Tip:
Highlight text to annotate it
X
Altyazılar: 1DaL ©
Senkron: Süleyman ARIK
-Herşey öldüğüm gün başladı.
-Eğer bir tanımlama varsa
-olağanüstü bir kadının, olağanüstü
yaşantısı olarak tanımlanırdı.
-Kimse tarafından hayatta tutulmamış.
-Ama öyle bir şey yoktu.
Çünkü öldüğüm gün.
-Aynı zamanda yaşamaya
başladığım gün oldu.
-Ama bu sonra gelecek.
-Bu hayatım.
-Günler birbirine karışmış
-Her zaman sıradan
-Tutkumun versiyonu olan bir işim var.
-Üzgünüm üzgünüm
-Çok üzgünüm.
-Ben şu ana kadar bir
sanatçı olmalıydım.
-Bunu yerine
-Güzellik kremi için,
reklam dizayn ediyorum.
-O şeye bağımlısın sen Sally
-Mutluca, şişede büyü bu bebeğim.
-Nasıl aldın bilmiyorum,
daha üretimde bile değil.
-Kendi yollarımız var.
-Al
-Hayır!
-Baş ağrısı var yine
-Bu sıkı hem de.
-Bir haftada...
-Kesinlikle, en heyecan verici...
-Güzellik endüstrisinde ki en yeni...
-Sabunu piyasaya süreceğiz.
-Beuline
-Şimdi Beuline sadece
-Yaşlanma etkilerini azaltmıyor
-Aynı zamanda geri de çeviriyor.
-Ama... değişiklik
-Bazı fedakarlıklar getirmeli.
-Kocam... ve ben...
-Ben görünen yüz olarak
çekilmeme karar verdik.
-Muhteşem bir 1 5 yıl oldu.
-Ama... yeni bir yüz
seçmeye karar verdik
-Beuline'i temsil etmesi için.
-Kesinlikle!
-Drina!
-Geleceğimiz
-Şimdi baylar bayanlar.
-Hepinizi, Drina şerefine
kadeh kaldırmaya
ve başarımıza davet ediyorum.
-Dikkat George.
-İçebilecek kadar yaşı yok.
-Binadaki herkesten
daha fazla yeteneğin var.
-Bu yüzden senden nefret
ediyorum bu arada.
-Bu benim ilk baş çalışmam.
-Mükemmel olmalı. Bunu biliyorsun.
-Senin sorunun ne!
-İyi şanslar
-Sen kendine hakim olamadın değil mi?
-Bunu sahne haline
çevirmeliydin değil mi?
-Sorun ne George?
-Senin anını mı çaldım?
-Gir!
-Merhaba Bay Hedare
-Beni görmek istiyor
musunuz hala? Yoksa...
-Otur.
-Tamam peki.
-Ben memnun olmadım.
-Bu... İstediğimin
yakınına bile gelememiş.
-Ne düşünüyordun anlayabilmiş değilim.
-Çok üzgünüm.
-Şu kırmızıya bak. Hepsi yanlış.
-Ben daha koyu istemiştim.
-Söylediğinizi özellikle duydum...
-Ne dediğimi biliyorum.
-Tamam, belki de sizi yanlış anladım.
-Açıkça
-Bay Hedare
-Bunu düzeltebilirim, biliyorum.
-Bana bir şans verebilirseniz,
biliyorum düzeltebilirim.
-Yeteneksizliği ödüllendirmem.
-Hiç bilmiyorum, neden sanatının
-gardolabından daha
güzel olacağını bekledim...
-Ve de...
-Manikür de yaptırır mısın?
-Tanrı aşkına George
-Bırak da düzeltsin.
-O iyi ve bunu biliyorsun.
-Herneyse
-Yarın akşama kadar.
-Gece yarısı.
-Tamam teşekkürler.
-Affedersiniz! Merhaba!
-Affedersiniz acaba?
-Müziği biraz...
-Biraz...
-Kedicik, oraya nasıl çıktın sen?
-Gel aşağı
-Ne sıkıştın mı?
-Gelsen iyi olacak.
-Sakin dur bir dakika!
-Bekle, ne düşünüyorsan
-Ne hissediyorsun, değmez bak!
-Ben polisim, belki yardım edebilirim.
-Tamam ben iyiyim.
-Sadece...
-Beni dinle, bunu beraber halledeceğiz
-Adın ne?
-Patience Phillips
-Ama bu kedi...
-Tabi tabi Pat...
-Çok güzel.
-Çok tatlı.
-Kedi burda değil artık
-Tamam eminim bu seni..
-Çok üzdü.
-Daire numaran ne?
-23!
-Tutun!
-İyi misin?
-Teşekkürler.
-İyi olduğuna emin misin?
-Kedi o!
-Şaka yapmıyorsun ya
-Kedini kurtarmak için
mi oraya tırmandın
-Evet, yani hayır benim
kedim değil... bir kedi
-Yani başkasının kedisini
kurtarmak için mi tırmandın?
-Bu... başka bir şey
-Ama tanrım işime geç kaldım.
