Tip:
Highlight text to annotate it
X
# Won't you come home,
Bill Bailey? #
# Won't you come home? #
# I moan the whole night long #
# I'll do the cooking, honey,
I'll pay the rent #
# I know I done him wrong #
# Yes, you did #
# Remember that rainy eve #
# She threw me out #
# With nothing but
a fine-tooth comb #
# But I know she's to blame #
# Yeah, ain't it a shame #
# Oh, Bill Bailey,
won't you please #
# Bill Bailey,
won't you please come #
# Bill Bailey,
won't you please come home? #
# When the red, red robin #
# Comes bob,
bob, bobbin' along #
# Along #
# There'll be
no more sobbin' #
# When he starts throbbin' #
# His own sweet song #
# Wake up #
# Wake up, you sleepyhead #
# Get up #
# Get up, get out of bed #
# Cheer up #
# Cheer up, the sun is red #
# Live, love #
# Laugh and be happy #
# What if I've been blue #
# Now I'm walkin' through
fields of flowers #
# Rain may glisten #
# But still I listen #
# For hours and hours #
# I'm just a kid again #
# Doin' what I did again #
# Singin' my song #
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Along #
# There'll be no more sobbin' #
# When he starts throbbin' #
# His own sweet song #
# Wake up #
# Wake up, you sleepyhead #
# Get up #
# Get up, get out of bed #
# Cheer up #
# Cheer up, the sun is red #
# Live, love,
laugh, and be happy... #
Evime dönmek istiyorum...
ve baþlamak, bilirsin iþte...
Berbat bir haldeydim.
Sahi mi?
Hiç sen, uh...
bale dersi aldýn mý?
Minnettar ol.
Onlar için bir çeyrekliðin var mý?
Evet, var.
# Bob, bob, bob, bob,
bobbin' along #
# Wake up #
# Wake up, you sleepyhead #
# Da da da da da da #
Eee, benim hakkýmda ne düþünüyorsun?
Göreceksin.
Çok neþelisin.
Bana sataþmalýsýn...
Bana ipucu ver, tahmin edeyim,
bilirsin.
Oh, bak. Bu berbat.
O kimseyi incitmiyor.
Biz de incitmiyoruz.
Oh, Tanrým.
Ne zaman þu yaþlý
herifleri görsem...
Hep ayný þeyi düþünürüm.
Ne düþünürsün?
Hep düþünürüm ki...
O bir zamanlar
birisinin bebeðiydi.
Gerçekten, düþünürüm.
O bir zamanlar
birisinin bebeðiydi...
ve onu seven bir
anne babasý vardý...
ve þimdi tam orada...
parkta bir bankta
yarý ölü halde...
ve annesi, babasý nerede...
bütün amcalarý?
Ýþte hep bunu düþünürüm.
Nasýl gidiyor?
Onlar gazete vuruþunu
yaptýðýnda...
Biz %40'tan daha
iyi oluyoruz.
Ýkinci pozisyon nasýl?
fazla iyi deðil.
Uh-oh. Bakýn burda ne var?
Hadi bebeðim,
dudaklarýný ýslat.
Dilini çýkar hadi.
Sadece dilini.
Hadi.
Güzel, ýslak bir Fransýz
öpücüðü nasýl olurdu þimdi?
Hadi. Islak bir öpücük.
Kayýtlarýna dikkat et.
Kayýt yüksek sesli ve temiz.
Bak, Mark. Onu görüyor musun?
Charles gibi duyma cihazý
olan adam.
Orda, alýþveriþ çantasýyla.
Paul'un iþi bitti.
Yerini öðrendiler.
Kulaklýðý ver bana.
Heryerde bizi takip ediyor.
Önemli deðil.
Bunu dert etme.
Burda çok fazla vakit harcýyoruz.
Hayýr. Sadece biraz
daha kalalým.
Yandým, Harry.
Kýz bana baktý.
Biliyorum. Duyduk.
Oh, Duyduk mu?
Ne düþünüyorsun?
Bazý güzel parçalarým var,
belki %25.
Paul, Seni birkaç
gün içinde arayacaðým...
Eðer sana ihtiyacým olursa.
Paul, yarýn görüþmeye gidiyor musun?
Elbette.
Hey, ya sen, Harry?
Evet. belki.
Ýki sene önce yaptýðýmýz küçük
parti gibi mi?
Huh?
Hey, Stan?
Görüþürüz, Harry.
Tamam.
Burada.
Burada iyi bir polis var.
Sen git.
Ben burda biraz daha kalacaðým.
Bu ikisiyle kim ilgileniyor?
Emin deðilim.
Adalet Bakanlýðý mý?
Hayýr.
Zannedersem bu
Infernal Revenue olmalý.
Kasetleri her zaman beni uyutur.
Nezamandan beri burada
eðleniyorsun?
Bazen onlarýn ne konuþtuðunu
bilmek güzel oluyor.
Onlarýn ne konuþtuðu
umrumda deðil.
Tüm istediðim güzel,
þiþkin bir kayýt.
Meraba, Bay Caul.
ve Mutlu Yýllar.
Mutlu Yýllar, Harry.
Mutlu Yýllar.
Meraba.
Meraba, uh, Bayan Evangelista?
Uh, evet.
Ben Harry Caul
üst kattan.
Uh, uh...
Evet.
Eeh...
Çok teþekkürler.
Teþekkür ederim.
Uh-huh.
Eevet, tabi, siz
gerçekten çok iyisiniz.
Evet.
Uh, ama...
Biliyorum, uh...
Evet, onu buldum. Evet.
Ama sizinle konuþmak
istediðim þey, uh...
Onu apartmana nasýl koydunuz?
Uh-huh.
Doðru.
Peki, ya alarm?
Oh, yaptýnýz mý?
Eeh...
uh...
Tek anahtarý olan
ben olduðumu zannediyordum.
Uh-huh.
Acil olarak ne yapýlabilir...
Pekala.
Evet.
Ah, evet, Çok mutlu olurum...
bütün kiþisel eþyalarýmýn...
ateþte yanmasýndan...
Çünkü kiþisel hiçbir þeyim yok.
Deðersiz.
Kiþisel hiçbirþey, sadece anahtarým...
Bayan Evangelista, bu anahtarýn
tek örneðinin..
sizde olmasýný istiyorum.
Bayan Evangelista...
Doðum günüm olduðunu
nereden bildiniz?
Yoo, size söylediðimi
hatýrlamýyorum.
Kaç yaþýnda olduðumu tahmin
etmek ister misiniz?
44. Ýyi,
çok iyi bir tahmindi.
Bayan Evangelista...
bugün itibariyle, mektubumu posta
kutusuna atacaðým...
tüm detaylarýyla ve anahtarsýz.
Hoþçakalýn.
Günaydýn, Harry.
Günaydýn.
Burada bir makale var...
görüþme hakkýnda.
Senin ismin geçiyor.
Yarýnki gece orada olacak...
deðerli kiþilerden birisisin.
Onlara orda olacaðýmý söyledim.
Þunu bir dinle.
Dinle.
"Önde gelen konuklardan...
sahnedekilerin arasýnda olmalarý beklenen...
San Francisco'dan...
Hal Lipset ve Harry Caul.
Kenneth Sperry konuþacak...
Denetleyiciler ve Hukukçular.
Bir dakika bekle.
Þunu dinle.
Hangi cehennemde?
