Tip:
Highlight text to annotate it
X
Guantanamo Körfezi'ne gidiyoruz.
Ne kadar kalacağımızı bilmiyorum.
Çalmak mı?
Nasıl çalacağım?
Tamam.
Deneyeceğim.
Deneyeceğim dedim ya!
Yeni tesisat için 20 amperlik
bir piriz, en az 3 tane daha...
...dizüstü bilgisayar ve 4 tane
harici hard diske ihtiyacımız olacak
- Peki hanımefendi.
- Şuraya bırakabilirsin.
- Teşekkürler. - Rica ederim.
- Sonuç?
İhtiyacımız olan şeyleri getirecekler.
Bunu yapmaya gerçekten
niyetliysen...
...numuneler için çok daha büyük
bir soğutma sistemine ihtiyacımız olacak.
Bunu da kendilerine ilettim.
Tüp, şırınga...bütün malzemelerimiz
azalıyor.
Biliyorum Quincy.
Guantanamo Körfezi'ne ulaştığımızda
yenilerini bulacağız.
Sana bir soru soracağım ve beni
dinlemeni istiyorum.
Buyur.
Günde 20 saat çalışıyorsun.
Gözüne uyku girmiyor.
Bu çok uzun bir süreç, bu kadar
acele etmene gerek yok.
Bırak bu sefer ben gideyim.
Bu konuyu düşüneceğim.
Hazır, Ateş!
Ateş!
Ateş!
Ateş!
Ateş!
Hazır, bekle!
Kafayı hedef al!
Emniyete al!
Söylediğim gibi, sağ kolunu
bitişik tut....
...ve geri tepmeyi omzunla karşıla.
Emredersiniz efendim.
- Sıradaki grup!
- Nasıl gidiyorlar?
Janowitz iyi nişancı. Harris ve
Cossetti ise cesur.
Dışarıda hangisine ihtiyacımız
olacağına göre değişir efendim.
Cesaret.
Cesarete ihtiyacımız olacak.
Anlaşıldı efendim.
1 numaralı tim, ileri!
Tim-2, yürüyün!
İlerleyin!
Lanet olsun Miller!
Namlu aşağı bakacak!
Özür dilerim efendim!
Guantanamo'da onun kafasını
patlattığında özrün bir işe yaramayacak!
Tim-1, tim-2, baştan alıyoruz.
Yeniden başlayın!
Biraz zaman alacak efendim.
Zamanımız yok.
Aşıyı üretip eve dönmediğimiz her gün...
...yarım milyon insanın daha öleceği
bir başka gün olacak.
Hazır olduklarına emin olmak istiyorum.
Hazır olacaklar.
Emredersiniz efendim.
Tim-1, ileri!
Çeviri: *** - Cihan KARAKAŞ.
İyi seyirler dilerim...
3 kişilik ekipler halinde çalışacaksınız.
10 saatlik vardiya uygulanacak.
Komutan yapılacak her transmisyonun
detaylı kaydını istiyor.
Acil durum uyarıları ya da telsizlerden...
...dünyanın dört bir yanından gelen
SOS çağrıları duyabilirsiniz.
Ancak ne olursa olsun...
...asla cevap vermeyeceğiz ve
transmisyon yapmayacağız.
Sıkı Emkon uygulanacak.
Mevkiimiz gizli kalmalı.
Ruslar hâlâ bizi izliyor yani.
Bunu bilmiyoruz.
Birileri kafamızın üzerinden Fransa
yakınlarında bir yere nükleer bomba attı.
5 gündür Savaş Harekat
Merkezindeydin değil mi?
Evet efendim.
Herhangi bir su üstü ya da su altı
teması gördün mü?
Hayır efendim.
O halde dedikodu çıkarmanın lüzumu yok.
Bu en az virüs kadar tehlikeli
şekilde yayılabilir.
Bu odaya erişim sınırlı olacak.
Sadece muhabere uzmanları girebilecek.
Anlaşıldı mı?
Evet efendim.
Başçarkçı, durum nedir?
Efendim, yolcu gemisinden aldığımız
yakıt...
...oldukça kirli ve yakıt seviyesi de
düşüyor.
Eğer Guantanamo'da temiz yakıt
bulamazsak...
...küreklere asılmak zorunda kalacağız.
