Tip:
Highlight text to annotate it
X
ALTYAZI : maDDoc Irkçı , cinsel veya dinsel şövenizm gibi eski yöntemler
milliyetçilerin işine artık yaramıyor.
Bugüne kadar öğrendiğimiz iyi mi kötü mü olduğumuz
veya başarılı mı başarısız mı olduğumuzdu.
bu gidişi
istediğimiz anda değiştirebiliriz
sadece seçim işi. İş yok ,çalışmak yok ,para kazanmak yok.
oyunu yanlış algıladığımın farkına vardım.
oyun ,aslında kim olduğunuzu bulmakmış.
İnsan zihninde kökten devrim
düşüncesi oluşturmanın ne kadar önemli
olduğunu göreceğiz.
radikal devrim
kriz bilincimizdeki krizdir
bundan sonra bu kriz
eski normları
eski paternleri
ve tarihi gelenekleri kabul edemez.
ve şimdi dünyanın tüm gizemiyle
ne olduğu
kapışma
yıkıcı savaş
öfke
ve dahası...
insan
hala aynı insan
hala vahşi
saldırgan
agresif
aç gözlü para delisi,
yarışmacı.
ve tüm bunlar eşliğinde
bir toplum kurdu
Tamamen hasta bir topluma uyumlu yaşamak sağlıklı olmak değildir.
toplum bugün
bir sürü kurumlar oluşturdu.
politik kurumlardan,
yasal kurumlardan,
dini kurumlara.
sosyal sınıfları gözeten kurumlar,
yakınlık değerleri,
ve mesleki uzmanlaşma.
açık bir şekilde bu geleneksel yapılar bizim hayata bakışımızı
oldukça derinden etkilemektedir.
bu sosyal kurumların içine doğduk
yönlendirildik ve görev aldık...
görünen o ki parasal sistemden başka
imtiyazlı ve yanlış anlaşılmış
hiçbir sistem yoktur.
neredeyse dinler olduğu kadar
kurulmuş bu sorgulanmayan para düzeni de var olmuştur.
ne kadar para basıldığı,
kukla siyasetçiler,
ve toplumu nasıl derinden etkiledikleri
toplumun çoğunluğunun hiç ilgilenmediği alanlardır.
dünya nimetlerinin %40'ına insan nüfusunun %1'i sahiptir
hergün 34.000 çocuk ölmekte
sefalet ve önlenebilir hastalıklardan dolayı.
ve dünyanın %50'si günlük 2 dolardan aza yaşamaktadır.
bir şey çok net
bir şey çok yanlış
farkında olalım ya da olmayalım kurduğumuz kurumların can damarı
ve bu toplumun kendisi
paradır
bu nedenle parasal siyaset kurumunu anlamak
hayatlarımızın neden bu durumda olduğunu anlamak için çok kritiktir
malesef ekonomi çoğu zaman sıkıntı ve buhran içindedir.
finans dünyasındaki bitmeyen dalgalanmalar ,karmaşık matematiksel denklemler
insanların bir şeyler anlamaya çalışmasını engellemektedir.
Asıl gerçek :
finansal sistemin böyle karmaşık ve kompleks olması bir maskelemedir.
insanlığa eziyet veren ve felç olmuş yapılarından birini
örtbas etmek için yaratılmıştır.
kimse özgür olduğunu sanan köleler kadar ümitsizce köleleştirilmemiştir. - Johann Wolfgang von Goethe - 1749-1832
yıllar önce, ABD merkez bankası, Federal Rezerv,
modern para mekaniği adlı bir döküman oluşturdu.
bu yayın kurumlaşmış para basımı yöntemini anlatıyordu
federal rezerv ve onun desteklediği global bankalar ağı istifade ediyordu
açılış sayfasında amacı yer almaktadır
bu kitapçığın amacı fraksiyonel rezerv bankacılık sisteminde
para basımının temel sürecini açıklamaktır.
Çeşitli bankacılık terimlerinden önce
fraksiyonel rezerv sürecini açıklamak gerekir.
tercümesi şöyledir:
ABD hükümeti paraya ihtiyacı olduğuna karar verir
böylece federal reserve çağrıda bulunur ve 10 milyar dolar sipariş eder.
FED : "tabiki ,hükümet bonolarından 10 milyar satın alırız" diye cevap verir.
böylece hükümet bir miktar kağıt parçasını alır,
üzerlerine bazı özel resimler yapılır ve bunlara hazine bonoları denir.
bu da bonolara 10 milyar dolar tutarında değer kazandırır.
ve FED'e geri yollanır.
FED ekibi kağıtlardan
federal rezerv senetleri yapar.
10 milyar dolar değerinde olacak şekilde ayarlanır
FED bu senetleri bonoları almak için kullanır
birkez bu değişim tamamlandığında
hükümet federal rezerv senetlerinden 10 milyar almış olur.
ve bir banka hesabına yatırılır.
bu hesap üzerinden senetler kanuni ve kullanıma hazır paraya dönüşür.
ABD hazinesine 10 milyar dolar ilave edilmiş olur.
İşte bu kadar! 10 milyar yeni para yaratıldı.
tabiki bu örnek bir genellemedir.
Gerçekte bu işlemler elektronik ortamda cereyan eder .Hiç bir aşamasında kağıt kullanılmadan.
Aslen ABD hazinesinin sadece %3'lük kısmı fiziki olarak tedavüldedir.
Geriye kalan %97 bilgisayarlarda sanal ortamda var olmaktadır.
Hükümet bonoları borçlanma için tasarlanmış enstrümanlardır.
Ve FED bu bonoları aslında olmayan
hayali paralarla satın aldığında,
hükümet bu paraları FED'e geri ödemeye zorunludur
Diğer bir deyişle para boçla yaratılmış oluyor
bu beyin uyuşturmaya yarayan paradoks
borçla yaratılabilir,
örneğimizi derinleştirdikçe daha net olarak anlayacağız.
böylece değişim tamamlandı.Ve 10 milyar ticari bir bankada yatıyor.
İşte burada işler oldukça enteresanlaşıyor.Fraksiyonel rezerv pratiğine göre
bu 10 milyarlık depozit
anında banka rezervlerinin bir parçası haline geldi.
Bütün depozitlerin olduğu gibi.
Modern Para Mekaniğinde yer alan rezerv gereksinimlerine gelince :
bir banka kanuni olarak gereken rezervlerin
depozitolarının belirtilen yüzdesi kadarını elinde tutar.
Onu da şöyle belirliyor:
yürürlükteki düzenlemeler uyarınca,
rezerv gereksinimi işlem gören hesapların %10'udur.
bu demek oluyor ki 10 milyarlık depozitin,
%10'u yani 1 milyar
rezerv gereksinimi olarak tutulur.
geriye kalan 9 milyar gibi yüklü rezerv
yeni borçlar vermek için
kullanılır.
mantıken bu 9 milyarın gerçekten var olan
10 milyardan geldiğini kabul etmek gerekir.
Ancak olay aslında bu değil.Nasıl olurda bu 9 milyar
bu kadar basit olarak havadan var olan
10 milyar dolarlık depositten yaratılabilir.
bu para stoğunun nasıl arttığının açıklamasıdır.
Modern Para Mekaniğinde yer aldığı gibi:
bankalar, gerçekte para ödemez, deposit olarak kabul ederler.
Bu şekilde olduğu için de ilave para yapılmamış olacaktır.
Bu borçlanmalarda yaptıkları
taahhüt mektupları kabul etmektir
- borçlanma sözleşmeleri -
kredi değişimlerinde para ödünç alanın hesabına gider
diğer bir deyişle 9 milyar yoktan var edilir.
çünkü böyle bir borç için talep vardır
ve ortada rezerv gereksinimlerini karşılaması gereken bir 10 milyar dolarlık deposit vardır
şimdi birinin bu bankaya gittiğini ve
bu yeni kullanıma hazır 9 milyar dolardan borç aldığını varsayalım
kuvvetle muhtemelen bu parayı alıp
kendi banka hesaplarına aktaracaklardır.
bu işlem yeniden tekrar eder.
bu depositin banka rezervine geçen
%10 izole edilir ve bu kez 9 milyarın %90'ı
yani 8.1 milyar daha fazla borç verebilmek için kullanıma hazır hale gelmiştir.
Tabi ki bu 8.1 borç olarak verilebilir ve tekrar deposit edilip ilave bir 7.2 milyar
6.5 milyara...5.9 milyara ...vb...
depositten borç yaratma siklusu teknik olarak sonsuza doğru gidebilir.
matematiksel sonuç yaklaşık 90 milyar dolar 10 milyardan yaratılabilir.
bankacılık sisteminde oluşmuş her bir deposit için yaklaşık 9 kat daha büyük bir mebla elde edilebilir.
Para-Meraklıları. Yardıma hazır Amerikan bankasının
yatıştırıcı ve kolay parasından isteyin
P-A-R-A kişisel borçlanma için uygun formunda 163 00:12:29,000 --> 00:12:34,000. Böylece farksiyonel rezerv bankacılık sisteminde paranın nasıl yaratıldığını anladık
aklımıza mantıklı ama hala aldatıcı bir soru gelebilir
peki gerçekte bu yeni yaratılmış olan paraya değer kazandıran nedir?
cevap: halihazırda bulanan paradır.
yeni para aslında halihazırdaki paradan değer çalmaktadır
piyasanın talebine aldırmaksızın toplam para havuzunu arttırır.
arz ve talep dengeyi belirlediğinden,
fiyatlar yükselir,doların alım gücü azalır
bu genellikle enflasyonla ilgilidir
ve enflasyon aslında toplum üzerindeki görünmez bir vergidir.
genellikle aldığınız tavsiye nedir? tedavüldeki parayı şişirmek
tedavüldeki parayı azaltın demezler.paranın değerini düşürmekten bahsetmezler
faiz oranlarını düşürmekten bahsederler
gerçek aldatmaca paranın değerini çarpıttığımız anda olmuştur.
parayı yoktan var ettiğimizde hiçbir kazancımız yoktur.Ama "kapital" denen şey var.
Sorum şu : enflasyon sorununu çözmeyi bu dünya düzeniyle nasıl düşünebiliriz?
mevcut olan para miktarını ve enflasyonu arttırarak
tabi ki düşünemeyiz.
fraksiyonel rezerv sisteminin parasal büyümesinin tabiatında enflasyon vardır.
mevcut para miktarındaki artışın
ekonomiyle orantılı bir gelişmeyle birlikte olmaması
tedavüldeki paranın değerini daima düşürecektir.
ABD dolarının para miktarına karşı değerine tarihte hızlıca göz atacak olursak
konu tam olarak anlaşılacaktır.
ters orantı apaçık
1913'de 1 dolara 2007'de 21.60 dolar denk gelmektedir.
Bu federal sistem kurulduğundan bugüne %96 devalüasyon olduğu anlamına gelir.
eğer bu aleni enflasyon gerçeği absürd ve kendi kendini mahveden bir ekonomi gibi görünüyorsa
Bu fikri aklınızda tutun.Finans sistemimizin gerçekte nasıl işlediğine gelince saçmalığı anlatmaya ifadeler yetersiz kalır.
Finans sistemimizde para borçtur
ve borç paradır.
işte ABD para tedavülü ve 1950'den 2006'ya bir tablo.
işte aynı dönem için ABD ulusal borcuna ait bir tablo.
ilginç ,orantı hemen hemen aynı
daha fazla para varsa daha fazla borç var.
daha fazla borç varsa daha fazla para var.
başka bir deyişle cüzdanınızdaki her bir dolar birisinden borç almış birine borçtur.
hatırlayın paranın var olabilmesinin tek yolu ödünç alınmasıdır.
bu nedenle eğer ülkedeki herkes hükümete olan borçlarını da kapsayarak ödeyebilirse
piyasada dönen bir dolar bile olamaz.
Eğer para sistemimizde borç olmasa ortada para da olmayacaktır.
- Marriner Eccles - Federal Rezerv Yöneticisi 30 Eylül, 1941
Amerikan tarihinde ulusal borcun tamamen ödendiği son zaman
1835'te Başkan Andrew Jackson tarafından Federal Rezervden önce gelen merkez bankasını kapatmasından sonradır.
Aslında Jackson'ın bütün politik platformu özellikle merkez bankasını
kapatma sözünün etrafında dönmekteydi.
"şimdiki bankanın küstah çabaları hükümeti kontrol altına aldı...fakat Amerikan halkını bekleyen kader
bu kurumun gerekliliğine kandırılmasına
veya benzer bir diğerinin kurulmasına bağlıdır." Malesef bu mesaj uzun yaşamadı.
Ve uluslararası bankerler 1913'de başka bir merkez bankası kurmayı başardılar,
Federal Rezerv. Ve bu kurum var olduğundan beri
kaçınılmaz borç garantidir.
şimdiye kadar paranın nasıl borçla yaratıldığı gerçeğini tartıştık
Bu borçlar banka rezervleri üzerine kuruludur,
rezervler depositlerden elde edilir. Ve fraksiyonel rezerv sistemi yüzünden
her bir deposit kendi değerinden 9 kat daha yaratmaktadır.
Sırayla tedavüldeki paranın değer kaybıyla toplumda fiyatlar yükselir.
Tüm bu para borçtan yaratıldığından ,
ve rastgele ticarette dolaştığından beri,
insanlar kendi orijinal borçlarından uzaklaştılar.
İnsanların yaşamları için gereken parayı 224 00:17:11,000 --> 00:17:14,000 tedavüldeki paradan alabilmeleri için iş bulmak adına
birbirleriyle yarışmaya zorlandıkları bir eşitsizlik oluştu.
Bütün bunlar disfonksiyonel ve geri kalmış olduğu kadar bu denklemde
hala atladığımız bir şey var gibi görünüyor
O da sistemin gerçekte hile hurdayla dolu tabiatını ortaya çıkaran
bütünün gerekli parçası.
Faize olan ilgi.
Hükümet FED'den para aldığında veya biri bankadan kredi aldığında
hemen her zaman acımasız bir faizle geri ödenmek zorundadır.
başka bir deyişle var olan her bir dolar
ödenen faiziyle birlikte bankaya geri dönmelidir.
Fakat,
eğer bütün para merkez bankasından borç alındıysa ve ticari bankalara borçlanma yoluyla dağıldıysa
sadece mevcut paradan yaratılan
anaparaya karşılık olan para olacaktır
öyleyse bütün bu faizleri karşılayacak olan para nerede?