"Ayrýca
William P. Moran da katýlacak...
Detroit, Michigan'dan."
Ne zamandan beri William P. Moran...
Detroit, Michigan'ýn önde gelenlerinden oldu?
Oh, O çok önemli birisi orada.
Biraz kahve ister misin?
O Chrysler markasýnýn...
Cadillac markasýnýn yüzgeçleri
altýndan kurtulduðunu söyleyen kiþiydi.
Bir süre önce...
Ama o zaman için büyük bir þeydi.
2 Aralýk, saat 13.00.
Alýþveriþ çantasý...
"A" Birimi.
2 Aralýk, saat 13.00.
Parabolik, "B" Birimi.
2 Aralýk, saat 13.00.
Paris Þehri, "C" Birimi.
# Wake up #
# Wake up, you sleepyhead #
# Da da da da da da #
Ne düþünüyorsun?
Ona Noel hediyesi olarak
ne alacaðýmý hala bilmiyorum.
Onun zaten herþeyi var.
Daha fazla birþeye ihtiyacý yok.
Eeh...
Hala ona ne alacaðýma...
karar veremedim.
...Noel hediyesi olarak.
Onun zaten herþeyi var.
Daha fazla birþeye ihtiyacý yok.
Oh, sana hala ne alacaðýma
karar verebilmiþ deðilim.
Eeh, baksan iyi olur.
Ee, ya ben?
Göreceksin.
Sen çok neþelisin.
Bana sataþman lazým...
bana ipuçlarý ver...
tahmin edeyim, bilirsin.
Bu seni rahatsýz ediyor mu?
Ne?
Daireler etrafýnda dönmek.
Oh, bak. Bu berbat.
Artýk kimseyi incitmiyor.
Biz de kimseyi incitmiyoruz.
Oh, Tanrým.
Ne zmaan þu yaþlý
adamlardan birini görsem...
Ne zmaan þu yaþlý
adamlardan birini görsem...
Hep ayný þeyi düþünürüm.
Ne düþünüyorsun?
Hep düþünürüm ki o da bir
zamalar birisinin bebeðiydi.
Hayýr, gerçekten,
düþünürüm bunu.
Hep düþünürüm ki o da bir
zamalar birisinin bebeðiydi.
ve onun seven bir annesi...
bir babasý vardý...
ve þimdi burada...
yarý ölü halde bankýn üzerinde...
annesi ve babasý nerede...
ve bütün amcalarý nerede þimdi?
Ýþte, ben hep bunu düþünürüm.
Hep nasýl ve nezaman gazete
vuruþunu yaptýklarýný düþünürüm...
Bu yaþlýlarýn çoðu öldü.
50 tanesi bir gecede
soðuktan donarak öldü.
Ýyi günler.
Yardýmcý olabilir miyim?
Evet. Dahili 746, lütfen.
Bir dakika, lütfen.
Müdür'ün ofisine.
Uh, evet, ben Bay Caul.
Malzeme bende.
Bir randevu için arýyorum.
Üzgünüm.
Müdür bugün çoktan ayrýldý.
Sizi yarýn sabah arayacaðýz.
Telefon numaranýzý alabilir miyim, lütfen?
Telefon kulübesinden arýyorum...
ev telefonum da yok.
Bir dakika bekleyin, lütfen.
Bay Caul?
Evet?
yarýn öðlen 2:30
öðlen 2:30?
ödeme tam mý?
Anlaþma nasýlsa öyle.
Çok teþekkür ederim.
Orada olacaðým.
Harry?
Meraba, Amy.
Geldiðini bilmiyordum.
Biraz þarap getirdim, um...
Biri bana doðum günü
hediyesi olarak verdi.
Doðum günün olduðunu bilmiyordum.
Biraz ister misin?
Evet.
Ýsterim.
Kaç yaþýndasýn, Harry?
42.
Hoþ.
Doðum gününde aramýzda...
özel birþey olur mu?
Ne gibi?
Kiþisel birþey.
Ne?
Kendinden bahsetmen gibi...
sýrlarýndan.
Hiç sýrrým yok.
Senin sýrrýn benim.
Sýrlarýn vardýr, Harry.
Olduðunu biliyorum.
Yok.
Bazen buraya geliyorsun...
ve bana söylemiyorsun.
Birkeresinde seni merdivende görmüþtüm...
saklanmýþ...
birini gözetliyordun...
bir saat boyunca.
Beni bir konuda yakalayabileceðini mi
düþünüyorsun?
Biliyor musun?
Biliyorum. Bir kadýn herzaman anlatabilir.
Kapýyý açmak için belirli bir yolun var.
Önce anhtar deliðe sessizce girer...
ve sonra kapý hýzlýca açýlýr...
beni bir konuda yakalayabileceðini
düþündüðün gibi.
Bazen beni, ben telefonda konuþurken...
bile dinlediðini düþünüyorum.
Neden bahsediyorsun?
Bilmiyorum.
Sadece bunu hissediyorum.
Gerçekten.
# Wake up #
# Wake up, you sleepyhead #
# Get up #
# Get up, get out... #
Neden bu þarkýyý söylüyorsun?
Hoþuma gidiyor.
Sorun nedir?
Hiçbirþey.
ah sadece, uh...
baþka biri bugün bu þarkýyý söylüyordu.
Bir kýz mý?
Evet.
Kimmiþ o?
Hayýr, önemli deðil...
Kýskanýyorum.
Hayýr.
Sadece iþten birisi...
ve o...
bana seni hatýrlattý.
Nerede çalýþýyorsun, Harry?
Oh, farklý bölgeler, farklý iþler...
biliyor musun?
Ben bir çeþit müzisyenim, anlarsýn.
Oh.
Freelance müzisyen ve, uh...
Uh-huh.
Nerde yaþýyorsun?
Neden oraya telefon açamýyorum?
Çünkü telefonum yok.
Yalnýz mý yaþarsýn?
Neden bana bütün bunlarý soruyorsun?
Çünkü bu senin doðum günün.
Ýnsanlarýn bana çok soru
sormalarýný istemem
Seni tanýmak istiyorum.
Evet, yalnýz yaþýyorum.
Oh.
Daha fazla soruya cevap
verebileceðimi sanmýyorum.
Kira ödeme vakti.
Para burda.
Hiç çok soru sormazdýn.
Harry, bu gece geldiðinde çok mutluydum.
Kapýyý açtýðýný duyduðumda...
parmaklarým dans etmeye baþlamýþtý.
Ama senin için daha fazla bekleyeceðimi sanmýyorum.
Müdür için bir paketim var.
Pekala. Ben alýrým.
Yo. Ona þahsen ulaþtýrmam gerekir bunu.
Bir randevum var.
Siz Mr Caul musunuz?
Evet, Oyum.
Bay Caul burada. Tamam.
Rahatýnýza bakýn.
Müdür yardýmcýsý hemen burda olacak.
Bazý güzel Noel kurabiyeleri yaptým.
Bir tane alýr mýsýn?
Bunlar güzel.
Hayýr, saðolun, ben...
Ne görüyorsun?
Oh, fazla birþey deðil.
Paranýz burada..
$ 15.000 peþin. Ýstediðiniz gibi.
Bunlar bizim bantlarýmýz mý?
Müdürle bir görüþmem var.
Bunlarý ona bizzat vermem lazým.
Anlýyorum.
Kendisi öðleden sonra burada deðil.
