
göstereceksiniz.
Bunu takdir ediyorum.
Bu taraftan çocuklar.
Devam edin.
Şimdi biraz daha konuşmalıyız.
Gördüğün gibi silahsızım.
Silahım yok.
Şunu teklif ediyorum.
Bu insanları bırakın. Onların
yerine ben geçeyim.
Böylece gelen pizzaları nasıl
paylaştıracağınızı...
...ya da tuvalete girip çıkan
insanları düşünmezsiniz.
Bunun gibi şeyler.
Size garanti veriyorum.
Polis, FBI ve diğer ajanlar
ortadan kaybolacak.
Şimdi camdan bakarsanız...
...helikopterlerin uzaklaşmaya
başladığını görebilirsiniz.
Sessiz kalmanızı bu teklifi
düşüneceğiniz şeklinde yorumluyorum.
Neden en azından
yaşlıları bırakmıyorsunuz?
Bu yaşlı insanlar uzun süredir
ayakta dikiliyor.
Neden onları bırakmıyorsunuz?
Çok teşekkür ederim.
Biz sadece...
Amerika Birleşik Devletlerinde
teröristlerin en büyük...
...saldırısı son 5 yıldan...
...bu yana ilk kez bu sabah
bu sitede gerçekleşti.
Bugün Beyrut Brooklyn'e geldi...
Oklahoma City'de 25 kişinin
hayatını kaybetmesinden bu...
...yana teröristlerin
gerçekleştirdiği en büyük saldırı.
Yetkililer ölenlerin isimlerini...
...basına vermekten kaçınıyor.
Şu ana dek bu saldırının...
...sorumluluğunu üslenen olmadı.
Yetkililer yorum yapmaktan
uzak duruyor.
Şimdiden soruşturma başlatıldı.
Pekala. Herkes otursun.
Gözetimciler.
Arap toplumunun
liderleriyle konuştuk.
Onlardan bu konuda
tam destek aldık.
Bu ülkeyi bizim kadar seviyorlar.
Suçluların bir an önce adalete...
...teslim edilmesini istiyorlar.
Bunu söylememe izin verin.
Bu ülkeyle ilgili kötü
bir söz söyleyen herkesi..
...her topluluğu her öğrenci
organizasyonunu, her örgütü..
...yakından tanımak istiyorum.
Onları tanımak istiyorum.
Bunun için elindeki tüm...
...kaynakları seferber
etmeni istiyorum.
O adamın araştırılmadık
yanını bırakmayın.
Onu zor duruma düşürecek...
...her tür bilgiye
ulaşmaya çalışın.
Bu adamların tüm
sırlarını açığa çıkarın.
Ne gerekiyorsa yapın.
Sonuç istiyorum.
Ailelerinizi arayın.
Birer uyku tulumu bulun.
Bu iş bitene dek kimse
buradan ayrılmayacak.
Kimsenin dolaştığını
görmek istemiyorum.
Koşsanız daha iyiolur. Ne?
- Mike.
- Evet.
Kimlikleri tespit ettin mi?
Hiçbirinin kimliğini
tespit edemedik.
pekala. Oklahoma City.
İlk 24 saat elinizdeki
tek 24 saattir.
Elinizden geleni yapın.
Bana paradan söz edin.
Amerika'yı bombalamak istemiyorum.
Amerika'yı sevdiğini söylüyor.
Güvenlik servisinden
uzaklaşmak istemiş.
Bana paradan söz et.
Üzgünmüş.
Kötü bir şey yaptığını
bilmiyormuş.
Bana paradan söz et!
Kuzeni onu biriyle tanıştırmış.
Adam ona 200 dolar sözü vermiş.
Bir valizi Brooklyn'deki bir
adrese götürmesini istemiş.
Budalanın tekiymiş.
Brooklyn'deki her bina
sahibiyle...
...bu konunun
konuşulmasını istiyorum.
Otellerle, motellerle konuşulsun.
Nakit kullananlarla.
Amerika'da sadece onlar
nakit kullanır.
5 kurbanın kimliğini tespit ettik.
6 kişilik bir ekibe
ihtiyacım var.
Ona para yatırdım. Bunu hak
etmeye başlamasının zamanı geldi.
Kısıtlamalar umurumda değil.
ATM ve banka yakınlarında
bulunan tüm güvenlik...
...kameralarının kayıtlarını
izlemek istiyorum.
Amman'la burası
arasındaki saat farkı nedir?
Yedi saat.
87 numaralı otobüste
kullanılan sentetik patlayıcı.
Ordu barakalarındakine benziyor.
Şu ana dek neler bulduk?
Bütün parçaları laboratuarda
analiz ediyoruz.
Gerçek zamanlı video
istiyorum.
Yüzlere ihtiyacım var,
seslere değil.
Burada 2 milyon dolarlık
bir ödülden söz ediyoruz.
Sonraki 10 hedefin
listesini istiyorum.
Interpol'den araştırın.
- Dış bağlantı var mı?
- Şarapnel parçası bulduk.
Otobüsteki metalle aynı olup
olmadığını araştırmalıyız.
Laboratuar biz bunu öğrenene
dek açık kalacak mı?
24 saat. İşin mi var?
Şu karmaşaya bak.
Affedersiniz efendim.
Onu buldum.
Bu olasılıklar listesi.
Ve bu da hedef.
Ali Waziri.
Bayanlar ve baylar...
Ali Waziri ile tanışın.
87 numaralı otobüsün
bombacılarından biri.
Bu grubu izleyerek
Ram Allah'a ulaşabiliriz.
Bu batı bankası batı yakası değil.
Sizler Nebraska'dan gelip
bize katıldınız. Tina.
Adamın iniş kartını çektik.
3 gün önce Frankfurt'tan
buraya geldiğini biliyoruz.
İhtiyacımız olan şey buraya
gelişiyle bombalama olayı...
...arasındaki sürede
ne yaptığını bulmak.
Bütün işbirlikçilerini
bulmamız gerekiyor.
Hepsinden öte adreslere
ihtiyacımız var.
İşte bu işin sorumlusu.
Ali Waziri terörist listesinde
yer alanlardan biri.
Ülkeye nasıl girmiş?
İşte burada.
Öğrenci vizesi. J 1.
- Orijinali nerede?
- Büyük olasılıkla pasaportunda.
- Pasaport nerede?
- Binlerce parçaya ayrıldı.
- Kopyası nerede?
- Güvenli bir yerde.
Tel Aviv'deki Amerikan
konsolosluğunda olabilir mi?
Her şehirdeki her
elçiliğe yasal başvuru...
...yapılmış olabilir.
Onlara telefonla ulaşın.
- Seni laboratuardan istiyorlar.
- O vizeyi istiyorum.
Bu pamuk...
Saf mısır pamuğu.
Adamlar Mısırlı mı diyorsun?
Hayır. Benim dediğim...
Bunu cenazelerinde
kullanırlar.
Adamın üstünde kefen vardı.
- Gerçek kefen bezi.
- Bu doğru.
Yeni arkadaşımızla biraz
sohbet edeceğim.
Tek telefon edip buradan
gittiğini sanıyordum.
O telefonu etmedim.
Neden?
Sen iyi misin?
Evet.
Kulaklarım biraz uğulduyor.
Bilmediğim şeyi bilmeliyim.
Evet. Hayat çok kısa.
Aç mısın?
Sipariş mi veriyoruz?
Cenaze töreni son adımdır.
Bu törende cenaze temizlenir.
Daha sonra...
Ölünün vücudu yıkanıp kefen
beziyle sarılır.
Bu gördüm. 60 dakika.
Bana bilmediğim bir şey söyle.
Mart ayında, geçen yılki ordu
barakalarının bombalanmasından...
...sorumlu olan adamı
bulduğumuza inanıyorduk.
Ağustosta adam gönderildiği
yere, Lübnan'a döndü.
Kim göndermişti?
Anlıyorum.
Adamın adı
Şeyh Ahmet Bin Talal.
Iraklı. Dini liderlerden biri.
Kendisini Tanrıya
adamış olanlardan mı?
Hmm.
Neden bu gerçeği görmezden
geldiğimizi anlamıyorum.
Hükümetimiz de bu adam
kaçırma işinin içinde.
Ama neden bize haber verilmiyor?
Adam hala sorguda. Kamuoyu
önüne çıksın istemiyorlar.
Ya onun takipçileri?
- Onlar kendilerini adayanlar.
- Anlamı?