Pekâlâ, yakıt enjektörlerini
kaybetmek istemeyiz.
Makinelerin bazılarını devreden
çıkarsak iyi olacak.
Olmaz efendim.
Komutanın emri. Guantanamo'ya
varana kadar tam yol uygulanacak.
Komutanın yakıt durumundan
haberi var mı peki?
Evet efendim.
Al bakalım oğlum.
Eğitim nasıl gidiyor?
Ne için eğitim yapıyoruz onu
bile bilmiyorum.
Alt tarafı bir yığın ceset bulacağız.
Frankie'nin yerine geçmesi için
birini eğitmek zor olmalı.
Bu işten sıkılmaya başladım.
Umarım Küba'da patates püresi
ve şeftali dışında bir şey bulabiliriz.
- Danny.
- Ne var?
Mücadele etmiyorsun.
Frankie öldü.
Muhtemelen ailem, senin ailen...
...ve dünyanın geri kalanı
tamamen öldü.
Bu durumda nasıl bir mücadele
ortaya koymam gerekiyor acaba?
Yiyeceğimiz bitiyor, suyumuz azalıyor.
Yardıma ihtiyacımız var.
17. caddede bir depodayız.
Yanımda iki çocuğum var bu yüzden...
Sesimi duyan var mı?
Tıbbi yardıma ihtiyacımız var.
Lütfen.
Bulunduğumuz yer...
Toplum önünde konuşurken kendimi
rahat hissetmem ama...
...şu an Iowa'da bir yerde
olduğunu umduğum...
...annem hakkında bir şeyler
söylemek istiyorum.
Tanrım, lütfen ona sahip
çık ve onu koru.
Annenin ismi ne evlat?
Barbara.
Barbara Miller.
Fotoğrafı burada.
Erkek arkadaşım için dua
etmek istiyorum.
İsmi Mickey.
Gerçek ismi Morris aslında.
Kendisi...
...fotoğrafının çekilmesinden
nefret eder. Bu yüzden...
...elimde sadece bu var.
Bir selfie.
Bunlar babam Paul ve kardeşlerim
Nate ile Ronnie.
Onlara ulaşamadım. Bu yüzden
nerede olduklarını bilmiyorum.
Bir çoğumuz da aynı durumdayız sanırım.
Ama ayakta kalmamı sağlayan şey...
...onlara bir şekilde yardım
edebileceğimiz düşüncesi.
Belki de onca zaman kutuplarda
olmamızın bir sebebi vardır.
Belki de bu Tanrı'nın bizim
için hazırladığı bir plandır.
İşte buna amen denir.
Amen.
Virüsün özellikleri şunlar...
Solunum ile bulaşabiliyor. Bu da demektir ki
taşıyan herkesten virüsü kapabilirsiniz.
Hastalık belirtisi gösteren herkesten,
hatta yeni ölmüş bir cesetten bile.
Tipik belirtileri uyuşukluk ve öksürük.
Arkasından kanamalı yaralar ve
kan kaybı.
Son olarak da hafıza kaybı ve
kan kaybından ölüm.
Kuluçka dönemi ne kadar sürüyor?
3 ile 5 gün arası.
En azından CDC ile son görüşmemden
anladığım buydu.
Ne zaman görüşmüştünüz?
3 hafta önce. Henüz kutuplardan
ayrılmamıştık.
Kuluçka süresinin değişmiş
olabileceğini mi söylüyorsunuz?
Virüs ilk zamanlarında
mutasyon geçiriyordu.
Ancak şimdi genetiği değiştirildiği için
stabilize olduğuna inanıyorum.
İnanıyorsunuz?
Hayvanlardaki etkisi ne?
Halsey için endişeleniyorsan
köpeklerin virüse bağışıklığı var.
Diğer hayvanlar hastalığı taşıyabiliyorlar.
Ancak insanlara bulaştırmıyorlar.
Kutuplardaki kuşların hastalığın
ilk taşıyıcısı olduğunu sanıyordum.
Öyleydiler.
Ancak virüs mutasyona uğrayıp
insanlara bulaşmadan önce...
...muhtemelen dışkıları aracılığıyla
bir başka memeliye bulaştı.
Birkaç kez mutasyon geçirdikten sonra
birileri virüsün genetiğini değiştirdi.
Virüsün şu an dünyamızı mahveden
versiyonu da bu son hali.
