Tip:
Highlight text to annotate it
X
BU NASIL SARIŞIN?
DELTA NU: Özel Yol
Elle Woods... Başkan
İşte burda!
Teşekkürler.
İmzaladınız mı?
Kartı imzaladınız mı?
ve dört ve beş ve--
Hey, kızlar, imza!
Pekala! İşte burda!
BALO KRALİÇESİ
- Elle buna bayılacak!
- Teşekkürler.
Hadi, kızım!
Selam kızlar! İmza!
Sağolun!
İşte burda.
Teşekkürler.
Bu restorana bayılıyorum!
Madonna'nın orda
doğurduğunu duymuştum
Oh, Tanrım!
Alışverişe gitmem gerek!
Bu akşam görüşürüz. Bye.
Bruiser, bu da ne?
"Bu akşam için bol şanslar.
Elle ve Warner sonsuza dek."
Oh, bu çok şeker.
Tanrım!
Siz kızlar, çok tatlısınız!
Bu gece olabileceğine
pek de olumlu bakmıyorum
Selam! Büyükannesiyle yemekteydi.
Yüzüğü aldı biliyorsun.
Newport'dan gelebilmesi için
daha ne olması gerekiyor?
Bu altı karatlık bir elması
kargoya veremez ya.
Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?
Nişanlandığına
inanamıyorum!
Oh, aman Tanrım...
Bana en iyi kıyafeti seçmemde
yardımcı olmalısınız.
Hadi!
Kırmızıyı seçmelisin.
Güven verir.
Neden imzan gibi olan bir
rengi giymemekte ısrar ediyorsun...
Anlayamıyorum.
Evlenme teklif ediyor.
Diğer günler gibi görünemem.
Bu o buluşma--
her zaman hatırlayacağım bir gece
Özel görünmek istiyorum.
Gelin gibi.
Beklemiyormuşum gibi olmalı.
Babasının kartıyla dolaşan aptal
bir sarışından çok sevdiğim şey yoktur.
Bunu görmüş müydünüz?
Dün geldi.
Bu yapay ipekten mi?
Evet. Tabii ki.
-Üst dikişli mi?
-Elbette. Bir eşi yok
Yapay ipekte üstten dikiş
mümkün değil. Kumaş büzülür...
Ve size yeni gelmedi.
Geçen yaz Vogue'da görmüştüm
Eğer bunu tam fiyatıyla
satmaya çalışıyorsanız
Yanlış kızı seçtiniz.
Kızlar, bu iş tamam.
Bir kaç saat içinde müstakbel
3.Bayan Warner Huntington'um
Vay be.
Çok güzel görünüyorsun
Sen de öyle.
Gidelim buradan.
Böyle mükemmel gözlerin
olması çok garip.
Tanrım, harikasın Elle,
teşekkür ederim.
-Bize içelim...
-Bize
Bu akşam buraya gelmemim bir
sebebi de geleceğimizi tartışmak...
ve bu tartışmaya
tamamen hazırım.
Güzel. Geçen zamanda, bir çok eğlenceli...
vakit geçirdiğimizi biliyorsun.
Şey, Harvard
farklı olacak.
Hukuk fakültesi tamamen farkli bir dünya...
ve ciddi olmam gerekiyor.
Elbette
Ailemden benden çok şey bekliyor.
- Doğru.
- Ben de kendimden...
Bir gün bir ofis işletmek istiyorum
Bunu tamamen destekliyorum.
Biliyorsun, değil mi?
Kesinlikle.
Ama konu şu ki...
Eğer otuzlarımda bir
senatör olacaksam...
oynaşmayı kesmeliyim.
Warner, tamamen katılıyorum.
Bu yüzden sıranın
bizde olduğunu düşünüyorum...
Elle, pufidiğim...
- Kabul ediyorum.
- Sanırım ayrılmalıyız.
Ne?
Uzun zamandır düşünüyordum.
Yapılacak en iyi şey bu.
Benimle ayrılıyor musun?
Bana evlenme teklif edeceğini sanıyordum.
Evlenme teklifi mi?
Elle, eğer senatör olacaksam...
Bir Jackie ile evlenmeliyim,
Marilyn'le değil.
Benimle ayrılmanın sebebi,
çok sarışın olmam mı?
Hayır. Bu tamamen doğru değil
O halde ne?
Memelerim çok mu iri?
Elle, memelerin güzel.
O halde, beni her zaman
seveceğini söylerken...
benimle oynaşıyor muydun?
Elle, seni seviyorum.
Sadece seninle evlenemem.
Üstümdeki baskıyı bilemezsin.
Ailemde beş nesildir
senatörler var.
Abim, Yale Hukukta ilk üçte.
Daha yeni bir Vanderbilt'le
nişanlandı, Tanrı aşkına.
Salata kötü.
Tatlım...
Pufidiğim?
Başka seçeneğim yoktu, tatlım!
Sen arabayı getir,
Hesabı ben öderim.
-Ben salata almayacağım.
İzin ver, evine bırakayım.
Elle, inan bana.
Bunu yapmayı beklemiyordum...
ama bence doğru olan bu.
Biz beraber değilken
nasıl doğru olan bu olur?
Geleceğimi düşünmem gerek...
ve ailemin benden
beklediklerini...
Demek benden ayrılıyorsun...
çünkü ailenin benden
hoşlanmayacağını sanıyorsun?
Herkes benden hoşlanır.
Doğu Sahili insanları farklı.
Bir Vanderbilt değilim diye,
bir pislik miyim?
Bel Air'de büyüdüm!
Aaron Spelling'in karşı sokağında!
Bir çok kişi bunun bile kokuşmuş
Vanderbilt'ten çok daha iyi olduğunu bilir!
Sana söyledim.
Ciddi birine ihtiyacım var
Ama ben sana cidden aşığım,
bu yetmez mi?
Pufidiğim, sadece arabaya bin.
Ayakkabılarını mahvedeceksin
Günaydın, Amy.
Elle, benim, Amy.
Şu dudak kalemiyle
başım belada
- Tatlım, duymadın mı?
- Neyi?
Berbat.
Onu başından atmış.
"Neden ben?"
"Çünkü bu geceden sonra
hiç bir şey hatırlamayacaksın"
"Yanılıyorsun"
"Hatırlayacağım.. ne olursa olsun"
"Ve seni bir daha
asla kaybetmeyeceğim"
"Yapamazsın
Benim bir parçamsın"
"Seni seviyorum"
Yalancı!
Tatlım, odadan çıkmalısın.
Nerdeyse bir hafta oldu.
- N'olmuş?
- İç şunu
Ne olursa olsun, kendimizi
iyi hissettiren şey nedir?
MANİKÜR VE PEDİKÜR
Tam sekiz tane
peynirli sandviç yedi
Bir kerede hepsini
ağzına tıktı.
Çok üzücüydü.
İlk o evlenecek sanıyorduk
ama şimdi tamamen yalnız.
Tamamen.
Bir haftadır
saçını yaptırmadı.
Belki de bakımsızlık
modasına uyuyor.
ve tırnakları tamamen upuzun
ve çentik çentik.
Karavan parkı gibi.
-Böyle tırnak dipleriyle, onu asla geri alamaz
-Hiç şansı yok.
Aman Tanrım!
Bunun kim olduğunu biliyor musun?
- Bu Warner'ın ağabeyi!
- Kimin?
"Yale Hukuk üçüncü sınıf öğrenci
3. Putnam Bowes Huntington ..
"ve onun nişanlısı
Layne Walker Vanderbilt"
"Yale Hukuk birinci sınıf öğrencisi"
Warner'ın evlenmek istediği
tip kız bu!
Ciddi görünmem için
buna benzemeliyim!
-Ne yani, şekilsiz mi?
-Hayır
Bir hukuk öğrencisi.
-Hukuk okulu mu?
-Pekala saygın bir yer, baba
Tatlım, Hawaian Tropico Güzellik
yarışmasında ikinci olmuştun.
Herşeyden vazgeçmek niye..
Harvard'a gitmek hayatımın aşkını
geri kazanmak için
tek yok..
Tatlım, hukuk fakültesine
gitmek zorunda değilsin
Hukuk fakülteleri sıkıcı,
çirkin ve ciddi insanlar içindir.