Ülke dýþýnda.
Bana bantlarý almamý
ve parayý vermemi söyledi.
Sanýrým bunun için bekleyebilirim.
Bakýn, bu iþe karýþmayýn Bay Caul.
Bu bantlar tehlikelidir.
Onlarý duydun. Ne dediðimi biliyorsun.
Birinin caný yanabilir.
Bay Caul, dikkatli olun.
Ya ben?
Göreceksin.
Çok neþelisin.
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Along #
Kim bu görüþmeyi baþlatmýþtý ki?
Sendin.
Ben deðilim.
Eevet, sen baþlattýn.
Sadece hatýrlamýyorsun.
Sana þaka yapmýþým gibi davran.
Ha ha ha ha.
Bu seni rahatsýz ediyor mu?
Ne?
Daireler etrafýnda yürümek.
Oh, bak. Bu berbat.
Kimseyi incitmiyor artýk.
Biz de incitmiyoruz.
Oh, Tanrým.
Nezaman bu yaþlý adamlarý görsem...
Hep ayný þeyi düþünürüm.
Ne düþünürsün?
Evet, Ne düþünürsün?
Hep düþünürüm ki o da bir
zamalar...
Hey, Harry, biraz mola
verelim mi, ne dersin?
AI'nin Transbay'ýna gideceðiz.
Sana bir bira alayým.
Hayýr. Þunu bitirmek istiyorum.
Bu bantlarý teslim ettiðini sanýyordum.
Stan, sessiz ol lütfen.
Bunu yapabileceðimi düþünüyor musun?
Ýçmekten sýkýldým zaten.
Ne aptal bir sohbet.
Stan, lütfen. Çalýþmak istiyorum.
Neredeyse herþeyden býktým.
Benden sýkýldýn mý?
Senden sýkýldým... ama bugün deðil.
Ýsa Aþkýna, bunlar neyden bahsediyor?
Stanley, lütfen,
bunu bitirmeye çalýþýyorum.
Pekala. Heyecanlanma.
Of, sýkýlýyorum.
Neyden?
Bütün gün bana sorduðun sorulardan.
Tanrým.
Bunu söyleme.
Oh, Tanrý Aþkýna!
Stan, bunu tekrar söyleme, lütfen!
Bu kelimeyi kibirle söyleme.
Beni rahatsýz ediyor.
Sorun nedir, Harry?
Ýþin baþtan savma oluyor.
Bu hafta içinde, belki Pazar.
Pazar kesinlikle.
Çok daha iyi bir iþ yapmýþ olabilirdik...
eðer kayýta daha önem vermiþ olsaydýn...
ve onlarýn konuþtuðuna daha az
önem vermiþ olsaydýn.
Neden sorduðum sorular seni rahatsýz ediyor?
Müþterilerimin kiþisel sorunlarýný açýklayamam.
Jack Tar Hotel.
3:00.
Oda 773.
Eðer bana arada bir iþ verdiysen...
Hiç bunu düþündün mü?
Ýkimizden biriyle alakalý deðil.
Bu merak, lanet olasý insanýn doðasý.
Dinle, bu iþte öðrendiðim...
eðer bir tek kovulma kuralý varsa...
Ýnsan doðasý ve merak
hakkýnda birþey bilmiyorum.
Bu yaptýðým iþin bir parçasý deðil.
Bu benim iþim ve ben...
Sonra görüþürüz.
Sanýrým telefon görüþmemi kaydediyor.
Seni seviyorum.
Burada, beraber çok zaman harcýyoruz.
Hayýr. Sadece biraz daha kalalým.
Sanýrým telefon görüþmemi kaydediyor.
Þansý olsaydý bizi öldürürdü.
Þansý olsaydý bizi öldürürdü.
Ýþlediðim günahlardan, baðýþla beni peder...
Son günah çýkarmamýn ardýndan üç ay geçti.
Ben...
Bunlar benim günahlarým.
Ben Tanrý'nýn adýný kibirle andým...
bir çok defa.
Ben...
Birçok kez raflardan gazete aldým...
parasýný ödemeden.
Ben...
pis düþüncelerden kasten zevk aldým...
ve...
bazý iþlere bulaþtým...
iki insaný incitmek için...
kullanýlacak olduðum.
Daha önce de baþýma gelmiþti.
Ýnsanlar sýrf yaptýðým... yaptýðým
iþten dolayý acý çekti.
Ben... Bunu tekrar yapmaktan korkuyorum...
ve ben... Benim bunda hiç sorumluluðum yoktu.
Sorumlu deðilim.
Bunlar için ve geçmiþimde
iþlediðim bütün günahlardan...
Çok üzgünüm.
Meraba. Yardýmcý olabilir miyim?
Bana sisteminizi açýklayabilirsiniz.
Bay Caul,
ben Jim Storey.
Memnun oldum
Gelin ve sisteme bir göz atýn.
Bu, telefon iletiþim sistemlerini...
dinleyebilmek için.
Anlýyorum.
Þuanda mevcut.
Bu da yeni LT 500.
Gizli incelemedeyseniz,
LT 500 tam size göre.
Duyabilirsiniz...
ve tam olarak hangi kapýnýn
zorlandýðýný bilirsiniz.
Eminim duymuþsunuzdur...
Kapýlarda merkezi alarmýnýz var.
Bu çok gürültülü.
Süper 8mm
kamerasý buradýr...
ve nokta, 10:00 noktasý...
kameranýn arkada tam olarak
ne gördüðünü size gösterecek.
Bu þarjörlü bir kamera.
Süper 8mm...
William P. Moran.
William P. Moran
Detroit, Michigan'dan.
Telefonunuz var, lütfen.
Bu otomatik kayýt cihazýnýz.
Farkedilmeden kaydý baþlatýr...
Telefon kaldýrýldýðýnda...
ve telefon kapatýldýðýnda.
Ne?
Bu çok iyi birþey, bilirsin.
Bu sizin eski moda kayýt
cihazýnýz gibi deðil...
bilirsiniz,önemli bir sohbette.
kaydý baþlatýrken...
kimse konuþmazken...
veya tam ortasýnda kapatýrken...
Moran kaydý gibi mi?
Moran E-27 bir kopyadýr.
Ona bu cihazý koklamasýna
bile izin vermem.
Gizli incelemede misiniz?
Evet.
Hukuki ya da özel santral?
Özel.
Adres listemiz için...
adýnýzý ve adresinizi alabilir miyim?
Harry Cau... Harry Caul?
Sizi tanýyamadým.
Size Model 510-A'dan bir
tane verebilir miyim?
Ücretsiz. Sadece denemeniz için.
Bilirsiniz, bunun iade olduðunu söylersiniz...
böylece bunu kullandýðýnýzý yazabiliriz.
Cihazlarýmý kendim yaparým, saðolun.
Tezgahýmýzýn önünde bir resminizi çekebilir miyiz?
Bu büyük bir þereftir
Bu suça teþvik etmez.
Adalete yardým eder...
Kiþinin arabasýna yerleþtirilebilir--
Geç.
ve radyo dalgalarý yaymaya baþlar--
Geç.
Kolayca algýlanabilir.
Harry, seni görmek çok güzel.
Güzel takým.
Beðendin mi? Fransýz malý.
Oh.
Hadi gidip içecek birþeyler alýp konuþalým.
Elektronikte bilgiye veya beceriye gerek duymadan.