Bu oyunda kendisini
en çok adayan kazanır.
Hub. Affedersin.
Bu adamın resmini yaptık.
Halkım...
Kalanların sonuncusu.
İsmi Samir Nazhde.
Brooklyn Üniversitesindeki
Arap öğrencilerin öğretmeni.
Ali Waziri'nin öğrenci vizesi
almasına en çok yardım eden kişi.
Şunu dinle...
Kardeşi Tel Aviv'deki bir sinema
salonunu havaya uçurmuş.
Onu yalnız bırakmayı
düşünüyor olabilirsin.
Bunu neden düşünelim?
Onunla bir polis gibi
oynayabilirsin.
Ve onu enseleyebilirsin.
Ya da onu fişleyip büyük balığa
gitmesi için serbest bırakabilirsin.
Sen fişliyorsun adam
bombacılar için vize alıyor.
Yakala ve bırak
taktiğini duymuş muydun?
Mm-hmm. Adam ilk uçakla
Tunus'a gitti.
Hub.
Hub, tam zamanı.
- Onun işini bitir.
- Hadi.
- FBI.
- FBI. Kıpırdama.
Hey, hey! Ow!
Uhh!
Samir Nazdhe...
İsmim Frank Haddad.
Federal ajanım.
87 numaralı otobüsün bombalanması
eyleminde yer aldığına inanıyoruz.
Siz deli misiniz?
Ali Waziri'nin
işbirlikçisi miydin?
Bu isimde kimseyi tanımıyorum.
Onun öğrenci vizesini almışsın.
Bu başvuruları görevim
gereği imzalarım.
Yüzlercesini imzalarım.
Nasıldır bilirsiniz.
Herkes Amerika'ya gelmek ister.
İntifada sırasında 2 yılını
İsrail hapishanesinde geçirmişsin.
Evet. Ama hapse girmeyenler
sadece sizin gibi kadınlardı.
Ay!
Frank.
Özür dilerim.
Aile meselesi.
Merkeze gideceksin arkadaşım.
Bana zarar veremezsiniz.
Haklarımı biliyorum.
INS'ye karşı gelmek
federal bir suçtur.
Bir kişilik rezervasyon lütfen.
Samir için arama iznine
ihtiyacımız var.
Samir.
Frank, bırak senin
için konuşayım.
Bir daha bir tutsağa
vurursan rozetini alırım.
Bir gün sana...
...onun halkının 75'te köyümde
ne yaptığını anlatırım.
Pekala. Bunu sonra
konuşuruz.
Bunu bir daha yapma tamam mı?
Şimdi eğlenceki bir şey
söyleyebilen biri gibi davran.
Bazıları seyrediyor.
Hey, bu sefer bana bu oyunu
oynayabilecek birini bul.
Ve Samir için poligraf ayarla.
Elimizde ne olduğunu
hala anlamış değilim.
- Bunu mu demek istiyorsun?
- Evet.
Girdilerini koruyoruz değil mi?
İşte senin girdin.
O senin Joe...
Senin için çalışıyor,
Ondan sen sorumlusun değil mi?
Bazen bir milliyetçi
olmanın yanısıra bir...
Filistinli olmak
profesyonellik gerektirir.
Çok çekici bir iştir.
Yani o senin Joe, tamam mı?
Benimki, seninki.
İsrailliler. Suudiler.
Bugün ya da başka zaman.
Orta doğudaki herkes...
...bir başkasıyla yatıyor.
Başkalarıyla mı yattığını
söylüyorsun?
- Sadece profesyonel anlamda.
- Yani paylaşıyoruz.
- Hayır.
- Hayır mı?
INS'yi ara.
Durumunu kontrol etsinler.
- Bunu yapmana izin veremem.
- İzin veremez misin?
Senin bu insanlarla ne
ilgin var?
Samir bir ara benim önemli
projelerimden biri olmuştu.
Onunşa sadece ben
anlaşabilirim.
O adamın çok iyi
bağlantıları var.
- INS'yi ara Frank.
- İçeri girmek ne kadar zor?
İçerdeki kaynaklarınız
ne kadar iyi?
Hamas'ta kaç adamınız var?
Keşif yapılmamış.
Bu konuda bilgisizsin.
Günlük raporlar ve telefon
kayıtları var.
- Transkriptleri görüyorum.
- Sorun değil.
- Onu alıyorum.
- Onu paylaşıyoruz.
- Konuştuğumuzu bilemez.
- Ona söylemeyeceğim.
- Ya Poly'ye?
- Asla.
Tamam.
Bırak uçsun, Frank...
Aöma tabağımda biraz yiyecek
istiyorum. Beni anlıyor musun?
Benim için başka
sürprizlerin var mı Elise?
Bu gece yok.
Biraz uyuyacağım.
Bana vurmasına
nasıl izin verdin?
Gelecek sefer ukalalık
yapmaya kalkma.
Bana ne yapacağımı söyleme.
Bu konuşmayı yeniden
yapmak zorunda mıyız?
Sence?
Bana yardım etmen gerekiyor.
Her zamanki gibi
güçlü olman gerekiyor.
İkimiz için.
Samir, bana bak.
Bana bak.
Hadi.
Evet, Frank?
Bilirsin bazıları
kamplarda yaşayamaz.
Kardeşim için her zaman
ölümden farksızdı.
Sadece filmler için yaşardı.
Sonra bir şeyh geldi
ve ona Allah için...
...ölmesinin güzel
olacağını söyledi.
Bu işi yaparsa ailelerimizle
ilgileneceklerini söyledi.
Yedi bakireyle birlikte
cennette yaşayacaktı.
Yani...
70.
Kardeşimin...
...inanmaya çok ihtiyacı vardı.
Böylece göğsüne 10 dinamit
lokumu bağladı ve...
...o sinemaya gitti.
Ve sonra ben VIP oldm.
Bu çok karmaşık konu.
Peki kime ihnaet etmekten
korkuyorsun?
Bu insanları tanıyoruz.
Tek amaçları bombalamak.
Yeniden inşa etmek istediğiniz
Filistin için m, savaşıyorlar?
Sizi kullanıyorlar.
Siz de bizi kullanıyorsunuz.
Herkes Filistinlileri kullanıyor.
Hey, küçük konuşmaları
rapor haline getiriyor musun?
Peki ya beni becerme konusunu?
Bunun için özel izin almalıyım.
Canları cehenneme.
İçerde beklememi söyledi.
Günaydın. Bill Devereaux.
Kim olduğunuzu biliyorum.
82 ile birlikteydim...
Hava üstü. Biliyorum.
O sıralar 173. tümendeydim.
Tanrı, görev, onur, ülke...
Hatırladın mı?
Başkentte, Wall Street ya da
Hollywood'da son on....
...yıldır buna benzer
sözcükleri hiç duydun mu?
Sizi New York'a hangi
rüzgar attı general?
Başkanın endişeleri.
Bunun için endişe ediyor.
Başkanla tanıştınız mı?
Hayır, tanışmadım.
Gazetelerden takip ediyorum.
Terörizm yüzünden endişe
ettiğini biliyorum.
Görevine bağlı bir adam
olmasına rağmen...
...başkan orta doğu
ya da terörizm hakkında....
....hiçbir şey bilmiyor. Elindeki
kartları ben yazmıyorum.
Poposunu korumak
konusunda bir uzman.
Evet, biliyorum.
Sanırım buraya sadece bir
fincan kahve içmeye gelmediniz.
Sanırım doğru iz üstündeyiz.
Ben de başkana bunu söyledim.
Ordu büyük ve yeşil
bir polisiye makine değildir.
Başkana polisle yetinmesi
gerektiğini tavsiye ettim.
Desteğiniz için minnettarım.
Buraya bu iş için
gelmediğinizden eminseniz...
Bana Şeyh Ahmet Bin Talal
hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Sadece eski bir haber olduğunu.
Bombacılar onu bırakmamız
için iki mesaj gönderdi.
Onu bırakamayız.
Ulusal politikamıda teröristlerle
uzlaşma olmadığını biliyorum.
Onu bırakamayız çünkü
o bizim elimizde değil.
Asla olmadı. Son haber alma
kaynağımız öldüğünü bildirmişti.
CIA böyle düşünmüyor.
ClA Berlin duvarının
yıkılacağını da bilemedi.
...duvarın taşları kafalarına
düşmeye başlayana dek.
- Haber kaynağın kim?
- Elise Kraft.