Ve sen, hayatım,
bunlardan biri değilsin
Harvard Hukuk Fakültesi mi?
Bu doğru.
Ama bu en iyi üç okuldan biri.
Ama ortalamam A.
Ama, bölümün moda pazarlaması.
Harvard sizin Polka düğmelerinin
tarihini bilmenizle ilgilenmez.
İkinci tercihin nedir?
Gerek yok.
Harvard'a gidiyorum
Şey, o halde, size lazım olan...
profesörlerinizin kusursuz tavsiyeleri,
ve tanıtım kasetiniz.
Doğru.
Ve adaylık sınavında
alacağınız en düşük 175.
Bir keresinde Lambda Kappa Pi'de
Beyaz Tayt yarışmasında jüri olmuştum...
Güvenin bana, herşeyi başarabilirim.
Teşekkürler!
Birşey değil.
Çünkü benim metrobolizmam var--
- Gerçekten güçlü bir metrobo--
- Aslı, metabolizma...
Aman Tanrım
Ne yapıyorsun?
A.S hakkında okuyorum.
Kuzenimde vardı.
Gerçekten çok kaşıntı
yapıyormuş tam...
A.S bir sınav.
Kızlar, Harvard'a gidiyorum!
- Bu tatil mi demek?
- Hadi hepberaber!
Yol muhabbeti!
Hayır. Harvard Hukuk
Fakültesine gidiyorum
Neden?
Elle, tüm bunlardan üzgünsün, biliyorum
ama sadece bir ilaç alamaz mısın?
Hele Warner beni ciddi bir
hukuk öğrencisi olarak görsün...
Beni kesinlikle geri isteyecek.
Bu çok parlak bir plan!
Ama bir hukuk fakültesine
girmek zor değil mi?
Delta Nu'daki en yüksek notlar benim.
Oh, Peki.
İşte, buna ihtiyacın olacak.
Saç bandın mı?
Uğurlu saç bandım.
İspanyolca'dan geçmemi sağladı.
İspanyolca'dan geçtin çünkü
finalden sonra Profesör Montoya'ya
bir kucak dansı yapmıştın.
Evet...şans
Benim adım Elle Woods,
bu benim tanıtım kasetimde...
Siz, Harvard'taki herkese...
neden harikulade bir avukat
olabileceğimi söyleyeceğim
Birliğin başkanı olarak
oda kurallarını uygulama ve...
çok önemli konuları tartışmaya
açmak konusunda deneyimliyim.
"Aldığım bilgilere göre,
bakım personeli..."
"tuvalet kağıtlarımızı
Chermin'den..."
"markasıza çevirmiş."
"Tahrişe karşı olan herkes
lütfen 'aye' desin"
A.)Ne opera, ne rap satılıyor...
B.)Ne jazz, ne opera satılıyor...
C.)Ne opera, ne bir soul türü--
Parti!
Delta Nu, seni seviyoruz!
Yüzlerce önemli detayı
aklımda tutabilirim
Hey, Elle, dün "Hayatımızdan Günler"de
ne olduğunu biliyor musun?
Evet, Margo, biliyorum.
Hope, tekrar kimliğini aramıştı..
Bildiğiniz üzere, kötü ruhlu
Stefano beynini yıkamıştı.
Hazır ve başla!
143
Hukuk dilini, günlük
hayatımda kolaylıkla kullanırım.
İtiraz ediyorum!
ADAYLIK SINAVI
1-6. BÖLÜMLER
Geldi!
- Ne?
- Geldi!
Sonuçları! Geldi!
Sonucunu açsana!
Sonuç kaç?
- Bu çok heyecan verici.
- Söylesene!
Kaçmış?
179!
179!
Ve bana oy vermeniz
için nedenlerdi...
Elle Woods, müstakbel avukatı
2004 sınıfı.
CULA'dan 4.0 puan'ı var...
ve aday sınavından da 179 almış.
Branşı moda mı?
Şey, efendim, daha önce yapmadık
değişiklik aramıyor muyduk
Sosyal aktivitelerinin
listesi etkileyici.
-Bir Ricky Martin klibinde oynamış
-Müzikle ilgilendiği belli
Birliğinin bir bağış projesi için
taklit kürk külot tasarlamış.
Hayvanlarla, bir hayırsever
kadar iyi anlaşıyor.
Elle Woods...
Harvard'a hoşgeldin.
Ne heyecanlı! Bak, Harvard!
Sen de heyecanlı mısın?
HARVARD HUKUK FAKÜLTESİ
Önümüzdeki üç yıl için
yeni evimiz burası.
Susadın mı?
Sana biraz su verelim
Tatlım,
kavrulmuş gibisin.
-Hey, Brad, Malibu Barbie'sine bak!
-Kumsal nerde tatlım?
İşte oldu.
İyi çocuk. Warner seni
gördüğünde çok heyecanlanacak.
Çocuklar, bu taraftan.
- Burası LA değil!
- Hadi, Bruiser.
Ona bir bak.
Nasıl yürüyor
Çok heyecanlı olacak.
Şimdi, sakın korkma.
Herkes seni sevecek.
2004 SINIFI HUKUK ÖĞRENCİLERİ
HOŞGELDİNİZ
Merhaba. Woods virgül Elle.
Ders programı, harita,
kitap listesi.
Bir saniye. Sosyal çizelgem yok.
Neyin?
Sosyal olaylar--
bilirsin, kaynaşma partileri...
kumsal piknikleri, geziler.
Acaba Warner Huntington III
giriş kaydını yaptırdı mı?
Belki de Lido güvertesindeki
eğlence rehberine sorabilirsin.
Hukuk fakültesine hoşgeldiniz.
Burası, herkesin bir daire oluşturup
kendinden birazcık bahsettiği bölüm.
Seninle başlayalım.
Adım David Kidney.
Rus edebiyatı üzerinde
master yaptım ve
biyokimya üzerine doktora.
ve son 18 aydır, Somali'deki
yetimlerin tedavisi ile uğraştım.
-Etkileyici. Peki sen?
-Nasılsınız? Ben Enid Wexler.
Savaş tarihinde kadının yeri
konusunda Berkeley'de doktora yaptım...
ve geçen sene, tek başıma Lezbiyenler,
Sarhoş sürücülere karşı yürüyüşü düzenledim
- Müthiş.
- Teşekkürler. Güzel zamanlardı.
Aaron Mitchell.
Princetone'dan birincilikle
mezun oldum. IQ'm 187
Stephen Hawking'in "Zamanın Kısa Tarihi"
kitabının çalıntı olduğu iddia ediliyor.
benim dördüncü sınıf defterimden.
Harika.
- Ben mi?
- Evet
Merhaba. Ben Elle Woods
ve bu da Bruiser Woods...
ve ikimiz de İkizler
burcu vejetaryanlarız.
California Üniversitesinden,
Moda Pazarlaması bölümü mezunuyum...
ve bir Zeta Lambda
Nu sevgilisi.
Birliğimin başkanıyım,
Delta Nu...
ve geçen sene
Balo güzeliydim.
İki hafta önce Cameron Diaz
ve Fred Segal'ı gördüm...
ve ona bu angora süterden aldırdım.
Portakal rengine, yeni pembe
diyenler aklını kaçırmış.
Bana şans dile, Bruiser.
Bu benim, ciddi bir hukuk
öğrencisi olarak ilk dersim.
Tamamen buranın bir
parçası gibi duruyorum.
- Buraya kendi başına
girmesi imkansız
Buraya girdiğini tamamen unutmuşum.
Neden bahsediyorsun? Pardon
ama buraya beni görmeye mi geldin?
Hayır, aptal,
buraya gidiyorum.
Nereye gidiyorsun?
Harvard Hukuk fakültesi.
Sen Harvard Hukuğa mı girdin?
Ne yani, çok mu zor?
Oh, Tanrım, Warner,
harika olacak.
Harika bir kaynaşma partisi
düzenliyorum. Bana yardım etmelisin.
Hawai veya bir Gazino gecesi olabilir.
Tıpkı son yıl gibi
ama daha eğlenceli
Gitme vakti. Derse girmem gerek.