Bu yüzden koruyucu kıyafetler sürekli
üzerinizde olacak. Sadece açık alanlarda...
...oksijen tüpünün bitmemesi için
maskelerinizi çıkartabilirsiniz.
Peki kapalı alanlarda?
Hastalığı kapan bir kişi bile tüm gemiyi
tehlikeye atabilir.
Nefes alması bile yeter.
Adamlarımızı sıcak bölgeye göndermeden
önce bir sorum olacak.
Virüs mutasyona devam ediyorsa...
...ve bir aydır kimseyle irtibat
kurmadığınız da düşünülürse...
...bundan nasıl bu kadar emin
olabiliyorsunuz?
Söylediklerim ile ilgili en ufak
bir şüphem olsaydı...
...bunu size söylerdim.
Umarım öyledir.
Kendine gelmişsin bakıyorum.
İdare ediyorum.
Neydi bu şimdi?
Sadece soru sordum.
Subayların önünde onu küçük
düşürmeye çalıştın.
Biliyorum Mike.
Bize aylarca yalan söyledi.
Evet, ayrıca o her hafta birileriyle
konuşurken...
...bizim ailemizi uyarma şansımız
bile olmadı.
- Bunu öylece unutalım mı yani?
- Evet unutacağız.
Benim güvenimi kazanması için
40 fırın ekmek yemesi lazım.
Bir de beni düşün.
Deniz Kuvvetleri yok, altyapı sistemi yok.
Yiyecek yok, yakıt yok...
Gideceğimiz yerlerde ne bulacağımızı
bile bilmiyoruz....
...ve attığımız her adımı anlık
kararlar vererek atmak zorundayız.
- İkinci Komutanıma ihtiyacım var.
- Yola gelmesi için mi?
Görevini yapması için.
Kararlarıma katılması ya da katılmaması
önemli değil.
Sana bunu sadece bir kez soracağım.
Benimle misin?
Bir yemin ettim ve hâlâ emir komuta
zincirine saygı duyuyorum.
- Ben bunu sormadım.
- Seninleyim.
Gerçekten kadının başarabileceğini
düşünüyor musun?
Elimizdeki tek umut o.
Guantanamo Üssü'nün üzerindeyim.
Herhangi bir gözle temas yok.
Hareket görünmüyor.
Herkes nereye gitmiş?
Termal kamerada da bir şey yok.
Hareket eden hiçbir şey yok.
Bu üste 9 bin insan görev yapıyordu.
Yiyecek deposu ve hastanenin
arasında epey mesafe var.
Yakıt tertibatı da şurada.
Bu yüzden 3 tim halinde gideceğiz.
Yiyecek deposunu ben alırım.
Sen hastaneyi al.
Yakıt ekibi hazır mı?
Hazırız efendim.
Dikkatli olun.
Bu işin içinde bir iş varmış gibi
hissediyorum.
Emredersiniz efendim.
Sen kesinlikle tanıdığım en inatçı
insansın. Bunu biliyorsun değil mi?
- Tanıdığın herkesi tanımıyorum.
- Bu delilik.
Eğer sen gidersen bir hafta
boyunca dönmezsin.
Aşırı titizsin Quince.
Ya başına bir şey gelirse?
Haklı. Gemiyi terk etmeniz
riskini alamayız.
Teşekkürler.
Ben teçhizatımı alayım.
Siz de bekleyin doktor Tophet.
İkinizi de riske atamayız
Gururum okşandı ama...
Malzemeleri nasıl getirmeyi
düşünüyorsunuz?
Adamlarınızı hafife almak istemem ama...
...ihtiyacımız olan şeyleri teşhis
edebilme ihtimalleri oldukça az.
Kıtalararası bir balistik füzeyi
yere indirebiliyoruz.
Bunu da halledeceğimizi düşünüyorum.
Savaş Harekat Merkezine kadar
size bir subay eşlik edecek.
Peki ya siz komutan?
Ya size bir şey olursa?
İkinci Komutan Slattery görevi layıkıyla
devam ettirecektir.
Dün geceki performansından sonra
ben buna o kadar emin değilim.
Pekâlâ...
Hepimiz tehlike altındayız öyle değil mi?
Akbaba timi doğu sahilinden
karaya çıktı.
İlk hedefe doğru ilerliyor.
