Ghajini गजनी ( 2008) : b ) - BluRay : * Aamir Khan * [ _Film_ ] _From__7singhwarriors .

Made bY__7sw. Beyin insan vücudunun en önemli organıdır. İnsan sistemindeki en hayati öğedir. Beyin her vücut parçasını kontrol etmektedir. Beyin insan vücut parçalarının kralı gibidir. Hasta Adı: Sanjay Singhania Antretrograde Amnesia kısa süreli hafıza kaybı Hey Malti şuna bir bak. Bu kişininki benim projem. Hayır. Efendim, ama neden? Bunu unut gitsin! Ama neden? İlginç bir durum. Evet ilginç ! Ama aynı zamanda bir polis davası. Fakat... Sunita aileni aramamı ister misin? Pekala, konuyla ilgilenmeyeceğim. Ama tıp öğrencileri olarak, durumu öğrenmek istiyoruz. Tamam... Sanjay Singhania işte bu. Bir demir çubuk ile kafasına vurulmuş. O olaydan sonra hafızasını yitirdi. Artık hiçbir şey hatırlamıyor. Buna kısa süreli hafıza kaybı diyoruz Olayları sadece 15 dakikalığına hatırlıyor... Daha sonra... her şeyi unutuyor. Örneğin adını sorduktan, 15 dakika sonra unutuyor. Olayların bir kısmını hatırlıyor. Ama ne kadar olduğunu saptayamıyoruz. Rutin şeyleri, mesela yemeyi, içmeyi, sürmeyi, aynı zamanda hislerini de iç benliğinde tutuyor. Buna biz bilinçaltı diyoruz. Efendim, günlük ihtiyaçlarını nasıl görüyor? Bir çocuk eğitim talimatlarını nasıl uygular? Hafızasını yoklar, mekanik olarak öğrenir. Veya bişeylerin altına kısa notlar yazarak. O da işlerini yazarak yapıyor. Bu olay nasıl oldu? Ona kim saldırdı? Bunu hiç kimse bilemiyor... Ne yazık ki, adamın yüzünü bile hatırlayamıyor. Kim böyle bir hayatı yaşamak ister ki... Aslında şimdi ne yapıyor merak ediyorum... Ghajini Saat:6, açılış töreni. Şeref konuğu: Ghajini Dharmatma. Ghajini'yi öldür, tarih: 03.06.2008 Alarm:Açık O da Mangesh gibi öldürüldü. Bu hafta içerisinde ki ikinici cinayet. Mumbai'in tüm sokaklarını aramamız gerekse bile. Bunu yapan aşağılığı 48 saat içinde bulmalıyız. Kimsin sen? Onu polisten önce bulmamız gerekiyor. Nereye efendim? Buraya... Orchard Caddesi. Pin 400076. Sokak Orchard Caddesine geldik. Şimdi sağ tarafa dönün. -Peki İleride Avdisi Binası görünecek. Oraya gitmek istiyorum. Evim. 73 Rupees. Burası kimin adresi efendim? Benim. Ghajini bul ve öldür. Onu bul ve öldür Fotoğraflar Evin Anahtarı Cüzdan Cep Telefonu Kamera Silahlar Tişörtünü çıkart İntikam Kalpana öldürüldü. Ghajini kim? İntikam Fotoğrafara ve notlarına bak Ghajini bul. Onu öldür. İki gün sonra sabah saat 10'da Hira Nandani Andheri İstasyonundan bir bilet. Evet efendim bu bileti ben kestim. Bu arkasında ki yazı nedir? Bu bilet için 500 Rupees verdi Şüpelenmediğim için, arkasına yazdım. Ama para üstünü almayı unuttu. Hey onu biliyor olmalısınız. Kim...? Efendim, her şeyi unutan bir adam varya... Bazen otobüs biletini almayı unutuyor. Bazen de para üstünü. Bazen birden fazla bilet alıyor. Ve durakların adını soruyor. Onu tarif edebilir misin? Tabikide garip bir görünümü var. Dazlak. Kafasında bir yara izi var. Her sabah Hira Nandadi'den biniyor. Saat tam 9:00 da Bir saat içinde ona yetişmeliyiz. Hadi... Kamerayı al. Otobüs 392 İşte gidiyor. Hey... Lanet Olsun! Kantine gidiyorum. Sonra Görüşürüz. -Görüşürüz Afedersiniz... Özür dilerim Efendim... Merhaba efendim. Ben Sonita. Sonita, son sınıfta okuyan bir tıp öğrencisiyim. Siz beni tanımıyorsunuz. Ama ben sizi tanıyorum. Sizinle iki dakikalığına konuşabilirmiyim. Lütfen efendim. Efendim bir tıp öğrencisi olarak bilmek istiyorum. Bu nasıl oldu efendim? Kimin bu efendim? Kameram. Neden çalıyor? Her 15 dakikada bir çalıyor. Önemli şeylerin resmini kaçırmamam gerekiyor, mesela insanların. Hatırlamak içinde yazmam gerekiyor. Fotoğrafların üzerine mi? Evet. Ne yapıyorsun? Not alıyordum. Yırt at onları, hemen! Efendim! O fotoğraflara bakabilir miyim? Özel korumam Doktorum Müdürüm Evim Hiranandani? Efendim oradamı yaşıyorsunuz. Evet. Bir şey sorabilirmiyim. Kafanızdaki bu yara nasıl oldu? Hocamız bir kaza olduğunu söyledi. O kazayla ilgili herhangi bir şey hatırlıyor musun? Evet. Ne Oldu? Size Kim Vurdu? Şu andaki dostluğumuz her şeyi söyletecek boyutta değil. Efendim üzgünüm ... Özür dilerim. Ama sizi tekrar görmek istiyorum. Benim de fotoğrafımı çek. Bir daha görüşürsek hatırlatmak için sana gösteririm. Bir tane daha çek, biri bana diğeri de sana. Artık en iyi arkadaşınızım. O yüzden dostum diye yazınız. Teşekkür ederim. Bir sonraki buluşmamızda size bu fotoğrafı göstereceğim. Sen polisi aptal mı sanıyorsun ? Lanet olası! "2005 günlükleri. " Benim adım Sanjay. Sanjay Singhania. Bu iş hem uzmanlık alanım hem de hobimdir. Babamın hayali, Hindistan'ın en büyük mobil telefon şirketi olmaktı. Onun hayali şimdi benim amacımdır. Ve bu başarmak için hiç bir fırsatı kaçırmayacağım. Mumbai, benim ve annemin anavatanıdır. Bu yüzden bu şehri çok seviyorum. Air Voice Cep Telefonu Şirketi. Ofisim Ve bunlarda benim en güvenilir çalışanlarım. Babam; işlerini severek yap derdi. Ama duygusal olmadan. Hindistan'da hedefimiz 500 milyon aboneye ulaşmak. Bu olamaz mı? Ben bunu başaramam. Hayır, cesaret değil, bu inanç meselesi. İnançla cesaret arasında küçük bir fark vardır. "Yapabilirim." Bu inançtır.. Sadece ben yapabilirim demek ise, cesarettendir. Devam etmek için de inanca ihtiyacımız vardır. Cesareti ofisinizin dışında bırakın. Teşekkür ederim. Ritminde sallan. "Jhoom jhamak jhoom" Kendine dokun. "Tum tamaak tum" Hey evlat! Hey evlat, Daha iyi duymalısın. Burada doğrudan kalbime... Sadece bu kadar canlı Hiçbir sınırı yok. Sınır yok. Sarhoş edici bir kokteyl... ve bir şarap... Yaşam için bir tat var Mutluluğu hissedersin. Dinleyin. Sır burada... Til'de hayat yok. Ama derin bir nefes alın. İçinizde tutmayın sadece nefesinizi verin. 