-Bugün bir teslim var.
-İyi şanslar
-Teşekkürler
-Teşekkürler!
-Yine de kimse bu zamanı yenemez.
-Ama yine de biraz kavga ettin.
-Beuline mucizeler yaratıyor değil mi?
-Evet yapıyor.
-Bugün meşgul bir günüm var.
-Akşam yemeği
-Bekleme tamam mı sevgilim
-Uzun zaman önce
beklemeyi bıraktım George.
-Ve de...
-Yarınki öğle yemeği
-Onu da iptal et.
-Sorunlar?
-Şüpheliyim.
-Ama Slavicky aramayı kesmiyor
-Bilim adamlarını bilirsin.
-Modellerden de beterler
-Her zaman çocuk
gibi bakmalısın onlara
-Tekrar plan yaparız. Güle güle
-Hey, erkek sandviç saat 1 2'de
-Aman Tanrım
-Merhaba bayan Phillips
-Merhaba
-Bu... daha önce
bahsettiğim memur bey.
-Dedektif Lone
-Tom...
-Ne güzel isim.
-Tom Lone
-Cone ve Phone ile de uyuyor...
-Bone...
-uyması o kadar da önemli değil de...
-Bana telefon var..
-Alone (yalnız)
-Selam
-Selam
-Nasıl...
-Bir şey düşürdün.
-Acelen varken çok şey bırakıyorsun.
-Teşekkürler.
-Bu senin mi?
-Evet
-Güzel
-Teşekkürler.
-Bana erken Shagale
gibi geldi... elegant
-Zarif ama kaprisli...
-Eski Dutch efendileri geleneğinde...
-Etkilendim.
-Etkilenme...
-Dairendeki sanat şeylerini farkettim,
ben de ofisten öğrendim.
-Cidden hoşuma gitti.
-Teşekkürler.
-Dinle,
-Bu sabah yüzünden
özür dilemek istiyorum.
Seni atlıyorsun sandım
-Sana bir kahve ısmarlamak istiyorum.
-Köşede güzel bir İtalyan yeri biliyorum.
-Belki... yarın daha iyidir, ne dersin?
-Tamam.
-Evet mi?
-Tamam yarın o zaman. Saat birde
-Oraya gelmesini sağla tamam mı?
-Evet memur bey!
-Aşağı
-Batırdım mı?
-Anahtarı da atabilirisin
-Yarın görüşürüz.
-Tamam güle güle
-Patience, o adam,
senden çok hoşlanmış.
-Öyle mi
-Merhaba!
-Yapacak çok işimiz var
-Öncelikle o bacakları traş etmen gerek.
-İkinci olarak...
-Sonra sana hediye aldığım
o deri kıyafeti giyeceksin
-Hatırla
-Öncelikle, sadece kahve...
-İkinci, asla asla ve asla...
-O deri kıyafeti giymeyeceğim.
-Selam ben Patience, sanat bölümü
-Evet bir kuryenin gelip...
-Ama gece yarısı orda olmalı...
-Ama... biliyorum sizin
hatanız değil ama
-Tamam
-Ben kendim götürürüm.
-Merhaba orda kimse var mı?
-Hadi... Slavicky
-Ne zaman vicdanın oldu senin?
-Baş ağrıları ve mide
bulantısı, bayılmalar
hiç de umurumda değil
-Bunlar halledebileceğim semptomlar...
-Merhaba?
-Bizim tüketicilerden beklediğimiz
kendi başlarına halledebilmeleri
-Ben bağımlılığı ile de baş edebilirim
-Ama bu uzun zaman
çalışmalarından bu yan etkiler...
-Kullanmaya devam
ederlerse bu olmayacak
-Ve de kullanmalarını sağlayacağız.
-Çünkü para burdan geliyor.
-Artık emin değilim.
-Kimse yok mu?
-Bununla yaşayabilirim sandım.
-İnsanları canavara
dönüştürerek yaşayamam.
-Aman tanrım!
-Fişi çekmeme izin vermelisin.
-Bunun raflara çıkmasına
izin veremeyiz.
-Kim var orda?
-Yoldayım!
-Çıkabilirsin artık sorun yok.
-Sadece bir kaç soru sormak istiyoruz.
-Ben, üzgünüm.
-Ama...
-Sanırım yanlış...
-Ne yapıyorsun?
-Bunu bir daha yapma!
-Nerde?
-O borudan atlayamaz
-Kim olduğunu bilmiyoruz
ama ne duyduğunu biliyoruz.
-Riske edemeyiz.
-Ondan kurtulun.
-Kapıyı kapat.
-Patience Phillips
-Seninle hiç bu kadar
çok gurur duymamıştım
-Şu an oturan sensin
-ve telefonu dilinle yalıyorsun
-Aman, bunu ben yapıyordum.
-Herneyse, prezantasyon nasıl gitti?
-Örnekler oldu mu?
-Dinle beni ara...
-Selam Patience ben Tom Lone...
-Burda bekliyordum...
-Sen yoksun da...