Dersten sonra beni banklarda bul.
Pekala, hoşçakal!
Yasal bir eğitim almak,
yeni bir dilde...
konuşmayı öğrenmek demektir.
Burda öğreneceğiniz şey,
Çevrenizdekileri iyice kavrayıp,
bildiğinizi şiddetle sorgulayacaksınız.
Seçtiğiniz sıra
hayatınızın bundan...
sonraki dokuz ayını
geçireceğiniz yer.
Ve ön sıradakiler,...
dikkatli olun.
"Hukuk, tutkudan arınmış mantıktır"
Bu ölümsüz sözleri kimin
söylediğini bilen var mı?
- Evet?
- Aristo.
-Emin misin?
-Evet
Bunun üzerine
hayatını koyabilir misin?
Sanırım.
Peki ya.. onun hayatını?
Bilmiyorum.
O halde, bilerek konuşmanızı öneririm.
Adalet, yoruma
oldukça geniş yer bırakır...
ama kendinden
şüpheye çok az.
Ve haklıydın.
Ve haklıydın.
Aristo söylemişti.
Çok iyiydin
Şimdi, hepinizi 1-48 arasındaki
sayfaları okuduğunuzu ve...
kişiye bağlı yargılamada
deneyimli olduğunuzu kabul ediyorum.
Kim bize, Gordon'un Steele'a
olan davasından bahsedebilir?
Ateş hattından birine soralım.
Elle Woods?
Açıkçası, bir ödevimiz
olduğunun farkında değildim.
Vivian Kensington.
Sizce Bn. Woods'un hazırlanmamış
olması kabul edilebilir mi?
Hayır
Edilemez.
Ona sınıfı terketmesini ve hazırlanınca
dönmesini rica etmemi destekliyor musunuz?
Kesinlikle.
Şimdi, Bayan Kensington...
Bu davada değişik olmanın
bir etkisi var mıydı?
Hayır, yoktu.
Güzel. Peki ya
Owens'ın McCullogh'a olan davasında?
Bu kıza inanamıyorum.
Çok aptal!
Kendini ne sanıyor?
Affedersin. İyi misin?
Sizi her zaman böyle
zor duruma sokarlar mı?
Profesörler mi?
Bu hoşlarına gider.
Sokrates metodu
Eğer cevabı bilmiyorsan,
seni dışarı mı atarlar?
Stromwell'e giriyorsun, ha?
Evet!
Bunu sana da yaptı mı?
Hayır. Ama bir keresinde ağlatmıştı.
Sınıfta değil. Odama gidene kadar bekledim.
ama hep hayalarından vurur
ya da nereyeyse, bilirsin--
Gerçekten çok sert.
Harika.
Üzülme, düzelecektir.
Başka kimlere giriyorsun?
Callahan, Royalton,
ve Levinthal.
Bir bakalım, Callahan'ın dersinde söz al.
Fikir sahibi olanlardan hoşlanır.
Ve Royalton'ın dersinde...
arkalarda bir yere oturmaya çalış.
Ürün sorumluluğu dersinde sürekli tükürür.
ve Levinthal'da da, dipnotları
okuduğuna emin ol.
Bir çok sınav
soruları oralardan çıkar.
Doğru.
Seninle tanıştığıma gerçekten sevindim.
Sen üçüncü sınıf mısın?
- Şey--
- Hey, Elle.
Merhaba!
Yardımın için teşekkürler.
Bol şanslar.
Şey...
İlk dersin nasıldı?
İyiydi, beni profesörün önünde küçük
düşüren şu berbat kız dışında...
Ama önemli değil. Şimdi burdasın.
Yaz tatili nasıldı?
Güzeldi. Çok güzeldi.
Heyecanlı bir şeyler yaptın mı?
Vivian'la tanıştın mı?
Merhaba. Vivian Kensington.
Onu tanıyor musun?
- O benim--
- Ben nişanlısıyım.
Üzgünüm.
Bir an hayal gördüm. Ne?
Hazırlıkta benim kız arkadaşımdı.
ve, şey, bu yaz büyükannemin
doğumgünü partisinde tekrar beraberdik.
Warner senin hakkında herşeyi anlattı.
Klübümüzde çok ünlüsün.
-Ama burda olacağını söylememişti.
-Pufidiğim, haberim yoktu ki.
İzninizle.
SAÇ VE TIRNAK
Şükürler olsun!
-Boş musun? Bu acil durum.
-Kötü gündü ha?
Hayal bile edemezsin.
-Dök içini.
-Hukuk fakültesine girmek için çok çalıştım.
Sınava hazırlanmak için
Yunan haftasına gitmedim.
Referans videomu yönetmek
için Coppola'yı bile kiraladım.
Hepsi erkek arkadaşım
Warner'i geri kazanmak içindi.
Ve o şimdi şu berbat
kız, Vivian'la nişanlı...
yani hepsi boşunaymış, ben...
Ben sadece...
Hiç Harvard'a gelmemiş
olmayı dilerdim.
-Tüm bu belalardan sonra
-Nişanlanmış!
Kemikli, manikürsüz parmağında
6 karatlık Harry Winston var...
Ne yapmalıyım?
Yanlış kıza soruyorsun.
Yani, 8 sene sevgilimle
yaşadıktan sonra bir gün dedi ki...
-"Başka biriyle tanıştım. Dışarı."
-Yo, hayır. Bu korkunç.
Dewey, karavanı ve
kıymetli bebeğim Rufus'u aldı.
Ona bir doğumgünü partisi
bile yapamamıştım.
Bir kız ne yapabilir ki?
O s.kini taze çayırlara salan bir adam...
ve ben de orta-yaşlı, liseden terk,
kırışık ve koca popolu bir kadınım.
Bu berbat.
Evet, her gün olur.
Peki Vivian'da,
sende olmayan ne var?
Üç memeli mi?
Connecticut'dan...
Warner'in salak
country klübüne üye.
Senin kadar güzel mi?
Biraz maskara ve ciddi
göz farı kullanıyor olabilir.
ama tamamen ümitsiz
bir görünüşü var.
Merhaba, bayanlar.
Merhaba, bayanlar.
- Nasılsınız? Şurayı imzalayın.
Oh, Tanrım.
Yaptığıma bak.
- Sonra görüşürüz.
- Hoşçakal, şeker
Aw, kahretsin.
Daha lanet bir spastik
olabilir miydim?
Sorun değil.
Şu Warner denen adamın,
"doğru adam" olduğuna emin misin?
Kesinlikle. Onu seviyorum.
Eğer senin gibi bir kız,
erkeğine sahip olamıyorsa,
eminim ki, geri kalanımız
için hiç umut yoktur.
Neden bekliyorsun?
Ne yap et, çal piçi geri.
Sizi uyarmalıyım ki...
Sizi uyarmalıyım ki...
bu derste başarılı olmak için
birbirinizle yarışacaksınız...
Ayrıca gelecek sene şirketimde,
oldukça önemli burslu stajyer olup...
gerçek davalarda asistanlık yapacaksınız.
Kanbanyosu başlasın.
Şimdi, geleneksel
işkencemizle başlayalım
Bayan Woods...
Nasıl bir müvekkiliniz olsun isterdiniz?
Cürüm suçu işlemiş biri mi,
yoksa yasakları delmiş biri mi?
Hiç biri.
Peki neden o?
Masum olan bir
müvekkili tercih ederim..
Rüyanızda görün, Bn. Woods.
Bn. Kensington,
sizin tercihiniz?
Yasakları delen.
Çünkü o zaman, sanığa, cürüme
göre çok daha az ceza verilir.
Aferin, Bn. Kensington.
Ödevinizi yaptığınız belli.
Şimdi yasaları çiğneme
meselesine daha yakından bakalım
Denilene göre--
Evet, Bn. Woods?
Fikrimi değiştirdim
Tehlikeli olanı seçerim...
çünkü bir mücadeleden korkmam.
Bu da kim?
Çocuklar.
- O da oynayabilir mi?
- Selam!
- Warner, onu tanıyor musun?
-Git burdan.
- Herkese selam.
- Elle, burda ne arıyorsun?
Çalışma grubunuza
katılmaya gelmiştim.