172 00:30:33,309 --> 00:30:35,641B Neden söylediklerini kalbinde gizliyorsun? Gülümse ve şarkı söyle... Hayat bize bunları öğretir. Sallan ve dans et. Biz rehineler değiliz. Ritminde Sallan. "Jhoom jhamak jhoom" Kendine Dokun. "Tum tamaak tum" Dalgaların ritmini dinle... Tüm gelgitleri takip etmelisin. ''Bir önceki yazdığımız sözler burdaki sözlerle aynıdır.'' Kalpana! Randevu saat yedideydi, Sen saat 10:30 da geliyorsun. Herkes seni bekliyor. Efendim trafiğe takıldım. Bana mazeret uydurma. Git ve üzerini değiştir. Tamam efendim. Selam... Çok mu geciktim? Evet Bu nasıl bir ortam böyle, her gün karmaşık. Ve o bir süperstar gibi ilgi görüyor. Işıkları açayım mı? Çekime başlayalım. Işıklar! Kamerayı aç. - Açtım. Başla. Ovalayıp temizliyoruz. Ta ki ellerimiz yoruluncaya kadar. Ve lekeler hala duruyor. Kamerayı çevir... Şimdi bayan... Bu yüzden "Cate" almalısınız. O zamanda beyazlıktan şikâyet edeceksiniz. Sadece 1 rupeese temizlik. Ve parlak parlak elbiseler Kalpana! Bu yola yaptığımız 8. ilan olacak Hepsi de oldu mu? - Sadece 3 tanesi efendim. Bir sonraki yer neresi? - Burası Bir ev. İlanı terasa yerleştirmeliyiz. Yukarıda her taraf gözüküyor. Bana iyi görünüyor. Burada kim oturuyor? - Kalpana adında bir kız. Onunla görüşün. Ne oldu? - Batarya bitti. Gidin ve yeni bir batarya getirin. Afedersiniz. Bayan Kalpana'yla görüşebilir miyiz? - ''Bayan'' Kalpana yok. Kalpana Plain diye biri var. Ve siz....? -Biz Air Voice şirketinden geliyoruz. Bende Bay Sanjay Singhania'ın Asistanıyım Air Voice? Ben, Satveer Kohli. Bu reklam şirketinin sahibiyim. Biz bir çok reklam yaptık. sabun, yağ, diş fırçası, sindirim hapları. En son diş temizliği tozu reklamı yaptık. Siz nasıl bir reklam istiyorsunuz? Biz sadece Bayan Kalpana ile görüşmek istiyoruz. Bizi şirket sahibimiz Bay Singhania gönderdi. Kalpana.. şu odada, devam edin. Afedersiniz bayan. Evet? Biz Air Voice şirketinden geliyoruz. Kapıyı aç ve içeri gir. Onlara çay verip geri dön. -Peki efendim. Özür dilerim, özür dilerim. Beni ikna etmeye çalışmayın. Şirket başkanın çok beğendiyse ben ne yapayım? Benden kendisi isterse bunu kabul edebilirim. Aşk meselesi, aşk meselesi... Lütfen bayan başkanımız adına ben istiyorum. Lütfen konuyu düşünün Konu üzerinde düşünmeye gerek yok. Kararımı duydunuz. Lütfen şimdi gidin. Gidiyorlar. Bayan lütfen... - Başkanına Kalpana'nın kabul etmediğini söyle. Eğer fikrinizi değiştirirseniz. Bu benim kartım. Lütfen arayın. Tamam. Oh! afedersiniz hemen hazırlanıyorum. Bir dakika bayan. Bayan...? Bayan Kalpana Bayan Kişisel meselenize karıştığım için üzgünüm. Ama tüm konuşmaları duyduk. Bayan için bir sandalye getirin, olanları bir inceleyelim. Şimdi bir düşünelim. Air Voice şirketi sahibi Sanjay Singhania seni bir yerde gördü. Ve seni görünce... Sana ilk görüşte aşık oldu. Ama sorun da bu. Senin kabul etmeni bekliyor. Bu yüzden de adamlarını yolladı. Ve sizde kabul etmiyorsunuz. Bu doğru mu bayan? Doğru mu? Evet doğru. Sadece merakımdan soruyorum. Neden kabul etmiyorsunuz? Bugün Air Voice şirketi sahibi. Yarın bir Bill Gates olacak. Benimle ilgileniyor. Ama benim seçimim önemlidir. Bunun büyük bır fırsat olduğu bir düşün. Eğer kabul edersen şirketimiz büyüyecek. Ve çok iyi bir iş yapmış olursun. Sen sadece istediğini kabul et. Bana izin ver... Ben arayacağım. - Efendim... o ama... Çalıyor... Konuş - Hadi Konuş Air Voice şirketi, nasıl yardımcı olabilirim? Merhaba... Ben Kalpana... Kalpana... Kim...? Oh, şu tutucu olan Kalpana mı? Sizin hakkınızda her şeyi öğrendik. Bir kere ev sizin bile değilmiş. Hatta iki aydır kiranı ödemiyormuşsun. Ve bide gelmiş bizi tehdit ediyorsun. Hemen kapat şu telefonu. Ofistekiler şaşkın!!! Konuşmaya devam edin. Patronunuza gidin ve ona, Kalpananın kabul ettiğini söyleyin. Parlak olmaması çirkin olduğu anlamına gelmez. Gindamal Nathomal takıları. 42.cadde, Malad’ın batısı. Şubemiz yoktur. Anne! Biz kime güveneceğiz? Önce annene güven, sonra da herkesin güvendiği şeye güven. Banyo sabunu. Hamam Sabun Efendim bunu neden getirdiniz? Önemli değil çocuğum... Kalpana, sana bir şey söylemek istiyorum. Bir reklam ajansından gelecekler. Çok büyük bir ajansdan... Eğer büyük projemizi öğrenirse Yani Sanjay Singhania ilgisi olduğunu bilirse, Sonra...? Sonra daha çok kazanırız. Ne zamana kadar küçük reklamlarla devam edeceksin? Şirketimizin uluslararası müşterilere ihtiyacı var. Oldu bilin efendim... Kalpana sihirli bir değnek gibidir! O hareket ederse, dünya da hareket eder. Merak etmeyin... Afedersiniz.... Ben Maya Pouri dergisinden geliyorum, mankenler hakkında yazıyorum. Bir mankenle görüşebilirmiyim. - Şu odada... Afedersiniz ...? - Oh, Hoşgeldiniz. Oturun. - Teşekkür ederim. Müdürüm geleceğinizi söylemişti. Gerçekten mi? Bu setleri ayarlamam çok zaman alıyor. Ve havaalanına gitmem gerekiyor. Shanjay ile gideceğim. Sanjay'da kim? Sanjay Singhania. Air Voice şirketinin sahibi Benim sevgilim!!! Sanjay Singhania? Sevgiliniz? Evet biliyor musunuz ilk defa Delhi havaalanında görüşmüştük. O zaman Sanjay Singhania olduğunu bilmiyordum. Havalalanı lobisinde bana bakıp duruyordu. Uçuş sırasında yanıma oturdu. Ve bana... Merhaba, Ben Sanjay Singhania... Bende Merhaba dedim. İşte o zaman gerçek niyetini keşfettim. 