Hadi gel. Bu baþ aðrýsý.
TA-30 birkaç saniyede...
yüklenebilir ve gizlenebilir.
Hey, hadi. Tanýþmaný istediðim birisi var...
Senin rakibin.
Hey, Bernie, yaþlý dostum.
Evet, Paulie, Ne var ne yok?
Bu Harry Caul.
William P. Moran.
Harry Caul, memnun oldum.
Dostlarým bana Bernie der.
Hakkýnda çok þey duydum.
Bernie Detroit'ten yeni taþýndý.
Bu arkadaþ CHrysler'in..
Cadillac indirimini bilmesini saðlayan kiþi.
Duymuþtum.
Güvenilecek sýký bir adamsýn.
Seninle konuþmayý uzun süredir istiyordum.
Beþ dakika tut. Biz birþeyler içeceðiz.
Belki birkaç dakika içinde
Tatlým, sevgilim,
gösteri zamaný, tamam mý?
Gösteri esnasýnda buralarda
olursanýz memnun olurum.
Um, bayanlar, baylar.
Bayanlar, baylar.
Bayanlar, baylar,
Burada gördüðünüz...
Moran S-15
harmonica tap.
Bu elektronik cihaz...
iki dakika içinde monte edilebilir.
Þuna dikkat edin, bunun kendi nikel güç kaynaðý var...
Böylece telefon hattýnda
hissedilmiyor.
Bir kez monte edildiðinde,
telefon görüþmesi yapýlabilir...
dünyadaki bütün telefonlardan...
Singapur, Karachi, hatta Moskova.
Moskova diyorum,
çünkü Rus'a benziyorsunuz efendim...
sakalýnýzla.
Sadece aranacak numarayý
týþlayýn...
son rakamdan önce durdurun...
armonika tonunu telefona gönderin...
son rakama basýn.
Telefon aradýðýnýz kiþinin
evinde çalmayacak.
Bunun yerine, alýcý...
Bir oda mikrofonuna dönüþecek...
ve böylece gizli takip baþlayacak.
Ve þimdi gösterinin bir
parçasý olarak...
Kendi evime de bu cihazlardan
birini yerleþtirdim.
Þimdi numarayý çeviriyorum.
Teþekkürler.
Son rakamdan önce durduruyorum.
Armonika.
Son rakamý tuþluyorum.
Telefonun çalmadýðýný
farkedeceksiniz.
Burdan gidebilir miyiz?
Bilmiyorum. Belki.
Kocan nerede?
O bir tanýtýma gitti.
Ne zaman geri döner?
Geç olmadan.
April Fool.
Sadace biraz þaka, beyler.
Bu size yapabileceklerinizi gösterir ...
Larry Peterson Burns.
Telefon görüþmesi.
Teþekkürler. Gösteri sona erdi.
Giderken broþürlerden almanýzý isterim.
Bunu nasýl buldun?
Beðendin mi?
Güzel alet.
Katalog budalalarý için iyi, demi?
Ýþte, Harry,
eþantiyon kalemi al.
Sen de, Paulie.
Ben de bedava içeceðimi içeyim.
Hey, ben, de.
Stanley, bana bir iyilik yap.
Tezgaha bakýver, tamam mý?
Sana bunun için para ödüyorum.
Sadece birkaç dakikalýðýna,
içki alacaðým.
Selam, Harry.
Selam, Stan.
Bu doðru.
Siz ikiniz birlikte
çalýþýyordunuz, deðil mi?
Bu o.. çocuðu son fikrimi çaldý.
Birsürü güzel bayan
var burda bugece.
Boþver bunu.
O part-time çalýþan bir rahibe.
Hey, Harry, nereye gidiyorsun?
Siz bensiz gidin.
Ben Stan'le konuþacaðým.
Senle sergide buluþalým.
Geç kalma, Harry.
Moran için ne zamandýr
çalýþýyorsun, Stanley?
Dünden beri.
Mm-hmm.
Dinle, bu ciddi birþey deðildi.
Bu sadece aptalca bir tartýþmaydý.
Onla alakasý yok, Harry.
Sadece taþýndýðým zamandý.
Ona benimle ilgili
þeyleri söylemeni istemiyorum.
Bu ahlaklýca olmaz.
Beni hep iþlerinin
dýþýnda tutuyorsun.
Peki. Sana bazý
þeyler göstereceðim.
Hiçbirþey göstermeyeceksin.
Kendine saklayacaksýn.
Çok iyi biliyosun,
böyle yapacaksýn.
Hayýr, gerçekten, Stan, bekle biraz.
Bunu düþüncek misin?
Bana bunu yapma þimdi.
Birileri beni takip ediyor.
Kim?
Bilmiyorum.
Gçen haftaki tayinle ilgili
yapýlabilcek birþey var.
Bu konuyu bilmiyorum,
bundan hoþlanmýyorum.
Peki, tamam.
Saðol, Stan.
Bu hurda.
Geçersiz bir numarayý aradýnýz.
Lütfen aradýðýnýz numarayý kontrol edip...
Santral.
Dört numara
Amy Fredericks, lütfen.
Listeye yeni eklendi.
Biraz bekleyin, lütfen.
Efendim, Amy Fredericks
adýna bir kayýt yok.
Teþekkürler.
Burada ne yapýyorsun?
Sakin ol.
Sadece bir elçiyim.
Sana bir içki aldým.
Beni neden takip ediyorsun?
Seni takip etmiyorum.
Seni arýyorum.
Büyük fark var.
Burda olduðumu nerden biliyordun?
Bu telefon dinleyicilerin kongresi...
Oh, afedersin... gizli takip
ve güvenlik teknikerleri.
Bu çok gýcýk.
Bu kasetleri müdür dýþýnda
kimseye vermiyorum.
Bana anlattýklarýný biliyorum.
Pekala, mesaj ne?
Pazar günü 1:00' de kasetleri
teslim etmeni istiyoruz.
Müdür orda olacak.
Kasetleri senden bizzat alacak.
Ona söyle,
bu konuyu düþüneceðim.
Hey, Paulie!
Haydi!
hadi, gidelim!
Lurleen ve Millard,
arkaya geçin.
Stanley, öne geç!
Giyinmeye çalýþýyorum patron,
tamam mý?
Orda giyinirsin.
Bu bir olduðun-gibi-gel-partisi.
Bir dakika!
Bütün kýzlar öne!
Sanýrým saða döneceksin...
sonra sol...
O.. çocuklarý!
Zeki p.çler!
Kiminle yarýþtýklarýný
sanýyor bunlar?
Sakin ol, parti yapacaðýz.
Millard, onlarý durdur.
Rahatla, tatlým.
Paul ülkedeki en iyi takipçidir.
Meredith, þunu duydun mu?
Ha ha.
4, 111 yap.
Batýda, Lombard'a
doðru gidiyorum.
10-28 üzerine bir dönüþ istiyorum...
California 5-6-0...
Boy Adam Lincoln.
10-28 için neden arýyorsun?
Teþekkürler.
Hey, Willie Sanchez...
33654 14. Cadde...
162 pound..
5' 10 1/2" bok kafa!
Þu kilidi açayým mý, Harry?
Hey, burasý bar.
Çok soðuk.
Oh, hadi, Harry.
Peki.
Pekala, Bar þuanda açýlmýþtýr!
Stanley.
Evet, efendim.
Biraz müziðe ne dersiniz?