Güney kapısına doğru ilerliyoruz.
Kobra timi hastaneye doğru ilerliyor.
Buyurun.
Teğmen Green'in miğferine bir
kamera yerleştirdik.
Yaptığı her şeyi görebileceğiz ve
telsiz irtibatı kurabileceğiz.
Böylelikle siz de tam olarak
istediğiniz şeyleri alabileceksiniz.
Merak etmeyin.
Orası beni yerim.
Bakın, insanların benden
hoşlanmamasını anlıyorum...
...ama Pentagon'dan aldığım emirler vardı.
Emir ne demektir iyi biliriz.
Her gün o emirleri uyguluyoruz.
Gidelim.
Maskelerinizi takın.
Anlaşıldı.
Maskeleri takın.
En fazla 60 dakikalık oksijenimiz var.
Üstçavuş Lynn, İkinci komutan.
Yakıt ekibi tanklara yaklaşıyor.
15 dakika içinde yakıt alımına
hazırlıklı olun.
Anlaşıldı İkinci Komutanım.
Valf çarkını bulmamız gerek.
Buralarda bir yerde olmalı.
Akbaba timi güney sektörüne
doğru hareket halinde.
Her şey sakin görünüyor.
Üstün hizmet madalyası almak için
uğraşıyorsun değil mi Miller?
Cesur olmayı öğrenemedin hâlâ.
Bizi izle.
Girip çıkmamız bir saat sürmez.
- Bir saat fazla değil mi?
- Tam kararı.
Sakın ona dokunma.
Onu boşaltırsan tüm makine dairesini
zehirli halon gazı ile doldurursun.
Kamaram çok soğuk.
Bu valflardan birinin kamaramın
klimasını kapatacağını söylediler de.
- Kim söyledi?
- Tanımıyorum.
Erlerden biri.
- Bakın, lütfen gemideki hiçbir şeye
dokunmayın olur mu? - Elbette.
Yardıma ihtiyacınız olursa bize haber verin.
Elbette.
Çok afedersiniz.
Peki.
Önüne bak.
Sakın maskenin içine kusayım deme.
Yolcu gemisinde gördükleri
manzara da bunun gibi bir şey miydi?
O konuda hiçbiri konuşmak istemiyor.
Söylenecek bir şey yok da ondan.
- Nathan James, burası Kaplan timi.
Biz hazırız. - Anlaşıldı.
Yakıt alımı için hazırız.
Makine dairesi, köprü üstü.
Martininiz geliyor.
Bir, iki, üç...
Bir kez daha.
Oluyor.
Bir, iki, üç...
Köprü üstü, burası makine dairesi.
Yakıt transferi başladı.
İçerideyiz.
Pekâlâ, aradığınız şeyler şunlar; steroid,
interferon, Ribavirin.
Bulabildiğiniz tüm geniş spektrumlu
antibiyotikler.
Plastik elbise, radyasyon ölçüm cihazları
ve kültür kutularına ihtiyacımız var.
Odanın tamamını göster.
Yavaşça etrafında dön.
Sağa doğru.
Geri dön, geri dön!
Sola doğru.
İleri git, daha yakına..
İşte bu!
Bu bir santrifüj cihazı.
C-5 sektöründe görünen
hiçbir eylem yok.
Akbaba timi doğrudan hedefe ilerliyor.
Anlaşıldı Akbaba-1
Maskelerinizi takın.
Ben Amerikalıyım!
Çıkın oradan dışarı!
Dur!
Dur dedim!
Çıkın oradan dışarı!
Kalkın, kalkın hadi!
Silahlarınızı alın!
Sakin olun! Ben dostum.
Ben düşman değilim, Amerikalıyım.
Burası Akbaba-1, bilinmeyen sayıda
düşmanın saldırısı altındayız.
Ateş için hazır olun.
Savaş yerleri anonsu yapın.
Tehdit ihbarı kırmızı.
Silahlar hazır olsun!
Personel savaş yerlerine!
Personel savaş yerlerine!
Tüm bölümler savaş yerlerini alsın.
Baş topu hazırlayın.
Topu satıh konumuna alın.
Akbaba-1, Nathan James.
Hedef belli mi?
Olumsuz.
Kobra timi, Kaplan timi
dikkatli olun.
Üs içinde düşman aktivitesi var.
Patlayıcı kullanılıyor.
