Tip:
Highlight text to annotate it
X
Merhaba Global Game Jam 2014'ün geliştiricileri! Benim adım Richard Lemarchand, ve ben 8 inanılmaz yıl boyunca Naughty Dog'da çalışacak kadar şanslıydım
ve Uncharted serisinin üç oyununda da baş oyun tasarımcısı veya baş oyun tasarımcılardan biri olarak çalıştım.
Şu an, doçent olarak Interaktif Medya ve Oyunlar Bölümü, Sinematik Sanatlar Okulu, Güney Kaliforniya Üniversitesi'nde çalışıyorum
ve burada hem USC Oyun Programında ders veriyorum, hem de üniversitenin Oyun Yenilikçilik Laboratuvarı'nın bir bölümünde oyun tasarımı yapıyorum.
Bugün sizlerle konuşuyor olmak benim için bir onur, ve size ilk olarak söylemek istediğim: "Siz muhteşemsiniz".
Siz muhteşemsiniz çünkü hayatınızdan vakit ayırıp Global Game Jam'e katılıyorsunuz. Ve daha önce oyun yapmamış olsanız da, veya deneyimli bir geliştirici olsanız da
bu haftasonu ortaya çıkaracağınız yaratıcılık, oyun yaratıcıları olarak bir arada olduğumuz büyük uluslararası topluluğumuzu geliştirecek ve güçlendirecek.
Bu oyun maratonuna katıldığınız için teşekkür ediyorum, ve ayrıca size meydan okumak istiyorum. Her yıl, Global Game Jam'den yığınla şahane oyun çıkıyor.
Ama, bunların pek çoğu eski oyunların uyarlamaları, veya tanıdık türler oluyor. Bunda yanlış bir şey yok,
ama eğer davetimi kabul ederseniz, bu haftasonu bir risk alıyor olacaksınız, ve deneysel oyun dediğimiz oyunlardan yapmaya çalışacaksınız.
Bu oyunlar tamamen yeni bir şey yapar. Daha önce görmediğimiz bir stil, veya tamamen özgün bir mekanik kullanır.
Görüyorsunuz ya, ben deneysel oyun tasarımının, oyunları muhteşem yapan şeyin kalbi olduğuna inanıyorum. Bu konuda doğrudan deneyimim var.
Bazı konuşmalarımda da dediğim gibi, "Tale of Tales"in oyunu "The Graveyard", Uncharted 2'deki huzurlu kasaba bölümüne büyük ilham kaynağı oldu.
Bildiğim tüm iyi oyun tasarımcıları deneysel oyun dünyasını yakından izliyorlar ve Indiecade, IGF ve GDC Experimental Gameplay Workshop gibi etkinlikleri takip ediyorlar.
Çünkü buralarda ortaya çıkan fikirler ana akım modern oyun tasarımını sürekli tazeliyor ve canlandırıyor.
Dolayısıyla, size birkaç önerim var, tabii eğer iddiamı kabul ederseniz.
Öncelikle, bu yılın Global Game Jam temasını duyar duymaz ekibinizi derleyin ve bir beyin fırtınası yapın.
Size beyin fırtınası yapmanın basit ve güçlü kurallarını veriyorum. Eğer bunları okur ve izlerseniz, siz farkına bile varmadan arasından seçebileceğiniz uzun bir yenilikçi oyun fikirleri listeniz olacak.
Sonra, bir saat civarı süre ayırın ve bazı prototipler geliştirip test edin. Bunlar çok küçük, basit oyunlardır ve tasarım fikirlerinizi araştırıp tartışmanıza doğrudan deneme yöntemiyle olanak sağlar.
Oyununuz dijital olacaksa bile, önce basit bir masaüstü oyunu yaparak başlayın, veya bir kart oyunu veya aksiyon oyunu... elinizde ne tür araç gereciniz varsa onları kullanın.
Yaptığınız oynanış testleri biçimsiz ve kaba saba olacak, bu kesin. Ama hiç fark etmez.
Bu tür prototipler yapmak size yol gösterici olacak ve bu şekilde şaşırtıcı, işe yarar, harika birçok fikri oyununuzun tasarımında bir araya getirebileceksiniz.
Ve bugün size vereceğim son önerim, bu haftasonu başarısız olmaktan korkmamanız. Deneysel oyununuzun son halini sevmeseniz bile fark etmez. Emin olun ki o oyunu yaratarak, oyun yapmaya dair mutlaka bir şey öğrenmiş olacaksınız.
Ve ardından, bir sonraki oyun yapışınızda, gerçekten de harika bir şey yapmaya çok daha yakın olacaksınız.
Amerikalı mucit ve sistem teorisyeni Buckminster Fuller'ın dediği gibi, "Başarısız bir deney yoktur, sadece beklenmedik sonuçları olan deneyler vardır".