Hiçbir yerde.
Öyle birşey yok.
Bunun dallanıp budaklanması sendelemedir.
Bankalara borçlanılan para miktarı her zaman piyasadaki para miktarını geçecektir.
Bu da enflasyonun neden ekonominin ayrılmaz bir parçası olduğunun sebebidir.
Sistemde oluşan açığı kapatmak için daima yeni paraya ihtiyaç vardır.
Faiz ödemek zorunda olunmasından kaynaklanır.
Aynı zamanda matematiksel olarak anlamı tam olarak sistem yüzünden olan
iflas ve borçların ödenememesi demektir.
Ve tolumda kısa çubuğu çeken fakirler daima olacaktır.
Sandalye kapmaca oyununa benzerlik göstermektedir:
Müzik durduğunda bir kişi açıkta kalacaktır.
Olay budur.
Her zaman bankalara kişisel servet kazandırır.
Eğer mortgage kredinizi ödeyemezseniz mülkünüzü alacaklardır.
Özelliklede bunun kaçınılmaz bir zor durum olduğunu hayal ettiğinizde kızdırıyor.
Fraksiyonel rezerv pratiğinden dolayı.Ayrıca kredi çektiğiniz bankanın
kanunen aslında olmayan
parayı size verdiği gerçeğinden dolayıdır.
1969'da Minnesota mahkemesinde Jerome Daly adında bir adamın davası vardı
kredinin ödenmesi koşulunu sağlamak amacıyla evinin banka tarafından elinden alınmasına karşı açtığı
Tartıştığı konu banka ve kendisini ilgilendiren mortgage kontratı idi
iki tarafta mülkün değişimine ilişkin yasal form sundular
kanuni dilde buna
konsiderasyon denir [kontrat kurallarındandır. konsiderasyonun bir formdan başka bir forma dönüştürülmesi üzerine kurulu bir kontrattır.]
Bay Daly paranın aslında bankanın parası olmadığını açıkladı.
Kredi anlaşması imzalandığından yoktan var edilmişti.
Modern Para Mekaniğinin borçlar üzerine kurulu olduğunu hatırlayın.
Yaptıkları, borç verdiklerinde kredi tahsili için taahhütname senetleri almaktır.
Rezervler kredi işlemleriyle değişmez.
Fakat deposit krediler bankacılık sisteminin toplan depositlerine ilave yenilerini oluşturur.
Başka bir deyişle para kendi mal varlıklarından gelmez.Banka bunu basitçe uydurur ,kendinden hiçbir şey koymaz.
sadece kağıt üzerinde teorik olarak ödenecek bir borç
Dava ilerledi ,bankanın şefi Bay Morgan davaya dahil oldu.
Yargıç davacı bankanın şefini görevden aldı.Federal Rezerv Bankasının parayı yaptığını kabul etti.
ve Federal Rezerv Bankasın kendi muhasebe girişiyle kredilendirdi.
Bay morgan ona bunu yapma hakkını veren
hiçbir ABD yasa veya statüsünün olmadığını kabul etti.
Yasal bir karşılık bulunmalı ve banknot olarak karşılanabilir olmalıdır.
Jüri yasal olmayan bir konsiderasyon olduğuna karar verdi ve kararı onayladı.
Ayrıca sadece tanrının yoktan var edebileceğini ekledi.
Bundan sonra mahkeme bankanın icra isteğini reddetti ve Daly evini kurtardı.
Mahkemenin bu kararının anlamı çok büyüktür.
Bankadan her para alışınızda bu mortgage kredisi veya kredi kartı da olabilir
size verilen para sadece sahte olmayıp ,yasalara aykırıdır.
Şu andan itibaren ,geri ödeme kontratları başlangıçta kendi mal varlıkları olmayan paraları veren bankalar için hükümsüzdür.
malesef bu tip yasal hareketler baskılandı ve inkar edildi.
Ve bu sahte servetin transferi ve sahte borçlar devam etmektedir.
Bu da bizi en büyük soruya getiriyor :
NEDEN?
Amerikan sivil savaşı esnasında başkan Lincoln Avrupa tarafından teklif edilen
yüksek faizli borçları pas geçti ve kurucu atalarının savunduğu şeyi yapmaya karar verdi.
O şey bağımsız ve doğasında borçlanma olmayan bir düzen yaratmaktı.
Buna GREENBACK dendi
Bundan kısa bir süre sonra bir döküman
Özel İngiliz ve Amerikan banka faizleri arasında dolaşmaya başladı,şöyleydi:
"...kölelik fakat iş gücüne sahip çıkan ve işçinin haklarını gözetip güvene alarak yürüyen,
Avrupa planı...O kapital maaşların kontrolüyle işçiyi kontrol edecek.
Bu paranın kontrolüyle yapılabilir.
Greenback'e izin verilmeyecekti...bizim de kontrol edemediğimiz gibi"
Fraksiyonel rezerv politikası
dünyadaki bankaların çoğunluğuna yayılmış olan
Federal Rezerv ile işlemektedir.
ASLINDA BU MODERN KÖLELİK SİSTEMİDİR
Düşünün para borçtan yaratıldı.
İnsanlar borç içindeyken ne yaparlar?
geri ödeyebilmek ve çalışabilmek için boyun eğerler
Fakat para sadece borçla yaratılıyorsa
toplum nasıl borçlarından kurtulabilir?
Kurtulamaz ve olay da bu.
mal varlığını kaybetme korkusu ,elinde tutma çabası
sistemin doğasında olan enflasyon ve kaçınılmaz borç
para sisteminin kendisi tarafından yaratılmış
piyasada karşılığı olmayan faizden kaynaklanan
kaçınılmaz para kıtlığı
hamster tekerleğinde koşan maaşlı köleleri
hizada tutarak korkak kılar , milyonlarcası gibi
piramidin tepesindeki elitlere kar sağlayan imparatorluğun güçlü etkisiyle
Günün sonunda
kimin için çalışıyorsunuz?
BANKALAR!
Bankada yaratılan para her zaman bankaya döner.
Onlar destekledikleri şirketler ve hükümetlerle gerçek efendilerdir.
Fiziki kölelik insanlara ev ve yemek vermeyi gerektirir.
Ekonomik kölelik ise insanların kendi karınlarını doyurmalarını ve kendi evleri olmasını gerektirir.
Bugüne kadar toplumu kullanmak için yaratılmış en dahiyane yöntemdir.
Ve özünde 327 00:24:25,000 --> 00:24:28,000. insanlığa karşı yürütülen gizli bir savaştır
Borç toplumları feth etmek ve köleleştirmek için kullanılan bir silahtır
ve faiz onun en iyi mermisidir.
Ve dışarda bu gerçekten bihaber yaşayan çoğunluk
bankalar şirketler ve hükümetlerle gizli anlaşma ve tezgahlar içindedir.
ekonomik savaş taktiklerini genişletmek ve mükelleştirmeye devam etmek için
yani üsler kurarlar ,Dünya Bankası gibi
ve Uluslararası Para Fonu ( IMF )
ayrıca yeni bir asker icat ettiler
Ekonomik suikastçinin doğumu
Ulusu feth etmenin ve köleleştirmenin 2 yolu vardır.Birisi kılıçladır.Diğeri borçla.
- John Adams - 1735-1826
Biz ,ekonomik suikastçiler , küresel imparatorluğun yaratılmasında gerçekten sorumlu olanlarız
ve birçok farklı şekilde çalışırız.
belkide en sık kullanılanı ,öncelikle şirketlerimize uygun kaynakları olan ülkeleri bulur ve gözümüzü üstlerine dikeriz ,petrol gibi
ardından Dünya Bankası veya onun kardeşi başka bir organizasyondan o ülkeye büyük bir kredi ayarlarız
fakat para asla gerçekte o ülkeye gitmez
Ülke yerine o ülkede projeler yapan şirketlerimize gider
enerji santralleri ,sanayi alanları ,limanlar....
o ülkedeki birkaç zengin insanın kar sağlayacağı şeyler
bizim şirketlere ilaveten
fakat gerçekte toplumun çoğunluğuna yaramaz.Yine de o insanlar
yani bütün ülke bu borcun altına sokulur.
Bu borç ödeyemeyecekleri kadar büyüktür ve buda planın bir parçasıdır...
geri ödeyemezler
ve bir nokta biz ekonomik suikastçiler gidip onlara deriz :"dinleyin"
"Bize bir sürü borcunuz var.Borcu ödeyemiyorsunuz.O zaman petrolünüzü satın"
petrol şirketlerimiz için oldukça ucuza
"ülkenizde askeri üs kurmamıza izin verin"
"veya bizim askerlerimzi desteklemek için dünyanın bir yerine asker göndermelerini isteriz Irak gibi,veya bir dahaki UN seçiminde bize oy verin"
elektrik şirketlerini özelleştiririz
sularını ve kanalizasyon sistemlerini özelleştiririz ve ABD şirketleri veya diğer
çok uluslu şirketlere satarız.
mantar gibi biten bir şey ve çok tipik ,IMF ve Dünya Bankası bu şekilde çalışır.
Ülkeyi borca sokarlar ve öyle büyük bir borçtur ki ödenemez
ardından yeniden borç teklif edersiniz ve daha fazla faiz öderler
ve talep edersiniz
buna koşullara bağlı veya iyi yönetim dersiniz
aslında bu onların kaynaklarını satmalarını sağlar
buna sosyal hizmetleri,teknik şirketleri ,bazen eğitim sistemleri de dahildir
adli sistemlerini
sigorta sistemlerini yabancı şirketlere satarız.
So it's a double - triple - quadruple whammie!
ekonomik sukastçilere teamül 50'li yılların başlarında başladı
Mossadegh demokrasiyle seçildiğinde
Iran'da seçilen...Demokrasi için bir ümit olarak görülmüştü
orta doğuda ve dünyanın etrafında. Time-Magazin'in yılın adamıydı
fakat...fakat getirdiklerinden biri ve uygulamaya başladığı fikir
yabancı petrol şirketlerinin İranlılara petrol için bir sürü para ödemesiydi
ve İranlılar kendi petrollerinden kar sağlayacaklardı.İlginç politika.
tabiki biz bunu beğenmedik.Fakat normalde yaptığımız asker gönderme işinden korkuyorduk.
asker yerine CIA ajanı Kermit Roosvelt'i ,Teddy Roosvelt'in akrabasını yolladık.
Kermit birkaç milyon dolarla gitti ,çok ama çok etkili ve becerikliydi,kısa bir süre sonra,
Mossadeg'i devirdi
ve İran Şahını onunla değiştirdi.Şah her zaman petrol konusunda olumluydu.Ve bu son derece etkileyiciydi.
İnsanlar Tahrana yürüyorladı
Subay Mossadeg'in teslim olduğunu ve diktatörlük rejiminin sona erdiğini bağırıyordu.
Şahın resimleri sokaklarda gezdirilerek duyugular tersine çevirildi.
Şah evine hoş gelmişti.
Burada ABD'de Washington'da insanlar olanlara bakıp :wow bu çok kolay ve ucuz dediler.
böylece imparatorluk kurup ülkeleri yönlendirmek için bir sürü yeni yol bulundu.
Roosvelt'in tek problemi CIA ajanı kimliği taşımasıydı.
ve eğer yakalanırsa ,sonuçları çok ciddi olabilirdi.
ve hızla ,o noktada , özel danışmanlar kullanılmasına karar verildi
parayı Dünya Bankası ,IMF veya benzer diğer ajanslara kanalize edecek
benim gibi özel şirketler için çalışan insanlar getirdiler
böylece eğer yakalanırsak ortada hükümetle ilgili bir sonuç olmayacaktı
Arbenz Guatemala başkanı olarak geldiğinde , ülke United Fruit Şirketi ve büyük uluslararası şirketlerin avucunun içindeydi
Arbenz geldi ve dedi ki:"biliyorsunuz ,biz topraklarımızı insanlarımıza vermek istiyoruz."
Ve gücü eline alınca ,tam olarak yapmak istediklerini uygulamaya başladı ,
toprak haklarını insanlarına verdi.United Fruit bundan hiç hoşlanmadı.
ve kamusal ilişkiler firması kiraladılar ,ABD'de büyük bir kampanya başlattılar.
ABD insanını ,ABD halkını ikna etmek için.
ABD basını ve ABD kongresi,
Arbenz'in bir sovyet kuklası olduğuna ikna ettiler.
bu yüzdende güçlü kalmasına izin verdik , Sovyetler bu yarı kürede güçlendiler.
ve o noktada zamanla herkesin kafasında kırmızı terör ,kominist terörün büyük korkusu yerleşti.
kısa kesmek gerekirse bu kamusal ilişkiler kampanyası
CIA ve Asker üzerine bu adamın devrilmesi gerekliliği görevini yükledi.
ve yaptık.Uçaklar yolladık,askerler yolladık , çakallar yolladık,
herşeyi onu devirmek için gönderdik.Ve devirdik.
Görevinden ayrılır ayrılmaz
yeni biri herşeyi uluslararası şirketlere göre eski haline getirdi.
United Fruit de bunların arasındaydı.
Ekvador uzun uzun yıllardır pro-ABD diktatörler tarafından yönetildi ,sık sıkda vahşice
demokratik bir seçim yapmaya karar verdiler.
Jaime Roldos kazandı ve temel amacı, bir başkanın olması gerektiği gibi
Ekuador'un kaynaklarının insanlarına yardım için kullanılacağına emin olmak istiyordu.
Çok ezici bir üstünlükle kazandı.
Ekuador'da daha önce kimsenin alamadığı kadar çok oyla kazandı.
Ve politikalarını uygulamaya başladı.
Petrolden gelen karın insanlarına yardım için gideceğinden emin olmak
evet...biz ABD'de bunu beğenmedik
Roldos'u değiştirmek için bir sürü ekonomik suikastçilerden biri olarak ben gönderildim
rüşvet vermek...farkına varmasını sağlamak...anlıyorsunuz
"tamam , bildiğiniz gibi ,çok zengin olabilirsiniz , siz ve aileniz ,eğer bizim kuralımıza göre oynarsanız"
"fakat bu söz verdiğiniz politikayı sürdürmeye devam ederseniz ,giderisiniz."
Dinlemedi....
Suikaste uğradı...
