Tip:
Highlight text to annotate it
X
Ben Julia, 17 yaşındayım.
Ailem Arjantinli,
ben Manhattan'da doğdum, büyüdüm
ve Bronx' taki bir okulda öğrenciyim
Liselerin çoğunun,
öğrencilerini en iyi üniversitelere yerleştirmeye
çalıştığını düşünüyorum.
Çünkü öğrencileri ölçme yöntemleri
oldukça acımasız sayılarla yapılıyor.
Bence devlet okulları yaratıcılığı öldürüyor.
Öğrencileri sadece numaralandırıyorlar.
Öğrenciler yalnızca iyi bir derece için
öğrenmeye teşvik ediliyorlar
fazlası için değil.
Muhtemelen zamanımın çoğunu
sınavları geçmek için harcıyorum.
Okul koridorlarında en çok neler duyarsınız;
hangi projeler tamamlandı,
sınavdan kaç aldın,
bunların hepsini bir güne nasıl sığdırıyorsun..
Sınıfta ise öğrencilerin yarısı kafasını sıradan kaldıramaz
çünkü tüm gece sınavlardan
iyi not almak için ayaktaydılar.
Gerçekten aldığımız tek desteği
hangi üniversiteye başvuracağımız
hangi dersleri alacağımız konusunda
rehberlik danışmanlarından alırız.
"Eğer şu şu üniversiteye gitmek istiyorsan bir AP dersi al" filan fıstık işte
Benim için değil!
Sanat tarihi beni çok çok meşgul ediyor
ayrıca mikro/makro (mic/mac) ekonomi dersleri
Öğretmer de aşırı derecede akıllılar
ders hakkında bildiklerini anlatmayı seviyorlar.
Mic/mac öğretmenim sırada oturur
ve sadece kendi fikirlerini değil
izlediği tüm videoları,
okuduğu tüm makaleleri,
bir şekilde ilişkili olan herşeyi
anlatır, anlatır..
kelimeler havada uçuşur
ve hepsi sonunda hakkında konuştuğumuz konu içerisine yığılır
bunlar asla test edilmez
fakat konuyu daha gerçekçi kılar.
Hiçbir zaman ekonomiden hoşlandığımı söyleyemem.
Aslında öğrendiğim en iyi yol, kolları sıvayıp işe girişmektir
beni sınıfın dışına çıkarabilecek bir şey.
Bence en iyi eğitim tipi,
size nasıl konuşmanız
ve düşünmeniz gerektiğini öğretendir.
Bu sınavlarınızı geçmenizden
çok çok daha önemlidir.