Tip:
Highlight text to annotate it
X
LOCKED DOWN (2010)
- Buna ne dersin?
- Çok iyi.
Kımılda, yavrum.
Bitirelim şu işi!
Bunu seviyorum.
Buraya gel, ahbap.
Buraya gel!
Bu dövüşten pay ister misin,
Kirkman?
Henüz zaman var.
Belki gelecek sefer.
Evet. Evet.
Gel, hadi.
Bak ne aldın!
Karşılık ver!
Hadi gel. Hadi gel.
Onu oradan çıkar!
Ne istiyorsunuz?
Sikeyim sizi, gardiyanlar!
İzleyin!
Avluda korkunç bir kaza daha.
Değil mi, Kirkman?
Mahkumlar dikkatsiz insanlar.
Saçmalık, Vargas!
Bir rakip istiyorum!
Rakibin olacak, Axl.
En iyisi henüz gelmedi.
Evet, bebek, çıkar onu.
Git arkayı denetle.
O iki kiloyu alıp güne gün
demeyi umuyordum.
Burada sana gelen...
...yedeksiz toplar var.
Öyle mi,
yoksa sen lanet bir polis misin?
Bir anlaşmamız var mı, yok mu?
Evet, evet, evet.
Biraz nakit görelim.
Benim için neyin var?
Şuna bak.
Bunu denemelisin.
Danny...
...parayı aldıysa yakalandı.
Ben yokum.
Hayır. Diyorum ki,
bunu denemelisin.
Bu lanet bıçağı yüzümden çek.
Bütün üniteler, devreye girin!
Acil bir durum var.
Hadi. Basın!
Bu silahı götüne sokacağım!
Pekala, pekala. Sakin ol.
Dostumuza sadece bir çizik atacağım.
İzninle.
Sen lanet bir polissin.
Polis! Kımıldamayın!
Hepiniz tutuklusunuz!
- Eller yukarı!
- Eller yukarı!
- Eller yukarı!
- Düz yukarı! Düz yukarı!
Dön!
Dön!
Hadi, hadi, hadi!
Ateş etme!
Ateş etme!
Hayır!
Asılı kal!
- Kalacağım.
- Beni düşürme.
Tutukla. Beni tutukla,
ama düşmeme izin verme.
Sakın beni düşürme!
Debelenmeyi bırak!
Tanrım! Beni yukarı çek.
Beni yukarı çek, lütfen!
Hayır!
Lanet olsun.
Selam, bebek.
Selam.
Vay canına.
Kendine bak, tertemizsin.
Seni özledim.
Ben de seni özledim.
Yemeğe yer ayırttım...
Aç değilim.
Gıda istemiyorum.
- Neyin var?
- Hiçbir şey.
Sadece küçük bir ezik.
Bebeğim, seninle ben ilgileneyim.
Pekala.
Hemen şimdi başla.
İyi misin, Danny?
Bütün gece bir milyon mil uzaktaydın.
Bu günlerde işim çok yoğun,
Trina, çok çalışıyorum.
Başka bir görev mi?
Kendin olacak hiç zamanın yok mu?
Yani, her seferinde
bir başka kişisin.
Bir keresinde motosiklet
çetesindeydin,
daha önce bir gangster,
ve daha önce neydi?
Bilmiyorum, Trina.
Hatırlayamıyorum.
Nasıl yapabiliyorsun?
Birkaç ay içinde bir başkası
oluyorsun.
Bu benim işim.
Gerçek Danny Bolan'la olduğumu
nasıl bilebilirim?
Şimdi onunlasın.
Gerçekten mi?
Çünkü o burada değil,
kim bilir nerede,
ama benimle olmadığı kesin.
İş senden çok şey alıyor, Trina.
Bu saat 5'te ofisten ayrılacağın
türden bir iş değil.
Evet. Bugün biri,
yarın bir başkası olabilmek için,
yeterince dayanıklı olmalısın.
Her zaman yalan söylemek,
bir hayat tarzı olmalı.
Sana yalan söylemiyorum.
Ciddi misin?
Ya burada benim için olduğunu
söylemene ne demeli, Danny?
Senin için buradayım.
Bana yapacaklarımı yapmam için
belirli bir süre vermeli,
ve biraz daha zaman tanımalısın.
Her şeyimiz bu...biraz.
Ve sonra tekrar işe.
Ve ben seni bir daha ne zaman
göreceğimi asla bilemiyorum.
Silahı yere koy!
Yere!
Ben bir polisim!
Bak, raconu biliyorum, tamam mı?
Biz polisiz, Danny.
Nedir bu?
Lanet bir SWAT takımı mı?
Gerçekten gerekli mi?
Neler yapabileceğini biliyorum.
Şanslı şüpheli...inatçı.
Kazara baş aşağı yere çakıldı,
tahminimce öyle olmuştur.
Onu kurtarmayı denedim,
ama biri beni öldürmeye kalkışınca,
kendimi korurum.
Çalışma şeklini beğenmiyorum, Bolan.
Ne halt ediyorsunuz?
Nedir bu?
Bu saçmalık, şef.
Kes sesini.
Yatakta mı?
Benimle dalga mı geçiyorsun?
Ne kadar kullanışlı.
Götün biri bunu buraya koydu,
ve sen bunu biliyorsun.
Benim olmadığını biliyorsun!
Tabii ki değil.
Birbirimizden farklıyız, London,
ama böyle bir şeyi asla
yapmayacağımı biliyorsun.