Uçağı düşer düşmez bölge kordona alınmıştı.
izin verilen insanlar sadece yakındaki ABD birliğindeki askerlerdi.
ve bazı Ekuador askerleri.
soruşturma açıldığında
görgü tanıklarından ikisi araba kazasında ölmüştü
ifade verme şansları olmadan.
bi sürü garip şey etrafta olup bitti
Jaime Roldos'un suiksati.
bu davaya gerçekten bakan bir çok insanın
bunun bir suikast olduğundan hiç şüphe duymayacağından eminim.
ve tabiki benim pozisyonumda bir ekonomik suikastçi olarak
Jaime birşeyler olacağını daima biliyordum.
darbe veya suikast,emin değildim,fakat devrileceğini biliyordum ,çünkü
rüşvet verilememişti ,buna asla izin vermiyordu
Omar Torrijos,Panama başkanıydı,
benim favorilerimdendi.Onu gerçekten çok beğeniyordum.
Çok karizmatikti.Ülkesine gerçekten faydalı olmak istiyordu.
onu yemlemeye ya da rüşvet vermeye çalıştığımda bana dedi ki :" Bak ,John
- bana Juanito derdi-
Dedi ki: "Bak Juanito, benim paraya ihtiyacım yok.İstediğim şey ülkem için
adilane ve kurallara uygun davranılması.
ABD'ye halkımı borçlandırarak yaptığı bu yıkımdan kurtarmak amacıyla borcu geri ödemek için ihtiyacım var.
diğer latin amerikan ülkelerine yardım edebileceğim bir yerde olmaya ihtiyacım var
özgürlüklerini kazanmaları ve kuzeyden gelen
korkunç varlıktan kurtulmaları
sizler bizleri kötü bir şeklide kullanıyorsunuz
Panama Kanalını Panamalı insanların ellerine geri vermem lazım.
Benim istediğim budur.
beni yanlız bırak ,biliyorsun , bana rüşvet vermeye çalışma.
1981'di, ve, Mayısta, Jaime Roldos suikaste uğradı.
ve Omar bunun farkındaydı.
Torrijos ailesini yanına aldı ve dedi ki:
muhtemelen sıradaki benim ama önemli değil
çünkü ben yapmak için geldiğim şeyi yaptım
Kanalı geri aldım
Kanal bizim elimizde olacak ,Jimmy Carter'la görüşmeleri henüz bitirdik.
Aynı yıl Haziran'da , sadece birkaç ay sonra,
bir uçak kazasında öldü
CIA sponsorluğundaki çakallar tarafından yapıldığına hiç şüphe yoktu.
kanıtların çok büyük bir çoğunluğu
Torijjos'nun korumalarından birinin son anda tam uçağa binerken,
bir kaset çalar verdiğini gösteriyordu.
Küçük bir kaset çalar ama içinde bomba olan.
bana göre ilginç olan
bu sistem nasıl tamamen aynı şekilde işliyor
yıllar,yıllar,yıllardır,ekonomik suikastçilerin sürekli daha daha daha iyiye gitmelerinden başka
bu aralarda Venezuelada olanın üstesinden geldik.
1998'de, Hugo Chavez başkan seçildi,
bir sürü başkanı takiben
ülkenin ekonomisi mahvoldu ve battı.
Ve Chavez bu olanların ortasında seçildi
Chavez ABD'ye karşı ayaklandı
bunu venezuella petrolünün venezuella insanı içi
kullanılmasını talep ederl yaptı
evet... ABD'de biz bunu beğenmedik.
2002'de,
benim kafamda hiç şüphe olmayan hükümet darbesi oldu
bir çok diğer insanın da kafasında olduğu gibi ,darbenin arkasında CIA vardı.
darbenin tahrik edilme yolu
Kermit Roosvelt'in Iran'da yaptığına çok benzer
insanlara sokaklara çıkmaları için para ödendi
isyan için,protesto için,Chavez'in istenmediğini söylemeleri için.
eğer birkaç bin insanı toplarsanız
bunu yapmaları için,Televizyon bunu bütün
ülkeye duyurur ve olaylar mantar gibi patlamaya başlar.
Chavez'in olayında faklı olan,
yeteri kadar zekiydi ve insanlar arkasında sağlam duruyorlardı
bu şeklide üstesinden geldiler.
bu olay Latin Amerika tarihinde olağanüstü şaşılacak bir andır
Irak, aslında, bu yolun mükemmel bir örneği
bütün sistem çalışıyor.Biz ,ekonomik suikastçiler ilk sıra defansız.
içeri gireriz ve hükümeti satın almaya çalışırız
sonrasında onları kullanmamızı sağlayacak
büyük borçlar almaya ikna ederiz.
başaramazsak ,benim Omar Torrijos ile Panama'da ve Ekuador'da Jaime Roldos'la başaramadığım gibi
satın alınmayı reddeden adamlar
o zaman ikinci sıra defans olarak çakalları yollarız.
ve çakallar hükümeti devirirler veya suikast düzenlerler.
ve başarıldığında ve yeni hükümet geldiğinde
işler son derece basitleşir
çünkü yeni gelen başkan eğer yapmazsa başına ne geleceğini bilir.
Irak'ta bunların ikisi de çuvalladı.
Ekonomik suiksatçiler Saddam Hussein'e ulaşmayı başaramadılar.
çok uğraştık ,onun da suudilerin kabul ettiğininkine çok benzer bir anlaşmayı kabul etmesi için çok uğraştık
ama kabul etmedi
ve çakallar onu almak için gittiler
yapamadılar.korumaları çok iyiydi.
bir keresinde CIA için çalışmıştı
eski Irak başkanına suikast düzenlemesi için kiralanmıştı ve çuvalladı
fakat sistemi biliyordu.
91'de, askerleri gönderdik
ve Irak ordusunu devirdik
o noktada sandık ki
Saddam Hussein ortaya çıkacak.
o anda onu tabiki alabilirdik
ama bunu istemiyorduk.Sevdiğimiz güçlü adamların özelliğindeydi.
insanlarını kontrol ediyor.Kürtleri kontrol edebileceğini düşündük
ve İranlıları sınırlarında tuttuk ve bize petrol pompalamaya devam ettik.Ve birkez orduyu aldığımızda
şimdi ortaya çıkacaktır.
Böylece ekonmoik suikastçiler 90'larda başarısız olarak
geri döndüler.
Eğer başarmış olsalardı
hala ülkesini yönetiyor olacaktı.Bizde ona istediği savaş uçaklarını satıyor olacaktık
ama başaramadılar
çakallar onu deviremedi ve askerleri yolladık
bir kez daha ve bu sefer işi tamamladık
onu devirdik.Ve ilerleyen süre içinde kendimize çok ama çok
karlı bir imar anlaşması yaptık
yıktığımız ülkeyi baştan inşaa etmek
bu eğer büyük inşaat şirketleriniz varsa
çok iyi bir anlaşmadır.
böylece Irak 3 aşama gösterdi
Ekonomik suikastçiler başarısız oldu.
Çakallar çuvalladı.Ve finalde asker girdi.
ve bu yolla gerçek bir imparatorluk yarattık
bunu çok ama çok kurnazca yaptık.Gizli kapaklıydı.
Geçmişteki bütün imparatorluklar ordu üzerine kurulmuştu
ve herkes biliyordu
İngiliz imparatorluğu kurlurken biliyorlar,FRANSIZ,ALMAN,ROMA,YUNAN imp....
ve bununla gurur duyuyorlardı.Her zaman bazı mazaretleri vardı
uygarlığı yaymak,dini yaymak veya benzeri
fakat bunu bilerek yapıyorlardı.
biz bilmeden.
ABD'deki insanların çoğunluğunun
gizli kapaklı bir imparatorluğun faydalarıyla yaşadığı konusunda fikri bile yoktur.
Dünyada bugün daha önce olduğundan çok daha fazla kölelik söz konusu.
O zaman kendi kendinize sormalısınız,evet...eğer bu bir imparatorluksa imparator kim?
belli ki ABD başkanlarımız imparator değiller.
Bir imparator seçilmemiştir ve sınırlı bir süre için hizmet etmez,
ve kimseye hesap vermek zorunda değillerdir.
Bu nedenle başkanlarımızı böyle sınıflayamazsınız.
fakat elimizde benim imparatora eşit olduğunu düşündüğüm ve CORPROTOCRACY olarak adlandırdığım düzen var.
"Corporatocracy bizim büyük şirketlerimizi yöneten kişilerden
oluşan bir gruptur.
ve bu imparatorluğun imparatoru gibi davranırlar.
Medyamızı kontrol ederler,
mülkiyet edinmeyi veya reklamcılığı da.
politikacılarımızın çoğunu kontrol ederler
çünkü onların seçim kampanyalarını desteklerler.
şirketleri
veya kişisel girişimleri
şirketlerinden dışından gelen.
Seçilmemişlerdir,
sınırlı bir süre için hizmet etmezler
kimseye hesap vermezler
ve Corprotocracy'nin en tepesini gerçekten anlatamazsını
özel bir şirket için çalışan biri mi
veya hükümet mi çünkü onlar daima ileri geri hareket ederler.
Bir bakarsınızı Haliburton gibi büyük bir
inşaat şirketinin başkanı olan biri var
ve bir sonraki sefer ABD başkan yardımcısı
veya petrol işinin içinde olan bir başkan.
ve sizin ofise demokratları mı cumhuriyetçileri mi aldığınızın önemi yoktur
bu hareket döner kapının etrafında olmak gibidir
ve hükümetimiz çoğu zaman görünmezdir
ve politikaları bizim şirketlerimiz tarafından yürütülür.
bir seviyeden bir diğerine ve sonra tekrar
hükümetin politikaları basitçe
Corporatocracy tarafından üretilir,
ve ardından hükümete sunulur
ve hükümet politikası haline gelirler
burada inanılmaz örtülenmiş bir ilişki vardır
bu bir komplo teorisi değildir olan şeydir.
bu insanlar bir araya gelmek zorunda değildir
onların hepsi
temelde başlıca bir görev altında çalışırlar
o da karlarını daha fazla arttırmaktır
sosyal ve çevresel sonuçları ne olursa olsun.
Corprotocracy tarafından kullanılan
borç , rüşvet ve hükümeti devirme gibi enstrümanlara
GLOBALLEŞME denir.
Federal Rezervin Amerikan halkını
resmi senetlerle , borçlarla , enflasyonla ve faizle belirli pozisyonda tutması gibi
Dünya Bankası ve IMF bu rolü global ölçekte üstlenir.
Temeli çok basittir :
bir ülkeyi borca sokun ve parçalayın
veya liderine rüşvet verin
sonrada kendi şartlarınızı veya politikalarınızı empoze edin
sıklıkla buna bağlıdır :
parada devalüasyon
tedavüldeki paranın değeri düştüğünde onunla değerlenen herşeyin değeri de düşer.
yerel kaynakların sömürücü ülkeler için uygun hale gelmesini sağlar.
değerinin çok çok azına.
sosyal programlar için büyük parasal kaynak kesintileri
bu genellikle eğitim ve sağlığı da kapsar
uyumlu ve birbirine bağlı toplumu çökerterek
kullanıma hazır hale getirir
devlete ait yatırımların özelleştirilmesi
bu sosyal olarak önemli sistemlerin satın alınabilmesini ve
yabancı şirketlerin çıkarlarına göre ayarlanması anlamına gelmektedir.
örneğin 1999'da dünyabankası Bolivya hükümetine üçüncü büyük şehrinin
genel su sistemini "Bechtel" adlı ABD şirketine satması için ısrar etti.
bunun hemen ardından zaten fakirleşmiş olan halkın
su faturaları patladı.
bu bechtel sözleşmesi iptal edilene kadar isyan bütün topluma yayıldı.
ticaret libarelleştirlir
veya ekonomi yabancıların ticaretiyle ilgili tüm kısıtlamalar kaldırılarak açık hale getirilir.
bu bir seri yolsuz ekonomik manifestasyonlara izin verir
uluslararası şirketlerin kendi seri üretim mallarını getirmeleri gibi
yerli ekonomiyi mahvedecek ve üretimi azaltacak şekilde
Jamaica bir örnektir,
Dünya Bankasının borcunu ve şartlarını kabul ettiğinden bu yana
batılı ithalatçılarla rekabetten dolayı sahip olduğu en büyük getirisi olan marketlerini kaybetti
bugün sayısız çiftçi işsiz kaldı ve onlar
büyük şirketlerle yarışamazlar.
bir diğer varyasyonsa bir sürü kayıt dışı ,düzenli olmayan ,insanlık dışı
zorla yaratılmış ekonomik zorlukların avantajını kullanabilecek az maaş verilip çok çalıştırılan fabrikalar yapmaktır
üretimin düzensiz olmasından dolayı ,çevresel tahribat oluşur
aç gözlü şirketlerin bir ülkenin kaynaklarını sömürmesi gibi
kasıtlı kirliliği yüksek seviyelere getirirken
dünya tarihindeki en büyük çevresel suç , bugün 30.000 Ekuador'lu ve amazonluya karşı Texaco tarafından işleniyor
Chevron'a ait olan fakat Texaco tarafından yürütülen aktivitelerde
Exxo Valdez'in Alaska sahiline döktüğü pislikten 18 kat fazla hesapladılar.
Ekuador'daki dava bir kaza değildi.Petrol şirketleri bunu bile bile kasten yaptı;bunu para kazanmak için yapıyorladı
bunun yanı sıra, dünyabankasının performans kaydına şöyle bir göz atacak olursak bu kurumun
fakir ülkeleri kalkındırmak ve yoksulluğu azaltmak adına hiçbir şey yapmadığı ama yoksulluk ve para açığının giderek arttığı görülür..
şirketinin karları zirve yaparken...
1960'da gelir açığı en zengin ülke insanlarının 5'ine karşı en fakir ülkelerin 5'ine oranı 30'a 1'dir.
1998'de bu oran 74'e 1'dir.
küresel GNP 1970 ve 1985 arasında %40 arttı ,ve aslında yoksulluk arttı ,%17 kadar.
1985'ten 2000'e kadar günde 1 dolardan aza yaşayan insan sayısı %18 arttı.
Bunlara rağmen ABD Kongresi Birleşik Ekonomi Komitesi dünya bankasının projelerinde en az %40 başarı olduğunu ilan etti.
1960'ların sonlarında dünya bankası Ekuador'da büyük borçlanma yarattı.30 yıl süresince yoksulluk %50'den %70'e yükseldi.
işsizlik oranı %15'den %70'e çıktı.Ulusal borç 240 milyondan 16 milyara yükseldi.
kaynakların paylaşımdan fakirlerin payına düşen miktar %20'den %6'ya düştü.