Sıkı güvenlik tedbirleri uygulayın.
Anlaşıldı Akbaba-1.
Kıdemli astsubayım, gözcülük yapacak
silahlı adamlara ihtiyacımız var.
Anlaşıldı.
O'Connor!
Burası Kobra timi.
Çatışma bölgesinin yarım mil
güneybatısındayız.
- Emri verin gelip destek sağlayalım.
- Olumsuz.
Tuzağın ortasına dalmanızı istemiyorum.
Görevinize devam edin.
Emredersiniz efendim.
Geri çekil!
Beyler, ben sizin tarafınızdayım!
Geri çekil dedim!
Hasta değilim!
Sizi öldürmeye çalışan dallamalar da
hasta değil!
Pekâlâ, herkes dikkatli olsun.
Yaklaşmasına izin verin.
Pekâlâ, yavaşça öne doğru ilerle!
Yavaş ol!
Yavaşım işte beyler artık sakin olun.
Bu mesafe yeterli.
Pekâlâ Komutan, neler olduğunu bilmek
istiyor musun istemiyor musun?
Şu dallamalar ile başlayalım.
Onlar El Kaide.
- Ya da onlardan geriye kalanlar işte.
- Kaç kişi?
Toplam 14 kişi ama şu an dağılıp
size bir hoş geldin partisi hazırlıyorlar.
Hiçbiri hasta değil mi?
Hepimiz yedinci bölgedeydik.
Üssün yüksek seviye tutukluları
için tecrit edilmiş bir bölgesi.
Kendimize ait yiyecek depomuz
ve tesislerimiz vardı.
Hiçbirimiz virüs ile temas etmedik.
Geri kalanlar tahliye edildi.
Buranın kontrolü bizdeydi.
- Biz derken?
- Ben ve 6 gardiyan daha.
Taşeron firma.
Özel Güvenlik.
Hükümetin ve kanunların olmadığını
anladığımızda da...
...mahkumları bıraktık.
Sonra da size saldırdılar.
Şu gördüğünüz en iyi arkadaşımdan
geriye kalanlar.
Diğerleri de çatışmalarda
ortadan kayboldu.
Kalan tek kişi benim.
Nerede bu adamlar?
Birçoğu yiyecek deposunu korumaya
gitti.
En az üç kişi de roketatarlar ile
geminize doğru yola çıktı.
Bunu şimdi mi söylüyorsun?
Soruları soran sensin.
Nathan James, burası Akbaba-1.
Düşman, roketatarlar ile size doğru
yaklaşmakta. Bilginize.
Kaplan-1, burası Nathan James.
Transferi durdurun.
- Hemen valfı kapatın!
- Transferi durdurun.
Şu yiyecek ambarı ile ilgili
neler söyleyebilirsin?
İçeri nasıl gireceğinizi söyleyebilirim.
Ancak bu ellerinizi kirletmeniz
anlamına gelecek.
Daha önce de kirlettiğim oldu.
Tom Chandler, Nathan James Komutanı.
Birleşik Devletler Deniz Kuvvetleri.
Tex Nolan.
Guantanamo'ya hoş geldiniz.
Dostum, 1 bar oksijenim kaldı.
Lanet olsun, bende de %9 kalmış.
Pekâlâ beyler beni dinleyin.
Buraya bir görev için geldik ve
henüz görevi tamamlamadık.
Malzeme yoksa aşı da yok.
Aşı yoksa eve dönmek ve ailenize
kavuşmak da yok.
Teğmen Green, lütfen şansınızı
daha fazla zorlamayın.
Beni izleyin.
10 dakika içinde buradan çıkacağız.
Anlaşıldı mı?
Hadi bitirelim şu işi.
Beni duydu mu?
Duydu.
Köprü üstü, makine dairesi.
Yakıt gelmeye devam ediyor.
Kaplan timi, orada neler oluyor?
Valf sıkıştı.
Uğraşıyoruz efendim.
Hadi!
Efendim geriye çekilin.
İkinci Komutanım. Yakıt devresinin
gemi üzerinden sökülmesi tavsiye olunur.
Ellerinde roketatarlar varken yakıtı
limana mı yayalım yani? Hayatta olmaz.
Savaş Harekat Merkezi, köprü üstü.
Yaklaşan bir düşman tehdidi var.