Uzun zamandır bu işte olduğunu
düşünüyorum, Bolan.
- Çıkarın onu buradan.
- Bu lanet bir saçmalık.
Birisi bunu oraya koydu.
Bu bir komplo!
Bunu biliyorsun!
Baban iyi bir polisti.
Neden sen kötü yola saptın?
Kim?
Danny Bolan mı?
Bu kuzenim King'i Miami'de...
...hapse atan orospu çocuğu.
Hey, üstümden kalk, adamım!
Uslu dur, prenses,
yoksa başlığını uçururum.
Sen ölü bir adamsın,
Danny Bolan.
Seni öldüreceğim, adamım!
Evet, pekala, hatta kal
orospu çocuğu.
Bu göt herif tamam demektir.
Delilerim onun burada olduğunu
anladıklarında işi biter.
Bir zamanlar Stonewall Polis
Teşkilatı'nın...
gururu olan,
dedektif Danny Bolan
uyuşturucu trafiği, rüşvet,
ikinci derecede cinayet,
gibi birçok suçtan yargılanmış...
...ve mahkum edilmiştir.
Bolan, Blackwater eyaleti
hapishanesinde en az 25 yılını
parmaklıklar arkasında geçirecektir.
Dinleyin, bayanlar!
Artık A.B.D.'de değilsiniz.
Burada hür bir toplum yoktur.
Haklarınız benim takdirime göre,
benim tarafımdan verilecektir.
Ben izin verdiğim zaman,
yiyecek, içecek, uyuyacak,
sıçacak ve işeyeceksiniz.
Anlaşıldı mı, lanet maymunlar?
Hepinizin burada, Blackwater'de
öğreneceği çok şey var.
Kurallara uyarsanız,
ben de kurallara göre oynarım.
Uymazsanız,
değersiz köpek boklu götünüzü
pelteye çeviririm.
Hürriyet anılarınızı
otobüste bırakın...
...bazılarınız için...
...burası çizginin sonudur.
Gardiyan Flores size
daha çok bilgi verecek.
Çıkın dışarı!
Beyaz bir oğlanı doldurmak üzereyim.
Bir sürü şeyin arasından
gözünü bir deliğe dikebilirsin.
Fakat burada bir tane bile yok.
Bana kötü yola sapmış
kahraman polis olduğunu söyleme.
Tahminimce onun yarısıyım.
Lanet olsun, bütün herkes...
Bak, sadece benden uzak dur.
Senin için bacağımı
oynatmak istemiyorum.
Bu bir sorun olmamalı,
yaşlı adam.
İsmim Irving.
Mesafe bırak dedim, polis.
Bana saygısızlık edebilirsin demedim.
Gayet açık.
Her iki taraf için geçerli.
Hayır, değil.
Kodeste saygı,
her insanın hakkı değildir.
Bir ayrıcalıktır,
ve bunu kazanmalısın.
Dövüşür müydün?
Bokuma dokunma, polis.
Müdür seni görmek istiyor, Bolan.
Buraya gel, oğlum.
Lütfen, otur.
Otur şuraya, mahkum.
Demek bir zamanlar
Dedektif Danny Bolan'dın.
İçerdeki bir polisin hayatı,
genelde...
...kısadır.
Nasihat için teşekkürler.
Zeki geçinen polislere daha kısa.
Buna gerek kalmayacak.
Görüyorsun, bay Bolan,
Bu tesisi yönetirken
tek bir amacım vardır...
...o da burada katı ve emirlere
dayanan alışılagelmiş...
...disiplini sürdürebilmek.
Bu yüzdendir ki burada oluşun...
...benim için hoş bir durum değil.
Güvenliğini sağlamak için
elimizden geleni yapacağız,
ama bizler senin özel güvenlik
şirketin değiliz.
Senden sorunlardan uzak
kalmanı istiyeceğim.
Hiçbir sorun istemiyorum.
Senin istediğin, bay Bolan,
tartışılabilir bir nokta.
Gerçeklerden bahsediyorum,
onlardan biri Anton Vargas'ın,
hal'en aynı çatının altında olması.
Şimdi, aranızda bir hikaye
olduğunu biliyorum,
bu yüzden her zaman ondan
uzak durmalısın.
Anlaşıldı mı?
Evet, müdürüm.
Anlaşıldı.
Mükemmel.
O halde işimiz bitti.
Yürü.
Pekala, dedektif Bolan,
burada konuşabiliriz.
Ben de bir polistim.
Bu komployu duydum.
Yardım etmek istiyorum.
Sorun şu...
...mahkumlardan biri sana
ayrıcalıklı davranıldığını görürse,
ki bunlar hayvan,
üstüne geleceklerdir.
Fakat aramızda kalsın,
bilmeni isterim ki burada,
yaşanan cehennemde kalman için,
elimden gelen her şeyi yapacağım.
Siktir git!
Siktir git!
Kalk. Kalk!
Siktir git, amcık.
Pis korkak.
Müdür'ün dediği gibi,
özel güvenlik şirketin değiliz.
Vahşi ormana hoş geldin.
Kahretsin.
Bu konuda kötü hislerim var.
Sen özel bir kişi misin?
Bütün masaya mı sahipsin?
Dediğim gibi,
saygı meselesi.
Yıllar içinde kazandım.
Evet, masama oturabilirsin.
Sağ ol.
Kirkman'le yaptığın küçük
partiden toparlanıyor musun?