-İşe geri dönmem gerek...
-Güle güle.
-Tamam kedicik.
-Eve gitme zamanı.
-İsim: Ephelia Powers
Adres: 647 Elm Str.
-Telefon 555-01 64
-Siz Ephelia Powers mısınız?
-Evet
-Kedinizi aldım
-Gece yarısı...
-Daha önce eve hiç
yabancı getirmemiştin.
-Lütfen içeri gelin.
-İçeri gelemem, benim gitmem gerek
ben geç kaldım...
-Gece yarısı.
-Üzgünüm?
-Adı..
-O bir Mısırlı Mau.
-En nadir türlerden.
-Tapınak kedileri
-Derler ki Mau'ların
özel güçleri olurmuş.
-Birden ortaya çıkmak
gibi mi? Biliyorum
-Başka şeyler yanında.
-Kediniz...
-Sokrat
-Kafein yok.
-Onu çabuk kızar hale getiriyor.
-Sen de biraz dağılmış
görünüyorsun bir tanem.
-Kediler muhtemelen...
-Sana çok yakın
hissediyorlar kendilerini
-Bu benim için çoktan,
kötü bir gün haline geldi.
-Dün olanların çoğunu
hatırlayamıyorum bile
-Belki sana yardım edebilirim.
-Peki
-Bak bu sizin sorununuz değil...
-Burda olduğumu bile bilmiyorum
-Sorun değil, bana anlat lütfen
-Hayır cidden, işe geç kaldım.
-Üzgünüm...
-Her zaman geri gelebilirsin
-Hep burdayım.
-Ver bana
-İyiyim, iyiyim!
-Senin sorunun ne Philips
-Sen dizaynı vermedin.
-Neredeler onu bile bilmiyorsun.
-Ve nerede olduklarını
bilmiyorsun çünkü...
-Senin söylediklerini
tekrarlıyım. Hatırlayamıyorsun!
-Beceriksizliğin insanı sarsıyor.
-ha?
-Beni dinliyor muydun sen?
-Hayır.
-Üzgünüm...
-Üzgün?
-Üzgün hiç de yeterli değil.
-Tamam.
-O zaman remix yapayım istersen...
-Üzgünüm!
-Her harcadığım dakika için...
-Senin gibi yeteneksiz, etik olmayan
-bir ego manyak için çalıştığım için
-Bölümünü temizle, kovuldun.
-Bekleyin bay Hedare
-Ben öyle demek istemedim.
-Söyledim mi yoksa?
-Kahramanım!
-Bak açıklayamıyorum...
-Söylüyordum?
-Ama ben değildim, anlıyor musun?
-Çok teşekkürler departman adına
-Anlamıyorsun.
-Üzgünüm. Bu da neydi?
-Alerji?... Belki.
-Yeni kovuldun hatırlıyor musun?
-Ama çok tatlı.
-Sal
-Sally
-Sally!
-Seni inceleme için aldıklarında
ne yapıyorlar biliyor musun?
-Aslında seni kimse incelemiyor.
-Sorun ne söylediler mi?
-Hiç fikirleri bile yoktu.
-Milyonlarca test uyguladılar.
-Doktorumu görmelisin bir ama.
-Daha iyi hissettiğini görebiliyorum.
-Bana... Nooldu şu ateşli..
-Ateşli dedektifle?
-Olmaz ki Sal.
-Patience lütfen, sen hiç bir
zaman yürüyeceğini düşünmezsin.
-Çünkü yürümüyor.
-Bu seferki için bir nedenim var.
-Güven bana
-Bak, iyi bir şey sabotaj
etmeni reddediyorum.
-Kırılırsa düzelt.
-Ben seni seviyorum o da sevecek...
-Şimdi git, git bize esmer şeker getir...
-Ateşli doktorumla buluşacağım ben.
-Bana avunmasız göründüğümü söyle.
-İyi olmak kalbinizde olan bir şey,
-Çünkü onu oraya
koymayı siz seçersiniz.
-Kolay demiyorum, bazıları kötü
olmayı seçmez demiyorum.
-Ama sizden farklı bir şey istiyorum.
-Daha iyi bir şey istiyorum.
Anlıyor musunuz?
-Evet
-Silahını görebilir miyim?
-Hayır!
-Birini yapan nedir biliyor musunuz?
-Ateşleyecek misin?
-Hayır.
-İyi adamlar olmanızı
istiyorum... Anladınız mı?
-Gidip top atalım!
-Polis merkezini aradım ve...
-Burada olabileceğini söylediler.
-Kahveni içememişsindir.
-Böyle bir güruhla baş edebilmek için
cesur bir adam olmalısın.
-Destek de yok.
-Çoğu zaman yalnız
çalışmaya alışkınım.
-Seçim mi bu?
-Evet
-Onların.
-Daha önce ortak vardı ama...
-İşimi biraz çok ciddiye alıyordum.
-Arkadaşım Sally'i biliyorsun ya
-Onun benim hakkımda
söylediklerini duysan
-Diyor ki ben...
