Tip:
Highlight text to annotate it
X
Her zamanki gibi yanlış.
ABD'nin Doğu Avrupa'daki pasifliği...
...Sovyetler Birliği'nin Afgan
sınırındaki saldırgan tutumuna karşı...
...ABD hükümetinin alenen karşılık
vermeyeceğinin kanıtıdır.
Konu:
Sovyetler Birliği,
bomba denemelerini içeren...
...ciddi askeri araştırmalar
yürütmeye devam ediyor.
Üstelik bunları
Bering Denizi'nde...
...Alaska'nın güney kıyılarının
1500 mil açıklarında yapıyor.
Başkan Nixon Sovyetler'e
şu uyarıyı yaptı:
ABD asla savaşı
başlatan taraf olmaz.
Açıkça ifade edelim. Gücümüzü,
barışı korumak için muhafaza ediyoruz.
O yüzden düşmanlarımız
kendilerine sormalı;
Gizli çıkarlarımız uğruna
Amerika'ya saldırmanın...
...sonuçlarına katlanabilecek miyiz?
Sovyet faaliyetlerinin
sonucu olarak...
...nükleer bilimcilerin kıyamet saatini
geceyarısına beş kalaya alışını izliyoruz.
Nükleer savaşla yıkım.
Soru:
0'ın imkansız, 10'un mutlak olduğu...
...0'dan 10'a kadar olan bir ölçekte...
...Rusya'nın Amerika'ya saldırma
ihtimali ne olurdu?
- Pat Buchanon.
- Sıfır.
Sovyetler, elimizde yürüyen
bir nükleer caydırıcı olduğu sürece...
...savaş riskini göze almayacaktır.
Dr. Manhattan'ı kastediyorsunuz.
Peki Dr.Manhattan'ın varlığı dünya
barışını garanti eder mi? Eleanor Clift.
Bu, Sovyetler Birliği'ni
rekor düzeyde...
...nükleer silah stoklamasını
durdurmuyor ama.
Sizce bunlar
gözdağı değil mi?
Sovyetler belki de Dr.Manhattan'ı
bir tehdit olarak...
...gördükleri için bu atom bombası
denemelerini yapıyordur.
Bütün dünya böyle
düşünüyor olabilir.
Sovyet gemileri
karasularımızı ihlal etti.
Zamanı geldi galiba.
Bu bir şaka.
Hepsi bir şaka.
Bağışla beni Meryem Ana.
Çeviri: DeaDy
JAPONLAR TESLİM OLDU
MUTLU EMEKLİLİKLER SALLY
LEZBİYEN FAHİŞELER
RUSLARIN BOMBASI VAR
Beni ben yapan bunlardı.
Ben bir kahramandım, adi herif!
Şiddet ve baskının barış
için çözüm yolu olmadığını...
...Saygon hükümetine
gösteren bir gösteri.
İyi şanslar, Bay Gorsky.
NIXON ÜÇÜNCÜ DEFA SEÇİLDİ
GÖZCÜLERİ KİM GÖZLÜYOR?
Edward Blake. 67 yaşında.
1,85. Tam 100 kilo.
- Adam sanki defans oyuncusu.
- Evet, cesedi gördüm.
- Yaşına göre vücudu çok iyiymiş.
- Ölü olması dışında yani.
Bu dökme cam. Çatlatmak için
bile üzerinde tepinmen lazım.
Cama fırlatılmıştır.
Yatak odasına baktın mı?
Evet. Çekmeceler açılmış,
içindekiler sağa sola atılmış...
...şilte ters dönmüş.
Muhtemelen hırsızlık.
Ya da öyle görünmesi istenmiş.
Şuna bak.
- Başkanla el sıkışıyor.
- Ed Blake ajan mıymış?
Hükümet? Derin devlet?
Bence bu iş hepimizi aşar.
Rorschach'ın Günlüğü.
12 Ekim 1985.
Bu sabah sokakta köpek leşi var.
Parçalanmış karnında ise lastik izleri.
Bu şehir benden korkuyor.
Gerçek yüzünü gördüm.
Sokaklar içlerinden
kan akan geniş birer oluk.
Lağım ağzına kadar dolduğunda ise
hepsi boğulacak.
Bütün seks ve cinayetlerin birikmiş pisliği
boğazlarına kadar geldiğinde...
...bütün orospular ve politikacılar
"Kurtarın bizi!" diye bağıracak.
Ama ben "Hayır!" diyeceğim.
Bütün dünya uçurumun kenarında
cehenneme doğru bakıyor.
Liberallerin, entellektüellerin ve
ağzı iyi laf yapanların hepsi.
Ama gün gelecek
hepsinin dili tutulacak.
Benim ellerimde
bu berbat şehir...
...mezbaha dolusu zeka özürlü
çocuk gibi inliyor.
Ve gece buram buram
zina ve şerefsizlik kokuyor.
Bu gece New York'ta
bir komedyen öldü.
Biri niye öldüğünü biliyor.
Biri biliyor.
Her şey çetelerle başladı.
Ama insanlar çabuk unutuyor.
Korsan kostümleri,
hayaletler filan...
Öyle giyinip soygun yapmak
çetelere daha eğlenceli geliyordu.
Onları tutuklasak bile
anında sokaklara geri dönerlerdi.
O acayip maskerlerden
kimliklerini tespit edemezdik ki.
Biz polisler de kafa kafaya verdik
ve "Bu ne ya!" dedik.
Biz de maske takmalıyız.
Kanunun yapamadığını yapacaktık.
Kısa süre sonra...
...gazeteler rüzgarı
yakaladı, üzerine gitti.
Bir de baktık ki... O ne!
Ulusal eğlence haline gelmişiz.
Ben vardım. Banknot,
Güve Adam, Yüzbaşı Metrapolis...
Kukuletalı Adalet, İpek Hayalet...
...ve tabii Komedyen.
Aman, başlatma şimdi ondan.
Galiba sarhoş oldum.
Aynı hikayeyi anlatıp duruyorum.
Bir yere varmaya
çalışıyorsun sanırım.
Anlatmak istediğim.
Bizim için çok kolay oldu.
Size biraz haksızlık edildi.
Siz bıraktığımız yerden başladınız.
Nixon da sizi dışladı.
Ah o Nixon iti.
- Ve ben o ite beş defa oy verdim.
- Ya ona verecektin ya da komünistlere.
Neredeyse gece yarısı oldu.
Ben gideyim.
İşin aslı...
...sen benden çok daha iyi bir
Gece Kuşu oldun, Danny.
Hollis. İkimiz de bunun
palavra olduğunu biliyoruz.
Laflarına dikkat et.
Bu sol yumruk Yüzbaşı İtilaf'ı
devirmişti hatırladın mı?
Haftaya geleyim mi?
Ya böyle düzenli uğramak
zorunda değilsin?
Randevun filan olur ne bileyim.
Emekliler birbirine destek olmalı.
Haksız mıyım?
Özlüyor musun?
Hayır. Sen?
- Kesinlikle hayır.
- Görüşürüz.
- Merhaba, Daniel.
- Rorschach.
Kendime fasulye hazırladım.
Sakıncası yoktur umarım.
Hayır, elbette yok.
Isıtmamı ister misin?
Böyle iyi.
Nerelerdesin?
Şimdilik hapisane dışında.
Daniel.
Şuna bak.
- Fasulye lekesi mi?
- İnsan fasulyesi lekesi.
O rozet Komedyen'indi.
Üzerindeki kan da.
Öldü.
Aşağıda konuşalım.
Belki soygundur ya da katil
Komedyen'in kim olduğunu biliyordu.
Sıradan bir soyguncu
Komedyen'i öldürsün.
Çok mantıksız.
77'den beri hükümet adına
çalıştığını duymuştum.
Güney Amerika'daki Marksist
cumhuriyetlere saldırıp duruyormuş.
Belki siyasi bir cinayettir.
Olabilir. Ya da biri kostümlü
kahramanları haklıyordur.
- Sence de paranoyakça değil mi?
- Şimdi de böyle mi oldum? Paranoyak.
Komedyen'in çok düşmanı vardı.
Arkadaşlarının arasında bile.
Arkadaş demişken
Hollis Mason nasıl?
İçinde Komedyen ile ilgili kötü
şeyler olan kitabı o yazmamış mıydı?
İma ettiğin şey hoşuma gitmedi.
Takip edilmek de bir o kadar.
Birinin maskelileri haklamasına karşın
gözüm sürekli üzerinde olmalı.
- Hiç o kadar duygusal olmadın. - Birimize
saldırı hepimize saldırı demektir.
Ne yapmamızı öneriyorsun?
Karşılık verelim.
Gözcüler dağıldı ama.
- Tricky ***'e göre öyle.
- Bana göre de.
Kimse seni tanımıyor. Bırakabilirsin.
Normal bir hayat sürebilirsin.
Senin ki öyle mi oluyor?
Normal hayat?
Şehrin sokaklarında yürürken yanından
geçtiğin insan müsfetteleri...
...ellerindeki eroin ve çocuk
pornosundan bahsederken...
...gerçekten normal
hissediyor musun?
En azından maskenin
arkasına saklanmıyorum.
Hayır.
Halkın arasına saklanıyorsun.
Görüşürüz, Dan.
Ana tünel seni iki sokak
kuzeye çıkarır.
Hatırlıyorum.
Eskiden çok gelirdim.
- Ortak olduğumuz günlerde.
- Onlar güzel zamanlardı Roschach.
- Ne oldu peki?
- Bıraktın.
Bay Veidt...
Gerçek kimliğini dünyaya açıklayan
iki Gözcü'den birisiniz.
İlki Hollis Mason'dı.
Süper kahraman benliğiniz
Ozymandias'ı...
...milyar dolarlık endüstri haline
getirerek büyük kazanç sağladınız.
Oyuncaklar, beslenme çantaları,
genetik mühendislik.
- Hatta film bile çekiliyor galiba.
- Ben soru duymuyorum, Bay Roth.
Affedersiniz.
Sizce...
Diğer Gözcüler üzerlerinden
rant sağladığım için...
...bana kızgınlar mı diye
soracaktınız? Mantıklı soru.
Benim de aklıma geldi.
Belki eski meslektaşlarımın...
...arasında böyle
düşünenler vardır.
Sizin de gayet iyi bildiğiniz
gibi önyargılı gazeticilik...
...her zaman daha fazla
dergi sattırır.
Veidt Endüstrisi'nin ticari kolu Dr. Manhattan
ile yürüttüğümüz işe kaynak sağlıyor.
Antartika'daki araştırma
merkezimizi yeni genişlettik.
Bu sayede daha ucuz ve yenilenebilir
enerji kaynakları oluşturup...
