Tip:
Highlight text to annotate it
X
Çeviri: Başak Karadağ Gözden geçirme: Veysel Dağdemir
Birkaç yıl önce,
insanların karmaşık problemleri anlamasına ve çözmesine yardımcı olan
basit bir tasarım egzersizine rastladım.
Bu tarz birçok tasarım egzersizi gibi, başta saçma gibi görünüyordu;
fakat derinlemesine incelediğimde,
nasıl birlik olduğumuz ve bazı şeylere nasıl anlam
kazandırdığımız hakkında beklenmedik gerçekleri ortaya çıkardı.
Egzersiz 3 kısımdan oluşuyor
ve hepimizin bildiği bir şeyle başlıyor,
bu da nasıl tost yapıldığıdır.
Temiz bir sayfaya keçeli kalem ile
hiç kelime kullanmadan nasıl tost yapıldığını çizerek başlarsınız
Herkes şunun gibi bir şey çizer.
Dilimlenmiş bir somun ekmek çizer sonra ekmek kızartma makinesine koyar.
Tost bir süre bekler.
Ve fırlar, işte bu! İki dakika sonra tost ve mutluluk.
Yıllar boyu, yüzlerce tost çizimi biriktirdim,
bazıları çok iyiydi;
çünkü tost yapım sürecini çok net resimlemişlerdi.
Bazıları ise, evet, çok iyi değildi.
Gerçekten çok kötüydü çünkü ne demeye çalıştıklarını bilemiyordunuz.
Derinlemesine incelediğimde gördüm ki
kimisi tost yapımının bazı yönlerini gizlerken, bazılarını ortaya koydu.
Yani bazıları sadece tost ile,
tostun dönüşümüyle ilgili.
Diğerleri ise ekmek kızartma makinesi ile,
ve mühendisler bunun mekaniğini çizmeye bayılıyorlar.
(Gülüşmeler)
Bazıları ise insanlarla ilgilidir.
İnsanların edindiği deneyimleri görsellemeyle ilgilidir.
Bazıları ise tostun markete kadar giden
tedarik zinciriyle ilgilidir.
Tedarik zinciri, ışınlanma ağları üzerinden
tarla ve buğdaya yoluna
ve Büyük Patlama'ya kadar gerilere gidiyor.
Bu çılgınlık.
Fakat bu çizimler inanılmaz farklı olsa bile,
kesinlikle ortak bir özellik paylaşıyorlar,
görebiliyor musunuz merak ediyorum.
Gördünüz mü? Bunlarda ortak olan ne?
Çoğu çizimde düğüm ve oklar var.
Düğümler ekmek kızartma makinesi ve insanlar gibi somut nesneleri gösteriyor,
oklar ise düğümler arasındaki bağlantıyı gösteriyor.
Düğüm ve okların bu kombinasyonu
sistem modelini oluşturuyor
ve bir şeyin nasıl çalıştığıyla ilgili
zihnimizde olan modelleri görünür yapıyor.
Yani oluşan değer bu.
Bu sistem modellerinin ilginç tarafı
farklı bakış açılarını ortaya çıkarması.
Örneğin, Amerikalılar tostu ekmek kızartma makinesinde yapar.
Bu apaçık.
Tabi ki Avrupalılar tostu tavada yaparken,
ve çoğu öğrenci ateşte yapar.
Bunu gerçekten anlayamıyorum. Birçok MBA öğrencisi bunu yapıyor.
Evet, düğümleri sayarak karmaşıklığı ölçebilirsiniz.
Her gösterimde ortalama dört ila sekiz düğüm var.
Bundan az olduğunda, çizim saçma görünebilir
fakat hızlı anlaşılır,
13'ten fazla olduğunda, çizim harita şokuna uğratabilir.
Bu çok karmaşık.
Yani 5 ile 13 arası ideal olan.
Yani bir şeyi görsel olarak anlatmak isterseniz,
gösteriminizde 5 ila 13 düğüm olsun.
Çizimde yetenekli olmayabiliriz;
ama karmaşık şeyleri basit şeylere nasıl böleceğimizi ve
tekrar nasıl bir araya getireceğimizi sezgisel olarak biliyoruz.
Böyle bu bizi egzersizimizin ikinci kısmına getiriyor,
nasıl tost yapıldığına;
fakat bu defa yapışkan notlar veya kartlarla.
Şimdi sırada ne var?
Evet, çoğu insan kartlarla daha net, detaylı ve mantıklı düğümler
yapmaya eğilimlidir.
Adım adım yapılan analizi görebilirsiniz.
Modellerini oluştururken, düğümleri hareket ettiriyorlar,
Lego gibi yeniden düzenliyorlar.
Saçma gibi görünse de aslında bu gerçekten önemli.
Bu hızlıca ifade etme, yansıtma ve analiz etme tekrarı
netlik kazanmak için tek yol.
Bu tasarım sürecinin özü.
Ve sistem teoristleri bize
bir gösterimi değiştirmedeki kolaylığın, modeli geliştirmedeki
istekliliğimizle bağlantılı olduğunu söylüyor.