Ne de olsa, insani deneyimin en ucunda yaşayabilmek, ve oyunlarla daha önce kimsenin denemeye cesaret etmediği şeyler yapabilmek için Global Game Jam'den daha iyi bir yer olabilir mi?
Dinlediğiniz için teşekkürler. Eminim bu haftasonu harika vakit geçireceksiniz. Biz de sizlerle birlikte Mega, USC Oyun Topluluğu, ve IGDA Los Angeles Bölümü olarak jam yapacağız.
Bu haftasonu ne yaptığınızı görmek için sabırsızlanıyoruz. Maraton başlasın!
Tasarımcılar ve yaratıcı insanlar olarak, diğerlerine benzemek ve taklit etmek için doğal bir eğilimimiz var.
Sürekli etkileyici teknolojilerle, oyunlarla ve trendlerle sarılıyken, nasıl olmaz ki?
Ama sürekli diğerlerine bakmak yerine, bilin ki kendi yaşamlarımız
yaptığımız işler için sonsuz bir ilham deposu olabilir.
Her birimiz hayatı farklı deneyimledik --
başka kimsede olmayan özgün bir kişisel deneyim havuzu biriktirdik.
Bu deneyimler iyi de olsa kötü de olsa --
belki görkemli de olsa,
komik olsa,
trajik olsa
veya travmatik de olsa...
bunların hepsi sizi tanımlar.
Tasarımcı ve yaratıcı bir insan için öncelikle benimsemek önemlidir,
ve daha sonra da paylaşmak...
Ve, her zaman harfi harfine kelimelere bağlı olmanız gerekmez.
Pek çok kişisel oyun var ki bir insanın özgün hikayesini anlatıyor,
ve bazıları var ki, bunu çok güzel yapıyor.
Ama ben bundan bahsetmiyorum.
Yaşamınız yaptığınız işin içinde her zaman açıklama gerektirmeden de yaşayabilir.
Belki görünüşte önemsizdir
veya öyle kurnazdır ki yüzeye çıkmaz bile.
Oyunlarım hakkında konuşurken, oyunumun var olduğu koşullardan bahsederim
ve bu koşullara bağlı olarak oyunu yapma nedenlerimi anlatırım,
ama nadiren oyunlarımdaki daha derin, kişisel etkilerden bahsederim.
Ve olay şu ki, insanlar bilmek zorunda değiller.
Ben nereden geldiğini biliyorum.
Yani, sizlerden istediğim oyun yaparken her zaman kendinizden bir parça paylaşmanız.
Kendinize özgü kişisel deneyiminizin bir parçasını paylaşın.
Ve bana nasıl veya niye kısmını anlatmanıza gerek bile yok.
Söz veriyorum, bu sizi tasarımcı olarak daha güçlü yapacak,
yaratıcılığınız her zaman sınırsız olacak,
ve en güzeli de sonrasında ne olacağı.
Sonuçlar sizi büyüleyici şekilde şaşırtabilir.
Herkese merhaba! Ben Jenova Chen, thatgamecompany'nin başkanı ve yaratıcı yönetmeniyim.
Geçmişte PlayStation 3 için bu 3 oyunu yaptık; fl0w, Flower ve Journey
Bugün, Global Game Jam ile ilgili açılış konuşması yapmak için buraya davet edildim
Sizinle konuşacağım için gerçekten çok heyecanlıyım çünkü, benim için, Oyun Maratonu bir Kazan Kazan etkinliğidir
Oyun Maratonu deyişi bile daha ortada yokken, bilmeden de olsa bunu yapıyordum
Oyun endüstrisinde olmadığım zamanlarda, sadece bir yüksek lisans öğrencisiyken, topluluklarda insanlarla buluşuyordum
Topluluk derken, özel topluluklarda, yani oyun yapma topluluğu gibi. Ve sizinle aynı şeyleri beğenen, aynı tutkuyu paylaşan insanlar buluyorsunuz.
Ve biz, bazı haftasonlarını, veya bazen bütün bir yaz tatilini eğlencesine oyun yapmak için birlikte geçiriyorduk.
Bu topluluklar sizin gibi düşünen insanlar bulmak için gerçekten harika yerler, ama aynı zamanda yetenekli insanlar bulmak için de harika
çünkü bir şeye karşı olan tutkuları onların bu şeyi yapmak için çok zaman ayırmalarını sağlıyor.
Ve böylece kendi kapasitenizi aşan bir oyun yapabilmek için bir ekip oluşturabiliyorsunuz.
Bu oyunları yaptığınız zaman, bir iki günde veya bütün yaz tatilinizde de yapsanız,
o oyun kendi portföyünüzde gerçekten önemli bir değere dönüşüyor.
Bir staja kabul edilmenize yardımcı oluyor, veya endüstride bir işe kabul edilmenizi sağlıyor.