Bir kadın orta doğuyu
asla anlayamaz.
Bu aramızda kalsın,
Elise Kraft bir şeyhin...
...aynı isimle başka işler
yapabileceğini de bilmiyor.
Bunu takdir ediyorum.
Hub, ipucunu takip ettik.
Bu ne güzel bir sürpriz.
- Nasılsın?
- Merhaba General.
Sizi yeniden görmek ne güzel.
Lütfen, sözümü kesmeyin.
Bina sahipleri.
Durum katı görünüyor.
Yolunuzdan çekilmem
gerekiyormuş gibi.
İşinize dönmeme izin vermem
gerkeiyormış gibi ajan.
Bir şeye ihtiyacınız olursa
nerede olduğumuzu biliyorsunuz.
Teşekkür ederim.
Yeni arkadaşlar mı ediniyorsun?
Bundan sonra iki saat değil
iki dakika bile ayrı olmaz.
Her an ayrılabilirler.
Frank başka bir arama
izni için uğraşıyor.
Bunu anlamıyorsunuz.
Bu adamlar profesyonel.
12 yaşından itibaren...
...sizin gibi insanların
beyinlerini yıkıyorlar.
Hatta senin gibilerin.
Hub, bunun seninle
bir ilgisi yok.
Bu yasalara aykırı.
Akşam okuluna gitmiş olman...
...ya da iyi bir derece
almış olman...
...seni Sir Thomas yapmaz.
Dosyalarımı kontrol etmiş olman...
...seni benimle ilgili
bir uzman haline getirmez.
Onları kaybetmek
istediğimi mi sanıyorsun?
İnsanları kaybetmek
istediğimi mi sanıyorsun?
Onları uygun şekilde
düzene sokmazsam...
...iki saat içinde sokakların
altını üstüne getirirler.
Platünyum ya da dinamit bulmak
benim umurumda bile değil.
Bütün bunlar benim
umurumda bile değil.
Arama izni olmadan
dolaşıyorlar, anlıyor musun?
Onların da arama izni var...
Tanrıdan aldıkları izin.
Ölmeye hazırlar.
Sizin yasalarınız bu insanlar
için bir şey ifade etmiyor.
Amerikan vatandaşlığınızı
kontrol ettim.
Dosyanızı da gördüm.
Soğuk savaş sona erdiği
için üzgünüm.
CIA ile olan ilişkilerinizin
bitmesine de üzüldüm.
Afganistan ya da Rusya
ya da başka bir cehennemde...
....rahat hareket ettiğinizi
ben de çok iyi biliyorum.
Ama burası ortadoğu değil.
Sahi mi?
Tamam.
Otobüsteki adamlar.
Bunu biliyorum.
Ne diyorlar?
Burada bir fincan kahve
bulmamın ne kadar...
...zor olduğunu söylüyorlar.
3 ses ayırt ettim.
Sende ne var?
3 kişi gibi görünüyor.
Mikro dalgamız olsaydı
bundan emin olurduk.
CIA'nin mikrodalgası var.
Bu nasıl olacak?
3 kişiler.
Sabahtan beri TV seyrediyorlar.
Pizza yiyorlar.
Sadece pizza yiyorlar.
Pizza.
Pizza.
Değiştirmek mi istiyorsun?
Hayır. Yere bırak.
Duymadın mı? Bu şehirde
suç oranı yüzde 7 azaldı.
Yaşasın pizza!
FBI! Eller yukarı!
Silahları bırakın.
FBI! Kıpırdamayın!
Aah!
Rapor!
- 2 yukarıda.
- 3 yukarıda.
Burası temiz.
Herkes iyi mi?
- Biz iyiyiz.
- Güzel. Siz iyi misiniz?
Evet.
- Orada işler ne durumda?
- O bir yok edici.
- Mike?
- O öldü.
Elise?
Gitti.
Hub. Göz at.
Her parçası burada.
Kordonlar. Semteks.
Tıpkı otobüsteki gibi.
ONları bulduk.
Bugün 3 adamın öldürüldüğü
rapor edildi.
FBI ile kısa bir çatışmanın...
...ardından Brooklyn'i
sessizlik kapladı.
Şu ana dek herhangi
bir rapor gelmedi.
Kurbanlar arasında arapça
konuşanların olduğu da söyleniyor..
87 numaralı otobüsü bombalayanlar
oldukları rapor edildi.
FBI sözcüsü,
Anthony Hubbard.
Elimizdeki ipuçlarını
değerlendiriyoruz.
Doğru iz üstünde
olduğumuza eminiz.
Sanırım bu suçluların sokaklardan
temizlenmesi hepimizi mutlu edecek.
O zaman normal hayatımıza
geri dönebileceğiz.
Baba. Evet.
Sanırım FBI özel
övgüyü hak ediyor.
Bu krizi çok çabuk çözdüler.
NYPD'de görevi özel ajan
Tony Hubbard...
ve.... diğerlerine
teşekkür etmek istiyorum.
İşte buradayız.
Herkes içsin.
İlk sevgili Filistinli idi.
Babam çektikleri acılarla
kendilerini sevdirdiklerini söylerdi.
Oraya hiç gittin mi?
Kampları gördün mü?
Hayır, görmedim.
Son derece sıcakkanlı
konuksever insanlardır.
Öylesine korkunç bir
yerde yaşıyorlar.
Onlara karşı çalışıyorsun.
Sadece çılgınlara karşı.
Gerçek inananların tümünden
şüphelenme yanlısıyım.
Buna sen de dahilsin.
Benim fanatik
olduğumu mu söylüyorsun?
Neden Federal ajan oldun?
Dosyamı okudun. Sen söyle.
Pekala. Ben söyleyeyim.
- Katolik okulu.
- St. Raymond, Bronx'ta.
Bugünün başkanı da...
...bir şeyleri değiştirmek için...
...çok çalıştı.
Sistemi değiştirdi.
rah-rah-rah.
Ne?
Neye inanıyorsun?
- Ne gibi?
- Doğru ile yanlış gibi.
Doğru ile yanlış arasındaki
farkı söylemek kolaydır.
- Öyle mi?
- Evet.
Zor olan doğru ile yanlış
arasında seçim yapmaktır.
- Ben sadece...
- Tamam.
Hayır. Bazı şeyleri daha
iyi yapmak istiyorum tamam mı?
Beni boş ver.
- Elise.
- Frank. Merhaba.
Bize bu işten söz et.
Hadi. Domuzlar körfezi.
İzci kızlarla birlikte
sahildeydin.
Bu tarzı seviyorum...
Sovyetker Birliği dağılmış
rolünü oynuyorsunuz. Zekice.
Evet, doğru.
J. Edgar Hoover
bir giysi giymişti değil mi?
Lübnanlı erkekleri seviyorum.
Hadi. Dans edelim.
Hadi, Hub. Benimle dans et.
Tabi.
Bu senin karın.
Oh.
Tanrım.
Kendimi lisede gibi hissediyorum.
Evet. Ama partideki
kavalyemde silah yoktu.
Samir'in son listesi nedir=
Onun vizesini onayladığı
kişilerin listesini istiyorum.
- Bunu yapacağından emin değilim.
- Sahi mi?
Bir zamanlar bu gizli
adamın haber kaynaklarıyla...
...yakından
ilgilendiğini biliyordum.
O sabit bir haber kaynağı.
Karşı tarafta yer alabileceği
olasılığını hiç düşündün mü?
Bence bu kadarı biraz fazla.
Kendinden eminsin.
Sadece yatakta.
Bu bir Broadway tiyatrosu.
Orada insanlar da oyuna
müdahele edebilirler.
Her yer cesetlerle dolu.
Yardım edin!
İçerde tuzağa düştüler.
Hiçbir grup
sorumluluğu üstlenmiyor.
Bombalama olayını henüz
üstlenen çıkmadı.
New York sosyetesinin
en zengin ve en görkemli...
insanlarından bazıları
dün gece gösteri salonunda...
...patlayan bir
bomba sonucu öldü.
Kurbanların listesi değişebilir.
Aralarında şehrin
entelektüel isimleri de yer alıyor.
Bu iş için elimizdeki tüm...
...kaynakları seferber
ettiğimizden emin olabilirsin.
New York City
geçen haftaki olaylar...
...yüzünden diz çökmüş durumda.
Satışlar yüzde 72 azaldı.
Öfke suçlarının yüzdesi
bir anda arttı.
Ve FBI en azından şu an için...
