Tip:
Highlight text to annotate it
X
Evvel zaman içinde,
kalbur saman içinde...
...bir kral ve kraliçenin Fiona
isminde çok güzel bir kızları varmış.
Ama çok kötü bir büyünün
etkisi altındaymış.
Gündüzleri; güzel bir prensesken,
geceleri; korkunç bir ogre'ye dönüşürmüş.
Sadece gerçek aşkından alacağı
bir öpücük bu büyüyü bozabilirmiş.
Gerçek aşkının ortaya
çıkacağı güne kadar...
...bir ejder tarafından
korunan kulesinde beklemiş.
Günler aylara, aylar yıllara dönmüş...
...sonunda kral ve kraliçe umutsuzca
başka çözümler aramak zorunda kalmışlar.
Doğru şeyi yaptığımızdan
emin değilim Lillian.
Peri Annenin dediğine göre
yalnızca gerçek aşkının öpücüğü...
...Fiona'nın büyüsünü bozabilirmiş.
O kadına güvenmiyorum Harold.
Bu son umudumuz olabilir.
Ayrıca Kral Leonidis onu çok methetti.
Ne yani, kızımızın geleceğini
bu herifin ellerine mi bırakacağız?
Bu herif sinsinin,
dolandırıcının teki ve O... O...
Rumpelstiltskin!
Majesteleri!
Nasılsınız?
Aşağı Fifi, in aşağı.
Gördüğünüz gibi antlaşma hazır.
Peki sen kızımızın lanetine
son verebilecek misin?
Karşılığında siz de bana,
Çok Çok Uzak Krallığını devredeceksiniz.
- Lillian, çılgınlık bu!
- Başka çaremiz mi var Harold?
Fiona çok uzun zamandır
o kulede kilitli.
Turşusunu kurmayı
düşünüyorsan bilemem tabii.
Ama bütün krallığı ona
devretmemizi istiyor.
Tabii krallık kızınızdan
daha değerliyse...
Hiçbir şey bizim için
kızımızdan değerli değildir.
Gel buraya Fifi!
Şunu imzalayıver de bütün
sorunlarınız ortadan kalksın.
Majesteleri... kızınız kurtarılmış.
Kim kurtarmış?
Güzel prenses Fiona'yı kurtaran,
kükremesi bütün diyara korku salan...
...Shrek ismindeki bir
ogre'den başkası değildi...
Gerçek aşkın öpücüğü, evliliğe
ve çocuklara vesile oldu.
Çok Çok Uzak Krallık
sonunda huzura kavuşmuştu.
Ve sonsuza kadar...
...mutlu mesut yaşadılar.
Bayım... onu ödemek zorundasınız.
Belki bir anlaşma
yapabiliriz, ne dersin ufaklık?
- Ben gerçek bir çocuk değilim.
- Olmak ister miydin?
Buralarda hiç kimse senin tekliflerini
istemiyor, Rumpelmumpel her ne haltsan!
Keşke bu ogre hiç doğmamış olsaydı!
DİKKAT!
OGRE'LER!
Babacık uyan, uyansana babacık!
- Günaydın.
- Sana da günaydın.
İçerde kalmasından iyidir.
Bu benim lafım.
Bakalım küçük Furgus altına yapmış mı?
Ogre leşi gibi kokutmuşsun.
Dayanılacak gibi değil.
Ve solunuzda, sevimli bir ogre.
Halen ogrelere bakış
açınızı değiştirmediyseniz...
Getir şunu. Getir...
Giydirmek mümkün değil!
Ejdercik köprünün altından
geçip, iliğe doğru uçmuş...
...ve sonunda kaleye ulaşmış.
Biz geldik!
Shrek, prensesi çok güzel bir ogre'ye
dönüştüren öpücüğünü verdi ve sonsuza dek...
Mutlu...
- Mesut...
- Yaşadılar.
Bak, yıldız kaydı.
Ne dilek tuttun bakalım?
Her günümüz böyle geçsin istedim.
Canım benim.
Günaydın babacık!
Günaydın.
İçerde kalmasından iyidir.
Bakalım küçük Furgus altına...
Şirin. Gerçekten çok şirin.
...işte sevimli bir ogre.
Halen ogrelere bakış
açınızı değiştirmediyseniz...
Biz geldik!
Shrek, bez değiştirme zamanı.
Prenses çok güzel bir ogre'ye
dönüştü ve sonsuza dek...
- Mutlu...
- Mesut...
Yaşadılar mı?
- Günaydın babacık!
- Günaydın.
İçerde kalmasından iyidir.
Bu sevimli ogre...
- Biz geldik!
- Ne!
Bez değiştirme zamanı!
Uğraşıyorum!
...ve işte...
Bez değiştirme zamanı!
- Kalk, kalk!
- Ve sonsuza dek...
- Mutlu...
- Mesut...
Yaşadılar.
OGRE! ARANIYOR!
ÇOK ÇOK UZAK
Güzel inişti, tatlım.
Shrek! Shrek!
Shrek Bey, yabamı imzalar mısınız?
Benim de meşalemi.
Bir zamanlar çok korkunçtunuz!
Evet, gerçek bir ogre
olduğunuz zamanlar.
Gerçek bir ogre mi?
Haydi, Shrek, sıra
sende. Şarkı sırası sende.
- Hayır istemiyorum.
- En iyi arkadaşın olurum desem?
En iyi arkadaşın olunca neden
istemediğim her şeyi yapmam gerekiyor?
Lütfen Felicia,
babacığın kulağına yapma.
Shrek bey bakar mısınız?
Oğlum için şu ünlü ogre kükremenizi
yapabilir misiniz lütfen?
Sizin büyük hayranınızdır.
Kükre!
Yapmasam daha iyi olur. Ne de
olsa çocukların doğum günü partisi.
Kükre!
- Tatlım, neden gidip pastaya bakmıyorsun.
- Elbette.
Mumları da unutma.
- Kıpırdama.
- İşte pantolonumda oldu.
Şapkayı da aldık mı tamamdır.
Shrek bey, işte kekiniz!
Bunun şirin mi olması gerekiyordu?
Karşınızda ogre gökkuşağı.
Şirin değil mi? Tıpkı size benziyor.
Ama mutlusu.
Parti yapıyoruz Shrek, neşelen.