Ve, bazen, Oyun Maratonu sırasındaki fikriniz gerçekten iyi olursa,
ve sonrasında her şeyiyle tam bir bağımsız oyuna dönüşürse, festivallere katılabilirsiniz.
Oralarda oyununuzu ve oyun ekibinizi gösterebilmek için çok daha fazla imkanınız olur.
Bu iş bulmak için de olabilir, kendi stüdyonuzu kurmak amacıyla finansman bulmak için de.
Ve hatta oyun endüstrisi için birkaç yıl çalıştıktan sonra bile,
- Endüstride Yoğun Çalışma Ve hatta oyun endüstrisi için birkaç yıl çalıştıktan sonra bile,
- Endüstride Yoğun Çalışma
oyun maratonları benim için hala çok değerliler. - Endüstride Yoğun Çalışma
oyun maratonları benim için hala çok değerliler.
Bazen, iki veya hatta üç yıl boyunca zor bir proje üzerinde çalıştıktan sonra,
- Tempoyu Değiştirin Bazen, iki veya hatta üç yıl boyunca zor bir proje üzerinde çalıştıktan sonra,
- Tempoyu Değiştirin
yavaşlamış hissediyorsunuz, bilirsiniz, belki, artık gerçekten iyi bir oyun yapamayacağınızı hissediyorsunuz - Tempoyu Değiştirin
yavaşlamış hissediyorsunuz, bilirsiniz, belki, artık gerçekten iyi bir oyun yapamayacağınızı hissediyorsunuz
ve bu hissi kırarak, sadece bir günlük bir oyun maratonunda çalışarak bile,
temponuzu değiştirebilir ve yaptığınız şeyle ilgili güveninizi geri kazanabilirsiniz.
Bazen, normalde hiç zaman bulamayacağınız fikirleri deneme şansınız bile oluyor.
Ve gerçekten de beyin fırtınası yapmanızı, sınırlarınızın ötesinde düşünmenizi sağlıyor.
Ve emin olun, bazen bu prototipler gerçek ürünlere dönüşüyor ve satılıyor.
İki veya üç yıl üzerinde çalışmak gereken oyunlar söz konusu olunca, Flower gibi,
pek çok kere bu oyunlar üzerinde çalışmak oyun maratonu yapmak gibi hissettiriyor, çünkü
farklı oynanışlar için çok çeşitli prototipler geliştirmek zorunda kalıyoruz,
ve üstelik kısa bir zaman içinde.
Bu, Journey için yaptığımız bir oyun maratonu.
Soldaki "İp", ve sağdaki ise "Ejderha" prototipi.
bu prototipler çok önemliydi çünkü işbirliğine dayalı oyunların nasıl çalışacağını anlamamıza yardım ettiler,
ve genellikle bir veya iki günde geliştirildiler.
Yani, Global Game Jam, heyecanlı bir olay
Birlikte oyun geliştiren yüzlerce ve binlerce insan var, gerçekten de harika olmalı.
Aklıma takılan bir şey var ki, bu kadar çok insan birlikte geliştirince,
ve sonunda yüzlerce oyun ortaya çıkınca
insanların dikkatini oyununuza nasıl çekeceksiniz?
diğerlerinin arasında nasıl ayırt edilir olacaksınız?
Bence verilen temayı ilk akla gelen kelime anlamıyla anlamayın
Son beş yılda verilen diğer temalara bakacak olursanız, diyelim ki "nesil tükenmesi",
bunu gerçekten de sözlükte yazdığı anlamıyla alırsanız,
iddiaya girerim ki sizinkine çok benzeyen oyun yapan beş kişi daha olacaktır.
Yani, gerçekten de özgün hale gelecek bir fikri yapmayı düşünürseniz,
gerçekten de şaşırtıcı bir şey yaratmanız gerekir,
bilirsiniz, insanların beklemediği bir şey,
veya oynayan kişilere keyif veren bir şey yaratabilirsiniz,
böylecek gerçekten de bir şey hissederler, ve bu arada, unutmayın ki,
fikri veya temayı ne kadar değiştirirseniz değiştirin, mutlaka ilgili olmasına dikkat edin.
Bunlar iyi bir oyuna, hatta iyi bir filme baktığınızda göreceğiniz üç önemli özelliktir
Bilirsiniz, her zaman bir tür görüşünüz olmalı,
insanların geçmişte görmedikleri bir şey.
Ve bu erişilebilir olmalı. İnsanlar hemen alacak ve deneyecekler.
Ve benim için en önemli şey ise, duygusal etkisinin olması gerektiği.
Bu duygu keyif veya sürpriz de olsa, insanlara bir şey hissettirmeli.
Yani bu Oyun Maratonuna baktığınızda, ve tema ne olursa olsun,
temanın size ne hissettirebileceğini düşünün, ve öyle bir oyun yapmaya çalışın ki
size o hissi hissettirsin. Ve iyi şanslar! Ve iyi eğlenceler!