1 dakika... Bunu yazabilir miyim? Evet neden olmasın... Buna inanamayacaksınız. Yol boyunca Mumbai’dan, Delhi’den söz edip durdu. Sonra aniden... Seni seviyorum dedi. Benimle evlenir misin? Ona dedim deliriyor musun? Gökyüzünde evlilik teklifi edilmez. Mumbai'a geldikten sonra aramaya, sms göndermeye devam etti. Ona ilk önce ihtiyaç duymadım. Sonunda haline acımaya başladım. Bu yüzden evet demeye karar verdim. Bu haftanın flaş haberi Maya Poori'nin içinde... Ünlü işadamı Shanjay Singhania yükselmekte olan bir mankene âşık. Kalpana tüm hikayeyi anlatıyor... Hepsinin detayı bu sayının içinde. Maya Poori'yi kaçırmayın... Merhaba Ben onun kim olduğunu bilmiyorum. Yüzünü bile görmedim. Lütfen beni rahatsız etmeyin. Merhaba... Her şey yalan. Neden böyle konuştuğunu bilmiyorum. Hayır, lutfen benimle daha sonra görüşün. Daha fazla konuşmak istemiyorum. Onun fotoğrafı var mı? Ne senin, ne de onun. Onunla tanışmak istiyorum. Hemen öğrenin. Şimdi ne yapacağız? -Burdan geçmeye çalışacağız. Biraz bekleyin geçmeye çalışalım. Bir şey mi oldu...? - Çocuklar müzeye geldiler. Ama geçemiyorlar ne yapalım? Bi'saniye Ayaklarını içeriye dikkatlice yerleştirin. Çok tatlı... Güle Güle - Güle Güle Efendim bende geleyim mi? Burda bekleyin. Afedersiniz, Kalpana kim? - Terasda Benim adım Sachin. Lütfen bana yardım ediniz. Bunlar iyi haber verirsiniz diye size. - Oh Teşekkürler Afedersiniz.... Ben görüşürüm sizin için merak etmeyin -Teşekkürler Merhaba teşekkürler Fotoğraf gönderilebilir mi? Afedersiniz. Bi'saniye Evet ... Seninle daha sonra görüşürüz. Evet? Kalpana...? Evet benim. Buyrun. Ben Maya Poori'den haberleri okudum da Yine Maya Poori'mi? Her sabah arıyorlar. İmzalar, kısa mesajlar... Vs... vs.. Ben bunun için anlatmadım ki. Sanırım Sanjay rahatsız olmalı Sanjay...? Sanjay Singhania. Aslında Delhi havaalanında karşılaşmamızdandır. O zaman Sanjay Singhania olduğunu bilmiyordum. Havaalanı lobisinde sürekli bana bakıp duruyordu. Uçuş sırasında, Yanıdaki koltuğa oturdu. Merhaba, Ben Sanjay Singhania... Bende merhaba dedim. Yol boyunca Mumbai’dan, Delhi’den söz edip durdu. Sürekli konuştu... Sonra aniden seni seviyorum dedi. Benimle evlenir misin? Dedim seni Aptal!!! Gökyüzünde evlilik olurmu hiç... Ona hayır dedim Bana lütfen dedi. Ben hayır dedim. O lütfen dedi. Sonra ona tamam dedim. Birisi bu kadar üstünüze gelirse ne yapabilirsiniz? Olay tamamen bu şekilde oldu. Sonra bu olay dergide çıktı. Şimdi insanlar peşimde dolaşıyorlar. Reklam ajansları ile görüşür müsünüz diye Reklam görüşmesi için mi geldin? Aa Şey... Herkes seçmeler için takım elbise giyer. Reklam için seçildin mi? Yoksa tavsiyede bulunmamı istiyorsun? Ama yeteneğin olması gerekiyor. Fazla ümitlenme... Gelebilecek her reklamı al. Al Şunu. Şimdi Söyle bakalım; "N'aber kankam" Alfa erkekler için saç tarağı kanka... Sevgi için güzelleri seçelim. Hadi söyle... Bunu daha önce hiç yapmadın mı? Çok Kötü... Daha fazla çalışman gerek. Numaranızı bırakın. Reklam gelirse seni ararım. Numaran nedir? Air Voice numarası mı? Bende de bir tane var. Saçma bir şirket Hiç bir yerde hat çekmiyor. Shanjay’a hep alıcıyı kımıldatmasını söylerim. Özel bir şirket olarak fena sayılmaz, ama ayarları yapmaları gerekiyor. Merhaba Anjali... Bir saniye... Adın ne demiştin? Sachin? Evet. Pekâlâ, Sachin, şu anda çok meşgulüm seni daha sonra ararım. Evet Anjali... Ne oldu biliyormusun? Mayapuri'de benim hikayem çıktı... Ve bütün gün istila oldum. Aramalar, sms oh direnmeye çalışıyorum. Hayır aslında! Biz ilk olarak Delhi Havalanında tanıştık. Uçuş sırasında yanıma oturdu. Merhaba, Ben Sanjay Singhania... Bende merhaba dedim. Yol boyunca Delhi ve Bombay, bahsedip durdu. Okul bitince Amerika’ya gittim, Harvard’da okudum. Babam vefat ettikten sonra işlerin yükünü aldım. Bence teknoloji ekonomik ve toplumsal alanın ilerisinde olmalı. Engelleri aşmalı. Ve bu şirketimizin hedefi Çok özür dilerim... cep telefonları, Çalıyorlar Afedersiniz Merhaba Merhaba ben Kalpana Kalpana... hangi Kalpana? Kalpana... Sanjay Singhania'nın kız arkadaşı Oh tamam hatırladım. Nasılsın? İyiyim Bir İç çamaşır reklâmlarında oynar mısın? İç çamaşırı? Yanımda olacak mısın? Sadece erkek giysileri. Hızlı bir şekilde gel. Adresini not alın. 1 dakika Mark... şu adresi bir yere not edermisin lütfen. Ha evet 3 nolu bina, Chinnishbokli Pandar, Kohlo caddesi. 3 nolu bina, Chinnishbokli Pandar, Kohlo caddesi. - Özür dilerim efendim anlayamadım. Chinnishbokli Pandar binası, Kohlo caddesi. Chini... - Hayır Chinchpokli. Chinchbokli? - ... Bokli Pandar, Kohlo caddesi. Khau... Galli. - Galli. Gidebilirsin - Teşekkürler Büyük bir arabayla gel. Güzel bir imaj yaratır. Bunun için paran var mı? - İdare eder... Güzel Pekala seni bekleyeceğim. Görüşürüz. Hava bugün çok mu sıcak! -Mumbai ilk gelişin mi? Yağmur mevsiminde gel de, her türlü afeti gör. Dikkatsiz! Kullanmasını bilmiyor musun? Özür Dilerim. Neden özür diliyorsun ki? Yayalar yolda yürüyor, nereden süreceğiz? Dikkatli sürün. Yolumdan çekilin!!! Kaç Para - 40 Rupees. -Üstü kalsın Boo Neden etrafına bakınıyorsun? Müdür, yeni bir modele ihtiyacımız olduğunu söyledi, bende seni aradım. Ne tür bir reklâm? Zorro elastik iç çamaşırı Bu reklamı alırsan, sonra herşeyi alabilirsin. Sadece kendini iç çamaşırı giymiş halde hayal et. Şehirdeki her trafik kavşağında, Senin dev afişlerin olacak... Hayatın değişecek... Merak etme, Seni seçecekler Başka bir reklam yok mu? Evet var, bir deri alerji (Kaşıntı) reklamı... Alerjiler...? Ringworm enfeksiyonları için merhem... Şey... İlk dediğin reklam daha iyi... - Tamam Merhaba bayan - Merhaba... Beni tavsiye ettiğin bir reklamda oynatacağını söylemiştin. Oh, o reklam bitti. başka bir tane istermisin? - Evet her işi yaparım işe ihtiyacım var. İşte bir oyuncu ruhu Görüyor musun? Yarın sabahleyin stüdyoya gel. Çok teşekkür ederim bayan - Rica ederim Bir dakika bekle Amca nereye gitmek istiyorsun - İlerideki otobüs durağına Gel ben seni oraya götüreyim. Sana yolda olanları anlatırım. Tamam Tic tac toe oynayan 4 kız öğrenci var. Oh kocasını döven bir kadın var. Gömleği yırtıldı. :) Kahveden radyo sesi geliyor. Sai Baba'nın tapınağın yanından geçiyoruz. Şimdi anayol üzerindeyiz. Otobüs durağına ulaştınız. Ben sanlanıyorum. O bir anda, Bir sert rüzgar gibi... Aşık oldum ona, Sadece onu görüyordum. O gerçekten de, Çok farklıydı, bu kadar eşsizdi, Ve iddiasızdı, Ve hiç kimseyle kıyaslanmazdı. Yani o beni salladı. Ve bir tazelik kalbimi doldurdu. Sert bir rüzgarların estiği anda. Ve ilk görüşde aşık