Aslında ruh halim çok iyi.
- Gökkuşağını yalayacağım.
- Eşek!
- Şu ünlü Shrek kükremelerinden
birine ne dersin? - Kükre.
Bir şeyi açıklığa kavuşturayım.
Bir ogre sadece sinirlenince kükrer, beni
sinirli görmek istemezsiniz, değil mi?
Kükre!
Sakin. Sinirlenmiyorum.
- Gidiyor, bir şeyler yapsana.
- Güzel.
- Pastaya ne oldu?
- İnan bana, bu hali daha iyi.
Yaladın mı? Ogre olman ogre
gibi yemeni gerektirmez!
Mumları unutmuşsun.
Ben hallederim, sen
pastaya göz kulak ol.
Pastaya göz kulak mı olayım?
- Pasta nerede?
- Pasta bitti.
Ağlama, ağlama.
- Oğluma kükreme sözü vermiştin.
- Kükre!
- Bu kükremeyi beğenmedim.
- Yeni bir pasta lazım.
Başka kek yok ki.
- Millet, Shrek meşhur kükremesini yapacak!
- Şimdi zamanı değil eşek.
- Peki kek var mı?
- Ben yedim.
- Lolipop var.
- Onları da ben yedim.
- Neden paylaşmadın?
- Sen de pastayı paylaşmamıştın!
- Ağlama tatlım, her şey düzelecek.
- Shrek, neler oluyor?
- Haydi, Shrek.
- Kükre!
- Seni seviyorum baba.
- Hey millet...
...işte yeni pastamız!
Shrek, iyi misin?
- Rezalet!
- Bir de bana sor!
Şu köylüler...
Onlardan bahsetmiyorum Shrek.
Senden bahsediyorum.
Çocukların ilk doğum günü partisini
gerçekten böyle mi hatırlamak istiyorsun?
- Harika, şimdi hepsi benim hatam mı oldu?
- Evet!
Neyse, bunları partiden
sonra, evde konuşuruz.
Ev dediğin şu yolun
kenarındaki eğlence parkı mı?
"Buraya gelin. Dans eden ogreye görün
Endişelenmeyin. Isırmaz."
Eskiden tam bir ogre'ydim, şimdi
ise yeşil bir şakadan ibaretim.
Pekala, artık alışık olduğun
ogre değilsin belki...
Ama bu sandığın kadar kötü
bir şey değildir belki de.
Anlamanı beklemiyorum zaten.
Ne de olsa hayatının
yarısını sarayda geçirdin.
Ve diğer yarısını da bir
kulede kilitli geçirdim...
Tek istediğim şey, hayatımın
alışık olduğum şekline dönmesi...
Köylülerin benden korktuğu, huzur
içinde çamur banyosu yapabildiğim...
...istediğim şeyi istediğim
zaman yapabildiğim...
...yaşamanın anlam ifade ettiği şekline...
Beni ejderhanın şatosundan
kurtarmadan önceki haline mi?
Tam olarak!
Shrek...
Üç tane mükemmel çocuğun ve...
...seni seven bir eşin...
...sana tapan dostların...
...her şeyin var.
Nasıl bunları göremeyecek
kadar kör olabiliyorsun?
İşte bu harika.
Hiç bir şey olmamış gibi davranıp,
görmezden gelmemi bekliyor galiba.
Ben bir ogreyim ve sırf bir ogre gibi
davrandığım için özür dileyecek değilim.
Yardım edin, burada sıkıştım kaldım.
Lütfen, yardım edin...
Birileri yardım etsin!
Burada sıkıştım kaldım.
Lütfen, yardım edin...
Birileri yardım etsin!
Çok acıyor! Parlak bir ışık görüyorum...
- Büyükanne, sen misin? - Evet
ya. Benim. Büyükannen. - Ogre!
- Lütfen, ogre bey, beni yeme.
- Seni yiyeceğim falan yok.
Ama siz bir ogre'siniz.
Değil misiniz?
Evet, öyleyim... Öyleydim.
Ezilmek istemiyorsan, çık oradan.
- Beni yemeyeceksiniz yani?
- Hayır, almayayım.
Mükellef bir kahvaltı
yaptım zaten bu sabah.
Beklesene!
Bekle... Nereye gidiyorsun?
- Hiç bir yere.
Ne tesadüf, ben de oraya gidiyordum.
Cidden. Sizi oraya götürmeme izin verin.
Israr ediyorum.
Benim için yaptığınız onca şeyden sonra...
...en azından bunu yapmama izin verin.
Fırında sıcak bir farem bile var.
İşte böyle!
Sana kendini iyi hissettirecek...
...bir şeyler ikram edebilir miyim?
Bir kadeh alabilirim.
İşte bahsettiğim hayat bu!
Sana imreniyorum Shrek.
Ogre gibi yaşamak, dert
yok, sorumluluk yok...
- Kafana göre özgürce takılıyorsun.
- Özgürce mi?
- İşte buna gülerim.
- Neden?
Bazen, eskiden olduğum gibi...
...gerçek bir ogre gibi, yaşayabileceğim
bir gün istediğim oluyor.
Neden daha önce söylemedin ki?
Sihirli anlaşmalar benim işim. Haydi!
Pekala. Sihirbazlar zaten
benim favori meslek grubumdur.
Bir saniye! "Bir aylığına
krallık..." "Bir haftalığına..."
"Bir günlüğüne ogre."
Düşünsene Shrek. Tekrar korkuluyor,
nefret ediliyor olmak!
Kükrediğinde insanlar, ''Beni rahat
bırak Shrek, korkuyorum'' diyecekler.
Aynı eski günlerdeki gibi.
Bataklığının senin kalen olduğu,
ve dünyanın anlam ifade
ettiği günlerdeki gibi...
Pekala, karşılığında ne istiyorsun?
Karşılık mı? Hiçbir şey.
Aslında bir şeyler var ama.
Yok canım ne karşılığı. Sadece...
- Pekala, ne istiyorsun?
- Bir gün.
- Bir gün mü?
- Fareler pişti!
Sihrin işe yaraması için,
aldığının yerine bir şey vermelisin.
Mesela bu durumda, bir gün alıyorsan,
bir gün verirsin. Hepsi bu.
Ama ben ailemi bırakıp
öylece gidemem ki.
En güzel tarafı da bu Shrek.