...bu korkuyu gidermeyi
başaramamış gibi görünüyor.
Bir zamanlar hareketli olan caddeler
şimdi erkenden sessizliğe gömülüyor.
Bu insanların ülkemize
girmelerine neden izin veriyorlar?
Adamlarımın oraya çıkıp
bu karmaşa arasında...
...boy göstereceklerini
sanıyorsan delisin demektir.
Haber alma komitesi...
...bugün özel bir panel düzenledi.
New York City'deki son
durumu gözden geçiriyorlar.
Bu gece saat 10:00'da.
USA'de terörizm.
En kötü tepki korku
ile verilen tepkidir.
İç işleri bakanlığı
listesinde yer alıyorsanız...
...bu ülkeye
giremeyeceğinizi söylüyor.
Ali Waziri'nin listede olmadığını
söyledim. O da ülkeye girdi.
İç işleri ne dedi?
- INS'yi aramamı söylediler.
- INS ne söyledi?
İç işlerini aramamı söylediler.
Tanrım!
Bu toplantının amacı...
...şehrimizi güvenli
bir hale getirmek.
- Sizin departmanınız...
- Benim departmanım mı...
Üzgünüm ama ellerimizi
kaldırmamız gerekecek...
Soru sormadan önce el kaldırın.
Evet efendim?
- Howard Kaplan, INS.
- Nasılsınız?
İyiyim. Şehirdeki her
etnik vizeyi inceledik.
Ve onların kaynağını izledik.
- Danny?
- Onları bulup konuşacağız.
- Ya çevirmenler?
- Kaç kişiden söz ediyoruz?
1600 ya da daha fazla.
- 1600 mü?
- Evet öyle.
1600 kişiyi nereye koyacaksın?
Danny, yavaş ol tamam mı?
Evet efendim.
JFK ve La Guardia'daki
askeri birimler ne oldu?
Bunun için hazır
olduğumuzu sanmıyorum.
Bunun o suçluları
durduracağını sanmıyorum.
Arap nüfusunu koruma
konusu ne olacak?
Dışarıda öfke giderek artıyor.
Ben Arapları temsil ediyorum.
Halkımın şu zor anlarda
çektiği acının...
...adilce olduğunu düşünmüyorum.
Bizler bu ülkeye bağlılığımızı
göstermiş insanlarız.
Bunu takdir ediyorum.
Teşekkür ederim.
Bugün burada olan herkese
teşekkür etmek istiyorum.
Hepimiz için son derece...
...güç anlar.
Londra, Paris, Atina, Roma...
Belfast, Beyrut...
Terörizmle boğuşan ilk
şehir biz değiliz.
Tel Aviv'de...
Tel Aviv'de önceki gün bir
markette bomba patladı.
Market açıktı ve içi
insan doluydu.
Burası New York City.
Bunun üstesinden gelebiliriz.
Aman Tanrım.
Bu Watley School.
Çocuk yok.
Annelerden biri silah taşıyormuş.
Adamlardan birini silahıyla vurmuş.
Adam kadını öldürüp
sonra da odaya kilitlemiş.
Yaralı çocuk var mı?
Bilmiyorum.
Masada.
Uzaktan kumandalı mı yoksa
saatli bomba mı olduğunu bilmiyorum.
Olduğun yerde kal.
Cihaza biraz daha
yaklaşabilir misin?
İşte orada. Ona odaklan.
Uzakan kumandalı.
Telsiz kontrolü var.
Medyanın burada ne işi var?
Frekansımızı izliyor olmalılar.
Hava sahasını temizlemeleri
için FAA'yi arayın.
- Pekala.
- Hemen yapın.
Burası NYPD.
Şu kuşları buradan gönderin.
Hub.
- Herkes dışarı.
- Biraz yardım gerekiyor.
Pekala. Hadi.
Ya bu tehditlere yanıt vereceğiz..
...hem de bir an önce...
...ya da gelecek hafta bütün
dünyada 100 olay daha olacak.
İyi fikir, General.
Neden bu işin ardındaki
kişiyi bulmuyoruz?
Bana bu biraz yasaları
zorlamak gibi geliyor.
Bizim görevimiz bu değil.
Bu işin ardında hangi ülkenin
olduğunu bulmaya ne dersin?
Ya Libya, ya İran, Irak
ya da Suriye.
Bir harita alıp bu soruyu sor.
Sadece tepki vermemiz
gerektiğini biliyorum.
Mükemmel fikir.
Bunu nasıl yapacağız?
Kim olduklarını öğrenip
onları bombalayacağız.
Ya kim olduklarını bulamazsak?
Belirsizlikten nefret ederim...
Ama sonucu hızlandırıyor.
Önce bir otobüs sonra gösteri
salonu. Sırada ne var?
Ulusal muhafız
göndermeye ne dersin?
Ulusal muhafızlar ayaklanmaları
kontrol altına almak için...
...gönderilir. anti
teörist savaş için değil.
Öyleyse orduyu gönderin.
Planı biliyorum.
Yasal doktrinler mevcut...
Ordu kendi halkımıza
sırt çeviremez.
Bunu isteyen yüzde kaçık
bir kesim. Yüzde 35 mi?
Başkan böyle bir
açıklamada bulunursa...
Başkan Lincoln martial
yasasını 1862'de açıkladı.
Son değişimi o başlatmıştı.
Daha sonra bu yasa
anayasaya girdi.
Ex parte Millegan.
Kasımda seçimim vardı.
Birleşik Devletlerin
eski parlamenteri.
Bunları pazar talk
show'larına sakla.
Başkanın uçağı 2
saat sonra inecek.
Ona bir açıklama
yapmak zorundayız.
ASPCA kurallarını uygulayıp
sokak köpeğiyle mücadele edemezsin.
Daha büyük ve daha güçlü olan
kendi köpeğinin kayışını bırakırsın.
General?
Ordunun görevi bu değil.
Bana güven. Bir Amerikan şehrinde
orduyu görmek istemezsin.
Bunu halletmen ne
kadar zaman alacak?
Başkan savaş konusunda harekete
geçene dek bir şey yapamayız.
Bunu anlıyorum, General.
Şu an için bu emrin
verildiğini varsayalım.
Başkan bu emri verdikten
12 saat sonra...
10700 askerle birlikte...
24 saat içinde yabancı bir
ülke toprağına ayak basabiliriz.
Askerlerimizi büyük
bir hızla oraya sevk edebiliriz.
Özel güçleri, Delta'yı...
APC'yi, helikopterleri, tankları...
ve elbette M-16A-1
saldırı tüfeklerini.
Sizler askerlerin elinde
bu silahları görene dek...
...dışarıda bazı şeyler
için çok geç kalınmış olabilir.
Durum daha kötü daha
korkutucu olabilir.
ve VFW gösterisinde
hata yapılmayacak.
Bilmenizi isterim...
General Devereaux ordunun resmi
politikasından söz etmiyor.
Polisiye bir operasyon
kabul edilebilir.
Haiti ve Somali'de
yaptığımız gibi.
Hata yapmadan.
Düşmanı avlayacağız.
Düşmanı bulacağız...
Ve düşmanı öldüreceğiz.
Ve ACLU kartı taşımayan
birinin ölmüş bir...
...bir adamdan hiç
farkı kalmayacak.
Ben de bunun için sizi
teşvik ediyorum.
Size görev veriyorum.
Bunu bir seçenek
olarak düşünmeyin.
Başkanın ne
diyeceğini biliyorum.
Bu yüzden bu iş için
en uygun adamsınız.
Sizi Anthony Hubbard'la
tanıştırmak isterim.
Brooklyn'deki yer
ekibimde görevlidir.
Ekibi ilk hücre evini
açığa çıkarmayı başardı.
Otobüse düzenlenen
saldırıdan 36 saat sonra.
Teröristleri okuldan çıkaran
adam da kendisidir.
Hub.
FBI'nın işi...
...yanıt vermektir.
Ordunun işi.... savunmaktır.
Ordunun başındaki kişiyle...
...soruşturma becerimizi bu
görev için birleştirebiliriz.
Bu durum suçluların yer
altına girmesine neden olur.
Göremediğiniz bir
düşmanla savaşamazsınız.
Bence sabırlı olup beklersek...
...insanlarımızın New York'ta
işlerini yapmalarına izin verirsek...
...o zaman etkili olabiliriz.
Teşekkür ederim Hubbard.