oldum ona, Kalp'im titreyerek gitti, Yeni bir ritim ve dans Benim ayaklarım sarsıldı. Ona yine aşık oldum. Ona hergün bakmak istiyorum. sonsuza kadar onunla olmak istiyorum. Büküm, düşünme, savurma, torna Düşünme, düşünme Hergün onu görmek istiyorum. renklerde çalkalanıyor O akan bir dere gibi, Islat hadi beni, Onun düşündükce şarkı söylüyorum. Onun aşkı paha biçilemez. Bazı masumiyet, tatlı fesat Biraz incecik, bazede tuhaf Biraz korkak ve kaygısız. Onun içinde denizler var, ama ne kadar derin? Kendi ifadesiyle o bir Bahar çiçeği Onun cazibesi mevsim baharı sanki Çok tatlı ve Çok sevimli İnan bana o adeta doğanın yansımalarını taşıyor. Onun yollarını gözlüyorum. Dua,umut ve istekle Anıları güzel kokulu ve gölgeleri sanki çok ferah Zaman dindi ve duruyor. Günaydın Efendim! - Günaydın Gel kızım otur. Senin sayende şirketimiz ünlü oldu. O yüzden sana teşekkür ediyorum. - Neden bunu ban söylüyorsunuz? Çünkü sana sormadan bir şey yaptık. Firmamız Yılbaşı günü büyük bir parti düzenliyor Oh, wow! Şeref konuğunun kim olduğunu biliyor musun? kim...? Senin erkek arkadaşın Air Voice şirketinin sahibi Sanjay Singhania. Efendim...? Ve ne olursa olsun onu partite getirmelisin. Yapabileceğine eminim bu yüzden onun adına davetiye bile bastırdık. Partiye en büyük ajanslar geliyor. Reklam yapımcıları,yapımcılar,yönetmenler... On whose say-so have you printed his name? Karta onun adını basmak için kime danıştınız ki? Danışmaya ne gerek var ki!!! O size sadece eşlik edecek. - Ama ben onu davet edemem ki Niye??? Çünkü... biz onunla tartıştık Öyle konuşma... Tüm davetiyeler dağıtıldı bile... Ne olursa olsun onu bu partiye getirmelisin. Ama nasıl??? - Yoksa imajımız sarsılacak. Onun adına basmanı kim söyledi size??? Sana söylecektim ama unuttum işte... Efendim bu yaptınız %100 yanlış bir durum... Lütfen kızım onu bu partiye getirmelisin - Nereden ki Sanjay Singhania? Herkes onu görmek için ölüyor. Daha önce onu gören olmadı. Ne...? Ne peki? Daha önce onu gören olmadı mı? Nasıl görsünler ki Amerikadan yeni geldi. O zaman... Onu getirmeliyim Olmuş bilin. Kalpana sihirli bir değnek gibidir. O hareket edince dünya da hareket eder. Çok teşekkür ederim. Diyalog... diyalog! Merhaba ben Sanjay. Sanjay Singhania. Mükemmel Çok güzel Unutma Geceki partite Sanjay Singhania. Olarak katılacaksın Bir saniye... Dinle bir arkadaşım geldi Yanında Sanjay Singhania gibi davranç Eğer inanırsa, başardık demektir. Tamam? Hazır mısın? Merhaba... Şşşşşşt. Ne Oldu? Sanjay burada Sanjay? Sanjay Singhania, benim erkek arkadaşım Nerede... o? - Nerede arıyorsun...? İşte! Sachin, Bay Sanjay. Merhaba, ben Sanjay. Sanjay Singhania. Ne... Kim...? O... Sanjay Singhania. O mu...? Şaka mı yapıyorsunuz. Sanjay Singhania, ve O? Iıh seni aptal amatör...Aptal!!! Ne yaptım ki??? Zenginler ilk olarak ellerini uzatmazlar. Neden ilk sen uzattın?! Ne zaman uzatayım. - Asla uzatmamalısın. Cehenneme git, Her şeyi mahvettin. Aptal!!! Ne oldu? Sachin, sana bir anlatacağım. Ne? Söyleyeceklerimden hayrete düşeceksin. Söyle Ben Sanjay Singhania aşık değilim. Ne? Aslında, İş yerimde ki herkes, benim onun erkek arkadaşım olduğu mu sandı. Yani,herkes bana saygı duymaya başladı. Bende bu oyunu sürdürdüm. Ben onun neye benzediğini bile bilmiyorum.!!! Peki... sonra ne oldu? Patronum bu gece bir partiye ev sahipliği yapıyor. Bana sormadan Sanjay adına bir davetiye bastırmışlar ve şerek konuğu olarak yazmışlar Bu yüzden bu gece için bu salağı hazırlıyordum. ama bir kaç saniyede bunu anladın! Ben şimdi ne yapacağım? Sakin Ol... Ben buradayım. Onu eğitirim. Dinle...Adın nedir? Merhaba, Ben Sanjay. Sanjay Singhania. - Hayır... gerçek adın nedir? Sampat. - Bak Sampat... Kendini fazla kaptırma. Rahatla ve gevşe,doğal ol Bak, sana göstereceğim. Merhaba, Ben Sanjay... Sanjay Singhania. Dur bakalım. Ben tiyatrocuyum. Tam 4 gösteride rol aldım. Ben harika bir şekilde yapıyordum. Ama sonra o geldi ve herşeyi mahvetti. Hey... Ceketini çıkart. - Ney? Çeketini çıkartsana.. - Olmaz yarın çekimlerim var,başka ceketim yok. Sana şu çeketi çıkart diyorum. Çıkart şunu bi... Kim, Ben mi...? - Giyin. Oh Evet Çok zeki görünüyorsun. Şu gözlüklerini de tak. Oh wow! Mükemmel! Mükemmel! Sachin! Bu geceki partite Sanjay olarak Gel. Lütfennnn! Lütfen evet de Lütfen! Lütfen evet de...? Tamam Evet! Partiye hoşgediniz. Şeref konuğumuz Bay Sanjay Singhania Oh Merhaba... - Merhaba. Güzel bir parti olmuş - Evet teşekkürler Kalpana Onu davet ettin değil mi? - Evet efendim! O gelirse gerçekten, herkes deli olacak. Ama eğer gelmezse Ben deli olacağım. Bayan... Ceket hazır duruyor. Eğer kabul edersen giyerim. Çok çalıştım. Ben Sanjay Singhania... Oh merhaba Sanjay Yıkıl hemen karşımdan... Seni aptal! Merhaba Kalpana... - Merhaba! Bay Singhania geldi. Böyle bir arabayla gelmesini ona kim söyledi? Parasını bile vermemiştim. Oh... teşekkürler Ne güzel! Oyunculuğa iyi başlamış. Bu salaklarda onu Shanjay Singhania sandı. Oh evet,evet... Şunu tutarmısınız lütfen? Merhaba sevgilim! Özür dilerim, geciktim... vay canına! Göz kamaştırıcı görünüyorsun... Partimize hoşgeldiniz. - Teşekkür ederim. Merhaba... merhaba... Merhaba efendim. Afedersiniz. Hoşgeldiniz efendim. - Teşekkür ederim. Ben, Satveer Kohli. Kalpana'nın patronu ve aynı zamanda şirketinde sahibiyim. Merhaba efendim, nasılsınız? - Teşekkür ederim efendim çok iyiyim. Kalpananın seni getirmesi için ona çok ısrar ettim. Demek öyle? Yoksa ona söylemedin mi? - Oo tabii kide söyledim. Sana söyledim...? - Oh... evet... Bir imza lütfen... Times gazetesindeki makalenizi okudum. Politika önerilerinize tamamen katılıyorum. Lütfen onu rahat bırakın... onu rahatsız etmeyin. Buyrun lütfen akşam yemeği hazır. Herkesin içinde bana sarılabilir...