Bu sihirli bir anlaşma.
Kimse gittiğini anlamayacak bile.
Ve o gün bittiğinde...
...kendini değişmiş bir
ogre gibi hissedeceksin.
- Yine de... Bilemiyorum...
- Sorun değil, dert etme, unut gitsin...
Etin neresini tercih edersin?
Pekala, hangi günü vermem gerekiyor?
Bilmem. Herhangi bir
günü. Geçmişinden bir günü.
Grip olduğun bir günü mesela.
Evcil hayvanını kaybettiğin günü...
Birinin koca burnunu işine sokup,
bütün hayatını mahvettiği günü mesela!
- Mesela yani.
- Eşek'le tanıştığım güne ne dersin?
İşte o günü vermek isteyebilirim.
Bilmem nasıl bir gündü ki o.
Buldum. Hatırlayamayacağın
bir güne ne dersin?
Bebek olduğun günlerden birini.
Masum, bilinçsiz, küçük bir bebek...
O günlerden birini alabilirsin.
Seç birini, umurumda değil.
Bir tanesi yeterli olur.
Pekala, çocukluğundan bir günü seçtik.
Kendim için biraz zaman ayırmamın
sakıncası olmaz herhalde.
- Sadece kısacık 24 saatçik canım.
- Ben hala bir ogreyim! - İşte böyle!
- Kimseden izin istemedim şimdiye kadar.
- Neden şimdi isteyesin ki?
Haydi, Shrek.
İmzala!
Devam et, Shrek!
İmzala! İmzala!
İmzaladın...
- Pekala, şimdi ne olacak?
- İyi günler...
Sanırım anahtarların üzerine düştüm.
...işte bu sihirli günde.
Bir sonraki durağımız...
Ogre!
Ogreyi öldür! Ogreyi öldür!
İşte kaçmanız gereken bölüm burası!
Yeniden ''Aranıyor'' olmak çok güzel.
İşte güzel bir tane.
Fiona?
Hayır.
Evim.
Fiona!
Fiona? Orada mısın?
Pekala, Rumpel. Anlaşmamızda bu yoktu.
Rumpel!
Ogre!
Bir tane daha bulduk,
hanımlar. Yakalayın!
Kimsiniz siz? Benim
bataklığımda ne arıyorsunuz?
Yakalayın şu baş belasını.
İyi iş çıkardınız, hanımlar!
Büyük bir hata yapıyorsunuz!
Haklarımı biliyorum!
Çeneni kapatma hakkına sahipsin!
Eşek, şarkı söylemeyi kesecek misin?
Eşek!
Eşek? Neredeyim? Neler oluyor?
Kes sesini! Bu şarkıdan nefret ediyorum.
Madem ki ben kullanıyorum,
benim istediğim müziği dinleyeceğiz.
Ne istediğinize karar verecek misiniz?
Eşek, neler oluyor?
- Fiona nerede, biliyor musun?
- Sessiz ol ogre. Başımı derde sokma.
Bu işe ihtiyacım var.
Yaşlı çiftçinin yanına dönmek istemiyorum.
Bebeklerim nerede?
- Senin ejderha eşin nerede?
- Ogre...
...sanırım beni başka bir
konuşan eşekle karıştırdın.
- Seni daha önce hiç görmedim.
- Hiç görmedin mi?
- Hadi ama, Eşek!
- Adımı nereden biliyorsun?
Benim, Shrek.
Senin en iyi arkadaşın!
Bir eşekle bir ogre arkadaş mı?
Bu hayatımda duyduğum en saçma şey.
Beni nereye götürdüklerini
söyle en azından.
Her ogreyi götürdükleri yere tabii ki.
Rumpelstiltskin'e.
- Stiltskin?
- Sessiz ol dedim!
Olamaz...
Bahisler açıldı, bahisleri görelim.
Pekala!
Kurabiye?
İğrenç!
Pis ogre!
İğrenç yaratık!
Çekin şunu!
Merak etme Eşek,
hayatlarımızı geri alacağım.
Tabii, tabii.
Bay Stiltskin.
Yeni bir müşteriniz var.
- Kurt!
- Buyurun, Bay Stiltskin?
- Müşterimi getir bana.
- Bay Stiltskin!
Lütfen beni gerçek bir çocuğa çevirin.
Pekala. Detaylar antlaşmada, Pinokyo.
Güle güle tahtakuruları,
hoş geldiniz sivilceler.
Stiltskin?
Shrek!
- İşte orada
- Çok yaklaşmıştım.
Ben de seni mi bekliyordum ne.
Bütün bunların gerçekleşmesini sağlayan...
...işte bu adamdır.
Günün nasıl geçti bakalım?
Pekala, Rumple, neler
oluyor? Ne yaptın sen?
Hayır, Shrek, ben hiç bir
şey yapmadım, sen yaptın.
Sana şükürler olsun ki, kral ve
kraliçe krallığı bana devretti.
Böyle bir şeyi yapmış olamazlar.
Eğer tüm sorunlarının ortadan kalkacağını
vaat etmeseydim, yapmazlardı tabii.
Sonuçta yok olan, kendileri oldu.
Kızlarının lanetini bozmam
için her şeyi yaparlardı.
- Fiona'nın lanetini ben bozdum!
- Nasıl olur?
Sen hiç var olmadın ki.
Mantıklı konuşmaya başlasan iyi
edersin, seni küçük pis herif!
İşte, senin için özetleyeyim.
Bana geçmişinden bir gün verdin.
Hatırlayamadığın bir gündü hatta.
Masum, bilinçsiz, küçük bir
bebek olduğun günlerden birini.
- Doğduğum günü seçtin!
- Hayır, Shrek.
Sen verdin.
Halen imkanın varken keyfini sür,
Stiltskin! Çünkü bu gün sona erdiğinde...
Ama, henüz en güzel
tarafını duymadın ki...
Hiç doğmadığına göre,
bu gün sona erdiğinde...
...senin de sonun gelecek.
Fiona nerede?
- Ailem nerede?
- Aptal ogre...
...hala anlamadın değil mi?
Sen doğmadın...
...Fiona'yla hiç tanışmadın...
...ailen hiç olmadı.
Metafizik paradoksumu beğendin mi?
İstediğin şey de bu değil miydi!
Ogre günün kutlu olsun!