Bak, biraz yiyecek getirdim.
İlk kim istiyor?
Grubumuz dolu.
Bu davetle olan bir şey mi?
Hayır. Bu akılla gelen bir şey.
Ve Viv'in dediği gibi, doluyuz.
Yapmayın, bir kişilik
daha yer açamaz mıyız?
Ana hatları
belirledik bile.
Cevap "hayır"
Oh, Tamam.
Giderim öyleyse...
Güle güle
Hey, belki bunun yerine sevebileceğin
kızlar birliği gibi bir şey vardır?
Eğer bir kötü zamanıma
gelmemiş olsaydın,
Sana en azından daha
nazik olabilirdim.
Bu, benim aleyhimde oy verip,
arkamdan bana "lezzo" dediğin için mi?
Ben bu kelimeyi kullanmam.
Onu Vivian'dan duymuş olmalısın.
- Alo?
- Hey benim.
Bu, Elle! Şu anda ne yapıyorum
bil bakalım!
Bilmiyorum. Ne?
Gelinliğimi seçiyorum!
- Ne?
- Josh teklifini yaptı!
Yüzüğü kapabildin mi?
Nerdeyse.
Pekala, acele et!
böylece eve dönebilirsin!
Seni özlüyoruz!
Ben de sizi çocuklar.
Burdaki insanlar çok aşağılık.
Nerdeyse kimse benle konuşmuyor--
Oh, Tanrım!
Az daha söylemeyi unutuyordum!
Neyi?
Kahküllerim var!
Saçım şu an öyle
Gerçekten mi?
Tamam, şimdi dinle beni
1 Haziran gününü boş bırak
çünkü nedimelerimden birisin...
ve Warner'a selam söyle
çünkü ben evleniyorum...
O halde unutmayın.
Saat 8'de 45 Dunston Caddesinde...
- Gerçekten çok güzel bir parti olacak.
- Orda olacağız
ve kendi şarabınızı getirmeyi unutmayın.
İmkanı yok! Bu okulda birileri
gerçekten parti mi veriyor?
Evet ama bu bir kostümlü parti
Büyük ihtimalle gelmek istemezsin.
Kostümlü partileri severim.
Pekala, sanırım
orda görüşürüz.
Oh, 45 Dunston caddesinde
Aman Tanrım!
Davet ettiğiniz için teşekkürler
kızlar. Bu parti çok eğlenceli
Güzel kıyafet.
Ben de senin kıyafetini beğendim.
Frijit bir fahişe gibi görünebilirim
ama senin gibi kabız görünmemeye çalıştım...
Oh, bu kız iğrenç.
Yüzük sende, tatlım.
- Güzel kulaklar.
- N'aber?
Warner, İngilizce dili, tamamen
bu büyük egemenliği yansıtıyor.
Sömestr kelimesini alalım.
Bu okulun "***"in "ovary"ler
üzerindeki ayrımcılığını gösteriyor.
Bu yüzden bir dahaki dönemin adının,
kış "ov"estr olması için çabalıyorum.
- Özür dilerim. Hey, Warner.
- Vay!
Yürüyen bir suçlu
gibi durmuyor musun?
Teşekkürler. Çok tatlısın.
Eğleniyor musun?
Şimdi eğleniyorum.
Bu kıyafet de nesi?
Sadece giyinmeye karar verdim.
Gerçekten.
Buraya geldiğimizden beri, çok
nadir görüşüyormuşuz gibi geliyor.
Biliyorum. Şu dava çalışmalarıyla
oldukça uğraşıyorum.
Ne demek istediğini anlıyorum.
Tüm bunları yapacağıma...
ve Callahan'ın stajyeri
olabileceğimi hayal dahi edemiyorum.
Bu oldukça fazla.
Elle, hadi, asla bu stajyerliğe
yetecek kadar not alamayacaksın...
Yeterince zeki değilsin, tatlım
Bekle, benimle kafa mı buluyorsun...
yoksa aynı Hukuk okuluna girmedik mi?
Evet, ama--
Ama, ne? Giriş sınavından aynı notu
aldık ve aynı derslere giriyoruz.
Biliyorum, ama yapma,
Elle, ciddi ol
Zamanını daha iyi
değerlendirecek birşeyler yapabilirsin.
Senin için asla yeterince iyi
olamayacağım, değil mi?
- Oh, hadi.
- Unut gitsin!
Sana Elle Woods ne kadar
değerli olabilir göstereceğim!
- Sakın sorma.
- Sormayacaktım
Bu süeteri çok seviyorum. Bir Chanel.
Bakın.
Kitap mı taşıyor?
Teşekkürler.
ve, bir iddianame hazırladınız.
Peki ya sonra?
Bayan Woods?
Bir delil olması gerekmez mi?
Yani?
Yani iddianame, bir delille
desteklenerek inanılabilir olmalı
Peki bu davada nasıl
bir delil gerekir?
Her çeşit--
Anlaşma yapan
rüşvetçi polisler...
Peki cezai ehliyetin olmadığını
söyleme amacı nedir?
Kasıt unsurunu
inkar etmek için mi?
Hazır mısın?
-Hayır
-Evet, öylesin.
Hadi. Bunu yapabilirsin.
Beni dinle, Dewey. Çeneni kapat
Yo, Koca çeneni kapat.
Konuşmayı ben yapıyorum
Ne istiyorsun?
Yemek yiyoruz
Düşündüm ki...
Düşündün ki, buraya gelip bana
kesinlikle neyi kaçırmadığımı göstereceksin?
Gelme sebebim bu değildi.
Daha kaç kere buraya gelip, seni
geri almam için yalvaracaksın, ha?
Ben...
-Dewey Newcombe?
-Kim soruyor?
Adım Elle Woods.
Bayan Bonifante'nin avukatıyım.
Yasal bir durumu tartışmak için
burda bulunuyorum
Tekrarlar mısın?
Paylaşma hukuku nedir biliyor musunuz?
- Hayır.
- Bilmediğinizden emindim.
Verdiği beyanata göre,...
siz ve bayan Bonifante
uzun süreli beraberlik yaşadınız
ve bu da ona kanunlar önünde
Yasal mal paylaşımı hakkını veriyor
Tekrarlar mısın?
Açıkçası, sahip olduğunuz
bu "konut" karşılığında...
Bayan Bonifante'nin tüm evcil hayvanlara
el koyabilme hakkı bulunuyor...
ve bu bunu yürürlüğe koymaya
hakkı var... hemen şimdi.
Söyle ona, Paulette.
Köpeği alıyorum... Salak!
İnanılmaz! Başardık!
Gel buraya.
Tanrım, gördün mü? Büyük ihtimalle
hala kafasını kaşıyordur.
Hayaları için iyi bir gezinti olacak.
Teşekkürler.
Swinney'in Neubert'e
davasında...
Aynı zamanda ***
vericisi olan Swinney'e...
ailenin belirlediği saatlerde
ziyaret etme hakkı verildi
Öyleyse, eğer eski örneklere bakarsak...
Bay Latimer taciz etmiyordu.
Ziyaret etme isteği, tamamen
hakları içerisinde yer alıyor.
Swinney bir kerelik *** vericisiydi
davalımız ise sürekli *** veriyordu.
Ziyaret etme isteği için
sürekli ailelere tacizde bulunuyordu...
Ama bu adamı spermi olmasaydı,
bahsi geçen çocuk olmayacaktı..
Şimdi bir avukat gibi düşünüyorsun.
Evet, bayan Woods?
Bay Huntington mükemmel
bir noktaya değinmiş olsa da,
Acaba davalı hayatı boyunca boşalttığı
her spermin izini sürmüş müdür?
İlginç. Neden sordunuz?
Her bir gecelik ilişkiden sonra, bu birleşmelerden
bir çocuk olup olmadığını araştırmadıkça
çocuk üzerinde
hiç bir velayet hakkı yoktur.
Neden şimdi? Neden bu ***?
Sizi anlıyorum.
Bu yüzden, spermlerinin bir yumurta ile
birleşmediği her kendini tatminine,
ihtiyatsız kürtaj adı verilebilir.
İnanıyorum ki, şu anda davanızı kazandınız.
