Tip:
Highlight text to annotate it
X
SORNA ADASI
Kostarika'nýn 330 kilometre batýsý
GÝRÝÞ YASAK
Elimizi çabuk tutalým.
Ýþte oldu dostum.
Bizi mümkün olduðu kadar yakýna götür!
Ýyi bir gezi olursa, bahþiþ de veririm.
Yakýna götüreceðim, ama çok fazla deðil.
Yem olmak istemezsiniz.
-Hazýr mýsýn dostum?
-Hazýrýz!
Bir, iki, üç!
UÇAN DÝNOZOR
Eric, yüksel!
Korkuyor musun?
Bu harika.
Bir þey gördün mü?
Hayýr, daha görmedim.
-O neydi?
-Bilmiyorum.
Sýký tutun!
-Neler oluyor?
-Tutun!
Durdur þunu!
Onlara ne oldu?
Bilmiyorum. Aman tanrým.
-Çarpacaðýz!
-Hayýr, çarpmayacaðýz.
Ýkimizi de kurtaracaðým!
-Ýpi býrak!
-Çarpacaðýz!
Ellerini kýpýrdat!
Hadi!
Ýþte oldu!
Merak etme evlat.
Charlie, onlar otobur.
Birbirleriyle dövüþmezler.
Ama bunlar etobur
ve dövüþmeye bayýlýrlar.
Birbirlerini boðazlamak için
diþlerini ve pençelerini kullanýrlar.
Alan, o daha üç yaþýnda.
Beþ yaþýna gelene dek bekleyelim.
Tamam. Pardon Charlie.
-Ellie.
-Efendim?
Tom arýyor. Son bölüm hakkýnda
seninle konuþmak istiyormuþ.
Ona Horner'dan alýntý yapacaðýmý söyle.
Editörüm kendini paleontolog sanýyor da.
Selam Mark!
Selam yavrum, bak kim gelmiþ.
Bu Alan.
Memnun oldum Alan.
Baba, bu bir otobur, bu da dinozor adam.
Dinozor adam mý?
Jack, adýmý söyle. Adým Alan mý?
Adým Alan mý?
Eskiden beni tanýrdý.
-Üzücü, deðil mi?
-Buyurun.
Saðol. Mark artýk bakanlýkta çalýþýyor.
Ne yapýyorsunuz Mark?
Uluslararasý iliþkiler, anlaþmalar falan.
-Yaramaz çaðýrýyor.
-Ben giderim.
Sizin birbirinize anlatacaklarýnýz vardýr.
Saðol caným.
Harika biri.
-Þimdi hangi konuda çalýþýyorsun?
-Genellikle Raptorlar.
En sevdiðim konu.
Çýkardýklarý sesleri hatýrlýyor musun?
Hatýrlamamaya çalýþýyorum.
Raptorlarýn zekasý
ve becerileri hakkýndaki...
teorilerimiz gerçeðe yaklaþmýyordu bile.
-Anlatsana.
-Bir kafatasý fosilini inceledik.
Ve çok geliþmiþ bir rezonans odacýðýna
benzer bir þey gördük.
Dur bir saniye. Demek haklýymýþýz.
-Ses çýkarabiliyorlardý.
-Sosyal zekalarýnýn anahtarý bu.
Grup halinde çalýþabilmelerini açýklýyor.
Saldýrýlarýný planlýyorlardý, böylece
avlarý ne olduðunu anlayamýyordu.
-Birbirleriyle konuþabiliyorlardý.
-Hem de tahminimizin ötesinde.
Ellie, onlar zekiydi.
Yunuslardan veya balinalardan
daha zekiydiler.
Primatlardan da zekiydiler.
Yardýma ihtiyacý olduðunda
insan bazen yardým istemeyi unutur.
Beni arayabilirsin. Her konuda, her zaman.
Olur.
Sen hala en iyisisin.
Ciddiyim.
Türümün son örneðiyim.
Birçok örneðin
ön odacýðýný incelemek suretiyle...
üst damak ile gýrtlak arasýndaki iliþkiyi
saptayabiliriz.
Bu da, Raptorlarýn geliþmiþ sesler
çýkarma yetisine...
sahip olduðunu varsaymamýza,
dikkat edin varsaymak dedim...
yol açar ki,
bu büyük bir evrimsel avantajdýr.
Raptorlar vahþi, zeki...
ve sosyal açýdan geliþmiþti.
Gruplar halinde avlanýp
koordineli þekilde hareket edebiliyorlardý.
Yerkürenin geçirdiði ani deðiþimler...
tükenmelerine yol açmýþ olmasaydý,
bu gezegende...
insanlar deðil de Raptorlar
egemen tür olabilirdi.