Ben de. Sanırım bu uyarıyı
göz önünde bulundurmalıyız.
Bazılarınız Sharon Bridger'ı
tanımıyor olabilir.
Sharon gizli operasyonlarımız
için Irakta görevli biriydi.
Körfez savaşı sırasında.
Sharon?
İzin verir misiniz...
Teşekkür ederim.
Teröristlerin geleneksel
çalışma yöntemini...
...hepinizin bildiğine eminim.
Tek hücre hepsini kontrol eder.
Başını yok ederseniz
gövdesini de yok edersiniz.
Maalesef eski yöntemler
artık işe yaramıyor.
Artık her hücre kendi
görevini kendi yapıyor.
Başı yok ettiğinizde
yeni bir baş doğuyor.
87 numaralı otobüs
ilk hücre evi operasyonuydu.
Bizim inancımıza göre FBI
bu işte başarılı olmuştur.
Bu operasyonda aktif halde on
hücre evi olduğu anlaşıldı.
Tiyatro galası.
Büyük olasılıkla 3 y ada 4
hücre evi olduğunu düşünüyoruz.
Son hücre evini açığa
çıkarmamız ne kadar sürer?
Bilmiyoruz.
Bu bir trajedi.
Gerçek bir katliam.
Federal plazalardan biri
FBI anti terörist birliğinin...
...karargahı konumundaydı.
Pek çok federal ajan
orada görev yapıyordu.
Yetkililer isim
vermekten kaçınıyor.
New York tarihindeki
en kötü olay.
En yıkıcı olay...
Hiçbir şey gidenleri
geri getiremez.
Dünyanın dört bir yanında
acılı insanlar var.
Boris Yeltsin
bir mesaj gönderdi..
Şu ana dek ceset sayısının
iki yüzü bulduğu söyleniyor.
Ya bizimkiler?
Mike, Tina...
Hepsi de iş başında.
Hub.
Hub.
Ben Albay Hardwick,
Ordu haber almadan.
Albay.
Buraya danışman olarak geldim.
Ön planda yer almamaya çalışacağım.
Bunun için minnettarım.
Kaba olmak istemem.
...ama şu aşamada
yapabilecekleriniz neler?
Sizin biriminizde mi?
Şu an bizim birimin içindesiniz.
Affedersiniz.
Aracın VIN numarasını
tespit etmişler.
DMV aracın önceki gün çalındığının
rapor edildiğini söylüyor.
- Brooklyn'de mi?
- Evet.
Hub, son ceset
sayısı şimdi geldi.
600 ölü.
Arkadaşlarınız için
çok üzgünüm.
Frank, bu... Sharon.
Soy adını alamadım Sharon.
Bridger.
Nasılsın, Frank?
Daha iyiyim.
Evet...
CIA olasılıklar
listesiyle geldi.
Sanırım onları incelemeliyiz.
Hey, bu iyi fikir olabilir.
Neden Samir'den uyarı gelmedi?
- Hiçbir şey bilmiyordu.
- Pekala.
Bana söyle.
Belki ona sorarım.
Evet, cesedimi çiğnemelisin.
600 cesedi.
- O iyi adamlardan biri.
- Nasıl emin olabiliyorsun?
Çünkü operasyonda yer aldı.
Saddam Hüseyin'i yok etme
operasyonunda benim yanımdaydı.
Samir iki taraflı oynuyor.
Bizim için orada hayatını
riske attı.
Hadi. İsimlere ihtiyacım var.
Fotoğraflara ihtiyacım var.
Tarih dersine değil.
Sana fotoğraf veremem.
Elimizden gelen
her şeyi yaptık.
- Yani bir şey bulamadınız.
- Samir'i bulduk.
Samir'in onlarla
bağlantısı var mı?
- Çok az.
- Bunu nasıl yapacak?
Yapamaz. Onlar başlatacak.
- Tersi olursa?
- Bekleyecek.
Bekleyecek mi?
Neyi bekleyecek?
Daha fazla cesedi mi?
Burada yeterince katliam oldu.
Belki birkaç yeri daha havaya
uçurmalarını bekliyordur.
- Neler hissettiğini biliyorum.
- Neler hissettğimi bilmiyorsun.
Bu gece arkadaşlarımı kaybettim.
Neler hissettiğimi bilmiyorsun.
Yakında temasa geçerler.
Ne zaman? Bunu bilmek istiyorum.
Ne kadar yakında?
Neden şimdi değil?
Ne planlıyorlar?
CIA'nin casusları ne iş yapıyor?
Ne yapacağımı sana söyleyeyim.
Adamın Samir'i
merkeze götüreceğim.
Kıçına bir poligraf
makinesi bağlayacağım.
Ve ona seninle ilgili
sorular soracağım.
Sonra bu
transkriptleri alacağım.
New York Times'taki bir
arkadaşıma götüreceğim.
Kendisi bu tür hikayeleri sever.
CIA ile politik dehşet gösterileri
arasındaki bağlantıları sever.
Onun başını belaya sokarsan
elindeki fırsatı kaçırırsın.
Yani?
Karşılıklı kaybederiz.
Bunu mu söylüyorsun?
Seninle oyun oynamıyorum.
Kiminle oyun oynadığını
nasıl hatırlayabilirsin?
- 24 saat.
- ne için?
Ne için 24 saat Sharon?
Elise.
- Benim için bir şeyin var mı?
- Yeni bir şey yok.
New York City'de 3 bombalama
olayıyla karşı karşıyayız.
600 insan öldü.
NYPD ve FBI hiçbir şey
bilmiyormuş gibi.
Orduyu bu işe
sokmalı mıyız, Arianna?
Kesinlikle.
Orduyu göreve çağırmadan önce...
...daha kaç kişinin
ölmesi gerekiyor?
US ordusu halkın polisi olacak
şekilde eğitilmemiştir.
Bu yüzden FBI ve polis
teşkilatımız var.
Ordunun Brooklyn'de
dolaşmasını istemiyoruz.
Bunu değerlendirmek için
ordu ile konuşmalısın.
Burada FBI görevini
yerine getiremedi.
Bu bir saldırı.
Savaş zamanı.
Sınırlarımız içinde
başlayan yeni bir savaş.
Bu işi sınırlarımız
içinde halletmek zorundayız.
Artık düşman
sınırlarımızın içinde.
İnsanlar "Arap" sözcüğünün
"terörizm" anlamına...
...gelmediğini anlamak zorunda.
Islam bir barış dinidir.
Bu insanlar kutsal
Kur'an'a inanır.
Pek çok hayal kırıklığı yaşanıyor.
Bugün Abdül Hassama adında
bir dükkan sahibi...
...kendi dükkanında
öldüresiye dövüldü.
Başka bugün bir demeç verdi.
"En büyük özgürlüklerden biri
korkusuz yaşama özgürlüğüdür."
Özgürlüğü korumak için elindeki tüm
imkanları seferber edeceğini söyledi.
FBI bir faks daha aldı.
Ahmet Bin Talal.
Hala onun etkisi altındalar.
Adam elimizde mi?
Sana küçük bir tavsiyede
bulunayım, Steve.
Başkanla benim arama girme.
Başkan adına ben konuşurum.
Başka aksini söylemedikçe.
...Hayır. Adam elimizde değil.
General, önceki günkü
saldırıdan sonra ülkedeki...
...ailelerin yarısının çocuklarını
okula göndermediğini biliyor musunuz?
Yaşam tarzımıza saldırıyorlar.
Bu iş bitecek.
Başkan gerekli adımları
atmak için hazır mı?
Başkanın başkanlık için...
...hazırlandığını söylüyorum.
Merhaba.
Benim. Televizyonu aç.
Bekle.
Senato acil olarak toplandı.
Şu an başkanın çağrısı
üstünde tartışılıyor.
Bizim bu ülkede bir
geleneğimiz var.
Evet, anladım.
...sadece şartlar
gerektirdiği zaman...
Ama maliyeti ne olacak?
Tüm gözler New York City'de...
Son kararın terörü bitirip
bitirmeyeceği merakla bekleniyor.
Devam et.
Günaydın.
Bugün, savaş gücümüzle
ilgili bir karar alındı.
Bu şehirde ordunun görev
yapacağını bildiriyorum.
Hepiniz bunu bilin.
20'den fazla düşmanımız yok.
2 milyonluk bir
toplumdan söz ediyoruz.
Haber alma servisi Arapça
konuşmalara benzediğibi söylüyor.