Hedefi bulun.
Bir daha.
Bir, iki...
Nathan James, valf göbeği
kırıldı efendim.
Yakıtı durduramıyoruz.
Bomba!
Efendim!
Nathan James, konuşan Ana makine
astsubayı. Başçarkçı yaralandı.
Acil doktora ihtiyacımız var!
SHM, yakıt istasyonundaki hedefin
yerini tespit edin. - Anlaşıldı efendim.
İstasyonun kerteriz ve mesafesi nedir?
Kerteriz 220,
Mesafe yaklaşık 1500 yarda.
Yakıt tankını hedef alıyorlar.
Gemiyi havaya uçuracaklar!
SHM, köprü üstü.
Hedefin yerini bekliyorum.
30 derece sola.
Anlaşıldı.
30 derece.
Köprü üstü, baş top.
Hedef belirlendi.
Atış serbest.
Kaplan timi, burası Nathan James.
Doktor Rios yolda.
Tahmini varış zamanı 5 dakika.
Akbaba, Kobra, burası Nathan James.
Yakıt iskelesi civarındaki...
...tüm düşmanlar etkisiz hale
getirildi.
Akbaba timi, anlaşıldı.
Nerede olabilirler?
Yulaf ezmesi ve fırınlanmış fasulyelerin
yanında. Yeni kadın ve çocuklar onlar.
Depoda saklanıyorlar.
Bizim içeri girmemizi bekleyeceklerdir.
Komutanım.
Hayvan herifler.
İntikam soğuk yenen bir yemektir.
Yiyelim o halde.
Teğmen Green, ihtiyacım olan
her şeyi aldınız.
Lütfen hemen çıkın oradan.
Kobra-1, anlaşıldı.
Çıkışa doğru ilerliyoruz.
Geri çekilin!
Efendim, Kobra timi hastanede
tuzağa düştü.
Oksijenleri bitmek üzere.
Hastanenin dışında ateş edenleri
görebiliyor musunuz?
- Hedefin yeri belli mi?
- Olumsuz efendim.
Beni Green'e bağlayın.
- Oksijenim bitti.
- %2.
Bitmiş sayılır.
En fazla birkaç dakika dayanır.
Kobra, Akbaba'yı size destek için
göndereceğim.
Hayır efendim, olumsuz.
Çok uzağımızdalar.
Zamanında gelmelerine imkân yok.
- Ama bir fikrim var.
- Anlaşıldı.
Akbaba timi depoya girmeye hazırlanıyor.
Önden buyur.
Nerede bunlar?
El bombası!
Cruz, durumunuz nedir?
Merdivenlerdeyiz.
Çatıya ilerliyoruz.
- 10 saniye uzaklıktayız.
- Temiz.
Buradan çıkacağız oğlum.
Merak etme.
Halatları kullanıyoruz.
Çıkıyoruz.
Mevkiimizi aldık.
Çatışma için hazırız.
Haklayın şunları!
Sistem hatası...
Adamımız vuruldu.
Lanet olsun.
Doktora ihtiyacımız var.
Efendim, doktor hâlâ Kaplan-1
ile birlikte yakıt istasyonunda.
Komutan...
Mogadishu'da bir yıl acil
serviste çalıştım.
Hazırlan.
Benimle kal Cruz.
Benimle kal.
Durumunu stabilize eder etmez
hemen geri döneceksin.
En ufak bir düşman hareketinde
oradan ayrılacaksın.
Anlaşıldı mı?
Gayet açık şekilde duydum Komutan.
SHM, baş top ve yakın hava savunma
sistemini satıh moduna alın.
- Sahile doğru mevzilendirin.
- Anlaşıldı efendim.
- Durumu nedir?
- Senin burada ne işin var?
- Doktor nerede?
- Yakıt tanklarının orada.
Başçarkçınız da yaralandı.
Uzatın onu şöyle.
İndir hadi.
İşte böyle.
- Şunu tut.
- Güvenlik bölgesi oluşturun.
Pekâlâ.
Emredersiniz efendim.
Hadi.
Kan kaybından ölecek.
Bekle!
- Biri doktoru getirsin.
- Bekleyecek zamanımız yok.
Doktor bu adam için bizim
yapabileceğimizden fazlasını yapamaz.
Bu yüzden arkadaşına yardım
etmek istiyorsan...