Rumple!
Cadılar, yakalayın!
Gidin! Yakalayın şunu!
- Geri döneceğim, Eşek!
- Seni tanımıyorum!
Onu tanımıyorum.
- Tanımadığıma memnunum.
- Koruyun beni.
İmdat!
Shrek, dikkat et!
Hayır! Avizeme dikkat et!
Kurt...
Sinirli peruğumu getir.
Eşek, kafamı rahat bırakacak mısın?
Peşimi bırak. Peşimi bırak! Bırak beni!
- Yardım edin!
- Sakin olacak mısın?
Ben senin dostunum.
Sana zarar vermeyeceğim, tamam mı?
Pekala. Şimdi seni bırakıyorum.
Lütfen yüzümü sona bırak, tamam mı?
Yemeye toynaklarımdan başlayabilirsin.
- Eşek! Bana güvenmelisin.
- Neden güvenmeliymişim?
Çünkü...
Pekala, git! Kaç!
Sana ihtiyaç duyan var sanki!
Hiç ağlayan ogre görmemiştim.
- Ağlamıyorum.
- Utanacak bir şey yok, ben hep ağlarım.
Büyükannemi düşünür ağlarım,
veya bebekleri düşünür ağlarım...
...ya da büyükannemin bebekleri
öpüşünü düşünür ağlarım.
Ya da büyükannemin
bebekliğini düşünür ağlarım.
- İşte bu çok dokunaklı.
- Ağlamıyorum dedim!
Sadece yardım etmeye çalışıyorum.
Üzgün olman benim suçum değil.
Bu arada neden üzgünsün sen?
Kandırılıp imzalamamam
gereken bir şeyi imzaladım.
Şu devre-mülk şeyinden mi imzaladın?
Hayır.
Bunu imzaladım.
Rumpelstiltskin'le
asla anlaşma yapmamalısın!
Evet, fark ettim.
- Maddeleri sinsidir.
- Evet.
- Fesih şartı gizlidir.
- Evet.
Ne dedin?
- Fesih şartı dedim.
Artık herkes Rumpelstiltskin'in
kim olduğunu anladı.
Eşek, bütün maddeleri okudum ama
fesih şartı diye bir şeye rastlamadım.
O kadar kolay olacağını
düşünmemiştin değil mi?
Ver de sana göstereyim.
Cadıların yanında onca zaman sonunda
bir kaç numara öğrendim tabii ki.
Senin o küçücük ogre beynin...
...bu origaminin karmaşık yapısını
çözemeyecekti elbette.
Ne yapıyorsun?
İzin verirsen origamimi
tamamlamaya çalışıyorum.
Şimdi geri çekil. Teşekkürler.
Şimdi şunu şöyle kıvırırsak...
...biraz da şunu, evet,
bu parçayı da şuraya...
...bir şeyler çıkmaya başladı sanki.
Ve işte!
"Louis Bliss'i dene."
- Louis de kim?
- Ver şunu bana!
"Gerçek Aşkın Öpücüğü."
Ama önce beni yemeğe götürmen gerekecek.
"Peri Anne'nin büyüsünü bozacak...
...gerçek aşkın öpücüğü olursa,
bu anlaşma geçersiz sayılır." Eşek!
Buldun! Aferin sana!
Eğer Fiona'yı öpebilirsem,
gerçek hayatımızı geri alabiliriz!
Ben evcil hayvan değilim,
bırak beni. Hem, bu Fiona kim?
Sorunda bu aslında...
...ben de bilmiyorum.
Ben bir şeylerimi kaybettiğimde
hep ayak izlerimi takip ederim.
Onu en son nerede bırakmıştın?
Aslına bakarsan son görüşmemizde...
...onu hiç kurtarmamış olmayı
istediğimi söylemiştim.
- Olamaz.
- Shrek?
Shrek!
Shrek! Bekle!
Nesin sen? Deli mi?
Burada ejderha var!
Tamam sen git. Ben burada kalıp
kahvaltılık bir şeyler bakayım.
Fiona?
Olamaz.
Eğer Fiona'yı ben kurtarmamışsam...
...kim kurtarmış olabilir?
Tanıştığımız gün...
...bana verdiği mendil...
...aşkımızın sembolü...
- Kokla şunu!
- Çek şu pis şeyi burnumdan.
Burnun, yolu bulabilmem
için elimde olan tek şey...
...şimdi sızlanmayı kes ve kokla.
Kokla haydi!
Av köpeğine mi benziyorum ben?
Fark etmemiş olasılığına karşı belirtmek
isterim ki ben eşeğim, köpek değil.
Eğer köpek olsaydım bana
EŞEK demezler KÖPEK derlerdi!
Bir şey daha...
Bu da ne!
Koku alıyorum.
- Tatlı bir şeyin kokusu.
- Fiona.
- Lezzetli bir şeyin...
- Bahsettiğin şey benim karım!
Eşek!
Waffle!
Waffle'ların sadece
masallarda olduğunu sanırdım.
Taze ve leziz bir waffle!
Eşek! Yeme sakın!
Ormanın ortasında taze ve
lezzetli bir waffle duruyor...
...bu sence de biraz şüpheli değil mi?
Aklından bile geçirme!
Hayır! Sakın!
Uzaklaş ondan!
Yapmadım de.
Dikkat et!
- Eşek! İyi misin?
- İyiyim.
Eşek?
İmdat! Yardım et! Shrek!
Ey kafanı!
Şu çömeze de bakın hele.
Bayramlıklarını da giymiş.
- Pek de ufakmış, değil mi?
- Evet.
Ordumuza yeni bir asker daha katıldı,
bunun için minnettar olmalıyız. Hazırlayın!
- Yürü bakalım çömez!
- Bir dakika!
İşte şimdi oldu.
- Direniş'e hoş geldin.
- Direniş mi?
Biz ogrelerin özgürlüğü için savaşırız.
- Bunu yapabildiğimizi bilmiyordum.
- İmdat! İmdat!
Beni yiyemezsiniz, hastalıklıyım
ben, etim zehirlidir!
Onu ben alayım. Siparişi
yetiştirmem lazım.
- Dur bakalım, daha pişirmedim bile.
- İnan bana, onu yemek istemezdin zaten.
Yumuşak görünürüm ama,
çetin cevizimdir ben.