Bana verdiğinden çok daha
fazlasını alacak.
Sadece elinde olanlarla
pazarlık yap.
Onu üstüne getirtme.
Ve ben kremalı ıspanaktan
uzak duracağım.
Şüphesiz.
Anton Vargas hakkında ne biliyorsun?
Buranın baş köpeği.
Suç patronu.
Bodrumda bir dövüş ringi çalıştırıyor.
Mahkumlar oraya kafes içinde inerler
ve bazen ölümüne dövüşürler.
Bunda büyük para var.
Ve bahisler Blackwater'ın
dışına kadar ulaşır.
Burke bunu biliyor mu?
Vargas müdürü cebinde tutuyor.
Kirkman'ı de.
Bu nasıl olur?
Bir hapishane bekçisini
satın almak kolaydır.
Onlara bok ödemiyorlar.
Kirkman...gaddar orospu çocuğu.
Bundan büyük haz alır.
Ya müdür?
Anlamalısın.
Vargas bu duvarlar dışındaki
herhangi birine dokunabilir.
Müdürün bir ailesi var, bir eşi,
ve Vargas ona genç kadınlar
gönderiyor.
Bir gün Vargas onu kıskaca
almaya karar verirse,
Burke oldukça savunmasız
kalacağını biliyor.
Birbirinizi tanıyor musunuz?
Evet diyebilirsin.
Irv, ne haber?
Bu yeni erkek arkadaşın mı?
Ne o, Colton? Beni mi özledin?
Şimdi bak, senin gibi...
yorgun götlü pis kıvırcık bir
orospu çocuğuyla işim yok.
Polislerle bir sorunum var.
Benimle işin mi yok?
Yüzüme bok attıktan sonra?
İt eniği, neden sahibine
geri dönmüyorsun?
İt eniği mi?
Siktir.
Polislerden nefret mi ediyorsun?
Pekala, işte buradayım.
Hey.
Yemeğimi berbat edip daha sonra
çekip gideceğini mi sanıyorsun?
Her ne yapmak istersen,
yaşlı orospu çocuğu.
Senin kavgan değil, Irving.
Şimdi benim kavgam.
Hayır.
Değil.
Orospu çocuğu!
Şimdi ayvayı yedin.
Seni sikeceğim, taze balık.
Git buradan!
Yolumdan çekil!
Gittiğin her yerde
götünü kollamalısın!
Bu henüz bitmedi!
Seni düzeceğim, adamım!
Seni düzeceğim!
Götüne dikkat et!
Götüne dikkat et!
Bir rakip mi istiyordun?
Gümüş tabakta bir tane var.
Hey, polis.
Moralini bozma, çocuk.
Seni öldürmeye gelmedik.
Şimdilik.
Bu hain Colton'un kıçını silkelemen...
...büyük ses getirdi.
Haklı olarak, adamım Irving'i
savundun.
Tekrar yap, ölüsün.
Rica ederim.
Tayfalarım Colton'u koruyacak
değildir.
Burada kendi halkımızı koruyoruz.
Böylece, midemiz bulanmıyor.
Bu sadece uyarı, domuz.
Kahretsin.
Sana bir konuşma yapıldığını gördüm.
Kim bu?
Adı Rollins.
Buradaki zenci çetesinin lideri.
Senin yerinde olsam bu adamın
söylediklerini dinlerdim.
Çetelerinin mensubu musun?
İdim.
Bu uzun zaman önceydi.
Şimdi bu bok için çok yaşlıyım.
Fakat hala aramız iyi.
Ne var ki, bizden biri değilsin.
Gelecek sefer bunu hatırlayacağım.
Biri kıçını tekmelemeye çalışıyor.
Kendi bokuna dikkat et, genç.
Ve kendi halkını bul.
Herkesin burada şu veya bu
sebepten dolayı saplayacakları...
...birer baltaları var,
özellikle polislere karşı.
Evet, bok değil.
Bir ziyaretçin var, Bolan.
Beş dakika.
Sen kimsin?
Gwen Bauer, içişlerinden.
Senin masumiyet taleplerini
Los Angeles'te derinlemesine
araştırmakla görevlendirildim.
Kimin tarafından?
Bu önemli değil.
Pekala, teşkilatın beni
terkettiğini,
veya tuzağa düşürdüğünü
düşünüyordum.
O yüzden burada olman
benim için sürpriz oldu.
Diğer kanun infaz ajanslarından
farklı ve tarafsız
çalıştığımızı bilmelisin.
Tarafsız mısın?
Öyle düşünmek isterim,
ama nede olsa insanım.
Bunu bilmek güzel.
Özellikle insan kısmını.
Masum olduğunu mu
söylüyorsun, bay Bolan?
Önemi var mı?
Polisler Rat Squad (Fare Çetesi)
olduğumuzu düşünebilirler,
ama ben de kanunu uygulayan
bir memurum.
Akademiye gittim, mezun oldum,
ve anladım ki polisler de
en az suçlular kadar gözlenmelidir.
Gerçek şu ki, Los Angeles
iyi polisleri koruduğu kadar
bozuk olanlara balyozu
indirebilir.
Sen hangisisin?
Ben, gerçekten, masumum.
Öyle görünüyor ki,
içeri tıktığın suçluların
vakit geçirdiği yere
seni kapatmak için bazı ipler çekildi.
Şansımız nedir?
Temasta olacağım.