...onu sıkıca tut ve söyleyeceğim
şeyleri yap.
Hadi, benimle kal.
Gözlerime bak.
Benimle kal.
İyileşeceksin.
Kan basıncı düşüyor.
Tut şunu!
Şimdi çek.
Okay.
Hadi, benimle kal.
Gözlerime bak.
Benimle kal.
Atardamarın kanamasını
durduramazsan ölecek.
Tamamdır.
Durumu stabil.
Komutan.
Sakın onlara bir şey verme.
Bu adamın adı Amir.
Patlayıcılara ve Amerikan askerlerini
sakat bırakmaya meraklıdır.
Amir, benim adım Tom Chandler,
Amerikan Deniz Kuvvetleri.
Bunu yapmak istemezsin.
Tex sizi hücrenizden dışarı çıkartan kişi.
Onun diğerlerinden bir farkı yok.
Hislerimiz karşılıklı seni pislik...
Akbaba timi burası Nathan James.
Durum bilgisi istiyorum.
Akbaba timi burası Nathan James.
Durumunuz nedir?
Nathan James, burası Akbaba-1
Yiyecek deposundayız.
Küçük bir rehine durumu ile
uğraşıyorum. - Kiminle konuşuyorsun?
Gemimin çağrısına cevap veriyorum.
Aksi halde paniğe kapılıp her yeri
bombalamaya başlarlar.
Dikkatlerini dağıtmamızı istiyor.
Sadece konuşuyoruz.
Başka kimsenin ölmesine gerek yok.
Bir daha onlarla konuşmayacaksın.
Benimle konuş!
Baş topu hazırlayın.
35 numaralı binayı hedef alın.
Tam mevkisi için beklemede kalın.
Nishioka, anlaşıldı.
Binanın bu tarafındaki yiyeceklerin
hepsini bırakacaksınız.
O kadar yiyeceği bin yıl yaşasanız
bitiremezsiniz.
Bak.
Amir, dünya değişti.
Artık iyi adam ve kötü adam diye
bir şey yok.
Daha önce hangi tarafta olduğumuzun
bir önemi yok.
Hepimiz hayatta kalmaya çalışıyoruz.
Siz bize dokunmazsanız biz de
size zarar vermeyiz.
Ama adamımı almadan buradan
gitmeyeceğimi de biliyorsun. Bu yüzden...
- Tex'i bıraktığında...
- Bırakırsan diyecektin galiba!
Bıraktığında, biz de kendi
yolumuza gideceğiz.
Size ne kadar yiyecek bırakacağımıza
ben karar vereceğim.
Hayır.
Bu kadarı yeter!
Beni dinle Amir.
Deponun güneybatı köşesinin
tamamına ne dersin?
35 numaralı binanın güneybatı
köşesini hedef al.
Buradaki toplam yiyeceğin neredeyse yarısı.
Bu seni mutlu tatmin eder mi?
Hayır! Binanın bu tarafındaki tüm
yiyecekleri bırakacaksınız yoksa o ölür.
İşte o konuda biraz sıkıntı yaşayacağız.
Çünkü eski dünyadan kalan ve hâlâ
geçerli olan bir şey var.
Asla değişmeyecek bir şey.
Hedef tespit edildi.
Ateş!
Teröristler ile pazarlık yapmayız.
İşlem tamam!
Güzel.
Evet.
İyi iş çıkardınız.
Denizlerden haz eder misin
bilemiyorum ama...
...gemide senden faydalanabiliriz.
Nereye gidiyorsunuz?
Yapmamız gereken birkaç iş var.
Ama işimiz bittiğinde eve döneceğiz.
Buna hayır diyemem.
Nathan James, burası Akbaba-1.
Rehine sorunu halledildi.
Yardımınız için teşekkürler.
Geri dönüyoruz.
Personel manevra yerlerine.
Personel manevra yerlerine.
Nathan James, saat 17:00'da
avara ediyoruz.
Bölümlerin manevra yerlerini
aldıkları...
...köprü üstüne, İkinci komutana
rapor edilsin.
Komutan köprü üstünde!
Rhib botlar ve sualtı taşıma
araçları için yakıt alıyoruz.
Kamyonlar tüm yiyeceği
gemiye getiriyor.
İkmal subayı 5 ya da
6 hafta yeteceğini düşünüyor.
