Tip:
Highlight text to annotate it
X
Cennetin olmadığını düşün
Denersen, kolaydır
Cehennem yok altımızda
Üstümüzde ise sadece gökyüzü
Tüm insanların
Bugün için yaşadığını hayal et
Ülkelerin olmadiğini hayal et
-
Bunu yapmak o kadar zor değil
Biliyorsunuz ki hepimiz, herkesin kendi düşünce hakkı
olduğuna inandırılarak yetiştirildik.
Şimdi size bunun sakıncalarını anlatayım.
-
Eger kiz kardeşiniz tam karşımdaki evde yaşıyorsa
ve ben onun dairesinden on tane adamın çıktığını gördüysem,
her türlü şeyi düşünebilirim.
Kardeşiniz dil öğretmeni olabilir, bale öğretmeni olabilir
ancak herkese kendi görüş hakkını verirseniz
bu durum zarar verici bir hal alır.
Çünkü, uzay programının başlangıcını hatırlıyorum.
Birisi soyle dedi "Bin yılk boyunca ayda insan göremeyebilirsiniz"
Bunu diyen kişi şöyle demeliydi,
"Füze bilimi hakkında yeterli bilgiye sahip değilim, uzayda seyahat ile ilgili hiç bir şey bilmiyorum,
dolayısıyla size bir cevap veremem."
"Bilmiyorum" demeyi öğrenmek en zor şeylerden biridir.
-
Herhangi bir şey için benim sözüme güvenmeyin.
Herhangi bir kongre üyesine sorun: "Arabaların birbirine çarpmasını nasıl önleyebilirsiniz?"
"Bilmiyorum"
"Herkesin yiyeceğe ulaşabilmesi için tarımsal randımanı nasıl artırabilirsiniz?"
"Bilmiyorum"
Lanet olsun ne biliyorlar ki?
Günümüzde yaşadığımız sorunlar politik değildir.
Yüzyil önce politika iyi durumdaydı (o kadar da iyi değildi).
Bugün yaşadığımız sorunlar teknik sorunlardır.
Sahip oldugunuz her şey; radyonuz, televizyonunuz, uçaklarınız, ulaşım araçlarınız,
hepsi tekniğe dayalıdır.
Teknoloji olmasaydı, bugün Volga nehri boyunca tekneleri çekiyor olurdunuz.
Her şeyi ileriye taşıyan, teknolojidir.
Işıklandırma, ulaşım, yer altında size su taşıyan kanallar.
Eğer tüm barajları, tüm buzdolaplarını kapatırsanız,
dolaplarda bulunan ne kadar yemek varsa hepsi anında bozulur.
Tüm trafik durma noktasına gelir.
Simdi insanlar diyorlar ki " Jacque, senin sorunun
insanlara karşılıksız olarak bir şeyler vermek istemen"
Eminim bunu duymuşsunuzdur.
İzin verin size "Karşılıksız şeyler"den kisaca bahsedeyim.
Bugün, herhangi bir teknolojik ülkede sadece doğmuş olarak,
hiç ilginiz olmasa da, aydınlatmaya, telefona, çamaşır makinasına,
hava ulaşımına sahip olabiliyorsunuz.
Bunlara hiç karşılıksız, sadece orada doğduğunuz için sahip olursunuz.
-
Tek sıkıntı, iş adamları her şeyi karşılıksız,
ortaya hiç bir şey koymadan isterler.
Dolayisiyla bir toplumunuz var ve o da yağmacı bir toplum.
Arabanızı haşat ettiyseniz, birileri onu tamir ederek para kazanır.
Disiniz agrir,
disçiniz bir kanal tedavisinden binbeşyüz kazanır.
Dolayısıyla herkes, çekilen sıkıntı üstünden para kazanır.
Bir doktor çıkıp da "Böbreğini almak zorundayız" dediği zaman,
acaba yeni arabasının parasını mı çıkarmaya çalışıyor yoksa gerçekten böbreğinin alınması mı lazım?
İşte bu yüzden, "güven" kelimesini kullanıyorlar. Gerçekte böyle bir şey yok.
Herkes sözleşme imzalıyor, çünkü birbirlerine güvenmiyorlar.
Bunu düşünün.
Bir de inançlı insanlar var, başka bir enteresan grup.
Gerçekten bulutların tepesinde kadın ve erkeği yaratan bir adam olduğuna,
ve onları çok güzel bir bahçeye koyduğuna inanıyorlar;
tabii sonra her ikisini de bahçeden attı.
Bu arada, bulutların üstündeki bu adam *** sevecen.
Bizimkileri bahçeden attı ve sonra aşağıya
dünyaya baktı ve işlerin gidişatı pek hoşuna gitmedi.
O yüzden vebayı yarattı ve dünya nüfusunun yarısını öldürdü.
Ayrıca kendisinin öğretilerini dinlemezseniz sonsuza kadar yanarsınız.
Peki, bu bir psikopat mı?