Umarým bu ilginizi çekmiþtir.
Biz paleontologlarý
heyecanlandýrdýðý kesin.
Daha keþfedilecek çok þey var.
Bu nedenle desteðinize ihtiyacýmýz var.
Teþekkürler.
Çok teþekkürler Dr. Grant.
Sorusu olan var mý?
Güzel. Jurassic Park'la ilgisi olmayan
birsoru var mý?
Ya da San Diego'daki olayla...
ki o olaya bizzat tanýk olmadým.
Buyurun efendim.
Raptorlar hakkýndaki teoriniz iyi hoþ da,
bu varsayým dayanaksýz deðil mi?
BM ve Kostarika ikinci ada hakkýnda
ne yapýlacaðýna karar verince...
bilim adamlarý gidip bizzat araþtýracaktýr.
Dinozorlar 65 milyon yýl önce yaþadý.
Onlardan geriye fosiller kaldý.
Gerçek bilim adamlarýnýn yaptýðý...
gerçek keþifler o kayalarýn içinde.
John Hammond ve lngen'in
Jurassic Park'ta yaptýklarý...
genetik mühendisliðiyle
park canavarlarý yaratmaktý.
Ne daha azý, ne de daha fazlasý.
Yani imkanýnýz olsa Sorna adasýna gidip...
onlarý incelemek istemez misiniz?
Dünyanýn hiçbir kuvveti...
beni o adaya götüremez.
Elimizde neler var Nashy?
20 milimetrelik Einhorn,
gazla çalýþýyor, yarý otomatik.
10 mermili þarjör,
geri tepmeyi azaltan namlu aðýz baskýsý.
Patlayýcý...
Udesky.
-Ben Paul Kirby. Emin olmak için aradým...
-Evet efendim.
Gitmeye hazýrýz.
Aslýnda siz ödemeyi yapar yapmaz
yola çýkmaya hazýrým.
Þey, gerçekten öyle...
bulabileceðim en iyi iki adam.
Onlarla þahsen çalýþmadým...
ama inanýn bana, bu adamlarýn ikisinin de
çok iyi referanslarý var.
-Ýyi misin?
-Merak edilecek bir þey yok efendim.
Parkta gezinti yapar gibi olacak.
Billy, bunu doðru yaptýðýmý sanmýyorum.
Bir de diþ fýrçasýný deneyelim.
Yavaþ olmalýsýn.
Azar azar al.
Taþ mý, kemik mi hiç ayýrt edemiyorum.
Teknik açýdan hepsi taþ.
Fosilleþme sürecinde
kemiklerdeki kalsiyum taþa dönüþüyor.
Ama dokunarak farký anlayabilirsin.
Gördün mü?
Pürüzlü...
kaygan.
Pürüzlü, kaygan.
ROCKY DAÐLARI MÜZESÝ
PALEONTOLOJÝ BÖLÜMÜ
Dr. Grant.
Bay Brennan.
Nasýl geçti?
Bilim dalýný deðiþtirmek için
geç kalmýþ sayýlmazsýn Billy.
-O kadar iyi ha?
-Daha da beter.
-Dört hafta içinde toplanmalýyýz.
-Üç.
Bazý araç gereçler kiralamam gerekti.
Buraya gelin. Size bir þey göstermeliyim.
-Bilgisayarlarý sever misiniz?
-Abaküsü severim Billy.
Ýþte karþýnýzda paleontolojinin geleceði.
Bu bir hýzlý prototip çýkarýcý.
Raptor'un kafatasýna ait verileri
yüklüyorum.
Bilgisayar onu binlerce kesite bölüyor.
Bu þey de onu katman katman
üç boyutlu hale getiriyor.
Oldu iþte.
Ýþte bir Velociraptor'un rezonans odacýðý.
Þunu dinleyin.
Bu müthiþ Billy. Gerçekten öyle.
Maalesef biraz geç.
Dr. Grant. Kirby Giriþimcilik'ten Paul Kirby.
Kartým. Nasýlsýn Billy?
Sizin için ne yapabilirim Bay Kirby?
Her þeyden önce, büyük bir hayranýnýzým.
Ve sizinle görüþmek istediðim
bir önerim var.
Bu akþam benimle ve eþimle
yemek yer miydiniz?
-Davetlimiz olarak.
-Bu harika olurdu, ama...
yol yorgunuyum. Belki baþka bir zaman.
Ýnanýn bana, buna deðecek.
-Memnuniyetle geliriz.
-Harika! Ýþte böyle olmalý. Güzel.
O halde bu akþam.
Billy, geldiðin için saðol.
Dr. Grant, nasýlsýnýz?