Aslında 2000'de Ekuador ulusal bütçesinin %50'si borçlarını ödemeye ayrılmak zorunda.
Dünyabankasının aslında ne olduğunu anlamak gerçekten önemlidir,aslen bir ABD bankasıdır ve ABD'yi destekler.
ABD karalar üzerindeki veto gücünü elinde tuttuğundan Kapitalizmin en büyük destekçisidir.
Peki parayı nerden kazanır?Tahmin ettiğiniz gibi : Fraksiyonel rezerv bankacılık sistemi sayesinde havadan elde eder.
GDP yıllığının en iyi 100 ekonomisinin 51 tanesi şirketlerdir ve bu 51 şirketin 47 tanesi ABD bazlıdır.
Walmart, General Motors, ve Exxon, Suudi Arabistan, Portekiz, Norveç, Güney Afrika, Finlandiya, Endonezya, ve daha bir çok ülkeden daha güçlüdür.
Koruyucu ticaret kuralları yıkıldı , paralar değişken pazarlarda manipule edildi ve ülke ekonomileri
Global kapitalizmin elinde yıkıldı ,imparatorluk genişledi
21 inçlik küçük ekranlarınızın başından kalkıp Amerika ve demokrasi hakkında yakınmaya başladınız.
Amerika yok ,demokrasi yok.
Sadece IBM ,ITT ,AT&T ,DuPont ,Dow ,Union Carbine, ve Exxon var.
Günümüz dünyasının ulusları bunlardır.
Rusların Karl-Marx'ın devlet düşünceleri hakkında ne konuştuğunu sanıyorsunuz?
Programlama grafiklerinden ,istatiksel teorilerden
minimum ve maximum çözümler ve maliyet hesaplamalarından çıktılar ve yatırımlar yaptılar aynen bizim yaptığımız gibi.
artık ulusların ve fikirlerin dünyasında yaşamıyoruz Bay Beale
Dünya iş dünyasının değişmez kurallarıyla kurulu
acımasız şirketler birliğidir.
Dünya bir iştir Bay Beale
Kümülatif alınmalı ,dünyaya bütün olarak entegrasyon
özellikle ekonomik globalleşme kuralları çerçevesinde ve
serbest piyasa kapitalizminin efsanevi nitelikleriyledir.
gerçek bir imparatorluk sunar
Çok azı dünya bankası , IMF , veya dünya ticaret organizasyonun
uluslararası finans kurumlarının
yapısal anlaşmaları ve şartlarından kaçabilmiştir
yine de ekonomik globalleşmenin ne olduğunun anlatmaya yetersiz...
Globalleşmenin gücü böyle iken muhtemelen bizler ilerde entegrasyonu
düzensizce de olsa dünyadaki bütün ulusal ekonomilerin tek bir global serbest pazar sisteminde olduğunu göreceğiz
dünya yaşamak için gereksinimimiz olan kaynaklara hakim olan bir avuç iş adamı tarafından ele geçiriliyor
ihtiyacımız olan kaynakları elde etmek için gereken parayı kontrol ediyorlar.
En sonunda insan hayatı yerine finans ve şirket gücü üzerine kurulu dünya tekeli olacak.
Eşitsizlik arttıkça ,doğal olarak daha fazla insan çaresiz hale geliyor.
böylece sistemi sorgulamaya kalkan herhangi birini kontrol altına almak için
yeni bir yol buldular. Terörist'i dünyaya getirdiler.
Terörist tabiri hükümete baş kaldıran kişi veya gruplar için uydurulmuştur.
bunu uydurulmuş El Kaide ile karıştırmamak lazım.EL Kaide aslen 1980'lerde ABD tarafından desteklenen MUdjahedeen'in
bilgisayar kayıtlarındaki adıdır.
gerçek şudur ki: ortada El Kaide denen İslami bir ordu veya grup diye bir şey yoktur.Ve hiçbir istihbarat subayının bu örgütten haberi yoktur.
fakat ortada halkın varlığına kesin inandırıldığı bir propaganda kampanyası vardır
bu propagandanın arkasında ülke ABD'dir - Robin Cook - İngiltere Dış İşleri Sekreterliğinden
2007'de Savunma Bakanlığı global teröre karşı olan savaş için 161.8 milyar dolar aldı.
Ulusal anti-terör merkezine göre 2004'te uluslararası çapta 2000 kişi terörist eylemler içinde olduğu sanılarak öldürüldü.
bu rakamın 70'i Amerikalıydı.
Ortalama bir rakam olarak ki kesinlikle daha azdır ,bir yılda yer fıstığı alerjisinden ölen insan sayısı
terörist eylemlerden ölenlerin 2 katıdır.
Aynı zamanda Amerika’daki başlıca ölüm sebebi koroner kalp hastalığıdır ,kabaca yılda 450.000 kişi ölmektedir.
2007'de hükümetin bu konuyu araştırmak için tahsis ettiği para yaklaşık 3 milyar dolardır.
Bu demek oluyor ki ABD hükümeti 2007'de terörü önlemek adına 54 kat daha fazla parayı terörü önlemeye harcamıştır
Terörden ölenlerden 6000 kat daha fazla insan her yıl ölmesine rağmen
Halen Terörizmin adı olarak El Kaide her haberde keyfi olarak kullanılıyor
ABD'nin hareketine karşı herhangi bir eylem olmasın diye
ve efsane giderek büyüyor.
2008 ortalarında ABD Başsavcısı
ABD Kongresine bu fantaziye karşı
resmen savaş ilan etmesini teklif etti
haziran 2008 itibarı ile ABD terörist listesinde güncel olarak
1 milyonun üzerinde insanın olduğundan hiç bahsetmeden
buna anti-terörizm hareketi dendi ve tabiki sosyal savunma için hiçbir şey yapılmadı
- ve yapılan herşey kurulu düzeni yani
açgözlülük ve hırs temeline dayalı olarak kurulmuş şirketler imparatorluğunun
dünyayı sömüren yayılımcılığına karşı olan
yurt içinde ve yurt dışındaki
Anti-Amerikan harekete karşı korumak içindir
Dünyanın gerçek teröristleri geceyarısında karanlıklarda buluşmazlar
veya bazı vahşi eylemlerden önce "Allahü ekber" diye bağırmazlar.
Dünyanın gerçek teröristleri 5000 dolarlık takım elbiseler giyerler
ve finans dünyası ,hükümet ve iş hayatının en yüksek pozisyonlarında çalışırlar.
Öyleyse ,ne yapıcaz?
daha güçlü ve hızlı olan bu açgözlü ve ahlaksız sistemi durdurmak için ne yapacağız
Irak ve Afganistan'da kıyıma uğrayan milyonlara karşı
acıma ve merhamet duygusu olmayan bu sapkın grubu nasıl durduracağız
Corprotokrasi enerji kaynaklarını ve uyuşturucu üretimini Wall Street'in karı için kontrol edebilir
1980'den önce Afganistan'da dünyadaki uyuşturucunun % 0'ı üretilirken
ABD/CIA Muhahideen'i devirip Sovyet/Afgan savaşını kazandıktan sonra ,1986'da dünyadaki eroinin %40'ını üretiyorlardı.
1988'de pazar ihtiyacının %80'ini üretiyorlardı.
Fakat birden beklenmeyen bir şey oldu
Taliban güçlendi ve 2000'de uyuşturucu tarlalarının büyük kısmını imha ettiler.Üretim 3000 tondan 185 tona düştü ,%94'lük gerileme.
9 eylül 2001'de ,Afganistanın tamamen işgal planı başkan Bush'un masasındaydı
2 gün sonra bahaneleri hazırdı
Bugün ABD'deki uyuşturucunun üreticisi Afganistan'dır
dünyadaki eronin %90'ını üretiyorlar ,hemen hemen her yıl üretim rekoru kırıyorlar.
Madison Avenue'nun çıkarları için fakir toplumlara az parayla çok iş yaptırılan 734 00:53:20,000 --> 00:53:24,000 bu kölelik sistemine mahkum eden ,merhametsiz ve açgözlü sistemi nasıl durdururuz
Veya güdebilmek için kurguladıkları çarpıtılmış terör saldırılarını ?
Veya oluşturdukları sömürülen ve buna göre tasarlanmış sosyal yapıyı?
sistematik olarak bazı özgürlükleri kısıtlar ve insan haklarına tecavüz eder
kendini kendi kusur ve eksiklerinden korumak için.
Sayısız gizli saklı kurumlarla nasıl uğraşabiliriz ,
Dış işleri danışmanlığı gibi ,üçlü komisyon ,Bilderberg grubu ve diğer demokratik olarak seçilmemiş
kapalı kapılar ardında hayatımızın finansal ,sosyal ve çevresel öğelerini kontrol eden dolaplar çeviren gruplar gibi ?
Cevabı bulabilmek için öncelikle altta yatan nedeni bulmalıyız.
Aslında problemin kaynağı bencil ,bozguncu ve kar amacına dayalı gruplar değildir.
Onlar hastalığın belirtileridir.
"Açgözlülük ve rekabet insan tabiatının sunucu değildir...
...açgözlülük ve kıtlık korkusu aslında yaratılmış ve yaygınlaşmıştır...
direkman sonuç yaşayabilmek için birbirimizle kavga halinde olmamızdır
- Bernard Liertaer - Avrupa Birliği Para Sisteminin Kurucusu
Adım Jacque Fresco.
Ben endüstri ve sosyoloji mühendisiyim.
toplumla ilgileniyorum ve bütün insanlık için bir sistem geliştiriyorum
hepsinden önce , rüşvet parasal bir icattır ,sapkın bir davranış ,insanların hayrı için olmayan bir davranıştır.
İnsan davranışlarıyla uğraşıyorsunuz.Ve insan davranışları çevre tarafından belirleniyor.
Anlamı ,eğer kızılderililerin yanında büyümüş bir bebek olsaydınız ,başka bişey görmemiş olsaydınız
Onların değer yargılarına sahip olurdunuz.
uluslara ,kişilere ,çocuklarını yetiştiren ailelere
inançlarına ve ülkelerine kadar aynı şekildedir ve bunların bir parçası olarak hissederiz.
Yerleşik olarak adlandırdıkları bir toplum kurdular.
Şekillendirilebilir bir bakış açısı oluşturdular ve ebedi kıldılar.
bütün toplumlar oluşmuşken ve yerleşik olmamalarına rağmen.
kurulu düzene engel olacak yeni fikirlerle savaştılar
Onları güçlü kılan hükümetleri desteklediler. Değişimci politikalar güden insanlar seçilmedi.
işlerine yarayacakları oraya koydular
toplumumuzdaki yozlaşmanın temellerini görüyorsunuz.
Daha netleştirirsem ,bütün milletler temelde yozlaştı çünkü var olan kurumları desteklemeye yöneldiler.
milletleri alçaltmayı veya taraf olduklarını kastetmedim ,fakat komünizm ,sosyalizm ,faşizm ,serbest piyasa sistemi ve diğer tüm alt kültürler aynıdır.
esasen hepsi düzene uyduruldu.
Sosyal kurumlarımızın en mühim karakteristiği
kendini koruma ihtiyacıdır.
bir şirketin ,dinin veya hükümetin en başta gelen olayı
kendi kendini korumasıdır.
örnek olarak bir petrol şirketinin son isteyeceği şey enerji kullanımının kendi kontrolü dışında olmasıdır.
şirket halk için daha önemsiz hale geldiği için.
Aynı şekilde Sovyetler birliğinin çöküşü ve soğuk savaş ,gerçekte
ABD'nin küresel hegomonyası ve kurulu ekonomik düzeni ebediyen koruyabilmek içindir.
benzer şekilde inançlar insanları doğal eğilimlerinde dolayı suçlu hissetmelerine koşullandırır
hepsi bağışlanmanın ve kurtuluşun tek yolunu kendileri sunarlar
kendi kendini koruyan bu düzenin kalbinde para yatar.
Var olmanın ve gücün koşulu paradır.
bu nedenle ,fakir birinin yaşamak için çalmak zorunda kalması doğaldır.
bütün ihtiyaç karlılığının devam etmesidir
doğal olarak kar bazlı kurumlardan vazgeçmek zordur
sadece büyük grupların yaşama mücadelesini tehlikeye atmakla kalmaz
zenginlik ve güçle bezeli imrenilen materyalistik hayat stilini de tehlikeye atar.
sosyal olarak gerekliliğine bakılmaksızın bir kurumun var olabilmesinin
kesin koşulu para kazandırır veya kar ettirir olmasıdır.
"Benimle ne çıkarım var?" , insanların düşündüğü bu.
eğer biri bir ürünü satarak para kazanıyorsa ,
kendi düzenini tehlikeye atacak benzer bir ürünü satan diğerleriyle savaşacaktır.
bu yüzden insanlar dürüst değildir.Ve birbirlerine güvenmezler.
biri gelipde size derse :"tam aradığınız evi buldum"...
o bir satıcıdır
bir doktor "sanırım böbreğinizi almalıyız" dediğinde
yatının parasını ödemek için mi yoksa gerçekten böbreğim alınmalı bilmiyorum.
parasal düzende insanlara güvenmek zordur.
eğer dükkanıma gelirseniz ve dersem ki
"elimdeki lamba güzel ama yan taraftaki daha iyidir"
iş hayatında uzun kalamam.işler yürümez.
etik davranırsam işler yürümez
sanayi sektörü insanlığa hizmet eder derseniz...bu doğru olmaz
etik olmaya güçleri yetmez
sisteminiz insanların hayrına çalışmak için tasarlanmamıştır.
eğer hala anlayamadıysanız ,insanları önemseselerdi
ortada taşeronlar olmazdı
endüstri umursamaz
insanları işe almalarının sebebi henüz otomasyona geçmemiş olmalarıdır
terbiyeden ve ahlaktan bahsetmeyin , gücümüz yetmez ve iş hayatında kalamayız
şunu belirtmek önemli ki sosyal sisteme bakılmaksızın
faşist mi ,sosyalist mi ,kapitalist mi ve komünist mi diye
altta yatan mekanizma para , iş gücü ve rekabettir.
komünist Çin ABD'den daha az kapitalist değildir.
aradaki tek fark devletin pazara girme derecesidir
gerçek "para-izm"dir ,gerçek işleyiş
gezegendeki tüm ülkelere rehberlik eder
Paraizm'in en belirgin ve agresif yöntemi
serbest piyasa ekonomisidir.
ilk serbest pazar ekonomistlerinin ortaya koydukları başlıca perspektif
Adam Smith'in ki gibi
bencillik ve rekabet toplumu refaha götüren bencillik ve rekabettir
insanları azimle çalıştıran rekabetin yarattığı dürtü sayesindedir.