- Bırak bana!
- Bırak ta pişireyim.
Geri dönmüş.
Fiona!
Nihayet seni bulabildim.
Temel eğitimi kaçırmışsın
anlaşılan. Aklında bulunsun...
...özel hayat benim için çok önemlidir.
- Beni hatırlamıyorsun, değil mi?
- Hayır.
Brogane, Çok Çok Uzak Krallıktan
haberler var, herkesi savaş odasına topla.
Fiona!
Gretched, herkes bu gece
harekete geçmeye hazır olsun.
- Seninle konuşmamız lazım.
- Ne var?
Pekala, beni hatırlamadığını
biliyorum ama...
...biz seninle evliydik.
Devam ediyorum.
Doğum günü partisine
gitmiştik, domuzlar, kuklalar...
...ve yabalarını imzalamamı
isteyen köylüler vardı.
Ve bana sürekli ''Kükre!''
''Kükre!'' diyen bir çocuk vardı.
Sonra ben domuzlardan kalan
son pastayı yumrukladım ve...
...hatırladığım son şey Eşek'in
sizin waffle deliğinize düşmesi.
Hatırladın değil mi?
Sanırım düşündüğümden
de kötü tekmelemişim.
Fiona, benim...
Cadılar! Herkes ne
yapacağını biliyor değil mi?
- Fiona!
- Cadılar! Cadılar!
Gel buraya!
Fiona, bu bugünkü üçüncü devriye.
Sonsuza kadar saklanamayız.
Bana güven, Brogane. Bu geceden
sonra, saklanmamıza gerek kalmayacak.
- Karın bu mu?
- Evet.
Bazı insanlar, bardağın
sadece boş tarafını görürler.
Bense dolu tarafını
görmeyi tercih ederim.
Birlikte sıfırdan
zirveye çıktık hanımlar.
Ama biz sadece bir krallık değiliz.
Biz bir aileyiz.
Herkes pastasını aldı mı?
Güzel. Güzel. Barba?
Birlikte bir sürü
ogrenin hakkından geldik.
Bir tanecikte kaçırmışız,
kim takar? Sorun değil.
Ben takmam.
Dünyanın sonu değil ya.
Ama yine de...
Bir de şöyle düşünün...
...kaçan ogre Shrek!
Eğer gün doğmadan Fiona'yı öperse,
işte o zaman dünyanın sonu gelir!
Bizim dünyamızın sonu!
Benim Krallığımın sonu!
Ama, daha önce de söylediğim gibi...
...ben bardağı dolu görmeyi severim.
Su isteyen var mı?
Cadı Wissel?
Berrak, temiz, lezzetli mi
lezzetli bir bardak su isteyen?
Kimse istemiyor mu? Susayan yok mu?
Şimdi bu ogreyi nasıl yakalayacağımızı
söylemek isteyen var mı? Sen!
Hayır!
- Hayır.
- İyi bir ödül avcısı bulsak?
Aslında o kadar da kötü bir fikir değil.
Barba! Ödül avcısı istiyorum.
Eğer müzik bu canavarları
biraz olsun etkiliyorsa...
...sanırım doğru kişiyi biliyorum...
Beni dinleyin.
Çok Çok Uzak Krallıktan haber geldi.
Bu geceki ogre avını
Stiltskin bizzat yönetecekmiş.
Ne? Neden?
Shrek, bizim yüzümüzden...
Eğer bu pasta yiyen palyaço cadılı
iğrenç şatosunu terk ediyorsa...
...bu gece savunmasız kalacak demektir.
Planımız basit. Eğer her zamanki
devriye yollarını kullanacak olurlarsa...
...nehre gece yarısı ulaşırlar.
Bizde buraya pusu kurup,
karavanın gelmesini bekleyeceğiz.
Açıklığa çıktıklarında,
ben işaret veririm ve...
...saldırırız!
Ve sis kalktığında... Bu da ne?
Benim seyyar mutfağım.
Aşçı, buna ihtiyacımız
olacağını sanmıyorum.
Güven bana Fiona...
...bu baskından sonra çok
acıkmış olacaksınız.
Haydi konuşmanı tamamla.
Pekala. Söylediğim gibi...
...Sis kalktığında,
Rumpelstiltskin gitmiş...
...ve yemekler yenmiş olacak.
Çok Çok Uzak Krallık
nihayet özgür olacak.
Biz de öyle!
Herkese duyurun. Rumpel şatodan
çıkar çıkmaz, harekete geçiyoruz.
- İşler ciddiye bindi.
- Gel bir de bana sor!
Gün doğmadan nasıl onu öpmüş olacağım?
- Ben devrimden bahsediyordum.
- Devrim mi?
Neden ona da bana
anlattıklarını anlatmıyorsun?
Gerçek aşkından, paralel
evrenden geldiğinden falan...
Ne anlatacakmışım, senin ateş püskürten
bir ejderhayla evli olduğundan...
...ve eşek-ejder mutant
bebeklerin olduğundan mı?
Gerçekten öyle mi?
Neler olduğunu gördün,
deli olduğumu düşünecekler.
- Ben baba mıyım?
- Aslında...
...eğer Fiona'nın beni öpmesini
bir kere başarabildiysem...
Yine başarabilirim!
Shrek, bebeklerimin toynakları
mı var, yoksa pençeleri mi?
Kimse var mı?
Fiona?
Burada olmamanız gerekiyor, ''Senyör''.
Kedi?
Dalga geçiyor olmalısın.
Besle beni...
Eğer cesaretin varsa!
Kedi, sana ne oldu böyle?
Çok şi... şirin olmuşsun...
- Seni tanıyor muyum?
- Şapkan nerede? Kemerin nerede?
- Çizmelerin nerede?
- Çizme mi? Kedi için mi?
Ama sen Çizmeli Kedi'sin.
Belki bir zamanlar...
Büyümeden önce kullandığım bir isim.
Büyümeye devam ediyorsun gibi görünüyor.
Emekli olduğumdan bu yana,
biraz kendimi salmış olabilirim.
Ama kılıcıma veda etmek,
hayatımda verdiğim en iyi karardı.
İstediğim her şeye sahibim.
Bunu sonra hallederim.
Kedi, sana ne yaptım ben böyle?
Sen yumuşamışsın.
Her gün fırçalanıyorum.