Amanda, Billy ve Dr. Grant'la tanýþ.
Bayan Kirby, nasýlsýnýz?
Ne içersiniz çocuklar?
-Kokteyl olsun Catfish.
-Ýki tane olsun Cat.
-Yýllardýr çalýþmalarýnýza hayranýz.
-Gerçekten. Çok ilham verici.
Amanda ve ben doðada olmaya bayýlýrýz.
Akla gelebilecek
her macera turuna katýldýk...
Nil, Galapagos adalarý, K2.
Aya yapýlacak ilk ticari uçuþta
yerimiz bile hazýr.
Bu sene evlilik yýldönümümüzde
çok özel bir þey yapmak istedik.
-Öyle bir þey ki...
-Hayatta bir kere olur.
Sorna adasýna gitmek için
bir uçak kiraladým.
Bize rehberlik etmenizi istiyoruz.
Buyurun çocuklar.
Bu çok nazik bir teklif Bay Kirby,
ama ben çok meþgul bir adamým.
Uygun nitelikte birkaç kiþi önerebilirim...
Hayýr, hayýr. En iyisi sizsiniz.
Bu hayvanlarý canlý olarak gördünüz.
Kimse elinize su dökemez.
Kayda deðer bir þey görebilecek kadar
alçaktan uçamazsýnýz.
Ýlginç olan kýsmý þu ki,
alçaktan uçuþ iznimiz var.
Ne kadar alçak?
Havacýlýk uzmaný deðilim,
ama baþkalarýndan çok daha alçaktan.
Anladýðým kadarýyla
istediðimiz kadar alçaktan uçabiliriz.
Ýnanýlýr gibi deðil.
Ýþ anlaþmalarým, ithalat-ihracat,
ve yeni pazarlar sayesinde...
yüksek mevkilerde çok dost edindim.
Kostarika hükümeti de buna dahil.
Dr. Grant, gelmenizin...
ne kadar önemli olduðunu bilemezsiniz.
Bu her þeyi deðiþtirir.
Bayan Kirby, ben...
Tabii buradaki araþtýrmanýza
katkýda bulunmayý da isteriz.
Yani...
bu çekin üstüne istediðiniz sayýyý
yazabilirim Dr. Grant.
Söyleyin...
ne kadar lazým?
Sana verdiðim parayla bile
daha iyi bir çanta alamaz mýydýn?
Asla almam.
Bu uðurlu.
Birkaç yýl önce birkaç kiþiyle
Yeni Zelanda kayalýklarýnda...
yamaç paraþütü yapmaya gitmiþtim.
Büyük bir hava akýmý beni alýp
yamaca doðru sürükledi. Güm!
Ne uður ama.
Bu kayýþ hayatýmý kurtardý.
Düþerken bir kayaya asýlý kaldým.
Tersine Darvinizm. Aptallar hayatta kalýr.
Alan, beni de getirdiðin için
sana teþekkür etmek istiyorum.
Döndüðümüzde kemikler hala orada olacak.
Kemiklerin harika yaný da bu.
Asla kaçýp gitmezler.
Doðrusu þu ki, beni bu iþe sen bulaþtýrdýn.
Bu insanlarýn yanýnda
tek baþýma kalmak istemiyorum.
Fazla heyecanlanma.
Hiçbir þey göremeyebiliriz.
Þimdi iyilik yapma sýrasý sende.
Oraya vardýðýmýzda beni uyandýr.
Kirby'lerle nasýl tanýþtýn?
Kilisemiz vasýtasýyla.
Alan.
Alan!
Uyan. Varmak üzereyiz.
Tanýmsýz bir uçak
Sorna adasýna yaklaþýyor.
Burasý San Juan.
Uçuþa kapalý bölgedesiniz.
Derhal geri dönün...
Tanrým, unutmuþtum.
Baþardýk hayatým. Geldik.
Cooper! Bir þey görürsen baðýr!
Hayýr, kendime saklamayý düþünmüþtüm.
Sola doðru bakacak olursanýz...
bir Brachiosaurus sürüsü görebilirsiniz.
Ön tarafta grubun erkek lideri otluyor.
Udesky. Nash. Önde durum nasýl?
Bir þey görüyor musunuz?
Henüz deðil Bay Kirby.
Bayan Kirby, bakýn!
Orada bir grup...
Bay Kirby, bir iniþ pisti var.
Uçaðý indireyim mi?
Hayýr! Dedim ya, önce bir tur atýp
bütün adayý görmek istiyorum.
Ne demek istiyorsunuz? Ýnemezsiniz!
Durun. Açýklayabilirim...
Bu adaya inemezsiniz!
-Sorun yok.
-Merak etmeyin lütfen.