Yani yapışkanlı not sistemleri sadece daha akıcı değil,
ayrıca statik çizimlere göre genellikle daha fazla düğüm üretiyor.
Çizimler daha da zenginleşiyor.
Ve bu bizi egzersizin üçüncü kısmına getiriyor,
nasıl tost yapıldığına; fakat bu defa grupça.
Şimdi sırada ne var?
Sıradaki şu:
Dağınık bir şekilde başlıyor ve çok dağınıklaşıyor
sonra daha da dağınıklaşıyor
ama insanlar modellerini sadeleştirdikçe
en iyi düğümler daha belirgin hale geliyor,
ve her tekrarda model daha da netleşiyor
çünkü insanlar birbirlerinin fikirleri üzerine inşa ediyorlar.
Ortaya herkesin kendi bakış açılarındaki çeşitliliği birleştiren
birleşik sistem modeli çıkıyor.
Toplantılarda çoğu zaman
meydana gelenden farklı bir sonuç bu, değil mi?
O halde, bu çizimler 20 veya daha fazla düğüm içerebilir
ama katılımcılar harita şoku yaşamazlar
çünkü modelin oluşturulmasına kendileri katkıda bulunurlar.
İlginç olan bir şey daha şu: Gruplar spontane olarak karıştırıp
ilave organizasyon katmanları ekliyorlar.
Mesela, tezatlıklarla mücadele etmek için,
dallanan ve paralel desenler ekliyorlar.
Bu arada, eğer bunu tamamıyla sessizlik içinde yaparlarsa
çok daha iyi ve çok daha hızlı yapıyorlar.
Gerçekten ilginç -- konuşma şekil alıyor.
Bundan çıkarılacak önemli dersler şunlar.
Öncelikle çizmek, olayları düğümleri olan sistemler
ve onların ilişkileri olarak algılamamıza yardım ediyor.
Hareket eden kartlar daha iyi sistem modelleri oluşturuyor;
çünkü çok daha akıcı tekrarlar yapıyoruz.
Ve grup notlarıyla en anlaşılır modeller yapılıyor
çünkü birçok farklı bakış açısını sentezliyoruz.
Yani bu ilgi çekici.
İnsanlar doğru şartlar altında beraber çalıştıklarında,
grup modeller bireysel modellerden çok daha iyi.
Bu yüzden bu yaklaşım nasıl tost yapıldığını çizmekte çok başarılı,
peki ya şirket vizyonu, müşteri deneyimi veya uzun dönemli sürdürebilirlik
gibi daha alakalı ve baskılayıcı
bir şeyi çizmek istersen?
Organizasyonlar, çılgın problemlerini
işbirliği içinde çizerek ele aldıkça
görsel bir devrim gerçekleşiyor.
Dünyalarını hareket eden düğüm ve bağlantılar olarak görenlerin
diğerlerinden daha önde olduğuna inanıyorum.
Ve uygulaması gerçekten çok basit.
Bir soru ile başlarsın, düğümleri toplarsın,
düğümleri sadeleştirirsin, bunu tekrarlarsın,
sadeleştirirsin ve sadeleştirirsin ve şekil oluşur,
grup netlik kazanır ve soruyu cevaplarsın.
Yani bu basit görselleştirme işlemi ve bunu defalarca yapma
oldukça kayda değer sonuçlar ortaya koyuyor.
Bilmeniz gereken
önemli olanın tek başına model değil,
iletişimin olduğudur.
Referans alınan bu görsel çerçeveler
yüzlerce hatta binlerce düğüme kadar genişleyebilir.
Rodale adında bir organizasyondan örnek vereceğim.
Büyük bir yayıncılık şirketi.
Bir sene bir miktar para kaybettiler ve
yönetici takımı üç gün boyunca tüm uygulamalarını görselleştirdi.
İlginç olan, tüm işletmeyi sistem sistem
görselleştirdikten sonra
50 milyon dolar kazancı kurtarmalarıydı.
Ayrıca müşteri derecelendirmeleri D'den A'ya yükseldi.
Neden? Yönetici takımının düzenlemesinden dolayı.
Bu nedenle ciddi problemlere birlik içinde oluşturulan görselleştirme yöntemi
ile çözüm bulmalarında organizasyonlara yardım ediyorum,
oluşturduğum drawtoast.com adlı sitede
bir takım iyi uygulamaları biriktiriyorum.
Böylece bir çalışmayı nasıl yürüteceğinizi,
görsel dili,
genel problem çözmede uygulayabileceğiniz bağlantı ve düğümlerin yapısını öğrenip,
organizasyonlarda karşılaştığımız zorlu problemleri aşmak için
çeşitli şablon örnekleri indirebilirsiniz.
Yani saçma gibi görünen tost çizme egzersizi
net, uyumlu ve düzenli olmamıza yardımcı oluyor.
O halde, bundan sonra ilginç bir sorunla karşılaştığınızda,
tasarımın bize ne öğrettiğini hatırlayın.
Fikirlerinizi görünür, somut ve kayda değer yapın.
Basit, eğlenceli ve güçlü.
Bunun kutlamaya değer bir fikir olduğuna inanıyorum.
Teşekkürler.
(Alkışlar)