Tip:
Highlight text to annotate it
X
Merhaba
Londra'da Wallace Collection'dayız.
Rosa Bonheur'ün 1857 tarihli 'Dağlardaki Koyunlar' isimli tablosuna bakmaktayız.
Tablo, duvarda bulunan pek çok resimle birlikte sergileniyor.
Ancak diğer tabloların arasında hemen dikkat çekiyor.
Zira gördüğümüz manzarada ışığın kullanımı muhteşem.
Sanatçı yaptığı hayvan resimleriyle ünlüdür,
ancak bu tablosunda manzara da çok güzel.
Manzara oldukça kompleks, bazı yerlerde yağmur var, aradan süzülen ışığı görüyoruz.
Koyunların postlarındaki renkler,
ön plandaki çimen üzerindeki fırça darbeleri,
hakikaten çok güzel ve kompleks bir manzara.
Tablo, detaylara verdiği önem ve Akademik tarzın dışında bir şekilde doğayı gerçekçi şekilde inceleyerek yansıtması ile bana
Pre-Rafaelist resimleri anımsatıyor.
19. yüzyılda kadın ressamlar tarafından
yapılmış tablolara baktığımızda
genelde ev ve aileye ilişkin temaları görürüz.
Ancak baktığımız tabloda Rosa Bonheur doğayı resmetmiş.
Sanırım Dışarıda çalışmak onun için pek kolay olmamıştır .
Baktığımız pastoral bir tablo.
Sanatçının diğer tablolarında genelde hareket halindeki hayvanları görürüz.
Sanatçının yaşadığı dönemde, bir kadının profesyonel ressam olması pek kolay değilmiş.
Sanatçı doğada daha rahat gözlem ve çizim yapabilmek için pantolon giyermiş.
Pek çok başarılı kadın sanatçıda olduğu gibi,
Rosa Bonheur'ün ailesinde de başarılı erkek sanatçılar varmış.
Sanatçı da resim yapmayı bu şekilde öğrenebilmiş, zira o dönemde kadınlar
sanat okuluna kabul edilmiyorlarmış.
Sadece özel resim dersleri alabiliyorlar ve amatör olarak resimle uğraşabiliyorlar.
Rosa Bonheur ise bunları aşıyor ve profesyonel bir ressam oluyor.
Yaşadığı dönem için, bu çok istisnai bir durum.
Ailesi kendisini bu alanda çok destekliyor.
Babası ve kardeşleri ressam,
annesinin de tam desteğini alıyor.
Sanatçı sadece spesifik bir alana odaklanmasına, hayvan ressamı olarak tanınmasına rağmen ticari anlamda çok başarılı oluyor.
Bu kadar güzel bir tabloyu gördüğümde ve bunun kadın bir sanatçı tarafından yapıldığını düşündüğümde,
gerekli eğitim ve desteği alamadıkları için yetenekli olmalarına rağmen başarılı olamayan diğer kadınları düşünmemek mümkün değil.