Hakkında konuşulmayan şey ise,rekabete dayalı ekonominin
stratejik yozlaşmaya , serveti koruyan güce
sosyal katmanlaşmaya , teknolojide duraklamaya ,işçilerin haklarının yenmesine
ve hükümetin zenginler elitler için olan
diktatörlüğüne nasıl hizmet ettiğidir.
yozlaşma kelimesi genelde ahlaki bozulma olarak tanımlanır
Eğer bir şirket zehirli atıkları okyanusa para kazanmak için döküyorsa
bir çok insan bunu yanlış bir hareket olarak tanımlar
güç algılanan bir diğer husussa 830 01:01:22,000 --> 01:01:28,000 Walmart küçük bir kasabaya şube açıp ,rekabet edemeyen küçük işletmeleri kapanmaya zorladığında
gri bir bölge ortaya çıkar
Walmart'ın yaptığı kötülük nedir?
Bu küçük yok ettikleri küçük işletmeleri neden önemsemeliler ki?
daha da kurnazca olan
bir çalışan daha az maliyetle aynı işi yapan
bir makine çıktı diye
işinden çıkarıldığı zaman
insanlar bunu kabullenmeye meyillidirler
bunun acımasız bir hareket olduğunu görmezler
çünkü temel
zehirli atıklar denize dökülse de ,işgücünü azaltmak veya pazarı tekeline almaktır
sebep aynıdır :
kar sağlamak.
hepsi aynı olan ve insanların iyiliğini her zaman para kazanmaktan sonra düşünen
bencil mekanizmanın farklı çeşitleridir
bu yüzden yozlaşma , para-izm'in ara ürünü değil
en temelinde olandır
birçok insan bu düzeni çeşitli aşamalarında fark ederken
çoğunluk bu toplumun yönelimlerini belirleyen ve sadece kendi çıkarını güden sistemin
iyice yayıldığının ve dallanıp budaklandığının farkında değildir.
bazı dahili kaynaklar gösteriyor ki bu şirket kesin olarak
ilaçlarının AIDS virüsüyle enfekte olduğunu biliyordu
Bu tedaviyi ABD'de piyasadan kaldırdılar
ve ardından Fransa ,Avrupa, Asya ve Latin Amerika'ya yaydılar.
ABD hükümeti bunun olmasına izin verdi.
FDA bunun olmasına göz yumdu ve şimdi hükümet tamamen diğer yola bakıyor.
binlerce masum hemofili hastası AIDS virüsü yüzünden öldü
Şirket AIDS virüsüyle enfekte olduğunu kesinlikle biliyordu.
bunu yaydılar çünkü bunun kar getiren bir felakete dönüşmesini istediler
Gördünüz işte ,yozlaşma ve ahlaksızlık
hepimiz birbirimizi kazıklıyoruz
ve bu tip birşeyin topluma uygun olacağını düşünemezsiniz.
...kime oy vereceklerini bilememe duygusu.
Para bazlı ekonomiyle imkansız olan
demokrasi kuralları çerçevesinde düşünürler
Eğer seçim kampanyası için daha fazla paranız varsa
hükümette istediğiniz görev için
bu demokrasi değildir.
bu parası olanlara hizmet eder
her zaman zengin elitlerin
diktatörlüğü olur
"Ya ülkede demokrasiye sahip olabiliriz
ya da büyük zenginlikleri elinde tutan bir kaç kişiye
ama ikisi birden olmaz." - Louis Brandeis - Yüksek Mahkeme Yargıcı
Başkanlık adayları listesine daha önce görmediğimiz şahısların mucizevi şekilde girmesi
değinilmesi gereken enteresan bir gözlemdir.
nasıl olduysa aynı sosyal görüşte olan
çok zengin insanlardan oluşan küçük bir gruptan
seçim yapmak durumunda kaldınız
Tabi ki bu bir şaka.
seçim pusulasındaki insanlar da aynıdır
çünkü ekonomi devleri tarafından
düzene uyacak olanlar önceden belirlenir.
Demokrasinin bu kandırmacasını kavrayanlar bile sık sık
"eğer dürüst ve ahlaklı politikacıları başa geçirirsek
o zaman işler yoluna girer
bu fikir mantıklı gelsede
bizim kurgulanmış dünya görüşümüz
malesef diğer bir yanlış düşüncedir
gerçekten neyin önemli olduğuna gelirsek
politika kurumu ve politikacıların kendileri
dünyamızı ve toplumumuzu güzelleştirmekle alakaları yoktur
problemleri çözebilecek olan politikacılar değildir
teknik olarak kapasiteleri uygun değildir
problemlerin nasıl çözüleceğini bilmezler
eğer samimiyseler problemleri çözmeyi bilmezler
arıtma tesislerini yapanlar teknisyenlerdir
elektriği size sunanlar teknisyenlerdir
motorsikletlerinizi size veren
evinizin ısınması ve yazın serinlemesi
sorunları çözen teknolojidir ,politikacılar değildir.
politikacılar sorunları çözemezler sebebiyse onun için yetiştirilmemişlerdir
Çok çok az insan hayatlarımızı iyileştiren şeyin
ne olduğunu durup düşünür.
Para mı? Tabi ki değil.
Kimse parayı yiyemez veya parayı depoya koyup arabayla gezemez.
Politikacılar mı?
Politikacıların bütün işi yasalar kanunlar yapmaktır
bütçe ayarlamalar yapmak ve savaş ilan etmektir
Din mi?
Tabi ki değil , din sadece ihtiyacı olanlara
manevi teselli sağlar
bizlerin insanoğlu olarak sahip olduğu gerçek ödül
hayatlarımızın güzelleşmesini sağlayan yegane şey olan
teknolojidir.
Teknoloji nedir?
Teknoloji bir kalemdir ,
haberleşebilmek ve iletebilmek için düşünceleri kağıt üzerine aktaran.
Teknoloji bir otomobildir ,ayaklarınızın sunduğundan daha hızlı seyahat imkanı sunar.
Teknoloji bir gözlüktür, ihtiyacı olanlara görme kabiliyeti sağlar.
uygulanan teknoloji insanların ihtiyaçlarının uzantısıdır
insanları angarya ve problemlerden kurtarır ,insanın sarf ettiği emeği azaltır
bugün ki hayatınızın telefon olmasa nasıl olacağını hayal edin,
veya bir fırının,
veya bilgisayarın,
veya uçağın.
evinizdeki kullanıma hazır aldığınız herşey; kapı zilinden
masaya
bulaşık makinesine
teknisyenlerin yaratıcı bilimsel zekalarıyla üretilmiş olan teknolojidir.
Para , politikacılar veya din değil.
bunlar yanlış kurumlar
...ve milletvekilinize mektup yazmanız fantazidir
size derler ki ,"birşey yapılmasını istediğinizde milletvekillerinize yazın".
washington'daki adamlar teknolojide çok ileri olmalılar
ya da insanlıkta
ya da suç işlemede
insan davranışına şekil veren bütün etmenler
milletvekilinize yazmak zorunda değilsiniz
onlar ne tip insanlardır ki o işi yapmak için tayin edilmişlerdir?
gelecek büyük zorluklara sahip...
ve politikacılardan yükselen soru şudur :
Proje kaça mal olacak?
soru kaça mal olacağı değildir
kaynaklara sahip miyiz?
bugün elimizdeki imkanlar herkesi ev sahibi yapacak
dünya çapında hastaneler yapacak
dünya çapında okullar yapacak kadardır ve
en iyi ekipman laboratuarlarda tıbbi araştırmalar yapmak ve eğitim vermektir
herşeye sahibiz ama para sistemi içindeyiz
ve para sisteminin içinde çıkar vardır.
bencillikle birlikte çıkar düzenini yaşatan
ana mekanizma nedir?
özündeki rekabetçiliği barındıran gerçek şey nedir?
çok işe yaraması ve dayanıklı olması mı?
hayır. tasarımında böyle bir şey yoktur.
kar amaçlı toplumuzda üretilen herşey kısa bir süre için dayanıklı veya etkindir.
öyle olmasa ortada bir yılda multi-milyon dollarları bulan otomobil servis endüstrisi olmazdı.
ne de daha modası geçmeden ve ortalama ömrü 3 aydan daha az olan
elektronik malzemeler olurdu.
bolluk mu?
kesinlikle değil.
bolluk arz - talep dengesini bozan
olumsuz birşeydir.
eğer bir elmas şirketi normalden 10 kat fazla elmas bulursa
bu elmas arzının artmasına neden olur
bu da elmasın fiyatının ve getirdiği karın düşmesi anlamına gelir.
gerçek olan ; verimliliğin ,sağlamlığın ve bolluğun
kar dünyasının düşmanı olduğudur.
bir cümleyle özetlersek
kar oranlarını arttıran kıtlık , azlıktır.
kıtlık nedir?
ürünleri daha değerli kılmaya yarar.
petrol üretiminin yavaşlaması fiyatını arttırır.
elmasın az bulunması fiyatını yüksek tutar.
Kimberly elmas madeninde elmasları yakarlar.Karbon haline gelir.
fiyatlar yüksek kalır.
o zaman ,endüstri için yararlı bir durum olan kıtlık
gerçekten ya da manipulasyonla da olsa
toplum için ne anlama gelir?
Anlamı ; sağlamlık ve bolluk bu kar amaçlı sistemde asla ve asla var olamayacaktır.
bu olayın doğasına terstir.
savaşsız ve yoksulluğun olmadığı bir dünya imkansızdır
teknolojide sürekli artan bir ilerleme imkansızdır
etkinliğine ve üretkenliğine rağmen
en dramatik olansa ,
insanlardan
gerçekten ahlaklı ve makul davranmalarını beklemek
imkansızdır.
insanlar içgüdü kelimesini kullanırlar çünkü davranışı önemsemezler
otururlar ve eksik bilgi ile değerlendirirler
ve şöyle şeyler derler:
"insanlar kesin bir yol çizdiler" , "hırs doğal birşeydir"
sanki yıllarca üzerinde çalışma yaptılar
elbise giymek kadar doğaldır
istediğimiz ise problemlerin sebeplerini
ortadan kaldırmaktır.
açgözlülüğü , bağnazlığı ,önyargıları
ve birilerinin sırtından geçinmeyi ,
ve elit grupları ortadan kaldırmak.
hapishanelere olan ihtiyacı ortadan kaldırmak ve refah sağlamak
bu sorunlar daima vardı çünkü daima kıtlık içinde yaşadık
ve kıtlığı yaratan para sistemiyle.
Eğer sosyal saldırganlaşmayı yaratan
koşulları tamamen yok ederseniz
var olamaz
adamın biri diyor ki :"dinleyin ,bunlar doğuştan mı?"
hayır değil
insanın doğası yoktur , insan davranışları vardır
ve tarih boyunca değişim göstermiştir.
Bağnaz olarak ,açgözlü olarak veya kin dolu olarak dünyaya gelmediniz.
toplumdan aldınız
savaş ,yoksulluk ,açlık ,mutsuzluk ,insanların ızdırabı
para düzeni ile değişmeyecektir.
olursa da çok az önem taşıyan değişimler olacaktır.
kültürümüzü
değerlerimizi değiştirecektir
dünyanın olması gereken yol
bazı insanların fikirlerine veya bazı politikacıların söylemlerine göre değil
ve bu dünyanın kapasitesiyle ilgili olacaktır
veya bazı dinlerin insan ilişkilerini belirleyen görüşleri
Venüs projesi bunun hakkındadır.
birazdan konuşacağımız toplum
hapsetme ,hapishaneler ,polis zulmü ve yaslar
gibi bütün eski batıl inanışlardan kurtulmuştur
bütün yasalar kalkacaktır
ve meslekler olmayacaktır ,
borsa brokırları ve reklam bankerleri olmayacaktır
bitecekler!sonsuza kadar!
çünkü artık işe yaramayacaklar
insan zekasıyla tasarlanmış teknolojinin
hayat kalitemizi arttırdığını ve insanlığı özgür kıldığını
anladığımızda
en önemli konun dünya kaynaklarının akıllı kullanımı
olduğunu kavrayacağız.
bizi refaha götürecek yolda ilerleyişimiz doğal kaynaklardan elde ettiğimiz
materyallerle olacak .Bunu anladığımızda göreceğiz ki
para bu kaynakların önündeki bir engeldir.
neredeyse herşeyin bir ekonomik sebebi vardır
neden bu kaynakları elde etmek için paraya ihtiyaç duyalım?
gerçek veya varsayılan kıtlığın sebebidir.
genellikle hava ve musluk suyu için para vermeyiz ,
çünkü onlardan büyük bolluk var.
satmak çok anlamsız olur
o zaman ,akla yatkın olan
Eğer evler ,şehirler ve ulaşım gibi toplumlarımızdaki herşeyi yaratmak için uygun
kaynaklar ve teknolojiler yeterli bollukta olsaydı
birşeyleri satmaya gerek kalmayacaktı
aynı şekilde ,eğer otomasyon ve makineler insanları iş gücü olmaktan kurtaracak kadar
teknolojik olarak gelişmiş olsalardı
ortada iş sahibi olmak için hiçbir sebep kalmayacaktı
ve bu sosyal bakış açısıyla
paranın olması için de sebep olmayacaktı
en büyük soru duruyor :
Dünya üzerinde yeterli kaynaklara sahip miyiz?
herşeyin ücretsiz olarak elde edilebildiği
ve bir işte çalışmayı gerektirmeyen
ve bolluk içinde bir toplum yaratacak
teknolojik anlayışımız var mı?