Adam biraz müzik istiyor.
Harry, burda güzel bir
maðaza açmýþsýn.
Ben Dear Abby' yi
tekrar okuyordum önceki gece.
Bir dostumdan mektup geldi,
þöyle diyordu:
"Yalnýz ve isimsiz."
Sanýrým bu Harry' ydi.
Hey!
Ahh.
içecek nerde?
Sana Harry Caul'den bahsedeyim.
Hadi bakalým.
Bunu binlerce kez duymuþsundur...
ama tekrar edeyim.
Bu Harry' ye...
en iyisidir.
Buna içeceðim.
En iyi ne?
Batý' nýn en iyi züppesi.
Batý' nýn en iyi züppesi kim?
Ben.
Buna da içeceðim.
Bahse girerim, öylesindir.
Bahse girerim, öylesindir.
Bu komik, New York' ta
hiç çarpýþmadýk.
Bu neden komik?
Ayný iþteyiz, ayný þehir.
Sanýrým biz çarpýþtýk.
New York' a geldiðini
bilmiyordum.
Dalga mý geçiyorsun?
Harry New York' ta meþhurdur.
Sadece birini biliyorsun,
anýmsayamadým þimdi?
68' deki Yoksullara Yardým Fonu.
Bunu nerden biliyorsun?
Bu tuhaflýktaki herkes biliyordu.
Kimse nasýl yaptýðýný bilmiyor.
Hmm?
Nasýl yaptýn, Harry?
Harry.
Hmm?
10 cent 1 dans.
Haydi.
Ooh.
Sen iyi misin?
Canýn acýdý mý?
Hayýr. Kafamý boþver.
Bu hep olur.
Küçücük bir çocukken...
Kafamý duvara
çarpmaya bayýlýrdým.
Bazen hala bunu yapmayý düþünürüm.
Beni rahatlatýyor.
ilk kez telefon dinledim...
12 yaþýndayken...
12 yaþýnda.
Koridordaki telefondu.
6 ay boyunca, kim olduðunu anlamadýlar.
Babam, çok gurur duyardý benle.
Çok sevinirdi.
Ýþte böyle.
Dedi ki:
"Bernie'nin gerçekten beyni var"
Bundan sonra herþey
zor, Harry.
Ýnanamayacaðýn baðlantýlarým var.
Onlarý buraya getir..
Bir taksi tut.
Senin için hiç kutsal
birþey yok,deðil mi, Harry?
Tabi.Ne kadar fazla olursa,
o kadar mutlusun.
Bütün gece burda olacaðýz.
Oh! Seni lanet olasý..
Ha ha ha ha!
Sorun nedir, Harry?
Bir tatile çýkamaz mýsýn?
Yeni kapýþma
ne zaman, Harry?
Bu Truva Savaþý' nda çýktý.
Hadii.
Hakkýndaki herþeyi
duymak istiyorum.
Gerçek ve kesin
þeyleri, tamam mý?
Harry kendine bir kýz arkadaþ buldu.
Dikkat et, Harry.
Nerelisin?
New York.
New York' ta yaþýyordum.
Önce resepsiyonist oldum...
Sonra sekreterliðe
terfi ettim.
Sonra gal Friday' e terfi ettim...
ve patonun özel
yardýmcýsý oldum...
Sonra onla evlendim.
Burdan uzakta mý yaþýyorsun?
Harry?
Hala evli misin?
Oh, Bilmiyorum.
Galiba.
Sanýrým öyleyim.
Geçen sefer duydum ki...
Daha fazla para
koparmaya çalýþýyormuþ...
Bir tane daha malzeme
dükkaný açmak için.
Evet.
ve sonunda buraya
San Francisco' ya
geldim, iþsiz olarak...
Bu tüm hayatýmýn
hikayesidir...
bu geceye kadar.
Bu senin için. Þerefe.
Beni çok beðenmiyorsun, deðil mi?
Benimle konuþmak
falan istemiyorsun.
Böyle birþey demedim.
Kafanda birþey var.
Keþke bana söylesen.
Gerçekten.
Keþke benle konuþmayý istesen...
ve arkadaþ olsak.
Yani bütün bu
süprüntülerin dýþýnda.
olur mu?
Eðer birini bekleyen
bir kýz olsaydýn...
Bana güvenebilirsin.
Gerçeði hiç bilmiyordun...
O seni görmeye gelirken.
Bir odada yalnýz baþýna yaþýyordun...
ve onun hakkýnda
hiçbirþey bilmiyordun.
eðer onu sevmiþ olsaydýn...
ve ona sadýk olsaydýn...
bunu umursamamýþ olsa bile...
sana kendisiyle ilgili
herþeyi anlatýrdý...
Hatta seni sevmiþ olabileceðini bile...
yapar mýydýn?...
Neyi yapar mýydým?
Yapar mýydýn?...
Ona geri gider miydin?
Oh, nasýl bilebilirdim ki?...
Beni sevdiðini
nasýl bilebilirdim ki?
Hiçbir fikrin yok.
Hey, Harry!
Vegas' ta basýlanlarý duydun mu?
Transparan bir bluz giyiyordu.
Nereye gidiyorsun?
Hey! Hey!
Birþey biliyor musun, Harry?
12 yýl önce, büyük bir partinin...
baþkan
adayýnýn yaptýðý...
her konuþmayý dinliyordum.
Hangi parti olduðunu
söylemek istemiyorum.
Onun gittiði her
yerde ben vardým.
Bir kýyýdan diðerine
dinliyordum.
Birleþik Devletler Baþkaný...
Ben seçildim demiyorum...
Ama kendi sonuçlarýný bu
þekilde ayarlayabilirsin.
Yani, o kaybetti.
Harry, onlara dinleme
aletini...
muhabbet kuþuna nasýl
taktýðýný anlatsana.
Muhabbet kuþu?
Þaka deðil.
Harry bir seferinde
bir mikrofonu...
küçük bir muhabbet
kuþuna yerleþtirmiþti.
Bu doðru mu?
Muhabbet kuþlarý
benim ilgi alaným deðiller...
ama 68' deki yerel
örgüt olayýný...
nasýl yaptýðýný merak ediyorum.
O neydi?
Chicago'dan gazete
almaz mýsýn, Millard?
Belki almýþýmdýr.
Bu bütün manþetlerde vardý.
Harry baþsavcý için çalýþýyordu.
Benim bildiðimi
bilmiyordun, deðil mi??
Bu yerel örgütün baþkaný...
bir yardým fonu kurdu.
Detaylarda hatalýysam
söyle, Harry.
Karýþtýrabilirim biraz.
Sadece iki kiþinin baþkan
ve muhasebecisini...
gördüðü biliniyor.
Balýk tutma tekniklerini konuþtular.
Özel bir teknede...
Burasý detaylarý konuþtuklarý
tek yerdi.
Tekne dinleme cihazý doluydu.
Bu bir gerçek.
Eðer ufukta baþka bir gemi olsaydý...
bu görüþme yapýlamayacaktý
Ama bitmedi Harry, deðil mi?
Hayýr, o herþeyi kaydetti.
Kimse bunu nasýl yaptýðýný
bilmiyor.
Bir skandal cehennemi yarattýn.
Neden?
Neden yok.
Üç kiþi öldürüldü.
Harry nasýl yaptýðýný
anlatabilecek kadar mütevazi.