-Delirdiniz mi siz?
-Oturun!
Lütfen oturur musunuz?
Billy...
bana inmediðimizi söyle.
Ericl
Benl
Sanýrým birini arýyorlar.
Benl
Dr. Grant, iyi misiniz?
-Kaba davrandýðýmýz için üzgünüm.
-Bana vuran kimdi?
Cooper olmalý.
Ne yapýyorlar?
Etrafý güvenli hale getiriyorlar.
Ýnanýn bana,
bu adada güvenlik diye bir þey yoktur!
Uçaða geri dönmeliyiz!
Karýnýza söyleyin gürültü yapmasýn!
Bu çok, çok kötü bir fikir!
-Amanda!
-Benl
Tatlým, Dr. Grant bunun kötü bir fikir
olduðunu söylüyor.
Efendim?
Bu kötü bir fikirmiþ!
Kötü bir fikir olan nedir?
Neydi bu?
Bu bir Tyrannosaurus.
Sanmam. Daha büyük bir þeye benziyor.
Gitmeliyiz! Artýk gitmeliyiz!
Uçaða binin!
Uçaða binin!
-Ya diðer adam?
-Cooper bir profesyoneldir.
Baþýnýn çaresine bakabilir.
Uçaða binin!
Tamam.
-Paul, ama...
-Sorun yok.
Adayý turlayacaðýz.
Elini ver Udesky!
Ne yapýyorsun?
Bu Cooper!
Durun.
Hadi, çekil yoldan.
Uçaðý durduramayacaðýmý biliyorsun.
Aman tanrým!
-Benzin bitiyor!
-Alçalýyoruz!
Ýyi misiniz?
Biz iyiyiz.
Herkes olduðu yerde kalsýn.
San Juan. Ýmdat, imdat!
Kimde uydu telefonu var?
Bende var. Ýþte burada.
Sinyal yok. Telsiz kesildi.
Daha yere inmemiþiz.
-Bütün hatlar meþgul.
-Kahretsin! Hay allah!
Neydi o?
Kýpýrdamayýn!
Sakin olun. Nedir o? Nedir?
-Nedir o?
-Dur!
Herkes tutunsun!
Bana yardým edin!
Bayan Kirby, geri gelin!
Amanda!
Beni izleyin! Bu taraftan!
Buraya!
Galiba onu atlattýk.
Tamam, ölmüþ.
Kimse kýpýrdamasýn.
Hayýr! Lütfen yapmayýn! Durun lütfen.
Bir açýklama yapmanýzýn zamaný geldi
Bay Kirby.
Herkesi aradýk. Elimizden geleni yaptýk.
Kimse bize yardým etmiyor. Kostarika
hükümeti burayý uçuþa kapatmýþtý.
Amerikan Konsolosluðu bize...
kaçýnýlmaz olaný kabullenmemizi söyledi.
Ýnanabiliyor musunuz?
12 yaþýnda bir çocuðu
yalnýz mý býraktýnýz?
-Hayýr!
-Yalnýz deðildi. Arkadaþý da vardý.
Ben Hildebrand.
Paul'le ben boþ***ý
bir yýldan fazla oluyor.
Pekala, neden ben?
Daha önce adaya gelmiþ birine
ihtiyacýmýz olduðunu söyledi.
Evet ama adam kaçýrmanýzý söylemedim.
Bu adaya daha önce hiç gelmedim.
Tabii geldiniz. Yazdýðýnýz kitap var ya.
Orasý Nublar adasýydý.
Burasý Sorna adasý, B bölgesi.
Yani dinozorlu iki ada mý var?
-Sen karýþma.
-Ne zamandýr kayýplar?
-Sekiz hafta.
-Neredeyse sekiz hafta oluyor.
Billy. Uçaða dönüp
kurtarabildiðimizi kurtaracaðýz.
Sonra kýyýya gideceðiz.
Dr. Grant, oðlumuzu almadan
adadan ayrýlmayacaðýz.
O zaman gidip onu arayýn.
Ya da ayakbaðý olmadýðýnýz sürece
bizimle kalýn.
Ýki durumda da...
muhtemelen bu adadan
sað çýkamayacaksýnýz.
Pekala, ne yapýyoruz?
Onlarý izleyip...
oðlunuzu arayacaðýz.
Harika.
Afedersin.
Daha önce görmediðin þey deðil Paul.
Kaç kilo verdim demiþtin?
11 kilo. Yüzerek verdim.
Yüzmek mi? Sen yüzmekten nefret edersin.
Doðru dürüst yüzemezsin bile.
Biliyorum. Öðrendim.
-Ýyi görünüyorsun.
-Sen de öyle.