...dünyanın fosil yakıta olan bağımlılığını
ortadan kaldırmayı umuyoruz.
Ruslar ile girdiğimiz soğuk
savaşın hiçbir mantıklı yanının...
...olmadığını görmek için sürüyle
bilim adamına gerek yok.
Her şeyin nedeni korku.
Kaynakların yetmeyeceği korkusu.
Ama kaynakları
sonsuz hale getirirsek.
Savaşmaya gerek kalmaz.
Umarım diğer Gözcüler bunu anlar.
Her neredelerse artık.
Zaman ayırdığınız için
teşekkürler.
- İyi görünüyorsun, Adrian.
- Sağ ol. Uzun zaman oldu.
KIYAMET GÜNÜ SAATİ
GECEYARISINA BEŞ KALAYA KURULDU
Rorschach, birilerinin Gözcüler'in
peşinde olduğunu düşünüyor demek.
Sence olabilir mi?
İstatistiksel olarak bir cinayet
devamının geleceği anlamına gelmez.
Rorschach bir sosyopat, Dan.
Komedyen de öyleydi.
Nazi bile sayılır.
- Bunu herkesten daha iyi biliyorsun.
- Buraya onu özlediğim için gelmedim.
Rorscach, kimliklerimizi bizden
başkasının bilmediğini biliyor.
Senin kimliğini tüm dünya biliyor.
O yüzden önce seni uyarayım dedim.
Sağ ol, Dan.
Ama Rorschach'ın maskeli katilinden
daha önemli sorunlarımız var maalesef.
Ruslar gerçekten atom bombası atarsa
Jon onları durdurabilir mi?
Ellerinde 51,000 savaş başlığı var.
Jon, %99'unu durdurdu diyelim.
%1'i kurtulmak için yetecek mi?
Dünyadaki yaşamı öldürmeye
o kadarı bile yeter.
Dr. Manhattan bile
hepsini durduramaz.
ROCKEFELLER ASKERİ
ARAŞTIRMA MERKEZİ
Rorschach'ın Günlüğü
13 Ekim 1985.
Saat 20:30.
Drei Berg ile buluşma yeteri
kadar kötü tat bıraktı.
Bodrumunda oturup zırlayan
gebeş bir ezikten farksızdı.
Neden içimizden geriye faal, sağlıklı...
...ve kişilik bozukluğu olmayan
çok az kişi kaldı.
İlk Gece Kuşu kendine
bir tamirci dükkanı açtı.
İlk İpek Hayalet, şişko
ve yaşlı bir fahişe artık.
Kaliforniya'nın bir huzur
evinde ölümünü bekliyor.
Banknot vurulduğunda
pelerini döner kapıya sıkıştı.
Siluet öldürüldü. Kendi kötü
yaşam tarzının kurbanı oldu.
Güve Adam Maine'de
bir tımarhanede.
O listeden sadece iki kişi kaldı.
İkisi de Rockefeller Askeri Araştırma
Merkezi'nde özel bir bölümü paylaşıyor.
Onlara gitmeliyim.
Gidip yok edilemez adama, birinin
onu öldürmeyi planladığını söylemeliyim.
- İyi akşamlar, Rorschach.
- Dr. Manhattan.
- Neden geldiğimi biliyor musun?
- Evet.
Ama buradan hayal kırıklığı
ile ayrılacaksın.
Buraya gelmemeliydin, Rorschach.
Aranan birisin.
Seni görmek de güzel, İpek Hayalet.
Birkaç yıldır kullandığım
gerçek bir adım var. Onu kullan.
- Nasıl istersen, Laurie
- Burada ne işin var?
Komedyen öldü. Rorschach,
kendi geleceğime bakıp...
...katilin kimliğinin tespit edilip
edilmediğini görmemi istiyor.
Drei Berg'i uyardım.
Şimdi de sizi uyarıyorum.
Yardım etmek istesem bile...
...geleceğim engellenmiş durumda.
Geçici bir müdahale söz konusu.
- Tam göremiyorum.
- Müdahale mi? Ne müdahalesi?
Muhtemelen nedeni
nükleer karmaşa.
ABD ve Rusya topyekün
bir savaşa girerse...
...başlangıç dalgası ani bir takyon
patlamasına neden olacak.
Bunlar sizin zaman algınıza göre
geriye doğru hareket eden parçacıklar.
Dolayısıyla şu an görüşüm
engellemiş durumdayım.
İşimin başına dönmeliyim.
Dur bakalım. Ya bu şekilde biri
yolundan çekilmemizi sağlıyorsa?
- Bir şey yapmayacak mıyız?
- Güle güle, Rorschach.
İçeri girmek için çok uğraştım.
Söyleyeceklerim bitmeden...
...gitmiyorum.
Anlaşılan son günlerde bana
söylemediğin çok şey var, Jon.
Seni zamansız telaşlandırmak
istemedim.
Andrian ile enerji krizini çözebilirsek
savaşı önleyebiliriz.
Sen hep zamanın eşanlı
olduğunu söylersin.
Öyleyse geleceği nasıl
değiştirebilirsin ki?
Zamanı benim gibi algılarsan
değiştirebilirsin.
İzin ver göstereyim.
Büyü, rüyalar, beni ben
yapan bunlardı.
Ben bir kahramandım
lanet olası herif.
Yaşlanman benim suçum mu?
Kızınla sana bakıyorum ya
daha ne şikayet ediyorsun?
Sen git arkadaşın Eddie'yi ara.
Belki o sana daha iyi bakar.
- O bir hataydı. Mazide kaldı.
- Sana tecavüz etmeye çalıştı.
Zihnin fesatlaşıyor
ve en kötüsünü...
...neden senden sakladığımı
merak ediyorsun.
- Dan'e benden selam söyle.
- Ne?
Bana yemeğe çıkalım mı
diye sormak istiyorsun.
Eskiden olduğu gibi.
Ama sormayacaksın.
Çıkamayacağımı biliyorsun.
O yüzden Dan'i aradın.
Bu da oldukça normal.
Eski bir arkadaşın
tesellisine ihtiyacın var.
Dan Berg Drei'nin
masası hangisi?
Şu kendine Yüzbaşı Katliam diyen
deli herifi hatırlıyor musun?
Hani şu dayak yemek için
süper kötü olan adam.
Bana da yapmaya çalıştı.
Ben de bastım gittim.
Peşimden geldi. Güpegündüz
milletin ortasında...
"Cezalandır beni!"
diye bağırmaya başladı.
"Hayır, git başımdan." dedim.
Tanrım.
Şimdi ne yapıyor acaba?
Aynı şeyi Rorschach'a da yaptı.
Rorschach da onu asansör boşluğuna attı.
- İyi de bu komik değil ki.
- Biraz komik. - Çok az.
- Seni tekrar görmek çok güzel.
- Seni de, Laurie.
Neden yaptık, Dan?
Neden öyle giyindik?
- Kimse yapmazdı.
- Kostümümü hatırlıyor musun?
Her tarafı daracık lateksle
kaplıydı. Ne kötüydü ya.
Evet, kötüydü.
Ama annemi üzemezdim.
Kızının da tıpkı onun gibi...
...kötü adamlarla mücadele
etmesini istedim.
Keene Yasası başımıza gelen
en iyi şeydi galiba.
Zaten ömrümüz
fazla uzun değildi.
Ne oldu?
Jon, bir şey yapmazsa nükleer
savaş çıkacağını düşünüyor.
Yakında.
Ne düşüneceğimi bilemiyorum.
O göre her şey...
...kuantum mekaniği ve paralel
gerçeklikler üzerine kurulu.
Jon'un evreni algılayış şekli
hakkında bile en ufak fikrim yok.
Benden gittikçe uzaklaşıyor.
Herkesten uzaklaşıyor.
Artık bana eskisi kadar
değer veriyor mu yoksa...
...veriyormuş gibi mi davranıyor
emin olamıyorum.
Öyleymiş davranıyorsa
değer veriyor demektir.
- Dur. Kapıyı açayım.
- Sağ ol, Dan.
- Tamam mısın?
- Evet.
Kusura bakma. Yemek yer,
biraz güleriz dedim ama...
...son günlerde gülecek
pek bir şey kalmamış.
Ne bekliyordun ki?
Komedyen öldü.
SOVYETLER NÜKLEER
BAŞLIK ÜRETİMİNİ ARTTIRDI
Laurie?
Sen mi geldin?
Böyle seyehat etmeye
alışamadın mı hala?
Alışamadım. Jon'un beni
ışınlamasından nefret ediyorum.
Ekonomi sınıfında uçmaktan iyidir.
Margarita?
Anne saat öğlenin ikisi.
Bana mektup yazan
adamı hatırlıyor musun?
Bana bir hatıra yollamış.
Bir Tijuhana İncili.
30 ve 40'larda çıkardıkları
sekiz sayfalık *** çizgi roman.
- O mu gönderdi?
- O şeyler çok değerli. Antika gibi.
- Anne bu rezillik.
- Bence gurur verici.
Neden sadece kızınca
"anne" diyorsun bana?
Neden geldiğini biliyorum.
Hala okuyabiliyorum.
Gazetede gördüm.
Eddie Blake'in cenazesi bugündü.
Son şakasını da yaptı galiba.
Zavallı Eddie.
Zavallı mı? Hem de sana
yaptıklarına rağmen.
Ah Laurie, hala çok gençsin.
Sen anlayamazsın.
Her şey değişir.
Olan bitenin üzerinden 40 yıl geçti.
Artık 67 yaşındayım.
Her geçen gün gelecek
biraz daha karanlıklaşıyor.
Ama geçmiş öyle mi?
En berbat anları bile...
...giderek daha da
aydınlanıyor.
Flaş gözümü aldı.
Kes şunu Eddie!
- Teşekkürler, Weegee.
- Ben teşekkür ederim, Bay Gece Kuşu.
Yarın saat üçte.
Benim stüdyomdan.
Vay be! Gerçekten fotoğraf çektirdik.
Saçım nasıl çıktı acaba?
Sen git. Beş dakikaya gelirim.
Eddie? Ne işin var burada?
Üzerimi değiştireceğimi biliyordun.
Evet, biliyordum.
Ama bebeğim sana
gerekeni de biliyorum.
Böyle giyinmenin başka
nedeni yoktur herhalde?
Hayır, Eddie.
Hayır, E-V-E-T demek oluyor tabii.
Hayır, H-A-Y-I-R demek oluyor.
Tamam mı?
Hadi ama güzelim.
Piçkurusu!
Demek bundan zevk alıyorsun.
Böyle tahrik oluyorsun.
Ne?