Bekle. Lütfen, Gwen...Bayan Bauer.
Beni dinle.
Çok radikal gelebilir,
büyükbabam polisti.
Babam polisti.
Kanun yolunda öldü.
Bildiğim tek şey bu.
Kanımda var.
Asla aileme,
veya benden öncekilerin anısına
utanç bulaştırmayı düşünmedim.
Söylediklerime inan,
tuzağa düşürüldüm.
Eğer doğru ise... eğer...
İsmini temize çıkarmak için
elimden gelen her şeyi yapacağım.
Ve seni buradan çıkaracağım.
Anton, adamım.
Ne var, köpek?
Neden buluştuk, Rollins?
Dövüşler.
Bahisçilerin doğu yakası kadar
uzaklardan bile gelmekte
olduklarını duydum.
Kanada ve Meksika'daki
dövüşlere rağmen mi?
Tamamen doğru.
Oğlanlarım ve ben bu boka
gündüzden başladık.
Görüş açın nedir?
Sayemde işini büyüttün,
ve bana küçük paralar verdin.
Artık böyle yürümeyecek,
şimdi büyük paralar akarken.
Sana bir şey söyleyeyim.
İlk olarak,
bana hiçbir şey yaptırmadın.
Ve ikincisi,
Sen ve oğlanlarına ne istersem
onu veririm.
Böylece başka bir şey yoksa,
görüşme bitmiştir.
Siktir git, Vargas!
Kirkman.
Bundan dolayı sakinlerimiz
bir olay çıkarmayacaklar mı?
Söyle bana, bay Vargas.
Defol git.
Pekala, köpek bokları.
Hepiniz, içeri dönün!
Kral olmak güzel, bebek.
Işıkları söndürün!
Hey, dostum.
Beni çamaşırhane işine
aldığın için teşekkürler.
Bana teşekkür etmene gerek yok.
Sebeplerim var.
Öyle mi? Ne gibi?
Biliyorsun, ortalıkta dolaşıp
konuşmamalısın, Danny.
Yeni işini kaybedebilirsin.
Neyse, yine de teşekkürler,
seni huysuz orospu çocuğu.
Hey.
Beni hatırladın mı?
Bizi bu bok deliğine sen soktun.
Şimdi seni becereceğiz.
Lanet olsun.
Galiba biraz hareketlendin.
Fakat sadece kendimi koruduğum için
kıçıma tekmeyi yiyeceğim.
Bu konuda endişe etme.
Adamlar kameraları örttüler.
Gardiyanlar dövüşenleri görmediler,
ve bu asyalılar,
muhbirlik yapmayacaklar.
Neden?
Hep söylediğim gibi, Danny.
Saygı.
Geri dönünceye kadar bunu ılık tut.
Kirkman.
Akşam turlarına mı hazırlanıyorsun?
Evet, efendim.
Veya tabii ki öyle.
Bu arada, Blackwater'de
düzenin risk altında olmasından
endişe ediyorum.
Her şey kontrol altında, bayım.
Belki.
Fakat kontrolun görüntüsü,
azalıyor gibi görünüyor.
Bu beni çok rahatsız ediyor.
Geçen hafta yemekhanedeki kavga
ve bugün çamaşırhanedeki.
Bu bana nizam gibi gelmiyor,
ve mahkumlara nasıl göründüğünü
tasavvur edebiliyorum.
Anlıyorum, efendim.
İlk olayın merkezinde Bolan'ın
olduğunu biliyorum,
ve ikincisinde de parmağı
olduğuna eminim.
Bolan sorun, müdürüm.
Ya o sorunu yaratıyor,
ya da sorun onu buluyor.
Bu itiş kakışlara bir son
vermeni istiyorum.
Senden düzen istiyorum,
Bay Kirkman.
Olayları kontrol altına al.
Anlaşıldı mı?
Tamamen, bayım.
Soruşturmana devam et.
Evet. Seni koruyacağım.
İyi bir dövüş olmalı.
Gelin, lütfen, baylar.
Danny oğlan.
Uzun zamandır görüşmedik.
Anton Vargas.
Senin yok olmanı sağlayacak
yeterince derin bir delik bulamıyorlar.
Hapishane hayatından ne kadar
zevk alıyorsun?
Senin kadar değil.
Biliyorsun, mütevazi çevrene
alışmaya çalışıyorsun.
Ancak hepimiz biliyoruz ki
beş yıldızlı konaklamamızdan
faydalanmak senin elinde.
Bir hayat gerçeği asla
düşüncelerimden çıkmıyor.
Bana borçlusun, Danny.
Kafesimde dövüşmeni istiyorum.
Kafeste mi?
Evet.
Görüyorsun, burada küçük güzel
bir ticarethanemiz var.
İnsanlar kaybedecek hiçbir şeyleri
olmayanların dövüşünü görmek istiyor.
Ve şimdi elimde şu kahraman polis
ve içeri tıktığı adam var.
Bu ticaret için
iyi bir şey, Danny.
Senin için dövüşmeyeceğim, Vargas.
Ama seninle dövüşmekten mutlu olurum.
Şimdi benim dünyamdasın, Danny.
Şimdi bu hapishane içindeki
itişip kakışmayı bırakmalısın.
Çünkü, biliyorsun,
hapishane müdürü seni burada
ömrünün sonuna kadar tutacak.
Neden akıllı olmuyorsun?
Gel benim için kafeste dövüş,
ve buradaki zamanın çok kolay geçsin.