-Bu hangi sýnýfa girer Billy?
-Þey...
bu bir süper yýrtýcý.
Bir Suchomimus.
-Çenesi þu kadar.
-Hayýr, daha büyük düþün.
-Baryonyx mi?
-O deðil.
Spinosaurus aegypticus.
-Ingen'in listesinde olduðunu sanmýyorum.
-Listede yoktu.
Ýnsan daha ne yapabilirler
diye merak ediyor.
Söylesenize Bay Kirby,
K2'ye týrmandýðýnýzda...
ana kampý 7500 metrede mi,
yoksa 9000 metrede mi kurmuþtunuz?
9000 metrede. Zirveye çok yakýndýk.
Aslýnda zirveyi
300 metre kadar aþmýþsýnýz.
Hayýr, bu sýk yapýlan bir hatadýr.
Kirby Giriþimcilik diye bir þey yok,
deðil mi?
Kirby Boya ve Fayans Vesaire.
"Vesaire" banyo armatürleri anlamýnda.
Enid, Oklahoma'da
Westgate Alýþveriþ Merkezinde.
Bize yazdýðýnýz o çek de
bir iþe yaramýyordur herhalde.
-Size borcum olan parayý ödeyeceðim.
-Aman ne iyi.
Dünyanýn en berbat yerindeyiz,
üstelik paramýz ödenmiyor!
Durun çocuklar. Durun!
Bunu telafi edeceðim.
Eðer banyo ya da mutfak
yaptýrmak isterseniz...
-Paralý asker deðilsin, deðil mi?
-Asla böyle bir þey söylemedim.
Doðru. Nesin sen?
Rezervasyon iþi yaparým. Adamlardan biri
hastalandýðý için gelemedi.
Afedersin. Ýþte.
-Demek bir nalbur dükkanýn var.
-Boya ve fayans, evet.
-Ýnsanlarýn ne olduðu hiç belli olmuyor.
-Gerçekten de öyle.
-Eric!
-Susun.
Þunu keser misin?
Dr. Grant buranýn
çok tehlikeli olduðunu söylüyor.
Ayrýlsak iyi olacak.
-Ýki kat fazla yere bakabiliriz.
-Dr. Grant bunu uygun bulmuyor.
Dr. Grant diyor ki...
Tavsiyesine uymayacaksak
bir uzman tutmanýn anlamý ne?
Ayrýca Dr. Grant Eric'i aramýyor.
-Kýyýya ulaþmaya çalýþýyor.
-Hadi git de baðýr.
Þu "Tricycloplots" sana saldýracak olursa
sakýn bana güvenme.
-Hiç merak etme.
-Efendim? Ne dedin?
-Ne dedin?
-Boþ ver! Paul, kes þunu!
Ayrýlacak olursak ben sizle geliyorum.
Bayan Kirby!
Bayan Kirby,
hala buralarda olmalarý ihtimali çok düþük.
Genç yetiþkin.
Hey çocuklar!
Bu benim kameram.
Pili bitmiþ.
Bir fikrim var.
Kamerayý alayým.
Neredeydin anne?
Pekala, dal. Dal.
Hadi anne.
-Eric.
-Anne, onu tutman gerekiyordul
Bunu kaybolduklarý gün çekmiþtim.
Onu istiyorum. Býrak alayým.
Hadi, verþunu. Hadi yavrum.
Birþey gördün mü?
Hayýr, daha deðill
O neydi?
Tokayý aç.
-Orada büyük bir toka varl
-Göremiyorum. Yapamýyoruml
Seni kurtaracaðým, tamam mý?
Bir, iki, üçl
Ýyi misin ahbap?
Þimdi kendimi aþaðý býrakacaðým.
Kamera hala çalýþýyor.
O yaþýyor. Yaþadýðýný biliyorum.
Onu bulacaðýz.
Þunlarla uçabilir misin?
Olabilir.
Yýrtýk olmadýðý sürece.
Pekala, hadi alalým.
Bir uçak görürsek,
bununla dikkat çekebiliriz.
Bu taraftan çek.
Yakaladým, tut! Tamam. Tamam.
Tanrým!
Tamam, kurtuldun.
Onu geri getirin Bay Kirby!
Amanda!
Dur!
Amanda!
Amanda, dur.
Üzgünüm. Ben için üzgünüm.
Ben deðil, Paul.
Eric orada tek baþýna.
Biliyorum, biliyorum.
Bebeðimiz orada yapayalnýz.
Beni dinle. Onu bulacaðýz.
Söz veriyorum.
Paul.
Dr. Grant!
Gelip buna bakmalýsýnýz!
Raptor.
Onu bulacaðýz.
Beni dinliyor musun? Onu bulacaðýz.