(!) Ve beni öpebilirsin öyle mi? Ben tam 100 reklam yaptım. %90 dergilerle %10'u ise tek başıma Üstlerine saygı göster ki, onlar da seni yalnız bırakmasınlar. Buna inanamıyorum. Ne? Ben sadece inanamıyorum. Neden...? Ne oldu ki? Çünkü çok önemli bir kişi var aramızda. Ama gerçektende oturuyor. Afedersiniz... Buz alabilir miyim lütfen? Sizin için yeterince soğuk. Kendini daha fazla zorlarsa durumu öğrenecekler. Lütfen git burdan... Afedersiniz... Biz Dinanath Hayır Cemiyetinden geliyoruz. Bu kızlar için bir yetimhane değil mi? Ve...? Bağış yaparsanız memnun oluruz. Böyle bir zamanda kim nakit taşır ki??? Efendim bir çek yazmanız yeterli... Çek??? Çek defteri ile kim bir partiye gelir ki? Ne yapıyorsun? Bu çek defteride kimin?.. Kendini bu işe çok kaptırdın. Beş yüz bin mi? Delirdin mi? Teşekkür ederim efendim. - Rica ederim. Ben bittim. Seni öldürebilirim... Bizim önde gelen modellerimizden Sonal. Nasılsınız? - Çok iyiyim. Kalpana senden çok söz etti. - Hepimiz biliyoruz... daha başkaları da var. Gazetedeki makelenizi okudum efendim. - Tekrar olmaz, efendim. Lütfen lütfen... Sen... Sanjay Singhania! Ve onlar senin içine düştü. Ya ben çok ileri zekâlıyım, yada millet geri zekâlı! Seni seviyorum. Ne? Seni seviyorum. Benimle evlenir misin? Ne... bu çok ani oldu...? Hayır aniden değil. Bunu hiç düşünmemiştim. Düşünmem için bana biraz zaman ver. Yarın sana kararımı bildiririm. Kabul etmezsem de, lütfen kızma. Görüşürüz. Mutlu yıllar. Mutlu yıllar. Onun için ben sıradan bir adamım. Ve ben sıradan biri olarak onun sevgisini kazamak istiyorum. Bu yüzden buğüne kadar ona gerçeği anlatmadım. Eğer beni kabul ederse Ona Sanjay Singhania olduğumu söyleyeceğim. Eğer kabul etmezse de Sachin olarak kalacağım... ve hayatından uzaklaşacağım. Şimdi yarını bekliyorum... Günlüğün sonu 31 Aralık. Ertesi gün, gelecek yıl... 2006. Hey... hey... Ertesi gün ne oldu??? Ne dedi... Ona ne oldu? Nasıl bu hale geldin? Konuş!!! Merhaba efendim. Ben müdürünüz. Pankaj Shroff. Merhaba Sanjay. Ben doktorun. Dr Peston Wadia. Yeterince uyumamışsın. Dün gece geç mi yattın? Efendim bunu tekrar söylüyorum. Ofise gelişiniz dışında sorun değil. Peki, neden konakda kalmıyorsunuz? Neden bu küçük dairede duruyorsunuz? Efendim, kontrol için hemşire, şoför gönderelim mi? Kimyese ihtiyacım yok. Teşekkür ederim. Ghajini'yi öldür. Takvim üzerinde ki daveti kontrol et. Ghajini Dharmatma Şeref Konuğu: Mr Ghajini Dharmatma Efendim... sizin burada ne işiniz var? Bu kolejimizin kültür festivali Oh, özür dilerim. Beni tanımadınız mı efendim? Hayır mı? Beni tanıyorsunuz. Sizinle tanışmıştık. Sanjay Singhania... Kısa süreli hafıza kaybı... Hadi gitmeliyiz zaman geldi. Bir dakika... Geç kalıyoruz Sunita gitmemiz lazım Gösteriden önce gitme. İki şarkı var. Baylar ve bayanlar lütfen sakin olun. Şeref konugumuz şu an burada... Koleje ne kadar yardım ettiklerini herkes bilir. Ona hoş geldin diyelim ve memnuniyetle karşılayalım. Bayanlar ve baylar Mr. Ghajini Dharmatma'ya hoşgeldin diyelim... Çılgın ve deli!!! Ben onun için deli oluyorum. Neden benim vücudum deli oluyor? Neden kalbim delicesine atıyor? Ben dans etmek istiyorum. Rahatla Buğün kim benim kalbime girer? Yoksa bir aşk kokusu mu alıyorum? Dans edelim. Yerimde duramıyorum. Merhaba Çılgınca! Ben onun için deli oluyorum! Ben onu seviyorum. Onun gelişi benim kalbimdeki boşlukları doldurdu. O sadece bir işaret yapar ve onun kölesi olurum. Dışarıda telefonla konuş kimin aradığını öğren. Merhaba? Bodrumdaki otoparka gel. Ne...? O da kim? Orada ne yapıyorsun? Peki! Hey... Hey... Kimdi o? Kim seni öldürmeye çalıştı? Beni değil... O seni öldürmeye geldi. Beni mi...? Beni öldürmeye mi geldi? Kim o? Kimdi O... Kim??? İki yıl önce... İki yıl önce... ne...? İki yıl önce ne oldu? Ne...? Bana adını söyle... Adı ney? Neydi adı... kimdi o??? Kim beni öldürmek istiyor? O öldü. Kahretsin! İki yıl önce? Biz iki yıl önce ne yaptık? İki yıl önce ne yapmışız? Beni öldürmek isteyen de kim? Bir liste... Herkesin bir listesini yapın. O listeyi yarın istiyorum. Anlaşıldı mı Afedersiniz... Bay Shanjay Singhania'nın odası neresi? Dördüncü kat. 401 no'lu oda. Teşekkür ederim. Efendim... Efendim...? Efendim... Onu öldür İntikam Ghajini? O öldürüldü. Onu bul ve öldür. Öldürüldü Öldürüldü Ghajini 10 Haziran 2008 Doktor... restoran ... tiyatro ... Açmayın Ben polisim. Çöz beni, ben polisim... Kaç buradan! Hemen! O bir katil. Duymuyor musun? Hemen gitmeliyiz buradan! Siz kimsiniz? Burada ne yapıyorsunuz? Diğerine bakabilir miyim? Gidelim...? Her şeyi çok hızlı unutuyorsun. Hatırlasana oje satın almaya gelmiştik. Bak... Arkadaşım... olduğunu yazmıştın. Şimdi gidelim... Ben seni kovalıyor muydum? - Neden kovalayasın ki ben senin arkadaşınım Hayır seni kovalıyordum. Hâlâ nefes nefeseyim, sen de öyle İkimizde kan ter içindeyiz. Hey! Kamuya açık bir yerde sigara içemeyeceğini bilmiyor musun? Sizi ahmaklar, sigara içiyorlar. Aptallar. Haklısın! Onlara anlamaları için ders gerekli Hadi onlara sigarayı bırakmaları için bir ders versene Git...Onlara dersini ver. Bize ders mi vereceksin? Bize vuracak mısın ha? Haydi Vursana bana ne duruyorsun? Haydi. Vursana. - Hadi. Ghajini... Dinle... bunu yapmayın. Geçen 4 yıl içinde aramızda hiç bir sorun olmadı. Neden beni öldürmek istiyorsun? Kim söyledi? Beni öldürmek isteyip istemediğin de umrumda değil. Ben sadece tüm düşmanları bitirmek istiyorum. Vurun!!! Herkes öldü. Neden hala endişelisin? Hayır... o hala yaşıyor. O bunlardan biri değil. Bu adamlar benden korkuyorlardı. Ama bu başka biri... Birisi eksik, unuttuğumuz biri Efendim, kızın biri seni görmeye geldi. Hangi kız?? Adım Sonita Bir tıp öğrencisi... Tedavi etmek için bir hastanın evine gitmiştim. O seni öldürmeyi planlıyor. Zaten diğer iki kişiyi öldürdü. Ölen adamların fotoğraflarını gördüm. O son derece tehlikeli bir adam. Ben onu bir polisi öldürmeye çalışırken gördüm. Bir kazada polis memuru öldü. Sonra beni öldürmeye çalıştı. Bakın... Fotoğrafınız. Altında bir tarih yazılı İlk önce polise gitmem gerektiğini düşünmüştüm. Ama kolejde böyle bir şey yayılması sorun olurdu. Suskun da kalamazdım, bu yüzden size geldim. Sizi uyarmak için... Onun resmi... Seni öldürmek isteyen adam... Bay Sanjay Singhania. 