-Maaş efektifim.
-Vay be...
-Böyle diyor.
-Teke tek?
-Kim?
-Ben ve o mu?
-Evet.
-Hadi.
-Bire bir!
-Çocukluğumdan beri yapmadım bunu.
-Topu geri alabilir miyiz?
-Bana çok maaş efektif görünmedin.
-Bay Hedare sizi bilgilendirmek istedi
öğleden sonra fabrikada olacakmış.
-Eğer fabrikayla, dört mevsimde
barda takılıyor demek istiyorsan...
-Beni bilgilendirmiş say.
-Dedi ki çalışıyor...
-Wesley
-George "Kabul ediyorum" dan sonra
bana anlamlı bir şey söylemedi.
-Alo?
-Modern ilaçlar olan bir
yerin barı olsa iyi olmaz mı.
-Daha iyisin galiba Sally
-Yeni ilaçlar var adını
bile söyleyemediğim.
-Peki naber?
-Bir kaç şey düzeltiyordum.
-Bilmek istediğim, düzelip
devam ediyor mu?
-Sanırım oldu.
-Ayrıntılar... iyi olur tatlım
-Kağıt bir elbiseyle
oturuyorum tanrı aşkına
-Tek yaptığı konuşmak.
-Biraz teke tek oynadık.
-Basketbol oynamasını biliyor musun?
-Görünüşe göre öyle.
-Hatta onu yendim.
-Patience, sana bir
şey öğretemedim mi?
-Asla bir adamı sporda yenmemelisin.
-Bu onları batırır.
-İstediğimden olmadı... Oluverdi
-Bana çok çok garip
birşeyler oluyor Sally.
-Onun üzerine atladım.
-Buna şehvet deniyor tatlım...
-Etki, çekim.
-Öyle mi?
-Ya daha da kötüleşirse.
-Yani, bir sonraki sefere...
-Bir sonraki sefer mi?
-Sana yine mi çıkma teklif etti?
-Bu adama bayıldım.
-Ben de
-Ama kendimden endişe duyuyorum.
-Kendim olamıyor gibiyim.
-Onunla beraberken bir sonraki
sefer ben olabilirsin rahatça
-Sally.
-Sataşıyordum sadece.
-Sadece kendin ol.
-Kendim?
-Tamam.
-Denerim.
-Kapatmam gerek.
Çocuklarım geliyor demek...
-Güle güle...
-Affedersiniz.
-Sanırım ateşim var.
-Hey!
-Kapat şunu!
-Yürü be!
-Üzgünüm bebek. Pijama partisi değil.
-Ama...
-Senin durumunda bir ayrıcalık...
-Gururum okşandı.
-Ama bir kereliğine...
-Müziği sadece birazcık...
-Sana ne diyeceğim
-Neden kendim yapmıyorum.
-Hey hey naaptın ucube?
-Üzgünüm. Ne dedin?
-Eğer müzik sesi hala çok yüksekse...
-Hey!
-Bunu duydun mu?
-Buna sessizlik denir.
-Tek istediğim bu.
-Şimdi öyle kalsın!
-Parti için teşekkürler.
-Eğlendim.
-Çıkma Acil durumunda aç!
-Hava atma zamanı.
-Amatörler
-Siz çocuklar buraya gelip
-bütün bu güzel şeyleri
çalabileceğinizi mi sandınız?
-Ne kadar mükkkkkemmmmel bir fikir.
-Miyav
-O eşsizdi.
-Mısırlı
-Diyor ki, kedi gibi zıplıyormuş.
-Ne dersin?
-Kedi piliç
-Neyin var?
-Kekler.
-kediler.kadınlar
-Kedi sevenler, kadın klübü
-Tarihte kediler
-İblis, tarikatlar
-Cadılar
-Şeytanlar
-Eski Mısır'da kediler
-Güneş Tanrısının sevdiği.
-Mısırlı Mau. 1 940'da ABD'ye geldi
-Gece yarısı
-Geri geleceğini biliyordum.
-Hazır olduğunda
-Tanrıça eskide
-Mau'lar geçmişe ait.
-Onlar mesajcıları.
-Bunu siz mi yazdınız?
-20 yıllık bir profesörüm.
-1 0 yılım reddedilene
kadar. Akademik hayat.
-Geçmiş nadirdir.
-Güneşin Tanrıçası
-Bütün kadınlardaki ikiliği temsil eder.
-Narin ama agresif.
-Rahatlatan ama yine de yırtıcı.
-Ama...
-bunların benle ilgisi ne? Yeni
-Geçen gece ne oldu?
-Hatırlamıyorum.
-Sana söylememi ister misin?
-Evet.
-Öldün.
-Ne?
-Ölmedim ben, bak bana, burdayım.
-Öldün.
-Ama yeniden doğdun.
-Delisin.
-Sen deli birisin.
-Gece yarısı kaderini biliyordu.
-Seni test etmesi böyleydi.
-Sana vereceği hediyeye
layık olup olmadığını denedi.
-Hayatını değiştirebilecek bir hediye.