Bu dünyanın adeleti yoktur, tatlım.
İyi veya kötü biri de olsan başına
iyi şeyler de gelir, kötü şeyler de.
Komedyen'de hepsinden biraz vardı.
Her zaman son gülenin
kendisi olacağını düşündü.
Havayi fişekler mi?
Şaka bu herhalde.
Sence de bu lanet ülke havai
fişeklerden nasibini almadı mı?
Vietnam'da kaybetseydik,
herkes deliye dönerdi.
Bütün ülke olarak yani.
Ama kaybetmedik.
Sayende.
Üzgün bir halin var?
Ben mi üzgünüm?
Hayatta. Gayet neşeliyim.
Bir bu eksikti.
- Bay Eddie.
- Ne var geri zekalı?
Savaş bitti.
Konuşmamız lazım.
Bebek hakkında.
Konuşacak bir şey yok.
Bak, ben gidiyorum. Seni de,
sefil, boktan ülkeni de unutacağım.
Siktir git başımdan.
- Hayır.
- Siktir git be!
Unutmayacaksın.
Beni de, ülkemi de...
...sonsuza kadar
unutmayacaksın.
Yüzüm!
Eddie, yapma.
Yapma, Eddie!
Hamileydi.
Onu öldürdün.
Evet, öldürdüm.
Ama sen de izledin.
Tabancayı buhara, mermileri civaya
şişeyi de kar tanesine çevirebilirdin.
Ama yapmadın.
İnsanları hiç umursamıyorsun.
Bizden iyice kopuyorsun, doktor.
Tanrı hepimize yardım etsin.
Sıhhiye!
- İlk toplantımıza hoş geldiniz.
- Bu toplantı ayağı saçmalık.
Kendine Komedyen diyen bu arkadaşın şaka yaptığını kestirmekte hayli zorlanıyorum.
Gözüler. Asıl şaka bu.
15 yıl önce de işe yaramadı...
...canınız kovboyculuk oynamak
istedi diye mi işe yarayacak?
Bence toplantılarda içmemek
konusunda bir karara varmalıyız.
Rorschach ve ben birlikte çalışarak
çete sorununda baya ilerleme kaydettik.
Bu çapta bir grup
biraz reklam kokuyor.
Buraya gazetelerde
boy göstermek için gelmedim.
Daha fazlasını yapabiliriz.
Bu dünyayı kurtarabiliriz.
- Doğru bir liderlik anlayışıyla tabii.
- Tabii.
O lider de sen
olacaksın, değil mi Ozy?
Sonuçta dünyanın
en zeki adamısın.
Dünyanın sorunlarını görmek
için dahi olmaya gerek yok.
Sorunların senin çözeceğine inanmak
için de bir oda dolusu salak lazım.
İnsanoğlu zamanın başlangıcından
beri birbirini öldürüyor.
Artık işi bitirecek
güce de sahibiz.
Fark etmez gerçi,
nükleer füzeler havada...
...uçuşmaya başlayınca
hepimiz toza dönüşeceğiz.
Ozymandias da artık
cehennemin en zeki adamı olur.
POLİSLER 'BIRAKIN YAPSINLAR' DİYOR
Tüm vatandaşların dikkatine!
Düzeni sağlamaya çalışıyoruz!
Polis grevi bitene kadar
caddeleri boşaltmanız gerekiyor!
Lütfen şiddete hiç gerek yok!
Yeter be! Buraya kadar!
Canınız kavga mı istiyor?
Şiddete hiç gerek yok!
Bu iş çığrından çıkmaya başladı.
Amerika topraklarında
çalışmaya bayılıyorum, Dan.
Watergate skandalından beri
bu kadar eğlenmemiştim.
Daha ne kadar böyle
devam edeceğiz?
Meclisteki bağlantılarım maskeliler
için yeni bir yasa hazırlandığını söyledi.
Sayılı günler kaldı.
O zamana kadar
tıpkı senin dediğin gibi...
...toplumu koruma görevi bizim.
- Kimden koruyoruz?
- Dalga mı geçiyorsun?
Kendilerinden tabii.
Puşt herif!
Çek o pis ellerini üzerimden.
Ne oldu bize ya?
Amerikan rüyasına ne oldu?
Amerikan rüyasına ne mi oldu?
Gerçekleşti. Şu an ona bakıyorsun.
SOVYETLER; ABD'NİN AFGANİSTAN'DA
MACERA ARAYIŞINA GÖZ YUMMAYAĞIZ
ARKANDA
Edgar William Jacobi.
Diğer adıyla Edgar William Vaughn.
Nam-ı diğer Moloch.
Neden bahsediyorsun?
Ben emekli bir iş adamıyım.
Bir yalan daha söylersen Moloch,
bir parmağını daha kırarım.
Ben cezamı çektim.
Artık Moloch değilim.
Benden ne istiyorsun?
Blake'in cenazesine neden geldin?
Komedyen'e olan saygımdan...
...gitmem gerektiğini hissettim.
Komedyen'in cenazesi
olduğunu nereden biliyordun?
Bir hafta önce evime girdi.
Maskesini takmamıştı.
Sarhoştu.
Kırk yıldır düşmanız.
Neden sana inanayım?
Bilmiyorum.
Uyandığımda
karşımda duruyordu.
Korkmuş gibiydi
ve ağlıyordu.
Ağlıyor muydu?
Komedyen mi?
Geveleyip duruyordu.
Saçma sapan şeyler söylüyordu.
Neredeyse altıma edecektim.
Beni öldüreceğini sandım.
Ne dedi?
Şaka.
Hepsi bir şaka.
Her şeyi bildimi sanırdım.
Dünyanın nasıl bir yer
olduğunu bildiğimi sanırdım.
Çok kötü şeyler yaptım.
Kadınlara kötü şeyler yaptım.
Çocukları vurdum. Vietnam'da...
Ama savaştaydık.
Ama bu... Ben bile
böylesini yapmadım.
Halime bak. Baş düşmanlarımdan
birinin önünde içimi döküyorum.
İşin gerçeği. Sahip olduğum arkadaşa
benzer tek kişi sensin desem ne derdin?
Listede senin adın da vardı.
Janey mi neydi, onunla birlikte.
Adını her ne boksa.
Manhattan'ın eski sevgilisi işte.
Bağışla beni Meryem Ana.
Sonra gitti.
Yemin ederim, neden
bahsettiğini anlamadım.
Garip hikayeymiş.
İnanılmaz hatta.
Muhtemelen de doğru.
Hepsi bu mu?
Yani aklandım mı?
Sen ve aklanmak ha?
Amygdaline. Kayısı çekirdeğinden
yapılan sahte ilaç. Yasa dışı.
Hadi ama. Yapma lütfen.
Ona el koyma.
Ne bulursam deniyorum.
Kanserim ben.
Ne tür kanser?
Eninde sonunda iyileştiğin
türden kanserler var ya?
Benimki öyle değil işte.
Rorschach'ın Günlüğü
16 Ekim
Moloch'un hikayesini düşündüm.
Hepsi bir yalan olabilir miydi?
Parmaklıklar arkasında
geçirdiği yıllar boyunca...
...planladığı bir intikam
planı olabilir miydi?
Ya gerçekse? Komedyen'i
Moloch'un önünde...
...ağlamaya itecek kadar
korkutan şey ne olabilir?
Gördüğü şey neydi?
Bir de bahsettiği şu liste var.
Edward Blake. Komedyen.
1918'de doğdu.
Yağmurda gömüldü.
Öldürüldü.
Bize olan bu mu? Dostlara
ayıracak zamanımız yok mu?
Sadece düşmanlarımız
gül bırakıyor.
Şiddet dolu hayatlar
şiddetle sona eriyor.
Blake anlamıştı. Vahşilik
insanoğlunun doğasında var.
Saklamak için ne kadar maske
taksanız da bir önemi yok.
Blake toplumun
gerçek yüzünü gördü.
Onun parodi tarafında
olmayı seçti. Bir fıkra gibi.
Bir fıkra duymuştum.
Bir adam doktora gider
ve bunalımda olduğunu söyler.
"Hayat sert ve acımasız." der.
Tehditkar bir dünyada kendisini
yalnız hissettiğini söyler.
Doktor "Tedavi basit." der.
"Büyük paylaço Pigliacci şehre geldi."
"Git onu izle. Moralin düzelir."
Adam göz yaşlarına boğulur.
"Ama doktor." der.
"Pagliacci benim."
Güzel fıkradır.
Herkes güler.
Trampetler çalar.
Perde iner.
Röportajın saat kaçtaydı?
Merak etme.
Zamanımız bol.
Parmağın...
Sanki pil yalamak gibi.
Aman Jon ya!
Kes şunu! Ne yapıyorsun?
Lütfen kızma.
Hoşuna gider sandım.
Hayır.
Bilemiyorum.
İstediğim bu değil.
Artık seni neyin
uyardığını bilmiyorum.
Bak, elinden geleni
yaptığını biliyorum.
Biz yataktayken
sen çalışıyor muydun?
Adrian ile yaptığım çalışma
kritik bir noktaya geldi.
Gerekli görmedim...
Neyi? Hanginizin beni
becereceğini söylemeyi mi?
Dikkatimi tamamen sana
yoğunlaştırmıştım.
Davranışımla ilgili bir sorun olduğunu
düşünüyorsan tartışmaya hazırım.
Bu dünyada neyin neyle uyumlu
olacağını biliyorsun. İnsanlar hariç.
Senin için ne ifade ediyorum?
Çözülmeyi bekleyen
başka bir bulmaca mı?
Adamlarına söyle geri çekilsinler.
Birazdan reaktörü Karnak'a ışınlıyorum.
Dünyayla kalan son bağım sensin.
Artık bu sorumluluğu istemiyorum.
Sizindir.
Dert etme Jon.
Geri dönecektir.
Hayır, dönmeyecek.
Kendisine bir çok isim verildi.
Kahraman, silah, ulusal
güvenliğimizin temel direği...
...nükleer caydırıcı ya da
dünyaların sonunu getiren adam.
Bu gece ilerleyen saatlerde
Dr.Manhattan...
...Veidt Girişimcilik'in sponsorluğunda
yayınlanacak özel bir röportajda...
...sorularımızı yanıtlayacak.
- Kim o?
- Benim Laurie.
Kusura bakma kiliti
yeni taktırdım da.
Nereye gideceğimi bilemedim.
Sorun değil.
Girsene.
Ne oldu?
Jon'u terk ettim.
Tanrım.
Çok üzüldüm.
Buraya neden geldim bilmiyorum.
Tanıdığım başka kimse yok.
Kahrolası süper kahramanlar
dışında kimseyi tanımıyorum.