Becerikli bir çocuk o.
Ona evde kalma cezasý verdiðimizde
olanlarý hatýrla.
Billy nerede?
Ne yapýyorsun?
Yuvanýn fotoðrafýný çekiyordum.
Bunu bir daha yapma.
Afedersin.
Seni kaybedersem,
turistlerle bir baþýma kalýrým.
Bahse girerim Eric oradadýr.
Ne dersiniz?
Son kuruþuma kadar bahse girerim!
Bu ne acaba?
Bana sorarsanýz Four Seasons oteli.
-Eric!
-Paul! Yapma.
Ne kaybederim ki.
Bozukluðu olan var mý?
Sadece 25 sentlik alýyor.
Bende bir dolar on sent var.
Dinozorlar böyle mi yapýlýyor?
Hayýr.
Tanrý'cýlýk böyle oynanýyor.
Bu taraftan!
Kilitli!
-Bu taraftan!
-Hadi!
Hey, buraya!
Ýtin, itin!
Tanrým.
Yardým istiyor.
Hadi!
Sürünün içine!
Aðaçlara doðru!
Udesky.
Bay Kirby!
-Billy!
-Alan sizinle mi?
Aman tanrým.
Bay Udesky!
Ölmüþ.
Tanrým. Hayýr, ölmemiþ.
Hayýr, dur. Bir terslik var.
Ona yardým etmeliyiz.
Amanda!
Dayan!
Tuzak kurmuþlar.
Gerçekten tuzak kurmuþlar.
Ne diyorsunuz?
Ne arýyorsunuz?
Bekle!
Saðol.
Çok teþekkürler Eric.
Kim olduðumu biliyor musunuz?
Evet.
Annenle baban burada. Seni arýyorlar.
Birlikteler mi?
Birlikteler.
Bu iyi deðil.
Hiç geçinemezler.
Gerektiðinde insanlarýn
neler yapabildiðini...
görsen þaþarsýn.
Siz Alan Grant'siniz.
Burada ne iþiniz var?
Annenle baban...
beni davet etti.
Ýki kitabýnýzý da okudum.
Birincisini daha çok sevmiþtim.
Siz adaya gitmeden öncekini.
O zamanlar dinozorlarý seviyordunuz.
O zamanlar daha
beni yemeðe kalkmamýþlardý.
Ingen buradan gittiðinde
geride bir sürü þey býrakmýþ.
Silah var mý?
Hayýr, gaz bombalarýnýn sonuncusunu da
az önce kullandým.
Buna çok sevindim.
Dikkatli olun. T-Rex.
Küçükleri korkutup kaçýrýyor...
ama çok iri ve yüzgeçli olanlarý çekiyor.
Bu T-Rex çiþi mi?
Bunu nereden buldun?
Bilmek istemezsiniz.
-Tatlý?
-Tabii.
Bu adada sekiz hafta sað kalabilmene
çok þaþýrdýðýmý söylemeliyim.
O kadar oldu mu?
Hala hayattasýn, önemli olan da bu.
Sayende böyle bir ortak yönümüz var.
Malcolm'un kitabýný okumuþ muydun?
Evet.
Ve?
Bilmem ki. Yani...
Fazla nasihat veriyor.
Ve fazla karýþýk. Her þey karýþýk.
Kendini beðenmiþin tekine benziyor.
Ortak yönlerimiz iki oldu.
Dinleyin.
Compys!
Alan!
Sonuç ne olursa olsun...
senin hatan deðildi.
Eric daima güçlü bir çocuk olmuþtur.
Daima.
Araya Ben Hildebrand gibi biri karýþýnca...
ve...
þey.
Þey, ne?
Yani bu senin suçun deðil.
Hayýr.
Senin yanýnda olsaydý
tamamen güvende olurdu.
Hýz limitinin
10 kilometre altýnda gidiyorsun.
Ben üç yýlda üç arabayý hurdaya çevirdim.
Hayýr, üç deðil.
Buick tam hurda olmamýþtý.
Öyle demiþtim,
çünkü spor arabayý almak istiyordum.
Buraya gelmek zorunda kaldýðýn için
çok üzgünüm.
Ben deðilim.
Nehir kýyýsýnda bir tekne var.
-Galiba iyi durumda.
-Kurtarma teknesi mi?
Hayýr.
Geride býraktýklarý bir þey.
Ama yüzüyor.
Plana sadýk kalalým.
Kýyýya doðru gidelim.
Dr. Grant'i aramayacak mýsýn?
Kýyý Alan'ýn fikriydi.
Yaþýyorsa oraya gitmiþtir.
Katýlýyorum.
Ya Eric?