-Ve sana yeni bir tane verecek olan.
-Yalnız değilsin yavrum.
-Senden önce başkalarını da kurtardı.
-Bak.
-Kedi kadınlar, toplumun
kuralları ile yönetilmezler.
-Kendi isteklerini takip edersin.
-Bu bir kutsama aynı zamanda bir lanet.
-Genelde yalnız olacaksın
ve, yanlış anlaşılacaksın.
-Ama diğer kadınların
ala bilemeyeceği bir
özgürlük bileceksin.
-Sen bir Kedi Kadınsın.
-Her görüntüde, her kokuda.
-Her seste.
-Üstün derecede gelişmiş.
-Korkudan özgür...
-Tamamıyla kendine güven.
-İnsanüstü refleksler.
-Yani artık Patience değil miyim?
-Patience'sın.
-Ve de Kedi Kadınsın.
-Kabul et bunu yavrum.
-Bütün bir hayatı kafeste geçirdin.
-Kim olduğunu kabul ederek.
-Bütünüyle kim olduğunu.
-Özgür olabilirsin.
-Ve özgürlük güçtür.
-Hayatımı kurtardın Gece yarısı
-ama birisi beni öldürdü
-ve kim olduğunu
bulmalıyım. Ve de nedenini
-Slavicky'i hallet
-Halledildi
-Bütün gece burdaydım
-Kesinlikle
-Üstü kalsın.
-Senin için ne yapabilirim
-White Russian. Buz yok. Votka koy, Kahlua koy.
-İşte direk
-Bir şey mi arıyorsun?
-Geçen gece birini öldürdün.
-İyi bir kızdı.
-Neden?
-Dilini yakaladım.
-Bilmiyorum, borudan sifonu çek dediler
-Neden
-Nedenini bilmiyorum.
-Beuline, Beuline'de bir sorun var.
-Duymaması gerekiyormuş, bilmiyorum.
-Hedare demek ki üstünü örtüyor.
-İnsanları canavara
çevirerek yaşayamam.
-Hey hey hey...
-Vay...
-İnanılmaz görünüyorsun.
-Vay.
-Sevdin mi?
-Sevdim. Saçına bayıldım.
-İyi mi?
-Çok iyi. Bu adam sana iyi geldi.
-Seni başta iten bendim...
-Hadi bana söyle bakalım
-İşte...
-Bir tane tatlı.
-Peki iyi olacak mısın ne?
-Daha iyi hissediyorum.
-Bir kaç gün cozmo olayı olur belki.
-Şuna bak.
-Kedi kıyafeti giyen deli bir piliç
-Geçen akşam Slavicky'i öldürmüş.
-Bu delinin hareketleri Beuline'i
raflardan indiremeyecek.
-Geçen hafta sunacağız
planlandığı gibi.
-Çünkü, bu ülkenin
kadınlarına borçluyuz bunu.
-Çünkü...
-Bu adam kendiyle çok dolu ya.
-Neredeyse bitti...
-Ver bakalım
-Bu baş ağrıları ne zamandır var Sal
-Bir ay
-Bana bir iyilik yap
-Bunu kullanmayı bırak
-Neden?
-Çünkü seni hasta ediyor.
-Güven bana.
-Tom için adli tıptan
-Ve de... Slavicky cinayeti,
belki bakmak istersin.
-Bob, sana bir soru soracağım.
-Sen bir normal kediyi kurtarmak
için dama çıkar mıydın?
-Belki. Kedi pizza taşıyorsa.
-Üzgünüm.
-Üzgünüm.
-Benzerlikler var.
-S'in şekli, R'lerin sert darbesi.
-Aynı kişi tarafından mı yazılmışlar?
-Kesin bir bilim değil.
-Ama bu ilki.
-Harflerin duruşu...
Yalnızlık belirtiyor
-Ve o, güvensiz...
-Şimdi...
-Y'ye bakıyoruz...
-Çok kendine güveni
var, neredeyse kızgın.
-O'da...
-Bu kişi bütün kurallarla
oynamayı sevmiyor.
-Yani farklı insanlar.
-Çok...
-Eğer bu iki kadını
aynı odaya koyarsan.
-Çok accayip bir parti olur.
-Büyük bir hafta sonu
planın var mı Tom?
-Şimdi var.
-Benim kazanmama izin vermeliydin.
-Öyle bir kız değilim.
-Nasıl bir kızmış?
-Kaybeden.
-Sana bir soru sorabilir miyim?
-Hadere için çalışıyorsun değil mi?
-Geçen gece fabrikada biri öldürüldü.
-Hey
-Üzgünüm.
-Şirkete karşı kini olan biri var mı?
-Bir sürü insan.
-George Hadere dünyadaki
en iyi insan değil.
-Beni kovdu biliyor musun?
-Ne?
-Ben de şimdi şüpheli miyim dedektif?
-Hayır.
-Görünüşe göre havada
kalacağız bir müddet.
-Acelen var mı?
-Anne!
-Sıkı tutun. Bu şeyi durdurmam gerek.