Ne olacak canım.
Alt tarafı sıradan bir tartışmadır.
Hayır, Dan.
Onunla yaşamanın nasıl
bir şey olduğunu bilemezsin.
Eşyalara sanki ne olduklarını
hatırlamıyormuş gibi bakar.
Gerçek dünya onun için
sisin içinde yürümek gibidir.
İnsanlar da birer gölge.
Sisin içindeki gölgeler.
Her şeyi nasıl böyle
karma karışık ettim?
Özür dilerim, Dan. İkinci defadır
akşamını mahvediyorum.
Boş ver. Gelmene sevindim.
Ben de haftalık bira toplantısı
için Hollis'e gidecektim.
Sen de gelsene.
Aslına bakarsan...
...ısrar ediyorum.
Harika. Dr. Manhattan gelmiş
kimse haber vermiyor.
Ama birden...
Makyaja zaman da yok.
O mavi televizyon için çok soluk.
Bu yeterince koyu mu?
Evet, bu yeterince koyu.
- Seymour.
- Bernie. İşler nasıl?
İyidir.
Burada Pentagon onaylı
tehlikeli konu başlıkları var.
Afganistan'ı kesin sorarlar.
Sakin olun ve köşeye
sıkışmamaya çalışın.
Korkunç bir kazadan sonra olağanüstü
güçlere sahip olan ünlü fizikçi...
...maddeye istediği şekli
verme yeteneğine sahip.
Bugün tüm dünya onu
Dr. Manhattan olarak tanıyor.
Hoş geldiniz.
Teşekkürler.
Bayan Black, ilk soru sizin.
Dr. Manhattan sizin de bildiğiniz
gibi Kıyamet Günü Saat'i...
...insanoğlunun soyunun tükenmesine
ne kadar kaldığını gösteren...
...temsili bir saat.
Gece yarısı nükleer tehdidi
temsil ediyor.
Saat şu an gece yarısına
dört kalaya ayarlı.
Sizce de sona o kadar
yakın mıyız?
Babam bir saatçiydi.
Einstein, zamanın göreceli olduğunu
keşfettiğinde işi bıraktı.
Boğulan biri için oksijenin fotoğrafı
zihni ne kadar destekliyorsa...
...temsili bir saatin de o kadar
desteklediği fikrine katılabilirim.
Yani tehlike yok mu diyorsunuz?
Nükleer silahların olmadığı bir dünyada bile
tehlike her zaman olacaktır.
Aslında bir tanrı olduğunuz
iddaları hakkında ne diyeceksiniz?
Aynı anda geçmişi ve geleceği
görebildiğiniz söyleniyor.
Sadece kendi geleceğimi
ve geçmişimi görebiliyorum.
Ben Alîm değilim.
Doug Roth, sizin sorunuzu alalım.
Geçmişinizden bahsetmişken
Dr.Manhattan...
Wally Weaver adında
birini hatırlıyor musunuz?
Evet. İkimizde Gila Flats
Araştırma Merkezi'nde fizikçiydik.
- Kanserden öldü.
- İyi bir adamdı.
Ya Edgar Jacobi?
Nam-ı diğer Moloch.
60'larda onunla defalarca
kavgaya, çatışmaya girdiniz.
Onun da kanser olduğunu
biliyor muydunuz?
Haberim yoktu.
Peki ya General Anthony Randall?
Hükümet için ilk çalışmaya
başladığınızda amirinizdi.
O da kanser.
Sebebinin ben olduğunu mu
ima ediyorsunuz?
Olduğum yerden gördüğüm
kadarıyla şüpheye hiç mahal yok.
Konumuz bu ola bile ilgisi yok.
Canlı ve ölü insan bedeninde
aynı sayıda partikül bulunur.
Yapısal olarak hiçbir fark yoktur.
Pekala.
Lütfen sakin olalım.
Ya Janey Slater?
Onu için durum farklı mıydı?
Janey mi?
Eski sevgiliniz. O da bir fizikçiydi.
İlişkiniz 11 yıl sürdü.
- Doug, tek soru sor.
- O da kanser oldu.
Doktorlar 6 ay ömür biçti.
Yanlış mıyım, Bayan Slater?
Sen benim her şeyimdin, Jon.
Tüm hayatımdın.
Kaç defa beni sevdiğini
söylediğini hatırlıyor musun?
Haberim yoktu, Janey.
Kazadan sonra hep yanındaydım.
Sana her şeyimi verdim.
Bana borcunu
böyle mi ödüyorsun?
Janey, haberim yoktu.
Bilmiyordum.
Sana lanet olsun, Jon.
Tanrı cezanı vesin.
Janey, dur.
Röportaj bitmiştir.
Kameraları kapatın.
Geri çekilin. Herkes geri çekilsin.
Buraya destek gönderin.
Lütfen...
...başımdan gider misiniz?
Beni rahat bırakın.
Beni rahat bırakın dedim!
Yıldızlara bakıyorum da.
O kadar uzaktalar ki.
Işıklarının bize ulaşması
uzun zaman alıyor.
Yıldızların tek görebildiğimiz
şeyleri, eski fotoğrafları.
1959 Temmuzuydu.
Aşıktım.
- Yarın alabilirsiniz. 75 sent.
- Peki. Teşekkür ederim.
Ah Jon, keşke önceden söyleseydi.
Yüzümü buruşturdum galiba.
Hayır. Çok güzel çıktığına eminim.
Adı Janey Slater.
Fizikçi. Aynı benim gibi.
30 yaşımdayım.
Bizi üniversiteden arkadaşım
Wally Weaver tanıştırdı.
12 Şubat 1981'de
Walley kanserden ölüyor.
Söylenenlere göre nedeni benim.
Resmi çektirdiğimiz gece
ilk defa birlikte oluyoruz.
O andan tam 1 ay sonra
bir kaza beni bekliyor.
Ben size yetişirim.
Saatimi içeride unuttum galiba.
Hey, bekleyelim biraz.
İçsel Alan Odası'na giriyorum.
Saatimi buluyorum.
Kapıya geldiğimde...
...Wally bembeyaz kesiliyor.
Program kenetlendi.
Zaman kilidini ileri alamayız.
Dehşete düşüyorum.
Üzgünüm, Jon.
Ama dayana...
Bırakma beni!
Janey ile tanıştırıldığımda
tarih 12 Mayıs 1959.
Bana bira ısmarlıyor. İlk defa bir kadın
benim için böyle bir şey yapıyor.
Soğuk, terli bardağı bana
doğru uzattığında...
...parmaklarımız
birbirine dokunuyor.
Evet, Jon. Güzel.
Bu iş aslında parçaları doğru
sırayla bir araya getirme meselesi.
Korkuyu son kez
hissediyorum.
Sembolik bir cenaze düzenleniyor.
Çünkü gömecek hiçbir şey yok.
Janey resmi çerçeveye koyuyor.
Ellerindeki tek fotoğrafım o.
Tel örgülerin yakınlarında
bir dolaşım sistemi görülüyor.
Birkaç gün sonra kısmen kasla kaplı
bir iskelet koridorda beliriyor...
...ve çığlık atarak
ortadan kayboluyor.
Tanrım.
Jon?
Bu sen misin?
Tüm ülkeler bu sabah
yapılan bir duyurunun...
...belki de tarihin en önemli olayının
şaşkınlığını yaşıyor.
Tekrar ediyoruz, Superman var
ve o bir Amerikalı.
Bana Dr. Manhattan
adını veriyorlar.
İsmin, Amerika'nın düşmanları
arasında karamsar duygular...
...çağrıştıracağı için
seçildiğini ifade ediyorlar.
Beni gösterişli bir şeye...
...ölümcül bir şeye
dönüştürüyorlar.
1971'de Başkan Nixon benden
Vietnam'a müdahele etmemi istiyor.
O mevkide birinin
istemeyeceği bir şeyi.
Bir hafta sonra
çatışmalar sona eriyor.
Vietnam birliklerinden bazıları kendi
istekleriyle doğrudan bana teslim oluyor.
Emekli, kostümlü kahramanlardan
biri olan Hollis Mason bir kitap yazıyor.
Kitabında, benim ortaya çıkışımı
"Bir süper kahmanın şafağı" adıyla veriyor.
Ne demek olduğundan
ben de emin değilim.
O zamanlar söylediklerim
yanlış anlaşıldı.
Ben hiç "Superman var
ve o bir Amerikalı." demedim.
Ben "Tanrı var ve
o bir Amerikalı." dedim.
İçinizde bu mevzunun
dine saldırı olduğuna dair...
...yoğun ve kuvvetli
bir şey hissediyorsanız...
...korkmayın. Bu aklınızın hala
başınızda olduğunu gösterir.
1963 Noel'i.
Janey bana korktuğunu
ve endişe ettiğini söylüyor.
Tanrı gibi olduğumu söylüyor.
Ben de Tanrı'nın var olduğunu
sanmadığımı söylüyorum.
Varsa bile onun
gibi değilim.
Hala onu istediğimi
ve hep isteyeceğimi söylüyorum.
Ona yalan söylediğimde tarih
4 Eylül 1970'i gösteriyor.
Bir oda dolusu kostüm
giymiş insanla bir aradayım.
Çok genç bir kız
bana bakıp gülümsüyor.
Çok güzel bir kız.
Her uzun öpüşmemizden
sonra daha küçük...
...daha yumuşak bir öpücük
konduruyor dudaklarıma.
Bir imza gibi.
Janey beni genç kızların
peşinden koşmakla suçluyor.
Kızgın gözyaşlarına boğuluyor. Nedeninin
yaşlanması olup olmadığını soruyor.
Doğru.
Her gün giderek yaşlanıyor.
Bense aynı durumdayım.
Buradaki sessizliği yeğlerim.
Dünyadan ve bu insanlardan sıkıldım.
Hayatlarının düğümlerine
sıkışmaktan bıktım.
Cennetin kendileri için
yapıldığına inanırlar.
Ama o cennet şimdiden
korkuyla doldu bile.
Belki dünya yapılmadı.
Belki hiçbir şey yapılmadı.
Saatçisiz bir saat gibi.
Artık çok geç.
Zaten hep geçti
ve hep geç olacak.
Çok geç.
Sayın Başkan. Sovyetler tanklarını
Afgan sınırına kadar getirmiş.
Bizi deniyorlar.
Dr.Manahattan'ın kayboluşunu
bahane edip...
...acaba ağız değiştirir miyiz
diye görmek istiyorlar.
Saldırı için ne kadar
zamanda hazır oluruz?
İki günde.
Füzelerini fırlatmadan
önce tüm SSCB ordusunu...