Bayan Woods, bu gün çok iyiydiniz.
Gerçekten mi?
Stajım için başvuruyorsunuz, değil mi?
Bilmiyorum.
-Başvurmalısınız. CV'niz var mı?
-Evet, işte burda
Bu..pembe
ve kokulu.. Sanırım bu ona
birşeyler kazandırıyor. Sizce?
Önümüzdeki derste görüşürüz.
Sence bir sabah kalkıp "sanırım bugün
hukuk fakültesine gideceğim" mi dedi?
Bu kusurunu bir kenara bırakırsak
Bence oldukça büyük bir potansiyeli var.
-İşte Windham'ın dosyası.
-Kokla şunu
-Bu da nedir?
-Özgeçmişi
Güzel kokuyor.
Neler oluyor?
Callahan'ın şirketi
bir cinayet sanığını savunuyor.
Çok davaya bakıyor,
birinci sınıflardan stajyer alıyor.
Seçmiş mi?
Tanrım, inanamıyorum, Warner!
Başardık
Geriye tek kalan...
Benim!..Evet
Kış partisinden sonra, sıcak küvette
geçirdiğimiz 4 inanılmaz saati hatırlıyor musun?
Evet--Hayır.
Bu ondan çok daha iyi!
İzninizle.
Alışverişe gitmem gerek
Dört saat mi?
Bugün çok hoş görünüyorsun,
Vivian.
Teşekkür ederim.
Birşey değil.
Brooke Windham'ı savunuyoruz...
Zengin kocası, Beacon Hill'deki
villalarında öldürülmüş.
Servet avcısı mı?
60'larında bir ceset
için öyle düşünebilirsiniz...
Ama kadın da zengin. Bir çeşit
zayıflama imparatorluğu var
Bilgi için egzersis
kasetlerini alabilirsiniz
Brooke Taylor'dan mı bahsediyorsunuz?
Kızlık soyadı--Taylor.
Onu tanıyor musun?
O bir Delta Nu!
Aynı sınıfta değildik
Benden 4 sene önce mezun oldu
Ama Los Angeles Sport Klübündeki
dersine giderdim. Bir harikaydı
Harika? Nasıl?
Bir derste 2 kilo zayıflatırdı.
Kesinlike çok yetenekli
Olasılıklara göre, tamamen de bir suçlu.
Kocasının cesedinin başında görülmüş
-Kim görmüş?
-26 yaşındaki kızı ve havuz görevlisi
-Üzgünüm, geciktim
Affedersiniz.
Bu Emmett Richmond, sınıfında ilk üçte
bir diğer ortağımız.
ve Harvard Hukuk
İncelemesinin kurucu editörü.
-Onu araştırmalarımı yaparken görmüşsünüzdür.
-Tanıtım için teşekkürler
-Peki cinayet silahı?
-Silah kayıp
Sorgu yargıcının dediğine göre
polisler gelmeden 30 dakika önce ölmüş...
-Brooke'a saklamak için zaman kazandırıyor.
-Bence Brooke yapmış olamaz.
Egzersiz size endorfin verir
Endorfin de size mutluluk verir.
Mutlu insanlar da kocalarını vurmazlar.
Vurmazlar işte.
Ben yapmadım.
İçeri girdim...
Kocamı yerde yatarken gördüm...
Kalbini kontrol etmek için
eğildim, ve çığlık attım.
sonra Enrique ve Chutney
içeri geldiler
Üvey kızınız ve havuz görevlisi içeri girdiler
sizi cesedinin başında gördüler
kanlarına bulanmış şekilde...
-Neden kocamı öldüreyim?
-Sigorta, aşk ilişkisi, nefret
Savcı bir çok sebeple gelecektir.
Onu sevdim.
Sizden 34 yaş büyüktü. Bu
jurinin hoşuna gitmeyecektir..
O zaman onlara cinsel organının
resmini gösterin. Açıklık getirecektir.
Brooke, sana inanıyorum..
ama juri bir kanıt isteyecektir.
Sana bunu veremem ve beni
kürsüye çıkarırsan yalan söylerim
Sanırım bugünlük bu kadar.
Seni biliyorum.
Ben bir Delta Nu'ydum,
ve senin büyük hayranın
Los Angelas'ta dersimdeydin.
Los Angelas'ta dersimdeydin.
Gördüklerim arasında, bacağınını
en çok kaldırabilen sendin.
-Avukatlarımdan biri misin?
-Bir çeşit
Tanrı'ya şükür, birinizin beyni var en azından.
Gidelim.
Ona bir tek ben inanıyorum. Callahan
tamamen suçlu olduğuna inanıyor.
Çünkü erkekler büyük şişman gerizekalılardır--
İyi günler, bayanlar
Bu o.
Paulette Bonifante.
-Oh, Tanrım
-Buraya doğru geliyor
Bir paketim var.
Bir paketi varmış
Nasılsın bugün?
İyi.
Kolay gelsin.
Görüşürüz.
Bu harika, Paulette.
İkinizin yaşadığı tek diyalog bu mu?
Hayır bazen "İyi" yerine
"fena değil" derim.
Neden ona soğuk bir içecek veya
bir boyun masajı önermiyorsun?
-Neye yarayacak?
-Güven bana, Paulette. Herşeyin var.
Sadece kullanma kılavuzunu okumalısın.
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Orta okuldayken annemin bana öğrettiği
ufak bir numarayı söyleyeceğim.
Deneyimlerime göre %98 ihtimalle
erkeğin ilgisini çekiyor.
ve doğru kullanıldığında, %83 oranında
bir yemek daveti olarak dönüyor.
Vay!
Buna "Eğil ve doğrul" yöntemi denir
Beni izle.
"Oh! Sanırım yere bir şey
düşürdüm. Almam gerek"
ve eğilip,... doğrulursun.
Gördün mü?
Hadi. Sen dene.
Eğil...ve doğrul!
Pekala...
Birazcık az eğilip,
ve biraz daha doğrulacaksın.
Bunun gibi mi?
Güzel doğrulma.
Hadi.
Sen! Hadi, yapabilirsin.
Eğil... Doğrul.
Çok, çok iyi.
Hepimiz yapabiliriz!
- Hadi kızlar.
- Ben yapamam.
Sadece eğilip...
doğrulacaksın!
Şimdi başınızı eğin.
Eğil..ve doğrul!
Eğil..ve doğrul! Güzel!
Biraz daha tavırlı, lütfen.
Şimdi, herkes gülümsesin.
Bu çok önemli
Eğil..ve doğrul!
Tebrikler millet!
Çalışın! Çalışın!
İşte bu! Vay!
Hadi, Paulette!
Eğil..ve doğrul!
Oh, Tanrım! Eğil ve doğrul!
Her zaman işe yarar!
Eğer adamı Brooke öldürmemişse,
o halde kim yaptı?
Benim bahsim, eski karısının
sinirli kızı üzerine.
Chutney'in nafakası var.
Sigortaya yada mirasa ihtiyacı yok
Peki ya annesi?
Temiz. Olay sırasında
Aspen'deymiş. Vivian, bana sos getir.
10 kişi onu Caribou Klübünde
Cosmopolitan okurken görmüş...
Tüm bildiğim, Brooke olmadığı.
Etkileyici,
fakat bir kanıta ihtiyacımız var
Sana ihtiyaçlarını getirdim--
bir Calvin Klein çarşaf
Clinique komple
cilt bakım seti
bir kaç tane kokulu mum,
bir banyo lifi...
ve İncil'imiz.
Sen bir meleksin.
Nasılsın?
İyi misin?
Rengin çok...turuncu
Callahan'ın yerine senin gelmene sevindim
O iyidir.
Ayrıca çok zeki.
Ona ödediğim paraya göre
zeki olsa iyi olur.
Buraya gelmemin asıl
sebebini söylemem gerek
Profesör Callahan dediğine göre
tanığa gerçekten ihtiyacımız var.
Elle, söyleyemem.
Anlamıyorsun.
Benden daha iyi kim anlayabilir?
Bu çok utanç verici.
Ne olursa olsun, Brooke,
seni kurtarabilir.
O kadar.
Beni mahveder.
Nasıl?