Yaşları 14 ile 30
arasında değişiyor.
Hedefi 15 bin şüpheliye
kadar daralttık.
Bu sayıyı daha da indirebiliriz.
Altı ay içinde bu ülkedekilerin
sayısını bulabiliriz.
Şimdi 2 bin kişi
arasında 20'ye düştü.
Eğer o 20 kişiden biriysen...
...benzer etnik kimliğe sahip
bir grubun içinde saklanabilirsin.
Senin için kötü şans.
Sadece orada saklanabilirsin.
Ve bu toplum...
...klasik bir göçmen
toplumudur.
Pek çoğuda burada,
Brooklyn'de.
Bu işi burada bitirmek
zorundayız.
Sonra kendi işimize bakarız.
Burası fırsatlar ülkesi beyler.
Karşınıza çıkan
fırsatları değerlendirin.
Bu gece gün batımından sonra...
...tarif ettiğim tanıma
uyan her genç adam...
....tutuklanacak ve
göz altına alınacak.
Tarihi dönüm noktalarından
birini yaşıyoruz.
...Toplumun morale her zamankinden
daha fazla ihtiyacı var.
Ama düşman bizi
parçalayabileceğini sanıyorsa...
...büyük bir hata
yapıyor demektir.
Karşılarında dünyanın en
korkutucu ordusu var.
İnsanlık tarihinin bu en büyük
gücünü kullanmaya kararlıyız.
Ve yaptıklarımızın
karşılığını alacağız.
Zaman ayırdığınız için
teşekkür ederim.
Seni yeniden gördüğüme
sevindim Hub.
Senin için aynı
şeyi söyleyemem.
Buna karşı olduğunu sanıyordum.
Buna karşıyım.
Bu benim işim değildi.
Sadece emirleri mi
yerine getiriyorsun?
Tankları Brooklyn köprüsüne
yerleştirmeni başkan mı söyledi?
Vatanseverliğimi mi sorguluyorsun?
Verdiğin kararları sorguluyorum.
Burada başkanıma hizmet ediyorum.
Ulusumuzun ortak
çıkarlarını savunuyorum.
Mesleğim böyle bir
şeye izin vermiyor.
Vatanseverliğini sorgulamıyorum.
Ama sen de bir daha benim
komuta yeteneğimi sorgulama.
- Senin emrin altında değilim.
- Buna gerçekten inanıyor musun?
Etrafına bak ve bunun
doğru olduğunu söyle.
Küstah serseri.
Bugüne dek kendi sesini seven
biriyle hiç tanıştın mı?
Samir'i oyuna sürüyoruz.
Bu olaylar devam ederken mi?
Bundan korkacaktır.
Evet, korkacak.
Bütün şehir korkuyor.
Lanet olsun..Yatıştırılması
gereken bir şehir daha.
Hey, hey, hey, hey.
Sorun değil.
Onun burada ne işi var?
Dışarıda ne olduğunu
biliyor musun?
Arapları öldürüyorlar.
Buna son verebilirsiniz.
Neden söz ediyorsun?
Ordu burada.
Şu an soruşturma
merkezleri kuruyorlar.
Bodrumlarda insanlara
işkence yapıyorlar.
Sakin ol.
Buradan çıkmalıyım.
Bana yardım etmelisin.
Sana yardım edeceğiz.
Biraz daha paraya ihtiyacım var.
Tamam.
Ali Waziri adına bir
öğrenci vizen varmış.
O isimde birini tanımıyorum.
Yalancı.
Ona ne bilmek istediğini sor.
Aklını kaçırmış.
Kim olduklarını bilmiyorsun.
Kapa çeneni.
İkimizin bir
fotoğrafı var Samir.
Bu fotoğrafı hatırlıyor musun?
Bunu Brooklyn'deki her dükkanın
camına yapıştıracağım...
Ve sonra kopyalarını
West Bank'teki bazı...
...arkadaşlarıma göndereceğim.
Annen hala orada değil mi?
Bırakın beni!
Pekala. Buradan defol.
Defol!
Üzgünüm.
Hey, kimse seni
yakmayacak tamam mı?
Kimse kimseyi aramayacak.
- Senden vize almanı kim istedi?
- Aw, hadi.
Hey, Samir, sadece
sakin ol tamam mı?
Korkacak bir şey yok.
Cehenneme gitmekten korkuyorum.
Ben de.
Onun ismi Tarik Husseini.
Red Hook'taki Commerce
Street'te bir galerisi var.
Commerce Street.
Red Hook.
Canını sıkan biri olur...
...beni ara.
Bu senin kendi güvenliğin için.
Paniğe kapılma.
Tamam.
İyisin.
Evet. Sen de fena sayılmazsın.
Hey, Floyd. Hub.
Bir an önce birlikte bir
şeyler yapmalıyız değil mi?
Evet. Frank nerede?
Pekala. Ona 911 ver.
Benim için araca ulaş.
Gerekirse kendini
dövmen gerekecek.
896 Commerce Street.
Red Hook'ta bir garaj.
Alarma geçmeyin.
Lanet olsun. Ev ev dolaşıyorlar.
Tarik yer altına girecek.
Onu 1 saat içinde bulacağız.
İşini bitirin.
Nereye gidiyorsun?
Samir'i güvenli bir
yere götüreceğim.
Onu uzaklaştıracağım.
İkisi bize kalacak.
Biz yerleşene dek bekleyip,
sonra içeri girecekler.
Tamam.
Pekala, harekete geçelim.
Hey.
Mira.
Tarık'ı arıyorum.
Tarık'ı tanıyan var mı?
Burada olması gerekiyordu.
Burada bir yerde kartı olacaktı.
Tariq Hossidy
ya da buna benzer biri.
Evet. Arka tarafta.
Arkada mı?
Pekala. Teşekkür ederim.
Hey, Tarık.
Tariq Husseini sen misin?
- Burada değil.
- Burada değil mi?
Ona mesaj bırakabilir miyim?
Elbette.
FBI'nın onun peşinde
olduğunu söyle.
- Ha! Şaka yapıyorsun.
- Şaka yapmıyorum.
Telefonu bırak.
Ellerini kaldır.
Federal ajanlar.
Eller havaya!
Tamam.
Başınızın arkasında kenetleyin.
Evet
Her şey yoluna girecek.
Tariq Husseini...
Bu USA ordusu.
Etrafın sarıldı.
Silahlarını atman için
30 saniyen var.
Orayı boşaltacaksınız...
Elleriniz başınızın
üstünde çıkın.
Tekrar ediyorum.
Kıpırdama.
Kıpırdama!
Lanet olsun! Kırmızı alarm.
Hedefe kilitlendik.
Ateş etmek için izin istiyorum.
Evet! Şimdi!
Kıpırdama! Silahını at.
Kıpırdama! FBI!
Silahını bırak pis serseri.
Pekala. FBI!
Ben FBI'danım. Sakin ol.
Dizlerinin üstüne çök!
Ben FBI'danım.
Bayanlar ve baylar, yakında...
Bu da kimdi?
Bayanlar ve baylar..
...basın mensupları için
ayrıntılı brifing verilecek.
Paniğe kapılmayın.
Frankie!
Frankie Haddad!
Frank Haddad!
- Frank!
- Hub, Frankie'yi buldular.
Oğlum burada bir yerde.
Daha 13 yaşında.
Onu çıkaracağız.
Frank Haddad!
Onu çıkaracağız.
Evime girdiler.
Karım kim olduğumu söyledi.
Bunu kaç kez söylemiştim, Hub?
20 yıldır Amerikan vatandaşıyız.
10 yıldır federal
büroda çalışıyorum.
Ona diz çöktürdüler.
Onu evimden çıkardılar!
Frank Haddad!
Beni dinle.
Frank!
Bu...
Bu yanlış.
Onu bulacağız.
Onu bulacağız tamam mı?
Pekala.
Hadi.
Hayır!
Onu bulacağım.
Üstelik...
Ben buraya aidim.
Buraya.
Onlara söyle artık onların
zencisi olmayacağım.
İsmi Haddad mı demiştin?
Hayır: Çocuğun ismi
Frank Haddad.
H-a-d-d-a-d, Junior.
Babası bir şii.
Babası federal ajan.
Babası benim mesai arkadaşım.
Bunu bana söyleme.
Senin bir Etiyopyalı
olduğuna karar verebilirim.
Bunun bir hakaret olduğunu
düşünemeyecek kadar aptalsın.