Evet , sahibiz.
bunu minimum düzeyde mümkün kılabilecek
kaynaklara ve teknolojiye sahibiz
ilerde hayat standartlarını yükselmesi ile
insanlar bizim medeniyetimize bakıp
ne kadar ilkel ve immatur bir toplummuşuz diyecekler
Venüs projesinin önerdiği
günümüz öğretilerinden tamamen farklı
bir sistemdir
bilim adamlarından hiçbir zaman
sıkıcı ve monoton işleri ortadan kaldırmalarını
ulaşımdaki kazaları ortadan kaldırmalarını
insanların yüksek yaşam standartlarına sahip olabilmelerini
yiyeceklerimizdeki zehirleri ortadan kaldırmalarını
temiz ve verimli enerji kaynakları bulmalarını istemedik
bunu yapabiliriz
kaynak bazlı ekonomi
kaynak bazlı ekonomi ile parasal sistem arasındaki en büyük fark
kaynak bazlı ekonomi insanlarla
ve onların refahı ile ilgilenir.
para sistemi kurulduğundan beri insanların bu ihtiyaçları çarpıtılarak ikinci plana atıldı
herşey ne kadar para kazanıldığına
bağlı oldu
toplumdaki sorun eğer çözüldüğünde para kazandırmıyorsa öylece kaldı
kaynak bazlı ekonomi bugüne kadar denenenlerden hiçbirine benzemez.
bugün sahip olduğumuz teknoloji ile bolluk yaratabiliriz.Bu herkesin hayat stilini güzelleştirebilirdi.
teknolojiyi akıllıca kullanırsak ve doğayı korursak
bolluk bütün dünyada olur
çok farklı bir sistem
toplum teknolojinin durumu hakkında
yeterli düzeyde bilgilendirilmediği için
hakkında konuşmak oldukça zor
Enerji
artık gibi fosil yakıtlarını kullanmak zorunda değiliz
doğayı kirleten hiçbir şeyi kullanmak zorunda değiliz
kullanıma hazır bir sürü enerji kaynağı var.
nükleer çok yetersiz ,tehlikeli ve endüstrinin kar bazlı düzenine dayalı olmasına rağmen 1097 01:17:12,000 --> 01:17:17,000 hidrojen ,bioyakıtlar gibi alternatif enerji çözümleri
kuruluşlar tarafından bir kenara itildi
propagandaların ve kendi kedine hizmet eden çözümlerin arkasına baktığımızda
enerji şirketleri tarafından ileri sürüldüklerini görürüz
Güç üretimi için temiz ,bereketli ve yenilenen enerjilerin
görünüşe bakılırsa sınırsız olduğunu bulduk
Güneş ve rüzgar enerjisi toplumca en iyi bilinenleridir.Fakat bu kaynakların gerçek potansiyeli hala açıklanmadı.
Güneş enerjisi ,güneşten üretilir
çok bereketlidir ,tam öğle vaktinde ışığın 1 saatlik kısmı
dünyanın 1 yılda tükettiği enerjiden daha fazladır.
bu enerjinin 100'de 1'ini yakalayabilirsek
dünya asla benzin , gaz veya benzeri birşeyi kullanmak zorunda kalmaz.
kuşku yaratan mevcut olmaması
ancak teknoloji bundan yararlanacaktır.
günümüzde başarıyla sonuçlanmış
birçok ileri düzey çalışma vardır
pazarı paylaşmak istemeyen
kurulu enerji düzenlerince engellenmiş olmalarına rağmen
o halde rüzgar enerjisi var.
rüzgar enerjisi uzun zaman yetersizlikle suçlandı
lokasyonla alakalı olmasından dolayı,pratik değildi.
bu doğru değildir.
ABD enerji bakanlığı 2007'de
Amerikanın 50 eyaletinin sadece 3'ünde rüzgar tamamen yakalanabilirse
bütün ulusa yeteceğini kabul etti.
ve gel-gitten elde edilen dalga gücü oldukça az bilinir.
gel-git gücü okyanustaki gel-git hareketinden elde edilir
bu hareketi yakalayan türbinler enerji üretirler.
UK'da 42 yer şu an için kullanışlı olarak bildirildi.
tahminen UK'ın enerjisinin %34'ü sadece gel-git gücünden gelmektedir.
dalga gücü ,okyanusun yüzeyindeki hareketlerden enerji elde eder
yılda 80.000 terawatt-saatin üstünde bir potansiyel tahmin ediliyor
bu demek oluyor ki gezegenin enerji kullanımının %50'si sadece burdan elde edilebilir.
gel-git , dalga ,güneş ve rüzgar gücünün toplanması için
kömür ,benzin ,gaz ,biodizel ,hidrojen ve diğerlerinden farklı olarak
hemen hemen hiçbir ön hazırlık gerekmediğini belirtmek önemlidir
sadece bu dört kaynağın kombine olarak ,teknoloji ile verimli şekilde toplanması
dünyaya sonsuza kadar enerji sağlayacaktır.
bunların hepsini tokatlaycak diğer bir temiz ve yenilenen enerji formu daha var.
Jeotermal güç.
Jeotermal enerji ,ısı madenciliği denen
su kullanılan basit bir işlemle devasa miktarda temiz enerjiyi mümkün kılar.
2006'da, jeotermal enerji konusundaki MIT(ingiliz gizli servisi) raporuna göre
13.000 zetajullük bir enerji dünyada kullanılabilir halde bulunmaktadır
2000 zetajullük kısmı ise ileri teknoloji ile çok kolay bir şekilde elde edilebilmektedir.
gezegendeki bütün ülkelerin bir yıllık toplam enerji tüketimleri
yarım zetajule kadardır.
bu demek oluyor ki gezegenin 4000 yıllık enerjisi
sadece bu kaynaktan elde edilebilir.
dünyanın ısı üretiminin sürekli yenilendiğini düşünürsek
bu enerji gerçekten sınırsızdır.
sonsuza kadar kullanılabilir.
Bu enerji kaynakları temiz yenilenen kullanıma hazır kaynaklardan sadece birkaçı
zamanla daha fazlasını bulacağız.
en önemli olaysa bütün bu enerji bolluğunun kirlilik yaratmadan,
idareli kullanım gerektirmeden veya parasız olmasıdır.
peki ya ulaşım?
bizim toplumlarımızda ulaşım otomobil ve uçak gibi
ağırlıklı olarak fosil yakıtlarını kullanan araçlarla olur.
Otomobile gelince, pil teknolojisi elektrikli bir arabaya
saatte 100 mil yapabilecek ve bir şarjla
200 milden fazla yol gidebilecek enerji sağladı.
yıllardır bu teknoloji var.
Pil patentleri pazardaki payı belirleyen petrol endüstrisi tarafından kontrol edildiğinden
ve birde enerji endüstrisinin politik baskısıyla
bu teknolojinin ulaşılabilirliği ve geliştirilmesi sınırlandırıldı.
dünyadaki bütün araçların elektrikli ve
sıfır petrol ihtiyacı ile tamamen temiz olamamasına
ahlaksız kar merakından başka hiçbir neden yoktur.
Uçaklar da dahil olmak kaydıyla
bu seyahat çeşitlerinin işe yarmaz ,
hantal ,yavaş ve çok fazla kirlilik yarattığına karar verdik.
Bu bir mag-lev tren.
itici güç için mıknatıslar kullanır
Manyetik bir alanda tamamen asılıdır
ve bir yolcu uçağının kullandığı enerjinin %2'sinden daha azına ihtiyaç duyar.
trenin tekerlekleri yoktur böylece raydan çıkacak birşey de yoktur.
Bu teknolojinin versiyonlarının Japonya'da kullanılan
en güncelinin maksimum sürati saatte 360 mildir.
ancak bu versiyon artık eskidi.
venüs projesiyle bağlantısı olan ET3 adlı bir organizasyon,
su altında veya karada olabilen sürtünmesiz ve hareketsiz bir tüpün içinde
saatte 4000 mil hızla gidebilen tüp bazlı bir mag-lev tren yaptı.
LA'den New York'a öğlen arası için gittiğinizi veya
Washington'dan Beijing'e 2 saatte gidebildiğinizi hayal edin
bu kıtasal ve kıtalararası seyahatin geleceğidir.
hızlı ,temiz ,bugün aynı amaçla kullandığımız enerjinin sadece küçük bir kısmıyla.
aslında, mag-lev teknolojisi ,ilerlemiş pil ve jeotermal enerji arasında
bir daha fosil yakıtlarının kullanılmasına gerek yoktur.
ve bunu şimdi yapabiliriz ,eğer kar amaçlı yapı tarafından geri çekilmezsek.
çalışmak
şimdilerde Amerika faşizme yöneldi.
faşist bakış açısını ve baskın felsefesini destekleme eğilimi vardır.
Amerikan endüstrisi faşist bir yapıdır.
Eğer bunu anlayamazsanız zamanı geldiğinde diktatörlüğünde içinde uyanacaksınız.
Bizlere iş sahibi olup çalışmanın saygınlık getirdiği fikri verildi.
bakıyorum da bu maaşlı kölelik
hayatınızı alın terinizle kazanmanız gerektiğine inandırıldınız
bu da insanları geride tutuyor
insanları bilgisiz kılan sıkıcı ve monoton işlerden
kurtarıp özgür kılmak
onları soydunuz
bizim toplumumuzda ki kaynak bazlı bir ekonomidir
makineler insanları özgür kılar
görüyorsunuz,hayal edemiyoruz çünkü öyle bir dünyayı hiç tanımadık.
otomasyon
tarihe baktığımızda ,makine otomasyonunun paternini çok net olarak görürüz
yavaşça işçilerin yerini almaktadır
asansör görevlisinin yok oluşundan
nerdeyse tamamen otomasyona bağlı olan bir araba fabrikasına.
aslen ,teknoloji ilerledikçe insan gücüne olan ihtiyaç
giderek azalmaya devam edecek.
para bazlı işçilik sisteminin yanlışlığını kanıtlayan
ciddi bir çatışmaya neden olacak
insanların istihdam edilmesi teknolojik ilerleme ile direk rekabet halindendir.
endüstri temel önceliği kazancına verdiğinden
insanlar sürekli işten çıkartılacaklar ve yerlerine makineler geçecek
endüstri iş gününü kısaltmak yerine makine kullandığında
küçülmeye gider.Siz işinizi kaybedersiniz ve makinelerden korkma hakkınız olur.
yüksek teknolojide ,kaynak bazlı ekonomi,
abartısız söyleyecek olursak bugünkü işlerin %90'ı
makineler tarafından halledilebilir.
insanları kölelik olmadan hayatlarını yaşayabilmeleri için özgür bırakmak
bu teknolojinin olayıdır
ve zamanla ,nano teknoloji ve diğer ileri bilim dalları ile
kompleks tıbbi ameliyatları yapan makinelerin olacağı düşüncesi hiç de uzak değil.
insanların bugün elde ettiği başarıdan daha yüksek başarı getiren yol temeldir.
yol nettir fakat
kazanç için işçiye ihtiyacı olan para bazlı yapımız,süreci bloke eder.
insanların yaşayabilmeleri için işe ihtiyaçları vardır
sonuç şu ki bu sistem gitmeli
yoksa asla özgür olamayacağız ve teknoloji sürekli olarak durdurulacak.
lağımları temizleyen makinelerimiz var ve bir insan o işten kurtuldu.
makinelere insan performansının uzantısı olarak bakılmalıdır
üstelik bugün ki bir çok mesleğin kaynak bazlı ekonomide var olmasının anlamı yoktur.
paranın idaresiyle alakalı her şey gibi,kanuni sistemin kendisi de kendini idame eder.
Para olmasa bugün işlenen suçların birçoğu olmazdı.
Hemen hemen bütün suç çeşitleri para sisteminin sonucudur , ya direk alakalıdır ya da ekonomik bunalımın yarattığı ruh halindendir.
bu yüzdende yasalar işe yaramaz hale geldi.
otobanlara "yağmurda kaygandır dikkatli geçin" levhası koymak yerine kayganlığı önleyici abrasifler koyulmalıdır ,böylece ıslakken kaygan olmaz.
sarhoş biri arabasına bindiğinde
ve araba yoldan dolayı sallandığına
aslında çok az bir sallanma hareketi olur
ama o araba yoldan çıkacaktır.
kanun değil
çözüm
arabalara sonar ve radar koyarsanız birbirlerine çarpmazlar.
insan yapısı kanunlar,
oluşan sorunlarla uğraşırlar
ve sorunların nasıl çözüleceğini bilmezler
sadece kanun yaparlar
en çok özelleştirme yapılmış ve gezegendeki en kapitalist ülke olan ABD'de
dünyadaki en büyük hapisanelerin ve en çok mahkumun olması
sürpriz olmasa gerek.
Her yıl daha da artmaktadır.
istatiksel olarak bu insanların çoğu
eğitimsiz ve sosyal haklardan mahrum ,fakir toplumlardan gelmektedir
yapılan propagandaya ters olarak
suça ve şiddete yönelmek bu çevresel koşullamadandır
bu konuyla ilgili toplumumuz
başka şekilde düşünsede
yasalarımız ve hapishane sistemlerimiz
toplumumuzun bu davranışların kökünü
nasıl değerlendirdiğinin örnekleridir.
her yıl milyarlar harcanıyor
hapishaneler ve polis teşkilatı için
suç işlemenin en temel sorumlusu olan
yoksullukla ilgili programlara
bunun çok küçük bir kısmı harcanır
kıtlık ve ihtiyaç yaratan ve bunu isteyen
ekonomik sistemimiz var olduğundan beri
suç bitmemiştir
dürtü
insanlar yaşamları için olan ihtiyaçlarına
borçla , takasla ,ticaretle ulaşmasalardı
çok çok farklı davranırlardı
bütün bunların ücretsiz olmasını istersiniz
o zaman ücretsiz olacak. İnsanları ne motive edecek ?
istediği herşeye sahip olan ,güneşin altında yan gelip yatar.
kullandıkları sis perdesi budur.
günümüz kültüründe insanlar
para sistemiyle güdülmeye alıştırılmıştır
eğer herşeye ulaşma imkanları olsa ,neden birşey yapmak istesinler ki?
güdülerini kaybedeceklerdir
para sistemini desteklemek için size öğretilen budur.
bu senaryodan parayı çıkardığınızda
farklı dürtüler olacaktır ,çok farklı güdüler.
insanlar hayat için gerekenlere sahip olduğunda
dürtüleri değişir
Ay ve yıldızlara ne dersiniz?
yeni dürtüler oluşur.
beğendiğiniz bir resim yaptığınızda
onu birilerine vermekten de keyif alacaksınız ,satmaktan değil.
eğitim
bugüne kadar gördüğüm birçok eğitim mesleklere yönelik insanlar yetiştirmek içindi
çok spesifikti.genele hayata yönelik değillerdi.
bir sürü konu hakkında doğru dürüst birşey bilmeyen insanlar.Bence çok şey bilen insanları
alıp savaşa götüremezsiniz.
eğitim tamamen ezbercidir
problemlerin nasıl çözüleceği öğretilmiyor.
eleştirel düşünme konusunda
gereken beceriler kazandırılmıyor.
kaynak bazlı ekonomide ,eğitim çok farlı olacaktır.
bizim toplumumuzun en büyük sorunu zihinsel gelişim ve
herkesi kendi potansiyelini
en üst düzeyde kullanmaya motive etmektir.