Kadınların doğal yöntemlerle mükemmel
vücutlara sahip olmalarına yardım ettim...
-Sayende iki beden incelmiştim.
-Bu harika
Heyworth'un öldürüldüğü gün...
Ben...
Ne?
Ben... yağlarımı...
Yağlarımı aldırıyordum!
Oh, Tanrım!
Biliyorum! Sahtekarın tekiyim!
Normal bir kadının
böyle bir kıçı olmasına benzemez!
Eğer hayranlarım bunu öğrenirlerse
herşeyimi kaybederim...
Kocamı kaybettim bile.
Ünümü kaybetmektense
hapse girmeyi tercih ederim
Brooke...
sırrın bende güvende.
Teşekkür ederim
Vivian, bana
kahve getirir misin?
Bu gün, iki görüşmemiz var
Gerrard ve Bobby eski eşiyle
bir saat içerisinde görüşebilir.
Hapisanedeki adamımıza göre..
müvekkilimiz bir kız
kardeşiyle görüşmüşe benziyor.
Bir Bayan Delta Nu.
Tanıyor musunuz?
-Evet. Onunla görüşmeye gittim
-Ne demek "görüşmeye gittim"?
-Kanıtını almak için.
-Alabildin mi?
-Gerçekten çok iyi?
-Harika. Peki neymiş?
-Size söyleyemem
-Peki neden?
Çünkü ona söz verdim
bu sırrı saklayacağım...
ve kardeşlik bağını bozamam.
Kardeşliği bırak şimdi!
Bu bir cinayet davası...
kızlar birliğindeki bir
skandal değil. Kanıtını istiyorum!
Size veremem...
ama şunu söyleyebilirim ki
o masum
Bayan Windham Vandermark
iki numaralı hatta.
Biri şunun aklını başına toplasın.
Sen delirdin mi?
Sadece ona kanıtı söyle.
Yapmassan davayı kaybederiz.
Demek ki iyi
avukatlar değiliz.
Eğer ona söylersen, büyük
ihtimalle sana ortaklık teklif eder.
Kim Brooke'u takar?
Kendini düşün.
Kim Brooke'u takar?
Kendini düşün.
-Ona söz verdim, Warner.
-Verdinse n'olmuş?
Eski karısı bugünkü görüşme için tereddütte...
Berkshire'daki SPA'daymış.
SPA mı? Bu sizin ana geminiz
gibi birşey, değil mi?
İsterseniz ben gidebilirim.
Emmett? Onunla git.
Bana tamamen güvenilmez biri gibi geliyor.
Neden?
Kadınlara çok şişman olduklarını
söyleyerek hayatının kazanan biri
Brooke asla bir kadına çok şişmansın demez.
Ve bir şeyler saklıyormuş gibi geliyor.
Belki düşündüğün şey değildir.
Belki de tam olarak düşündüğüm şeydir.
Tam bir kalınkafalı olmaya başladın.
Kalın kafalı mı?
Neden öyle dedin?
İnsanlara biraz daha
güvenmelisin. Şaşırabilirsin
Bana kalın kafalı dediğine inanamıyorum.
Ortaokuldan beri kimse bana bunu söylememişti.
Belki de yüzüne karşı değil.
Demek SPA buna benziyor. Vay.
Onu nasıl bulacağız?
Gelmeden aradım. Çamur odasındaymış.
Çıplak değil, değil mi?
Bayan Windham Vandermark?
İşte beni buldunuz.
Bizler Avukatlık şirketindeniz.
ve burda size bir kaç
soru sormak için bulunuyoruz
California'lı küçük fahişenin,
zavallı Heyworth'u vurduğunu duydum...
Biz de bunun olmadığını
ispatlamak için bulunuyoruz.
Onun yapabileceğine dair bir sebebiniz var mı?
Kadınla hiç tanışmadım...
ama kızımın anlattıklarına göre
tam bir orospuymuş
Kızınız hiç size Brooke ve Heyworth'un
ilişkisinden söz etmiş miydi?
Goriller gibi seviştiklerini söyledi.
Sanırım bu Brooke'a yetmemiş.
Neden öyle dediniz?
Siz...
havuz bakıcısını görmediniz mi?
-Yalan söylüyor.
-Bunun doğru olduğunu nerden biliyorsun?
Saçının iğrenç
kahverengisini görmedin mi?
Nesi var?
Esmerlere karşı mısın?
Neden olmasın? Sarışın olduğum
için bana karşı çıkıldı.
Sarışın olmak gerçekten iyi bir güç.
Elinde düşündüğünden daha fazla kart var.
Şahsen bu gücü görüp, daha harika
şeylere yönlendirebilirsin diye düşünüyorum
Teşekkürler.
Yarın görüşürüz.
Pekala.
-Sence bana sarı saç gider mi?
-Bunu kaldırabileceğinden emin değilim
- İyi geceler.
- Güle güle
-Dün gece odanı aradım
-Duydum
Belki bir gece dışarı
çıkabiliriz diye düşünmüştüm
-Hayır. Sen entelsin.
-Hukuk fakültesindeyim
Bak, seninle çıkmıyorum, tamam mı?
Sorduğuna bile inanamıyorum
Benim gibi kızlar,
senin gibi zavallılarla çıkmaz.
Hadi gidelim.
Afedersiniz.
Beni neden aramadın?
Ne?
Seninle harika bir gece geçirdik ve
bir daha senden haber alamadım.
Ben...
Özür dilerim?
Ne için?
Kalbimi kırdığın için mi yoksa...
hayatımda yaşadığım en büyük zevki
bana verip, sonra da aldığın için mi?
İkisi için de?
Pekala, unut gitsin.
Arkandan zaten çok ağladım.
Pekala... Ne zaman çıkmak istiyordun?
Girin.
O ifadeyle işin bitti mi?
Evet, burda. Alabilirsin.
Zaten 20 kere okudum.
Biliyor musun, Elle,
Callahan'a kanıtı vermediğine...
- hala inanamıyorum.
- Benim kanıtım değildi..
Biliyorum ve bence bu senin
klasını gösteriyor.
-Gerçekten mi?
-Elbette
Teşekkürler.
Callahan'ın Warner'dan hiç
kahvesini istediğini gördün mü?
Benden en az 10 kez istedi.
Erkekler işe yaramaz, bilirsin.
Biliyorum. Warner kendi çamaşırını
bile yıkayamıyor
Dışarı göndermek zorunda.
Biliyorum.
İlk başvurduğunda yedekler
listesinde olduğunu biliyor muydun?
-Ne?
-Babasının araması gerekliydi.
-Dalga geçiyorsun.
Olamaz!
Tanrım, bu çok şirin bir köpek.
Adı Bruiser.
Onu tutmak ister misin?
- Çok arkadaş canlısıdır.
- Elbette
Bak, senden hoşlandı.
Bana öpücük veriyor.
Teşekkürler, Jeoff.
Brooke Windham'ın görüşmesi
için burda bulunuyoruz.
Boston Milyoneri kocası Heyworth
Windham'ı öldürmekle suçlanıyordu...
İlk tanıklar kurbanın
kızı ve eski karısı...
Suffolk Mahkemesi oturumu.
Yargıç Marina R. Bickford oturumu açıyor
Oturabilirsiniz.
ve tam olarak nerdeydi?
Babamın cesedinin
yanında duruyordu.
Peki sanık ne yapıyordu?
Latin çocuk ona içkisini getirirken
havuzun kenarında üstsüz oturuyordu...
Bay Salvatore, bize bunun ne
olduğunu söyleyebilir misiniz?
Üniformam.
Üniformam.
Bayan Windham'ın sizden havuzu temizlerken
giymenizi istediği üniforma bu muydu?...
Brooke Windham'la ilişkiniz var mıydı?
-"İlişki"yi tanımlayın
-Siz ve Bayan Windham,
cinsel ilişkide bulundunuz mu?
Evet. Tamam mı? Evet
Bayanlar ve baylar, mahkeme yarın
sabah 9'a kadar ertelenmiştir.
Biliyorsun, bir Delta Nu kızı asla
tanga giyen biriyle yatmaz.
Asla!
Onu sadece filtreyi
temizlereken izlemiştim.