Siktir git, Vargas.
Adam son sözünü söyledi.
Ve buna saygı duyarım.
Götür onu buradan.
Colton'a kendisinden istenenleri
yerine getirmeyen mahkumlara
buralarda neler yaptığımızı
Danny'ye göstermesini söyle.
Bu bir Steinhausen.
Ona dikkat et.
Vargas'tan bir mesajın var.
Bunun her kelimesini
anladın mı, polis?
Adım Dr. Bell.
Bütün gün kendinde değildin.
Endişelenmeye başlamıştık.
Oh, kahretsin.
Bıçaklandığımı unutmuşum.
Şanslıydın.
Bıçak bir inç yukarı gelseydi,
şimdi otopsi yapıyor olacaktım.
Burada ne kadar kalacağım?
7 veya 10 gün.
Bir tatil olduğunu düşün.
Dinle.
Vargas ölmeni isteseydi,
şimdi konuşuyor olmayacaktık.
Ben olsam Vargas'ın teklifini
yeniden düşünürdüm.
Ona hayır diyen bir düzineden
fazla adamı
torbalara koydum.
Ona çalışmayan tek kişi ben miyim?
Sen tamamen gözden çıkarıldın,
Bunu kesinlikle söyleyebilirim.
Demek istediğim,
kafeste en azından bir şansın var.
Vargas.
Beni kaydet.
Kafeste dövüşeceğim.
Tahmin etmiştim.
Ne zaman?
Bir sonraki cumartesi.
Vargas iyileşmem için
ban zaman tanıdı.
Ne şeytandır o.
Bu zamanı dövüşün reklamı
için kullanacak.
Kiminle dövüşeceğini
biliyor musun?
Henüz bilmiyorum.
Vargas ilk seferim için
mükemmel olacağını söyledi.
Vargas'a katıldığımı söyle.
Bolan'ın galibiyeti.
Selam, koca oğlan.
Merhaba tatlım.
Teşekkür ederim, bay Vargas.
Biri dayak yemek istiyor.
Dövüş gecesi!
Dur.
Kımılda.
Hadi, Kirkman!
Bırak ta seyredelim.
İstediğin her şeyi yaparım.
Para konuşur, sürtük.
Evet, bebek! Hadi yapalım şunu!
...düzülmüş! Pislik!
Seni öldüreceğim!
Orospu çocuğunu öldüreceğim!
Yeter!
Beyler,
kafese hoş geldiniz.
Kurallar basittir...
yani yoktur.
Dövüş ben durdurana
veya biri ölene kadar...
devam edecek.
Anlaşıldı mı?
Ne istiyorsunuz?
Bolan galip.
Bırakın çıksın.
Bunlar ne?
Vargas'ın adamlarından biri
getirdi.
Dün geceki kazancın olduğunu
söyledi.
Sigara mı?
Sigaradan nefret ederim.
Bu bok kodeste altın gibidir,
adamım.
Kahretsin.
Eminim Vargas'a sigara ile
ödeme yapmıyorlar.
Kahretsin, tabii ki hayır.
Bu adam dövüşlerden bazı
CEO'lardan daha çok kazanıyor.
Paranın burada ne değeri var?
Hiç, fakat eminim bir banka
hesabında tutuyordur, koca göt.
Örgütünü Blackwater'den
idare edebiliyorsa,
eminim bir banka hesabı da
açabilir.
Sendikasını hala sürdürüyor
olabilir mi?
Burayı nasıl idare ettiğini
görüyor musun?
Belki mahkumiyetini kaldıracak
kadar gücü yoktur,
ama inan bana hal'en
dışarıda bile,
uzun ve tehlikeli kolları var.
Kahretsin.
Ne?
Hortlak görmüş gibi oldun.
Hey. Çağrın acil gibi geldi.
Anton Vargas'ın kim olduğunu
biliyor musun?
Evet. Tabii ki biliyorum.
Burada Blackwater'de,
benimle beraber.
Ve onu buraya koyan benim.
Bunlar eski haberler, Danny.
Olanlarla ne ilgisi var?
Bana komplo kuranın Vargas
olduğunu düşünüyorum.
Neye dayanarak söylüyorsun?
Nedeni ve anlamı var.
Ben onu tutuklamadan önce
eyaletin en güçlü gangsteriydi.
Organizasyonunu hala içeriden
idare ettiğini düşünüyorum.
Pekala, öncelikle,
seni pusuya düşürmek için
herhangi bir şey yaptıysa bile,
senin Blackwater'e gönderileceğini
nereden bilebilirdi?
Beni bu lanet hapishaneye
sokmak için bazı iplerin
çekilmiş olabileceğini
sen kendin söyledin.
Pratik olarak Vargas
Blackwater'ın sahibi.
Bodrumda dövüşler organize
ediyor.
İnsanlar para için ölüyor.
Gardiyanlar, hatta müdür
göz yumuyorlar.
Bu çılgınlık, Danny.
Bir komplo teorisinden
bahsediyorsun.
Bir kere kafeste dövüştüm.
Ve Vargas isterse bu yolda
ölmüş olacağım.
Bana inanmalısın.
Benden ne yapmamı bekliyorsun?
Vargas uyuşturucu parasını
netteki düzmece şirketler
vasıtasıyla akladı.
Onun dosyasını bul.
Ağın faal olup olmadığına bak.
Aleyhimde şahitlik yapan
sözde tanıklara yapılan
para transferlerini kontrol et.