Hem de iki defa.
Her şeyi düzeltmek
için çok geç sayılmaz.
Tek yapmamız gereken,
Fiona'nın beni öpmesini sağlamak.
Ne yapıyorsun burada?
Yardım edebileceğim bir şey var mı?
Direnişçileri yönetmek ne kadar
zordur tahmin edebiliyorum...
...askerleri yetiştirmek,
saldırıları planlamak...
İşte bu yüzden, tansiyonu düşürmek
adına sana ufak bir hediye getirdim.
- Hediye sepeti mi?
- Bir şey değil.
Bakalım neler varmış.
Kalpli kutuda böcekler...
Kokarca esanslı mum...
- Bak bütün bu...
- Bu da nesi? Kuponlar!
Bakalım neler var?
Ayak masajı kuponu...
...çamur maskesi kuponu... ve bir de...
...öpücük kuponu.
- Bunu şimdi kullanabilirsin mesela.
- Bak bunlar neyin nesi bilmem ama...
...ben bir devrimi yönetmeye çalışıyorum.
İçinde Rumpelstiltskin'in kafası...
...olmadığına göre şu hediye sepetini de
alıp çadırımı terk etmeni öneririm.
Git, dişe dokunur bir şeyler yap!
Haklısın.
Özür dilerim. Ben sadece
dostça davranmaya çalışıyordum.
Küs değiliz ya?
Bir özür sarılması...
...ve bir de en hızlısından
hoşça kal öpücüğü...
Bekle! Ökse otu mu bu?
- Bu herifte nereden geldi?
- Doğru olabilir mi?
- Bunca yıldır pohpohlanmak beni...
- Yumuşatmış mı?
Saçmalama.
- Kimmiş güzel kedicik?
- Ben tabii ki!
Babacık çok güzel
olduğunu düşünüyor, Fifi.
Pekala domuzlar, bu kadar yeter,
giderken bunları da unutmayın.
- Domuzcuk eve gitmek istiyor.
- Bay Stiltskin. O geldi.
Güzel.
- Ben Kavalcı.
- Yolculuğun nasıldı?
- Güzel.
- Sen buna ödül avcısı mı diyorsun?
Ne yapacakmış?
Ogrelere flüt mü çalacakmış?
Tamam, anlaşıldı!
Kes şunu!
Pekala, yeterli.
Görünüşe bakılırsa Kavalcı'ya
ödeme yapma zamanı geldi.
Gazelda, cidden!
Kavalcı'ya ödeme zamanı.
Git, çek defterimi getir. Hemen!
Hadi! Defol!
Yediklerinden emin ol! Aç
mideyle sefere çıkılmaz. Haydi!
Yemek zamanı!
- Haydi Eşek. Bir kez daha. Lütfen!
- Pekala.
Bu son!
Şuna bakın!
Sizi görüyorum!
Çok alem arkadaşın var.
Neden yemediğini şimdi anladım.
Eşek, canını sıkmak istemem ama,
Fiona konusunda ilerleme kaydedemedik.
Yardımına ihtiyacım var.
Pekala millet, kim tatlı ister?
- Bunları nereden buldun?
- Fiona'nın çöpünden.
Gizli hayranından başka
bir hediye olsa gerek.
Çok gizli tabii.
Fiona'yı tanıyan herkes bilir ki,
bu numaralar ona sökmez.
Bana söker.
Eşek ne yapmalıyım? Öyle
görünüyor ki, onu tanımıyorum bile.
Başın dertte, Romeo. Fiona'nın
gözünde sadece davası var.
- Davamıza!
- Davamıza!
Merhaba.
- Güzel hareketler.
- Ne arıyorsun?
Sence? Baskına hazırlanıyorum.
Baskınlara çıkmadan önce...
...biraz ısınma hareketi
yapmayı hep sevmişimdir.
- Bunun sahibi var mı?
- Onunla tuvaleti temizleriz.
Onunla da tuvaleti
temizlediğimiz şeyi temizleriz.
Bilmem mi.
Senindir, şef.
Hey... Scott?
- Aslında benim adım, Shrek.
- Kendini öldürteceksin.
Sorun olmaz, kendimi koruyabilirim.
Görelim bakalım.
Hey! Ne demeye...
Fiona?
Ben halledeyim.
Elini ver.
Ejderha köprünün altından geçip...
...iliğe doğru uçmuş...
- Ve sonunda kaleye ulaşmış.
Pekala.
- Görünen o ki kendin halledebilirsin.
- Fiona?
- Şimdi git, baskına hazırlan!
- Elbette ama... - Bu bir emirdir!
Şu baltaları bileyin.
Ogre!
Bir dakika! Bir dakika!
Bir dakika!
- Bana biraz izin ver.
- Bak Kedi, zamanım biraz kısıtlı.
Demin gördüğüm şeye hala inanamıyorum.
Sen ve Fiona. Kıvılcımı gördüm.
Kalbindeki kıvılcımın...
...çoktan tükendiğini sanmıştım.
Bir anda, Fiona gerçek aşkını buldu!
Onun gerçek aşkı benim.
Lanetini bozan bendim.
Lanetini biliyor musun?
"Gündüz başka olacak, gece başka.
Kaderi böyle olacak.
Gerçek aşkın öpücüğünü alınca...
...gerçek görüntüsüne de kavuşacak."
Kelimesi kelimesine biliyorsun.
Demek ki doğruymuş!
Sen O'sun. Ona kanıtlamalısın.
- Ama nasıl?
- İnandır onu. Yalnızken git yanına...
...ve yalnızca gerçek aşkının
bilebileceği bir şey söyle ona.
Kimin bildiği?
Konuşan bir kedi!
Shrek, onu besleyebilir miyiz?
Müsaade edin! Yolu açın, işte böyle.
Hazır mısın, Eşek? Sıkı dur!
Haydi! İleri! İleri!
- Tam bir kedi-belasın! -
Sen de gülün-eşek haldesin!
Gözcülük yapacağım, işaretimi bekleyin.
Yerlerinizi alın!
- Ne manzara ama.
- Burada ne arıyorsun?
Yerine geç!
Benim gerçekte kim
olduğumu anlamak zorundasın.
- Her şeyi mahvedeceksin.
- Tam tersi, her şeyi yoluna koyacağım.