31 Yaşında. Kısa süreli hafıza kaybı. Kısa süreli hafıza kaybı... Herşeyi unutan bir adam,on beş dakikada beni öldürmeyi planlıyor. Hatta ölüm tarihime bile karar vermiş Bende onun ölüm tarihine karar vereceğim. 12 saat içinde dünyada canlı olarak kalmayacak. Patron? Dikkat edin Evden uzakta bir yerde olmalı Oraya gelirse öldür onu... Eğer buraya gelirse onu ben öldüreceğim. Tamam Maliti, bir sorunum var. Ne...? Fotoğrafım hala onda. Kimde...? - Sanjay Singhania'da Burda değil mi? Elinde bir tane daha var, iki tane çekmişti. Senin için bir sorun... Polisin haberi olursa başım derde girer. Neden Bay Ghajini'yle konuşmuyorsun? O da aynı kişiyi arıyor, sana fotoğrafı getirebilir. Merhaba, Bay Ghajini...? Merhaba... Bay Ghajini...? Evet Ben Sonita... Sanjay Singhania hakkında konuşmuştuk. Kim...? Sanjay Singhania, Sizi öldürmek isteyen adam 15 dakikada bir hafızasını kaybeden adam Ona dikkat edin. Hafızasında bir sorun var O son derece tehlikeli bir adam. Aslında, sizi aramamın sebebi Fotoğrafım hala onda. Ona istediğinizi yapın. Ama lütfen o resmi bana getirin.. Üniversite kantininde benim fotoğrafımı çekti. Fotoğrafda ne giyiyorsun? Mavi gömlek, ve mavi kot pantolon. Resmi bulunca size göndereceğim. Adresin nedir? Madam...! Acele Edin... Yardım edin...Lutfen...Yardım edin. Afedersiniz. Uzak durun! Asansör nerede durdu? İkinci ve üçüncü katlar arasında... Ana şalteri açın. Günlüğü Eğer beni kabul ederse, Ona Sanjay Singhania olduğumu söyleyeceğim. Eğer kabul etmezsede, Sachin olarak kalacağım... Ve hayatından uzaklaşacağım. Şimdi yarını bekliyorum... Bu bekleyişim gece boyunca devam etti. Cevabını düşünmem beni gece boyu, Uykusuz bıraktı... Sabahın ilk ışıkları ile nasıl bir haber gelecek? Yağmur misali aşk bestesi mi? Yoksa aşka susamak mı? Yerine getirilmemiş bir tutku gibi, Bu bana bir heyecan katlı. Ve şimdi, tüketildiğinde, acımasızca, kollarınızda, Ben senin istediğim her gün Kalbinin kapısını çalmalıyım. Hayatın renkleri ile sıçramalıyım. Her ruh hali benim için bir ritim, Sen sadece bana Evet deyin sonra yaşam... Ve bahar gelir aniden... Benim için yaşam inci gibi olur. Aşk... Bu çok ilginç... Kollarımı... Sonuna kadar açtım. Benim rüyalarımda incecik bir sevda... Gece karanlığında bir aydınlık... Ve benim korkularım gider aniden, Umudumu iltihaplı, Ama yine de fırtınanın korkusu... Benim içimdeki alevleri artırıyor. Yalnız bir evet demesini bekliyorum. Sevinçimi sana açmak için, Bir doruk noktası gibi... Hayallerimi... Kucaklıyorum ve bekliyorum. Keşke... Gökyüzündeki ay bana dönse, Yoğun karanlık bulutlar dağılı verse, Bu ay bulutları dindirse. Kavurucu bir yalnızlık, Bir kalp acısı, Ve huzurlu değilim... Benim harika bir hikayem olmalı; Ben sadece huzurlu bir özlem... yerine getirilmiş bir tutku, Ve bir heyecan... Sarmalıyım. Seni tüm isteğimle... Kalbini çalmalıyım... Hayatın renkleri ile sıçramalıyım. Her ruh halim bir ritim olmalı Ben seni her şekilde istiyorum. Sadece evet deyin, sonra yaşam ... Sonra birden gelsin bahar... Ve benim yaşam incim olu verin. Senin için... Dün bütün gece konuyu düşündüm. Saat bire kadar seni seviyordum Saat ikide neden olmasın dedim Sabah saat üçde Acaba çok mu acele ediyorum dedim. Saat dörtde şimdi yapmazsam ne zaman yaparım diye düşündüm...? Kararımı ise sabah saat beşe doğru verdim Hadi yapalım. Seni seviyorum. Şimdi ona kim olduğumu söyleyeceğim. Ama sen benim kim olduğumu bilmiyorsun. Ne..? - Babamın kim olduğunu bir bilsen... Anında şok olursun... O benim aklımda ki konuşmaları mı biliyor acaba? Şimdi iyi dinle 1992 yılında babamın üç arabası vardı. Oh wow... - Oh Evet... Shetty seyahat acentasının sahibiydi. *** Travels? - Hey! Shetty... Travels. Evet... Anladım... Shetty Travels. - Yani... Fakat dayım babama ihanet etti. Ohh... Bütün arabalarını ele geçirdi. Babam dayanamayıp vefat etti. İşte o gün yemin ettim. Benim 3 tane arabam olmadığı sürece evlenmeyeceğim. Üç...? Bir tane falan eksik olsa olmaz mı? Asla... Bekleyebilirsen biraz bekle. Aksi taktirde ise, Başka bir kızla evlen... Hayır... Bekleyeceğim. Merak etme, zengin olursam değişmem. Şimdi neysem o zamanda aynı olurum. Söz mü? - Söz. Günaydın Efendim - Günaydın. Yeni yılınız kutlu olsun. - Teşekkürler... Bay Goenka görüşmeyi iptal etti. Saat 11:30 Yönetim kurulu toplantısı var. Öğle yemeğinde pazarlama sunumu var. Tamam. Efendim... Gerçeği öğrenince ne yaptı??? Ona söylemedim. Niye efendim? Çünkü 1992 yılında babasının 3 tane arabası varmış. Amcası babasına ihanet etmiş ve arabalarını almış. Şimdi o da dayısından daha zengin olmak istiyor. O zamana kadar da evlenmek istemiyor. Efendim yapmanız gereken ona sadece gerçeği söylemek... O zaman da benden daha zengin olmak isteyecektir, o zamanda asla evlenemeyiz. Aslında onunla bu şekilde görüşmeyi seviyorum. Ve ona hediye olarak... Bir ev aldım... Gerçeği söyledikten sonra ona hediye edecektim. Ama olmadı. Bir şekilde ona vermeliyim. Bu iş senin sorumluluğunda Hiç merak etmeyin efendim... Teşekkür ederim. Kıskananların gözünden sakınsın. Ve deposu hep full benzinle dolsun. Bana da... Lutfen - Sezsiz! Herkese yetecek kadar var. Bana yok mu??? - Bugün bile geciktin... Bunu satın mı aldın? Evet... sürpriz... Geriye iki tane kaldı. - Harika! Düğünüm için durmadan çalışıyorum. Kocam olacaksın. Ama ilgilendiğini sanmıyorum. Yani bunu satın aldım. Tabii... Sürebiliyor musun? Şaka mı yapıyorsun? Hadi sür bakalım şunu... Haydi, çocuklar. Sürüşü