Bu servet mahkum olduğunda
el konmuş olabilir.
Vargas cinayet, gasp, şantaj
ve haraçtan içeri girdi.
Liste uzatılabilir.
Fakat parayı teknik olarak
akladı.
Net ağı hala aktif olabilir.
Peki. Ne kadar deşebileceğime
bakacağım.
Zamanım kalmadı, Gwen.
Evet?
- Çok iyi.
- Axl için 60$.
Size vereceğim.
Hadi.
Pekala, o halde. Tamam.
2-1 ödüyor.
Hey, patron,
bunlar Miami'deki King'in
dövüşünün rakamları.
Her zamankinden daha büyük.
Başlamaya hazırlanıyorlar.
Burada neden kral olduğumu
size gösterecğim.
Hadi gel.
Kalk! Kalk!
Seni paramparça edeceğim.
Düzeyim bunu!
Bu benim bokum!
Ben bu işin kralıyım!
Kafesteki dövüşler.
Durdurulmasını istiyorum.
Bunun için çok geç.
Kafes bir ticarethanedir.
Götüme duman üfleme, Vargas.
Mahkumlar burada seni dinlerler.
Nedir bu? Daha çok para için
beni silkeliyor musun?
Kontroldan çıkıyor.
Dinle.
Kafes burada devam edecek.
Şimdi, başka hapishanelerde
de şubelerim var,
ve bunun için yapabileceğin
hiçbir şey yok.
Kapat şu işi,
veya bunu kendim halletmenin
bir yolunu bulacağım.
Belli ki beni dinlemiyorsun.
Bir de şöyle anlatayım.
Barbara senin iki çocuğunu
okula götürür.
Amy ve Tyler.
Onları batı yakasındaki
okula bırakır.
Daha sonra Pilates'e giderken
yolda bir kahve içer,
ve bunlar her salı ve perşembe
günleri tekrarlanır.
Şimdi beni anlıyor musun?
Evet.
Güzel.
Dışarı çıkıyorum.
Yakında büyük bir dövüş var.
Belki Axl'a oynamak istersin.
Bu herif tam bir hayvan.
Birinin pestili mi çıkacak?
Öyle görünüyor.
Kahretsin.
Lanet olsun.
Axl'ın avluda ne yaptığını
gördün mü?
Evet. İki herifi iki saniyede
barbat etti.
Nasıl yaptığını da gördün mü?
Bu herif bir makina.
Onların hareketlerini
onlara karşı kullandı.
İlk hareket çok kritikti.
Enerji gerekmedi.
Sakindi.
Sadece olanlara baktı,
kenara geçti, ve bam.
Bitmişti.
Antrenörüm olmalısın, lrv.
Zannetmiyorum.
Hadi ama, adamım. Tekrar
kafese gireceksem,
edinebileceğim her türlü
yardıma ihtiyacım var.
Pekala, zamanında bir
yenilikçiydim,
ve sen dövüş sanatlarındaydın.
Karate, jiu-jitsu ve belki de
biraz aikado'ya,
geri dönmelisin.
Demek istediğim,
gerçekten köklerine geri
dönmeye ihtiyacın var,
ve sonrasında her disiplinin
en iyisini kullanmalısın.
Gördün mü? Benim bahsettiğim de
tam anlamıyla buydu.
Beni eğitmeye başladın, Irv.
Yakında bir dövüşün daha
olacak, polis.
Bu parkta bir yürüyüş olmayacak.
Harika.
Müdür avluda antreman
yapabileceğini söyledi...
tek başına...günde 4 saat.
Dövüşlerin çekişmeli
geçmesini istiyor.
Yalnız değil.
Antrenörüm olmazsa olmaz.
Doğru söylüyor.
Antrenörüne ihtiyacı var.
Sen antrenör müsün?
Kahretsin.
Ben orijinal Kung Fu
kardeşlerden biriyim,
70 li yıllardan...
GI, Afro... 9. ordu.
Bunu göremiyor musun?
Pekala, Siyah Chan.
Beni hayal kırıklığına uğratma.
Tamam mı, Danny?
Göt herif.
Kendini korumanın temel prensibi
bir açığını bulur bulmaz
rakibinin zayıf bir noktasına
vurmaktır.
Eski okulunu düşün...
Onun en çok acıtan yerine
vurmak istiyorsun.
Odak noktası ve güç.
Benimsin, orospu çocuğu!
Tipim değilsin, tatlım.
Axl.
Gücünü dövüşe sakla.
Mushin denilen bir görüş var,
japoncadan tercüme edersek
boş zihin demek.
Rahatlık dövüşün temel unsurudur.
Rahatlamış bir zihin,
rahatlamış bir vücut.
Ve vücudunun azami hız,
güç ve hareket
sağlayabilmesi için,
rahatlamaya ihtiyacı var.
Nefes al. Rahatla.
Alo.
Gwen?
Evet.
Selam, güzelim.
Çağrına yanıt olarak arıyorum.
Uzun zaman sesini duymadım.
Neler oluyor?
Bir iyilik için aradım, Ron.
Ne tür bir iyilik?
Banka hesaplarına girmek için.
Bir hakime git.
Gidemem. Bu çabuk ve gizli
olmalı.
Bir mahkeme emri çıkarmak
zaman alır.
Ronnie, kiminle konuştuğunu
zannediyorsun,
boş kafalı yeni asistanlarından
biriyle mi?