Benimle hiçbir alakasý yok.
Sadece kasetleri teslim ettim.
Baþkan muhasebecinin
konuþtuðunu düþündü.
Kimse kesin olarak bilmiyor.
Üç gün sonra...
Muhasebeciyi, karýsýný ve çocuðunu...
çýplak, elleri ve ayaklarýndan...
evde baþlanmýþ halde...
ve vücutlarýndaki bütün kýllar týraþ
edilmiþ halde buldular.
Kafalarý farklý yerlerde bulundu.
Onlarý öldürdüler mi?
Hayýr. Onlarý hediye gibi sardýlar.
Bu antik bir hikaye oldu þimdi.
Harry, bunu nasýl yapabildin?
Kasetlerle ne yaptýklarý
onlarý ilgilendirir.
Bildiðim bir diðer þey,
New York' a taþýndýn.
Benimle hiçbir alakasý yok.
Hadisene, göster, anlat.
Nasýl yapmýþtýn bunu?
Tanrý aþkýna, söyle ona.
Kapa þunu, Stan.
Ne için?
Stan, þunu kapa.
Bizi duymalýlar.
Bu senin yaptýðýn en iyi þey.
Bu nedir, Stan?
Bu Harry' nin bu
hafta yaptýðý atama.
Tarih yazacak.
Evet?
Ýnsanlar arasýnda kayýt
yapamayacaðým hiçbir an yoktur...
ve anlayamayacaðým hiçbir metod yoktur.
Harry' nin entrikalarýný bile
çözebilirim, deðil mi?
Hadi, Hadi. Dene beni.
Ýzin ver ona atama
evraðýný vereyim, Harry.
Evet.
Bu þehir merkezindeki
dörtgen alan.
Basamaklar ve banklar
var her tarafta.
Saat öðlen 12:00...
yani öðle yemeði zamaný...
bu iþyerlerinde
çalýþan insanlar için.
Ýnsanlar yürüyorlar, Konuþuyorlar,
ve yemek yiyorlar...
ve burasý kalabalýk.
Bu çok doðal. Hadi, Stan.
Tamam. Ýki kiþi sürekli
daireler çizerek yürüyorlar...
kalabalýðýn içine ve dýþýna.
Onlarýn oturup
oturmayacaðýný bilmiyoruz.
Onlar kararlý ve
kayýtlarý yapýlamaz...
Çünkü onlar bir kalabalýðýn içinde
sürekli hareket halindeler.
Hedef haline geliyorlar.
Görev onlarýn her
dediðini kaydetmek.
Bunu nasýl yapardýnýz?
Bir sistem bunu yapamaz.
Ben de bunu söyleyebilirdim.
Neden söylemedin ozaman?
Devam et, çöz þunu.
Önce onlarýn elbiselerini kullanarak.
Elbiselerine önceden
donanýmý yerleþtirirsiniz.
Onlarýn ne giyeceðini...
bilmek imkansýz.
Birini onlara bindirmek için yolla .
Bir sarhoþ adamýn üzerine
iðne mikrofon takýn.
Onlar daha önce teçhizatlandýrýldý.
Bu çok riskli.
Anladým.
Dürbünlü bir dudak
okuyan kiþi kiralayýn.
Hayýr. Müþterimiz onlarýn
gerçek sesini duymak istiyor.
Neden?
Ancak bu þekilde inanabilir.
Pekala. Bunu çözümleyeceðim.
Bilmiyorum.
Bu pahalý bir gösteri olmalý.
Kim bu kadar ilgili ki?
Evet, bu biz miyiz?
Biz kimiz ki?
Federal hükümet.
özel parti.
En az dört geçiþ sürer.
Ben üç geçiþte yaptým.
Üç? Bu çok iyi.
Ne kullandýn?
Üç-aþamalý yönlendirmeli
mikrofonlar...
benim geliþtirdiðim
Mosfet amfiyle beraber
%20 konvensiyonel takip saðladýk
Paul yaptý.
Bu güzeldi.
Gerçekten güzel.
Bu bir sanat çalýþmasýydý.
Sen de bunu görmeliydin.
Bu yeni mikrofonlar inanýlmaz.
Buna ben de inanamadým.
200 metre uzaktaydýk.
Kesinlikle okunabiliyordu.
Birkaç kameramanla araya girdim.
Orada olmalýydýn, Bernie.
Ne yaptýlar?
Çapraz teleskoplara geçtiler...
ve onlarýn aðýzlarýný
çekmeye baþladýlar...
Hayýr. Adam ve kýz.
Onlar ne yaptý?
Oh, Bilmiyorum.
Ama güzeldi,
görülecek bir þeydi.
Evet. Kulaða hoþ geliyor.
Þu mikrofona da
bir bakmak istiyorum
Orada.
Oh.
Hep ortak olmalýyýz
demiþimdir, Harry.
Sen en iyisisin, ama sen ve ben,
birlikte zirvede oluruz.
Planlarýna ve cihazlarýna
hýzlý bir gözden geçirmeye
ihtiyacým var .
Ýmal edilen bütün
teçhizatlara sahibim.
Sam Amca' ya
kahinlik yapabiliriz.
Yeni çýkan *** kablosu
hakkýnda bilgin var mý?...
Bir prensesin telefonuna
kim baðlanabilir?
Hayýr.
Bunu kendin yaptýn, deðil mi?
Bu çok komik.
Sözünü kesebilir miyim?
Onun çok saðlam
bir sað duyusu var.
milyonlarca dolar
kazanmaktan bahsediyorum...
bunu þakayla yapýyor.
Haydi!
Çok saðol.
Ne dersin, Harry?
Bir ortaklýða
girmeye ne dersin?
Bir partnerim olsun isterdim, ya sen?
50-50, Buna ne dersin?
Kimseye ihtiyacým yok.
Peki tamam.
Kendi kendime yeterince iyiyim zaten.
Vermen gereken kredileri
doðru veriyorsun deðil mi?
Abracadabra, Harry.
Görüyorsun,ben iki numarayým, Harry.
Daha sýký çalýþmalýyým.
Eðer, um...
Eðer bir kýz olsaydýn...
beni beklemiþ bir kýz olsaydýn...
Bana güvenebilirsin.
Harry, dýþarýda sen ve ben vardýk.
Ne? Lanet olsun. Ha ha ha.
Bu Moran Super P-7
kalem mikrofonu ve verici.
Bu olaðanüstü!
Casus çuvalladý, demi?
Seni fena yakaladý, Harry.
Ve onu sevseydin,
ona sadýk olsaydýn...
ve bunu hiç umursamamýþ olsa bile...
sana kendisi hakkýnda herþeyi anlatýrdý...
Hey, dokun, Harry.
Bu saygýsýzca.
Nezaman yaptýn bunu?
Hoþlandýn mý?
Ne düþünüyorsun?
Tekrar...
Tekrar ona gidebilir misin?
Bence onu kapatýp
burdan gitmelisin.
Dalga mý geçiyorsun? Bu
sadece bir þaka,Tanrý aþkýna.
Bernie, Harry "Tanrý aþkýna"
denmesini sevmez.
Eeh, üzgünüm, Harry.
Stanley, sen de mi çýldýrdýn?
Ne oldu?
Haydi parti yapalým.
Paul, geç oldu artýk.
Hadi, rahatla.
Hadi.
Hey, Millard.
Bu þeylerin kaça
mal olduðunu biliyor musun?