Peki ya yakıt?
Yakıt tanklarının seviyesi %96'da.
Başçarkçıya şarapnel saplanmış.
Ama iyileşecek.
Taş gibi sağlamdır.
İş başa düştüğünde hepsi öyledirler.
Efendim, görünüşe göre laboratuardaki
cihazlardan biri bir şekilde devrilmiş.
Doktor Tophet ayrılmadan önce
cihazları emniyete almak ve...
...kalibre etmek için zamana
ihtiyacı olduğu konusunda ısrarcı.
Ne kadar zaman istiyor?
3-4 saat süreceğini söylüyor.
Doktor Scott nerede?
Revirde tedaviye devam ediyor.
Zor bir karardı.
Bugün iyi iş çıkardık.
Komutanım, limana doğru
yaklaşan bir temas var.
Elektronik iz yok.
Radarlarını çalıştırmıyorlar.
Kim olduklarını belirleyemiyoruz.
Guantanamo Körfezi'nin 21 mil
güneydoğusundaki gemi.
Burası Amerikan Savaş gemisi 151.
Kanal 16'dan çağrı yapıyorum.
Kendinizi tanıtın, tamam.
Burası İngiliz Savaş gemisi HMS Suffolk.
Bilgilerini doğrula.
Borda numarası 525, uluslararası
çağrı adı, W-E-B 236.
Gemide hastalığa yakalanan kimse yok
ama yiyeceğimiz tükenmek üzere.
Haftalardır ikmal yapabileceğimiz ve...
...radarımızı onarabileceğimiz bir yer
arıyorduk. - Doğrulandı efendim.
Konuşan Komutan Chandler.
USS Nathan James Komutanı.
Guantanamo Körfezi'ne hoş geldiniz.
Keşke birkaç sat önce gelebilseydiniz.
Yardımınız dokunabilirdi.
Sizi temin ederim ki bir dahaki sefere
yanınızda olacağız.
İşbirliği yapmayı kabul edecek misiniz?
Yahnileri fırına verip...
...patates ve balıkları kızartmaya
başlıyoruz. Buyurun gelin.
Laboratuar onarılmadan hiçbir
yere gidemeyiz.
Yeni dostlarımızı karşılamaya hazırlanalım.
Kumanda İkinci komutanda.
Acıttı.
Acıması lazım zaten.
Yaranı temizliyorum.
- Temizlemene gerek yok.
- Evet var.
Bu biraz canınızı yakacak.
- Nasılsın çarkçı?
- İyiyim efendim.
Doktor yakında ayağa kalkabileceğimi
söyledi.
Acele etme.
Her şey kontrol altında.
Onun hayatını kurtardı.
Hepimizin hayatını kurtaracak.
Öyle değil mi doktor Scott?
Umarım hepimiz birbirimizi kurtarırız.
Çok duygusal biriymiş.
Süslü üniformalarına ve
yakışıklılıklarına aldırış bile etmiyorsun.
Konuşabilir miyiz?
Biliyorum.
Bir daha yapma diyeceksin.
Bir şey ispatlamana gerek yok.
Eğer niyetin oysa tabii.
Ayrıca bunu bir daha yapma.
Hemşire!
Biraz soğuk komprese ihtiyacım var.
Savaş ganimeti.
Eşyalarını ailesi için hazırlamam gerekiyor.
Ama...
...verecek kimse yok işte.
Komutan köprü üstünde.
- Gözle temas var mı?
- Evet.
Gemilerinde Guinness birası varmış
diye duymuştum.
Efendim, elektronik harp bölümü
geminin kimliğini doğrulamıyor.
Ama İngiliz olmadıklarını düşünüyorlar.
Bunlar Rus.
Savaş yerleri anonsu yapın!
Personel savaş yerlerine!
Personel savaş yerlerine!
Tüm bölümler savaş yerlerini alsın!
Köprü üstü, burası SHM.
Temas az önce atış kontrol radarını
devreye aldı.
Namlularının ucunda biz varız.
Komutan Tom Chandler?
Ben Komutan Chandler.
Hemen kendinizi tanıtın.
Böyle kötü bir başlangıç yaptığımız
için üzgünüm.
Ama sanırım elinizde benim
istediğim bir şey var.
Çeviri: *** - Cihan KARAKAŞ.
twitter.com/leper12