düzgün değil mi? Sadece yollar düzgün... Hey...? Tereyağı gibi pürüzsüz. Hey radyosu da var. Aç da dinleyelim. Hey, bu araba benim yeni aldım. Nasıl ama..? Harika değil mi? Evet çok güzel..! İyi haber efendim. Londra'dan faksımız geldi. Bizim lisansımız var. Hindistan’daki yapılan tüm telefon konuşmaları bizim aracımızla yapılıyor. Bu harika! Personele iyi haberi verin. Tabii ki efendim ama hemen Londraya gitmemiz gerekiyor. Evet Merhaba, nasılsın...? Sana iyi haberim var... Tuhaf! Her seferinde benim ona söylemek istediğimi o bana söylüyor. Benimde sana söylemek istediğim bir şey var. Hayır ilk önce ben... Söyle bakalım. Air Voice yarışmasından yepyeni bir ev kazandım... Çok şanslıyım. Air Voice yarışmasından mı? Efendim... Ona evi vermemi istemiştiniz. Bende yarışma ile verdim. Vay canına, bu harika! Tebrikler. Sadece tebrik yetmez. 5 dakika içinde buraya gel. Şu anda çok meşgulüm Kalpana, gelemem. Meşgulüm dersen seni döverim. Adresi veriyorum hemen gel. - Tamam Merhaba! Merhaba ...tebrikler. Teşekkürler Bir saniye! Bu nedir? Bu senin eve ilk adımın. Bu anı saklamak istiyorum. Sen de gel. Güzel öyle değil mi? Güzel... Bu sonsuza kadar böyle kalacak. Adınıda ilk adım koyacağız. Peki! Bu ev nasıl? Müthiş! Yeni bir ev, yeni bir araba. Şanslısın. Buğün kendimi çok mutlu hissediyorum. Telefonda bir şey mi söylemek istiyordun? Evet,10 günlüğüne şehir dışına çıkıyorum. Nereye...? Köyüme Neden, aniden n'oldu? Annem hasta... O zaman onu buraya getir. Olmaz, benim gitme lazım. Orada İki dönümlük bir arazim var Onuda satmam lazım... Annemim tedavisi için gerekli... 10 gün... Yapabilirsen çabuk gel. Tabikide Dönecek misin? Neden bu kadar tedirginsin...? Bilmiyorum, sadece garip bir his var içimde... Hey... Sakin ol... Sanırım sözleşmede tüm açıklamalar var. Sözşemede her şeyi açıkladığımızı düşünüyorum. Evet efendim, her şeyi açıkladık. Tamam... Bunun bir kopyasını istiyorum. Peki efendim. Emin olun, tüm değişiklikler dahil edilmiştir. - Doğru. Evet...? - Efendim geç kalıyoruz. Saat bir oldu, pekâlâ bavulları hazırlayalım. Teşekkür ederim, baylar. Merhaba? Merhaba Sachin... Kalpana. - Evet Kalpana? Seninle görüşmem gerekiyor, hemen eski evimin yanına gel. Saat sabahın biri,neler olduğunu söyler misin? Ben sadece ayrılmadan önce seni görmek istiyorum. Lütfen Tamam...Geliyorum... Neden sokakta duruyorsun? Seni bekliyordum... Peki...Beni neden çağırdın. Bu da nedir? İçinde 135000 var, Annenin tedavisi için. Parayı nereden buldun? Arabamı sattım. Ne... Neden? Tarlanı satacağını söyledin, onu satma... O ailenin sana mirası. Bir araba ... tekrar satın alabilirim... Fakat... O arabayı çok seviyordun. Unut bunu... Annene sabun reklamını göster. O reklâmda güzel görünüyorum. Ve çabuk dön... Gelecek hafta, bir reklam çekimi için Goa'ya gidiyorum. 2-3 gün içerisinde dönerim... Geç kalıyorsun... Artık gidebilirsin. Hadi Git. Sen bana nereden geldin? Benim için mutlu, ama inanması zor. Üzerine indi hayatın durgun gölgesi... nadir görülen bir Ay gibi, yavaş yavaş, nazikçe Bir kış güneş altında, sıcak bir melodi gibi ... Beni okşadı... Ben büyülenmişim. Sen benim için yaşamsın. Sen benim tutkumsun. Neden seni daha önce bulamadım? Sen bana nasıl geldin.... Sen benim için önemlisin,inanması zor. İşte o gün bir yemin ettim... 3 tane araba satın alana kadar Evlenmeyeceğim. onu satma... O ailenin sana mirası. Bir araba ... tekrar satın alabilirim... Yaratıcının bulduğu ... Daha fazla onun çağrısı... Ve sonra ... O oluşturduğumuz... Ve şimdi o beni ortaya çıkarıyor... Yüceliğin... Akorlar bir müzik çıkarıyorlar hayatımdan Hayata yeni melodileri geliyor hissediyorum Ama ben hala inanamıyorum ... Ben çok şanslıyım, Bana geldiğin için... Seni seviyorum. Çabuk gel. 21 Haziran 2006'ya kadar. Sonra Shanjay Londra'ya gitti, Kalpana'da Goa'ya gitti. Peki bundan sonra ne oldu? Öğrenci yurduna giren kişiyi yakaladık. Hakkında bir şey öğrendiniz mi? Hayır ama ortada tuhaf bir durum var - Nasıl yani? Onu getirin. Onu koltrol altında tutmak zor, bu yüzden bir sakinleştirici verdik. Vücudunda bir çok isim ve sayıların olduğu dövmeler var. Ayrıca, çeşitli garip açıklamalar. Başında... Derin bir yara izi var. Üzerinden bir tabanca, bir adet kamera, fotoğraflar çıktı. Ama kimliğini hala teşhis edemedik. Bu numaraları arayın. Kim olduklarını öğrenin. Merhaba? - Merhaba Ben polis merkezinden Memur Dhori. Bu adamı tanıyor musun? Evet. Air Voice şirketinin sahibi Sanjay Singhania Air Voice şirketinin sahibi mi? - Evet Kısa süreli bir hafıza kaybı hastalığı var 15 dakikadan fazlasını hatırlamıyor. O benim arkadaşım, Bu yüzden vücuduna adımı ve numaramı yazmış. Hepsi bu. Onu nerede buldunuz? Tıp öğrencilerinin kaldığı bir kız yurdunda Efendim müdürü ve sekreteri geldi. Onun hakkında bir şikayet yazılı mı? - Henüz değil, efendim. Biraz bekleyin. O sadece bir hasta. Ve onun kim olduğunu biliyor musunuz? Kız Öğrenci yurdunda tabancayla yakalandı. Onu nasıl hasta olarak kabul edeceğiz? Silah, onun güvenliği için Burada silah ruhsatı bulunuyor. Herhangi birine ateş etti mi? Hakkında şikâyetçi olunmadığına göre... Onu buradan götürebilirsiniz. Ama bir dahaki sefere daha dikkatli olun. Lütfen iletişim bilgilerini bırakın. Teşekkür ederim. - Çok teşekkür ederim. Dikkatli olun. Üzgünüz, buraya giremezsiniz... - Sen kimsin? Defolun gidin burdan. - Kimi istiyorsun? Sessizlik! Neden bize gönderiyorsunuz. 