Bu 1.500 fasulye eder.
Þirketten, benim hediyem olsun.
Senle tanýþmak güzeldi.
Sadece bir þakaydý.
Meredith?
Hiç anlayýþlý deðil.
Hayýr. Ben burda kalacaðým.
Paul!
Peki.
Çantamý unuttum.
Harry, gerçekten üzgünüm.
Böyle olsun istemedim.
Haydi, Stan.
Pazartesi görüþürüz, Harry.
Iþýklarý kapatmamýzý
ister misin?
Ýyigeceler, Harry!
Evet. Ýyigeceler, Harry.
Ne düþünüyorsun?
Ona noel için ne
alacaðýmý...
hala bilmiyorum.
Zaten herþeyi var.
Harry, niyetin bu
gece beni üzmek mi?
# When the red,
red robin #
Harry!
Harry!
Hadi. Geri gel.
Kapat þunu.
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Wake up, wake up,
you sleepyhead #
Korktu.
Burasý tam onun korktuðu yer.
Ona noel için ne
alacaðýmý...
hala bilmiyorum.
Sýradan bir konuþma yok.
Onun artýk birþeye ihtiyacý yok.
Böyle hissediyorum...
Ne alacaðýma henüz karar vermedim.
Birþey.
Boþver, Harry.
Bu sadece bir oyun.
Ne?
Bir iþ.
Birþey hissetmek zorunda deðilsin.
Sadece bunu yapmak zorundasýn.
Hepsi bu.
Rahatla, tatlým.
Çok neþelisin.
Bana takýlman gerekir...
ipuçlarý ver, tahmin edeyim.
Bilirsin.
Bu seni rahatsýz eder mi?
Ne?
Yürürken daireler çizmek.
Oh, bak, bu berbat.
O kimseye zarar vermiyor.
Biz de zarar vermiyoruz.
Oh, Tanrým.
"Oh, Tanrým."
Kýzýn "Oh Tanrým" deyiþini dinle
Gel buraya.
Nezaman þu yaþlý adamlardan birini
görsem...
hep ayný þeyi düþünürüm.
Ne düþünürsün?
Hep düþünürüm ki...
bir zamanlar o da birinin bebeðiydi.
Gerçekten. Ben... Bunu düþünürüm.
bir zamanlar o da birinin bebeðiydi....
ve onu seven bir
anne ve babasý vardý.
Ve þimdi burda, parkta bir
bankta, yarý ölü halde...
annesi ve babasý nerededir acaba?...
bütün amcalarý?
Neyse, ben hep bunu
düþünürüm iþte.
Hep düþünürüm...
Nezaman, nasýl gazete bulacaklar?...
New York' ta...
Bu yaþlýlarýn çoðu öldü.
Bunlarýn 50' si soðuktan bir gecede öldü.
Sadece gazeteler yok diye mi?
Gerçekten. Bu onlarý sýcak tutuyor.
Eeh, bu berbat.
Kim bu konuyu açtý ya?
Sen açtýn.
hayýr.
Evet, sen.
Sadece hatýrlamýyorsun.
Sana bir þaka yapmýþým gibi davran.
Bunu nerden duydun?
Bu benim sýrrým.
bu hafta içinde.
Pazar, belki.
Pazar, kesin.
Jack Tar Hotel.
3:00. Oda 773.
Bak, Mark. Onu görüyor musun?
Charles gibi duyma cihazý takan adam.
Hayýr. Nerde?
Orda, alýþveriþ çantalý.
Bizi heryerde takip ediyor...
ve bizi yakýndan takip ediyor.
Önemli deðil.
Onla ilgilenme.
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Along #
Angel...
Tanrým, bu çok güzel olacak...
bütün bunlarla bitmesi.
seni seviyorum.
Tamam bebeðim.
Herþey yolunda.
Burda çok fazla zaman harcýyoruz.
Hayýr. Sadece biraz daha kalalým.
"Bizi öldür."
Eðer bir þansý olsaydý bizi öldürürdü.
Eðer bir þansý olsaydý bizi öldürürdü.
Oh, Tanrým. Ben ne yaptým?
Bantlarý yoketmeliyim.
Bunun tekrar olmasýna izin veremem.
Geri dönmeliyim.
Saat neredeyse 2:00.
Oh, lütfen, gitme.
Bir aile benim yüzümden yok edildi.
Biliyorum.
Biliyorum, Harry.
Herþey bitecek.
Oh, Tanrým. Hiç koruma yok.
Nereye giderlerse takip ediyorum.
ve onlarý duyabiliyorum.
Bye-bye.
Oh, bekle gözünde birþey var.
Evet?
Gerçekten yapmadýn.
Sadece öpmek istemiþtim.
Seni baðýþlýyorum.
Seni baðýþlýyorum sevgilim.
Seni baðýþlýyorum.
Dinle.
Dinle. Benim adým Harry Caul.
Beni duyabiliyor musun?
Korkma.
Ben... Beni tanýmýyorsun,i biliyorum...
Ama ben seni tanýyorum.
Hakkýmda söylenecek
fazla birþey yok.
Ben...
Çocukken rahatsýzdým.
Çocukken çok rahatsýzdým.
Sol kolum ve sol
bacaðýmdan felçliydim.
Altý ay boyunca yürümedim.
Bir doktor bir daha
yürüyemeyeceðimi söyledi.
Annem...
Annem bana sýcak banyo yaptýrýrdý.
Bu bir terapiydi.
Bir seferinde kapý zili çalýndý...
ve o kapýya bakmaya gitti.
Aþaðý kaymaya baþladým.
Suyu hissedebiliyordum.
Çeneme ve burnuma kadar yükseldi.
Uyandýðýmda...
Vücudumun her tarafý onun
döktüðü kutsal yaðdan...
kayganlaþmýþtý.
Hatýrlýyorum, hayal kýrýklýðý
hayatýmý kurtardý.
5 yaþýndayken...
Babam... beni bir
arkadaþýyla tanýþtýrdý.
Sebepsiz yere onun
midesine vurdum.
Bir yýl sonra öldü.
Eðer fýrsat bulursa seni öldürecek.
Ölümden korkmuyorum.
Cinayetten korkuyorum.
Meredith?
Hey.
Kaltak.
Günaydýn. Size yardýmcý olabilir miyim?
Evet. Harici 765, lütfen.
Bir dakika, lütfen.
Müdürün bürosu.
Müdür yardýmcýsýyla
görüþmek istiyorum lütfen.
Bay Stett. Uh, Bay Martin Stett.
Bay Caul hatta.
Bir dakika, lütfen.
Üzgünüm. Bu þuanda imkansýz.
Size geri dönebilir miyiz?
Hayýr, Ben... Ben...
Onla konuþmak zorundayým.
Adýnýzý tekrar alabilir miyiz?
Caul.
Harf harf söyleyebilir misiniz?
C-A-U-L. Caul.
Sizi bekletmeye alýyorum.
Bay Caul, Size hemen geri döneceðiz.
Hayýr. Sizde telefon numaram yok.
Meraba?
Evet?
Bay Caul? Ben Martin Stett.
Bu numarayý nerden buldunuz?
müdürle irtibata geçen...
Herkese evrak dosyasý hazýrlarýz.
Bunun sizi izlediðimiz anlamýna
geldiðini biliyorsunuz.
Bantlar bizde var.
Onlar tamamen güvendeler.