Biliyorum, sana inanıyorum, Brooke.
- Beni koru, Elle.
- Koruyacağım
Sana kocaman bir şeyim var
İmzalar mısın?
Aldım.
Burnunu mu kırdın?
Dağıttım, Elle.
Doğrulurken onu yere serdim.
Mahkeme biter bitmez yanındayım.
Enrique'i incelememiz gerekiyor
Ama üzülme.
Serena adındaki bir arkadaşım...
"Blair Cadısı"nı izlerken bir adamın üstüne kusmuştu.
ve üç ay sonra evlendiler.
Gerçekten mi?
Pekala. Görüşürüz.
Tamam, görüşürüz..
Geçen sezonun Prada ayakkabılarıyla
bana hava atma tatlım.
Bunlar geçen sezonun değil ki.
- O gay! Enrique bir gay!
- Ne?
Warner, bunlar ne çeşit ayakkabı?
Siyah.
- Gördünüz mü!
- Neden bahsediyorsun?
Brooke'un sevgilisi
değil. Uyduruyor...
Bir dakika.
Nasıl gay olduğunu anladın?
Gay'ler tasarımcıları tanır.
Normaller tanımaz.
Biliyor musun?
Havuz kabinlerinde
bir Cher kasedi unutmuştu.
Yasal teorinizi takdir ederim ama
kazanmak istediğim bir cinayet davası var
Ben ilgilenirim.
Teşekkürler
Oturum başlıyor.
Bay Salvatore,
Bayan Windham'la bir
ilişkiniz olduğuna dair
bir kanıtınız var mı?
Yalnızca kalbimdeki aşk
Eğer tüm kanıtı buysa sayın Yargıç,
başka sorum yok
Kalkabilirsiniz.
Bir kaç soru sormak istiyordum, sayın yargıç.
Sadece bir iki dakika.
Bayan Windham'u yemeğe götürmüş müydünüz?
- Evet.
- Nereye?
Kimsenin bizi
tanımayacağı bir restorana
Bayan Windham'la ne kadar
süredir yatıyordunuz?
Üç aydır.
- ve erkek arkadaşınızın adı...
- Chuck.
Sessizlik!
Afedersiniz!
Evet, Bay Salvatore?
Karıştırdım.
Arkadaş dediğinizi sanmıştım.
Chuck sadece bir arkadaş.
Seni kaltak!
Chuck, bekle!
Mahkememde sessizlik!
Oturun, Bay Salvatore.
Mahkememde sessizlik!
Bunu nasıl kaçırdım?
Harikaydın
Mahkememde sessizlik!
Teşekkür ederim.
- İyi geceler.
- İyi geceler.
Callahan, gitmeden
onu görmeni istedi.
Gerçekten mi?
Kahvesini aldı bile,
belki çöreğini istiyordur.
- Yardıma ihtiyacın var mı?
- Hayır. İyiyim.
Tamam. Görüşürüz.
İçeri gir.
Otur.
Herşey yolunda mı?
Bugün kendi iç güdülerini kullandın ve
tam hedefi vurdun. Seni dinlemeliydim.
Teşekkürler.
Şu kanıt meselesinde...
Özür dilerim--
Onu alabilmek için kendi
insiyatifini kullanmadan etkilendim.
İşte bu seni iyi avukat yapar
Daha önemlisi,
müvekkilin güvenini kazandın.
ve onu sakladın--bu da çok daha
harika bir avukat yapar
Akıllsın, Elle.
Ödeme yaptığım bir çok
adamdan daha akıllsın.
Sanırım senin kariyerini
konuşma vakti geldi.
Yaz için çalışma grubunda
olmayı hiç düşündün mü?
Pek değil.
Biliyorsunuz, çok rekabet var.
Rekabetin neyi gerektirir,
biliyor musun?
Kurnazlık, kıyım gerektirir.
İnsan zekasıyla,
hayvani azmin bir dengesi.
Tam olarak ne istediğini bilmek...
ve bunu başarmak için
nereye kadar gideceğini.
Elle, nereye kadar gidecek?
Bana asılıyor musun?
Çok güzel bir kızsın.
O halde söylediğiniz herşey...
Ne istediğini bilen bir adamım
ve bende profesörünün ne kadar zavallı bir piç
olduğunu anlayan bir hukuk öğrenicisiyim.
Çok kötü. Avukat olmak
istediğini sanmıştım.
-Beni nerdeyse kandırıyordun.
-Ne?
Belki jüriyle de yatarsın.
O zaman davayı da kazanabiliriz
Ayrılıyorum.
Neden?
Hukuk fakültesi bir hataydı.
Bu stajyerlik bir hataydı.
Neden bahsediyorsun?
Bunu hakettin.
Hiç bir şeyi haketmedim.
Callahan bana bu stajyerliği
sırf görüntümü sevdiği için vermiş.
Bu akşam bana dokunmaya
çalıştığında açıkça belli oldu.
Callahan ne yaptı?
Boşver, unut gitsin.
Los Angeles'a dönüyorum
Artık sıkıcı elbiseler yok,
külotlu çoraplar yok.
Gerçekten olmadığım kişi olmaya--
..çalışmak yok.
Ya eğer kendin olmaya çalışıyorsan?
Callahan'ın canı cehenneme...
Kal...
California'ya
gelirsen beni ara.
Kalmam neye yarayacak,
Paulette?
İnsanların bana baktıklarında
gördükleri, sarı saç ve iri memeler.
Kimse beni ciddiye almıyor.
Okuldakiler almıyor.
Warner almıyor.
Ailemin bile beni
ciddiye almadığını düşünüyorum.
Hayatımda ilk kez, iç çamaşırı
modelinden daha fazla
birşey olabileceğimi düşünen
biri olduğunu sanmıştım.
Kendimi kandırıyormuşum.
Callahan beni asla bir avukat olarak görmedi.
Gördüğü sadece bir popoydu. Herkes gibi.
Saçma sapan biriyim
Hayır, değilsin
Hukuk fakültesinin
canı cehenemme.
Sadece veda etmek istemiştim.
Eğer tek bir pisliğin, hayatını
mahvetmesine izin verirsen,
tanıdığımı sandığım, kız değilsin.
Oraya girdiğinizde, Bay Salvatore'yi
nasıl suçlayacağınızı biliyor muydunuz?
Kesinlikle.
Bu küçük numaraya "Strateji" derim
Bay Salvatore hakkında kuş*** vardı.
Her zaman böyle bir pislik midir?
Eyaletteki en iyi savunma
avukatı. Tabi ki bir pislik.
İyi. Peki bu benim davamı,
kazanacak bir pislik mi?
Bunu deneyecek bir pislik.
Suçlu olduğumu düşünüyor.
Önemli olan bu değil.
Eğer bana güvenmiyorsa,
ben ona neden güveneyim?
Elle'e sor. Akşam
onla çok sıkı fıkıydı.
Neden bahsettiğinin
farkında değilsin.
Burda neler oluyor?
- Elle gitti.
- Ne?
Callahan ona asıldı,
ve o da ayrıldı.
Tanrım, bok çuvalı.
- Aman Tanrım.
- Ne?
Kendimi berbat hissediyorum.
Çok büyük bir hata yaptım
Belki bu konuda
yapabileceğimiz, bir şey vardır.
Teşekkürler.
Neden gülüyorsun?
Cinayet sanığısın
-Ayağa kalk.
-Ne?
Kovuldun.
Yeni bir temsilcim var
Kim?
Özür dileyin,
yolumdasınız
O bir hukuk öğrencisi.
Seni savunamaz.
Massachusetts Yargı
Mahkemeleri 3.03 sayılı hükmü
Gördünüz mü?
Teşekkür ederim, David.
Avukatlar,
kürsüye yaklaşın
- Oraya gitmiyorsun.
- Evet, gidiyorum
Belki beni duymadın.
Kovuldun.
Avukatlar, hemen.
Hepiniz
Elle Woods, Sayın Yargıç
3.03 sayılı Yasa hükmüne göre, bir hukuk
öğrencisi, suç vakalarında davalıyı savunabilir.
Sayın Yargıç,
Benim için sorun yok.
Benim için var.