Sen bölge avukatısın.
Çok güçlü bir adamsın.
Bana söyletme lütfen.
Bu banka hesaplarını yarın
gün sonunda görmem gerek.
Benim için, Ron.
Ofisimde, 4:30, yarın.
Biliyor musun,
çabuk öğrenen bir çocuksun.
Antremanla uzun bir gün geçirdin.
Buna hayatımı koyuyorum.
Dersler için sağ ol, Irv.
Bana teşekkür etme, Danny.
Sebeplerim var.
Çamaşırhanede de aynı şeyi
söylemiştin.
Bunun altında ne yatıyor?
Ortalıkta olsaydın sorun
çıkacağını biliyordum.
Odaklanmanın sende olmasını
istiyordum.
Oldu da.
10 yıl önce,
oradaki duvarda yumuşak bir
nokta keşfettim.
O günden beri kazmaya başladım.
Fakat elde etmek zor.
Sadece mesailerimde bir şans
yakaladığımda kazabiliyordum.
Neticede, onu gizlemek,
üstünü örtmek zorundaydım.
Ne zaman kaçmayı düşünüyorsun?
Uygun zamanı bekliyorum.
Dikkati başka tarafa çekme gibi.
İyi bir dövüş herhalde en
uygun zaman olabilir.
Ben de öyle düşünüyorum.
Jimnastik salonuna ne oldu?
Her ihtimale karşı...
...zincirlenmeden önce,
kızıma devrettim.
Zekice hareket etmişsin.
Evet, fakat duyduğuma göre,
şimdi jimnastik salonunda sadece
örümcek ağı koleksiyonu varmış.
En azından hala ailenin elinde.
Oh, evet.
Bir kızın var.
Adı ne?
Elissia.
Aşağı yukarı senin yaşında.
Onu son gördüğümde lisedeydi.
Şimdi bir kızı var.
Tanrım, bir torunum var.
Onları ziyaret etmeyi düşünüyorum.
Oraya gitmek için yeterince
paran var mı?
Ben ve bazı çocuklar,
yakalanmadan önce,
birkaç banka soyduk.
Evet.
Buradaki birkaç suçludan biriyim.
Eminim paran güvenli bir yerdedir.
Bir yerlerde kendisini
tıklatmamı bekleyen
bir çantanın içinde.
Pekala, sana iyi şanslar,
dostum.
Hazırolda dur, mahkum.
Bir sorunun mu var, gardiyan?
Beni rahat bırakmanız için
size yeterince ödeme yapıyorum.
Elbiselerini çıkar.
Beraberliğimizin yarın olacağını
düşünüyordum.
Burada emirleri ben veririm.
Evet, bayan.
Hey, bok kafa.
Sıra sende.
İyi dövüşler, çocuğum.
Sağ ol, Irving.
Sadece sen, polis.
Antrenörüm olmazsa dövüşmem.
Kirkman, zorbalığı bırak.
Biliyorsun, Vargas hasarlı
malları sevmez, değil mi?
Yakında kıçın tekmeleneceği
için şanslı bir adamsın.
Gidelim, ayılar.
Bu iyiydi.
Evet.
Polise mi?
Evet. 200.
Şov vakti, bebek.
Şov vakti, bebek.
Ouh.
Siktir.
Bolan.
Sözde antrenörün nerede?
Muhtemelen işiyordur.
Dayanıksız bir mesanesi var.
Beyefendiler.
Bu terimi gevşek bir şekilde
kullanıyorum.
Kafese hoş geldiniz.
Dövüşün!
Kahretsin.
Çevre çitine bir göz atın.
Paspas kafalı kafesten kaçtı.
Sikeyim seni!
Güzel! Öldür onu.
Siktir git, Vargas.
Neden aşağı gelip benimle...
...kendin dövüşmüyorsun?
Çıkarın beni buradan!
Şimdi!
Çıkarın onu.
İşini bitir.
Kahretsin!
Irv.
Aşağıda kal.
Piçi yakaladım.
Ateş etme!
Benim için çalışıyor,
ve sen de öyle!
Irv!
Hayır!
Kahretsin!
Kaçan mahkum vuruldu.
Muhtemelen öldü.
Teyit edeceğim.
Kirkman tamam.
Hayır!
Eğer dışarı canlı çıkamazsam
ve bir şekilde sen çıkarsan,
eski jimnastik salonuma uğra.
Daha sonra kızımın ve
küçük kızının
iyi bakıldıklarndan emin ol.
Çılgın beyaz kıçını kurtardığım
için bana borçlusun.
Irving.
Adamım.
Bunlar kabul edilemez
suçlamalar, bayan Bauer.
Bunu nereden buldun?
Bunu sana söyleyemem,
ama Danny Bolan'ın mahkumiyetini
kaldırmak için yeterli.
Tanıkların, bazı adamlarımın,
Blackwater'deki bir gangsterden,
Bolan'a komplo kurmak için
rüşvet aldıklarına
inanmamı mı istiyorsun?
Hesaplar ve kimlere havale
yapıldığı açıkça görünüyor.
Tanıklar, jüri üyeleri,
bir federal hakim.
Bu bir rezalet!
Danny'nin Blackwater'e nasıl
düştüğünü izah ediyor.
Bunları bana bırak.
Daha derinden inceleyeceğim.
Fazla vaktimiz yok.
Dinle, iyi bir polis
olduğunu biliyorum,
aksi halde benden bu talepleri
incelememi istemeyecektin.