Eric akýllý çocuktur.
Kýyýda þansýnýn
daha fazla olduðunu biliyordur.
Büyük dinozorlarýn
adanýn ortasýnda olduðunu akýl eder.
Deðil mi?
Tabii.
-Bu ne biliyor musunuz?
-Bir Raptor pençesi. Bende bir tane vardý.
Bir fosil.
Benimki yeni.
Adanýn ne kadarýný araþtýrdýn?
Binalardan fazla uzaklaþmadým.
Biri beni arayacak olursa
oradan baþlayacaklarýný düþündüm.
Kýyýya gitmeliyiz. Plan buydu.
Emin misiniz?
Suya yaklaþtýkça daha da büyüyorlar.
Kanyonda yolumuzu bulabilirsek...
nehri izleyerek kýyýya ulaþabiliriz.
Sonra da aileni buluruz.
Ya sonra?
-Her þey sýrayla.
-Dinleyin.
Ne var?
Bu babamýn cep telefonu!
Dur bir dakika. Nereden biliyorsun?
"Kirby Boya ve Fayans Vesaire,
Westgate'de!"
Baba!
Anne!
Anne! Baba!
Eric! Bu taraftan!
Anne! Baba!
Anne, baba!
Biliyordum. Tanrým.
Biliyordum.
Tanrým.
Seni gördüðüme çok sevindim.
Hey, çantam sende.
Evet. Uðurlu kayýþ.
Taþýmamý ister misin?
Burada bir boþluk bulmalýyýz.
-Burada olduðumuzu nasýl anladýn?
-Telefon.
Dükkanýn aptal tanýtým müziðini duydum.
-Benim telefonum mu?
-Cep telefonun.
-Nerede o?
-Bende deðil.
-En son ne zaman kullandýn?
-Uçakta.
Uçaktayken biri aradý ve...
-Ne?
-Onu Nash'e verdim.
Onda kalmýþ olmalý...
Koþun.
Alan, çantayý bana
geri vermek ister misin?
Sorun deðil, taþýrým.
Lütfen çantayý bana ver.
Güvenli deðil.
Raptor yumurtalarý.
Yumurta mý çaldýn?
Þimdi anlaþýlýyor.
Baþýna bela olacaklarýný bilsem,
yemin ederim...
Dayanamadým,
bir servet edeceklerini düþündüm.
Kazý alanýný 10 yýl daha finanse ederdi.
Bana inanmalýsýn.
Aptalca bir karardý, ama niyetim iyiydi.
"Niyetim iyiydi."
Bazý korkunç þeyler
hep iyi niyetle yapýlmýþtýr.
Biliyor musun Billy...
bana kalýrsa...
burayý yapan insanlardan bir farkýn yok.
Ne yapýyorsun?
Bunlar yüzünden peþimizdeler.
Yumurtalarýn bizde olduðunu biliyorlar.
Onlarý nehre atarsam
bizi kovalamaya devam ederler.
-Ya bizi yumurtalarla yakalarlarsa?
-Ya bizi yumurtasýz yakalarlarsa?
Aþaðýda, nehrin orada bir tekne var.
Hiç deðilse kýyýya ulaþmaya çalýþabiliriz.
-Ýyi misin?
-Evet.
Þunu teker teker yapalým, olur mu?
Pekala, buraya gelin!
Teker teker!
Pekala Eric.
Seni bir dakika yalnýz býrakacaðým.
Sonra hemen peþimden gel, tamam mý?
Anne!
Sekiz haftayý bir su kamyonunda geçirdim.
Ýki dakika daha sensiz kalabilirim sanýrým.
Doðru, artýk bir aradayýz.
Tamam Eric.
-Tamam.
-Hadi hayatým!
Geç hadi.
Anne.
Aman tanrým.
-Nedir bu?
-Bir kuþ kafesi.
Ne için?
Baba!
Eric!
Onu göremiyorum!
Hayýr!
Bu taraftan!
Billy, dur! Yapma Billy!
Eric, tutun!
Eric!
Atla!
Billy!
Býrak hadi!
-Eric!
-Orada.
Ýþte orada! Nehrin öbür yakasýnda!
Götür onu buradan!
-Hayýr!
-Hadi Eric!
Billy ne olacak?
Dayan Billy!
Dur.
Gidin buradan!
Burada çok benzin var.
Þimdi kýyýya gitmeliyiz.
Bir þekilde iþaret veririz.
Bir ateþ falan yakarýz.
Havadan görülebilecek bir þey olmalý.
Dr. Grant.
Selam Eric, nasýlsýn?
Billy için üzgünüm.
Ona söylediðim son sözler neydi,
biliyor musun?
Dedim ki...