...devre dışı bırakmak
için %54 şansımız var.
Önceden yok ettiğimiz Sovyet savaş başlığı
sayısına göre en iyimser tahminle...
...bütün doğu kıyılarını
kaybediyoruz.
Harvard geleneğinin
son çırpınışları.
Bırakalım da onlar elerindeki
atom bombalarına güvensinler.
Rüzgarın yönü tahmin edildiği gibi olursa
serpintiler güneye doğru yayılacak.
Bu durumdan en kötü
etkilenecek yer Meksika oluyor.
Tarım bölgelerinin
çoğu etkilenmiyor.
Durum o kadar da kötü değil.
Her şey düşünüldü.
Sayın Başkan...
...kararınız nedir?
DEFCON 2 seviyesine geçelim.
Bombardıman uçaklarına yakıt yüklensin.
Dr. Manhattan'ın iki günü var.
O günden sonra...
...insanlığın kaderi benden daha
büyük bir otoritenin ellerinde demektir.
Dua edelim de o otorite
bizden yana olsun.
Dr. Manhattan olmadan Rusları
barışa zorlayamayız, Bay Veidt.
İnsanların güvenebilecekleri
eski tarz enerjiye ihtiyaçları var.
Anlayışla karşılayın.
Dünya bir anda petrol ve
nükleer güçten vaz geçemez.
Tüm ekonomimizi bir gecede
altüst edeceksiniz.
Haklısın, Lee.
Neden bedava enerji?
Tabii "bedava" kelimesi aynı zamanda
"sosyalist" için de kullanılabilir.
Hakkınızda bir kamu araştırması
yapmak en uygunu sanırım.
Belki geçmişinizde
komünist bağlantılar vardır.
Bay Lacocca, beyler...
Mevkilerinize saygım var.
Bu endüstrinin önde gelenleri olarak
elde ettiğiniz başarılara da.
Geçmişimi mi
merak ediyorsunuz?
Peki. Memnuniyetle.
Kayıtlara geçmesi için söyleyeyim
ailem ben 17 yaşımdayken öldü.
Beni yalnız bıraktılar.
Zaten hep yalnızdım da diyebiliriz.
Dünyanın en zeki adamı olduğum
söylenir ama işin aslı kimseyle...
...düzgün bir ilişki kuramadığım için
kendimi hep aptal gibi hissettim.
Yaşayanlarla ilişki kurmaktan
bahsediyorum tabii.
Kendime çok yakın hissettiğim
tek kişi İsa'dan 300 yıl önce öldü..
Makedonyalı İskender ya da
bilinen adıyla Büyük İskender.
Birleşik bir dünyaya bakış açısı...
...emsalsizdi.
İstedim ki...
Daha doğrusu onunla aynı başarısıya
ulaşmaya gerek duydum.
Ben de azimle günümüz dünyasına
antik öğretileri adapte etmeye başladım.
Böylece fetih hareketim başlamış oldu.
Hedefim insanoğlunu değil...
...onu çevreleyen
kötülükleri fethetmekti.
Fosil yakıt, petrol, nükleer güç...
...uyuşturucu gibidir.
Sizin gibi yabancı ortaklılar da...
...buna çanak tutar.
- Dinleyin.
Hayır.
Siz dinleyin.
Dünya kurtulacak.
Sizin sağladıklarınızdan
daha fazlasını hak ediyor.
O yüzden fazla uzatmayalım.
Tek başıma şirketlerinizin toplamından
daha büyük güce sahibim.
Hepinizi üç kere alıp satabilirim.
Bu unsuru da göz önünde
bulundurun. Özellikle de...
...anlaşmazlığımızı halka
açıklamaya karar verirseniz.
Çıkışı biliyorsunuzdur sanırım.
Beyler.
Oyuncakçılar, Ozymandias serisinin yeni
kötü karakterleri hakkında konuşmak istiyor.
- Eski kötülerin hepsi ölmüş anlaşılan.
- Bay Veidt?
- Aklıma bir şeyler geldi sanırım.
- Bay Veidt?
Galiba yanlış bir başlangıç yaptık.
Elinde zehirli haplardan var.
Sakın yutayım deme adi herif.
Seni kim gönderdi? İsim ver bana.
İsim ver dedim!
İntihar hapı yutmuş.
Potasyum siyanür.
Adam daha yere düşmeden ölmüştür.
O zaman Rorschach haklıydı.
O herif tek başına
çalışıyor olamaz.
Bu bir örgüt işi. İyi finanse edilen,
iyi donanımlı bir örgüt.
İyi de bizi neden şimdi
öldürmek istesinler ki?
Bilmiyorum. Ama artık
buralar güvenli değil.
Jon'dan haber yok mu?
Yok.
Şey...
...neden bende kalmıyorsun?
Hayır, olmaz. Çok naziksin
ama yük olmak istemem.
Yok canım. Hem bana
iyilik yapmış olursun.
Seni merak etmek
zorunda kalmam.
Peki.
Rorschach'ın Günlüğü
21 Ekim 1985
43. ve 7. caddelerin kesiştiği köşede Jupiter
ve Dreiberg'i yemekten çıkarken gördüm.
Maskem olmadığı için
beni tanımadılar.
İlişkileri mi var?
Kalbinin mühendisi Manhattan'ının kalbini
Dreiberg'e yer açmak için mi kırdı?
Manhattan'ın kırılacak
bir kalbi var mı ki?
Veidt'in suikastçisi Roy Chess
adında fakir biriydi.
Dairesinde bazı ipuçları buldum.
Piramit Nakliye
şirketinde çalışıyormuş.
O logoyu daha önce de görmüştüm.
Moloch'un evinde.
Biri bugün dünyanın en zeki
adamını vurmaya çalıştı, Moloch.
Piramit Nakliye'de çalışan biri.
Nakliye dışında işler de
yapıyorlar anlaşılan.
Son geldiğimde aynı şirket tarafından
yazılmış bir maaş çeki gördüm.
Bence orası maskeleri öldürmek isteyen
kişi tarafından kurulmuş paravan bir şirket.
Artık yalan yok, Moloch.
Piramit'in patronu kim?
Rorschach.
Polis konuşuyor.
İçeride olduğunu biliyoruz.
Hayır! Olamaz!
İçeride senden başka biri varsa
zarar vermeden dışarı gönder.
Hayır! Hayır!
Tuzağa düştün! Tam göbeğine!
Aptal! Aptal!
Teslim olmak yok.
Pekala. Umarım hazırsındır kahraman.
Siz hazırsanız!
Bir.
İki.
Üç.
Gelin bakalım!
Adi herif!
- Tanrım, berbat kokuyor.
- Maskesini çıkarın.
- Ben çıkarırım.
- Hayır!
Yüzüm! Yüzümü geri verin!
Maskeli suç savaşçısı
Rorschach tutuklandı.
35 yaşında, Walter Kovacs adında
beyaz bir erkek olduğu tespit edildi.
Kovacs hakkında çok az şey
bilinse de Bronx'taki evinde...
...başından vurulmuş halde bulunan
Edgar Jacobi'yi öldürmekle suçlanıyor.
Zorlu operasyon esnasında
polis memurlarının yaralandığı...
...ve Jacobi'nin evinde
yangın çıktığı bildirildi.
Rorschach!
Ananı siktiğim gibi
seni de sikicem!
Buraya gelsene, Rorschach!
Walter Kovacs.
Adın bu mu?
Walter mı?
Buradaki durumunu
sana izah edeyim, Walter.
İş birliği yaparsan...
...ben de yetkilileri tedavi altına alınman
konusunda ikna etmeye çalışırım.
Bir hastanede. Eminim
senin için de iyi olur.
Ama yetkililer seni kapalı
cezaevine yerleştirmek istiyor.
- Hapisane, hapisanedir.
- Orası öyle.
Aradaki fark...
...orada seni çiğ çiğ yerler.
Birçoğunun hapse girmesine
sen neden oldun, Walter.
Bana ne gördüğünü söyle.
Sevimli bir kelebek.
Peki şimdi?
Ne görüyorsun?
Anne?
Canını yakıyor mu?
Evde çocuk mu vardı?
Benimkiler bana yetiyor zaten.
Piçkurusu.
Kürtaj yaptırsaydım keşke.
Birkaç güzel çiçek.
Bu çocuğun annesi orospuymuş.
Anandan hiç hastalık kaptın mı?
Ha? Orospu çocuğu.
Bana baksana, geri zekalı.
Anan bir dolara
bana sakso çeker mi?
Bulutlar.
Bana Rorschach'tan
bahseder misin, Walter?
Hala bana Walter diyorsun.
Seni sevmedim.
Demek beni sevmedin.
Tamam, nedeni ne peki?
Şişkosun.
Zenginsin. Liberalsin.
Rorschach'ı mı tanımak istiyorsun?
Bir kaçırılma olayını
araştırıyordum.
Blaire Roche.
Altı yaşında bir kız.
O zamanlar gençtim.
Suçlulara daha
yumuşak davranırdım.
Yaşamalarına izin verirdim.
Bilgi için bir adamın kolunu kırmak
beni kayıp kızın tutulduğu yere getirdi.
Kızın orada olduğunu biliyordum.
Ama evi aradığımda
bir şey bulamadım.
Sonra kızı buldum.
Katil döndüğünde hava karanlıktı.
Olabildiğince karanlık.
Tanrım. Kim var orada?
Kimsin?
Kimsin?
Ne? Ne oluyor ya?
Sen de kimsin be?
Ne istiyorsun be?
Köpeklerimi öldürmüşsün be adam!
O kızla bir ilgim olduğunu mu
sanıyorsun? O donu buldum.
Başka delilin var mı?
Bu bir şey ifade etmez.
Tamam. İtiraf ediyorum.
Kızı kaçırdım.
Öldürdüm.
Tutukla beni.
Ne be?
Tutuklasana.
Ben yaptım!
Ben yaptım dedim ya!
Tanrım.
Bak. Ben sorunluyum. İçeri at beni.
Tedaviye ihtiyacım var.
Hayır, yapma. Sakın yapma.
İçeri at beni! Yapma!
İnsanlar tutuklanır.
Köpekler itlaf edilir.
Vurmanın etkisi kolumu titretiyordu.
Sıcak kan yüzüme sıçramıştı.
Walter Kovacs'tan ne varsa
o gece o küçük kızla birlikte öldü.
O zamandan beri
sadece Rorschach var.
O küçük kızı Tanrı öldürmedi, doktor.
Ya da kader katledip
alın yazısı köpeklere yem etmedi.
Tanrı o gece olanları gördüyse de
pek aldırış etmişe benzemiyor.
O zamandan beri biliyorum.