Danny de iyi bir polis.
Çok ağır çalışma, Danny.
Bu gece hayatının dövüşü var.
Sen öldün, orospu çocuğu.
Hadi, hırsını sakla.
Bunun için çok zamanın olacak.
Anton Vargas hakkında bir şey
buldun mu?
Haklıydın.
Şahitlere ödeme yapmış,
ve hakime rüşvet vermiş.
Bunu bilmenden gurur duydum, Gwen.
Bir suçlu olduğumu düşünmeni
istemiyordum.
Sorun ne?
Bu gece bir katille dövüşeceğim...
...Vargas'ın adamlarından biri.
Olasılıkla hayatta olmayacağım.
Bunu yapma. Bak,
seni oradan çıkartabilirim.
Seçeneğim yok.
Sadece elveda demek istedim, Gwen.
Bekle, Danny, kapatma. Bek...
Ben London.
Danny'le konuştum.
Vargas onu bu gece öldürmeyi
deneyecek.
Ne?
Mahkumlar, bodrumda...
...ölümüne dövüşüyorlar.
Bak, bana inanmalısın.
Sana inanıyorum.
Hesapları incelemeyi bitirdim.
Pekala, fakat bir şeyler yapmalıyız.
Blackwater'e doğru gidiyorum,
müdüre dövüşü durdurtabilir miyim
diye bakacağım.
Ya o da işin içindeyse?
Bilmiyorum.
Deneyeceğim.
Bir çıkarma timi oluşturacağım.
Orada buluşuruz.
Gwen, beni bekle. Sakın...
Gwen. Gwen...
Max, beni öldürüyorsun.
2-1 polise.
300.
300, Max. 200 polise.
Bana hakaret etme.
Hadi.
Peki. Dövüşte görüşürüz.
Çalışmaya başlarsan iyi olur.
Bunu kaybettik,
başımız büyük belada.
Hey, Danny.
Üstüne büyük para yatırdım...
Kazanmalısın.
Bu orospu çocuğunun kıçını tekmele.
Teşekkürler.
Müdür Burke,
Seninle konuşmam gerek.
Vay canına.
Vargas bu sefer kendini aştı.
Efendim?
Nesin sen, bir hukukçu mu?
Hayır. Bir başöğretmen.
Bu sabah okula geç kaldım.
Sen ne diyorsun be?
Bu Danny Bolan hakkında.
Blackwater'deki yeraltı
dövüşlerini biliyorum.
Vargas'n Danny Bolan'dan öç almak için
ona pusu kurduğunu da biliyorum.
Bahsettikleriniz hakkında
bir fikrim yok, bayan,
fakat sizi tutuklatmadan önce
bu ofisi terketmenizi tavsiye ederim.
Vargas'ın herkese ödeme yaptığına
dair kanıtlarım var,
ama senin hakkında henüz
elimde kanıt yok. Şimdilik.
Bu geceki dövüşü durdurmazsan,
bir cinayet ortağı olacaksın.
Ve sen kimsin?
İçişlerinden.
Yardımına ihtiyacım var.
Evet.
Flores'i hemen ofisime gönder.
Müdür Burke,
bu hapishaneni geri almanın
tek şansı.
Danny başka bir tesise
transfer edilmeli
çünkü davası tekrar görülecek.
Hepsi bu kadar mı?
İkinci bir emre kadar onu
gözaltına al.
Neler oluyor burada?
Beni ne kadar tutmayı düşünüyorsun?
Sana kal dediğim müddetçe,
burada kalacaksın, prenses.
Bu işi almak için kiminle yattın,
Burke veya Vargas?
Kapa çeneni, kaltak.
Mahkeme emri.
Bizi içeri al.
Açın şu lanet kapıyı.
Evet.
Kahretsin.
Şimdi hepinizin sabırsızlıkla
beklediği...
gecenin en önemli olayına geldik.
Hangi tarafı tutacaksınız?
Sizden birini mi?
Yoksa bazılarınızı buraya
gönderen domuzu mu?
Dövüşün!
Bitti!
Sana söylemedim mi?
Bu ölümüne bir dövüş.
Devam et.
Lanet olsun.
Çarpışmayın.
Buraya sadece Bolan'ı almaya geldik.
Bunlardan bir tane edinmeliyim.
Vargas!
Seni yaban dikeni.
Çocuklar, tamam.
Sakin olun,
sen ve adamların.
Hepinizi zengin yapacak kadar
param var.
Bırakın geçeyim.
Yap şunu.
Yap şunu!
Danny.
Hey. Uğradığın için teşekkürler.
Tanrım.
Danny!
Bazı arkadaşlar getirdim.
Sana yardım etmek istiyorum,
yaşlı adam,
ama hangi cehenneme bakmalıyım?
Lanet olsun.
Bir yerlerde,
kendisini tıklatmamı bekleyen
bir çantanın içinde.
Şu çılgın piç.
Pekala.
Buradan nereye gidebiliriz?
Sıcak bir yer düşünüyorum.
Uzun zamandan beri bir sahile
gitmedim.
Kara yoluyla. Pekala.
Gidelim buradan.
Seni öldüreceğim, Danny Bolan!
Beni anlıyor musun?
Sana içeriden dokunabilirim!
Ama seni kendim öldüreceğim!
Beni duyuyor musun, Danny Bolan?
Beni duyuyor musun?
Beni duyuyor musun?
Çeviri: ercandalan