İzin vermiyorum.
Ama dün gece ofisinizde kariyerimi
konuşurken kabul etmiştiniz.
Bu yasaya göre aynı zamanda...
lisanslı bir avukatın
denetiminde olmanız gerekiyor.
- Bay Callahan?
- Kabul etmiyorum
Ben üstlenirim, Sayın Yargıç
Pekala, Bayan Woods, devam edin.
Teşekkür ederim, sayın yargıç.
Hapisanenin keyfini çıkar.
Bayan Windham, ne
yaptığınızın farkında mısınız?
Kesinlikle.
Aman Tanrım! İşte orda!
Duruşmanı izlemeye geldik!
Bak ne kadar güzel.
Yargıç ve herşey var..
- jüri bile.
- Elle'e oy verin!
Bayanlar, oturun.
Devam et, kızım.
Tanrının huzurunda doğruyu yalnızca
doğruyu söyleyeceğinize yemin eder misiniz?
- Ederim.
- Oturun.
Bayan Woods, sorgulamanıza
başlayabilirsiniz.
Öncelikle, bu duruşmada kesin bir
kanıtın olmadığını belirtmek isterim.
Ama burda tam bir kasıt unsuru eksikliği var...
Tanıma göre: Bir kasıt olmadan
fiil, bir suç olarak kabul edilemez.
Kasıt unsurunun anlamının farkındayım.
Farkında olmadığım...
neden tanığı sorgulamanız gerekirken
bana dilbigisi dersi verdiğiniz...
Peki, sayın yargıç.
Bayan Windham...
Eve geri döndüğünüzde,...
babanız evde miydi?
Görmedim,ama dediğim gibi
yukarı çıkıp duşa girdim.
ve aşağı indiğinizde ne oldu?
Brooke'u onun cesedinin başında gördüm.
Heryeri onun kanı içindeydi...
Ama Bayan Windham'ın
silahı yoktu, değil mi?
Hayır. Arada yoketmiştir.
Bu kayıtlardan silinsin, sayın yargıç.
Spekülasyon.
Silindi.
Devam et..
Bayan Windham,
bir ateş sesi duydunuz mu?
Hayır, duştaydım.
O halde, şu duşta olduğunuz...
20 dakika içersinde,
babanız vuruldu.
Sanırım.
Babanız siz duştayken vuruldu..
fakat siz hiç ateş sesi duymadınız...
çünkü siz duştaydınız?
Saçımı yıkıyordum.
Nereye varmaya çalışıyor?
Biraz inançlı ol, Gerard.
Bayan Windham...
O gün, olaydan önce neler yaptınız?
Kalktım...
kahvaltı yaptım,
spor salonuna gittim...
perma yaptırdım ve eve döndüm.
Yani duş yaptığınız yere?
Tanığın duşta olduğunu kesin
olarak belirttiğine inanıyorum...
Evet, sayın yargıç.
Bayan Windham, daha önce perma yaptırdınız mı?
Yaklaşık kaç kere?
12 yaşımdan beri yılda iki kez
Hesabı siz yapın
Birliğimdeki bir kız,
Tracy Marcinko, bir kere perma yaptırmıştı.
Hepimiz onu vazgeçirmeye çalışmıştık.
Bukleler ona yakışmayacaktı.
Senin kemik yapında değildi.
Ama çok şükür ki, aynı gün...
Beta Delta Pi ıslak tişört yarışmasına katıldı.
ve orda baştan aşağı iyice ıslandı.
İtiraz ediyorum!
Konuyu ilgisi var mı?
Bir yere varacağım, söz veriyorum.
O halde yapın.
Peki bayan.
Chutney, neden ıslandığında
Tracy Marcinko'nın bukleleri bozuldu?
Islandıkları için mi?
Kesinlikle. Perma
bakımının esas kuralı...
perma yaptırdıktan en az 24 saat
içinde, ilacın akıp gitmemesi için
saçları yıkamanın yasak olması değil midir?
Ve hayatında 30 kere perma yaptıran
birinin bu kuralı unutması mümkün müdür?
Ve açıkçası, şüphelendiğim gibi
saçını yıkamıyordun,
çünkü buklelerin hala ilaçlıydı...
O halde silah sesini
duyman gerekmez miydi?
Ve eğer silah sesini duyduysan...
Sen aşağıya inmeden, Brooke Windham'ın
silahı saklamaya zamanı olabilir miydi?
Hikayen, ancak Bayan Windham'ı elinde silahla
yakalamış olsaydın akla yatkın hale gelebilir.
Bu doğru değil mi?
Benimle aynı yaşta!
Size bunu söyledi mi?
Baban seninle yaşıt biriyle
evlenirse sen nasıl hissedersin?
Babanı vurduktan sonra, asıl senin,
silahı saklamaya zamanın vardı.
Onu vurmak istemedim.
Kapıdan girenin SEN olduğunu düşünmüştüm!
Düzen! Düzen!
Düzen!
Aman Tanrım.
Aman Tanrım.
Aman Tanrım.
Mübaşir, tanığı Heyworth Windham cinayetinden
yargılanmak üzere nezarete götürün.
Eyaletin Brooke Windham için
açmış olduğu mahkemede...
...dava düşmüştür.
Bayan Windham,
Özgürsünüz.
Teşekkür ederim!
Teşekkür ederim!
Elle, Chutney'in yalan
söylediğini nasıl anladın?
Çünkü çok akıllıydı,
tabi ki
Saç bakımı kuralları çok basit ve azdır.
Her Cosmo kızı bunları bilir.
Ne?
Orda çok harika olduğunu söylemek istemiştim
ve yanıldığımı da.
Aradığım kız sensin.
Gerçekten mi?
Pufidiğim...Seni seviyorum.
Bunu duymak için
o kadar bekledim ki.
Ama 30'larımda bir avukatlık
firmasına ortak olacaksam...
Senin kadar kaskafalı olmayan
bir erkek arkadaşa ihtiyacım var.
Teşekkürler, çocuklar.
Bayanlar ve baylar...
Size Harvard Hukuk Fakültesi
2004 mezunlarını takdim ederim...
İKİ YIL SONRA
Sınıfın seçtiği bu yılkı konuşmacıyı
size sunmak benim için büyük onur...
Burda, Harvard'ta oldukça ilginç
bir başlangıç yaptıktan sonra...
Boston'un saygın firmalarından birinden gelen
iş daveti ile bugün mezun oluyor.
Eminim ki, ondan çok daha
harika işler göreceğiz.
Bayanlar ve baylar,
Elle Woods.
Harvard'taki ilk günümüzde, bilge bir
profesörümüz Aristo'nun bir sözünü söylemişti
"Hukuk, tutkudan arınmış mantıktır"
Aristo'ya karşı değilim ama
Harvard'ta geçen 3 yılımda...
Tutkunun; çalışmak, hayatı ve hukuğu
tanımak için anahtar olduğunu öğrendim.
Tutkularımızla,
inancımızın cesaretimizle...
ve kendimize güvenimizle...
dünyaya bundan sonraki
adımlarımızı atacağız...
İlk izlenimlerin her zaman...
doğru olmadığı
bilinciyle...
Her zaman insanlara inanmalısınız...
ve en önemlisi...
Her zaman "kendinize" inanmalısınız.
Tebrikler 2004 mezunları
Başardık!
Türkçe Altyazılar:
SiSL (sisl@gmx.com.tr)
Vivian, Warner'ı başından attı.
Şimdi Elle'le çok yakın arkadaşlar.
Warner itibarı olmadan mezun oldu.
Bir kızarkadaşı ve iş teklifi olmadan
Paulette, kargocuyla evlendi. Şimdi adını
Elle koyacakları ilk çocuklarını bekliyorlar.
Emmett, Callahan'ın şirketinden ayrılıp,
kendi işini kurdu.
Geçen 2 sene boyunca,
O ve Elle, flört ettiler.
Elle'e evlenme teklif ediyor
Elle'e evlenme teklif ediyor
Bu gece
Türkçe Altyazılar:
SiSL (sisl@gmx.com.tr)
Çevirenin ismini değiştirmeden, dilediğiniz gibi
kullanıp, dağıtabilirsiniz.