Tanrı dünyayı böyle yaratmadı.
Biz bu hale getirdik.
Hey, Rorschach.
Sen ünlüydün, değil mi?
Hey, Rorschach!
Anan için orospu diyorlar.
Ne diyeceğim.
Ben de ünlü biriyim.
- Öyle değil mi?
- Doğru.
Sana imza vereyim mi?
Ne dersin, kocaoğlan?
Hiçbiriniz farkında değilsiniz.
Beni buraya sizinle hapsetmediler.
Tamam, bu kadar yeter!
Sizi buraya benimle hapsettiler.
Laurie!
Kahretsin.
- Dur.
- Lanet olsun.
Geldim, geldim.
Özür dilerim. Öyle takılıyordum.
Yanlış düğmeye bastım sanırım.
- Yaralanmadın ya?
- Hayır.
İyiyim.
Sana çok mahçup oldum.
Boş ver. Dert etme.
Daha önce de olmuştu.
77'de Komedyen de yapmıştı.
Archi'ye bir şey olmadı.
Archi mi?
Ah şey işte.
Archimedes'in kısaltılmışı.
Merlin'in baykuşunun adı.
Aptal bir lakap işte.
Bunca şeyi alacak parayı
nereden buldun?
Babam kurumsal bankacılık işindeydi.
Öldüğünde çok para bıraktı.
Nasıl bıraktığına hala şaşıyorum.
Yani adam...
...hayal kırıklığına uğramıştı. İzinden
gitmek yerine suç savaşına girdim çünkü.
Galiba kuşlara, uçaklara,
mitolojiye ilgim daha fazlaydı.
Gizli bir kimliğinin olması
güzel bir şey.
Kimsenin bilmediği
gizli bir yerinin olması.
İstediğin zaman buraya inip
gözlerden uzak takılabilirsin.
Kimse seni izleyemez.
Denemek ister misin?
İşte oldu.
Vay be, çok iyiymiş!
İzgesel menzili arttırıyor.
Termal görüntü var.
Karanlıkta daha iyi çalışır.
Beni görebiliyor musun?
Her şeyi görüyorum.
Hatırlarım da, ortam ne kadar
karanlık olursa olsun...
...o gözlüten baktığımda
her şey gün gibi ortaya çıkardı.
Jon dünyayı böyle görüyor olmalı.
Yukarı çıksak iyi olacak.
Yemek soğumuştur.
İşin bitince yerine koyarsın.
Sovyetler, sınır komşusuyla girdiği
kanlı savaş tam bir batağa dönüştü.
İki tarafında kayıplarının
yüzleri aştığı söyleniyor.
Sivil ölümlerin sayısı ise oldukça fazla.
Dan.
Jon, birçok şey görürdü...
...ama beni görmezdi.
Affedersin.
Gel buraya.
Sorun nedir?
- Şöyle biraz kayarsan...
- Tamam.
Evet. İşte böyle.
Dan, sorun nedir?
Üzgünüm, ben...
Bana birkaç dakika ver.
Kahretsin.
Uzun zaman oldu, Rorschach.
Koca Figür.
Dünya küçük.
Bunu sevdim.
Biliyor musun, burası da
küçük bir dünyadır.
Ben de bu dünyada...
Ne kadar oldu, Lloyd?
Neredeyse 15 sene, Bay Figür.
Aynen öyle.
Gece Kuşu'yla beni buraya
tıkmanızın üzerinden 15 yıl geçti.
Şu haşladığın adam ölüyor, Rorschach.
Her an gidebilir.
Benim hesabıma göre burada senin
içeri tıktığın elliden fazla adam var.
Hangisiyle konuştuysam hepsi seni
parçalamak için can atıyor.
Burası yakında havaya uçacak!
Sonra da sen,
yavaş yavaş öleceksin.
Uzun hikaye.
Bu herife yeni bir delik açacağım.
Sakin ol, Lawrence.
Yakında.
Gidelim.
Dan?
Her şey yolunda mı?
Korkmaktan bıktım.
Savaştan korkmaktan.
Makelilerin katilinden korkmaktan.
Bu tanrının cezası kostümden ve ona
ne kadar ihtiyacım olduğunu bilmekten.
Ben de.
Canı cehenneme o zaman.
Hadi Arşi'yi çıkaralım.
Sen ciddisin.
Ben de maskeli intikamcıydım
unuttun mu?
Gecenin üçünde dışarı çıkıp
aptalca şeyler yapmaya alışığım.
Yangın! Tüm ekiplerin dikkatine.
5. cadde ile Grand'in köşesinde
bir binada yangın çıktı.
Gidelim.
- Gördüm.
- Tamam. Sıkı tutun.
İçeride çocuklar var, Dan.
Herkes olduğu yerde kalsın.
Sakin olmaya çalışın.
Sizi oradan çıkaracağız.
Çatı çökmeye başladı.
Beni oraya indir.
Yakınlaşayım.
Gidelim.
- Adımlarınıza dikkat edin.
- Pekala.
Hazırız.
Herkes bindi mi?
Güle güle!
Bunu yaptığımıza inanamıyorum.
- Bizi de Rorschach gibi içeri atacaklar.
- Kimin umurunda?
3. Dünya Savaşı yarın bile çıkabilir.
Haksız mıyım?
Haklısın.
Gel buraya!
Adam öldü, Rorschach.
Hazır herkes çıldırmışken biz de
sana ev hediyesi verelim dedik.
Makine dükkanından bir hediye.
Fark ettin mi, patron?
"Dünya küçük, uzun hikaye"
muhabbetini yapmıyor artık.
Parmaklıkları kestiğimizde
başına gelecekleri biliyor ondan.
Hiç şansın yok.
Sen öldün, Rorschach!
Bu hapisanede bir sürü katil var.
Sen de ne var?
Ellerin var, lütfen kabul et.
Kilide ulaşamıyorum.
Parmaklıkları keseyim mi?
İsyan uzun sürmez.
15 yıldır bu anı bekliyorum.
Üzgünüm Lawrence ama
intikamla aramda duruyorsun.
Kişisel bir şey değil, koca adam.
Patron! Dur!
İşte şimdi skorun kaç kaç
olduğun öğreneceksin.
1- 0
Gel de al beni.
Hadi!
Düşünüyordum da...
...bence kardeşliğe karşı bazı
yükümlülüklerimiz var.
- Rorschach'ı kaçırmalıyız.
- Ne?
Biri ona tuzak kurdu.
Şu Jon'a yapılan kanser
suçlaması da hiç mantıklı gelmiyor.
Sen kanser olmadın mesela.
Evet ama bir yüksek güvenlik
hapisanesi girmek...
...yangın söndürmeye pek benzemez.
- Evet, haklısın.
Çok daha eğlenceli olacak.
Acele et, Lloyd. Bu puştun yanan
derisini koklamak istiyorum.
Evet.
Hayır.
Hiç tuvaleti böyle pislikleri
atmak için kullanmamıştım.
İyi oluyormuş.
2- 0
Sıra sende.
Çekilin yolumdan!
Yüzüm nerede?
Öldürme beni.
Sıra sende doktor.
Söyle bakalım,
ne görüyorsun?
Kıpırdama!
Rorschach.
Daniel. Bayan Jupiter.
İzninizle. Tuvalete gitmem gerekiyor.
İyi misin?
Evet. Biraz...
...fazla geldi o kadar.
Savaş, firar.
Kafana takma. Tamam mı?
Her şey yoluna girecek.
- Merhaba, Laurie.
- Jon.
- Televizyon Mars'ta olduğunu söylemişti.
- Mars'tayım.
Hatta az sonra orada
bir konuşma yapıyoruz.
Sen neden söz ediyorsun?
Dünyayı kurtarmam için beni
ikna etmeye çalışıyorsun.
- Yapma, Laurie.
- Dan, güven bana.
Gitmeliyim.
Ne güzel, değil mi?
Beni affet. Böyle şeyler
bazen aklımdan çıkıveriyor.
Bir daha olmaz.
İçimi rahatlattın.
Tanrım.
Mars'tayım.
Yeraltı bağlantılarını araştırmalıyız.
İnsanları sıkıştırmalıyız.
Tabii, isimleri de
rehberden seçeriz.
Eskiden nasıl yaptığımızı
unutmuşsun, Daniel.
Yumuşamışsın. İnsanlara güvenir
olmuşsun. Özellikle de kadınlara
Eh yeter! Burama kadar geldi!
Sen kendini ne sanıyorsun, Rorschach?
Hem geçimini insanlardan sağlıyorsun,
hem de onlara hakaret ediyorsun.
Kimse de sesini çıkarmıyor çünkü
herkes kaçık olduğunun farkında.
Özür dilerim.
Öyle konuşmamalıydım.
Daniel...
...sen iyi bir dostsun.
Bazen gıcık herifin teki
oluyorum farkındayım.
Boş ver.
Sorun değil.
Senin dediğin gibi yapalım.
Tanrım.
Piramit Nakliye.
Duyan var mı?
Sizi pis herifler!
Burada herkese içki ısmarlıyorum
siz beni satıyorsunuz.
Geri çekil yoksa bu bardağı
o mürekkep suratına saplarım.
Sakin olun.
Kısa kesmeye çalışacağız.
Roy Chess.
Piramit'in bordrosuna kayıtlı.
Adrian Veidt'i öldürmeye çalıştı.
Artık ölü. Onu tanıyor musun?
Hayır.
Evet, evet!
- Onu ben tuttum. Hapisten tanıyordum.
- Demek mahkumdun.
Eskiden. Çıktığımdan beri hiçbir şeye
bulaşmadım. Yemin ederim.
Chess'i fazla tanımam. Onu tutmamı
eski bağlatılarımdan biri istedi.
- Kim istedi?
- Bağlantım, Bayan Slater.
Janey Slater da mı
Piramit'te çalışıyor?
İyi biriydi. Eski mahkumları işe almanın
şirket politikası olduğunu söylerdi.
İnsanlara ikinci bir şans vermek filan.
Lütfen bırak beni! Doğruyu söylüyorum!
Janey Slater.
Manhattan'nın eski sevgilisi.
Adrian bize Piramit'i kimin
finanse ettiğini bulabilir.
Para akışını takip edelim.
Konuşmamızı yapacağımız yer burası.
Burada benden yaklaşan nükleer
savaşı durdurmamı istiyorsun.
Hiçbir bağlantımın kalmadığı
bir dünyayı neden kurtarayım?
Benim için.
Tabii hala değer veriyorsan.
Sen beni terk ettiğinde,
ben de Dünya'yı terk ettim.
Bu sana verdiğim değeri
göstermiyor mu?
Benim kızıl dünyam...