Bir hata yapıldıysa
bunu düzeltiriz.
Bir hata yapıldıysa mı dedin?
Hata yok.
Çocuk için uğraşıyorum.
Onun çıkmasını istiyorum.
Bu işi çözeceğimizi söyledim.
Tıpkı benimle sorununu
çözdüğün gibi mi?
Beni aptal mı sanıyorsun?
Neler olduğunu
bilmediğimi mi sanıyorsun?
Senin işini ben yapıyorum.
Ve az daha başımı
kaybedecektim.
Şimdi Frank'in
çıkmasını istiyorum.
Tutsağım Tarık Husseini'yi
görmek istiyorum.
Gidip tutsağını görelim.
Tarık.
Tarık...
Ne zamandır onu arıyorsun?
Uzun zaman olmadı.
Ne kadar oldu?
Diğer hücre evlerden
vazgeçmeden önce mi?
Nerede olduklarını
bilmiyorsa bunu yapamaz.
- Biliyor.
- Hayır, bilmiyor.
Bunu sen söyledin, Sharon.
Strateji toplantısında söyledin.
Bir hücre diğerinin
yerini bilmiyor dedin.
Ortaya çıkması ne kadar sürer?
Bu aşamada çok uzun sürer.
Tiyatrodaki saldırı...
...sonrası 9 saat içinde ilk
hücre evini bulmuştuk.
Elimizde başka hangi
seçenekler var?
Korkutma.
- Nasıl yani?
- İşe yaramaz.
İsrailliler için işe yarar.
Sadece uykusuzluğa
alışkın olmayanlarda.
En az 36 saat zaman alır.
Bizim 36 saatimiz yok.
Elektrik şoku?
Sinir sistemleri
hemen iflas eder.
Filistinliler suya karşı
çok iyi direnç geliştirmiştir.
Elbette sonuç alınabilir.
Son derece berbat bir iş.
Siz deli misiniz?
Neden söz ediyorsun?
Bir insanın yüzlerce
insan hayatını kurtarmak...
...için acı çekmesinin
zamanı geldi.
Bir insan mı?
İki kişiye ne dersin?
Ya da altı?
Kamupyu önünde idamlara ne dersin?
İstediğin her şeyi yapabilirsin.
Hadi, General. Siz de ben de
adamlarımızı kaybettik.
Ama bunu yapamazsınız.
Ya şeyhi gerçekten
istemiyorlarsa?
Bunu düşündünüz mü?
Ya çocuklarımızı stadyumlara
doldurmamızı istiyorlarsa?
Şu an yaptığımız gibi...
Sokakların askerlerle dolmasını...
...ve Amerikalıların korku
içinde yaşamasını istiyorlarsa?
Anayasayı bir süre için askıya
almamızı arzu ediyorlarsa?
Çünkü ona işkence
yaparsak, General...
...bugüne dek uğrunda
mücadele ettiğimiz...
...bütün değerleri göz ardı
etmiş olacağız.
Ve onlar kazanacak.
Zaten kazandılar.
Onu dışarı çıkarın.
Hiçbir şey bilmiyordu.
Aah!
Köpekleri uzak tutmalısın.
Orduyu uzaklaştıramayız...
En azından tehdit geçene dek.
Ordunun kendisi bir tehdit.
Devereaux masum
insanları öldürüyor.
Kayışını yeniden
sıkmanız gerekiyor.
Sen kayış takıyor musun?
Ya sen?
Devereaux şeyhi ilk
önce götürdü.
Devereaux?
Şeyh elimizde mi?
Sen ne dersin, Hub?
Hükümetimiz gizli bir
operasyon mu yapıyor?
Herkes işin içinde...
Hepimiz şeyhin başını
tabakta görmek istedik.
Bunu Devereaux başlatmadı.
Terörist avını o başlatmadı.
O sadece durumu biraz zorladı.
Bir dakika.
Şimdi ne yapacağız?
Şeyhin gitmesine izin
vermemizin iyi olacağına...
...dair giderek güçlenen
bir his var.
Yani nede olsa onu
zorla kaçırdık.
Onu tecrit amacıyla tutuyoruz.
Bir yargıç onun
gitmesine izin verebilir.
Bir katilin gitmesine
göz yumamazsın.
Her katilin.
Her katilin.
Sharon son hücreye
ulaşabileceğimizi düşünüyor.
Tabi şeyhi bırakacağımıza
inanırlarsa.
Neden ona güvensinler?
Neden ona güveneyim?
Ona sor.
İran'da iki yıl boyunca
haber alma ağının başındaydım.
Samir onları şeyhin müritleri
arasından çekip çıkarmıştı.
Ben de onları kuzeyde eğitmiştim.
Şeyh Saddam'ı
devirmemize yardım edecekti.
Yani bizim müttefikimizdi.
Onu finanse ediyorduk.
Ve sonra politika
değişikliği oldu.
Onları yarı yolda
bıraktığımız düşünülmemeli.
Sadece onlara
yardım etmeyi bıraktık.
Gözden düştüler.
Ben de operasyondan çekildim.
Başka bir göreve atandım.
Ama onlara önce
sen yardım ettin.
Ne demek istiyorsun?
Gözden düştüklerini söylemiştin.
Bir çıkış yoluna
ihtiyaçları vardı.
Terörist listesindeydiler.
Sen de onlara vize temin ettin.
Onlarla ilgileneceğimize
dair söz vermiştim.
Bizim için çalışıyorlardı.
Tam olarak ne yapıyorlardı?
Sana anlattım.
Hayır, anlatmadın.
Onları eğittiğini söyledin.
Onlara yeni şeyler öğrettiğini.
Bana bunu söyledin değil mi?
Bir şeyleri eksik
bıraktın değil mi?
Onlara bomba yapımını öğrettin.
Bu yüzden kablo
parçalarını arıyordun.
Mavi otobüste bunu arıyordun.
Ve şimdi buradalar...
Onlara öğrettiğin şeyleri
yapıyorlar.
Değil mi?
Bakalım doğru
anlamış mıyım.
Lütfen.
Başkan şu an New York...
...belediye başkanıyla
birlikte bir toplantıda.
New York valisi ve...
...New York eyalet savcısı da
toplantıya katılanlar arasında.
Ve seni temin ederim...
Japonlara yaptığımız gibi...
...onları bir
stadyuma dolduracağız.
Hepimizin bu insanlarla
kardeş olduğumuzu...
...ifade etmenin
zamanı geldi.
Yahudi toplumu demokrasimizin...
...temel direği olan
özgürlüğümüzü...
...bizim elimizden alamaz.
Brooklyn halkı rehine
olarak göz altında tutulmayacak.
Dini liderler ve
topluluklar bir araya gelsin.
Protesto yürüyüşü yapalım.
Siyah insanlar ne olacak?
İtalyanlar ne olacak?
Ya Puerto Rico'lular?
Amerikalı Araplar
savunmasız bir topluluk.
Ellerinde hiçbir güç yok.
Eleştirmenler bunun ırkçı
bir karar olduğunu söylüyor.
Hükümet böyle bir şeye
izin vermeye kalkamaz.
Samir bağlantı kurdu, Frank.
Son hücre.
Bir buluşma ayarladı.
Ama ordunun bizi izlemesine
engel olmalıyız.
Yardımın gerekiyor Frank.
Frank, bu hala bizim görevimiz.
Bir ceset daha görmek
istemiyorum.
Senin de bunu
istemediğini biliyorum.
Bu iş sona erdiğinde,
sana söz veriyorum...
...oğlunu geri alacağız.
Bugün şehir meclisinde
yürüyelim. Korkmadan.
Saatin kaç, Frank?
- 10:15.
- Durumu nasıl?
Bana mesajı söyle. Mesajı
iletmene yardım edeceğim.
Mesajı kendim iletmeliyim.
Söyleyeceklerimi duymak
isteyecekler.
Korkma! Onlara
korkmadığımızı gösterelim.
Bu işin üstesinden
geleceğine emin misin?
Bunu yapmazsa...
Onu Devereaux'a teslim
edeceğimi biliyor.
Yani...
Bu, oyunun sonu.
Anlıyor musun?
İşler ters giderse...
İşler ters gitmeyecek.
Biz CIA'yiz.
Bir şeyler her zaman ters gider.
Evet...
İşler ters giderse...
...şunu unutma. İşine
en çok bağlı olan kazanır.
Gidelim.
Üçünüz güzel bir
üçlü oluşturdunuz.