-Anne
-Ricky
-Anne anne...
-Anne!
-Yardım edin!
-Sen çok sıkı bir
adamsın biliyor musun?
-Dikkat et ortak.
-Bitti.
-Nasıl yaptın bilmiyorum ama...
-Etkilendim.
-Ben senin nasıl yaptığını gördüm.
-Ben de etkilendim.
-Ne var biliyor musun?
-Ne
-Kutlamalıyız bunu
-Seni bu gece yemeğe
götürmeme ne dersin?
-İsterdim ama gelemem.
-Bu gece olmaz...
-Halletmem gereken... İşlerim var...
-Yanlış ve girdin.
-Slavicky'yi öldüren kedisin sen.
-TV'de gördüğün her şeye
inanmıyorsun değil mi.
-Ne istiyorsun?
-Kocanı. Evde mi?
-Ben burdayım neden o evde olsun ki?
-Çok kötü...
-Eğer kocan eve gelirse.
-Beuline ile ilgili herşeyi bildiğimi söyle.
-O kutuda bir hastalık.
-Bir lavobaya bile sürmem onu.
-Hadi...
-Ben onu yıllardır kullanıyorum.
-Senin cenazen,
-Çünkü Slavicky'i öldüren
kişi Beuline'in ufak toksik
sırrını saklamak için öldürdü.
-Kocamın bir katil olduğunu
mu öne sürüyorsun
-Öne sürüyorum ama bana nerde
olduğunu söyleyeceksin
ve kendim soracağım
-Sanırım şoke olmalıyım.
-Masumiyet kolaydır ama gerçek şu ki...
-bir adam herşeyi yapmaya kadirdir.
-Onu bulmak mı istiyorsun?
-İşte orda.
-Teşekkürler.
-Yardımı severim.
-Sana nasıl ulaşabilirim?
-Tam olarak listede değilim.
-Benim telefonumu al.
-Polisleri ara, buna inanamayacaksın
-Bence bu tam bir zaman kaybı.
-Yapma.
-Ne?
-Düşünme, asla.
-Bir ilişkinin durumunu düşün.
-Ben böyle değilim.
-Sen de...
-Tırnaklarımı sevdin mi?
-Yeni yaptırdım.
-Ufff kötü oldu.
-Üzerimden hemen kalk.
-Ne?
-Kızım Patience da biliyordu.
-Bu yüzden öldürdün onu.
-Ne onu öldürmedim.
-Son sözlerinin yalan olması çok kötü.
-Dur!
-Hey!
-Dur tam orda
-Hareket etme
-Şimdi...
-İn ordan sakince.
-Kediler istediklerinde gelirler
-Söylendiğinde değil.
-Sana bir daha söylemeyeceğim,
dön ve ellerini başına koy.
-Tutuklusun
-Yakaladım seni!
-Sence bu oyun mu?
-Evet, ben oynuyorum.
-Sen oyna ben işteyim.
-İşini seviyor gibisin.
-Önce kelepçelenen olma.
-Sen öyle san.
-Dikkat, o kablo ikimizi
de anında kızartır.
-Aramızdaki kıvılcımı görmüştüm.
-İlk çıkmamızda olmaz.
-Böbürlenme bayan.
-Ben çoktan kapıldım.
-Bizi biliyor mu?
-Biz diye bir şey yok.
-Bitti.
-Tamam çocuklar.
-Ellerinizi kaldırın
-Kim karanlıkta görebiliyor.
-Ben görebiliyorum.
-Ama bu bir felaket.
-Tam bir felaket.
-Bunların hepsini nasıl bilebilir?
-Kim ki o?
-Tamamdır. Korkma.
-Güzel, hiç bir fikrin yok değil mi
-Biz burda bitmiş durumdayız...
-Senin bana dahiyane tavsiyen
-KORKMA mı oluyor!
-Hayır sana tavsiyem.
-George
-Bırak bunları
-Vitamin gibi *** almayı bırak.
-Bugünün çocukları cep
telefonunu doğdukları gün buldular
zorlamasını bırak
-Bir kereliğine George,
zavallı hayatında bir kere
-Adam ol.
-Mükemmel.
-Bealine mucizeler yaratıyor değil mi.
-Tamam pekala... ne düşünüyorsun?
-Bilmem, kiliseye mi gideceksin?
-Bu yardımcı oldu.
-Ben ucubeyim.
-Perşembe'den Pazara, büyük olay.
-Peki... o
-Gerçek beni sevmezse...
-Gidip seçemezsin Patience
-Eğer yürümesini istiyorsa,
bütünüyle seni sevmeli.
-Git
-Tatlı
-Teşekkürler
-Evet sen de ama ben
balıklardan sözediyordum.
-Dedektif işi, çıkmak gibi...
-lsrarcılıkla ilgili... sonunda yakalarsın.
-Suşi sevdin ha
-İyidir
-Peki, bana...
-Kaçanı bahset.
-Kedi kadın?
-Duydun mu?
-Evet ateşli.
-Siyah deri... kamçı
-Beni öptü.