...bana senin mavi dünyandan
daha çok şey ifade ediyor.
Sana da göstereyim.
Bombardıman uçaklarına yakıt yüklendi.
Hepsi hazır bekliyor.
Zamanı geldi, beyler.
DEFCON 1'e geçelim.
Çatı katında da yok.
Ofisinde de.
Gecenin hangi çekiciliği
her şeye sahip bir adamı...
...gecenin bu saatinde dışarı
çıkması için ayartmış olabilir?
Adrian'ın seyehat
programına bakayım.
Belki dosya tutuyordur.
- Doğru olmayan bir şeyler var.
- Katılıyorum.
Janey Slater, Moloch, Roy Chess
hepsi Piramit'te çalışıyormuş.
Komedyen, Moloch'a içinde onun ve
Slater'ın adı olan bir listeden bahsetmiş.
Piramit'in sahibi kimse bu insanları
kanser eden de o olmalı.
Manhattan'a tuzak kuruldu.
ŞİFREYİ GİRİN
GİRİŞ İZNİ VERİLMEDİ
Garip.
Firavunlar dünyanın
sonunu iple çekerdi.
Cesetlerinin dirileceğine...
...kalplerini altın kavanozlardan
iyileşeceğine inanırlardı.
Şu an heyecandan
nefesleri kesiliyordur.
Firavunlar mı?
Manhattan'ın psikolojik
profilini buldum.
Bakalım zihin röntgencileri neler bulmuş.
"Hasta, duygusal olarak içine
kapanmaya devam ediyor."
"Kalan son bağları da kesilirse...
...insani değerleri tamamen
bırakacağını öngörüyoruz."
Girdim.
PİRAMİT NAKLİYE MALİ ***İZ
NET KÂR- 115.49 M$
PİRAMİT ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
MAL VARLIĞI - NAKİT- 22,55,548
BORÇLAR- 2,456,456, KİRA- 124,756,871
TOPLAM- 78,622,779
NOTLAR- Mal varlığına, iş birliği çerçevesinde
Veidt Holding'in yaptığı bağışlar da dahildir.
Olamaz.
Tebrikler, Bay Viedt. Dr. Manhattan'ın
enerji reaktörü çalışmaya başladı.
Desteğini ve gayretiniz...
...böyle bir zafere
ulaşılmasını sağladı.
Tüm araştırma ekibi olarak
sizi selamlıyoruz.
Şerefe.
Hayatta kutlamayı hak etmeyen
bir şey var mıdır?
Bu yeni Karnak.
2000 yıllık bir rüyanın
doruk noktası.
Sorgusuz sualsiz yaptığınız yardımlar
sayesinde gerçekleşmiş bir rüya.
Bu yüzden...
...utanıyorum.
Size layık olmayan bir ödülü paylaşmak
zorunda kalacağınız için utanıyorum.
Firavunlara.
Onlarla birlikte *** zeminli
odalara gömülen...
...en büyük sırlarını emanet
ettikleri hizmetkarlarına.
İyi uyuyun, beyler.
Barış içindeki yeni dünyamız
bu fedakarlığınızı...
...asla unutmayacak.
Bubastis.
Rorschach'ın Günlüğü
Son Yazı
Her şeyin arkasında Veidt var.
Neden?
Son hamlesi ne?
Daha tehlikeli bir rakip
düşünemiyorum.
Eskiden bir mermiyi yakalayacak
kadar hızlı esprilerini yapardık.
Karda ikimizi de öldürebilir.
Oraya gidiyoruz: Antartika'ya.
Bunu okuduğunuzda ölü ya da
sağ olmamın bir önemi yok.
Umarım dünya, bu günlük
size ulaşana kadar dayanır.
Hayatımı uzlaşmadan yaşadım.
Hiç şikayet etmeden ve pişmanlık
duymadan elimi taşın altına koydum.
Rorschach, 1 Kasım.
Konuşmanın nasıl sonlanacağını söyleyip
beni bu dertten kurtaramaz mısın?
Gözyaşlarına boğulmanla sonlanıyor.
Gözyaşı mı? O zaman
Dünya'ya dönmeyeceksin.
Bir noktada, dönüyorum.
Sokaklarda ölüm kol geziyor.
Jon, lütfen.
Bunu durdurman lazım.
Herkes ölecek.
Ve evren farkında bile olmayacak.
Bana göre, yaşamın var oluşu...
...fazlasıyla abartılmış bir olay.
Etrafına bir bak.
Mars, tek bir mikro organizması
olmadan bile gayet güzel idare ediyor.
Burada kutupları etrafında
10,000 yıllık dalgalar halinde...
...akıp kayan toz ve rüzgarın sürekli
değiştirdiği bir coğrafya var.
Söyle o zaman...
...bir petrol boru hattının
buraya ne faydası olurdu?
Ya da alışveriş merkezinin?
Yani mucizelere inanmayalım mı?
Mucizeler tanımları
itibariyle anlamsızdır.
İnanmıyorum, Jon!
- Bir şey olacaksa, olur.
- Yeter artık. Saçmalıyorsuz.
İndir şu şeyi. Hemen!
Nasıl istersen.
Bak ne diyeceğim?
Sen en iyisi beni Dünya'ya,
annemin ve Dan'in yanına...
...birlikte kızaracağım değersiz
insanların yanına gönder.
Ama yanıldığını bil.
Ağlayacağımı söylemiştin.
Ama bak, hiçbir şey yok.
Belki her konuda yanıldın.
Hayatı, kendi koşulları içinde
görmediğimden şikayet ediyorsun.
Ama olayları benim açımdan
görmeyi de reddediyorsun.
- Korktuğunda susuyorsun.
- Korkmuyorum.
Olayları senin bakış açından
görmemi mi istiyorsun?
Durma, göster.
Şu yaptığın şeyi yap.
Büyü. Rüyalar. Beni ben
yapan bunlardı.
Ben bir kahramandım, adi herif!
Yaşlanman benim suçum değil.
Kızınla sana bakıyorum ya
daha ne şikayet ediyorsun?
Sen git arkadaşın Eddie'yi ara.
Belki o sana daha iyi bakar.
En berbat anları bile...
...giderek daha da
aydınlanıyor.
Sally Jupiter'in kızısın.
Sen de Komedyen'sin.
İçeride yaptığın baya iyiydi.
Annen tüm zamanların
en güzel kadınlarından biriydi.
- Gözlerin ona çekmiş.
- Çek ellerini kızımın üzerinden.
Hey, bebek. Görüşmeyeli
uzun zaman oldu.
Bana göre yeterince uzun olmadı.
Arabaya bin.
Hemen.
Senin hiç haysiyetin yok mu?
Abartma, Sally.
Bir adam kendi...
...eski bir arkadaşının
kızıyla konuşamaz mı?
Sür.
O bir hataydı. Mazide kaldı.
Adam sana tecavüz etmeye çalışsın, yıllar
sonra sen de işi bitirmesine izin ver.
Sorun neydi?
Sarhoş muydun, yalnız mı?
Her seferinde hatırlatmak
zorunda mısın?
Laurie.
Olamaz.
Hayır, o olamaz.
Komedyen...
...babandı.
Hayır.
Hayır! Hayır!
Hayatım...
...koca bir şakadan
ibaretmiş meğer.
Bence hayatın bir şaka değil.
Mizah anlayışını benimsemediğim
için kusura bakma.
Yanıldığımı kabul edersem...
...gülümser misin?
Hangi konuda?
Mucizeler konusunda.
Astronomik ihtimallere dayalı
olayların gerçekleşmesi...
...oksijenin altına
dönüşmesi gibidir.
Böyle bir olaya şahit olmak
için can atıyordum. Ama yine de...
...insanların çiftleşmesini...
...bir yaşam yaratmak için
milyonlarca hücrenin yarışmasını...
...nesiller, nesiller boyu
bunun sürmesini...
...ta ki annenin...
...nefret ettiği...
...Edward Blake'i, Komedyen'i,
sevmesi sonucu...
...bu çelişkili ve akıl sır ermez
ihtimallerden...
...senin çıkma olasılığını
ihmal ettim.
Bir tek...
...sen.
Meydana geldin.
Bütün o karmaşanın
içinden böyle...
...nadir bir bünyeyi elde etmek...
...havayı altına
çevirmekten farksızdır.
Bir mucizedir.
Yani ben...
...yanıldım.
Şimdi sil gözyaşlarını da
eve gidelim.
Suni bir yapıdan sinyaller alıyoruz.
Isı göstergeleri tavana vurdu.
- Veidt.
- Archie'nin sarsılması hoşuma gitmedi.
- Motorlar.
- Motorlar donuyor. Bir yere tutun.
Daniel, çok alçaldın.
Karışmak istemem ama
şu kolu biraz daha sert çeksen...
Biliyorum! Deniyorum.
Yükselmeye çalışıyorum. Lanet olsun!
Buzları çözmek için alevfırlatıcıdan
ısıyı yönelendireceğim.
Ama biraz zaman alacak
ama bizim kaybedecek vaktimiz yok.
Daha sıcak tutacak
bir şey vereyim mi?
Böyle iyi.
Ne oldu, kızım?
Adrian barışsever biridir.
Hatta vejeteryandır.
Kimseyi öldürmüşlüğü yok.
Hitler de vejeteryandı.
Amma sorguluyorsun, onu bana bırak.
İkinci bir şansımız olmayacak.
Beyler.
- Hoş geldiniz.
- Her şeyi biliyoruz, Adrian.
O zaman tartışacak ne var, Dan?
- Çok şey. Komedyen'i öldürdün.
- Huzur içinde yatsın.
İlk Blake öğrendi.
Rahat durduğumuzdan emin olmak
için Nixon onu peşimize taktı.
Blake, Karnak'ta ne yaptığımı öğredi.
Ama zavallı Moloch'u ziyaret ettiğinde
çökmüş durumdaydı.
Ben bile fikirlerini bu kadar çabuk
değişeceğini tahmin edemedim.
Kısaca...
...onu öldürmek zorundaydım.
Sonra Jon'u etkisiz hale getirdim.
Hiç kolay olmadı.
Jon'un geleceği
görmesini engellemek için...
...takyon araştırmasına
2 milyar dolar yatırdım.
Amacın doğrultusunda yönlendirmek için
psikolojik profilini kullandın.
Gezegeni terk etmesini sağladın.
Jon'u, duygudan yoksun biri olduğunu
bilecek kadar uzun tanıyorum.
Fark etmesi çok zor yüz mimiklerini
herkes anlayamazdı belki ama...
...bana göre dokunsan
ağlayacak biriydi.
Tek yapmam gereken
fitili ateşlemekti.