Sharon, yalvarırım
bana bunu yapma.
İzlendiğimizden...
İzlendiğimizden
şüphelendikleri an...
...bizi öldürürler.
Cadman Plaza'nın güneyinde.
Sakin ol tamam mı?
General Devereaux...
Federaller harekete
geçmiş gibi.
Tamam. Hubbard'la kalın.
Bu adam kesinlikle
bizim ekipten değil.
Anlaşıldı..
Hava gücü, dostumuz sizin.
Burası hava gücü. Onu bulduk.
Sound garden hazır.
Bir dakika.
Bu şekilde olmaz.
Amcamdan anahtar al demişti.
Sızlanmayı bırakırsan
gözetlendiğini hissedersin.
Hey...
İçime kötü şeyler doğuyor.
Sakin ol.
Başını eğik tut.
Hazır mıyız?
Tamam.
Acele etmeliyiz Sharon.
Geç kalamayız.
Hadi gidelim.
Bütün birimlere.
Hedef hareket halinde.
Bütün birimlere.
Hedef harekete geçti.
US ordusu. Durun!
Kıpırdamayın!
Biz temiziz.
Pekala. Hadi yapalım.
Neden duruyorsun?
Gitmemiz gerekiyor.
Sakin ol.
Her şey yolunda gidecek.
3 dakika kadar beklemeliyiz.
Bunu benim için
yapabilir misin?
Buna inanmıyorum.
Şuna bak.
Araplar ve Yahudiler.
Yan yana.
Siyah ve bayaz.
Hıristiyan ve Müslüman.
Ne?
Çok trajik.
Ne? Trajik olan ne?
Ne demek istiyorsun?
Yürüyüş mü yapacaklar?
Daha iyi bir hedef
düşünebiliyor musun?
Hükümetimizin savaş hali
ilan etmeye hakkı...
...olmadığı için.
Korkma.
Korkma!
Acele etmeliyiz.
Şunu al.
Ateş et.
Saat 11:00.
Buradan çıkmalıyız.
Harekete geçmeye hazırlanıyorlar.
Birinci ve ikinci birimler
benim işaretimi beklesin.
Üçüncü ve dördüncü
birimler hazır olun.
Beşinci ve altıncı birimler.
FBI!
Ohh.
Mikrodalga.
Bu çok rahatsız edici.
Bunu dağıtmalısın.
Tekrar ediyorum. Askerler
canlı mühimmat taşıyor.
Bu son uyarıdır.
Tekrar ediyorum. Askerler
canlı mühimmat taşıyor.
Hub...
Onu kaçırdık.
Hamam.
Neler oluyor?
Neden burada değiller?
Burada olacaklar.
Merak etme.
Ne yapıyorsun?
Onlar için hangi mesajın var?
Başka gelen yok değil mi?
Yani...
Benim için hangi
mesajın var, Sharon?
Sen son hücresin.
Asla son hücre olmayacak!
Bu sadece başlangıç.
Yoldan çekil!
Kenara çekil.
Oyunu nasıl kaçırdım?
Para yüzünden.
Paranın gücüne inanıyorum.
İnanmak güçtür.
Operasyonunu finanse
ettiğimizi söyleme yeter.
Dünya çok küçük Sharon.
Samir...
Kur'an öğreticisi.
Bana Kur'an'dan söz etme kadın.
Beni Irak'ta pisliğin
içinde bırakıp gittiniz.
Sonra dini
liderimizi götürdünüz.
Onu bir hapishaneye attınız.
Şimdi sonuçlarına
katlanmanız gerekecek.
Dünyaya nasıl
yaşadığımızı anlatacaksınız.
Artık bitti.
Amacına ulaştın.
Neden daha fazla kan dökülsün?
Dışarıdakiler masum insanlar..
Senin için yürüyorlar.
Evet...
Onlar da sizden biri olacak.
Samir.
- Onu bırak, Samir.
- O kapıdan uzaklaş.
- Bombası var!
- Ayağa kalk!
Ayağa kalk.
Onu bırakırsan yaşarsın.
Kapıdan uzak dur dedim.
Yapma!
Hub, buradayım.
Ateş etme Frank.
Samir...
- Ölmek mi istiyorsun?
- Ya sen?
Bak, bombayı patlatacağım...
O zaman hepimiz öleceğiz.
Buradan kimse çıkamayacak.
O kapıdan uzak dur.
- Ateş et.
- Kapa çeneni!
- Ateş et!
- Kapa çeneni!
- Bana ateş et.
- Kapa çeneni!
Ateş et!
Onu öldür! Ateş et!
Geliyorum!
Ateş et.
Birimiz vuruldu.
Karnından yaralandı.
Hemen buraya gel.
Öldü mü?
Hub?
Buradayım, buradayım.
Buradayım.
Üzgünüm.
Sorun değil.
İyileşeceksin.
Üşüyorum.
Tamam.
İyileşeceksin.
Ohh...
Sakin ol.
Günahlarımızı bağışla...
Bizi bağışla...
Günahlarımızı bağışla.
Bize yol göster.
Bize yol göster.
Bizi şeytandan koru.
Bizi kendi...
...cennetine al.
İnşallah.
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Korkma!
Agent Hubbard, sakıncası
yoksa Albay Hardwick'i...
...neden alıkoyduğunuzu
bana açıklar mısınız?
Tabi altı CID elemanımı da?
Son hücre yok edildi.
Son hücre Samir'miş.
Onu çıkardık.
Son hücre olduğundan
nasıl emin olabiliyorsunuz?
- Sharon.
- Sharon'da bu işin içindeydi.
Sharon öldü.
Hayatını feda etti.
Üzgünüm.
Artık bitti, General.
Biten nedir?
- Şeyh.
- Öyle mi?
Uluslar arası yasalar çiğnendi.
Kongrede birkaç suçtan
birden yargılanacaksınız.
Adam kaçırma, yasalara
karşı gelme...
...kendi dış işleri
politikanızı oluşturma...
Bütün hikayeyi biliyorum.
Hiçbir şey bilmiyorsun.
Zavallı Sharon ve onun
acı çeken zavallı halkı.
Gereken neyse onu yaptım.
Bunun için özür dilemem.
Canın cehenneme.
Ben ülkeme hizmet ediyorum.
Neden sen de bunu denemiyorsun?
Sen sadece bir ajansın.
Evet. Bir şey daha.
Bu USA bölge mahkemesinden
gelen bir emir.
Stadyumda tutulan insanların...
...hepsinin serbest
bırakılmasını emrediyor.
Benim yetkilerim mahkemelerin
yetkilerinden üstün.
Sizin yetkiniz artık
sona erdi General.
William Devereaux,
sizi tutukluyorum...
Tarik Husseini'ye işkence yapıp
öldürmekten tutuklusunuz.
O bir Amerikan vatandaşıydı.
FBI, kıpırdama!
Kıpırdamayın!
Durun!
Kıpırdamayın!
Hareket etmeyin!
Silahlarınızı indirin!
Bu bir tür şaka mı?
Güldüğümü
görüyor musunuz General?
Yüzbaşı.
Hayır!
Adamlarına silahlarını
indirmelerini söyle.
- Bunu yapamam, General.
- Hemen yap!
Eyalet yasaları..
Yasa benim!
Buradayım. Karşındayım!
Yasa benim!
Konuşmama hakkına sahipsiniz.
Adil bir duruşma isteme
hakkına sahipsiniz.
İşkence görmemeyi talep
etme hakkına sahipsiniz.
Ama Tarık Husseini'nin
yaşama hakkını...
...elinden alma hakkına
sahip değilsiniz.
Bu haklara sahipsiniz.
Sizden önce gelip bu
üniformayı giyen...
...insanlar sayesinde
bu haklara sahipsiniz.
Burada duran bu kadınlar ve
erkekler sayesinde....
...ateş etme emri vermenizi bekleyen
onlar sayesinde bu haklara sahipsiniz.
Seni öldürmekte tereddüt
edeceğimi mi sanıyorsun?
Ya da bu odadaki
her federal ajanı?
Ülkemin çıkarı için bu
gerekiyorsa bunu yaparım.
Hayır. Bunda tereddüt etmezsiniz.
Ama onlar tereddüt edebilir.
Emri verin.
Bu genç çocukları katil yapın.
Onlara bu emri verin General!
Kıpırdama çavuş.
General Devereaux...
Bu suçlamalar hakkında
ne söyleyeceksiniz?