-Cidden?
-Evet
-Bunun hakkında ne düşünüyorsun?
-Değişir.
-Kötü kızları sever misin?
-Eğer onlar da beni severlerse.
-Hayır dinle Patience
-Kötü benim için yürümeyen bir şey.
-Tamam, iyi kötü...
-Arasında bir şey olmalı değil mi?
-Belki de biraz daha, karmaşıktır.
-Neden senin hakkında
konuşmaya başlamıyoruz.
-Tamam
-Bir sanatçı olmak nasıl bir şey?
-Ben tam olarak bir sanatçı değilim.
-Yani evet, sanat okuluna gittim...
-Ama sonra normal bir iş buldum
reklam şirketi ve...
-Şimdi...
-Tam olarak ne olduğumu
bilmiyorum artık.
-Ne olduğunu biliyorum ben
-Farklısın
-Özelsin
-Ve sende bunu seviyorum.
-Teşekkürler.
-Hayır bu doğru.
-Ve seni daha fazla tanımak istiyorum.
-Biliyorsun...
-Sanırım açıklamam
gereken bir kaç şey var.
-Ne gibi? yeni görünüşün mü?
-Hayır tam olarak bunu
düşünmüyordum.
-Hey
-Bana herşeyi anlatabilirsin.
-Ben...
-Yağmurdan nefret ederim.
-Ne diyordun
-Önemli bir şey değil.
-Tom
-Benim
-Beuline sırlarında haklıydın
-İnanamıyorum ama... Haklıydın
-Beuline toksik.
-Kanıtım var.
-Durdurabiliriz
-Onu durdurmalıyız. George Beuline'i
basın konferansında tanıtacak.
-Yarın.
-Pazartesi Beuline raflarda olacak.
-Uygunluk olasılığı %99.9
-Peki ne buldun?
-Birini uzun zaman yollayacak kadar
yeterli kanıt.
-Ben olmamı istedikleri herşey oldum
-Hiç daha fazla güzel değildim
-Hiç daha fazla güçlü değil...
-Ve sonra kırk oldum, ve beni attılar.
-Hepsi masanın arkasında.
-Nasıl yapmışım?
-Etlerdeki çizik olayı biraz zordu...
-Ama sanırım başardım.
-Onu sen öldürdün.
-Kimse Beuline'in raflara
çıkmasını engelleyemeyecek.
-Bu Slavicky.
-Bu George.
-Ve kesinlikle sen değilsin.
-Üzgünüm, ev sahipliğimi unutuyorum.
Bir şey ikram edebilir miyim?
-Bir kutu kedi maması?
Ya da bir kap süt?
-Silah
-Az önce kocamın göğsüne boşalttığın.
-George...
-Biri yardım etsin...
-Bu kadın George'u öldürdü.
-Kedi kadın tekrar cinayet işledi.
-Patience
-Üzgünüm
-Sanırım istesen bunu
hemen ellerimden alabilirsin.
-Eğer istesem.
-Sana söylüyorum,
-Slavicky'de Beuline'in toksik
olduğuna dair kanıtlar vardı.
-Bu yüzden Laurel onu öldürdü.
-George da farketti ve onu da öldürdü.
-Herşeyin üstünü kapatıyordu.
-Balistik iki adamı da
aynı silahın öldürdüğünü
gösteriyor
-Silah senin ellerindeydi.
-Kedi kadının ellerinde.
-Fark ne?
-Farkı yok demek.
-Anlamıyor musun?
-Bütün kanıtlar, her bir parça...
-Seni gösteriyor.
-Bana başka bir şey gösteren kanıt yok.
-Ben varım.
-Bana inanabilirsin.
-Beni ilk gördüğün
zamanı hatırlıyor musun?
-Evet
-Ne gördün?
-Bir kız.
-Kediyi kurtarmaya çalışıyor.
-Hayır değil.
-Deli birini gördün.
-Zıvanadan çıkmış, atlayama çalışıyor.
-Bütün kanıtlar bunu
gösteriyordu değil mi?
-Bana inanmana ihtiyacım var.
-Nasıl inanabilirim.
-Kim olduğunu bilmiyorum.
-Geçen gece birlikte
olduğun aynı kızım.
-Geri gelirim.
-Şimdi cici bir kedi ol.
-Buraya kadar geldin
-Kadınını kaybettin
ama, adamı yakaladın.
-Öyle mi?
-Evet.
-Merhaba Gece yarısı.
-Bütün bir hayatını kafeste geçirdin.
-Kim olduğunu kabul ederek...
-Bütünüyle ne olduğunu...
-Özgür olabilirsin.
-Özgürlük güç demektir.
-Artık sadece ben
değilim konu Gece yarısı.
-Biliyorsun,
-Geçen sefer bana anahtar getiren
-Patilerini çaprazla.
-İyi misin?
-Benim gibi bir kız
ayakları üzerine düşer.
-Kocam her kadının,
istediği kadar güzel
olabileceği bir dünya hayal etti.
-Hayatını, bu hayali takip etmeye adadı.