"Burayý yapanlardan farkýn yok."
Bu doðru deðildi.
Billy çok gençti. Hepsi bu.
Ýki tür çocuk olduðunu düþünüyorum.
Gökbilimci olmak isteyenlerle...
astronot olmak isteyenler.
Gökbilimci, ya da paleontolog...
þaþýrtýcý þeyleri
tamamen güvenli bir yerde araþtýrýr.
-Ama o zaman asla uzaya gitmezsiniz.
-Kesinlikle.
Bu, hayal kurmak ile
görmek arasýndaki fark.
Onlara dokunabilmek.
Billy'nin tek istediði buydu.
Dr. Grant.
Biliyor musunuz?
Billy haklýydý.
Dinleyin.
Kesilmeden önce bulun!
Eric, sen teknede kal.
Burada.
Tanrým.
Buldum.
Alo?
Siz de Guadalajara'da...
bir devre mülke sahip olabilirsiniz.
Dörtyýldýzlý restoranlarýmýzdan birinin
keyfini çýkarýn.
Dikkat!
Kapat onu.
Pili ancak bir kere aramaya yeter.
Ne yaparsan yap
Amerikan Konsolosluðunu arama.
Onlar hiçbir þey yapmaz.
Hey, buraya gelin! Þuna bakýn!
-Balýklar.
-Bir þey onlarý korkutmuþ olmalý.
Motoru çalýþtýrýn Bay Kirby.
Gaz verin!
Aç þunu.
Alo?
Ellie!
Alo?
Charlie!
-Charlie!
-Alo?
Charlie, telefonu annene ver hemen!
Telefonu annene verl
Ben dinozor adamým!
-Tamam.
-Beni dinle Charlie.
Charlie!
Telefonu annene götürüyor musun?
Charlie!
Selam milletl
Burada olmak çok güzell
Selaml Nasýlsýnýz?
Bu harika olacak.
-Telefondaki kim?
-Dinozor adam.
O mu? Alan mý?
Kutulara bakýn! Bir silah bulun!
Telefon nerede?
-Orada!
-Telefonu al!
Ellie, beni dinle!
Cep telefonundan mý arýyorsun?
Duyamýyorum.
Nehir! B bölgesi!
Nehirl
Alo?
Baba!
Baba!
Paul, seni sersem!
Beni böyle býrakamazsýn!
Hiçbir yere gitmiyorum!
Hatýrlýyor musunuz,
hani birkaç yaz önce balýða gitmiþtik?
Tekneyi suya indirirken karavan batmýþtý.
Bizi kurtarmaya çalýþýrken
çekici de suya sürüklenmiþti.
Çekicinin þoförü
beni bir güzel pataklamak istiyordu.
Balýða çýkmayý özledim.
Bay Kirby.
Aradýðýnýz haným. Kim o?
Yardým edebileceðini ne biliyorsunuz?
O daima güvenebileceðim tek kiþi.
Ona çok þey borçluyum.
-Ona bunu söylediðimi hiç sanmýyorum.
-Söylemelisiniz.
Duyuyor musun?
Okyanus.
Yumurtalarý istiyorlar.
Yoksa çoktan ölmüþtük.
Herkes çömelsin. Bize meydan okuyor.
Yumurtalarý senin çaldýðýný sanýyor.
Arkama geç.
Yumurtalarý bana ver.
Hadi anne.
Hayýr. Yardým iste.
Bu bir helikopter.
Dr. Grantl
-Dr. Alan Grantl
-Durun!
Bu çok kötü bir fikir!
-Ýkinci manga, ileri!
-Vay canýna!
Artýk ona teþekkür borçlusunuz.
Donanmayý göndermiþ.
Tanrý seni korusun Ellie.
-Dr. Grant, bu adam sizinle mi?
-Ne?
Baþardýn.
Evet.
Þapkaný kurtardým.
-Dr. Grant, artýk gitmeliyiz.
-Evet, tabii.
Önemli olan bu.
Dr. Grant!
Buraya oturup kemerinizi baðlar mýsýnýz?
Deniz Gölgesi'nden Toz Fýrtýnasý'na,
yanýmýzda altý kiþi var.
Toz Fýrtýnasý'ndan
Deniz Gölgesi'ne, tamam.
Bu da nedir?
Dr. Grant, bakýn!
Nereye gidiyorlar dersiniz?
Bilmiyorum. Belki sadece yuva yapacak
bir yer arýyorlardýr.
Bu onlar için yepyeni bir dünya.
Sakýn Oklahoma'da
yuva yapmaya kalkmasýnlar.
Hadi eve gidelim.
Subtitles by SOFTITLER
Author:Batman_E26@hotmail.com