171, Cheetah Kampı. Deonar 13.06.2008 Kimin adresi? Benim Adresim. Üzerinde yarının tarihi yazılı, sanırım sonun geldi. Sakın ateş etme!!! Benim adım ve numaram da vücudunda yazılı. Polis kayıtlarında , O benim dostum olarak kayıtlı Onu öldürürsek büyük sorunlar yaşarız. Onu sağ mı bırakacağız? - Evet sağ bırakacağız. Ama yaşayan ölü gibi. Vücudundaki yazılarla herşeyi hatırlıyor. O yazıları silmemiz gerekiyor. Onu boş bir kâğıda dönüştürmeliyiz. Artık o sadece bir enkaz gibi... Sadece bir sebze gibi... Gazete arşivleri? - Birinci kat. Neden saklanıyorsun? Çık hadi... Gel ... dikkat et. Otur. Ne oldu? Ben Latur köyündenim. Rajish, Mumbai'dan beni çalıştırmak için getirdiler. Ama o beni başkalarına sattı. Şimdi ...beni Goa'ya gitmek için zorluyorlar. Ve...Benim gibi bir çok kız var Öndeki vagonda... İstasyonların birinde kaçmayı başardım. ve burda saklanıyordum. Ağlama... Artık sana zarar gelmeyecek. O buralarda olabilir. Acele et. İçeride olabilir. Arkana bak. Hey...Uzun elbiseli bir kız gördün mü? Rupees ver... Orada... Kapıyı aç. - Aç! O kızı bana ver! Onu satın almak için 2000 rupi ödendi!!! Aç hemen Kapıyı aç!!! Aç! Bu altın! 3.000 değerinde olmalı. Kızı unutun. Gidelim. Tamam. Korkma Bir sonraki istasyonda iner ve sonrada Mumbai'a gideriz. Civciv ama güzel kızları bulduk. Bir civciv bulmak yeterli mi? Gidin burdan... Onu bırakın! Abla... Yardım Edin! Beni bırak! Onu da çalıştırabilir miyim? Abla, bir şey yap! Ona bir bak ...orada. Abla yardım et! Merhaba, nasılsın? Ben iyiyim. Goa'ya gittin mi? Hayır Mumbai'e geri dönüyorum. Ne? Bu uzun bir hikaye. Çetenin biri 25 kızı zorla Goa'ya götürüyorlardı. Her nasılsa onları kurtardım. Şimdi onları Mumbai'a götürüyorum. Ne? Sen iyi misin? Tam olarak ne olduğunu anlatır mısın? Merak etme, hiç bir sorunum yok. Emin misin? Ben gerçekten iyiyim... Tamadır, Kalpana. işte senin bu huyunu çok seviyorum. Hangi huyumu...? İnsanlara yardım etmeni. Seni ilk gördüğümde Engelli kızlara yardım ediyordun. Sen bunu nereden biliyorsun? Sana söylemediğim birçok şey var.. Duyduğun zaman şok olacaksın. Hadi hemen söyle. Bu şekilde olmaz. Söylediğim zaman yüzünü görmek istiyorum. Döndüğüm zaman söylerim. Görüşmek üzere. Görüşürüz, dikkat et. Görüşürüz. Flaş haberimizle karşınızdayız. Organ mafyası küçük kızları kaçırıyorlardı. Bu haber dün gece herkesi hayrete düşürdü. Kuzey Hindistan köylerden gelen 25 kızları iş verme bahnesiyle şehirlere götürüyorlardı. Mumbai'den Goa'ya giden kızları,ön vagonda bulunan askerlerin yardımı ile Kalpana onları kurtardı. Araştırmalar sonucunda kızların organları alınmaya çalışıldığı gözlenmiştir. Birkaç kız cerrahi ameliyat edilmiş, ve böbrekleri alınmış. Şimdi bu kızlar Goa getirildi ve burada gözetim altındalar. Kızların verdiği ifadelere göre bu organ mafyası ülke geneline yayıldığı kanısına varıldı. Araştırmalar gösteriyor ki, bazı etkili insaların katılımıda söz konusu. Kurtarılan kızlar tarafından verilen bilgiler ülke çapında bir darbeye yol açtı. Çok sayıda şüpheliyi sorgulanıyor. Çoğu kadın ve genç kızlar, yarısından fazlası çocuk. Merhaba Ben memur Vyjayanti. Bombay Belediye Hastanesi'nden arıyorum. Evet Buyrun! Bakın siz buraya 25 kız getirmiştiniz... - Evet! Fakat sayıyorum ve iki kız eksik... Lütfen buraya gelin ve onları kontrol edin. Lütfen Kimseye benim söylediğimi söylemeyin. Bazı çok etkili insanlar bu işin arkasında... Bayan... Bu saatde burada ne işiniz var? Lütfen sabah gelin. Kızları yarın sabah göndereceğiz. Ben buraya 25 kız getirmiştim. Fakat burada 23 kız var İki kız nerede? Yanılıyorsunuz. 23 kız getirdiniz. Yalan söyleme! Elimde isim listesi var. İyi akşamlar efendim. Evet 25 kız getirmişsin... Sen kimsin? Ghajini. Ghajini Dharmatma. 23 kişinin sorumluluğu adamların üzerine. Ama 2 ikisinin sorumluğu bana ait. İki kız nerede? Öldürülüp nehre atılmışlar. Daha fazla bilgi almak istiyor musun? Sizin gibi hayvanlar yüzünden... Evlerinden dışarı adım atmaya korkuyorlar. Kızların hangi erkek kısmından korkması gerekiyor? İnanç ve din kalecilerinden mi? Doktorlardan mı? Çalışma alanlarından mı, okullardan mı? Yoksa kolejlerden mi? Merhaba Öldürülüp nehre atılmışlar. Merhaba? Ben Vyjayanti beni dinleyin. - Evet Hemen gitmelisiniz. Sen gidince seni öldürme planı yaptılar. Lütfen evinize gitmeyin. Başka bir yere gidin. Onlar evin içinde saklanıyorlar. Ne oldu? - Elektrikler kesildi. Kapı içerden kilitli. O burada. Onu bulun. Kalpana...? Kalpana Kalpana Lütfen gitme... Gitme... Hızlı... Hey! Bakın Ne oldu? Sanırım buradan gitmiş. Gidelim. Merhaba? Merhaba Kalpana... Kalpana... Kalpana Kalpana Uzakta dur Sachin. Dışarı çık. Kalpana... Ne...? Ne Oldu...? Ghajini Ghajini Kalpana! Kalpana... Kalpana Hayır.! Ben Sonita Efendim Tıp Öğrencisi... Beni affedin. Sizin durumunuzdan ben sorumlu olacağım. Seni Ghajini'ye götüreceğim. Sizin hafızanız olacağım. Hemen onunla konuşmalıyım. Şimdi... Git ve onlara gelmesini söyle - Tamam efendim. Merhaba... Merhaba? Ben Sanjay. Ne? Sanjay Singhania. Senin adın Ghajini. 2006 yılının ocak ayını hatırlıyor musun? Unutmuş olabilirsin, ama ben hala unutmadım. Hatırladığım tek şey bu. Heyy...Seni sağ bırakmakla hata yaptım. Ama şimdi seni öldürerek hatamı düzelteceğim. Bu defa seni sağ bırakmayacağım. Ölümünü bekle... geliyorum... Canın cehenneme! Kahretsin!.. Kısa süreli hafıza kaybı hastalığına yakalandın, beni hatırlıyor musun? Arabaları hazırlayın. Kendi bölgemize gidiyoruz. Bırakalım bölgemize gelsin. Ona öyle bir vuralım ki, tırnaklarını dahi bulamasınlar.. Onlar bir yere gidiyorlar... Onları izleyin. Burada durdular. Ghajini hangisi? Beyaz gömlekli adam. Burası çok tehlikeli bir alan gibi görünüyor. Burada beklemek gerekmediğini düşünüyorum. Nereye gidiyorsun? Onu bu şekilde öldüremezsin. Orada çok adam var. Dur! Yalnız kaldığı zaman yakalarız, buralar tehlikeli. Burası çok tehlikeli bir alan. Delirdin mi ? Aman Allah'ım! Hey dur bakalım... Nereye gidiyorsun? Giriş yasak... O burada! Patrona haber ver. Geliyor! O burada! Buraya geliyor! Onun ilerlemesine izin vermeyin - Durdurun Sakın kaçmayın... - Onu içeri almamalıyız. Patron... Şimdi senin işini bitireceğim. Benim olduğum gibi aynı... Made bY__7sw.