Ogreler, Rumpel, lanetin...
- Benim lanetimi nereden biliyorsun?
- Pekala, sakin ol. Lütfen!
Fiona, beni dinle...
Her şeyi açıklayabilirim.
- Fiona nerede? İşaret gelmedi.
- Neyi bekliyoruz ki? - Elimizden kaçacaklar!
Hayır, kaçamayacak!
Dinle! Kim olduğunu ya da lanetimi
nereden bildiğini bilmiyorum ama...
...eğer birileri aslında
kim olduğumu öğrenirse...
Güzel bir prenses olduğunu mu?
- Prenses falan değilim ben. Artık değil!
- Kırgın olduğunu biliyorum ama...
Benim hakkımda hiç bir şey bilmiyorsun!
Ben senin hakkında her şeyi biliyorum!
O kadar güzel şarkı
söylersin ki, kuşlar patlar.
Ne kadar da önemli.
İsmin yazarken ''i'' nin
üstüne kalp yaparsın.
Ne var yani?
Ne zaman kayan bir yıldız görsen,
parmaklarını çapraz yapıp, dilek tutarsın.
Ayaklarına dolanan
çarşaflardan nefret edersin.
Ve biliyorum ki, her zaman mum ışığında
uyursun, çünkü gözlerini her kapatışında...
...tekrar o kulede
uyanmaktan korkuyorsun.
En önemlisi de Fiona...
...neden her sabah insana
dönüştüğünü biliyorum.
Çünkü gerçek aşkın
tarafından öpülmedin.
Yani...
...benim tarafımdan.
Çok acelecisin.
Ben yapmıyorum.
- Bu neden oluyor?
- Aşk yüzünden mi?
Hayır, bir şey bizi dansa zorluyor.
- Aşk olmasın.
- Hayır! Durduramıyorum.
Kes şunu, lütfen!
Kendimi kontrol edemiyorum.
Evet! İşte böyle!
Olamaz! Bu Kavalcı!
Bu olanlara inanamıyorum.
- İzin ver de seni öpeyim!
- Dur!
Böyle söyleme!
Çok geç olmadan bir
şeyler yapsak iyi olacak.
Ne yapabiliriz ki?
- Dans etmeyi kesmekle başlayabilirsin.
- Ne yapabilirim...
...kendime hakim olamıyorum.
- O zaman, iş başa düştü...
Müzikten uzaklaşın.
Kedi ve Eşek burada!
Günün kahramanları biziz!
- Eşek, dilini ödünç alabilir miyim?
- Hayır!
Kesinlikle olmaz!
Gözlerinin ne kadar güzel olduğu
umurumda değil, fikrimi değiştiremezsin.
Pekala!
- Dur! Nereye gidiyorsun?
- Arkadaşlarımı kurtarmaya.
- Nasıl? Kendini mi feda edeceksin?
- Gerekiyorsa, evet!
- Kedi, bir şeyler söylesene!
- Kedi!
- Açıklayabilirim.
- Bu kadar şeyi nasıl bildiğin anlaşıldı.
- Fiona, dur! Öp beni!
- Ne?
- Arkadaşlarını kurtarmanın tek yolu bu!
- Çekil yolumdan!
Eskiden, bir tek öpücüğün her
şeyi çözeceğine inanırdın sen!
Anlamıyorum.
Gerçek aşkın öpücüğünün her
şeyi çözmesi gerekiyordu.
Bana da öyle söylemişlerdi.
Gerçek aşkım beni o kuleden
kurtaracaktı sözde. Kendim kurtuldum.
Kendimi ben kurtardım!
Anlamıyor musun? Bu sadece
eski bir peri hikayesiydi.
- Fiona, öyle söyleme. Gerçek aşk var.
- Nereden biliyorsun!
Sen mi bir ejderha kulesinde büyüdün?
O berbat kulede sen mi yaşadın?
Sen mi her gece gerçek aşkın gelmesini
beklerken, ağlayarak uyuyakaldın?
Ama... Ama...
Senin gerçek aşkın benim.
Peki sana ihtiyacım varken neredeydin?
- Yanlış öpmüş olmayasın?
- Hayır.
Öpücük işe yaramaz...
...çünkü Fiona beni sevmiyor.
Umutsuzluğa kapılmayın ogreler!
Bizi kafese kapatabilirler belki
ama gururumuzu tutsak edemezler.
Shrek ve Fiona birlikte mi!
Seni yeterince dinledim! Kes!
Lupu, konuşmamı hazırla!
Barba, Makyajımı yap!
Kavalcı, çoraplarım çek!
- İşte böyle!
- Dikkat! Yurttaşlar...
Diktatörümüzün ulusa
seslenişini dikkatle dinleyiniz.
Herkese merhaba. Ben Rumpelstiltskin.
Hayallerinizin bekçisi.
Yakın zamanda, malum bir şahıs...
...güzelim yaşantımıza müdahale etti.
Ve o malum şahıs; pis ogre Shrek!
Sizlere seslenmemin sebebi o ki...
...bu ogreyi yakalayıp getiren şahıs...
..."Hayatının Anlaşması"
ile ödüllendirilecek!
Tüm isteklerinizin
gerçekleştiğini düşünün...
...çok çok mutlu olduğunuzu...
...tüm arzularınızın gerçeğe döndüğünü...
Bütün hepsinin!
Ama acele edin.
Teklifim sınırlı bir süre geçerli.
Meşalelerinizi yakın,
yabalarınızı bileyin...
...ve onu bana getirin!
Sanırım şimdilik güvendeyiz.
Evet en azından meşaleler
ve yabalar yok burada.
Gidelim!
Ne anlamı var ki? Öpücük işe yaramadı.
Buraya kadarmış.
Shrek, şu anda işler iyice sarpa
sarmış gibi görünüyor olabilir ama...
...sabah ola hayrola.
Anlamıyor musun?
Yarın diye bir şey yok!
Yarın yok, yarından sonraki gün
yok ondan sonraki gün de yok!
Mükemmel bir hayatım vardı
ama hepsi yok oldu artık.
Madem hayatın o kadar mükemmeldi...
...neden Rumpelstiltskin'le
anlaşma imzaladın?
Çünkü kaybedene kadar
farkında değildim. Anladın mı?
Neye sahip olduğumun farkında değildim.
Teslim ol!
