Tip:
Highlight text to annotate it
X
Çeviri: Meric Aydonat Gözden geçirme: Sancak Gülgen
Benim adım Joshua Walters.
Ben bir sahne sanatçısıyım.
(Ağzıyla ritim tutuyor)
(Gülüşmeler)
(Alkış)
Ama sahne sanatçısı olmanın yanında,
aynı zamanda bana
bipolar(depresif bozukluk) teşhisi konuldu.
Bunu iyi bir şey olarak görüyorum,
çünkü sahnede ne kadar delirirsem,
o kadar eğlenceli oluyorum.
San Francisco'da 16 yaşındayken,
hayatıma damgasını vuran manik atağımı yaşadım:
kendimi Hz. İsa sanıyordum.
Bunun korkunç olduğunu düşünebilirsiniz,
ama dünyada kendinizi
Hz. İsa sandıracak kadar
uyuşturucu yok.
(Gülüşmeler)
Bir tımarhaneye
gönderildim.
Tımarhanede
herkes kendi tek kişilik oyununu oynar.
(Gülüşmeler)
Orada, provalarının sonucunu gösterecek
buradaki gibi bir izleci kitlesi yoktur.
Onlar sadece prova yapıyorlar.
Bir gün buraya gelecekler.
Çıktığımda,
bana teşhis konulmuştu
ve bir psikiatrist
ilaç yazmıştı.
"Josh, sana neden şey vermiyoruz --
neden Zyprexe vermiyoruz.
Tamam? Hmmm?
En azından benim kalemimin üzerinde adı yazıyor."
(Gülüşmeler)
Bazılarınız bu alanda çalışıyor, görebiliyorum.
Sizin çıkardığınız gürültüyü duyuyorum.
Lisenin ilk yarısı
manik atakla başa çıkma çabamla geçti,
diğer yarısını da
yazılan ilaçlar yüzünden
uyuyarak geçirdim.
İkinci yarısı büyük ölçüde sınıfta yaptığım şekerlemeydi.
Çıktığımda
bir seçim şansım vardı.
Ya bu zihin hastalığımı
inkar edecektim
ya da zihinsel yeteneğimi
kucaklayacaktım.
(Borazan sesi)
Bugünlerde bir hareket var,
zihinsel hastalıkları iyi gösterme hareketi --
en azından hipomanik kısmını.
Hipomani ne demek bilmiyorsanız,
kontrolden çıkmış bir motor düşünün,
mesela bir Ferrari motoru, freni yok.
Buradaki pek çok konuşmacı ve seyirciler arasındaki pek çoğunuz,
o yaratıcı kısma sahipsiniz,
neden bahsettimi biliyorsanız.
Size imkansız olduğu söylenen
birşeyi yapmak istiyorsunuz.
John Gartner'in bir kitabı var.
John Gartner, "Hipomanık Sınır" diye bir kitap yazdı,
bu kitapta Kristof Kolomb, Ted Turner, Steve Jobs gibi
iş adamı zihnine sahip insanların
yarışma yeteneğinden bahsediyor.
Çok da uzun süre önce yazılmamış,
90'ların ortasında Kay Redfield Jamison tarafından yazılmış
"Ateşin Dokundukları"nda
Mozart, Beethoven ve Van Gogh
gibi yaratıcı kişiliklerin
birçoğunun manik depresyona sahip oldukları anlatılıyor.
Bazıları intihar etmiş.
Yani tam olarak da
hastalığın iyi tarafı değil.
Son zamanlarda,
bu alanda ilerleme kaydedildi.
2010 eylülünde New York Times'ta yazılmış
bir makalenin
başlığı
"Yeteri Kadar Manyak"
Tam da yatırımcıların girişimcilerde
aradıkları tayftaki kadar
manyak olun --
ne demek isteğimi biliyorsunuz --
tam olarak bipolar değil de
bipolara tayfındalar --
bi taraftan
belki de kendinizi
İsa sanırken
öte yandan da bir yığın para kazanırsınız.
(Gülüşmeler)
Sizin tercihiniz. Sizin tercihiniz.
Herkes bunun arasında bir yerde.
Herkes arada bir yerde.
Belki de
deli diye birşey
yok
ve size akıl hastası teşhisi konulması
deli olduğunuz anlamına gelmiyor.
Belki de sadece
başkalarının görüp
hissedemediği şeylere karşı daha duyarlı
olduğunuz anlamına geliyor.
Belki de kimse gerçekten deli değil.
Herkes sadece birazcık çılgın.
Ne kadar olduğu
bu tayfin neresine düştüğünüze bağlı.
Ne kadar olduğu
ne kadar şanslı olduğunuza bağlı.
Teşekkür ederim.
(Alkış)