Ani duygu yoğunluğu Jon'u...
...sevdiği insanların kanser olmasına
sebep olduğuna inandırdı.
Bu da Dünya'yı terk etmesi için
gereken bahaneydi.
Şu yalandan suikastçin.
Bizi şaşırtmak için ona para verdin.
Bay Chess büyük bir amaca hizmet
için hayatını feda etti, Dan.
Ağzına bir siyanür
kapsülü yerleştirdim.
Geriye tek bir şey kalıyordu.
Sen ve senin katil teorin.
Tam bir sosyopat gibi inatla
üstünde durduğun teorin.
Polise bir ihbarda bulundum.
Hapse girersen ilerleme
kaydebilirdim çünkü.
Hayal kırıklığına uğrattığım
için kusura bakma.
Amacımız dünyayı daha
yaşanır bir hale getirmekti.
Benim yaptığım da o, Dan.
Nükleer savaşla mı?
İnsan neslini tüketerek mi?
Ahlaki değerlerim kurban vermeden
önce duraksamama neden oldu, elbette.
Dünyanın bazı hayati bölgeleri...
New York, Los Angeles,
Moskova, Hong Kong.
...birkaç saniyede toza dönüştü.
15 milyon insan öldürüldü.
Bizzat Dr. Manhattan tarafından.
Dünyanın 3. Dünya savaşıyla
flört etmesinin cezası olarak.
Jon, bunu yapmaz.
Buradakiler dışında kimsenin
bilemeyeceği bir gerçek.
Üzerinde çalıştığım enerji atılımı
gerçek oldu.
Onca yıl boyunca Jon,
planlarımdan habersiz...
...onun gücünü kopyalamamda
bana yardımcı oldu.
Yani...
...Komedyen haklıydı.
İnsanoğlunun vahşi doğasının dünyayı
küresel yıkıma sürükleyeceği kaçınılmaz.
Kısaca bu gezegeni kurtarmak için...
...onu kandırarak...
...insanlık tarihinin en büyük
eşek şakasını yapmalıydım.
- Milyonları öldürerek mi?
- Milyarları kurtarmak için.
Zorunlu bir suç.
Bunu yapmana izin veremeyiz.
"İzin vermek" mi Rorschach?
Ben çizgi romanlardaki
kötü adamlardan değilim.
Amacıma ulaşamamı
engelleyecek...
...çok ufak bir ihtimaliniz olsaydı
size planımı anlatır mıydım?
Düğmeye 35 dakika önce bastım.
Yüce Tanrım, Henry.
Neden fırlatma sinyali almadık?
Sovyetler değil, efendim.
İstihbaratımıza göre enerjinin...
...kaynağı...
...Dr. Manhattan.
Jon.
Müdahale.
Tufana neden olan
bir müdahale.
Gerçekleştiğine inanamıyorum.
Bunun nedeni
nükleer başlıklar değil.
Benim.
Ben...
...yaptım.
- Ne demek "Ben yaptım"?
- Dolaylı yoldan.
Ben yapmışım gibi gösterilmiş.
Adrian.
İti an çomağı hazırla.
- Jon!
- Biliyorum.
Onu durdurmalısın.
Blake'i öldürdü, milyonları öldürdü.
Burada bekleyin.
Adrian, kes şunu.
Takyonları iyi akıl ettin.
Ama yerini tahmin edemesem bile
duvarları cama çeviririm.
Sana teşekkür etmeliyim.
Bir şey bilmemenin heyecanını...
...belirsizliğin verdiği zevki
neredeyse unutuyordum.
Beni affet kızım.
Şerefsizin tekisin.
Veidt, adi herif.
- Ona zarar verirsen...
- Dan...
Büyü artık. Yeni dünyamda
kahramanlığa daha az yer var.
Senin şu...
...çocukça kahramanlıklarına
artık gerek kalmadı.
Zaten ne yararını gördün ki?
Tek zaferin Dünya'nın kurtuluşunu
engelleme başarısızlığın.
Hayal kırıklığına uğradım, Adrian.
Çok büyük hayal kırıklığı.
Kendimi yeniden biraraya
getirmek öğrendiğim ilk şeydi.
Osterman'ıöldürmedi.
Gerçekten beni öldürür mü sandın?
Güneşin yüzeyinde yürüdüm.
O kadar küçük ve hızlı
olaylara şahit oldum ki...
...gerçekten meydana
geldiklerini bile söylemek zor.
Ama sen, Adrian,
yalnızca bir insansın.
Dünyanın en zeki adamı...
...benim için dünyanın
en zeki termitinden bile...
...daha büyük bir tehdit değil.
Nedir o?
Başka bir süper silah mı?
Evet.
Öyle de diyebilirsin.
Saldırıya uğradık.
Milyonların hayatı
bir anda sona erdi.
Dr. Manhattan'ın gerçekleştirdiği
zalim bir hareketle hem de.
Saldırıdan beri SSCB başkanı ile
sıcak temas halindeyim.
Geçmişteki görüş farklılıklarımızı
bir yana bırakarak...
...ortak bir düşmana karşı güçlerimizi
birleştirmeye karar verdik.
Dünyanın geri kalanının da
desteğini alarak galip geleceğiz.
Bugünü asla unutmayacağız.
Hatta insan ırkını korumak için...
...güzellikleri ve dünyamıza ait her şeyi
korumak için daha da ileri gideceğiz.
Teşekkürler.
Tanrı hepimizi korusun.
Görüyor musun?
İki süper güç savaştan çekiliyor.
Dünyayı cehenneme
dönmekten kurtardım.
İkimiz kurtardık.
Bu zafer benim olduğu
kadar sana da ait.
Artık geri dönüp...
...görevimize devam edebiliriz.
Bizim görevimiz
adeleti sağlamaktı.
- Herkes yaptıklarınızı öğrencecek.
- Öğrenecek mi?
Beni eleverirsen uğruna bir çok kişinin
öldüğü barışı feda etmiş olursun.
- Bir yalan üzerine kurulmuş barışı.
- Ama barış...
...öyle ya da böyle.
- Haklı.
Adrian'ı elevermek dünyayı yine nükleer
tehlikeyle karşı karşıya bırakacaktır.
Hayır. Bunu yapamayız.
Mars'ta...
...bana yaşamın değerini öğrettin.
Bu değeri korumak istiyorsak...
...sessiz kalmalıyız.
Sırrınız sizin olsun.
Aklından bile geçirme.
Rorschach.
Bekle.
Asla uzlaşmam.
Kıyametin eşiğinde olsak bile.
Aramızdaki fark
hep bu oldu, Daniel.
Kendimi her ölümü hissetmeye...
...insanlığı kurtarmak
için öldürdüğüm...
...her masumun yüzünü
görmeye mahkum ettim.
- Beni anlıyorsun, değil mi?
- Seni affetmiyorum...
...yargılamıyorum...
...ama anlıyorum.
Çekil yolumdan.
İnsanlar öğrenmeli.
Buna izin veremeyeceğimi biliyorsun.
Birden insanlığı mı keşfettin?
Ortam müsait tabii.
En başından önemseseydin
bunların hiçbiri olmazdı?
Neredeyse her şeyi
değiştirebilirim...
...ama insan doğasını
değiştiremem.
Veidt'in yeni ütopyasını
koruman lazım tabii.
Temellere bir ceset
daha mı ekleyeceksin?
Daha ne bekliyorsun?
Yap hadi.
Yapsana!
Hayır!
Daha az karmaşık bir yer için
bu galaksiyi terk ediyorum.
Yaşama değer verdiğini sanıyordum.
Veriyorum.
Belki kendim yaratırım.
Hoşça kal, Laurie.
Hadi.
Hadi!
Dan...
...dünyanın barış içinde kenetlenmesi
için kurban verilmeliydi.
Hayır! Sen insanoğlunu
idealleştirmedin ki, bozdun.
Sakatladın.
Mirasın bu işte.
Tam bir eşek şakası.
Tekrar ediyoruz.
Televizyonunuzun ayarıyla oynamayın.
Büyük bir maceraya
katılmak üzeresiniz.
İçsel zekadan dış sınırlara uzanan korku
ve gizemi tecrübe etmek üzeresiniz.
İçki istemiyor musun?
Böyle iyiyim.
Şerefe.
Sana söylemem
gereken bir şey var.
Eddie Blake'in babam
olduğunu biliyorum.
Laurel.
Hakkımda ne düşündün kim bilir.
Daha önce söylemediğim
için özür dilerim.
Söylemeliydim.
Ama bilemiyorum. Utandım.
Aptal gibi hissettim.
Artık bir önemi yok.
Hayat, insanı garip yerlere götürür.
Garip şeyler yaptırır.
Bazen olanları anlatamazsın.
Nasıl olduğunu bilirim.
Ama bilmeni isterim ki...
...bana göre yaptığın
yanlış değildi.
Ona niye kızmadığımı sormuştun.
Çünkü bana seni verdi.
Sağ ol, anne.
Seni seviyorum.
- Merhaba, Bayan Jupiter.
- Sally de, lütfen.
İzninizle. Makyajımı tazelemeliyim.
Hemen dönerim.
- Nasıl geçti bakalım?
- İyi. Sen neler yaptın?
İyi. Artık her şey çalışıyor.
Achie'nin tüm sistemini güncelledim.
Kaynak yapmaya ara verdim.
Onunla biraz gezeriz
diye düşündüm.
Bu galiba bir çıkma teklifi oluyor.
Artık bir şey olmaz, değil mi?
İnsanlar Jon'un onları
izlediğini düşündüğü sürece...
...bir şey olmaz.
Son gelene kadar.
Jon olsa şöyle derdi:
Hiçbir şey sona ermez.
Hiçbir şey asla sona ermez.
Artık yazacak bir şey
bulamıyoruz, Seymour.
Ülkedeki herkes...
...dünyadaki her ülke
el ele tutuşmuş...
...barış ve aşk
şarkıları söylüyor.
Ortam lanet olası
hippi komününe döndü.
Ronald Reagan 88'de başkanlığa
adaylığını koyacağını söyledi.
Onu yazabiliriz.
Haberlerimizde böyle absürtlüklere
yer vermeyiz, Seymour.
Burası hala Amerika. Kim Beyaz Saray'a
bir kovboyun çıkmasını ister ki?
Tamam. Okur mektuplarına
bakayım o zaman.
Okur mektupları.
Her neyse. Biraz sorumluluk al işte.
Ne istersen yap.
Tamamen sana bırakıyorum.
Rorschach'ın Günlüğü
12 Ekim 1985
Bu gece New York'ta
bir Komedyen öldü.
Çeviri: DeaDy