Yakaladım seni!
Pis ogre!
Ödül benim olacak!
Kurabiye? Ne yapıyorsun?
- Ödülümü alıyorum! - Ödül mü?
- Neden bahsediyorsun kraker?
Rumpelstiltskin seni teslim edene
hayatının anlaşmasını vaat etti!
Hayatının anlaşması mı?
Tüm hayallerinin
gerçek olduğu bir hayat.
Dur bakalım.
- Hala işleri yoluna koyabilirim.
- Peki nasıl yapacaksın?
Rumpelstiltskin'e tam da
istediği şeyi vereceğim.
Pekala Kurabiye, anlat bakalım...
Sen mi yiyecektin?
Shrek değil. Shrek değil.
Kesinlikle Shrek değil.
Bu ogre bile değil, bir trol.
İyi deneme.
Bu ise... utanç verici!
- Bunun ne olması gerekiyordu?
- Sadece korkmuş yaşlı bir adamım ben.
Onu dinlemeyin!
Bu bir ogre bayım.
- Babanı yeşile mi boyadın!
- Hayır bu Shrek! Doğru söylüyorum!
Atın şunları dışarı!
Kimse bana Shrek'i getiremiyor mu?
Nerede o?
Yakalamak ne kadar zor olabilir ki!
Onu istiyorum!
Stiltskin!
Görünüşe göre beni arıyorsun.
Nihayet!
Onu getiren hanginiz?
Hayatının anlaşmasını kazanan kim?
- Benim!
- Kim? Ama...
Kendim teslim oluyorum,
kazanan benim.
Bu da istediğim her şeyi vermek
zorunda olduğunu gösterir!
Sadece gerçek aşkın öpücüğü
senin anlaşmanı feshedebilir.
Ne düşünüyordun ki?
Bu basit numaralarla...
...hayatını geri alabileceğini mi?
Hayatımı geri almak
için burada değilim.
O zaman ne istiyorsun?
Ogreler. Hepsi serbest kaldı.
Peki ama Shrek nerede?
Bu hiç iyi değil.
Bilemiyorum. Bu masal
böyle mi bitecekti?
Asil Shrek, bir avuç işe yaramaz
ogre için kendini feda etti.
Önemli olan şu ki, onlar
özgür ve Fiona artık güvende.
Fiona'nın da bunları duyması
aslında çok güzel olurdu değil mi?
Aslında... Neden kendin söylemeyesin ki?
Fiona?
Stiltskin, bir anlaşmamız var!
- Bütün ogreleri serbest bırakacaktın.
- Evet.
Ama Fiona tam anlamıyla bir ogre değil.
Değil mi?
"Gündüz başka, gece başka..."
Vesaire. Vesaire. Vesaire...
Kimse benden zeki olamaz!
Yaptığın şey çok cesurcaydı, Shrek.
Teşekkür ederim.
Hayır. Sen haklıydın.
Senin için orada değildim.
Sadece ejder kalesinden bahsetmiyorum...
...diğer tüm günlerde de.
Neyse... şimdi buradasın ya.
- Bırak beni Shrek'i kurtarmalıyım!
- Aptal olma! - O haklı.
Rumpel'ın şatosu çok sıkı korunuyor.
Tabii buna ek olarak,
birde şu yaşlı cadılar var.
Sizi duyabiliyoruz.
Kusura bakmayın.
Şatoya girmeliyiz.
Ama nasıl?
Daha önce girdiğimiz gibi.
Yaşasın! Yeni avizem.
Katalogdakinden büyük mü ne?
Sanırım ellerinde sadece bu vardı.
Cadılar... Nihayet uzun
zamandır beklediğimiz an geldi!
Ve beklenen an;
...sizlere Shrek ve Fiona'yı sunuyorum.
Şimdi de, her şeye artık
son verebilmek adına...
...sizlere prensesin en kötü
kabusunu takdim ederim.
Fiona'nın kadim dostu,
kalenin muhafızı...
Ejderha!
- Eşek?
- Ve Kedi!
Bu da ne?
Yakalayın!
- Eşek, ona kur yap!
- Kime? - Karına!
Sonra ararım!
Birbirimizi seviyoruz!
Fiona, dayan!
Hey, sen!
- Chimichangas!
- Sıcakken alın!
Dur!
Şimdi!
Ejderha köprünün altından geçip...
...iliğe doğru uçmuş...
...ve sonunda kaleye ulaşmış!
Kaçın!
Güle güle!
Bırak beni! Bırak! Cadılar, yardım edin!
Haydi, Fifi. Uç! Haydi!
Zafer bizimdir!
Görünüşe göre kahvaltımız belli oldu.
- İyi bir takım olduk.
- Hem de nasıl.
Shrek?
Zamanı doluyor. Zamanı dol...
Shrek?
Sorun değil.
Yapabileceğim bir şeyler olmalı.
Benim için her şeyi yaptın zaten, Fiona.
Bana bir ev verdin, bir aile...
- Çocuklarında var mı?
- Bizim çocuklarımız.
Furgus, Fargo...
...ve küçük kızımız...
- Felicia!
Her zaman Felicia isminde
bir kızım olsun istemiştim.
Ve bir gün...
...olacak.
Bu günün en güzel tarafı neydi,
biliyor musun?
Sana en başından tekrar
aşık olabilme şansım oldu.
Fiona! Gün doğuşu!
Hala ogresin.
- "Gerçek aşkın öpücüğü."
- İmkansız!
Sanırım işe yaradı.
Fifi!
- Hayır!
- Kedi!
Hayır, olamaz.
- Seni seviyorum baba!
- Shrek, Shrek!
Millet, yeni bir pasta buldum.
Shrek, iyi misin?
Fiona...
Hiç daha iyi olmamıştım.
İyi ki doğdun, Fargo.
Furgus, küçük erkeğim.
Felicia, tatlım...
Bak bende ne var.
Teşekkürler, babacık.
Hey Shrek. Bir kez daha
kükremeye ne dersin?
- Bunu yapabildiğimizi bilmiyordum.
- İşte benim en iyi arkadaşım!
Biliyor musun? Hep benim seni Ejderha'nın
kalesinden kurtardığımı sanırdım.
- Öyle zaten.
- Hayır.
Asıl beni kurtaran sendin.
Çeviri: DgN