Müdür onlarý bir an önce
dinlemek için sabýrsýzlanýyor.
Siz biraz...
sanki rahatsýz gibi... görünüyorsunuz.
Bantlarýmý mahvetmenizi riske atamadým.
Anlýyorsunuz
deðil mi, Mr Caul?
Bantlarýmýzýn sizle hiç bir alakasý yok.
Neden þimdi gelmiyorsunuz...
ve fotoðraflarý da getirirsiniz?
müdür burada...
ve size tam ücret ödemeye hazýr.
Nezaman bu yaþlý adamlarý görsem...
ayný þeyi düþünürüm.
Ne düþünürsün?
Hep düþünürüm ki onlar
birzamanlar baþka birinin çocuðuydu.
Gerçekten. Bunu düþünürüm.
Birzamanlar birinin bebeðiydi...
ve onu seven bir annesi ve babasý vardý...
ve þimdi, iþte burda...
parkta bir bankta yarý ölü halde yatýyor.
Ve annesi babasý nerede acaba?...
bütün amcalarý da?
Neyse, hep bunu düþünürüm iþte.
Hep düþünürüm...
Nasýl, nezaman gazete
bulacaklar New York' ta...
Bu yaþlýlarýn çoðu öldü.
50 tanesi bir gecede soðuktan öldü.
Hiç gazete olmadýðý için mi?
Gerçekten. Bu onlarý sýcak tutuyor.
bu berbat.
Bu konuyu kim açtý ya?
Sen baþlattýn.
Hayýr.
Evet sen.
Sadece hatýrlamýyorsun.
Oh, Mark, Peki.
Konuþabiliriz.
Buna dayanamýyorum.
Artýk buna dayanamýyorum.
Beni aðlatacaksýn.
Biliyorum tatlým, biliyorum. Ben de.
Hayýr deðil.
Oh, Tanrým.
Bunu tekrar duymak mý istiyorsun?
Bunun gerçek olmasýný mý istiyorsun!
Hayýr, istemiyorum.
Sadece senin...
Neye ihtiyacýn varsa bilmeni istiyorum.
Hepsi bu.
Paran masanýn üstünde.
Bunu yapabileceðimizi düþünüyor musun?
Ýçmekten yoruldum zaten.
Nerdeyse herþeyden yoruldum.
Benden sýkýldýn mý?
Senden sýkýldým...
ama bugün deðil.
Bu hafta içinde.
Pazar, belki.
Pazar, kesinlikle.
Jack Tar Hotel.
3:00.
Oda 773.
Bak, Mark, onu görüyor musun?...
Charles gibi dinleme
cihazý takan adam?
Hayýr. Nerde?
Hemen orda, alýþveriþ çantalý.
Lütfen paranýzý dýþarýda sayýn.
Bizi heryerde izliyor.
Bizi çok yakýndan takip ediyordu.
Bu önemli deðil.
Boþver onu.
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Along #
Tanrým, çok güzel olacak...
bütün bunlarla bitmek.
Seni seviyorum.
Bunlar istediðiniz resimler.
Burda birlikte çok zaman geçiriyoruz
Hayýr. Biraz daha kalalým.
Ona ne yapacaksýn?
...fýrsatý olursa öldürür.
Sanýrým o benim telefonumu kaydediyordu.
Dinle, geri dönsem iyi olacak.
Saat neredeyse 2:00.
Hayýr, lütfen oraya geri gitme.
Hayýr henüz erken.
Pekala.
Peki tatlým, gitmeyeceðim.
15.000 dolar.
Bir günlük iþ için fena deðil,
deðil mi, Bay Caul?
Onlarla ne yapacak?
Göreceðiz.
...fýrsatý olsa öldürürdü.
# When the red, red robin #
# Goes bob, bob, bobbin' along #
# Along #
Bu hafta içinde.
Pazar, belki.
Pazar, kesin.
Jack Tar Hotel.
3:00.
Oda 773.
Uh...
Bana oda 773' ü verebilir misiniz acaba?
773?
Bu oda dolu, efendim.
Zaten odalarýn hepsi sonuçta ayný.
Eeh...
Peki ozaman bitiþik, uh...
bir odanýz var mý, uh...
hemen yanýnda?
Bitiþik, bakalým...
Evet, var.
güzel.
Bütün bu yalanlardan
býktým, tamam mý?
Buna dayanamýyorum.
Buna artýk dayanamýyorum.
Beni aðlatacaksýn.
Biliyorum.Ben de.
Hayýr yapma.
Konuþtuðun þey hakkýnda
hiçbir bilgim yok.
Hiçbir bilgi!
Bu korkunç...
Seni seviyorum.
Aah!
Aah!
Nixon' ýn Eyalet Birliði mesajýný...
göndermeyeceði bildirildi...
Þunu keser misiniz?
Bana nasýl böyle söyleyebilirsin?
ve benim þartýmda.
Benim çocuðuma baba olmaya uygun deðilsin.
Oh, bu nedir?
Wilma gibi davranmaya çalýþýyorum.
Eeh, bunu abartýyorsun.
Pekala. Kenara çek.
Bu büyük telaþ nedir?
Karýmý hastaneye götürüyorum.
Bir bebeði olacak.
Bunu sana vermeliyim.
Sende berbat bir sabýr var.
Otur, Fred.
Çok rutin giyiniyorsun.
Wilma' ya bak orada.
Benim neyle uðraþtýðýmý
bilmesine raðmen...
nasýl bu kadar sakin olabilir?
Nasýlsýn, Fred?
Nasýl olduðumu düþünüyorsun?
Betty, oraya git...
ve Wilma' ya söyle eðer...
Bekle. Richard!
Doktorla görüþmek istiyorum.
Bugün burda deðil.
Üzgünüm ama hemen
burdan ayrýlman gerekir.
Yolu açalým.
Ýzin verin geçelim.
Hadi, yolu açýn.
Sorularýnýzý üst katta yanýtlayacaðýz.
Ýzin verin geçelim.
Ýzin verin geçelim.
Sadece bir soru.
Hayýr, lütfen.
Kazanýn cinayet olduðundan
þüpheleniyor musunuz?
Peki ortak kontrolleriniz?
Hisseleriniz denetleme kazancý ...
verecek mi?
Ne çeþit bir sigortaya sahipsiniz?
Bu adil bir soru deðil.
Ne düþünüyorsunuz?
Ona Noel için ne alacaðýmý bilmiyorum.
Onun zaten herþeyi var.
Artýk birþeye ihtiyacý yok.
Þirkette bir düþman
olduðunu mu hissediyorsunuz?
Kimseye zarar vermiyor.
Biz de zarar vermiyoruz.
Oh, Tanrým.
...sarhoþ araba kullanmak?
Buna dayanamam.
Artýk buna dayanamýyorum.
Aah!
Götür onu!
Götür onu!
Sence bunu yapabilir miyiz?
Bu hafta içinde.
Pazar, belki.
Pazar kesin.
Jack Tar Hotel.
3:00.
Oda 773.
Bir fýrsat bulsa bizi öldürürdü.
Alo.
Alo.
Alo.
Alo.
Bildiklerinizi biliyoruz, Bay Caul.
Kendi iyiliðiniz için,
artýk bu iþlere daha fazla karýþmayýn.
Sizi dinliyor olacaðýz.
>> ALTYAZILAR >>>>> daniska&Capricorn