İnsan, tanrıyı kendi kafasında şekillendirir,
pisliğin tekinin sinirlenip selller yaratması falan; bunların tanrı ile alakası yok.
Bunlar tüm bu olan bitenin nasıl olduğunu anlamaya yönelik insan icadı çabalardır.
Gökyüzüne baktığınızda " tüm bunların nasıl olduğunu bilmiyorum" deyin.
Başka hikayeler uydurmayın.
İnsanlarin bunu kabul etmesi inanilmaz.
Bir adam bana gelip,
"Jacque, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeye çalışıyorsun." dedi.
Ben de " Dünyayı iyi hale getirmeye çalışan ben değilim. Dünya kontrolden çıkıyor." dedim.
"Benim krallığım yukarıda" dedi adam.
Ben de "Sen Tanrı'nın duasını unutmuşsun" orada der ki,
«Onlar dünyada cennetteymiş gibi olacaklar»
Yukarıda is yok, özel mülkiyet, para hiçbiri yok
ki bunu ben söylemedim, bunlar İsa'nın söyledikleridir.
Bu arada, ben inançlı biri değilim.
Sonuç olarak, inançli adam ne halt okuduğunu bile bilmiyor.
-
Yahudiler Kızıl Denizi geçmeye çalışırken, Musa asasını kaldırıyor ve denizi ikiye yarıyor,
böylece Yahudiler karşıya geçebiliyorlar.
Tanrı onları denizi ikiye yarmadan da karşıya geçirebilirdi.
Meleklerin kanatları vardır; eğer kanatları olmadan da uçabilselerdi,
bu *** saşırtıcı olurdu.
İnsan çok aptal, daha kendi tanrısını nasıl yaratacağını bilmiyor.
Tanrıları da en az onlar kadar aptal.
Tek söylemek istediğim,
eğer kaynak bazlı ekonomiyi anlamadıysan,
bunun anlamı, tüm dünya kaynaklarını, insanların
ortak mirası olan ilan etmemiz demektir.
Bu ülkeyi nasıl aldığımızı düşünüyorsunuz?
Güç ve şiddet kullanarak,
Meksika'dan ve İspanya'dan aldık.
Sonra da ihtiyacımız olan tüm toprakları çaldık, ah, ayrıca bütün ülkelerde de geçerliliği olan
bir bildiri koyduk "Çalmayacaksın."
-
Gelecek için fazla bir şey söyleyemem,
tek bildigim şu NBC,CBS veya herhangi bir büyük kanalla anlaşamıyor olduğum.
Sanirim yaklaşık dört defa Larry King'deydim,
ve bana, "Jacque, Hristiyanlık hakkında ne düşünüyorsun?" dedi.
"Harika bir fikir, ne zaman uygulamaya başlayacaklar?" dedim.
-
Bana "senin problemin her şeyi eleştiriyor oluşun" dedi.
Ben gerçekten bunu yapmıyorum. Bir gün,
"Larry, önünde bir hava yastığı olsa ve yandan darbe alsan,
kafan direk camdan dışarı çıkardı.
Dolayısıyla, iç kısmın tamamen hava yastığı olması gerek" dedim.
Bunun üzerine, "Neden öyle yapmıyorlar o zaman?" diye sordu
"Buna ben cevap veremem"
Neden savaşıyorsunuz?
Bir başka ülkeye demokrasi götürmek için savaşmıyoruz.
O ülkenin petrolüne sahip olmak ya da o ülkeden faydalanmak için savaşıyoruz.
Kimseye iyilik götürmeye gitmiyoruz.
Bu iş dünyası gibi değil ki
size bedavadan avantaj sağlasın.
-
İş dünyası size iş verir.
-
Şimdi elbette size iş adamlarının da
kaynak bazlı bir ekonomide daha mutlu olacaklarını söyleyeceğim.
İnsanlar için bunu anlamak çok zordur.
En zengin kapitalist, genellikle bir gerizekalıdır.
Onlardan biri geçen gün "Venüs Projesindeki" evimdeydi ve bana ,
"Eğer bu kadar zekiysen ,nasıl olur da zengin olmazsın?" dedi.
Bende "Sen zenginsin, nasıl oluyor da zeki olamıyorsun?" dedim.
-
Gerçekten, tüm bu fikirleri insan bedeninden alıyorum.
İnsanlar bunları komünizmden aldığımı düşünüyorlar.
Komünizm parayı kullanır, komünizmin bankaları, orduları, donanmaları
toplumsal tabakaları ve hükümeti vardır. Bizde bunların hiç biri yok.
Kurulmuş hiçbir sistemle hiçbir ortak yanı yoktur.
Dolayısıyla, sonradan soru aşamasına geldiğimizde,
bana her türlü acayip soruyu sorabilirsiniz;
ama kibar olmayın, eğer sorunuz varsa gelin ve doğrudan sorun.
Ve eğer soru sorduğunuzda, cevaplayamazsam, "Benim sorumu cevaplamadınız" deyin.
Kibar olmayın.
Vakit ayırdığınız için teşekkürler.
-