çünkü bizim felsefemiz insanları daha bilinçli hale getirmek
ve herkesin payı olan daha zengin bir dünyadır
sizin çocuklarınızın daha zeki ve bilinçli olması
benim hayatımı da güzelleştirecektir
çünkü çevrelerine ve benim yaşamıma daha fazla faydalı olacaklardır
kaynak bazlı ekonomide tasarladığımız herşey
toplumla uygulanacak ve topluma dayalı olacaktır
ve bunu engelleyen hiçbir şey
olmayacaktır.
medeniyet
vatanseverlik , silahlar ,ordular , donanmalar
hala uygarlaşamadığımızın
göstergeleridir.
çocuklar anne ve babalarına soracaklar :
"makinelerin gerekli olduğunu fark etmediniz mi?"
"Kıtlık yarattığınız sürece savaşların kaçınılmaz
olacağını göremediniz mi baba?"
Apaçık ortada değil mi? Tabi ki ,çocuklar anlayacaklar
sadece kurulu düzene hizmet eden ve onu yücelten
kuş beyinliler olduğunuzu.
bizler iğrenç ve hasta bir topluluğuz.
tarih kitaplarını değiştiremeyiz.
büyük ulusların küçük ulusların topraklarını aldığından
şiddet ve vahşet kullanıldığından söz edecekler.
bahsettiğimiz tarihin
uygarlığın başlangıcından bu yana
yozlaşmış ,ahlaksız ve rüşvetçi olduğunu fark edeceksiniz.
ne zaman dünya hep birlikte çalışırsa
birleşmiş dünya
insanlığın iyiliği için çalışan bir dünya
kimsenin diğerinin emrinde hizmet etmediği bir dünya
sosyal katmanlaşmanın olmadığı
parası olan seçkinlerin
seçkinliğin her çeşidinin
dünyadan tamamen temizlendiği bir düzen.
devlet hiçbir şey yapmaz çünkü devlet yoktur
savunduğum sistem,
kaynaklara dayalı küresel ekonomi mükemmel değil,
ama sahip olduğumuz sistemden kat kat daha iyi.
mükemmele asla erişemeyiz.
"benim ülkem dünyadır...
ve dinim iyi olanı yapmaktır."
- Thomas Paine - 1737-1809
toplumumuzun sosyal değerleri
kaçınılmaz savaşlar
yobazlık
sıkıcı, bunaltıcı yasalar
sosyal katmanlaşma
ipe sapa gelmez batıl itikatlar, hurafeler
çevresel yıkım ve kirlenme
despot ,sosyal olarak kaygısız ,çıkar amacı güden yönetici sınıfı ;
insanların aslında sahip olduğu en temel iki içgüdüsünü
önemsememesinin sonucudur.
Doğa kanunun simbiotik yönü
gerçekliğin doğası
bütün bu sistemler , ilim de olsa
toplum da olsa ,teknoloji de olsa ,felsefe de olsa veya herhangi bir buluş
yasaklanmadığı takdirde
daima değişime uğrayacaktır.
bugünlerde tartıştığımız klişe konulardan
modern iletişim ve ulaşım
antik çağlarda hayal edilmesi imkansız olan şeylerdi.
aynı şekilde ,gelecekte olacak teknolojiler
sosyal yapılanmalar
bugün kavrayamayacağımız şeyler olacak.
simyacılıktan kimyacılığa
dünyayı merkez alan bir evrenden güneşi merkez alan bir evrene
günahkarlığın hastalıklara neden olduğu inancından
modern tıbba ulaştık.
bu gelişimin sona erdiğine dair bir işaret yok
ve bunun farkında olmamız bizi
gelişim ve ilerlemeye doğru
sürekli devam edecek bir yola sürüklüyor.
değişmeyen ve tecrübelere dayalı bilgiler var olamaz
bütün sistemlerin ortaya çıkışının özüdür
farkına varmalıyız
bunun anlamı daima yeni bilgilere açık olmalıyız
her ne kadar şu an ki inanışlarımızı ve kimliklerimizi
tehlikeye soksa da
üzgünüm ,günümüz toplumu bunu algılayamadı
ve kurulu düzen eskimiş sosyal yapıları muhafaza ederek
gelişimi engellemeye devam ediyor
aynı zamanda toplum değişmekten korkmanın cezasını çekiyor.
sabit bir kimliğe koşullandırılmış olduklarından
insanların inanç sistemini sorgulamak
genelde hakaretlerle ve sözlü münakaşa ile sonuçlanıyor
yanlışı seçmek bozuklukla sehven ilgilidir
aslında yanlış olduğu kanıtlansada topluma mal olmuştur.
birilerinde yeni bir anlayış gelişsin diye
daha öte farkındalık oluşsun diye
fikirleri güncellenmiş ,değişmiş ve aydınlanmış
bilinçli ve zeki bir insan gibi bir şey yoktur
ki sadece zaman meselesidir
yeni ve değişim yaratacak bilgilerden uzak durma
bir inanç sistemine körlemesine inanma temayülü
fikirsel materyalizmden başka birşey değildir.
para sistemi bu materyalizmi baki kılar
sadece kendi çıkarı olan düzeni korumaz
ayrıca bu düzene körlemesine kapılmış
sayısız insanı
bu düzenin kendi kendini tayin etmiş
gardiyanları haline getirmektedir
koyunlar artık onları kontrol edecek çoban köpeğine ihtiyaç duymuyorlar.
normallerin dışına çıkanları sürüden dışlayarak birbirlerini kontrol ediyorlar
bu eğilim değişimi engeller
ve var olan düzeni sürdürür
sıfat ,komfor
güç ve çıkar uğruna olan
bu düzen sürdürülemez
ve sadece dengesizlik yaratacaktır
bölünme
çarpıklık
ve her durumda ,
tahribat yaratacaktır.
değişme zamanıdır
avcı toplayıcılardan
tarımsal devrime
endüstriyel devrime
izlenen yol nettir.
yeni bir sosyal sistemin zamanıdır
bugün sahip olduğumuz anlayışı yansıtan bir sistemin zamanıdır
parasal sistem
kıtlığın gerçek olduğu
bir dönemin ürünüdür
bundan böyle ,teknoloji çağında
artık topluma uygun değildir
yarattığı gerçekten sapmış davranışla gitmiştir
keza dini inanışlar gibi
dominant dünya görüşleri
toplumla uyuşmadan işlemiştir
İslam ,hristiyanlık ,yahudilik ,hinduluk ve diğerleri
kişisel ve sosyal gelişimin önündeki engellerdir.
kapalı dünya görüşünü sürdüren her grup
bu kıt algılayışla bildikleri
evrenin oluşmuş olamayacağıdır.
din oluşum sürecine olan
farkındalığı yok etmiştir
inanılan şeyin sebep oldu
psikolojik bozulma
mantık ve yeni bilgiler nerde ret ediliyorsa
tercih edilen gelenekleşmiş eski kafalı inanışlarda varsa
tanrı konsepti
doğayı açıklama metodudur
ilk zamanlarda insanlar bilmiyorlardı
herşeyin nasıl oluştuğunu
doğanın nasıl işlediğini
bu yüzdende küçük hikayelerini uydurdular
ve tanıyı kendi hayal güçleriyle yaptılar
öyle biri ki
insanlar hatalı davranırsa sinirleniyordu.
seller ve depremler yaratıyordu
ve bunun tanrının davranış tarzı olduğu söylendi
inançların sindirici tarihine gelişi güzel bir göz attığımızda
kurgulanmış efsaneler oldukları
tarih süresince etkilenerek zirve noktasına geldikleri ortaya çıkar
örneğin ,hristiyanlık inancının en önemli öğretisi
İsa'nın ölümü ve yeniden dirilişidir.
incilin buyurduğu bu inanış çok önemlidir
"eğer İsa dirilmezse öğütlerimiz boşunadır ve inancınız da boşunadır"
bu hikayeyi kelimesi kelimesine kabul etmek çok zordur
yüzyıllardır bu doğa üstü olayı belirten tek kaynak olmaması
aynı şekilde ölmüş ve yeniden dirilmiş hristiyanlık öncesi kurtarıcıların
çok büyük bir sayıda olduğunu bilmek
bu hikayeyi de efsaneler arasına koyar
ilk kilise figürleri ,
Tortullian gibi,
büyük benzerliklerin olduğunu gösterir
her ne kadar şeytanın bu benzerlikleri yarattığı savunulsada
ikinci yüzyılda yer bulan ;
"şeytan ,doğruluğu yoldan çıkarandır
isa tarafından tesis edilen ayinleri taklit eder
inananlarını vaftiz eder ve günahlarından arındırır...
nimetler için adak adar ve yeniden diriliş hareketini yapar
ilahi şeyleri tamamen kopyalayan
şeytanın kurnazlığını anlayın."
gerçekten üzücüdür , bununla birlikte
hristiyanlıktan ,yahudilikten ,islamdan ve diğerlerinden gelen
bu hikayelere inanmayı bıraktığımızda
tamamen tarih olurlar,
ve gerçekte oldukları gibi birçok inançtan elde edilmiş
özünde mecazi deyimler olduklarını kabul ettiğimizde
görürüz ki bütün dinler ortak bir silsileyi paylaşırlar
bu hepsini birleştiren zorunluluk
inanılma ve değerli olma ihtiyaçlarıdır
dini inanış diğer ideolojilerden daha fazla
parçalanmaya ve çatışmaya neden oldu
sadece hristiyanlık 34.000 farklı alt gruba sahiptir.
incil yorumlama işidir
okuduğunuzda ,aklınızdan geçen
"sanırım isa bunu demiş .Bence kitap bunu anlatmış.
hayır ! bunu demiş."
Lutherciler var, yedi gün Adventistler var, katolikler var,
aslında kilise olmayan kiliselere bölünmüşler
ayrılmanın bu noktasında
dini inanışlardaki ticari marka olan
inancımızı sarsan ikinci bozulmadır
ayrışmanın yanlış kavramları
hayatın simbiyotik ilişkisini inkar ederler.
bütün doğal sistemlerin zamanla meydana geldiğini anlamazsak
gerçekler sürekli değiştirilmiş ve mahvedilmiş
öğretiler üzerine kurulacaktır 1504 01:41:12,000 --> 01:41:16,000 anlamalıyız ki bütün sistemler ,aslında
sadece insanlar tarafından uydurulmuş parçalardır.
tabiattan bağımsız hiçbir şey olmaz.
tabiatın bütünü birbiriyle ilişkili varlıkların müşterek sistematiğidir
her neden bir sonuç oluşturur , var olan sadece yoğunlaştırılmış bir bütündür.
çevreye ne denli bağımlı olduğumuzu görmezsiniz
özgürmüşüz gibi görünür...kafamıza göre takılıyoruz.
oksijeni alırsanız ,hepimiz hemen ölürüz.
bitki örtüsünü alın ,ölürüz.
ve güneş olmadan ,bütün bitkiler ölür.
bizler birbirimizle bağımlıyız.
biz bunu tamamen öğreti olarak almalıyız.
bu sadece insanlığın bu gezegendeki tecrübesi değil
bu toplam bir tecrübe
ve bizler de bitkiler ve hayvanlar olmadan yaşayamayız
4 element olmadan yaşayamayız.
ne zaman bunu bir öğreti olarak kabul etmeye başlayacağız?
başarılı olunması gereken şey bu.
başarı çevremizdeki herşeyle ne kadar iyi ilişki içinde olduğumuza bağlıdır.
büyük babamın arzu etmediği için
düzgün ,barış içinde ,herşeyin yolunda olduğu
sosyal bir dünyayı
miras alamadığım
gerçeğinin çok iyi farkındayım,
bugün Etyopya'da ,Endonezya'da, Bolivya'da,Filistin'de ,İsrail'de
yetişen her çocuğun aynı beklentiye sahip olduğu gibi.
bütün topluluğu dikkate almalısınız
yoksa ciddi sorunlarınız olur
ve artık bütün dünyanın topluluk olduğunu görmek zorundayız.
ve birbirimize bu yönde dikkat etmeliyiz
bu sadece insanoğlunun topluluğu değildir
bu bitkilerin ,hayvanların ve elementlerin topluluğudur.
bunu anlamaya gerçekten ihtiyacımız var
bizi mutluluğa ve
huzura götürecek olan budur.
şu an hayatlarımızda eksik olan budur
buna maneviyat diyebiliriz
fakat konunun aslı
huzur , birbiriyle bağlı olmaktan mutlu olarak yakalanır.
bu bizim tanrı ruhumuzdur.
bizim bu yanımız
bunu gerçekten hisseder
ve siz içinizde derinlerde hissedebilirsiniz.
bu inanılmaz muhteşem duygu ve sahip olduğunuzda bilirsiniz.
bunu paradan alamazsınız
bunu bağlanmaktan alırsınız
"eğer bu ülkeye zarar vermiyorsa.
nükleer silahlar yapmaya nasıl devam edeceğiz
ne demek istediğimi biliyorsunuz?
askeri endüstriye ne olur
hepimiz bir olmayı başarırsak?
ekonomiyi mahvedecektir.
her halukarda sahte olan ekonomi
otlakçı olan ekonomi
hükümetin neden çatırdağını görüyorsunuz...
koşulsuz sevgiyi tecrübe etme düşüncesiyle."
"inanıyorum ki silahsız gerçekler ve koşulsuz sevgi en sonunda dünyada olacak."
- Dr. Martin Luther King Jr. - 1929-1968
şahsi varlığımızın bütününün
tamamen dünyamızdaki diğer herşeyin
bütününe bağlı olduğunu birkez anladığımızda.
koşulsuz sevginin ne anlama geldiğini anladığımızda
sevgi herşeyi siz gibi görmek
ve sizi her şey gibi görüp hiçbir koşul ve önyargı sahibi olmamaktır
aslında bizler bir zaman hepimiz herşeydik.
eğer doğruysa ,hepimiz bir yıldızın merkezindeniz
her birimizdeki her atom bir yıldızın merkezinden
bundan dolayı hepimiz aynı şeyiz.