-Hedare'in yeni yöneticisi olarak...
-Ben bu rüyayı bir gerçek
haline getirmek niyetindeyim.
-Yarının açılışı ile...
-Beuline ile
-Teşekkürler.
-Çok teşekkürler.
-Bu şeyden almak için ölüyordum.
-Kocam da almanızı isterdi.
-Herkes için var.
-Dedektif Lone
-Ne sürpriz.
-Herkes...
-Bu adam, kocamın katilini
adalete teslim eden kişi.
-Bir dakika konuşabilir miyiz?
-Yukarıda ofisime gelin.
-Devam et gece yarısı teslimatı var.
-Vücudunun üzerine
tırnak izleri gördüm.
-Ama Slavicky üzerinde yoktu.
-Çünkü zamanı olmamış.
-Bir de belli bir nedeni de yoktu.
-Bilmiyorum.
-Size başka bir gerçek daha söylesem
-Kocanızı gerçekte kimin
öldürdüğünü bildiğimi söylesem
-Beuline'i biliyorum desem.
-Dedektif.
-Sanki ben de şüpheliymişim
gibi konuşuyorsunuz.
-Ya size kanıtım var desem.
-eğer kanıtınız varsa...
-O zaman neden
kelepçelerle gelmediniz?
-Zeki bir kadınsınız bayan Hedare
-Güzel... Zengin
-Belki başka bir şey
ayarlarız diye düşündüm.
-Peki bu elinizde olan kanıt...
-Yok olabilir mi?
-Diğer kıza yamanabilir mi
-eğer yapmamı istediğiniz buysa...
-Ve sen? Sen ne istiyorsun?
-İstediğimi az önce verdiniz bana.
-Bana az önce yapanın
siz olduğunu söylediniz.
-Şimdi neden ben
olduğuna inanacaksın ki?
-Çünkü sonunda bir dosta inandım.
-Demek arkadaşın az önce
senin ölmene neden olmuş.
-Aptal olma Laurel, bir
polisi öldürmek istemezsin.
-Ben bir kadınım Lone...
-Bir sürü şey yapmaya alışığım.
-Kocama saygılarımı ilet.
-Ne tatlı.
-Teşekkürler, şimdi
ikinizi de öldürebilirim.
-Durmam gerek.
-Nasıl?
-Atlayışım oldu bu da. Dinle
-Üzgün olduğumu bilmeni istiyorum
-Sana başında güvenmeliydim.
-Beni başka biriyle karıştırıyorsun.
-Hadi Patience.
-Ben burdan gideceğim.
-Sana güvendiğime inanamıyorum.
-Sen sahtesin.
-Sen nesin kahraman mı?
-Hırsız?
-Ucube?
-Eğer bir kimliğin yoksa
ne sır gibi saklıyorsun?
-Çünkü beni sen öldürdün.
-Borulardan üzerine
sifonu çektiğin bendim.
-Ben Patience Phillips'ım.
-Demek altında o var.
-Bana zarar verilemez.
-Beuline
-Kullanmayı bırak ve,
-Yüzün erisin.
-Eğer kullanmaya devam edersen.
-Derin yaşayan mermer gibi olur.
-Ve hiç bir şey hissedemezsin.
-Sen sadece korkmuş ufak bir kızsın...
-Kimsesin... Hiç kimsesin
-Nereye gittiğini sanıyorsun
-Polis katili gibi görüneceksin.
-Onu kurtarmak istedin tatlım.
-Kendini bile kurtaramadın sen.
-Oyun bitti.
-Tahmin et...
-Zamanı geçti bile.
-Elini ver bana.
-Yardım et bana...
-Bir kahraman olmayabilirim.
-Ama kesinlikle bir katil değilim.
-biliyor musun
-Bu cinayet davalarını kolay
kapatmaktan bahsetmeye başlayınca
-Yarın sabaha Patience
hücresinde olursa.
-Onun kedi kadın olduğunu
kanıtlamak çok zor olacak.
-Kesinlikle.
-Kedi kadın Hedare
İmparatorluğunu devirdi.
-Çok lezzetli teşekkürler.
-İşin de güzel.
-Öldüğüm gün, yaşamaya
başladığım gündü.
-Eski hayatımda,
-bende özel olanı birinin
görmesini dilerdim
-Sen gördün.
-Ve bunu için, her zaman
kalbimde olacaksın.
-ama gerçekte ihtiyacım olan.
-Bunu benim görmem.
-Şimdi görüyorum.
-Sen iyi bir adamsın Tom.
-Ama benim gibi birine yer olmayan
bir dünyada yaşıyorsun sen.
-Görüyorsun ya bazen iyiyim ben...
Çok iyiyim.
-Ama bazen kötüyüm.
-Sadece kötü olmak
istediğim kadar kötü.
-Özgürlük güçtür.
-Kirlenmemiş ve korku
olmayan bir hayat yaşamak
-Bana verilmiş bir hediye
-Böylece yolculuğum başladı.
www.geocities.com/divxtrliste