Buffalo'da sokaktaki bir kola makinesi veya bir sigaralık da
geldiğimiz yıldızdaki atomlardan yapıldı.
binlerce kez geri dönüşüme uğradılar
sizin ve benim gibi
bundan dolayı ,oradaki sadece benim
aslında korkacak ne var? teselli aramaya ne gerek var ?
hiçbir şey.korkacak birşey yok çünkü herşey biziz.
sorun doğarken ,adımız konarken ,kimliğimiz olduğunda
ve bireyselleştiğimizde ayrılmamızdır.
birlikten ayrılıyoruz
dinlerin istifade ettikleri budur
insanlar bütünün parçası olma arzusuna sahiptir
bu yüzden bundan istifade ederler. buna tanrı derler ,kuralları olduğunu söylerler
bence bu dayanılmaz
bence bunu dinsiz de yapabilirsiniz
...dünya dışından gelen bir ziyaretçi insan toplulukları arasındaki farklılıkları incelese
bulacağı benzerliklerle karşılaştırıldığında saçma sapan olan farklılıklardır...
hayatlarımız ,geçmişimiz ve geleceğimiz güneşe ,aya ve yıldızlara bağlıdır...
biz insanlar tabiatı inşaa eden atomları gördük
ve şekillendirici güçleri...
ve bizler ,evrenin nesneleşmiş gözleri ,kulakları ,düşünceleri ve duygularıyız
en azından orijinlerimiz hakkında meraklanmaya başladık...
yıldızları seyreden yıldız parçaları , milyarlarca milyarlarca milyarlarca atomun organize koleksiyonları
tabiatın evrimini seyretmek , dünya gezegeninde bilince ulaşan uzun yolu takip etmek
bağlılığımız türlere ve gezegenedir.dünya için konuşuyoruz.
mecburiyetimiz yaşatmak ve geliştirmektir sadece bize ait olmasada
içinden yetiştiğimiz bu uçsuz bucaksız ve yaşlı evrene ait olsada
bizler tek türüz bizler yıldız ışığını toplayan yıldız maddesiyiz.
- Carl Sagan - 1934-1996
birleşmeyi isteme zamanıdır
demode sosyal sistemimiz çökmüştür ,
herkesin değerli olduğu ve gerçekten özgür olduğu
düzgün ve global toplumu yaratmak için birlikte
çalışmalıyız
şahsi inanışlarınız ,her ne olursa olsun
hayatın gereksinimlerine gelince anlamsızdır
her insan çıplak olarak doğar
ısınmaya,yemeye,suya ,barınmaya ihtiyaç duyar.
geri kalan herşey destektir.
elimizdeki en önemli konu
dünya kaynaklarının akıllı idaresidir.
bu para sistemi ile asla sağlanamaz
çünkü çıkar amacı gütmek bencillik gütmektir
bu nedenle de eşitsizlik ,dengesizlik tabiatında vardır
aynı zamanda ,politikacılarda kullanışsızdır
bizim hayat dair gerçek sorunlarımız tekniktir politik değildir
ayrıca,ideolojiler insanlığı parçalar,
din gibi
toplumda güçlü bir yansıma gerekir
değerine amacına ve sosyal uygunluk için
ümit vadeden ,zamanla
din materyalizmini ve hurafelerini kaybedecek
ve felsefe alanında yerini alacaktır.
gerçek şu ki bugün toplum geri kalmıştır
yaratıcılık,birleşme ve ilerleme yerine sürekli savunma ve güvenlikten bahseden
politikacılarla geri kalmıştır
bugün sadece ABD savunma için yıllık 500 milyar dolar harcıyor
bu Amerika’daki her lise öğrencisini 4 yıllık bir koleje göndermeye yeter.
1940'larda Manhattan projesi
kitle imha silahlarının ilkini üretti.
bu programda 130.000 insan görev aldı ve inanılmaz para harcandı.
o bilim adamı grubu insanları öldürme yolları yerine
kendi kedini geçindiren bolluk içinde bir dünya yaratmak için çalışsaydı
hayatlarımızın bugün nasıl olabileceğini bir hayal edin
amaçları bu olsaydı bugün hayat çok çok farklı olurdu
kitle imha silahları yerine
daha güçlü birşeyi ortaya çıkarma zamanıdır.
kitle yaratma silahları
bizim asıl tanrısallığımız yaratabilme kabiliyetimizdir.
yaşamın simbiyotik bağlantılarını anlayarak güçlenip
gerçeklerin meydana gelmiş tabiatını rehber aldıktan sonra
yapamayacağımız veya başaramayacağımız hiçbir şey yoktur.
Tabi ki , değişmeyi rededecek kurulu düzenin
değişik çeşitleriyle
yüzleşeceğiz.
bu düzenin kalbinde para sistemi vardır.
önceden açıklandığı gibi ,fraksiyonel rezerv politikası
borçla oluşturulmuş kölelik çeşididir
toplum bu şekilde özgür olamaz.
sırayla ,serbest ticaretin formu olan serbest pazar kapitalizmi
dünyayı mahkum etmek ve ülkeleri yönetmek için borcu kullanıyor.
bir avuç geniş iş ve politika gücüne hizmet ediliyor.
gözle görülen bu ahlaksızlıklar bir yana
sistem kendisi rekabete dayalıdır
bu nedenle muhtemelen çok büyük oranda
genelin hayrına olan işbirliklerini derhal imha eder
bu nedenle gerçek bir global yapılanmaya her kalkışma engellenir
bu finansal ve şirketsel yapılar artık demodedir
ve ortadan kalkmalıdır.
tabiki finansal elitlerin bu fikre katılacağını sanacak kadar saf değiliz
güç ve kontrollerini kaybederler.
barışçıl ve stratejik bir eylem başlamalıdır.
hareketin en güçlü planı basittir
güçlü yapılanmaları insanların lehine hareket etmeye zorlamak için davranışlarımızı değiştirmeliyiz
sistemi desteklemeyi bırakmalıyız
bu düzenin değişmesinin tek yolu
bitmeyen bu kusurların ve ahlaksızlığın farkında olup
bunun bir parçası olmayı reddetmemizdir
onlar para sistemini bırakmayacaklardır
bizim önerdiğimiz tasarımlardan dolayı.
sistem çökmek zorundadır
ve insanlar seçilmiş liderlerine olan inançlarından vazgeçmelidir.
ana değişim noktası olacaktır
eğer venüs projesi ana alternatif olarak seçilirse
olmazsa ,sonuçlarından korkuyorum
istatistikler ülkemizin iflas ettiğini gösteriyor
muhtemelen olacak şey ülkemiz askeri bir diktatörlüğe gidecek
isyanları engelleyebilmek ve sosyal çökertmeyi tamamlamak için.
ABD çökerse
diğer tüm kültürler de benzer şeylerle karşılaşır
şimdilerde dünyanın finans sistemi gelirin düşmesinden dolayı
uçurumun eşiğindedir
2003'de piyasa uzmanlarının belirttiği
ABD ulusal borcunun üzerindeki faiz
10 yıl içinde altından kalkılamayacak hale gelecek.
bu teorik olarak ABD ekonomisinin iflası anlamına gelir
bunun dünyaya yansıması çok büyük çapta olur.
fraksiyonel rezerv bazlı para sistemi
genişlemesinin teorik limitlerine ulaşıyor
ve bu aralar gördüğünüz banka iflasları sadece başlangıçtır.
bu nedenle enflasyon alıp başını gitmiştir.
borcumuz rekor seviyelerdedir
ve hükümet ve FED yeni para basmaktadır
imtiyazlar tanıyarak yozlaşmış sistemi iflastan kurtarma çabası
bankaların hayatta kalmasını sağlamanın tek yolu
daha fazla para yapmaktır.
daha fazla para yapmanın tek yoluysa
daha fazla borç ve enflasyon yaratmaktır.
iflasların başlaması sadece an meselesidir
kimse yeni krediler istemiyor
zaten halihazırdakiler insanlar için baş edilmesi imkansız krediler
paranın genişlemesi duracaktır
ve daha önce görmediğimiz derecede bir küçülme başlayacaktır
bir yüzyıl süren piramid şemanın sonu
bu zaten başladı
bu nedenle bu finansal batışın suçlularını ortaya koymalıyız
bu zayıflığı avantajımıza çevirmeliyiz
işte bazı öneriler:
banka hilebazlığını ortaya çıkarmak
Citibank, JP Morgan Chase, ve Bank of America
ahlaksız federal rezerv sisteminin en güçlü kontrolörleridirler
bu kuruluşları boykot etme zamanıdır.
eğer bunlarda banka hesabınız veya kredi kartınız varsa
paranızı başka bankaya yatırın
mortgage varsa başka bankadan finanse edin
onların hisselerine sahipseniz satın.
onlar için çalışıyorsanız ,bırakın
bu hareket küçük görülecektir
özel bankacılık kartelinin arkasındaki gerçek güçler tarafından
özellikle Federal Rezerv denen.
ve bankacılık sisteminin dolandırıcı olduğunun farkına varmak
iki.TV haberlerini kapatın
haber almak için internetteki bağımsız haber ajanslarını ziyaret edin.
CNN, NBC, ABC, FOX ve diğerleri
bunlar önceden değiştirilmiş statikoya hizmet eden şeyler sunarlar
ana medya kurumlarına sahip 4 şirketle yaparlar bunu
tarafsız haber imkansızdır
internetin gerçek güzelliği de buradadır.
ve kurulu düzen kontrolünü kaybediyor
internetteki serbest bilgi akışından dolayı.
interneti her zaman korumalıyız
bugün gerçek kurtarıcımız odur
üç
asla izin vermeyin,
kendiniz , ailenizin veya tanıdığınız herhangi birinin askeriyeye katılmasına.
bu demode kurum
artık sadece kurulu düzeni devam ettirmek için kullanılıyor
artık amacına uygun değildir
Irak'taki ABD askerleri ABD şirketleri için çalışıyorlar
insanlar için değil
propaganda güçleri bizi savaşın doğal olduğuna inandırmaya çalışıyor
ve askeriye onurlu bir kurumdur
eğer savaş doğal bir şey ise
neden her gün 18 intihar oluyor
Amerikalı eski askerler tarafından.
travma sonrası stres hastalığı kimlerde görülür?
eğer erkek ve kadın askerlerimiz bu kadar onurlu insanlarsa
neden amerikalı evsiz barksız insanların %25'i
eski askerlerdir?
dört
enerji şirketlerini desteklemeyi bırakın.
müstakil bir evde yaşıyorsanız
şehir şebekesinden çıkın.
evinizi kendi kendini idare edecek hale getirmenin yollarını araştırın
temiz enerji ile
güneş ,rüzgar ve diğer yenilenebilen enerjiler
artık ulaşılabilirler
ve geleneksel enerjilerin bitmek bilmeyen fiyat artışıyla uğraşmaktansa
bunları araştırmak daha ucuz olacaktır
arabanız varsa en küçük arabalardan alın
ve birçok dönüşümlü teknolojilerden birini kullanmaya çalışın
arabanızı hibrid hale getiren
elektrik veya başka bir yakıt.
beş
politik düzeni red edin
demokrasinin illüzyonu zekamızı küçümsüyor.
para sistemi içinde asla gerçek bir demokrasi olamayacaktır
ve hiçbir zaman da olmadı
aynı şirketlerin lobisi tarafından kurgulanmış iki partimiz var.
o pozisyonlara şirketler tarafından getiriliyorlar
popülerlikleri suni olarak medya tarafından oluşturuluyor
kaçınılmaz ahlaksız sistemi içinde
2 yılda bir personel değişimi
anlamsızdır
aslında anlamı olmayan bu politik oyunu bilmiyormuş gibi davranmak yerine
enerjinizi bu bozuk sistemin üstesinden gelmeye odaklayın.
ve altı.
eyleme katılın.
www.thezeitgeistmovement.com'a girin
bize sosyal değişim için yaratacağımız büyük kitle eylemi için destek olun
dünyanın daha önce hiç görmediği.
bunu yaymalı ve herkesi haberdar etmeliyiz
şu anki tabiatında ahlaksızlık olan dünya sistemimiz hakkında...
tek gerçek uygulanabilir çözüm çerçevesinde
gezegendeki tüm doğal kaynakları açıklayarak
bütün insanlar için kullanılacak
herkesi teknolojinin gerçek durumuyla ilgili bilgilendireceğiz
eğer dünya savaşmak yerine birlikte çalışırsa hepimizin nasıl özgür olacağını
seçim sizinle alakalı
finansal sistemin kölesi olmaya devam edebilirsiniz
ve bitmeyen savaşları ,depresyonları ve dünyadaki adaletsizliği izlersiniz
kendinizi boş eğlencelerle rahatlatırken
ve materyalistik çöple;
veya ,enerjinizi gerçeğe odaklarsınız ,anlamlı , istikrarlı ,bütünsel değişime
desteklemek için gerçekçi imkanlara sahip olan
ve ardında kimseyi bırakmadan tüm insanları özgür kılan
fakat en sonunda en mühim değişim
sizin içinizde oluşacak olandır
gerçek evrim bilincinizde olacak devrimdir
ve her birimizin öncelikli ihtiyacı
ilahi ,materyalistik zırvalar
bu şeylerin doğru olduğuna koşullandırıldık
gerçek birlikteliğimizden gelen sinyal ile
keşfedip , geliştirdiğimizde ve düzenlediğimizde
bu size bağlı
"bütün bu tartışmalarda ve konuşmalarda yapmaya çalıştığımız
beyinlerde radikal bir değişim sağlayamazsak ne olacağını görmektir
kabul edilmemiş şeyler...
fakat bunu anlamak için ,bunun içinde olmak için , incelemek için
bütün kalbinizi ve aklınızı sahip olduğunuz herşeyle keşfetmeye verin
farklı yaşamanın bir yolu.
fakat sadece size bağlı ve asla bir başkasına değil.
çünkü burada öğretmen yok
öğrenci yok
lider yok
yol gösterici yok
efendi yok i kurtarıcı yok.
sizler ,kendiniz öğretmensiniz,ve öğrencisiniz, efendi sizsiniz,yol gösterici sizsiniz,lider sizsiniz 1820 01:58:10,000 --> 01:58:13,000 siz her şeysiniz!
ve,
anlamak
ne olduğuna dönüşmektir.